Bu Konuda bilgisi Olanların paylaşmasını diliyorum.......
birde kaçtane kadın kendisine helal edilmiştir kesin rakamı bilen varmı ?

gerçi bu hikayeyi bilenler pek anlatmaya yanaşmıycaklardır

Kısa bir özetini yazalım.

Mureysi' Savaşı dönüşünde, bir konaklama sırasında Hz Âişe kazâ-i hâcet için mahfesinden* çıkarak, konaklama yerinden uzaklaşmıştı. Bu sırada Yemen boncuğundan yapılmış gerdanlığı düşmüş, onu ararken gecikmişti. Dönüşünde, kafileyi yerinde bulamadı. O'nu mahfesinde sandıkları için, beklemeyip hareket etmişlerdi.
Hz. Aişe, -mahfede olmadığım anlaşılınca,- beni ararlar, diye olduğu yerde beklerken, arkadan askerin bıraktığı şeyleri toplamakla görevlendirilen Safvân b. Muattal geldi. Hz. Âişe'yi görünce, devesini çöktürdü; Hz.Âişe bindi. Safvân deveyi önünden çekerek ilerledi. Öğle sıcağında başka bir konak yerinde kafileye yetiştiler.
Münâfıklar bu olayı fırsat bildiler. Hz. Âişe tamâmen örtülü olduğu ve Safvân ile aralarında konuşma bile geçmediği halde, Hz. Âişe'nin iffetine iftirâ etmekten çekinmediler. Rasûlullah (s.a.s) son derece üzüldü. Hz. Âişe kederinden hastalandı. Sonunda masûm olduğu âyetle bildirildi.(225) İftirâcılara da "hadd-i kazf"(iffetli kimselere iftira cezâsı) uygulandı. Her birine 80'er deynek vuruldu.(226)

Nûr Sûresi, 11-13
Nûr Sûresi, 40

(224) Olay hakkında geniş bilgi için bkz. el-Buhârî, 3/154 Tecrid Tercemesi, 8/85-112 (Hadis No: 1151); İbn Hişâm, 3/309-321; İbnü'l-Esîr, a.g.e., 2/195-199

Mahfe: Deve ve fil gibi hayvanların üzerinde seyahat edenlerin içine oturdukları kafesli çadır veya sepet

şimdi biraz daha aydınladı konu......ancak.....bu olay yüzünden ayet neden gelir ?

Sonunda masûm olduğu âyetle bildirildi.(225) İftirâcılara da "hadd-i kazf"(iffetli kimselere iftira cezâsı) uygulandı. Her birine 80'er deynek vuruldu.(226)

Ahahahahha işte benim yarıldıgım budur.
Sonunda masûm olduğu âyetle bildirildi.(225)
Adamın tüm özel hayatına ayet iniyor hahahaha

Her birine 80'er deynek vuruldu.(226)

İki şahitle olayı görüp anlatırsalar olcağı o,

madem olayı gördünüz, iki arkadaş daha bulup şahitleri dörtleseymişler, belki Sopadan kurtulurlardı,
Ama bu durumda Allah şahitleri Altıya çıkarabilirdi de, Allahın gücünün sınırı yok, O kullarını gözetir..

O Ayetlerde bir ay sonra falan geliyor sanırım, Allah Kainatta seyhattemiymiş ne, belkide şeytanla oyuna dalmıştı Kim bilir; Allah bilir.

Kuranın bunu gibi daha bi çok yerinde muhammedin özel hayatıyla alakalı şeyler var..

Hani kuran evrensel ve tüm tarihleri kapsayan bir kitap ya(!) işte onun için.

Tek Yüzük.

hımmmmmmm

Gencecik bir kadin bir kacamak yapmis cokmu yani.
Zaten o olaydan sonra bir ayet indi ve olayin ustu kapandi. Kurcalamayin.
Allah carpar hepinizi.

Muhammede butun kadinlar helal kilinmistir. Istedigi kadini alirdi, hatta aldi bile

Sacmalamakda sınırınız yok dimi..
Bunun maksimum duzeyi ne yaw?

Muhammed ile Aysenin gerdek gecesinde kac yasinda olduklarini hatirlamanizi isterim.

Bu konu hakkinda epeyce yazildi ama, bir daha kisaca anlatalim;

(Hoxha deginmis ama, bazi konulardan soz etmemis...)

Bu hadiseye "IFK" (veya gerdanlik) vakasi denilmektedir. Beni Mustalik kabilesine ani ve kanli bir baskin yapilmis, IFK olayi donuste gerceklesmistir.

Muhammed her seferine yaninda bir karisini gotururmus. Beni Mustalik seferine giderken bu sefer yanina Ayse'yi almis. Beni Mustalik kabilesi kilictan gecirildikten sonra, ganimet ve Cariye paylasimi faslina gecilmistir. Cariyeler icinde daha sonra Muhammed'in karisi olacak CUVEYRIYE de vardir. Cuveyriye ganitmet paylasiminda bir baskasina dusmus, fakat cok guzel oldugundan Cuveyriye'ye Muhammed el koymustur.
Muhammed Cuveyriye'ye el koymasinin yani sira, hemen savas meydaninda hazirlanan bir cadirda Cuveyriye'yi, hem de Ayse'nin gozu onunde koynuna almistir.

Daha onceki yazilarimda da anlatmistim; Ayse son derece kindar ve intikamci bir kisidir. Gozu onunde gerceklesen bu olaya seyirci kalmasi pek dusunulemez. Donus yolunda "cisim geldi" diyerek kervandan geri kalmistir. Guya kervanin arkasini toplayarak en arkadan gelen deveci Safvan onu yalniz basina bulmus ve devesine alarak getirmistir. Neden geride bu kadar uzun bir sure kaldigi soruldugunda, "gerdanligimi dusurdum, onu aradigim icin gec kaldim" seklinde bir ifadesi olmustur.

Kuvvetle muhtemeldir ki, kindar Ayse, Cuveyriye meselesinin intikamini almak icin deveci Safvan ile hasne fisne yapmis olabilir. Zaten bu bizim iddiamiz degil, o donem butun sahabe'nin de iddiasidir..

Bu olaydan sonra Ali Ayse'nin cezalandirilmasini israrla istemis, fakat Muhammed cezalandirmaya (muhtemelen bu ceza recm'dir) gonlu razi olmadigindan Ayse'yi babasinin evine yollamistir. Bir sure sonra (ki Muhammed, cennette yaninda karilarindan sadece Ayse'yi isteyecek kadar sevmektedir) Ayse ozlemi cekmeye baslar. Bunun uzerine Nur Suresi'nin ilgili Ayet'lerinin (zina isnadi icin dort sahit gerektiginin soylendigi Ayet ve digerleri) indigini soyler. Safvan ve Ayse'nin is bitirdiklerini goren dort sahit olmadigindan, Ayse temize cikar ve Muhammed Ayse'sine tekrar kavusur...


(NOT: IFK olayindan sonra Ayse, Ali'nin kendisinin cezalandirilmasini israrla istemesini asla unutmayacaktir. Hayati borunca Ali'ye dusman olacak ve Ali olene kadar, Ali karsiti guclerin yaninda her turlu kepazeligi yapacaktir...)

Baslikta kac kadinin Muhammed'e "helal edildigi" seklinde bir soru daha var. "Helal edilme"den anladigim; "mehir parasi vermeden evlendigi kadinlar"... Diger degisle, "kendini Muhammed'e armagan eden kadinlar"...

Bu tur kadinlarin tam sayisi bilinmemekle birlikte, bazilarini biliyoruz. Bunlar da;

Haris kizi Meymune, Huzeyme kizi Zeynep, Ummu Serik ve Hakim kizi Havle'dir...

Yuh yaw..
Bu kadar sallamasyon olmaski..
Kindar ayse ,hasne fisne...laflara bak..estafrullah..
Cehennem odunu Hz ayse hakkinda yazdiklarina bak..
Zonguldakli zehra sanki anasini satiym..
yuh!!
Biras destekli atin be hic olmasa!!

"Butun sahabenin iddasidir"
Su cumlene bak bide..
Bu kadar da ciddiyetsiz ve belden asagi isnadlarda yapmayin be kafirler..

Sehit kardasim,

bunlar Islami kaynaklarda gecer... Nur Sure'sinin neden indigini bir arastir... Hic bir sey yapamiyorsan, Nur Sure'sinin tefsirlerini oku...

Dusunmeden, kasinmadan ve arastirmadan karsima cikip, yellenme...

Bilgin var ise goster...

7118 - Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam soyle yalvardilar: "Allahim! Ben, senin pak, guzel, mubarek ve yuce nezdinde en sevimli olan, onunla dua edildigi taktirde hemen icabet ettigin, onunla senden istenince hemen verdigin, onunla rahmetin talep edilince rahmetini esirgemedigin, onunla kurtulus talep edilince kurtulus verdigin isminle senden istiyorum."
Hz. Aise'nin belirttigine gore, bir baska gun Aleyhissalatu vesselam'in, kendisine "Ey Aise! Kendisiyle dua edildigi taktirde icabet ettigi ismi, Allah'in bana gosterdigini sen biliyor musun?" diye sormustu. Hz. Aise der ki: "Ben: "Ey Allah'in Resulu! Annem babam sana feda olsun, onu bana da ogret!" dedim. "Ey Aise onu sana ogretmem uygun dusmez!" buyurdu. Bu cevap uzerine ben de oradan uzaklasip bir muddet tek basima oturdum. Sonra kalkip, basini optum ve: "Ey Allah'in Resulu! Onu bana ogret" diye ricada bulundum. O yine: "Onu sana ogretmem uygun olmaz, ey Aise! Onunla senin dunyevi bir sey talep etmen uygunsuz olur" buyurdu."
Hz. Aise devamla der ki: "Ben de kalkip abdest aldim, sonra iki rekat namaz kildim, sonra: "Allahim! Sana Allah isminle dua ediyorum. Sana Rahman isminle dua ediyorum.Sana Birrurrahim isminle dua ediyorum. Sana bildigim ve bilmedigim guzel isimlerinin hepsiyle dua ediyorum. Bana magfiret et, rahmet eyle" diye dua ettim."
Aise devamla der ki: "Bu duam uzerine Resulullah aleyhissalatu vesselam guldu ve: "Ism-i azam, senin yaptigin su duanin icinde gecti" buyurdu."
http://www.kuranikerim.com/kutubi-sitte/7120.html

Yaw imanınız yok insafınız olsun be..
Nur suresinin tefsirinde yaziyo ha?

Sen simdi bilgi gosterdein ha?
hadi ordan..

Ciddiye dahi almiyorum..
Dedigim gibi hic olmasa insafınız olsun..

Len hadi git soytari...

Sirf polemik...

Hani bilgi? Yok.. Cunku bilgin yok.. Tum bildigin; boyle mubarek insanlar boyle ayip seyler yapamaz...

Haydi kömüre...

yani, daglarda ovalarda, sehirden köyden uzakta oturan bir müslüman, bir gün evine erken gelecek, bakacakki karisi baska bir erkekle asna fisnede.. ( idi amin"in tabiri ile, elizabet tago airpor orly tuvaletinde FANKI FUNKI ! yaparken yakalanincaaaaaaa! )
ve inancli bir müslüman olarak, tabiiki iki gözüne inanmayacak, yaya, esek, at, deve ne bulursa, tasitli tasitsiz yollara döküleceeek ve üc sahit daha bulacak...
erkekler askere gitmissse, vay ! boynuzlanmis kocanin hallerine! 3 erkek yerine 6 kadin daha bulmaya calisacaaaaaaak iki sahitte boynuzlanmis erkek kendisi eder! ( esitlige ve adalete bakarmisiniz? ) iki sahit yerine gecinceee. al sana fazlasi ile sahit..
herif sahitleri bulup eve gelene kadar, karisi asigindan cocuk dogurmus olacak

eger, boynuzlu sahit bulamassa, iki gözünün sahadedine inanmayacaaak... masum ve sevgili karisini bir iki dövdükten ve hirpaladiktan sonraaaaaaa, yine kölesi olarak kullanmaya devam edebileceeeeek... ??!!

ERRRRRRRRRRKEKKKKKKKKKKKKKK! ISLAM

Nur-11- Haberiniz olsun ki (Muhammed'in eşine) bu ağır ifki (iftirayı) uyduranlar sizin içinizden bir gruptur. Bunu kendiniz için bir kötülük saymayın; aksine o, sizin için bir iyiliktir. Onlardan herbir kişiye, günah olarak ne işlemişse (onun karşılığı ceza) vardır. (Elebaşlılık yapan, bu yüzden de) bu günahın büyüğünü yüklenen kimse için de çok büyük bir azap vardır.

Merak eden, asagida verdigim link'teki Elmalili tefsirinin bu Ayet ile ilgili bolumunu okuyabilir.

http://www.kuranikerim.com/telmalili/nur.htm

Ayrica yine link'ini verdigim sayfada, koskoca Allah'in isini gucunu birakip, Ayse'yi temize cikarabilmek icin gosterdigi cabalari da ibretle okuyabilirsiniz...

Okunacak Ayetler Nur-11 ve takip eden Ayet'lerdir...

Hadddiii beeeee

Bilgiyle konusana bakk..

Olay islam tarihinde su sekilde..

Âişe 14-15 yaşlarında iken Benu Mustalık (Müreysi') gazâsına Resulullah'la beraber katıldı. Gazâ dönüşü tuvalet için geride kalması yüzünden iftiraya uğradı; savaşa ganimet için katılan münafıklar Hz. Âişe'nin, gecikmesi sebebiyle, kâfilenin ardından yanında Ashabtan Safvan ile birlikte geldiğini görünce bunu kötü sözlerle ve çirkin bir şekilde yorumladılar. Yolda bu dedikodulara bazı müslümanlar da karışınca Hz. Âişe çok üzüldü; Medine'ye gelince hastalandı. İftira, dedikodu etrafa yayılmıştı. Ateşi yükselerek yatağa düştü. Bu arada kendisini fazla aramayan Rasûlullah'tan izin isteyerek babası Ebû Bekir'in evine gitti. Orada bir müddet kaldı; sabırla bekledi. Bu arada Rasûlullah diğer hanımlarına ve sahâbeden en yakınlarına Âişe'nin durumunun ne olabileceğini sordu. Hepsi de Hz. Âişe'nin temiz ve suçsuz olduğunu söylediler; "Peygamberini fenalıklardan koruyan Cenâb-ı Hak, size böyle bir şeyi revâ görmez, sabreyleyin" dediler.

Aradan bir ay gibi uzun bir zaman geçinceye kadar danışmalarını sabırla sürdüren Resulullah, sonunda Hz. Ebû Bekir'in evine uğradı. Hz. Âişe'yi, anne, babası ve sahâbeden bir hanımla ağlar buldu: "Ya Âişe, senin için bana şöyle şöyle söylediler. Eğer sen, dedikleri gibi değilsen; Allah'u Teâlâ yakında senin doğruluğunu tasdik eder. Eğer bir günah işlediysen, tövbe ve istiğfar eyle! Allah'u Teâlâ, günahına tövbe edenlerin tövbesini kabul eder. " buyurdular. Resulullah'ın mübarek sesini işitince ağlamayı kesen Hz. Âişe babasına bakıp cevap vermesini istedi. Hz. Ebû Bekir ve Âişe'nin annesi böyle söylentilere ve dedi-kodu yapanlara sadece şaşırdıklarını söylediler. Hz. Âişe ise: "Allah'u Teâlâ'ya yemin ederim ki kulağınıza gelen lâfların hepsi yalandır, iftiradır, Allah biliyor ki benim bir şeyden haberim yoktur. Yapmadığım bir şeye evet dediğimde kendime iftira etmiş olurum. Sabretmek iyidir. Onların söylediği şey için Allah'u Teâlâ'dan yardım bekliyorum." dedi. Günahsız olduğundan, kalbinin temizliği ile ve kendinden emin olarak bekledi .

Bu sırada Hz. Peygamber (s.a.s.)'in yüzünde vahiy alâmetleri belirdi. Hz. Ebû Bekir, Resulullah'ın başının altına bir yastık koyup üzerine çarşaf örterek beklediler. Vahiy tamamlanınca Resulullah terlemiş yüzünü örtünün altından kaldırarak: "Müjdeler olsun sana ey Âişe! Allah'u Teâlâ seni temize çıkardı. Senin pak olduğuna şahit oldu." deyip Kur'an'daki Nûr Suresinden, o an nazil olunan 10 ayeti okudu. Hz. Ebû Bekir hemen kalkıp kızı Âişe'yi başından öptü, "Kalk, Resulullah'a teşekkür et." dedi. Kendisi için ayet ineceğini aklından geçirmeyen Âişe şaşkınlık içinde: "Hayır kalkmam baba vallahi kalkmam. Allah'u Teâlâ'dan başkasına şükretmem. Çünkü Rabbim beni Ayet-i Kerîme ile methetti." dedi. Ama, çok sevindi. iftirada bulunanlar zamanla hakîr ve zelîl oldular.


Ona iftira edenlerin sonunu gördünmü odun??
Sizlerden cehennemde kac tane olucak merak etmeye basladim..

Yalan dolanlarınzla ornek insanlara şer atmaktan karalamaktan artık vaz gecin!!

Sonunuz savasa ganimet icin katilan munafıklarınki gibi olmasin sonra..
Onların akibeti kafirlerden daha beter..
Odunlar sizi!!

Ona iftira mi? O resmen Safvan ile zina yapmistir... Muhammed de Allah'i kullanip, guya ondan geldi diye Ayet'ler indirip, milleti susturmustur... Ama hic kimse mevzuyu unutmamis, findik kurdu Ayse'nin maceralari bu gune kadar ulasmistir. Yani Muhammed ve sanal Tanrisinin cabalari bile bu isi kapatmaya yetmemistir...

Kendini El Aksa sehidi ilan eden zat, istedigi kadar kicini yirtabilir..

Ama gunes balcikla sivanamaz...


(Ben birine soytari dediysem bosuna degildir... Ne demisti bu soytari ilk yazisinda;

"Butun sahabenin iddasidir"
Su cumlene bak bide..
Bu kadar da ciddiyetsiz ve belden asagi isnadlarda yapmayin be kafirler..

Yani bu sizin iddianiz, sahabenin degil demeye getiriyor... Ama biraz durtukledik ya, gitmis bir yerlerden bir yazi bulmus getirmis, oysa ki benzer yaziyi Hoxha da yazmisti... Getirdigi bu yazida beni onayliyor ve sahabe tarafindan dillendirilen "soylentileri" anlatiyo dumbelek... Simdi bu adamlari karsina alip ne konusacaksin? Hic! Yontulmamis bu kisiler hem cahil, hem de iddiaci... Dinlerini bile bizden ogreniyorlar... Bunlari klozete atip, uzerlerine sifonu cekmek farz degil mi?)

orhan11 dediklerini doğrulayan hadisler gösterirmisin? Neye dayanarak söylüyorsun onu bilelim

Siz hic mi resmi tarih okumadaniz? Islam uzerine konusuyoruz, sizin Islam tarihten haberiniz yok. Her sey Hadis'midir?

Acacaksin Tarihci Taberi'yi okuyacaksin...

Hem yukarida Elmalili tefsirinin linkini vermedim mi?

Hic mi merak edip tiklamadin?

yavrum benim islam sizden ibaret zaten.
hiç şii yok bu evrende!
acaba onlar ne diyor ali'ye durmadan kin güden bu kadına ?

acaba tüm müslümanlar ayşe'nin bu icraatlarına sizin gibi mi bakıyor ?
ahaaha

oğuz anhedonik boşbuldunuz sallıyonuz. ben kaynak gösteriyorum diyip duruyosun elmalılı deyip birde caka satıyosun. bakın bakın sizin kitaplarınız
gururu ile.
sizin kaynak gösterdiğiniz kitapta ölemi yazıyor. aişe fuhuş yapmışmı yazıyor. söylediklerini oradan almışsın gibi bir izlenim ortaya koymuşsun. hangi resmi tarihte aişe fuhuş yapmıştır yazıyor uluslararası hiç bir kaynakta tarafsız kaynaklarda birtane bile bu ve buna yakın bir veriye rastlayamazsın.
göster bir tane senin gibi yorum yapan
akademik ve tarafsız olacak ama
bilmiyosan daha sonra anlatacağım akademik ve tarafsız kaynak nedemek

orhan11

olay sadece bu..

"savaşa ganimet için katılan münafıklar Hz. Âişe'nin, gecikmesi sebebiyle, kâfilenin ardından yanında Ashabtan Safvan ile birlikte geldiğini görünce bunu kötü sözlerle ve çirkin bir şekilde yorumladılar ve ona İFTİRA ettiler"

sonucuda bu

"İftirâcılara da iffetli kimselere iftira cezâsı uygulandı. Her birine 80'er deynek vuruldu."

Hic biyerde de senin salladigin gibi ucuz ifftiralar yazmiyor..

Olayin boyle olduguna dairde bir suru kaynak var..Ama ortaya dokmenin alemi yok..Nasil olsa sadece senin dedigin uyduruk seyler kaynak sayiliyo

Neyse..

Sana gelince kullandigin hakatetamiz ifadeler yuzunden senle bir daha tartismiycagimi bil..

Kaliten ve tarzin belli..Senin gibiler dogru bile diyor olsa inanilmaz...Sen yırtınmaya devam et..

Kolay gelsin..

e, orhan11 ne dedi?

ayse ile safranin asna fisne yaptiklarina taniklik edecek, 4 erkek veya 8 kadin sahit getirmedikleri icin, vede allah muhammedin don islerini ayetlerle düzenleyen TITIZ bir zepemenk oldugu icin, bu seferde muhammedin bi sürüüüüüüüü karilarindan birinin donunada bir bir ayet yazivermis... ( allah razi olsun amin )
ve 52 yasindaki pedofil muhammed tarafindan 9 yasindayken tecavüze ugrayan aysanin iffeti ve namusu ve muhammedin itibari! arap PUTu allahin emri ileeeeeeeee, geri verilmistiiiiiiiiiir!
diye,
fetva verdi orhan11 hocam bunda yanlis bir sey yok! sen müslüman oldugun icin! yine yanlis anladin

sen hala buralardasın ya
kardeşim ne laf anlamaz şeysin sen öle doğum kontrolünden anlayan KİTAPSIZ

NEYSE KONYA GELELİM
oğuz kaynak gösterdiği yerde sanki kendi yorumladığı gibi yazıyormuş gibi bir ifade kullanıyor. sanki kaynak gösterdim bakın böyle yazıyor. yazdığı gibi yazınyorumlamayın. yoksakaynak gösteriyorum demeyin.

ben ifade etmeye çalışıyorum oğuzun ifade ettiği gibi bir yorum dünyanın hiçbiryerinde hiçbirkaynağında yok. kaynak nasıl gösterilir. neler kaynak olarak gösterilebilir. bunlarda önemli tabi
abe
KİTAPSIIIIIZ AY AY AY

cok kovulmus pismis kelle cogalip cogalip bacadan siziyor...

""sizin kaynak gösterdiğiniz kitapta ölemi yazıyor. aişe fuhuş yapmışmı yazıyor. söylediklerini oradan almışsın gibi bir izlenim ortaya koymuşsun. hangi resmi tarihte aişe fuhuş yapmıştır yazıyor""

Insan kafasiz olursa, bu cumlelerden daha ote bir sey yazamaz.. Behey kafasi dumura ugramis kisi;

hangi kitap, hangi tefsirci veya yorumcu "Ayse Safvan ile yatmistir" seklinde bir ifade kullanabilir? Ustelik bu bilgilerin kaynagi da Islam kaynaklari ise, boyle bir soylem bulmak mumkunmudur? Degildir elbette...

Bizim yazdiklarimiz, Islami kaynaklarin aktarimlari uzerine yaptigimiz yorumlardir. Bunlar bu gun bizim sahsi yorumlarimiz olsa da, o gun yasayanlar tarafindan resmen iddia edilmis ve Ayse zina ile suclanmistir. Biraz kafasi calisan, biraz dinini ogrenmek isteyen bir kisi, Nur-11 ve takip eden 10 Ayet'i okudugunda, "acaba bu Ayet'ler neden Kuran'a girmistir, kimi temize cikartmaya ugrasiyor" diye merak eder ve arastirir. Arastirdiginda zaten bizim soylediklerimize ulasacak ve bunlarin o gun tamamen Ayse'ye yoneltilmis iddialar oldugunu gorecektir.

Muslumanlar bu tur seyleri yazdigimizda, isin aslini bilmese de otomatik olarak savunmaya gecmektedirler. Bu onlarin cehaletinden ve dinleri hakkinda bilgi sahibi olmamalarindan kaynaklanmaktadir. Musluman arastirip okumaktan, ogrenmekten de hoslanmaz. Islam ulkeleri, dunyada kitabin en az tuketildigi ulkelerdir. Cunku ıslam denen afyon, insanda beyin birakmaz, eritir...

Netice olarak, Kuran bile Ayse'yi aklamak icin mucadele verdiyse, ortada ciddi bir seyler vardir. Bu da Ayse'nin Savfan ile yatmis oldugudur. Cunku "ates olmayan yerden duman cikmaz"...

efenim
siz kuranın dolayısı ile allahın hz. aişe yi temize çıkarmak için uğraştığını söylemişsiniz. bu dini nerenizden okuyorsunuz nerenizden yorumluyorsunuz anlamak mümkün değil. Allahın adaletinin kuranda temsillerinin bu dinin adalete bakış açısını bilseydiniz sizin tabirinizle kimseye torpil geçmeyeceğini bilirdiniz.
eğer Allah torpil geçse idi nuhun karısını nuhun gemisine bindirirdi. eğer Allah birilerini kayırmak istese idi lut un ailesini temize çıkarmak isterdi. eğer peygamber ailesine yardım ve yataklık yapsa idi ilk kaldırdığım faiz kendisine büyük yardımı geçen amcasının faizini göstermezdi.
daha bir sürü örnek . bu yazılarınız sizin islamı nekadar bildiğinizi ( bilmediğinizi ) gösteriyor. hoş gerçi bunları bilseydiniz bile bence gene aynı tutum içinde kin ve nefretinizi kusardınız

efenim
yazıda geçen kaynak bizatihi o yazıyı destekleyici nitelikte yorumlar ve veriler içermesi gerekmektedir. yok yazdığınız yazıda verdiğniz kaynaklar sizi desteklemiyorsa o na kaynak denmez. kaynak gösterdim diyede caka satılmaz

sizler hangi sosyal hayatta yaşıyorsunuz hangi dünyada hangi insanların içinde yaşıyorsunuz bilemiyorum ama bugün toplumun ne hale geldiği ortada insanlar birbirlerine çok rahat iftira atmaktadırlar. ateş olmayan yerden duman çıkmaz bunuda kaynak olarakmı gösteriyorsun
ben sizi görünce insanların çok rahat iftira atabileceklerine inanıyorum

bunu yazmazsam ölürüm
AY AY AY KİTAPSIZ KİTAPSIZ aman aman

yazik! saklabanliktan baska yapacagin bir sey yok !

bak orhan11 ne yazmis;

Nur-11 ve takip eden 10 Ayet'i okudugunda, "acaba bu Ayet'ler neden Kuran'a girmistir, kimi temize cikartmaya ugrasiyor" diye merak eder ve arastirir. Arastirdiginda zaten bizim soylediklerimize ulasacak ve bunlarin o gun tamamen Ayse'ye yoneltilmis iddialar oldugunu gorecektir.

Kitapsiz,

yukarida dedigim gibi bunlarin beyni dumura ugramis, erimistir. Gordugun gibi bozuk plak gibi ayni seyleri tingirdatip duruyor...

Oysa ki ozgun insan bilinci sorar... Kafasinda surekli bir soru isareti yasatir..

Bunlarda soru isareti elbette yok.. Bunlar Kuran denen ilkel kitabin gercekten Allah tarafindan goderildigine inanirlar...

Oysa ki Muhammed en sevdigi karisi Ayse'yi Nur Suresi Ayet'leriyle kurtarmak icin cirpinmaktadir...

Akli olan sunu dusunur; essiz bir guce sahip bir tanri, bir zerre kadar degeri olmayan Ayse icin, neden isini gucunu birakip seferber olur ve onca Ayet'i gonderir? Yine ayni tanri, Somali de acliktan olen onbinlerce sabi-subyan'a bakar da hic bir sey yapmaz?

Ama ne dedik? Bunlari ancak akli olan dusunur...

bilirim! orhan11! bilirim!

bu dediklerinin önünde, basim ve yüregile egilirim...

müslümanin halleri cok vahim.

İFK OLAYI

İfk; yalan, büyük yalan, iftira namuslu birinin namusu hakkında iftira etmek.

İfk olayı; İslâm tarihinde Resulullah (s.a.s)'in zevcesi ve müminlerin annesi (el-Ahzâb, 33/6). Hz. Âîşe hakkında münâfıklar tarafından uydurulan iftira olayının adı. Olay Buhârı, Müslim gibi ana kaynaklarda tafsilâtlı olarak anlatılır. Bizzat Hz. Âîşe, olayı cereyan tarzı ve sebepleriyle birlikte detaylı olarak anlatmaktadır.

Olayın gerçek yüzü münâfıkların, Medine'de güvenli bir yurt edinen ve günden güne gelişen İslâm toplumunu parçalamak için İslâm peygamberinin aile mahremiyetini hedef alarak, baş vurdukları bir aleyhte propaganda ve karalama hareketidir. Onlar, Resulullah'ın, en yakın arkadaşları ile arasını açabilirlerse, İslâm'ı yok etme emellerine kısa yoldan varabileceklerini zannediyorlardı. Münâfıklar Mustalikoğullarına karşı düzenlenen cihat harekatında, Hz. Âîşe'nin başına gelen normal bir olaydan yararlanarak Hz. Ebu Bekir'le Resulullah'ın arasına fitne sokmaya ve Resulullah'ı gözden düşürmeye çalıştılar.

Münâfıklar, hicretin beşinci yılı Şaban ayında, Necid bölgesinde, Müreysî suyu yanında konaklamış olan Mustalikoğulları kabilesine karşı düzenlenen sefere savaşın şiddetli geçmeyeceğini bildikleri için kalabalık bir şekilde katılmışlardı.

Resulullah sefere çıkmadan önce, adeti olduğu üzere, hanımları arasında kura çekmiş, kendisiyle beraber sefere gitme kurası Hz. Âîşe'ye çıkmıştı (Buhârî, Şehâdet, 15).

Bu sefer esnasında münâfıklar, Mekkeli Muhacir müslümanlarla, Medine'nin yerlisi Ensar arasına fitne sokmaya da çalıştılar. Bunun için bölge ve kabile taassubunu kullandılar. Bir seferinde iki müslüman grubu birbiriyle kılıca sarılacak hale getirmiş, olay Resulullah (s.a.s) tarafından kolayca önlenmiştir. Bu arada münâfıkların reisi Abdullah b. Übeyy:

"Medine'ye dönünce, aziz olanların, zelil olanları oradan çıkaracaklarını" söylüyordu (el-Münâfîkûn, 63/8). Bunun üzerine Resulullah (s.a.s) Ensarı toplayarak durumu anlattı. Ensâr olaya son derece üzüldü. Böylelikle Abdullah b. Übeyy herkesin nefretini kazandı. Hatta oğlu babasının bineğinin üzengisinden tutarak:

"Zelil olduğunu, Allah Resulunün de aziz olduğunu itiraf etmeden seni bırakmam " demiş ve itiraf da ettirmiştir (İbn Sa'd, Tabakâtu'l-Kübra, II, 65).

Sefer dönüşü ordu, geceleyin bir yere konakladı. Hz. Âîşe ihtiyacı için ordugahın dışına çıktı. Döndüğü zaman, boynundaki Yemen boncuğundan dizilmiş gerdanlığının kopup düşmüş olduğunu gördü. Bu gerdanlığı Hz. Âîşe'ye, gelin olduğunda annesi Ümmü Rûman hediye etmişti (Vakıdî, Meğazî, II, 428). Diğer kaynaklar gerdanlığı kız kardeşi Esma'dan emanet aldığını yazarlar.

Hz. Âîşe, gerdanlığı aramak için ordunun dışında ihtiyacını giderdiği yere gitti. Bulup döndüğünde ise kendisinin devesi üzerindeki mahfelinde olduğunu zanneden muhafızları da dahil olmak üzere, ordunun oradan ayrılıp gitmiş olduğunu gördü. Geri dönüp kendisini ararlar düşüncesiyle orada oturup bekledi. Bu arada da olduğu yerde uyuyup kaldı.

Ordunun artçısı Safvan b. Muattal kendisini görerek, hiç konuşmadan onu devesine bindirdi. Devenin yularını çekerek orduya yetiştirdi (İbn Hişam, es-Sîre, II, 298).

İkinci konakta Hz. Âîşe'nin devesinin üzerinde olmadığı anlaşılıp bir süre sonra genç bir askerin devesiyle geldiğini görünce, münâfıklar bunu fırsat bilip dedikoduya başladılar. Abdullah b. Übeyy el altından bu dedikoduyu besledi. Müslümanlar bunun iftira olduğunu anladılar. Meselâ Hz. Ebû Eyyûb el-Ensarî hanımına:

"Ümmü Eyyûb! Senin hakkında böyle birşey söylense kabul eder misin?" diye sordu. O,

"Haşâ, asaletli ve şerefli bir insan böyle bir şey yapmaz." cevabını verdi (İbn Hişâm, a.g.e, s. 302).

Ne yazık ki münâfıklar dışında üç müslüman da bu dedikoduya kendilerini kaptırdılar; Bunlar Safvan'dan öç almak isteyen Hassan bin Sâbit, Resulullah'ın hanımlarından Zeyneb binti Cahş'ın kız kardeşi Hamne ve Hz. Ebû Bekir'in yardımlarıyla geçinen Mıstah b. Üsâse idiler.

Hz. Âîşe yolculuk dönüşü hastalandı ve annesinin bakması için baba evine gitti. Olanlardan tamamen habersizdi. Ne annesi ve babası, ne de Resulullah (s.a.s) olanları kendisine duyurmadılar. Kendisi de Resulullah'ın soğuk davranışına bir mana veremedi. Bir gün Mıstah'ın annesi durumu kendisine açınca derin bir üzüntüye kapıldı ve günlerce gözyaşı döktü (Müslim, Tevbe, 56). Bu arada Resulullah (s.a.s) kendisine durumla ilgili sorular sordu. Hz. Âîşe ise, halini Allah'a havale ettiğini bildirerek karşılık verdi.

Olayı duyan Safvan büyük bir öfkeye kapılarak kılıcını aldı ve öldürmek kastıyla Hassan'a saldırdı ve onu yaraladı. Bu Resulullah (s.a.s)'e haber verilince Safvan'ın tutuklanmasını emretti. Aslında Safvan kadına ilgi duymayan, erkeklik gücü yok (hasûr) birisi idi. Bunu kendisi de açıkça ifade etmiştir (İbn Hişam a.g.e, s. 306, Müslim, Tevbe, 57).

Resulullah (s.a.s) durumu bir de Ashaptan bazılarıyla görüştü. Bunlardan Hz. Osman, Üsâme b. Zeyd, Zeyneb binti Cahş, Ümmü Eymen hep Hz. Âişe'nin tertemiz olduğuna şahitlik ettiler. Hz. Ömer, Hz. Âîşe'nin nikâhının Allah tarafından kıyıldığını hatırlatarak, Allah'ın temiz olmayan bir kadınla onu nikahlamayacağını söyledi. Yalnız Hz. Ali lehte olmayan bir konuşma yaptı ve Resulullah için kadının çok olduğunu belirtti. Bir de Hz. Âîşe'nin hizmetçisinin sorguya çekilmesini teklif etti. Hatta doğru söylemesini sağlamak için onu tokatladı. Berire ise, hanımı hakkında iyilikten başka bir şey bilmediğini belirtti. Bunun üzerine Resulullah (s.a.s) durumu bir de Ashab'a bildirmek üzere minbere çıktı ve bu konuda onların yardımını istedi. Ensardan Sa'd b. Muaz:

"Ey Allah'ın Resulu, sana ben yardım edeceğim. İftiracı Evs kabilesinden ise, ben onun boynunu vururum. Eğer Hazrecli kardeşlerimizden ise, bize emredersin, emrini yerine getiririz" deyince Hazreclilerden Sa'd b. Ubade buna karşı çıktı. Karşılıkla atışmalar neticesinde çıkan anlaşmazlığı Resulullah (s.a.s) yatıştırdı.

Resulullah (s.a.s) büyük üzüntüyle oradan, babası Ebû Bekir'in evinde bulunan Hz. Âîşe'nin yanına gittiğinde, Allah onun temizliğini şu ayetlerle Resulune bildirdi:

"O iftira haberini getirenler, sizlerden bir zümredir. Onu siz kendiniz için bir şer sanmayınız. Belki o, sizin için bir hayırdır. Onlardan herkese kazandığı günah vardır. Günahın büyüğünü yüklenen kimseye de büyük bir azap vardır. Ne olurdu o iftirayı işittiğiniz zaman, erkek ve kadın müminler, kendi nefislerine kıyas ederek hüsnü zan etselerdi de; bu açık bir iftiradır deselerdi!

O iftiracılar buna dört şahit getirselerdi ya! Şahitleri getiremeyince de onlar, Allah katında muhakkak yalancıdırlar. Eğer dünyada ve ahirette Allah'ın fazl ve rahmeti üzerinizde bulunmasaydı, içine daldığınız o ifiradan dolayı, sizi her halde büyük bir azap çarpardı. Ortaya atıldığı zanları siz, o iftirayı dillerinizle birbirinize yetiştiriyordunuz. Hiçbir bilginiz olmayan şeyi ağızlarınızla söyleyiveriyor ve bunu kolay sanıyordunuz. Halbuki bu, Allah katında büyük bir vebal idi."

"Ne olurdu, onu işittiğiniz zaman: "Bunu söylemek bize yakışmaz! Sübhanallah! Bu büyük bir bühtandır" deseydiniz ya!...." (en - Nûr, 24/11-20).

Bu ayetlerin inişi başta Resulullah (s.a.s) olmak üzere bütün müminleri sevindirdi. Ama iftira yapanların ve yayanların cezası da verilmeliydi. Cenabı Hak bunun üzerine su iki ayeti indirdi:

"Namuslu ve hür kadınlara (zina isnadıyla) iftira atan, sonra da (bununla ilgili olarak) dört şahit getirmeyen kimselerin (her birine) seksen değnek vurun. Onların ebedî şahitliklerini kabul etmeyin. Onlar fâsıkların ta kendileridir. Ancak (bu hareketlerine) tövbe edip durumlarını ıslah edenler müstesnâdır. Çünkü Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir" (en-Nûr, 24/4-5).

Ayetlerde, zina iftirası atanlar için üç ayrı hüküm konulmuştur:

1- İftiracıya seksen sopa vurulacak

2- Şahitliği ebediyyen kabul edilmeyecek

3- Allah'ın taatından çıktığı için fâsıklıkla vasıflandırılacak.

İftira eden, pişman olur, tövbe ederse fâsıklık vasfını üzerinden kaldırmış olur (M. Ali es-Sabûnî, Kur'an-ı Kerîm'in Ahkâm Tefsîri, II, 107).

Bu ayetlerin inmesi üzerine Resulullah (s.a.s) Hassan, Hamne ve Mıstah'a zina iftirası cezası olarak seksener değnek vurdurdu. Abdullah b. Übeyye'ye bu ceza tatbik edilmedi (Muhammed Rıda, Muhammed (s.a.s), Mısır 1357/1938, s. 303).

Hz. Ebû Bekir kızına yapılan iftiraya karıştığı için Mıstah'a vermekte olduğu yardımı kesmişti. İftira cezası tatbik edildikten sonra Cenabı Hak:

"Sizden (dinde) fazilet ve (dünyada) servet sahibi olanlar, akrabalarına, yoksullara, Allah yolunda hicret edenlere vermelerinde kusur etmesin. Allah'ın sizi yarlığamasını sevmez misiniz? Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir" (En-Nur, 24/22) ayetini indirdi. Bunun üzerine Hz. Ebû Bekir:

"Vallahi ben, Allah'ın beni yarlığamasını elbette arzu ederim. Vallahi ben, artık bunu ondan hiç bir zaman kesmem" dedi ve Mıstah'a vermekte olduğu nafakayı vermeye tekrar devam etti (Buharî, Meğazî, 34; Tefsîru'l-Kur'ân, 6; Müslim, Tevbe, 56).

İftira, içi başka dışı başka olan iki yüzlü münâfıkların metodudur. İftiradan sakınmak, iftiraya uğrayan mazlumlara arka çıkmak, zalim ve iftiracıları yalanlamak gerekir.

İslam A.

he! he! pedofil , poligam, capulcu ve yalanci arabin namusuda herhalde böyle laf salatasi ile gargaraya getirilebilirse, TEMIZLENMEZ ama OLSUN. YINE DENERLER, YINE DENERLER, YINE DENERLER, YINE DENERLER, YINE DENERLER....

Adam olmakta maharettir kitapsız

Okudunu anlamakta adamlıktır.

Lakin hepsindne önemlisi.

Anlamadığını seviyesizlik ve edebsizlikle süslemek kitapsızların bile ahlakı değildir.

Önce edeb önce seviye

Varsa delilin mesnedin ispatın yazarsın.

Havayi konuşmak cahillerin bile yaptığı iş değildir.

Delil ve ispat.

Çünkü aklın yetersiz kalıyor

sizin anladiginiz adam olmak; arap put"u allAha KUL ( köle) olmaktir.

böyle RUHUNU TESLIM ETMIS BIR adam olmayi; INSANLIGA HAKARET OLARAK GÖREN ateistler, DÜSÜNEN HÜR INSAN olmayi tercih edenlerdir

birak bir sapik arap putunu, karsilarina gercek yaratan ciksa bile! ateistler insan haklarindan, ONURLARINDAN, ve HÜRRIYETLERINDEN ÖDÜN VERMEZLER!

Güzelde senin adamlık diye savunduğunu leninde stalinde troçki de dinsizlik cereyanlarıyla milyonlarca insanı öldürerek bu işin babalığını yaptılar.

Şimdi sana moskof kılıklı lenin yada stalin mi demek lazım

Bence bu hiç akılcıl değil.

Bize delil ve senet sun.

Farazi ve hayal mahsulu şeylerle kimseiy ikna edemezsin.

Söylediklerini de dinletemezsin.

sen ateistlerle komünistleri karistirdin! müslüman!

rezillullahin amcasi ebu leheb te ateistti..

Istanbul,

mevzuya maydonoz bir sen kalmistin, o da tamamlandi...

Be cocuk, bunlari anltatik ve anlattilar... Ayni seyleri isitip getirme...

Soylediklerimiz uzerine biraz da zekani (Beynini) calistirarak cevap ver...

Kanit belge deyince adama;

ULAN MUHAMMED HANGI KANITI SUNDU DA SOYLEDIKLERINE INANDINIZ derler...

Muhammed vehime deva oldu! Rasyonel spekulasyona care rasyonel devinimlerdir. Kendini tekrarlayip durur. Ama bir baslangici olamaz. Baslangici da ispat edemez.

aaaa! sen daha bunu bile bilmiyormusun orhan11 ?

muhammedin kitap"inda yaziyor ya !?!

sen araptan iyimi bileceksin ?

ateistlere sahsi saldiracaginiza, oturunda Nur-11 i ve devaminda gelen 10 ayeti okuyun! belki kelleye dank! eder.. sanmam ama..