Jump to content

KURANDA AKIL VE KALP AYRI AYRI VARDIR


Recommended Posts

Duyguların sadece hormonlardan kaynaklandığını kim ispat etmiş? Ateistler böyle diyor diye böyle olmak zorunda değil. Kalpte olsun beyinde olsun insan duygularının nereden ve nasıl kaynaklandığı daha çözülememiş bir durumdur. Hormon falan duyguları açıklamaya yetmez. Çoluk çocuk lafı bunlar.

Getirdiğin kaynak kalbin organ olarak işlevini anlatıyorsa duygu olayı çözüldü mü yani? Böyle basit ve küt yaklaşımlarla gelme. Komik oluyor.

Bağlantı, insanlara vakit kaybettirmeye devam ediyorsun... Anlamamazlığa mı getiriyorsun yoksa hakikaten mi anlamıyorsun sana tane tane anlatılanları?... Eğer ikincisi ise vah yazık sana...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 188
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Emosyon hallerinde epinefrin salgısı taşikardi ve çeşitli aritmilerin sebebidir... Aritmiler kalpte çarpıntı olarak hissedilir... Yani zihinsel faaliyetlerimizin bir sonucu olarak ortaya çıkan çarpıntı hali söz konusudur... 7. yy bilgisiyle düşünme organı olarak kalbin sayılması bu sebeple normaldir... Beyin eski Mısır medeniyetinden beri faydasız bir organ olarak görülmüş ve ölü bedenlerden mumyalama öncesi boşaltılmıştır...

Kur'an'da "beyin" yoktur hala ona inananlarda ise varlığı şüpheli ve şaibelidir..

En mantıklı yaklaşım budur..

Daha önceden herakles bu konuyu açmıştı ve bana en yakın gelen yanıtı yazmıştım.. Şimdi de Andromeda yazmış.. Aklın yolu bir!

Bir çok olay, kalbimizin ritmini değiştirir.. Ve heyecanlanmamıza, üzülmemize neden olur..

Zamanın insanları da bu ritim değişikliğini çok farklı şekillerde değerlendirmiştir..

Kuran'daki anlatım da, bu düşünüşün sonucudur.. Ama tabii ki, modern bilimde kabul edilmeyen bir görüştür :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran beyni nasıl bilmiyormuş Euclid? Bilmese beyinsiz kelimesi ne arasın içinde? Ama beyin değil akıl önemli tabii insanlara hitap ederken. Çünkü beyni olup aklı iyice kıt olan yada hastalıklı çalışan insanlar var. Din akıl sahipleri içindir. Siz gerçekten sadece kendinize göre yorumlayarak bu yargılara varıyorsunuz. Bence insanlar sizin söylediklerinize araştırmadan inanmamalı.

En’âm Sûresinin 140 . Ayetinde

Beyinsizlikleri yüzünden bilgisizce çocuklarını öldürenler, Allah’ın kendilerine verdiği rızkı -Allah’a iftira ederek- haram sayanlar, mutlaka ziyan etmişlerdir. Gerçekten onlar sapmışlardır. Doğru yolu bulmuş da değillerdir.

A’râf Sûresinin 155 . Ayetinde

Mûsâ, kavminden, belirlediğimiz yere gitmek için yetmiş adam seçti. Onları sarsıntı yakalayınca (bayıldılar). Mûsâ, “Ey Rabbim! Dileseydin onları da beni de bundan önce helak ederdin. Şimdi içimizden bir takım beyinsizlerin işledikleri günah sebebiyle bizi helak mı edeceksin? Bu sırf senin bir imtihanındır. Onunla dilediğin kimseyi saptırırsın, dilediğini de doğruya iletirsin. Sen bizim velimizsin. Artık bizi bağışla ve bize acı. Sen bağışlayanların en hayırlısısın” dedi.

Cin Sûresinin 4 . Ayetinde

“Demek bizim beyinsiz olanımız Allah hakkında doğruluktan uzak sözler söylüyormuş.”

tarihinde BUKET tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Kuran beyni nasıl bilmiyormuş? Bilmese beyinsiz kelimesi ne arasın içinde? Ama beyin değil akıl önemli tabii insanlara hitap ederken. Çünkü beyni olup aklı iyice kıt olan yada hastalıklı çalışan insanlar var. Din akıl sahipleri içindir. Siz gerçekten sadece kendinize göre yorumlayarak bu yargılara varıyorsunuz. Bence insanlar sizin söylediklerinize araştırmadan inanmamalı.

En’âm Sûresinin 140 . Ayetinde

Beyinsizlikleri yüzünden bilgisizce çocuklarını öldürenler, Allah’ın kendilerine verdiği rızkı -Allah’a iftira ederek- haram sayanlar, mutlaka ziyan etmişlerdir. Gerçekten onlar sapmışlardır. Doğru yolu bulmuş da değillerdir.

A’râf Sûresinin 155 . Ayetinde

Mûsâ, kavminden, belirlediğimiz yere gitmek için yetmiş adam seçti. Onları sarsıntı yakalayınca (bayıldılar). Mûsâ, “Ey Rabbim! Dileseydin onları da beni de bundan önce helak ederdin. Şimdi içimizden bir takım beyinsizlerin işledikleri günah sebebiyle bizi helak mı edeceksin? Bu sırf senin bir imtihanındır. Onunla dilediğin kimseyi saptırırsın, dilediğini de doğruya iletirsin. Sen bizim velimizsin. Artık bizi bağışla ve bize acı. Sen bağışlayanların en hayırlısısın” dedi.

Cin Sûresinin 4 . Ayetinde

“Demek bizim beyinsiz olanımız Allah hakkında doğruluktan uzak sözler söylüyormuş.”

Bu ayetlere BEYİNSİZ çevirisi son yıllarda özellikle Türk mealcilerce verilmiştir.Ayetteki Sefiyh kelimesi APTAL, BUDALA demek.Beyin adlı organa hiçbir zaman atıf yapmaz.

Selamlar.

tarihinde euclid tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Çünkü beyni olup aklı iyice kıt olan yada hastalıklı çalışan insanlar var.

Vallaha var.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bilim hayvanlardan insana kalp nakli yapacak noktaya geldi.Biz hala kalbin manevi(!) fonksiyonlarını tartışıyoruz.Vaktiyle RTE de beyin cerrahı Prof. Gazi Yaşargil vicdan kalpte değil beyinde deyince "peki vicdan beyindeki hangi hücrede hocam" diye aklınca dalga geçip kendi çapsızlığını göstermişti.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Cin Sûresinin 4 . Ayetinde

“Demek bizim beyinsiz olanımız Allah hakkında doğruluktan uzak sözler söylüyormuş.”

1. ve enne-hu : ve onun ..... olduğu

2. kâne : oldu

3. yekûlu : söylüyor

4. sefîhu-nâ : bizim sefih, ahmak olanımız

5. alâ allâhi : Allah'a karşı

6. şetatan : asılsız, saçmasapan şeyler

Bu ayette ''beyin'' kelimesi nerde geçiyor yahu.. Bi söyle de biz de bilelim :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
En’âm Sûresinin 140 . Ayetinde

Beyinsizlikleri yüzünden bilgisizce çocuklarını öldürenler, Allah’ın kendilerine verdiği rızkı -Allah’a iftira ederek- haram sayanlar, mutlaka ziyan etmişlerdir. Gerçekten onlar sapmışlardır. Doğru yolu bulmuş da değillerdir.

Aynı şey diğer ayetler için de geçerli tabii ki..

1. kad : oldu, olmuştu

2. hasire : hüsranda oldu

3. ellezîne : o kimseler ki

4. katelû : öldürdüler

5. evlâde-hum : kendi evlâtlarını

6. sefehan : sefih olarak, akılsızca, aptalca

7. bi gayri ilmin : bir ilmi olmaksızın

8. ve harremû : ve haram kıldılar

9. mâ : şey(ler)

10. rezaka-hum allâhu : Allah onları rızıklandırdı

11. iftirâen : yalan yere iftira ederek

12. alâ allâhi : Allah'a karşı, Allah'a

13. kad : oldu (olmuştu)

14. dallû : dalâlette kaldılar, oldular

15. ve mâ kânû : ve olmadılar

16. muhtedîne : hidayete eren kimseler

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sefih kelimesi ahmak manasına geliyorsa pekala beyinsiz manasınada gelir. Kuranda kalp organından bahsetmediği gibi beyin organındanda bahsetmiyor. İç organlardan bahsetmek gerekli görülmemiş. Akıl ve kalpten bahsediyor. Yani akıl ve insan duygusundan. Zaten akıl sahiplerine hitap ediyor diye belirttim

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sefih kelimesi ahmak manasına geliyorsa pekala beyinsiz manasınada gelir. Kuranda kalp organından bahsetmediği gibi beyin organındanda bahsetmiyor. İç organlardan bahsetmek gerekli görülmemiş. Akıl ve kalpten bahsediyor. Yani akıl ve insan duygusundan. Zaten akıl sahiplerine hitap ediyor diye belirttim

Yani diyorsun ki, Arapça kalb = insan duygusu demek.. Öyle mi??

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sefih kelimesi ahmak manasına geliyorsa pekala beyinsiz manasınada gelir. Kuranda kalp organından bahsetmediği gibi beyin organındanda bahsetmiyor. İç organlardan bahsetmek gerekli görülmemiş. Akıl ve kalpten bahsediyor. Yani akıl ve insan duygusundan. Zaten akıl sahiplerine hitap ediyor diye belirttim

Oha artık. Kıvırtmanın bile bir sınırı vardır yahu.

Bir "ali sami" de sana gelsin :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yani diyorsun ki, Arapça kalb = insan duygusu demek.. Öyle mi??

Bunu bugünde kullanıyoruz. Kalbim sevdi yada kalbim istedi diyoruz. Duygularına söz geçirememek gibi ifadeler var. Kalben huzur buldum yada bulamadım diyoruz. Bunları söylerken kalp organını kastetmediğimiz belli.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Oha artık. Kıvırtmanın bile bir sınırı vardır yahu.

Bir "ali sami" de sana gelsin :)

Yok kıvırtmıyorum. Ben dürüstçe kabul ederim. Kuran beyin organından söz etmemiş. Ben meale bakıp söz ediyor sandım. Ama kelime kelime meal açıklamasına bakınca öyle olmadığını anladım. Ancak anladığım kadarıyla Kuranın hiçbir yerinde kalp yada beyin organından bahsetmiyor. Varsa gösterin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bunu bugünde kullanıyoruz. Kalbim sevdi yada kalbim istedi diyoruz. Duygularına söz geçirememek gibi ifadeler var. Kalben huzur buldum yada bulamadım diyoruz. Bunları söylerken kalp organını kastetmediğimiz belli.

Bugün bu şekilde kullanmamız, zaten geçmişten gelen bir şey..

''Seni tüm kalbimle seviyorum'' diyen insanların büyük çoğunluğu, sevmek işlevini yerine getiren organın kalp olduğunu sanıyorlar.. Ama bu işlevi ''beynin'' yerine getirdiğini bugün biliyoruz..

Ama çok eskiden beri uzun bir süredir kullanıldığı için, dilimizden atmak kolay olmuyor.. Hatta kullanmaya devam ediyoruz..

Arapça kalb demek, bizim de aynı şekilde söylediğimiz kalp organını gösterir.. Geçmişden beri düşünmek, anlamak, sevmek, istemek, arzulamak vs. tüm bu işlevleri kalbin yaptığını sanıyorduk.. Çünkü bu olaylar olduğu zaman kalbimiz ritim değiştiriyor.. Ve bunu hissedebiliyoruz..

Ama modern bilim, bu görüşü uzun zaman önce çürütmüştür.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yok kıvırtmıyorum. Ben dürüstçe kabul ederim. Kuran beyin organından söz etmemiş. Ben meale bakıp söz ediyor sandım. Ama kelime kelime meal açıklamasına bakınca öyle olmadığını anladım. Ancak anladığım kadarıyla Kuranın hiçbir yerinde kalp yada beyin organından bahsetmiyor. Varsa gösterin.

Kalb yazan her yerde, bildiğin kalp organından bahsediyor :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bugün bu şekilde kullanmamız, zaten geçmişten gelen bir şey..

''Seni tüm kalbimle seviyorum'' diyen insanların büyük çoğunluğu, sevmek işlevini yerine getiren organın kalp olduğunu sanıyorlar.. Ama bu işlevi ''beynin'' yerine getirdiğini bugün biliyoruz..

Ama çok eskiden beri uzun bir süredir kullanıldığı için, dilimizden atmak kolay olmuyor.. Hatta kullanmaya devam ediyoruz..

Arapça kalb demek, bizim de aynı şekilde söylediğimiz kalp organını gösterir.. Geçmişden beri düşünmek, anlamak, sevmek, istemek, arzulamak vs. tüm bu işlevleri kalbin yaptığını sanıyorduk.. Çünkü bu olaylar olduğu zaman kalbimiz ritim değiştiriyor.. Ve bunu hissedebiliyoruz..

Ama modern bilim, bu görüşü uzun zaman önce çürütmüştür.

Modern bilim duygunun nasıl oluştuğunu çözememiştir. Bir insana ilaç yada hormon verilerek yapılan duygu ve düşünme değişiklikleri başka şeydir. Normal bir insanda var olan duyguların kaynağı sadece hormonlarla açıklanamaz. Vatan sevgisi, aile sevgisi, erdemlilik, hoşgörü, empati, doğruluk, vefa v.b. duygular ve haller labratuarda araştırılarak açıklanacak şeyler değildir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...