Ruhsuz Allah

[cigi 0]

İsra

85 - Ve sana ruh hakkında soru soruyorlar. De ki: “Ruh, Rabbimin bileceği bir şeydir. Size pek az ilim verilmiştir.”

Col bedevisi uydurdugu allahi yuceltebilmek icin olmayan bir sey hakkinda allah tarafindan insanlara karsi bilgiclik taslattirmakta.

Ne diyor?

"Sizin kafaniz calismaz akliniz ermez, beyinlerinize akli ilimi ben cok az serpistirmisimdir." Diyor...

Ve ardindan ilim irfan sahibi allah ruh hakkinda konusuyor:

Zümer

42 - Allah (ölen) insanların ruhlarını öldüklerinde, ölmeyenlerinkini de uykularında alır.

Ölümüne hükmettiklerinin ruhlarını tutar, diğerlerini belli bir süreye (ömürlerinin sonuna) kadar bırakır.

Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.

Bu ayette col bedevisinin her zaman oldugu gibi kas yapayim derken iki gozu oyup attigini gormekteyiz.

Bedevi allahi uydurdugunda onu aklinca donatip yuceltmeye calismistir fakat goruldugu gibi sacmalamakta adeta birbirleriyle yaris etmislerdir.

Ayet bastan sona kadar tam bir komedi ve cehalet ornegidir.Eger insan herhangi bir sekilde olurse ruhunu allah almis olmakta.Olmeyenlerin uyuyanlarin ise tepelerinde beklemekte.

Olumune hukmettiklerinin ruhlarini tutuyor (Nasil oluyorsa) digerlerinide olumlerinin sonuna kadar birakiyormus.

Gercekten dusunmesini bilenler icin ibretlik bir ayet...

Bunlari uyduran bedevi ruhsuz degil mi?Ruhun olmadigini bilmiyor mu?

Elbette bilmekte dolayisi ile uydurduklari allahta "RUHSUZ ALLAH" degil midir?

Bence allah nasil uyduruksa ruhta uydurmadir.

Ruhta yoktur allahta...

...her ikisi birlesince "RUHSUZ ALLAH" olmakta.

[murat-tlv 0]

(:

zümer 42 çok acaipmiş..

düşünen toplumun ibret almasını değil

hiç düşünmemesini istiyor allah başka ayetlerde (:

ayrıca bknz: O'nun hikmetinden sual olunmaz..

düşünse bile, sual etmesin/soru sormasın mı istiyor nedir ?

şüphesiz / kuşkusuz takva sahipleri için düşünmek de yasak, sorgu sual de yasak..

fazla kurcalamayın diyor islamın allahı..

-burda itaat edilir..

[cigi 0]

Ölmeyenlerinkini uykularinda alirmis... Uyuyan kisi sabah olup uykudan uyaninca cekip gidiyormus. Gecede kac kisi uyku uyumakta?

Komikligi iyice acalim...Garibim dünyanin yuvarlak oldugundan ve döndügünden haberi yok.Uyuyup uyananlar döngüsünü de bilmiyor.Karavana sallamamak icin her aklina estigi yöne dogru sallamaya calisiyor.

[tolonbey 0]

Iste böyleee,

Coh güzel aciklamisiniz,ama Yasar Nörüyü bile getirsek baska tellerden calarki Arap Allaha zarar gelmesin..

Görülüyür,sap yeyip saman cikariliyorlar.

Bir deli bir kuyuya bir tas atti bizim gibi yüzbinlerce insan calisiyor o tasi o kuyudan cikarsin ama birah ciharmayi arhadan sayisiz deli yagmur gibi kuyuya tas dolduruyor.

Sen gelde bu kuyuyu temizle.

Ekber Allama Allahlari adina ne yazmis,Allah ve Mehemmet birsey hakkinda bir garar almissa baska yapacah birsey yoh ona uyacaniz.

Bizim coh acih göz Allahida gatiyorki insanlar bu dolmalari itirezsiz yutsunlar.

O devirde Araplarda nasil büle bir cin Ali cihmis.

Desenize ne biri binlercesi cihmis.

Hadi kolay gele.

Tolonbeg

[cigi 0]

Sagol Tolon abicim...

Gelelim ayette bulunan diger cumleye.

Ölümüne hükmettiklerinin ruhlarını tutar, diğerlerini belli bir süreye (ömürlerinin sonuna) kadar bırakır.

Ruhsuz allah nelere kadirmis?

Omurlerinin sonuna kadar insanlarin ruhlarini birakmaktaymis...Olumune hukmettiklerininde ruhlarini tutuyormus.Galiba siselerin icinde tutup sakliyor...

Bu basligi acmamin nedeni kuran ve muslumanligin nasil celiskiler icinde oldugunu bedevi cahillerinin iyice sacmalayip uctuklarini gozler onune sermek icindir.

Muslumanlikta ruhlarin cok onceden yaratilip insanlarin bedenlerine girmek icin siralarini bekledikleri inanci vardir.Hatta bilim ilim ilerledikce beklemis ruhlarin beklerken akillandiklarina inanilir.Ayni sarap gibi olgunlasirlar.

Aciklamaya calistigim inanisla ve astigim ayetlede celiskiler bulunmaktadir.Tabi anlayabilene...Imandan gozleri beyinleri muhurlenmis musluman arkadaslarimiz nasil anlayip yorumlarda bulunacaklar gorecegiz.

Ruhsuz allahin baska ayetleride bulunmakta sirasi geldikce asacagim.

[ateist12 0]

Ben böle saçma bi ayet görmedim çelişkinin çelişkisi çıkıyo

[gerçekçi53 0]

Mushafı yazan Bir sofidir.Sofinin Bir çok ismi vardır:Abdal;Sersem,Fuzuli,Harabi,Perişan....v.s.Bu ayetler Bütünün cüz ile konuşmasıdır.Düşüncenin Düşünceyi oluşturan Hücreleri ile konuşmasıdır.Ruh=Düşüncedir.Evet sizler bendeki düşünceyi oluşturuyorsunuz ama siz Düşüncenin ne olduğunu bilmezsiniz diyor.Bu Başarısızlığından dolayı Toplumdan soyutlanan insan yada Çöl(Yokluk) bedevisi.Ruh almak Düşünce almaktır.Ne zaman alıyor:

1-Ölüm halinde:Bu ölüm Ölmeden önceki ölümdür. Yani Yapılan hatalar sonucu oluşan çaresizliklerde düşünüyorum."Allah benim ve ben nerde yanlış yaptım?" diyor.Yada ayvayı yine yedim ve Kaçmaya başladım ve aklım başıma geldi .Ruhu alıverdim.

2-Uyku hali:Uyum halidir.Nefsin Dünyevi yaşama ayak uydurarak çalışması sonucu hasıl olan düşüncedir.Onuda ben alırım diyor.Buda kaçarkenin zıddı olan"MIHARKENDİR:)))))"

Yani Çizgi filim kahramanı Voltranın parçalarıyla konuşmasından başka bir şey değildir anlatılanlar(Ama bu Voltran başarızızlıkların Voltranıdır!).Hele bir düşmeye görün.Düşenlerin dostu olmaz .Kendilerinden gayrı konuşacaklarıda olmaz.

Kasım 29, 2011 tarihinde gerçekçi53 tarafından düzenlendi

[cigi 0]

ÜFÜRÜKCÜ ALLAH

Basligi acarken ismini "Ruhsuz allah" mi "Üfürükcü allah" mi diye bayagi düsünmüstüm ama daha sonra baslik icinde ikisini birlestirmeye karar verdim.Ruh konusunda zümer 42. ayetle camlar deviren allaha bakiyoruz üfürükcülükte yapmakta...Anlasilan o ki müslümanlar üfürüp tükürmeyi allahlarindan ögrenmisler.Tabi aklimiza hemen baska bir soru takilmakta...

Acaba allah üfürürken dudaklarini mi büzerek yoksa boru kamis hortum gibi bir alet mi kullanarak üflemekte...Öyle ya göklerden asagiya dogru üflemek pek kolay olmasa gerek.Üfleme eylemini yapiyorsa yüzü agzi ve dudaklarinin olduguna isarettir.Dudaklari büzüp kilometrelerce uzaga üflüyorsa macasinida iyi tutmasi gerekir öyle degil mi?O kadar mesafeden üfürmeye ne kilot kalir nede pantolon.

Yoksa üfürükcü bedevi gene cahilligini ortayami sermekte?

Tabi canim baska ne olabilir? Aksiran tiksiran üfüren tüküren ossuran tanri olur mu?Yani bu kadar cahillik olmaz ama bir türlü anlatamiyoruz müslüman arkadaslarimiza. Insan gibi üfüren tanri üfürdügü zaman hava üfürmez mi?

Bakin ruh üfürüyormus.

Tahrim

12 - Allah, bir de iffetini sapasağlam koruyan ve bizim de kendisine ruhumuzdan üflediğimiz, Rabbinin kelimelerini ve kitaplarını doğrulayan İmran kızı Meryem’i de (inananlara) örnek gösterdi. O itaat edenlerdendi.

[cigi 0]

Hicr

28,29 - Hani Rabbin meleklere, “Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir insan yaratacağım Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin” demişti.

Üfürükcü ruhsuz allah üflemeye devam ediyor hemde camura balciga üflemekte.

Camurun icine boru sokulup üflenirse ne olur?

Hava kabarciklari ve baloncuklar mi olusur yoksa camur yigini insan sekline dönüsüp ayagami kalkar?

Hangisi?

Ruhlari olduklarina inanan insanlar da ruhlarini saga sola üfleyebilirler mi?

Öyle ya allahlari üfürükcü oldugundan müslüman inancinda da üfürüp tu tu tu yapmak vardir.Yok mudur?Vardir...

Bence en iyi üfürebilenler fillerdir ve en hakiki müslümanlardir.

Haciya hocaya seyhe gidip kendilerine üflettirip birde para verenler yanlis yapiyorlar.Hatta bazilari üflenmek icin taaaa Pensilvanya'ya gitmekteler.Halbuki ne gerek var hayvanat bahceleri üfleme sampiyonu fillerle dolu degil mi?Para da istemezler canlarim benim...

Sitki tutulunca üflenmek isteyen müslüman arkadaslarimiza fil kardeslerimi ziyaret etmelerini öneririm...

Ne isleri var Hindistan Amerika gibi uzak memleketlerde?

[gerçekçi53 0]

Çamur menfaate dayalı sevgi çamurudur.Çamurun şekillenmeside tanışmak,konuşmak,birbirini anlayabilmektir.

Sevgi çamuruna ruh üflemek nedir? Sevgiye Düşünce yada dert eklemektir.O zaman sevgi çamurunda bulunan menfaatin suyu ortadan kalkar ve Aşk yani karşılıksız sevgi ortaya çıkar.Misal bir erkek karşısına çıkan bayanın vücudundan gözlerinden hoşlandı.Yani Ondaki maddeyi sevdi.Ortaya Hoşlanma balçığı çıkar.Daha sonra onunla tanıştı ,Konuştu,Onu anlamaya başladı.Bu Şu demektir. Hoşlanma çamuru şekillendi ve Ortaya Sevgi putu çıktı.Daha sonra Ona Ruhundan ruh üfledi.O Bayan O erkek için saçını süpürge yaptı,Onun için her türlü fedakarlığa göğüs gerdi ve bunları yaparken yıprandı güzelliği soldu,Gözleri bozuldu .Ama Erkek onu Eskisinden daha çok sevmeye başladı.Buda Sevgi balçığındaki suyun yani Maddi menfaatin ortadan kalkıp Sevginin Aşka dönüşümünden başka bir şey değildir. Adem Erkek ve Kadın beşerin aklı gönlünde oluşan aşktır.

Ruhun sağa sola üflenmesi Düşüncenin dolayısıyla derdin etrafına saçılmasıdır.Müslümanlık ise Nefsini Kendine Uydurubilmektir.Yani asi Nefsimin bana teslim olup benim emirlerime uyabilmesidir.O zaman ben şahsen Müslüman olamadım.Olabilseydim şayet Beşeriyette adam olurdum.Param katım Yatım Karım Metreslerim bana saygılı beni seven evlatlarım olurdu.Ne yazıkki Ne balçığı yapabildim nede üfürebildim.)

[war 0]

Bu ayet size rüya olayını hatırlatmıyor mu kendi rüyamızı kimseye gösteremiyoruz diye rüya diye bir şey yokmu olmuş oluyor? Ayrıca Hz. Allah siz bilmessiniz demiyor bunu size öğretmedik diyor ne kadar sığ bakıyorsunuz olaylara, ayetler nerde gelmiş niye gelmiş hiç bakmadan kelimelerle oynamak mağrifetmiş gibi yapmanızda ayrı bir ''hava'' katıyor sizlere...

[cigi 0]

Yani allah ruya gorup ruyasini mi anlatiyor?

Hangi ayda dogdugu belirtilirse burcuna ve yukselen burclarini da baktiririz.

[gerçekçi53 0]

Maddi anlamda rüya Beynin rastgele çalışmasıdır.Manevi anlamda rüya Dış dünya yaşamındaki olayların şuuraltına yansımasıdır.Ama bunu rüya şeklinde göremeyizki?

[mutefekkir 0]

İsra

85 - Ve sana ruh hakkında soru soruyorlar. De ki: Ruh, Rabbimin bileceği bir şeydir. Size pek az ilim verilmiştir.

Col bedevisi uydurdugu allahi yuceltebilmek icin olmayan bir sey hakkinda allah tarafindan insanlara karsi bilgiclik taslattirmakta.

Ne diyor?

"Sizin kafaniz calismaz akliniz ermez, beyinlerinize akli ilimi ben cok az serpistirmisimdir." Diyor...

Ve ardindan ilim irfan sahibi allah ruh hakkinda konusuyor:

Zümer

42 - Allah (ölen) insanların ruhlarını öldüklerinde, ölmeyenlerinkini de uykularında alır.

Ölümüne hükmettiklerinin ruhlarını tutar, diğerlerini belli bir süreye (ömürlerinin sonuna) kadar bırakır.

Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.

Bu ayette col bedevisinin her zaman oldugu gibi kas yapayim derken iki gozu oyup attigini gormekteyiz.

Bedevi allahi uydurdugunda onu aklinca donatip yuceltmeye calismistir fakat goruldugu gibi sacmalamakta adeta birbirleriyle yaris etmislerdir.

Ayet bastan sona kadar tam bir komedi ve cehalet ornegidir.Eger insan herhangi bir sekilde olurse ruhunu allah almis olmakta.Olmeyenlerin uyuyanlarin ise tepelerinde beklemekte.

Olumune hukmettiklerinin ruhlarini tutuyor (Nasil oluyorsa) digerlerinide olumlerinin sonuna kadar birakiyormus.

Gercekten dusunmesini bilenler icin ibretlik bir ayet...

Bunlari uyduran bedevi ruhsuz degil mi?Ruhun olmadigini bilmiyor mu?

Elbette bilmekte dolayisi ile uydurduklari allahta "RUHSUZ ALLAH" degil midir?

Bence allah nasil uyduruksa ruhta uydurmadir.

Ruhta yoktur allahta...

...her ikisi birlesince "RUHSUZ ALLAH" olmakta.

İsra

85 - Ve sana ruh hakkında soru soruyorlar. De ki: Ruh, Rabbimin bileceği bir şeydir. Size pek az ilim verilmiştir.

bu ayetten sonra ruh hakkında söylenen sözlerin çoğu gereksiz

laf salatası ayete göre ruhu ancak Rab bilir o ne ayet indirdiyse ruh hakkında bilgi o kadardır

buna göre ruh var mı yok mu tartışması gereksiz tabi benim için

[cigi 0]

laf salatası ayete göre ruhu ancak Rab bilir o ne ayet indirdiyse ruh hakkında bilgi o kadardır

buna göre ruh var mı yok mu tartışması gereksiz tabi benim için

Rab kim?

[gerçekçi53 0]

Hz Aliye atfedilen bir laf vardır:"Allah ancak Allah olmakla bilinir"O zaman Kulda sen Allahda sen Rabde sen Melekte sen,Şeytanda sen,Peygamberde sen,Müminde sen Kafirde sen.

[ozger 0]

Allah tanımı olmayan bir boşluk demektir.. Ona istediğin anlamı vermek senin elindedir. İnsanoğlu için doğanın kendi kullanımı için dönüştürüp, biçim verdiği bir nesne olmasına benzer.

Ama, gel gör ki doğal toplum kapitalizm'de yavaş yavaş kaybolmaktadır.. Mars'ta koloni kumanın yanı sıra insan etiği bir enayi pazarına dönüşmüştür.. Sivil halk serbest ticaret yasalarıyla onu korumakla görevli bürokrasinin yerini almaya başladı kapitalizm sisteminde..

Neden mi?.. Bir kaç temel konuda örnek verelim;

Herşeyden önce insanoğlu devlet mekanizmasını kurarken aşiret yapılarının çökmesi ve ailenin ekonomik birim haline geçmesiyle uygarlığın tarihini başlattığı zamandan günümüze kadar bakmak gerekebilir.. Her yerleşik halk orada yaşayan insanların güvenliğini ve yenilikci yaklaşımlarını belirlemiştir.. Bunun en bilineni de her aşiretin bir çok alt-aşiretten ya da kabileden oluşması sonucu ortak bir askeri şef seçmeleriydi. Bunun adına bizde derebeylik denmiş.. Ancak feodal hukukta toprak reformu yapılmıyordu, arazi bir ticaret nesnesi halini almamış olup serbest ticaret bu anlamda yok gibiydi. Sadece göç ederek istila eden kavimler topluluğunda bir kereye mahsus veya son kez o topraklardan kovulurken yapılan bir şeyi .. Ama sivil halk bundan zarar görmüyordu..

[cigi 0]

Demek ki milyarlarca allah var...

[ozger 0]

Demek ki milyarlarca allah var...

Pek öyle diyemeyiz sonuçta Allah'In birçok adı var. Senin kastettiğin şey evrensel yasalar olabilir, bu manada tanrı tektir ve herkes için geçerlidir..

Bu konu daha çok belirli bir toprak parçası üzerinde yaşayan insanarla ilişkili bir şey, sanırım kültür sorunu demeliyiz;

Bürokrasi sadece halkı korumak değil denetlemek için de vardır ve bu rolü daha keskindir.. Bu disipliner kurumlan birer kapatma-kuşatma-dışlama mekanı haline dönüştürüyor, kapatarak öğretme, kapatarak çalıştırma, kapatarak tedavi etme, kapatarak disipline etme, kapatarak cezalandırma... ama sadece bastırarak, kapatarak, kısıtlayarak amaçlanan Foucault'nun deyişiyle "uysal" vücutlar ve ruhlar üretilemez. bu kurumların muhtemel bir sert direnişle karşılaşmamalan için, bütün "reform" girişimlerinin yanında bir de yalana, üçkağıda ve nobranlığa da ihtiyaç vardır, böylece sanığı mahkum eden yargıç. mahkumun gönderildiği binanın karşısına geçip "bu bir cezaevi değil, biz cezalandırmıyoruz, eğitiyoruz, tedavi ediyoruz, ıslah ediyoruz, böylece onu topluma kazandıracağız..." diyebilecektir; aynı şekilde bir doktor için aslında bir "fabrika-işyeri" olan hastane hastayı bambaşka bir yaşantı biçimi çerçevesinde kapatıp kuşatacaktır. hepimiz Ali okulu'nu, yani çoğu kişinin okuma yazmayı okulda değil askerde öğrendiğini biliriz, kapitalizmin ilerlemiş dönemlerine tekabül eden fabrika sistemi ise (fordizm, taylorizm) bu ikiyüzlülüğün doruk noktasını oluşturuyor: orada olup bitenin serbest bir pazarda özgür rızasıyla emeğini satan kişinin "hakkını alması" olduğuna inanmamak için geçen yüzyıldan beri çok derin teorik uyanlar, araştırmalar yapılması gerekmişti, ama yine de bu yönde doğal bir inanış var gibidir: ücretli emek süreci "kapatılarak", gözetlenerek, denetlenerek, sürekli bir kontrol altında icra edilmektedir, fabrikanın hapishaneden çok farklı olmamasının, hastaneden tutun okula ve kışlaya varıncaya kadar bütün "disiplin" kurumlannın ondokuzuncu yüzyıl başlanndan beri Bentham'ın ünlü Panopticon'unu temel mimari biçim olarak kabul etmelerinin nedeni budur, felsefi antropolojiye karşı...

Benim özelde kastettiğim şey ise; feodal sistemde de bulunan bu denetleme görevi sivil halka zarar vermiyordu.. Bir çeşit koruma kalkanı gibi bir görevi olan bürokrasi ve askeri şeflerin işleri olan ödevlerin bile kapitalizm'de sivil halkın üzerine bindirilmiş olması.. Mesela ağalık sisteminde toprak yasaları çıkmadığını görürüz, serbest ticaret bu kadar serbest hale gelmemiştir.. Sonuçta kölelikte bir kereye mahsus sahibine satılırsın ama burada bağımsız bürokrasi halkı proleterleştirerek hergün her saat denetlemekte veya enayi yerine konulabilmekte..

Aralık 1, 2011 tarihinde ozger tarafından düzenlendi

[cigi 0]

Hz Aliye atfedilen bir laf vardır:"Allah ancak Allah olmakla bilinir"O zaman Kulda sen Allahda sen Rabde sen Melekte sen,Şeytanda sen,Peygamberde sen,Müminde sen Kafirde sen.

Alintida ki cumleye karsilik "milyarlarca allah varmis" yazdim.

Biraz dogru degil mi?Her muslumanin kafasinda allah farkli olmali cunku herkesin farkli farkli beklentileri istekleri arzulari bulunmakta ve hepsini allahtan istemekteler.