Jump to content

Hz. Muhammed içki içer miydi? Hadisler bu konuda ne diyor?


Recommended Posts

gerçekçi53 adlı kişinin yazdıklarını dikkate almamanızı öneriyorum(zaten almıyorsunuzdur).Çünkü yazdığı şeyler mantıksız daha da önemlisi delilsiz ve subjektif hikayelerdir.Kelimelerin anlamlarını keyfi şekilde yorumlayarak ve hayalgücü katarak ortaya çıkmış masallardır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 73
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Bizon sana katiliyorum sadece yazinda ufak özne degisikligi yaptim !!!

Muhamet adlı kişinin yazdıklarını dikkate almamanızı öneriyorum(zaten almıyorsunuzdur).Çünkü yazdığı şeyler mantıksız daha da önemlisi delilsiz ve subjektif hikayelerdir.Kelimelerin anlamlarını keyfi şekilde yorumlayarak ve hayalgücü katarak ortaya çıkmış masallardır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bizon sana katiliyorum sadece yazinda ufak özne degisikligi yaptim !!!

Muhamet adlı kişinin yazdıklarını dikkate almamanızı öneriyorum(zaten almıyorsunuzdur).Çünkü yazdığı şeyler mantıksız daha da önemlisi delilsiz ve subjektif hikayelerdir.Kelimelerin anlamlarını keyfi şekilde yorumlayarak ve hayalgücü katarak ortaya çıkmış masallardır.

Saygı duyarım bu fikrine ama ben pek öyle düşünmüyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben Muhammed öldükten 200 yıl sonra yaşamış ayyaş bir insan olsaydım.Toplum da ayyaşlığı hor gören bir toplumsa.Birkaç hadis uydururum.Veririm Buhari'ye.O da sahih mi değil mi tetkiklerini yapar(nasıl yaptığını biliyorsunuz işte atımı kandırmıyorsam sahihtir kandırıyorsam uydurmadır).Kabul ederse ne ala memleket.İçki içmeme kızan olursa hadisi gösterir sustururum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Alkol yasaklarının başlaması eski dünya genelinde 6. yy Erken Orta Çağ'a, İslam'daki alkol yasağı ile aynı zamana denk düşer. Yani İslam'daki alkol yasağı Vatikan'da başlayan ve eski dünyada genel olarak cereyan eden bir akımdı. Bu dönemde Avrupa'da alkol yasaklanmaya, daha doğrusu sarhoş olmak yasaklanmaya çalışılmıştır. Hatta Alman Kralı Karl Şarlman Vatikan'da papa tarafından Kayzer olarak taçlandırılırken Papa ona "Tanrının yardımıyla kendini ayık tutmaya yemin ediyor musun?" diye yemin bile ettirmiştir. Bunun üzerinde Frank ve Lombard Kralı Şarlman da ülke genlinde alkol içimini yasaklamış ama başarılı olamamıştır. Yani İslam'ın sadece kendisine mal edebileceği bir şey değil bu alkol yasağı. Mekke'deki Muhammed'e vahiy geldi de Vatikan'daki Papa'ya vahiy gelmedi mi yani? :)

tarihinde kozmopolit tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Nebiz o zamanki içki ve şarabın ta kendisidir.

Nebiz'in tanımı:

“Üzüm, hurma ve başka maddelerden yapılan sarhoş edici içecek”

Eş anlamlı kelime: Hamr

Kaynaklar:

Mucem-i Vesit,

Müncid’ü Tullab, Lüveys Maluf

Lisanü’l Arap, İbni Manzur

Mucem’ü Lügati-l Arabiye, Ahmet Muhtar

Mucemü-l Gani, Gani Ebü-l Azm

Diğer Arapça sözlükler

Hz. Ömer: "İki kırmızıdan sakının, bunlar et ile nebizdir" (İbni Ebi Dünya, Zemmü-l Müskir, s. 54, no: 40.)

Hz. Ömer: Hz Ömer son nefesinde: "“Benim içeceklerden favorim nebizdir” dedi.(Nuhas, Nasih-Mensuh, s.48, Hindi, Kenzü-l Ummal, cilt 12/679, no:36044. Tahavi, (h.321.ö),”Şerh-ü Meani-l Asar, 4/218, no: 6462 ve 6463.)

İbni Aldirber: "Hz. Ömer dedi ki: Nebiz için ki, hem içinizdeki deve eti sindirilsin, hem de beliniz kuvvetlensin” (İbni-i Abdilber, İstizkar, Eşribe bölümü, 24/260, no:36293.)

İmam Yusuf: "O arada bir adam Ömer’in su kabından nebiz alıp içti ve sarhoş oldu. Bundan dolayı Ömer o adama had cezası verdi. O adam Ömer’e, ““Ben senin içtiğin kapta ne varsa onu içtim, nedir bu ceza?” diyor. Ömer, “İçtiğin için değil; sarhoş olduğun için ceza veriyorum” ( İmam Yusuf, Kütabü-l Haraç s.165.)

İbni Kuteybe: "Nebiz, ister kuru üzümden, ister hurmadan yapılsın, çok içilirse sarhoş edici bir madde" (İbni Küteybe, Eşribe, s.29-35.)

İbni Abdirabbih: "Nebiz, kabak ve ziftli kapta hazırlanıp sertleşen ve fazla içilince sarhoş eden madde. Nasıl üzüm şırası şaraba dönüşmediği sürece ona şarap denilmiyorsa, nebiz de sarhoşluk vasfını almıyorsa bir kere ona nebiz denmez. Nebiz öyle bir şeydir ki, bir sinek bile onun bulunduğu kabın yanından geçse kokusundan bayılıp yere yığılır, ölür. Benim yanımda hamr ve nebiz, her ikisi aynıdır, haramdır" (İbni Abdirabbih, Ikdü-l Ferid, cilt 8/66.)

Ahmed El Kurtubi: "Nebiz de dahil sarhoş eden her madde haramdır. İbrahim Nehai gibi bazı âlimler hem helaldir demiş, hem de içmişler. Bunu iki şekilde yorumlamak mümkün. Ya nebiz helaldir deyip içenler dinde bir fetva/kanıt bulmuşlar, ya da kul günahsız olmaz misali, bunlar da içip tövbe etmişler" (Kurtubi tefsiri, Nahl suresi 67. ayet açıklamasında, cilt 12/364.)

İmam Malik: "Bir insan sarhoş olsun olmasın; sarhoş eden bir madde içerse içki içmiş sayılır ve ona had cezası uygulanır"

İmam Şafii: "Sarhoş eden bir maddeden ister az olsun, ister çok fark etmez; kullanan kişiye had cezası uygulanır"

İbni Mesut: "Hz. Muhammed bana, “Sende temiz su var mı?” diye sordu. Ben, hayır; ancak kabımda biraz nebiz var dedim. Kendisi “Ver bana. Nasıl olsa hammaddesi su ile hurmadır ve ikisi de temizdir” dedi. Ben de verdim. O hem içti, hem de onunla abdest aldı." ( Ebu Davud, Taharet, bab 42, no:84., Tirmizi, Taharet, 1/32, no: 88.)

İmam Süfyani Sevri: “İçki ancak üzüm ve hurmadan temin edilir. Su içer gibi nebiz içebilirsin"

Bekr b. Abdullah: "Bir gün Hz. Muhammed devesine binmiş, arkasına da Üsame’yi almıştı. Bir ara su isteyince kendisine içinde nebiz bulunan bir kap verdiler, o da içti ve kalanını da Üsame’ye verdi." (Müslim, Hac no: 1316.)

İmam Ahmet b. Hambel: "Nebiz hakkında bildiğin bir hadis var mı ya İmam Ahmet b. Hambel? -Yemin ederim ki benim bildiğim tüm hadisler nebizin haram olduğunu gösteriyor". (İbnil Cevzi, A’lamü-l Muvakkiin 4/166. Ebu Hasan Mahmut b. Kadi, El-Mesail-ü leti halefe aleyha Ahmet b. Hanbel mes’ele, 8. İbni Teymiyye, Mecmuu-l Fetava, Taharet bölümünde, cilt 37/8.)

İbni Abbas: "Taze hurmadan yapılan nebiz de içki-şarap gibi haramdır" (İbni Hazm, Muhalla, Eşribe kısmında 7/479.)

Cabir b. Abdullah: "Biz Hz. Muhammed’le birlikte bir yerdeydik; kendisi su istedi. Adamın biri, “Nebiz içer misin?” diye sordu. Hz. Muhammed, “Evet içerim” dedi. Bunun üzerine adam nebiz getirdi. Hz. Muhammed bu arada, “Bir çöple de olsa üstünü kapatsaydın bari” dedi ve içti." ( Müslim, Eşribe, no: 2011, B) İbni Ebi Şeybe, Musannaf, Eşribe bölümü, no: 24322, cilt 8/102. c) Ebu Davud, Eşribe bölüm, bab 21, no: 3734.)

Zeylai, Nasb-u Raye: "Sıffın harbinde adamın biri Hz. Ali’nin nebizinden içip sarhoş oldu. Hz. Ali bunu görünce hiddetlenip ona seksen kırbaç had cezası verdi. Çünkü nebiz içmişti" (Zeylai, Nasb-u Raye, 3/350. Aynısı İbni Ebi Şeybe’nın Musannaf’ında da geçiyor.)

İmam Şafii: "Hz. Ali: ister hamr (içki-şarap), ister sert nebiz içmiş olsun, bana getirilen herkese had cezası uygulardım (İmam Şafii, Müsned, no: 1409, cilt 3, Eşribe bölümü.)

Hatib-i Bağdadi: “Ebu Aliyye (h.110-193) nebiz içerken öylesine sarhoş olurdu ki, onu eşeğe bindirip evine bırakırlardı. Kûfelilerden biri içerken görsen ayıplama! Ancak Basralılar içerse ayıpla! Basralıya göre haramdır, Kûfeliler de din içinde kalarak içiyorlar, Kûfeliye göre ise helaldir ve ikisi de Müslümandır. (Şevkani, Fethu-l Kedir tefsiri, Bakara suresi 219. ayet açıklamasında cilt 1/387i Hatib-i Bağdadi, Tarih-i Bağdat, cilt 7/207, no: 3230, İsmail b. İbrahim b. Miksem (Ebu Aliyye) kısmında.)

İbni Ömer: "Hz. Muhammed’in içinde bulunduğu meclise bir adam geldi ve onun yanında oturdu. Hz. Muhammed ondan sert bir koku aldı ve “Ne içmişsin” diye sordu. Adam, nebiz içtim dedi. Hz. Muhammed, hele içtiğinden getir bir bakalım dedi. Adam getirince Hz. Muhammed içine su döküp içti ve “Eğer içtiğiniz böyle sertse o zaman benim gibi içine su katıp ondan sonra için” dedi." (İbni Ebi Şeybe, Musannaf, no: 24344, cilt 8/107)

Mücahit: Bir defasında Hz. Muhammed nebiz içerken çok sert olduğunu anladı. O yüzden içine su katıp içti. Buna rağmen yine sertliği gitmedi. Bir daha su kattı; ancak tadına bakınca sertliği hâlâ vardı. Üçüncü kez su kattı, ondan sonra içti." (Hindi, Kenzü-l Ummal, Hudut kısmı, no: 13855.)

İbni Ömer: Hz. Muhammed’e bir içecek ikram edildi, burnuna yaklaştırınca kokusu ona ağır geldi. O yüzden içmeden geri çevirdi. Bazı arkadaşlar, niye böyle yaptın; acaba haram mı deyince, o tekrardan geri aldı ve içine su kattıktan sonra içti; bir de bize, size ağır geldiği zaman içine su katıp öylesine için dedi. (Zeylai, Nasb-ü Raye, Taharet, 1/137. Tehavi, Şerh-ü Meani-l Asar, 4/219, no: 6468. İbni Ebi Şeybe, Musannaf, Eşribe, no: 24323,8/102.)

Enes bin Malik: "Hz. Muhammed’in ölümünden sonra bir gün bir bardak göstererek, “Bundan Hz. Muhammed’e hem süt, su, nebiz ve hem de bal içirdim” (Müslim, Eşribe, no:2004-2005 ve 2008.)

Yapılabilecek çıkarımlar:

Yukarıdaki örnekler içki ve alkol konsumu konusunu yeteri kadar açıklıyor (veya açıklamıyor). Görüleceğe üzere ayet ve hadislerde bir netlik olmadığı için kafalar sadece karışık değil her önüne gelen İslam alimi de kendi düşüncesine göre bir yorumda bulunmuş. Gerek Hz Muhammed, Halife Ömer, gerekse Hz. Ali, nebiz içip sarhoş olanlara kırbaç cezası veya had cezası uygularlardı. Yani şu kesin ki, o günlerde fazla nebiz içip sarhoş olan insanlar cezalandırılırdı. Buhari’de de anlatılan bu olay kısmında, sarhoş olduğu için ceza uygulandı veya içmişti o yüzden had cezası verildi denir. Yani hamr mı içmişti, yoksa nebiz mi önemli değildi.. Demek ki o zaman önemli olan sarhoş olmamaktı. Bunun yanında Medinelilerin yaş ve kuru hurmadan, İranlılar üzümden, Yemenliler bal ve arpadan, Habeşlilerin pirinçten alkollü içkiler imal ettiklerini belirtmek lazım. Diğer hadislerde ve İslam alimlerinin anlatımlarında peygamber Muhammed'in ve Hz. Ömer, Hz. Ali dahil sahabilerin nebiz içtiği hakkında bu kadar anlatımlar ve bilgiler varken artık Buhari gibilerin "Hz. Muhammed’e şundan ve bundan içirdim, çok içirdim" şeklinde anlatarak olayları geçiştirmeleri ve buna benzer sansürleri de fayda vermiyor. Görülen o ki, Hz. Muhammed içki konusunda bir taraftan hassas davranmış, içmek taraftarı olmamış; ama diğer taraftan kendisi nebiz de olsa içmiştir.

tarihinde kozmopolit tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Peygamber Muhammed ve sahabiler her ne kadar içki içmişlerse de Allah onların günahlarını bağışladığını birden çok vahiyle bildirmiştir. Müslüman inanırlar için üzülecek bir durum olmasa gerek. Hz. Muhammed de günah işlemiştir ve affedilmiştir. Hz. Muhammed hiç günaha düşmemiştir diyenler için sanırım Kuran ayetleri yeteri kadar açık:

"Hem kendi günahların için hem de mümin erkek ve kadınların günahları için bağışlanma dile" (MUHAMMED 19)

"Allah peygamberin geçmiş ve gelecek günahlarını bağışlar" (FETİH 2)

"O halde sabret ve senin günahının bağışlanmasını dile.Allaha övgü sun" (MÜMİN 55)

Link to post
Sitelerde Paylaş

gerçekçi53 adlı kişinin yazdıklarını dikkate almamanızı öneriyorum(zaten almıyorsunuzdur).Çünkü yazdığı şeyler mantıksız daha da önemlisi delilsiz ve subjektif hikayelerdir.Kelimelerin anlamlarını keyfi şekilde yorumlayarak ve hayalgücü katarak ortaya çıkmış masallardır.

Hz Muhammedin yaşadığına dair tarihsel kesin delil gösterin ondan sonra benim yazdıklarıma mantıksız deyin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben Muhammed öldükten 200 yıl sonra yaşamış ayyaş bir insan olsaydım.Toplum da ayyaşlığı hor gören bir toplumsa.Birkaç hadis uydururum.Veririm Buhari'ye.O da sahih mi değil mi tetkiklerini yapar(nasıl yaptığını biliyorsunuz işte atımı kandırmıyorsam sahihtir kandırıyorsam uydurmadır).Kabul ederse ne ala memleket.İçki içmeme kızan olursa hadisi gösterir sustururum.

Cennette ne vadedilir Altın kadehler içinde şaraben tahura değilmi?(Aliyehum siyabu sindusun hudrun ve istebreku ve hullu esevira min fıddatın sekahum rabbehum şaraben tahura.Demiyormu İnsan suresi?

Ne diyordu NAHL suresinde biz size hurma ve üzümü verdikki bunların suyundan hem güzel bir RIZk hemde Müskir (İçki) elde edersiniz.Düşünenlere

Ve min semeratin nahiyle vel eağna bitette hüzune min hu sekeren ve rızken inne fiy zalike li kavmin yeakilun.

Hadise gerek yok Mushafta var.

tarihinde gerçekçi53 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Nebiz o zamanki içki ve şarabın ta kendisidir.

Nebiz'in tanımı:

“Üzüm, hurma ve başka maddelerden yapılan sarhoş edici içecek”

Eş anlamlı kelime: Hamr

Kaynaklar:

Mucem-i Vesit,

Müncid’ü Tullab, Lüveys Maluf

Lisanü’l Arap, İbni Manzur

Mucem’ü Lügati-l Arabiye, Ahmet Muhtar

Mucemü-l Gani, Gani Ebü-l Azm

Diğer Arapça sözlükler

Hz. Ömer: "İki kırmızıdan sakının, bunlar et ile nebizdir" (İbni Ebi Dünya, Zemmü-l Müskir, s. 54, no: 40.)

Hz. Ömer: Hz Ömer son nefesinde: "“Benim içeceklerden favorim nebizdir” dedi.(Nuhas, Nasih-Mensuh, s.48, Hindi, Kenzü-l Ummal, cilt 12/679, no:36044. Tahavi, (h.321.ö),”Şerh-ü Meani-l Asar, 4/218, no: 6462 ve 6463.)

İbni Aldirber: "Hz. Ömer dedi ki: Nebiz için ki, hem içinizdeki deve eti sindirilsin, hem de beliniz kuvvetlensin” (İbni-i Abdilber, İstizkar, Eşribe bölümü, 24/260, no:36293.)

İmam Yusuf: "O arada bir adam Ömer’in su kabından nebiz alıp içti ve sarhoş oldu. Bundan dolayı Ömer o adama had cezası verdi. O adam Ömer’e, ““Ben senin içtiğin kapta ne varsa onu içtim, nedir bu ceza?” diyor. Ömer, “İçtiğin için değil; sarhoş olduğun için ceza veriyorum” ( İmam Yusuf, Kütabü-l Haraç s.165.)

İbni Kuteybe: "Nebiz, ister kuru üzümden, ister hurmadan yapılsın, çok içilirse sarhoş edici bir madde" (İbni Küteybe, Eşribe, s.29-35.)

İbni Abdirabbih: "Nebiz, kabak ve ziftli kapta hazırlanıp sertleşen ve fazla içilince sarhoş eden madde. Nasıl üzüm şırası şaraba dönüşmediği sürece ona şarap denilmiyorsa, nebiz de sarhoşluk vasfını almıyorsa bir kere ona nebiz denmez. Nebiz öyle bir şeydir ki, bir sinek bile onun bulunduğu kabın yanından geçse kokusundan bayılıp yere yığılır, ölür. Benim yanımda hamr ve nebiz, her ikisi aynıdır, haramdır" (İbni Abdirabbih, Ikdü-l Ferid, cilt 8/66.)

Ahmed El Kurtubi: "Nebiz de dahil sarhoş eden her madde haramdır. İbrahim Nehai gibi bazı âlimler hem helaldir demiş, hem de içmişler. Bunu iki şekilde yorumlamak mümkün. Ya nebiz helaldir deyip içenler dinde bir fetva/kanıt bulmuşlar, ya da kul günahsız olmaz misali, bunlar da içip tövbe etmişler" (Kurtubi tefsiri, Nahl suresi 67. ayet açıklamasında, cilt 12/364.)

İmam Malik: "Bir insan sarhoş olsun olmasın; sarhoş eden bir madde içerse içki içmiş sayılır ve ona had cezası uygulanır"

İmam Şafii: "Sarhoş eden bir maddeden ister az olsun, ister çok fark etmez; kullanan kişiye had cezası uygulanır"

İbni Mesut: "Hz. Muhammed bana, “Sende temiz su var mı?” diye sordu. Ben, hayır; ancak kabımda biraz nebiz var dedim. Kendisi “Ver bana. Nasıl olsa hammaddesi su ile hurmadır ve ikisi de temizdir” dedi. Ben de verdim. O hem içti, hem de onunla abdest aldı." ( Ebu Davud, Taharet, bab 42, no:84., Tirmizi, Taharet, 1/32, no: 88.)

İmam Süfyani Sevri: “İçki ancak üzüm ve hurmadan temin edilir. Su içer gibi nebiz içebilirsin"

Bekr b. Abdullah: "Bir gün Hz. Muhammed devesine binmiş, arkasına da Üsame’yi almıştı. Bir ara su isteyince kendisine içinde nebiz bulunan bir kap verdiler, o da içti ve kalanını da Üsame’ye verdi." (Müslim, Hac no: 1316.)

İmam Ahmet b. Hambel: "Nebiz hakkında bildiğin bir hadis var mı ya İmam Ahmet b. Hambel? -Yemin ederim ki benim bildiğim tüm hadisler nebizin haram olduğunu gösteriyor". (İbnil Cevzi, A’lamü-l Muvakkiin 4/166. Ebu Hasan Mahmut b. Kadi, El-Mesail-ü leti halefe aleyha Ahmet b. Hanbel mes’ele, 8. İbni Teymiyye, Mecmuu-l Fetava, Taharet bölümünde, cilt 37/8.)

İbni Abbas: "Taze hurmadan yapılan nebiz de içki-şarap gibi haramdır" (İbni Hazm, Muhalla, Eşribe kısmında 7/479.)

Cabir b. Abdullah: "Biz Hz. Muhammed’le birlikte bir yerdeydik; kendisi su istedi. Adamın biri, “Nebiz içer misin?” diye sordu. Hz. Muhammed, “Evet içerim” dedi. Bunun üzerine adam nebiz getirdi. Hz. Muhammed bu arada, “Bir çöple de olsa üstünü kapatsaydın bari” dedi ve içti." ( Müslim, Eşribe, no: 2011, B) İbni Ebi Şeybe, Musannaf, Eşribe bölümü, no: 24322, cilt 8/102. c) Ebu Davud, Eşribe bölüm, bab 21, no: 3734.)

Zeylai, Nasb-u Raye: "Sıffın harbinde adamın biri Hz. Ali’nin nebizinden içip sarhoş oldu. Hz. Ali bunu görünce hiddetlenip ona seksen kırbaç had cezası verdi. Çünkü nebiz içmişti" (Zeylai, Nasb-u Raye, 3/350. Aynısı İbni Ebi Şeybe’nın Musannaf’ında da geçiyor.)

İmam Şafii: "Hz. Ali: ister hamr (içki-şarap), ister sert nebiz içmiş olsun, bana getirilen herkese had cezası uygulardım (İmam Şafii, Müsned, no: 1409, cilt 3, Eşribe bölümü.)

Hatib-i Bağdadi: “Ebu Aliyye (h.110-193) nebiz içerken öylesine sarhoş olurdu ki, onu eşeğe bindirip evine bırakırlardı. Kûfelilerden biri içerken görsen ayıplama! Ancak Basralılar içerse ayıpla! Basralıya göre haramdır, Kûfeliler de din içinde kalarak içiyorlar, Kûfeliye göre ise helaldir ve ikisi de Müslümandır. (Şevkani, Fethu-l Kedir tefsiri, Bakara suresi 219. ayet açıklamasında cilt 1/387i Hatib-i Bağdadi, Tarih-i Bağdat, cilt 7/207, no: 3230, İsmail b. İbrahim b. Miksem (Ebu Aliyye) kısmında.)

İbni Ömer: "Hz. Muhammed’in içinde bulunduğu meclise bir adam geldi ve onun yanında oturdu. Hz. Muhammed ondan sert bir koku aldı ve “Ne içmişsin” diye sordu. Adam, nebiz içtim dedi. Hz. Muhammed, hele içtiğinden getir bir bakalım dedi. Adam getirince Hz. Muhammed içine su döküp içti ve “Eğer içtiğiniz böyle sertse o zaman benim gibi içine su katıp ondan sonra için” dedi." (İbni Ebi Şeybe, Musannaf, no: 24344, cilt 8/107)

Mücahit: Bir defasında Hz. Muhammed nebiz içerken çok sert olduğunu anladı. O yüzden içine su katıp içti. Buna rağmen yine sertliği gitmedi. Bir daha su kattı; ancak tadına bakınca sertliği hâlâ vardı. Üçüncü kez su kattı, ondan sonra içti." (Hindi, Kenzü-l Ummal, Hudut kısmı, no: 13855.)

İbni Ömer: Hz. Muhammed’e bir içecek ikram edildi, burnuna yaklaştırınca kokusu ona ağır geldi. O yüzden içmeden geri çevirdi. Bazı arkadaşlar, niye böyle yaptın; acaba haram mı deyince, o tekrardan geri aldı ve içine su kattıktan sonra içti; bir de bize, size ağır geldiği zaman içine su katıp öylesine için dedi. (Zeylai, Nasb-ü Raye, Taharet, 1/137. Tehavi, Şerh-ü Meani-l Asar, 4/219, no: 6468. İbni Ebi Şeybe, Musannaf, Eşribe, no: 24323,8/102.)

Enes bin Malik: "Hz. Muhammed’in ölümünden sonra bir gün bir bardak göstererek, “Bundan Hz. Muhammed’e hem süt, su, nebiz ve hem de bal içirdim” (Müslim, Eşribe, no:2004-2005 ve 2008.)

Yapılabilecek çıkarımlar:

Yukarıdaki örnekler içki ve alkol konsumu konusunu yeteri kadar açıklıyor (veya açıklamıyor). Görüleceğe üzere ayet ve hadislerde bir netlik olmadığı için kafalar sadece karışık değil her önüne gelen İslam alimi de kendi düşüncesine göre bir yorumda bulunmuş. Gerek Hz Muhammed, Halife Ömer, gerekse Hz. Ali, nebiz içip sarhoş olanlara kırbaç cezası veya had cezası uygularlardı. Yani şu kesin ki, o günlerde fazla nebiz içip sarhoş olan insanlar cezalandırılırdı. Buhari’de de anlatılan bu olay kısmında, sarhoş olduğu için ceza uygulandı veya içmişti o yüzden had cezası verildi denir. Yani hamr mı içmişti, yoksa nebiz mi önemli değildi.. Demek ki o zaman önemli olan sarhoş olmamaktı. Bunun yanında Medinelilerin yaş ve kuru hurmadan, İranlılar üzümden, Yemenliler bal ve arpadan, Habeşlilerin pirinçten alkollü içkiler imal ettiklerini belirtmek lazım. Diğer hadislerde ve İslam alimlerinin anlatımlarında peygamber Muhammed'in ve Hz. Ömer, Hz. Ali dahil sahabilerin nebiz içtiği hakkında bu kadar anlatımlar ve bilgiler varken artık Buhari gibilerin "Hz. Muhammed’e şundan ve bundan içirdim, çok içirdim" şeklinde anlatarak olayları geçiştirmeleri ve buna benzer sansürleri de fayda vermiyor. Görülen o ki, Hz. Muhammed içki konusunda bir taraftan hassas davranmış, içmek taraftarı olmamış; ama diğer taraftan kendisi nebiz de olsa içmiştir.

İtalya , Fransa ,çin Amerika ve İspanya(en fazla şarap üreten ülkeler) gibi ülkelerin hangisinde 1 veya enfazla 2 gün beraberce bekletilen su artı üzüm karışımına şarap deniyor? siz ıstılahi manasıyla yani dinde kullanılan özel manasıyla günlük hayatta kullanılan manasını/lügat manasını karıştırmış durumdasınız.Nebiz sarhoşluk veren veya vermeyen üzüm suyu veya değil tüm içeçceklerin genel adı olabilir.Peygamber de Nebiz içtiğine göre o da şarap içmiştir çıkarımınız aynen şuna benziyor:Su bir içecektir.Şarap ta bir içecektir.Ben içecek içtiğime göre şarap ta içmişimdir.Oysa kaynaklarda bir veya en fazla 2 gün bekletilen üzüm suyundan bahsedilir.Bu üzüm suyunun sarhoş edicilik vasfı yoktur.Kendiniz de deneme yapabilirsiniz.Bu üzüm suyuyla beraber sarhoş edicilik vasfı olan üzüm suyuna aynı ortak isimlendirme gereği Nebiz denebiliyorsa Bu Allah Resulünün Şarap içtiği anlamına gelmez.Bunu iddia eden ilk kişi belki de sizsinizdir.Böyle atmasyon şeyler yazmayalım ki tartışmanın da bir tadı ve anlamı olsun. tarihinde Capablanca tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Hz Muhammedin yaşadığına dair tarihsel kesin delil gösterin ondan sonra benim yazdıklarıma mantıksız deyin.

Delil vermeden yüzlerce satır yazı yazan bir insan benden delil istiyor. :)

90:1 And içerim bu kente,

90:2 Ki sen bu kentte oturmaktasın.

Bu hangi şehir?Muhammed'in eşlerinden bahsedilen,savaşlarından bahsedilen vb. ayetler yalan mı?

Sen bu ayetlere verdiğin anlamların doğruluğunu hangi DELİL'lerle ispatlayacaksın?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Peygamber Muhammed ve sahabiler her ne kadar içki içmişlerse de Allah onların günahlarını bağışladığını birden çok vahiyle bildirmiştir. Müslüman inanırlar için üzülecek bir durum olmasa gerek. Hz. Muhammed de günah işlemiştir ve affedilmiştir. Hz. Muhammed hiç günaha düşmemiştir diyenler için sanırım Kuran ayetleri yeteri kadar açık:

"Hem kendi günahların için hem de mümin erkek ve kadınların günahları için bağışlanma dile" (MUHAMMED 19)

"Allah peygamberin geçmiş ve gelecek günahlarını bağışlar" (FETİH 2)

"O halde sabret ve senin günahının bağışlanmasını dile.Allaha övgü sun" (MÜMİN 55)

Sadece peygamberin değil tüm onaylayanların küçük günahlarını örtebilir Allah.Peygambere mahsus bir şey değil.

Enfal 29 Ey inananlar, ALLAH'ı dinlerseniz, size doğruyu yanlıştan ayıracak anlayışı verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. ALLAH Büyük Lütuf Sahibidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Delil vermeden yüzlerce satır yazı yazan bir insan benden delil istiyor. :)

90:1 And içerim bu kente,

90:2 Ki sen bu kentte oturmaktasın.

Bu hangi şehir?Muhammed'in eşlerinden bahsedilen,savaşlarından bahsedilen vb. ayetler yalan mı?

Sen bu ayetlere verdiğin anlamların doğruluğunu hangi DELİL'lerle ispatlayacaksın?

Bu ayetler dümdüz bir şekilde anlaşıldığında 1500 yıl öncesi arap maskaralığından başka bir şey değildirde ondan.

Misaller :Neymiş efendim Evlatlıklarınızı nikahınıza alabilirsiniz! Aman efendim ne kadarda önemli bir uçkur meselesi değilmi? Şayet bu ayet olmasaydı(Zeyd meselesini kastediyorum) İnsanlık mahvolmuştu ! Öyle değilmi?

Bak daha neler var :Tan vaktinde Öğle zamanında ve yatsıda Köleler ve küçük çocuklar Muhammedin odasına izinsiz girmesinler! Ne kadarda önemli!?E çıplak görürler yada uygunsuz görürler adamı.Ya Öğle zamanındada soyunuyormuş Muhammed! İnsanlığa ışık tutuyor bunlar hep çok önemli değilmi?

Ben bu ayetlere verdiğim anlamların doğruluğunu işte bu şekilde izah ediyorum.oda şu:Mushaf bir Bedevi arap maskaralığı değildir .diyorum.Bu kitaplar bir maskara kitabı değildir diyorum.Mesela Bir düşüncenin benimsenmesi o düşüncenin evlat edinilmesidir.O düşüncenin iyice kavaranılması ise O düşünceyle olan nikah akdinizdir.O düşünceden yeni düşünceler çıkarmaksa O evlilikten olan çocuklarınızdır.Neyse bunları boş verelim ama siz söyleyin.

Hz Muhammedin tarihte yaşadığına dair elinizdeki tarihi deliller nelerdir?(Kuran deme bana O delil olamaz)Çünkü Dini ortaya atan sizin mantaliteniz.O zamanda bunu bugün tebliğ edecekseniz şayet ispatla yükümlüsünüz.Ve ilk öncede bu adamın 571 622 yılları arasında yaşadığı.Ha ondan sonrada Peygamberliğini!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Manevi kitaplarda yazılı her şey müteşabihtir.Oradaki içki yada Hamr yada şarap Ruhumuzun içkisidir.Yoksa bakkallarda bayilerde satılanlar değildir.

Ruhun içkisi ise Öfkedir.Öfke her ne kadar zararlıysada Düşünceninde başlangıcıdır.Ve Öfke kontrol altına alındığında yararlıdırda.

O Yüzden Mushaf Ona Şeytan pisliğidir der.Şeytansa akıldır.Öfkede akıldan çıkmazmı? Hamr denir hamr mayalanmadır.Mayalanmada bir tabii öfke değilmidir.Üzüm suyu karanlık ve temiz yerde Fokur fokur kaynamazmı?Cennette verilen şarapsa başta bahsettiğim gibi insandaki kontrol altına alınmış olan öfkedir.Tasavvufta Şarabı Allahın CELAL sıfatı olarak tanımlar.(Bak Mısrii Niyazi divanı)Muhammedin İçki içmesi ise Ruhtaki sınırsız sevginin öfkeyi almasıdır.

Bildiğimiz içki ise Yalancı peygamberlerdir.Çünkü onlar sahte bir neşe verirler.Musallemetül Kezzap aslında tarihi bir kişi olmayıp Bildiğimiz içkinin ta kendisidir.Ama Müselleme incelenirse şayet Onun karısı Ebubekir tarafından serbest bırakılır.Müselleme ise daha sonra Müslüman olan Vahşi tarafından öldürülür.Vahşi bağnazlığın ta kendisidir.Vahşinin müslüman edilmesi ise Bağnazlığın Muhafazakarlığa dönüştürülmesidir.Ancak Hz Muhammed Onu bir daha görmek istememiş benden uzak kal demiştir.O zaman Muhammedilikte Muhafazakarlık dahi olamaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Önce şunu açıklığa kavuşturalım.Kur'an normal olarak okununca bir 'arap saçmalığı' oluyor dedin.Peki sen bu tasavvuf saçmalıklarının doğru olduğunu nereden biliyorsun?İşkembeden sallanmış şeyler olmadığı ne malum?

İçkinin yalancı peygamber anlamına geldiğini nasıl mantıklı buluyorsun?Kim belirliyor bunu?Belki 'içki' 'tuvalet kağıdı' anlamındadır?Belki tuvalette kağıt kullanmak şeytan işi bir pisliktir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Önce şunu açıklığa kavuşturalım.Kur'an normal olarak okununca bir 'arap saçmalığı' oluyor dedin.Peki sen bu tasavvuf saçmalıklarının doğru olduğunu nereden biliyorsun?İşkembeden sallanmış şeyler olmadığı ne malum?

İçkinin yalancı peygamber anlamına geldiğini nasıl mantıklı buluyorsun?Kim belirliyor bunu?Belki 'içki' 'tuvalet kağıdı' anlamındadır?Belki tuvalette kağıt kullanmak şeytan işi bir pisliktir?

Eğer Mushaf normal okunduğu anlamda ise maskaralıktan başka bir şey değildir.Evlatlığınla evlenebilirsin !Tan vakti,Öğle vakti,Yatsı vakti gelirken kapıyı çal(Gece gelme gündüz gel:))Yetimin hakkını korumak için ikişer üçer dörder tane helalinden kadın al(Hocam neden iki üç beş on değilde dört?)Kadın bulamadınmı Cariye alabilirsin!(Yahu hocam bu devirde cariyemi kaldı?Hani bu Kuran zamandan münezzehti?)Ehli beyt kadınları!Hocam ehlibeytmi kaldı? Kaldıki İnsanlar arasında ayırımmı yapıyor bu Allahü taala?Ve o zaman hiç ama hiç direnme riyakarlığınada düşmeyin ateistler haklıdır.Bu Kuran 1500 yıl öncesinin bir arap maskaralığıdır!Ve aynı zamanda Bu Kuran Peygamberide şehvetperest Mal düşkünü(Çünkü Ganimetten 1/5 hisse alıyordu) Şizofreni(Çünkü gaipten sesler duyuyordu.Sadece oda değil Bütün İbrahimi peygamberlerde dahil buna)Günde beş defa Eller kulaklara nanik ve ondan sonra yat kalk tikitaktik bir takım ilkel hareketlerle vakti ömrü geçirmiş bir sahtekardır.

Tasavvuf saçmalık ve işkembeden sallama dahi olsa bir felfesefedir sonuçta.Bunun dışında Mademki Din Maneviyattır.Maneviyat ise Manadır.Öyle değilmi? İnsanın manası ise İnsanın özü yani Ruhu yani Nefsidir.O zaman bu İlahi kitaplarda İnsanın özünü anlatırlar.Bu Öz anlatılırkende maddi olarak belirtilen herşeyin birde manası vardır!Sana İnsanmı dedi? sen bunu Homosapiens olarak düşünme!Sana Kadınmı denildi Sen bunu Dişi homosapiens olarak düşünme.Aksi takdirde sen hiç bir yorum yapamazsın .Yaptığın yorum ise maskaralıktan başka birşey değildir.Evet etrafında bir yığın insan olabilir ama bilki bunlar tebliğ sonucu ikna olanlar değildir.

Tuvalette neden kağıt kullanılmıyacakmış? Yahu mantıklı olun biraz.Taşlanmı taharet yapılacak?Ha şu var :Hatalı bir hareket yaparda manevi açıdan pislenirsen yediğin taşlar seni temizler ama popununuzu temizlemez! :))

Şeytan nedir? sen onu düşün .Şeytan Hiristiyan filmlerinde olduğu gibi bir mahlukmudur?Böyle bir düşünce bak yine maskaralık oluyor. Bak Avrupanın şeytan filmlerine Maskaralık değilmi bunlar?!

Şeytan manevi bir realitedir.Onun pisliği ise onun hoş olmayan tarafıdır.Şeytan senin benim iki yönlü düşünen aklıdır.O düşünce üretir ve o Düşünce tıpkı bir yeraltısuyu gibi tazyikle ortaya çıkar.O tazyiğe ise ÖFKE denir.Öfke hem zararlıdır hemde kontrol altına alındığında yararlıdır.

O zaman Şeytan karşıtı Peygamber kimdir? Oda sınırsız sevgidir aşktır Muhabbettir.Muhabbetten oldu Muhammed deriz bizler.Ama bu Muhammed senin vücut ikliminde doğal olarak oluşandır.Şayet sunni yollardan oluşuyorsa Ona Mükeyyifatın oluşturduğu rahatlık,yada cesaret yada öfke deriz.(İçki,Her türlü uyarıcı ilaç ve uyarıcı madde)Bunlarda seni rahatlatır.Rahat olursanda Kendinle BARIŞIK olursun.Bak ne demişler:"Beri gel barışalım.Rahat isen konuşalım"O zamanda işte konuşursun.Ama Arap Sofileri bu İçkininde aynı öfke gibi faydasından çok zararı olduğunu bildikleri için Ona KEZZAP dediler.Zakkum dediler,Zıkkım dediler.Fakat başka bir ayettende Şaraben Tahura diye seslendiler,Bir başka ayettede Rızk dediler(Nahlde)Rızk Ruhun gıdasıdır.Maddenin gıdası ise nimettir.

tarihinde gerçekçi53 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Neye inanırsan inan.Kendi felsefenizi Kur'an'a yamamaya çalışmanız çok saçma.Gidip başka kitap yazın.Açık açık anlatın.

Kur'an'ı kim yazdı,nasıl oluştu bu kitap?Ve bu manaları sen mi verdin?Bu manaları veren mevlana,şeyh,derviş (sıfatı her neyse) kim?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...