Jump to content

en çok guldugunuz hadisler nelerdirr?


Recommended Posts

Fasil : HUDUD BÖLÜMÜ

Konu : Hadd-i Sirkat

Ravi : Cabir

Hadis :

Resulullah (sav)`a bir hırsız getirilmişti. "Öldürün onu!" diye emretti.

Kendisine: "Ey Allah`ın Resulü, bu adam sadece çaldı" denildi.

Bunun üzerine "Öyleyse (elini) kesin!" dedi ve derhal eli kesildi.

Sonra aynı adam ikinci sefer getirildi. Yine: "Öldürün onu!" diye emretti.

Kendisine: "Ey Allah`ın Resulü, bu adam hırsızlık yaptı" dendi.

Bunun üzerine "Öyleyse kesin!" dedi ve derhal (sol ayağı) kesildi.

Sonra üçüncü sefer getirildi ve hırsızlık yaptığı söylendi.

Hz. Peygamber: "Öldürün onu!" diye emretti.

Kendisine: "Ey Allah`ın Resulü, bu adam hırsızlık yaptı" denildi. Bunun üzerine: "(Sol elini) kesin!" diye emretti.

Sonra aynı adamı dördüncü kere getirdiler. "Öldürün onu!" buyurdu.

Kendisine: "Ey Allah`ın Resulü, bu adam hırsızlık yaptı" dediler.

Bunun üzerine "(Sağ ayağını da) kesin!" diye emir buyurdu. Aynı adam beşinci sefer getiririldi.

Hz. Peygamber (sav): "Öldürün onu" diye emretti.

Hz. Cabir (ra) der ki: "Adamı götürüp öldürdük. Sonra sürüyerek götürüp bir kuyuya attık. Üzerini de taşla doldurduk."

HadisNo : 1631

Kaç defa hiç nedir ne değildir sormadan öldürün diyor. Gözü mü dönmüş nedir...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 144
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Soru: Bir kardeşimiz:

“Kertenkele öldürmek neden sevaptır?” diye sormuş.

Cevap: Çünkü kertenkele fasıktır yani günahkârdır. Günahkâr olmasına gelinca; İbrahim (Aleyhisselam) ateşe atıldığı vakit yeryüzündeki bütün hayvanlar ateşi söndürmeye çalışmış, ama kertenkele ateşin daha da çok yanması için üflemiştir.

1) Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kertenkeleye fasıkcık (günahkâr) dedi.”

Müslim 2239/145, İbni Mace 3230, Ebu Davud 5262

2) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Herkim kertenkeleyi ilk vuruşta öldürürse ona yüz sevap vardır. Kim de onu ikinci vuruşta öldürürse ona birinciden aşağı olmak üzere sevap vardır. Kim üçüncü vuruşta öldürürse ona da ikinciden aşağı olmak üzere sevap vardır’ buyurdu.”

Müslim 2240/147, Tirmizi 1511, Ebu Davud 5263, İbni Mace 3229, Ahmed bin Hanbel 1/420

3) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Kertenkeleyi ilk vuruşta öldüren kimse için yetmiş sevap vardır’ buyurdu.”

Ebu Davud 5264, Müslim 2240/147

4) Saibe (Rahmetullahi Aleyh) şöyle dedi:

“Bir gün, Aişe (Radiyallahu Anha)’nın yanına girdim ve odasında bir mızrak gördüm. Bunun üzerine Aişe (Radiyallahu Anha)’ya:

–Ey mü’minlerin annesi! Sen bu mızrakla ne yapıyorsun? diye sordum. Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

–Biz bununla kertenkele öldürüyoruz. Çünkü İbrahim (Aleyhisselam) ateşe atıldığı vakit yeryüzündeki bütün hayvanlar ateşi söndürmeye çalışmış, yalnız kertenkele buna katılmamıştır. Çünkü o İbrahim (Aleyhisselam)’ın üzerine ateşi üfürdüğünü, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize haber verdi ve Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize kertenkeleyi öldürmeyi emretti.”

İbni Mace 3231, Buhari 7/3150, Ahmed bin Hanbel

sen mendebur arizona kertenkelesi, ibo ateşe atılacak diye first-class biletle okyanus aşırı uç, ateşin başına git, benzin dök.

işte bu yüzde sürünüyor bunlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 weeks later...

Hz. Ebu Hüreyre anlatıyor: Hz. Peygamber(a.s.m) elimden tuttu ve şöyle buyurdu:

"Allah, toprağı cumartesi yarattı. O toprakta da dağları Pazar günü yarattı. Ağaçları ise pazartesi günü yarattı. Mekruhu Salı günü yarattı. Nuru da Çarşamba günü yarattı. Hayvanları orada Perşembe günü yaydı. Adem'i de cuma ikindiden sonra, yaratıkların sonunda, Cuma saatlerinden son bir saatinde- ikindi ile gece arasında- yarattı.” (Müslim, Sıfatu'l-Münafıkin 1, -27-; Müsned, 2/327)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Katâde ve Abdullah'dan yapılan bir rivayet şöyle: "Resûlullah (S.a.v) ashabıyla birlikte otururken bir kısım bulutlar geçmişti:

"Bunun ne olduğunu biliyor musunuz? Bu, el-anân (denen buluttur), bu arzımızın sakasıdır. Allah Teâlâ bunu kendisine hiç ibâdet etmeyen bir kavme göndererek (su ihtiyaçlarını görür)" dedi. Bir müddet sonra devamla:

"Bu sema nedir biliyor musunuz? Dürülmüş bir dalga, korunmuş bir tavandır. Bunun üstünde diğer bir sema vardır" dedi ve böylece üst üste yedi semanın olduğunu söyledi. Sonra konuşmasına devamla:

"İkisi arasında ne (kadar uzaklık) var biliyor musuzıuz?" diye sorduktan sonra "Beş yüz yıl!" dedi. Sonra tekrar:

"Bunun gerisinde ne olduğunu biliyor musunuz? Bunun gerisinde su var. Suyun gerisinde Arş var. Allah, Arş'ın fevkindedir. Ademoğlunun ef'âlinden hiçbiri O'na gizli kalmaz" buyurdu. Sonra tekrar:

"Bu arz nedir, biliyor musunuz? Bunun altında bir diğer arz var, ikisi arasında beş yüz yıl var. Böylece yedi arzın varlığını birer birer saydı" hadisi zikretti."

1662 - Abdullah İbnu Mes'ud (R.a)'dan yapılan rivayette, Resûlullah (S.a.v)şöyle buyurmuştur: "Allah yedi semayı yarattı. Her birinin kalınlığı beş yüz yıl yürüme mesafesidir. "

Link to post
Sitelerde Paylaş

Katâde ve Abdullah'dan yapılan bir rivayet şöyle: "Resûlullah (S.a.v) ashabıyla birlikte otururken bir kısım bulutlar geçmişti:

"Bunun ne olduğunu biliyor musunuz? Bu, el-anân (denen buluttur), bu arzımızın sakasıdır. Allah Teâlâ bunu kendisine hiç ibâdet etmeyen bir kavme göndererek (su ihtiyaçlarını görür)" dedi. Bir müddet sonra devamla:

"Bu sema nedir biliyor musunuz? Dürülmüş bir dalga, korunmuş bir tavandır. Bunun üstünde diğer bir sema vardır" dedi ve böylece üst üste yedi semanın olduğunu söyledi. Sonra konuşmasına devamla:

"İkisi arasında ne (kadar uzaklık) var biliyor musuzıuz?" diye sorduktan sonra "Beş yüz yıl!" dedi. Sonra tekrar:

"Bunun gerisinde ne olduğunu biliyor musunuz? Bunun gerisinde su var. Suyun gerisinde Arş var. Allah, Arş'ın fevkindedir. Ademoğlunun ef'âlinden hiçbiri O'na gizli kalmaz" buyurdu. Sonra tekrar:

"Bu arz nedir, biliyor musunuz? Bunun altında bir diğer arz var, ikisi arasında beş yüz yıl var. Böylece yedi arzın varlığını birer birer saydı" hadisi zikretti."

1662 - Abdullah İbnu Mes'ud (R.a)'dan yapılan rivayette, Resûlullah (S.a.v)şöyle buyurmuştur: "Allah yedi semayı yarattı. Her birinin kalınlığı beş yüz yıl yürüme mesafesidir. "

Beyinsiz müslüler bu 500yılı ışık yılı olarak anlamaya çalışabilirler. Mesafelerin zamana bağlı olarak belirtilmesi yeni değildir, hatta daha önceleri büyük ölçü birimleri olmadığından, insanlar mesafeleri daima yolculuk hızına bağlı olarak olarak gün/saat ile belirtirlerdi. Örn: 3 günlük yol, 1 aylık yol. 500yıl da yine -muhtemelen deve ile- 500 yılda alınabilecek bir yolu anlatmaktadır.

Ve edit: zaten yürüme mesafesidir olarak belirtilmiş, görmemişim :D

tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

1669 - Katâde (rahimehullah) anlatıyor: "Bu yıldızlar üç maksatla yaratıldı:

1- Allah onları semaya zinet (ve süs) kıldı.

2- Şeytanlara atılacak taş kıldı.

3- Geceleri istikamet tayin etmede işaretler kıldı. Kim yıldızlar hakkında bunlar dışında bir te'vil ileri sürerse (kendi ilâve ettiği) hissesinde hataya düşer, nasibini kaybeder, mânasız bir yükün altına girer ve hakkında bilgisi olmayan, peygamberler ve meleklerin bile bilmekte âciz kaldıkları bir şeye burnunu sokmuş olur. Allah'a yeminle söylüyorum: Allah hiç kimsenin ne hayatını, ne rızkını, ne de ölümünü herhangi bir yıldızla irtibatlı kılmamıştır. (Aksini iddia edenler) Allah hakkında yalan söyleyerek iftira ediyorlar..."

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allahın ellerini açması.....

1671 - Hz. Ebu Hüreyre (R.a) anlatıyor: "Resûlullah (S.a.v) buyurdular ki: "Allah Teâla, Hz. Âdem (A.s)'ı yarattığı ve ruh üflediği zaman, Âdem hapşırdı ve elhamdülillah diyerek, izni ile Teâla'ya hamdetti. Rabbi de ona:

"Ey Âdem, yerhamukallah (Allah sana rahmet etsin), (mukarreb) meleklerden şu oturan gruba git ve "Esselâmu aleyküm" de!" dedi. (Hz. Âdem öyle yaptı. Hitab ettiği melekler):

"Ve aleyke's-selamu ve rahmetullahi ve berekâtuhu!" diye karşılık verdiler. Sonra Âdem (A.s) Rabbine döndü. Rabbi ona:

"Bu cümle senin ve evlâdlarının aralarındaki selâmlaşmadır" dedi.

Allah Teâla hazretleri, elleri kapalı olduğu halde Âdem'e:

"Dilediğini seç!" dedi. Hz. Âdem:

"Rabbimin sağ elini seçtim! Rabbimin iki eli de sağdır, mübarektir" dedi. Sonra Allahu Teâlâ hazretleri sağ elini açtı. İçinde Hz. Âdem ve onun zürriyeti(nin emsâlleri) vardı. Hz. Âdem (A.s):

"Ey Rabbim, bunlar nedir?" dedi. Rabb Teâla:

"Bunlar senin zürriyetindir" dedi. Her insanın iki gözünün arasında ömrü yazılıydı. Aralarında biri hepsinden daha parlak, daha nurlu idi. Hz. Âdem:

"Ey Rabbim ! Bu kimdir?" dedi. Rabb Telâla hazretleri:

"Bu senin oğlun Dâvud'dur. Ben ona kırk yıllık ömür takdir ettim" dedi. Âdem aleyhisselam:

"Ey Rabbim onun ömrünü uzat!" talebinde bulundu. Rabb Teâla:

"Bu ona takdir edilmiş olandır!" deyince, Âdem:

"Ey Rabbim, ben ona kendi ömrümden altmış senesini verdim"diye ısrar etti. Bunun üzerine Rabb Teâla:

"Sen ve bu (talebin berabersiniz)." buyurdu.

Sonra Âdem cennete yerleştirildi. Allah'ın dilediği kadar orada kaldı. Sonra cennetten (arza) indirildi. Âdem burada kendi ecelini yıl be-yıl sayıp hesaplıyordu. Derken ölüm meleği geldi. Hz. Âdem (A.s) ona:

"Acele ettin, erken geldin. Bana bin yıl ömür takdir edilmişti!" dedi.

Melek:

"İyi ama sen oğlun Dâvud a altmış senesini verdin" dedi. Ne var ki O bunu inkâr etti, zürriyeti de inkâr etti; o unuttu, zürriyeti de unuttu. "

Resûlullah (S.a.v) ilâve etti: "O günderı itibaren yazma ve şahidlik emredildi."

Tirmizî, Tefsir, Muavvizateyn (3365). Bu hadis A'raf süresinin tefsirinde geçti. Orada son cümle yoktur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dünya bir kaya üzerinde kaya bir boğanın boynuzları üzerindedir. Boğa kafasını sallayınca yer sallanır ve deprem meydana gelir. >> (El Esraril Merfua s : 450-45)

mustafa harikasın la muhammed nasıl peygamber sallamışta sallamış yok kaya yok boğa vay yavrum vay sallaaaa :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sonra Âdem cennete yerleştirildi. Allah'ın dilediği kadar orada kaldı. Sonra cennetten (arza) indirildi. Âdem burada kendi ecelini yıl be-yıl sayıp hesaplıyordu. Derken ölüm meleği geldi.

Kim diliyor Allah yani hesaplamaları Allah yapıyor, peki Ademin burada günahı ne onun cennette ne kadar kalacağını Allah bilerek planlıyor, bu kadar mizansene ne gerek var o zaman.

Allah baştan Adem cennette devamlı kalsın diye dilkesey di sonsuza kadar orada kalacaktı o zaman niye dilemedi yok bu Adem ve Hava' nın iradesi ise nasıl oluyorda Allahın dilediği kadar cennette kalıyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 8 months later...

İki gün önce cihatla ilgili hadislere şöyle bir bakıyordum..Şöyle bir hadisle karşılaştım :D

''Kim Allah'a inanıp ve dini tasdik ederek Allah yolunda bir at beslerse,o atın yiyip içtiği,idrarı ve pisliği,kıyamet gününde sahibinin terazisinde hasenat olarak yer alır..''

Buhari,cihad:45;nesei,Hayl;11

Link to post
Sitelerde Paylaş

"...urve, resulullah (sav)'a geldi, onunla konuştu. aleyhissalatu vesselam büdeyl'e söylediklerine yakın şeyler söyledi.urve bu esnada:

"ey muhammed! kavminin kökünü kazıdığını farzedelim, (eline ne geçecek). senden önce, araplardan kavmini toptan helak eden birini işittin mi? durum aksi olursa (başınıza geleceği, kureyş'in size neler yapacağını tahmin edebilirsin. üstelik bu daha kavi bir ihtimal) zira ben, aranızda ileri gelenlerden bazı kimseler görüyorum, halktan toplanmış, seni terkedip kaçmaya mütemayil kimseler de görüyorum" dedi.

hz ebu bekir (ra) (onun bu sözüne dayanamayıp): "(halt etmişsin, git!) lat putunun fercini yala! demek biz resulullah'ı terkedip yalnız bırakacakmışız ha!" diye (şiddetle çıkıştı).

urve: "bu da kim?" dedi. kendisine onun ebu bekir olduğu söylendi..."

kaynak: kütüb-i sitte, http://hadis.ihya.org/kutubusitte/konu/551.html

işte sahabe terbiyesi hahahaha....

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...