Jump to content

Ateistler Dindarlardan Ne Öğrenebilir?


Recommended Posts

Bu konunun bir varyasyonuna daha önce değindik. Ama yeni bir başlık altında tekrar tartışmanın yararlı olacağına inanıyorum.

Konuyu tartışmaya bir Çin özlüsüzü ile başlamak istiyorum.

Bilge cahilden, cahilin kendisinden öğrendiklerinden daha çok öğrenir...

Bu özlüsözün ayrıntılarına girmeye gerek yok. Doğru ve veciz bir söz olduğunu kabul ediyoruz.

Biz ateistler genel olarak kendimizi dindarlardan daha bilge görüyoruz.

Bu durumda onlardan, onların bizlerden öğrendiklerinden daha çok öğrenmemiz gerekiyor.

Düşünüyorum da...

Biz onlardan ne öğrenebiliriz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 92
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Cevap veriyorum:

1- O söz aptalca bir söz. Çünkü bilge diye bir şey yoktur.

2- Ateist dindardan bir şey öğrenemez. Çünkü Ateizm kümesi Teizm kümesini kapsar. Yani bir teistin yaratabileceği tüm kombinasyonlar Ateistleri şaşırtmaz. Hepsi tahmin edilebilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Cevap veriyorum:

1- O söz aptalca bir söz. Çünkü bilge diye bir şey yoktur.

2- Ateist dindardan bir şey öğrenemez. Çünkü Ateizm kümesi Teizm kümesini kapsar. Yani bir teistin yaratabileceği tüm kombinasyonlar Ateistleri şaşırtmaz. Hepsi tahmin edilebilir.

İyi de biz sana birşey öğretemedik belki ama, senden çok şeyler öğrendik. Bunu nasıl açıklıyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateistlerin dindarlardan öğreneceği ilk ders bence bir ümmet oluşturmaya çalışmalarıdır.

Ayrıca bu ümmetde bazı ritüeller olmalıdır.

Bunun zamanı çoktan gelmiştir...

Çoğunluk her zaman idealist fikir akımlarının peşinden gider.

Yazılı bir kitabı olmayan dinsiz ateizm gelişemez. Dinsiz ateizmin islam karşısında hiç sansı yok çünkü dinsiz ateizm idealist bir felsefe değil.

tarihinde zeus- tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

güzel olurdu ama nasıl..

Nasılını bilmiyoruz. Şimdiye kadar teşebbüs edilmiş bir şey değil.

Ateistlerin bütün yaptıkları bir takım keyfi kriterlere dayanan örgütler kurmak.

Ama o örgütler birleşerek bir cemaat oluşturamıyorlar. Ümmet dediğim aslında böyle bir cemaat.

Bazı ritüeller olmayınca ateistler bir cemaat oluşturamıyorlar.

Dindarlar bu işi çok iyi biliyorlar. Binlerce yıldır bunları uyguluyorlar. Bazı ritüeller etrafında toplanan bir ümmet oluşturuyorlar yani.

Ateizmin ritüelleri yok. Kuralları yok. İlkeleri yok. Ama olmalı.. Olmadan teistlerle mücadele etmede başarılı olmak imkansız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateizmin ritüelleri yok. Kuralları yok. İlkeleri yok. Ama olmalı.. Olmadan teistlerle mücadele etmede başarılı olmak imkansız.

Ateizmin en büyük sorunu bu zaten. Bu olmadığı için islam karşısında ateizmin hiç şansı yok. Büyük kitleler kuralsız ilkesiz bir fikir akımı olan ateizmin peşinden gitmez.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Nasılını bilmiyoruz. Şimdiye kadar teşebbüs edilmiş bir şey değil.

Ateistlerin bütün yaptıkları bir takım keyfi kriterlere dayanan örgütler kurmak.

Ama o örgütler birleşerek bir cemaat oluşturamıyorlar. Ümmet dediğim aslında böyle bir cemaat.

Bazı ritüeller olmayınca ateistler bir cemaat oluşturamıyorlar.

Dindarlar bu işi çok iyi biliyorlar. Binlerce yıldır bunları uyguluyorlar. Bazı ritüeller etrafında toplanan bir ümmet oluşturuyorlar yani.

Ateizmin ritüelleri yok. Kuralları yok. İlkeleri yok. Ama olmalı.. Olmadan teistlerle mücadele etmede başarılı olmak imkansız.

belki kooperatifleşme gibi bir şey yapılabilir...bilirsiniz. kooperatifçilikde kooperatifler vardır - onların üst birlikleri vardır - üst birliklerin merkez birlikleri vardır merkez birliklerin de ankarada ana temsilcilikleri vardır. (yanlışım olabilir)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateistler dindarlardan dava insanı olmayı öğrenebilirler.

Ateistler genel olarak inançlarının yokluğunu savunmada israr etmesini bilmeyen iyi niyetli aptallardan oluştuğu için böyle bir durum ortaya çıkıyor.

Dindarlar davalarını savunmadan son derece başarılılar. Bazı durumlarda uzun yıllar ses çıkarmadan ve sorun yaratmadan beklemesini biliyorlar.

Koşullar uygunlaşınca da ortaya çıkıp, davalarını açıkça savunmaya devam ediyorlar.

Dindarlar için koşulların uygunlaşma nedeni çoğu kere ateistlerin beceriksizliğidir.

Bir cemaat oluşturmaktan aciz, ilkesiz, değersiz, önemsiz, ahlaksız ateistlerden davalarını bıkıp usanmadan, coşku ve özenle savunmalarını beklemek, onlardan çok şey beklemek değil mi?

Ateizmin ilkeleri arasında düşünce ve inanç özgürlüğü de vardır belki ama, antik mitler ve masallar ve iğrenç ritüellerle insanlığın kandırılmasının da inanç özgürlüğüne dahil olduğunu düşünmek aptallıktan başka ne olabilir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateistler dindarlardan bir kitaba sahip olmayı öğrenebilirler. Ateizmin de bir kitabı olabilir ve bu kitap ateizmin ilkelerini belirleyip, savunabilir.

Michel Onfray'a ait ATHEIST MANIFESTO o kitaplardan biri olabilir. Ya da daha ayrıntılı bir kitap yazılabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bilge cahilden, cahilin kendisinden öğrendiklerinden daha çok öğrenir...

Bu özlüsözün ayrıntılarına girmeye gerek yok. Doğru ve veciz bir söz olduğunu kabul ediyoruz.

Bu özlü sözde kastedilen cahil olarak siz değerli abilerime şunları önerebilirim (Müslüman dindarlığıyla sınırlı olarak):

1- Ateizmi öğrenebilirsiniz. Mesela Müslümanlar tek bir Allah’ın lehine de olsa bütün tanrıları silmişler ve bunda başarılı da olmuşlar. Arada bir Diyanet’in Ünzile Ebe yatırına don seren kadınlara çıkışması haricinde, ilahların olmayışı en çok onların uygulamasında görülüyor. Sizden daha iyi ateistler, çoğu durumda.

Özellikle ateist geçinip de, ulu önderlere, ulusal totemlere, sonunda proteterya diktatörlüğünün bulunduğu eskatalojik mutlu sonlara ve şarkıcı Tarkan’ın tuvalet ihtiyacı duymadığına inananlar için samimi bir tavsiye.

2- İslamiyet başta olmak üzere İbrahimi dinlerin materyalist algılaması da size ilginç gelebilir. Onları en çok, mistik ve bilge doğu dinleri böyle algılıyor (hinduizm, budizm). Bu akımların Batı’da (Amerika’da) tekrar üretilmiş modern bir versiyonu olan theosophy, hem Hz.Muhammed’den hem de Auguste Comte’dan eşit şekilde nefret eder mesela. Bu konuda geniş bir temellendirmeye de girişmiştir.

3- Sonracıma, normalde dinler birbirini onaylamaz. Mesela ben bir Hıristiyan’a göre dinsiz, kafir, mülhid, cehennemde yanası falanımdır. O da bana göre öyledir. O benim formüllerime göre rahmet okunmak istemez, ben de tabutumun üstüne kutsal su serpilip kutsanmak istemem.

Son doğrunun kendisi olduğunu iddia eden bir din için bu normaldir. Benimki için de, onunki için de. Adı üstünde zaten din. Kafir der geçeriz. Veya münafık. Amaaaaaa..... İşte o kadar. Bir de bunun için geniş bir aşağılama dağarcığı bulundurmayız. Bir düğmemize dokunduğunda bir küfür seli boşaltmak için hazır beklemeyiz: sapık, geri zekalı, ahmak, mal, mal sürüsü, arap uydurması, put, cahil, yobaz, ilkel, çaresiz, aciz, zavallı, aklı ermez, salak, beceriksiz, zırva, kapasite yok, anlamaz, troy, gelişmemiş, düşünmez, robot, güvenilmez, ayran kafalı, dangalak, bozuk...

4- Sürekli korunaklı, dışa kapalı, homojen ortamlarda yazıp birbirinizle paslaşmaktan, varyasyonlarınız azalmış:

“bak bak Allah kendine put diyor demek ki arap putu, demek ki yok”,

“bak bak Adem Müslümanmış zekatını kime veriyor peki Havva’ya mı”,

“bak bak Allah derler diyor halbuki ben öyle demiyorum demek ki yalan”

gibi lafların Müslümanlara ibret olmaktan başka bir etkisi olmaz. Benden söylemesi. Böyle dışavurumlar, onların haklılıklarına olan inançlarını teyit eder. Bunların argüman değeri yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Nasılını bilmiyoruz. Şimdiye kadar teşebbüs edilmiş bir şey değil.

Ateistlerin bütün yaptıkları bir takım keyfi kriterlere dayanan örgütler kurmak.

Ama o örgütler birleşerek bir cemaat oluşturamıyorlar. Ümmet dediğim aslında böyle bir cemaat.

Bazı ritüeller olmayınca ateistler bir cemaat oluşturamıyorlar.

Dindarlar bu işi çok iyi biliyorlar. Binlerce yıldır bunları uyguluyorlar. Bazı ritüeller etrafında toplanan bir ümmet oluşturuyorlar yani.

Tarih bilgimden aklımda kaldığı kadarıyla, Fransız ihtilalcileri böyle bir sivil din oluşturmuşlardı: Notre Dame’ı akıl tapınağına dönüştürmüşler, Katolik tasvirlerin yerine akıl tanrıçasının heykelini ve devrim şehitlerinin tasvirlerini koymuşlardı.

Napolyon sonrası Saint-Simoncular denen bir düşünür grubu da başka bir din oluşturdu: düzen, intizam ve terakki dini. Hatta Katolik kilisesine uygulanan muafiyetlerin kendilerine de uygulanmasını istediler.

Pozitivizmin kurucusu Auguste Comte da yeni bir din oluşturdu ve belli başlı Avrupa devletlerinin yöneticilerine davet mektupları yazdı. Bunlardan biri de bizim Mustafa Reşit Paşa’dır, o dönemin sadrazamı. Comte, Paşa’ya yazdığı mektupta, İslamiyetin materyalist doğasına özellikle değinmiş ve pozitivizmin, İslami bir ilerleme sürecinin doğal bir aşaması olacağını belirtmişti.

Bu dinlerin metafizik yönü yoktu, fakat kült yönü muhafaza edilmişti. Yani, “Katoliklik eksi Hıristiyanlık” şeklinde bir formül. Kilise var, teşkilat var, ritüel var, cemaat var fakat metafizik yok. haci’nin istediği gibi.

Galiba geçen sene, ülkelerin birinde bir ateist kilisesi de kurulduğunu da gazetelerde okumuştum. Detayları aklımda kalmamış. Siz google’dan girip bulursunuz.

Marks, bütün bu teşebbüslere karşı dürüst ve tutarlı bir eleştiri getirir: ona göre dinin tanrıtanımaz versiyonları da bir idealizm biçimidir. Bunlar tarihi ve koşulları, yani altyapısal varlık nedenleri olmayan olgulardır.

Marksizmin, yerleşik dinlerden herhangi biriyle özel olarak derdi yoktur. Dolayısıyla alternatif dinler koyarak onları düşürmek gibi çabaya girmez.

Onu da belirteyim.

Ben fakir de Marks’la aynı fikirdeyim: tekrar bir din kuracaksanız, ne anladım ben bu işten? Kendinizi specify etmiş olursunuz ve genele hitap kabiliyetiniz düşer. İslamiyet bile kilisesi olmamakla övünürken...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateizmin ritüelleri yok. Kuralları yok. İlkeleri yok. Ama olmalı.. Olmadan teistlerle mücadele etmede başarılı olmak imkansız.

Nasıl yok abim? Ateizmin kendi dogmaları bile var:

- Kendine kadar her şeyin yanlış yaşandığı,

- Her şey gibi dinlerin de çizgisel bir gelişim içinde basitten karmaşığa doğru evrildiği ve bunun son aşamasının ateizm olduğu,

- Teistlerin kendi kitaplarını bile okuyup anlamadıkları, ateistlerin onların dinlerini onlardan daha iyi bildikleri ve bunun için ateist oldukları,

- Ateistlerin araştırıp sorguladıkları için ateist oldukları, teistlerin araştırıp sorgulamadıkları için güdük kaldıkları,

- Vesaire.

Tabii burada bazı handikaplar var: Anne sözü dinlemezsen teist olursun gibi bir izlenim yaratabiliyor bu dogmalar.

Veya diyelim adam sorguladı, araştırdı da, ateist olmadı, gidip başka bir şey oldu. Hele ki gidip Müslüman oldu. N'olcak şimdi?

Dogmalara güven, hastalıklı bir derecede. Öyle ki, hiç bir din, dogmatiklikte ateizmin eline su dökemez.

Geçen bir gazete yorumcusu yazıyor: Bana biriniz Kuran’ın içinde küfür, saldırı geçmeyen bir tek sayfasını açıp da gösterebilir mi? Hadi çok kolay, bekliyorum. Hadi.

İfade aynen bu.

Ben de ahmak gibi cevap yazdım: “Sen onlara aldırış etme, selamet dile geç, af yolunu tut, bağışla, sabret” falan gibi ayetler. Halbuki sorunun cevabı o değildi.

Ama sorun o değil, adamdaki kör güvene bak. Körü körüne inancın adamı getirdiği yere bak. Böyle bir cevap verilmeyeceğinden emin. Önceden okuduğu için mi, hayır, dogmatik olarak şartlandığı için. Hiç okumadığı, veya belli sayfalarını okuduğu bir kitapla ilgili, “spesifik referanslar vererek” meydan okuyor: Hadi çok kolay, bekliyorum, diyor. Yani inanıp da köşesinde kalmıyor adam, ortalığa meydan okuyor.

Hadi biri dese, 30, 43, 67, 122, 265, bilmem ne sayfalarda yok.

Ateizm bilim ilişkisi var ama çoğu ateistte bu naif bir ilişki. Bir bilim fetişizmine benziyor. İkide bir “bilimsel, kesin, bitmiştir, ispatlanmıştır” ifadeleriyle karşılaşıyoruz. (Aceleniz ne?) Neden bilimsel: çünkü Zafer Pasajı’nda satılan kitapta öyle yazıyor. Bütün dinler güneş kültünden türemiştir diyor. Koridorun sonundaki çay ocağında da parkalı solcular çay içiyor, demek ki bilimsel.

Adam kaynak veriyor, bak bilimsel, aç da oku diyor. Okuyorum ama bilimsel yönden bir varsayımdan fazlası değil. Ampirik bir gözleme dayanmıyor. Her an başka gözlemlerle çürütülebilir. Ama bizimkine göre iş bitti: bilimsel, ispatlandı, aksini iddia eden kafirdir.

Bu bilimsellikle bir yerde daha karşılaşmıştım, bir gazete ilanı: “en son Alman bilgisayar tekniği ile Toto’da bilmem kaç Loto’da bilmem kaç...”

En son Alman bilgisayar tekniği.

Yoksa ateizmin kuralları var. İlkeleri var. Dogmaları var. Fetişizmi bile var. Her şeyi var. Hiç bir şeyi eksik değil. Fazlası var.

Beni dinlemeyecekseniz kurun kilisenizi. Çoktan hak ettiniz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...