Jump to content

Kuran çelişkileri


Recommended Posts

Öncelikle Karikateist'in 3 maddesi de edebi eser incelerken dikkat edilmesi gereken unsurlar. Tek tek cümleleri ele almaktansa öncesine ve sonrasına bakarak yorumlayalım şu ikisini:

Şüphesiz Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz. Bunun dışında kalan (günah)ları ise dilediği kimseler için bağışlar. Allaha şirk koşan kimse, şüphesiz büyük bir günah işleyerek iftira etmiş olur.

Evet, bu gayet açık bir mesaj.

Ey haddi aşarak nefislerine karşı israf etmiş olan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümid kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

Bunda önceki cümleye baktığımız zaman görüyoruz ki seslendiği kitlenin içerisinde Allah'a şirk koşanlar yok, yalnızca nefislerine karşı israf etmiş olanlara sesleniyor.

Buzağı meselesinin çeliştiğini düşündüğün ya da gerçekten çeliştiği ayeti görmeden onun hakkında yorumda bulunamam.

Çünkü bütün günahları bağışlar yazıyor işte .))

Buzağı ayetide linkteki ayetle çelişiyor işte.

Şirki bağışlamaz-Buzağıyı tanrı edindiler bağışladı

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 430
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Anlayın diye arapça indirdik ayeti.

Arap olmayanlar için bir hakarettir.

Düşün evrensel bir kitap yazılıyor.

Türkler anlasın diye türkçe yazılmıştır yazıyor..

Ben hakaret içeriyor ya da içermiyor, demedim, bu kadar inanan varsa, tahmine göre, çelişki yoktur, diye düşündüğümü belirttim. Dediğim gibi genellikle edebi eserler bulunduğu ülkenin dilinden, kültüründen, dönemin şartlarından etkilenirler. Ütopya, örneğin, İngiltere'de yazılmıştır, fakat Latincedir dili, bunun sebebi de on altıncı yüzyılda Latincenin ve Yunancanın İngiltere üzerindeki filozofları etkisi altına almasıdır.

https://lh3.googleusercontent.com/proxy/XwTAnBMqYvhiaOAG3Y9-xI6A1XdfhKk3Kbxi0Q4paSDXAjnQVZ6351adGpm4XBUOEUjoKimJ-lN3Ti3ZD7ioEouqHxvDDyOrL2WSwgAnQk7UwTeC-BWEqGfWwsG0x3q4skMUIkJSTtLtN66MOn3iVNJcSu4S=w350-h421-nc

Kitap Ehli, senden kendilerine gökten bir kitap indirmeni istiyor. Musa'dan bundan daha büyüğünü istemişlerdi. Demişlerdi ki: "Bize Allah'ı açıkça göster." Böylece zulümlerinden dolayı onlara yıldırım çarpmıştı. Ardından kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra, buzağıyı (ilah) edinmişlerdi. Yine bundan dolayı onları affettik ve Musa'ya apaçık olan ispatlayıcı bir delil verdik.

Nisa 153

Mobildeyim pek yazamıyorum.

Kayıt konusunda şunu söyleyeyim, insan zaten ne yaptığını biliyor.

Karşı çıkması saçma olur.

Affetmiş. Ama neyden affetmiş? Cennette yollayacağım dememiş. Daha büyük kötülüklerden de korumuş, olabilir. Yorum açık bırakılmış.

Link to post
Sitelerde Paylaş

" Böylece zulümlerinden dolayı onlara yıldırım çarpmıştı. " diyor ya yeni bir bela için göndermenin yerine affediyor dünyevi bir zarar vermiyor. Ahiret hakkında bir yorum yapılmamış.

Kuran apaçıktır ya bu konuyu bu kadar derin düşünmeye gerek yok bence gayet açık çelişki gibi geliyor bana (:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Öncelikle Karikateist'in 3 maddesi de edebi eser incelerken dikkat edilmesi gereken unsurlar. Tek tek cümleleri ele almaktansa öncesine ve sonrasına bakarak yorumlayalım şu ikisini:

Şüphesiz Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz. Bunun dışında kalan (günah)ları ise dilediği kimseler için bağışlar. Allah’a şirk koşan kimse, şüphesiz büyük bir günah işleyerek iftira etmiş olur.

Evet, bu gayet açık bir mesaj.

Ey haddi aşarak nefislerine karşı israf etmiş olan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümid kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

Bunda önceki cümleye baktığımız zaman görüyoruz ki seslendiği kitlenin içerisinde Allah'a şirk koşanlar yok, yalnızca nefislerine karşı israf etmiş olanlara sesleniyor.

Buzağı meselesinin çeliştiğini düşündüğün ya da gerçekten çeliştiği ayeti görmeden onun hakkında yorumda bulunamam.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Öncelikle Karikateist'in 3 maddesi de edebi eser incelerken dikkat edilmesi gereken unsurlar. Tek tek cümleleri ele almaktansa öncesine ve sonrasına bakarak yorumlayalım şu ikisini:

Şüphesiz Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz. Bunun dışında kalan (günah)ları ise dilediği kimseler için bağışlar. Allaha şirk koşan kimse, şüphesiz büyük bir günah işleyerek iftira etmiş olur.

Evet, bu gayet açık bir mesaj.

Ey haddi aşarak nefislerine karşı israf etmiş olan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümid kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

Bunda önceki cümleye baktığımız zaman görüyoruz ki seslendiği kitlenin içerisinde Allah'a şirk koşanlar yok, yalnızca nefislerine karşı israf etmiş olanlara sesleniyor.

Buzağı meselesinin çeliştiğini düşündüğün ya da gerçekten çeliştiği ayeti görmeden onun hakkında yorumda bulunamam.

Bütün günahları bağışlar derken mecaz anlamda mı söylüyor yani?

Bütün dünyayı gezdim. İfadesinde aslında bütün dünyada her kara parçasına ayak bastım demek istemez.

Bunun gibi mi?

Bütün günahları bağışlar fakat şirk koşulmasını asla bağışlamaz diyor.

Buzağıyı tanrı edindiler onları yine bağışladık diyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yorumlanabilir şekilde şöyle,

"Ey haddi aşarak nefislerine karşı israf etmiş olan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümid kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir"

Buradaki ifade de bütün günahları bağışlayacağını söylüyor, fakat kime? Bir önceki cümlede bahsi geçen "nefislerine karşı israf etmişlere" yani bunların içerisinde Allah'a şirk koşanlar yok.

Buzağı meselesinde de Ahiret konusunda affedilmelerine dair bir durum yok. Öncelikli cezanın, yani dünyevi cezanın gönderilmesini engelleniyor, şeklinde yorumlanabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yorumlanabilir şekilde şöyle,

"Ey haddi aşarak nefislerine karşı israf etmiş olan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümid kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir"

Buradaki ifade de bütün günahları bağışlayacağını söylüyor, fakat kime? Bir önceki cümlede bahsi geçen "nefislerine karşı israf etmişlere" yani bunların içerisinde Allah'a şirk koşanlar yok.

Buzağı meselesinde de Ahiret konusunda affedilmelerine dair bir durum yok. Öncelikli cezanın, yani dünyevi cezanın gönderilmesini engelleniyor, şeklinde yorumlanabilir.

Nefislere karşı israf genel bir ifade. Net bir günah değil.

Dünyada, yaptığınız şirki affetmezsem ahirette asla affetmem. Şeklinde düşünüyorsun. Fakat bir çok kavmi dünyada helak eden yine allah değil mi kurana göre?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aslında ayetler versen daha iyi olacaktı, fakat yine de yukarı da ayet olanlara bakayım bir.

Baktım çelişkili bir durum yok ortada.

Örneğin,

*İnsanlar inkâr edebilecekleri için şahit tutuyor, melekleri, demek ki…

veya, senin en sevdiğin ayete gelince,

*Edebi eserler yazıldıkları yeri ve dönemi yansıtır ya da bulunduğu kültüre, yere, döneme karşı gelerek yazılır, en azından popülerliği elde etmiş bir çok eser öyledir. Bilim Kurgu, Fantastik Edebiyatı bunun dışında tutuyorum.

Bunun dışında, şirki asla affetmediği ve buzağı meselesinin olduğu ayeti gönderebilir misin?

https://lh3.googleusercontent.com/proxy/XwTAnBMqYvhiaOAG3Y9-xI6A1XdfhKk3Kbxi0Q4paSDXAjnQVZ6351adGpm4XBUOEUjoKimJ-lN3Ti3ZD7ioEouqHxvDDyOrL2WSwgAnQk7UwTeC-BWEqGfWwsG0x3q4skMUIkJSTtLtN66MOn3iVNJcSu4S=w350-h421-nc

Kitap Ehli, senden kendilerine gökten bir kitap indirmeni istiyor. Musa'dan bundan daha büyüğünü istemişlerdi. Demişlerdi ki: "Bize Allah'ı açıkça göster." Böylece zulümlerinden dolayı onlara yıldırım çarpmıştı. Ardından kendilerine apaçık belgeler geldikten sonra, buzağıyı (ilah) edinmişlerdi. Yine bundan dolayı onları affettik ve Musa'ya apaçık olan ispatlayıcı bir delil verdik.

Nisa 153

Mobildeyim pek yazamıyorum.

Kayıt konusunda şunu söyleyeyim, insan zaten ne yaptığını biliyor.

Karşı çıkması saçma olur.

Karşı çıksa da, kime karşı çıkacak? Bu masal kitabının tanrısı sözde her şeyi yapabilmeye yetkinken, niyeyse hep şahitlerle, yeminlerle iş görmeye çalışıyor. Kıyamet denen olağanüstü, doğanın yıkıma ve bozuma uğradığı bir süreçte, insanlar itiraz edebilecek durumda olacaklar da, hayali tanrı da kendini haklı gösterebilmek için şahitlere sığınacak. Bu sözde tanrı, insan ile aynı seviyede mi ki, haklılığını ispatlayabilmek için hakemlere ve şahitlere ihtiyacı var?

Her yanı tutarsızlıkla, çelişki ile dolu bir nesir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Karşı çıksa da, kime karşı çıkacak? Bu masal kitabının tanrısı sözde her şeyi yapabilmeye yetkinken, niyeyse hep şahitlerle, yeminlerle iş görmeye çalışıyor. Kıyamet denen olağanüstü, doğanın yıkıma ve bozuma uğradığı bir süreçte, insanlar itiraz edebilecek durumda olacaklar da, hayali tanrı da kendini haklı gösterebilmek için şahitlere sığınacak. Bu sözde tanrı, insan ile aynı seviyede mi ki, haklılığını ispatlayabilmek için hakemlere ve şahitlere ihtiyacı var?

Her yanı tutarsızlıkla, çelişki ile dolu bir nesir.

Büyük bir kin. Şahitler, azaplar, yazıcılar, muhasebeciler, tartılar, turtular, bekçiler, tehditler. Bir şeyleri ispatlama çabasında her şeye gücü yeten aciz bir tanrı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayır şimdi bu kıyamet tasvirlerinde bu dirilip toplanan insanların bir isyan başlatma, bir karşı çıkma, kaçma kurtulma şansları mı var da bu kadar şiddet uygulanacağı anlatılıyor? Bu ne ilkellik ve vahşet anlayışı? İster kuran denen şeyi açın okuyun, ister müslüm "alim"!!! anlatımlarını, şiddet, faşizm, zulüm, işkence gırla gidiyor. Nedir bu yahu? Sonsuz güçlü allah aciz insanlara niye bu kadar sadist psikopat işkenceleri uygulasın? Manyak mı bu müslümlerin bu allahı yahu?

Bunlar manyak... Bunlar psikopat... Bunlar sadist ve içleri kin, nefret dolu... Yahu bir seri katili, bir psikopat sadist manyak katili bile idam bile etsen insan gibi davranarak edersin. İte kaka, tekmeleye aşağılaya değil. İnsanlık bunu gerektirir. Manyak bir katil bile olsa, manyak katille manyak katil olunmaz. Onun seviyesine inilmez. İnsanlık kaybedilmez. Amerikan filmlerinde görürsünüz. İdam otomatı önce uyuşturucu, sonra felç edici ve en son zehiri suçlunun damarına zerkeder. Dışarda da idam karşıtları gösteri yaparlar. Ne çırpınır, ne acı çeker, uykuya dalar gibi ölür. Halbuki bu seri katil bir psikopat manyaktır. Ama insan gibi idam edilir. Adamı öldürüyorsun, canını alıyorsun, daha başka bir şey yapmaya gerek yok!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayır şimdi bu kıyamet tasvirlerinde bu dirilip toplanan insanların bir isyan başlatma, bir karşı çıkma, kaçma kurtulma şansları mı var da bu kadar şiddet uygulanacağı anlatılıyor? Bu ne ilkellik ve vahşet anlayışı? İster kuran denen şeyi açın okuyun, ister müslüm "alim"!!! anlatımlarını, şiddet, faşizm, zulüm, işkence gırla gidiyor. Nedir bu yahu? Sonsuz güçlü allah aciz insanlara niye bu kadar sadist psikopat işkenceleri uygulasın? Manyak mı bu müslümlerin bu allahı yahu?

Bunlar manyak... Bunlar psikopat... Bunlar sadist ve içleri kin, nefret dolu... Yahu bir seri katili, bir psikopat sadist manyak katili bile idam bile etsen insan gibi davranarak edersin. İte kaka, tekmeleye aşağılaya değil. İnsanlık bunu gerektirir. Manyak bir katil bile olsa, manyak katille manyak katil olunmaz. Onun seviyesine inilmez. İnsanlık kaybedilmez. Amerikan filmlerinde görürsünüz. İdam otomatı önce uyuşturucu, sonra felç edici ve en son zehiri suçlunun damarına zerkeder. Dışarda da idam karşıtları gösteri yaparlar. Ne çırpınır, ne acı çeker, uykuya dalar gibi ölür. Halbuki bu seri katil bir psikopat manyaktır. Ama insan gibi idam edilir. Adamı öldürüyorsun, canını alıyorsun, daha başka bir şey yapmaya gerek yok!

Gerçekten bunlar tam öküz.

Şu video yayılmıştı bir ara etrafa, camilere falan bu kızın resmini asmışlardı iyi hatırlıyorum. Kız kurana karşı gelip maymuna dönüşmüş güya.

Kıyamette eller ve ayaklar dile gelip şahit olacaklarmış falan. Senaryoya bak. Allah şahit olmadan işlerini yapamıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yeryüzüne iyilik getirdiği söylenen bir inançtan nasıl olur da kafa kesen insanlar çıkar...

Ayet örnek 1: allah size iyiliği emreder, azgınlığı yasaklar.

Ayet örnek 2: ellerini ve ataklarını çapraz kesin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Deniz sularının vs. Yeryüzünde, bir döngü için varolması gerektiğini düşünürsek. En temelinde denizler bulutlar sayesinde oluşmaz. Bulutun oluşması için zaten ona ihtiyacı vardır.

Şimdi dünyada bir su döngüsü var. Buluttan inen suyun temeli için buluta ihtiyaç yoktur. Bulut zaten buharlaşma sonucu oluşur.

Buna göre ayetteki ifade sanki buluttan inmezse yeryüzüne su gelmezmiş gibi bir ifadeye sahip.

Bir diğer bakış açısına göre de yeraltı kaynak sularında bulutların rolü var.

Şimdi burada bir hata mı var yoksa doğru bir tespit mi?

Eğer gerçek bir ifade varsa, bu nasıl oluyor da bilinebiliyor?

Bir tarafta yetim kızlarla evlilik, diğer tarafta karışmayan denizler, buluttan inen su gibi coğrafi yazılar var bu kitapta olaya nasıl bakılmalı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şöyle bakılmalı: Bir takım cahil çöl yağmacıları, dağınık kabileleri bir araya toplayıp daha büyük çapta yağma ve soykırım yapmak için bir din yaratacaklar. Bu dine bir kitap yaratabilmek için o gün için ellerinde bildikleri gördükleri duydukları ne varsa kullanmaya çalışmışlar. Ana kısmını eski dini metinlerden hırsızlamışlar, bulamaç edip karmakarışık toplamışlar. Bildikleri de taş devri insanından bile daha geri olduğu için böyle cahilce, bilimle en küçük alakası olmayan saçmalıklarla dolu bir kitap diyemeyeceğim, kitap müsvettesi çıkmış ortaya...

Bunların bilimsel bilgisi milattan filan kesinlikle çok çok geridedir. Taş devri insanının bilgi düzeyi bunlardan çok ileridir. Bunlar bilmedikleri gibi, üstelik yanlış biliyorlar. Sadece bilmemekle kalsalar iyi. Saçma sapan bilgiler vermeye kalkışıyorlar. Kuran'da iddia edilen tüm kozmolojik bilgiler yanlıştır.

Şu tasmalan mıdır ne karın ağrısıdır herifin kim olduğunu neye benzediğini hiç bilmiyordum. Akşam tesadüfen gördüm. Dur bakayım ne yumurtluyor bunlar diye şöyle bir dinledim. Bu kadar uydurukçuluk, bu kadar sahtekarlık, bu kadar yalancılık olmaz. Bunlar eşeği boyar, süsler püsler, boncuklar yaldızlar, anam bak bu, taze dul, alır mısın diye satar! Cahil çöl yağmacılarının saçmaladığı uyduruk metinleri evrenin sırlarını anlatan bir gizemler kitabı gibi sunacağız diye godları dahil her taraflarını yırtıyorlar.

Neymiş canlıları sudan yarattık diyormuş da mucizeymiş! Ülen salak, neden yarattım yazsalardı, havadan yarattım yazmayacaklar herhalde! Her canlı su içeriyor ve suya muhtaç, başka ne yazabilirlerdi acaba aptal herifler! Bunda mucize olacak bok mu var embesiller...

Link to post
Sitelerde Paylaş

“Ey Muhammed.’ Şüphesiz sana baş eğerek ellerini verenler, Allah’a baş eğip el vermiş sayılırlar” (Fetih Suresi, ayet 10). Burada bir kere daha açıkça kuranın muhammed tarafından yazıldığı belli oluyor bence egosu çok yüksek bir insandı. Ve bir diğer ayette “Eğer Kur’an Tanrı’dan başka bir yerden gelseydi, onda birbirini tutmaz (çelişkili) birçok şey bulunurdu” (Nisa Suresi, ayet 82).

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...