Jump to content

Kul hakkı yalanı


Recommended Posts

Günümüzde müslümanların en çok inandığı bidatlardan biri de kul hakkı. Müslümanlar sık sık birbirlerini haklarını helal etmemekle tehdit ediyorlar. En çok da anneler çocuklarını itaat ettirmek için kullanıyor bunu.

Halbuki Kuranın hiçbir yerinde kul hakkı-helallik diye bir kavram yoktur. Kurana göre günahlarını bağışlama yetkisi sadece tanrıya aittir.

"Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını, (günahları) dilediği kimse için bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse büyük bir günah (ile) iftira etmiş olur."(Nisa, 4/48) "

Ayette de görüldüğü gibi kuran tanrısı benim tek affetmeyeceğim günah şirktir demiş. Şirk ve kul hakkıdır dememiş. Şirk dışında bütün günahlarını affedebilir yani.

Kısacası İslam'da bir kulun başka bir kula hakkını helal etmek ya da etmemek gibi bir yetkinliği yoktur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 121
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Yoktur doğru. Şimdi şey mi diyelim Türk Torunu, "Allah razı olsun, nasıl şimdiye kadar kimse görmemiş, bu büyük bir devrim."

Zaten böyle bakan arkadaşlar, sağolsunlar, Kuran'da oruç, namaz-niyaz, başörtüsü falan da bulunmadığını da söyleyerek bizi epey bir rahatlattılar. Hakkaten de yok.

Kul hakkı, hadislerle kurumsallaşmış bir başlık, diğer pek çokları gibi:

"Benim huzuruma ne ile gelirseniz gelin affederim ancak kul hakkı ile gelmeyin"

"Mazlumun bedduasından sakınınız. Çünkü onun duasıyla Allah arasında perde yoktur."

"Ümmetimden müflis odur ki, kıyamet günü namaz ve zekâtla gelir. Ama, bu arada sövdüğü şu kimse, dövdüğü bir başka kimse dahi gelir. Bunun üzerine kendisinin hasenatından şuna verilir, buna verilir. Üzerinde haklar bitmeden kendi hasenatı tükenirse, o zaman onların hatalarından alınır kendisine yüklenir. Daha sonra cehenneme atılır."

"Düşmana karşı durduğun halde öldürülürsen, borçlarından başka bütün günahlarına kefaret olur."

1400 sene kimse nasıl sonuç çıkarılacağını bilememiş, ilk ben yaptım diyorsan o başka.

"İffetli cariyelerinizi fuhuşa zorlamayın" Şimdi aynı mantıkla şunu da demeni bekliyorum: "Bakın Kuran ne diyor? Demek ki iffetsiz cariyeleriniz zorlayabilirsiniz. Kitabın diyor kardeşim..."

Arkasını da Nikola Tesla'dan falan ayetlerle süsleyebilirsiniz: "...okuyup da anlayana ateist denir..." vs.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yoktur doğru. Şimdi şey mi diyelim Türk Torunu, "Allah razı olsun, nasıl şimdiye kadar kimse görmemiş, bu büyük bir devrim."

Zaten böyle bakan arkadaşlar, sağolsunlar, Kuran'da oruç, namaz-niyaz, başörtüsü falan da bulunmadığını da söyleyerek bizi epey bir rahatlattılar. Hakkaten de yok.

Kul hakkı, hadislerle kurumsallaşmış bir başlık, diğer pek çokları gibi:

"Benim huzuruma ne ile gelirseniz gelin affederim ancak kul hakkı ile gelmeyin"

"Mazlumun bedduasından sakınınız. Çünkü onun duasıyla Allah arasında perde yoktur."

"Ümmetimden müflis odur ki, kıyamet günü namaz ve zekâtla gelir. Ama, bu arada sövdüğü şu kimse, dövdüğü bir başka kimse dahi gelir. Bunun üzerine kendisinin hasenatından şuna verilir, buna verilir. Üzerinde haklar bitmeden kendi hasenatı tükenirse, o zaman onların hatalarından alınır kendisine yüklenir. Daha sonra cehenneme atılır."

"Düşmana karşı durduğun halde öldürülürsen, borçlarından başka bütün günahlarına kefaret olur."

1400 sene kimse nasıl sonuç çıkarılacağını bilememiş, ilk ben yaptım diyorsan o başka.

"İffetli cariyelerinizi fuhuşa zorlamayın" Şimdi aynı mantıkla şunu da demeni bekliyorum: "Bakın Kuran ne diyor? Demek ki iffetsiz cariyeleriniz zorlayabilirsiniz. Kitabın diyor kardeşim..."

Arkasını da Nikola Tesla'dan falan ayetlerle süsleyebilirsiniz: "...okuyup da anlayana ateist denir..." vs.

Yani aynı hadis kaynakları Muhammed'in 9 yaşındaki bir kızla ilişkiye girdiğini, ayın bir yarısının bir dağın arkasına diğer yarısının da Ali'nin bahçesine düştüğünü, Muhammed'in bir günde 9 kadınla ilişkiye girdiğini, deve sidiğinin faydalı olduğunu, sahabelerin Muhammed'in bokunu yiyip sidiğini içtiğini de söylüyor. Bunlara da mı inanıyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

1- Aişe'nin Hz.Muhammed'le evlenmeden önce başka biriyle nişanlı olduğunu da (Cübeyr ibni Mutim'le)... Demek ki geleneklere göre evlenebileceği bir yaşta. Hz.Fatma'dan beş yaş küçük olduğu, peygamberimiz hicret ettiğinde 13 yaşında olduğu söyleniyor. Çoğumuzun anneannesi-babaannesi 13-14 yaşında evlenmiştir, elleri öpülesiceler.

2- Ali'nin bahçesini duymadım. Bir yarısının Ebu Kubeys dağı, diğer yarısının da Kuaykıan dağı istikametine ayrıldığını, ya da Hira Dağının iki tarafına ayrıldığını okumuştum.

3- Karısı değil mi, girer girer? İsterse oturup çay içer. Ha, cinsel gücünün abartıldığını söylemek istiyorsan, imkansız bir şey değil, vardır böyleleri.

4- Deve sidiğinin faydalı olduğu... Bilmem. Bu tavsiyenin genele değil, belli bir grup insana yapıldığı ve onların da iyileştiği söylenir. Bakarsın yarın öbür gün çıkar bir faydası. Zakkumdan-zıkkımdan, yılan zehirinden oluyor da deve sidiğinden niye olmasın? İbn Sina, kitabında bahsetmiş. Hatta deve idrarının "...hepa-c1c7" tipi kanser serilerinde (cell-line) in vitro antikanser etki gösterdiği ve kanser oluşumdaki rolü iyi bilinen "sitokrom p450 1a1"enziminin oluşumunu engellediği..." görülmüş (ulakbim'in indeksinde "a" kategorisinde yeralan bir dergi olan "journal of ethnopharmacology"'de 2011'de yayınlanan bir makalede yazıyormuş, ekşisözlük bilgisi, oradan aldım). Olur mu olur. Acele etmemek lazım.

5- Son dediğinle ilgili bir bilgim yok.

Neyse, soru bunlar da değil. Konu, kul hakkının hadislerle düzenlenen bir başlık olmasıydı. Bağlamdan koptuk gene, popüler'e kaydık.

Link to post
Sitelerde Paylaş

1- Aişe'nin Hz.Muhammed'le evlenmeden önce başka biriyle nişanlı olduğunu da (Cübeyr ibni Mutim'le)... Demek ki geleneklere göre evlenebileceği bir yaşta. Hz.Fatma'dan beş yaş küçük olduğu, peygamberimiz hicret ettiğinde 13 yaşında olduğu söyleniyor. Çoğumuzun anneannesi-babaannesi 13-14 yaşında evlenmiştir, elleri öpülesiceler.

2- Ali'nin bahçesini duymadım. Bir yarısının Ebu Kubeys dağı, diğer yarısının da Kuaykıan dağı istikametine ayrıldığını, ya da Hira Dağının iki tarafına ayrıldığını okumuştum.

3- Karısı değil mi, girer girer? İsterse oturup çay içer. Ha, cinsel gücünün abartıldığını söylemek istiyorsan, imkansız bir şey değil, vardır böyleleri.

4- Deve sidiğinin faydalı olduğu... Bilmem. Bu tavsiyenin genele değil, belli bir grup insana yapıldığı ve onların da iyileştiği söylenir. Bakarsın yarın öbür gün çıkar bir faydası. Zakkumdan-zıkkımdan, yılan zehirinden oluyor da deve sidiğinden niye olmasın? İbn Sina, kitabında bahsetmiş. Hatta deve idrarının "...hepa-c1c7" tipi kanser serilerinde (cell-line) in vitro antikanser etki gösterdiği ve kanser oluşumdaki rolü iyi bilinen "sitokrom p450 1a1"enziminin oluşumunu engellediği..." görülmüş (ulakbim'in indeksinde "a" kategorisinde yeralan bir dergi olan "journal of ethnopharmacology"'de 2011'de yayınlanan bir makalede yazıyormuş, ekşisözlük bilgisi, oradan aldım). Olur mu olur. Acele etmemek lazım.

5- Son dediğinle ilgili bir bilgim yok.

Neyse, soru bunlar da değil. Konu, kul hakkının hadislerle düzenlenen bir başlık olmasıydı. Bağlamdan koptuk gene, popüler'e kaydık.

Deve sidiğinin faydalı olabileceğini iddia ettin :D Şu haberi okumanı öneririm:

http://www.hurriyet.com.tr/umrede-deve-idrari-icen-iki-turk-hastanelik-oldu-20376954

Sidik içme meselesi ile ilgili:

30 erkek gücünde olduğunu söylüyorlar bir de normal bir şeymiş gibi olabilir ne var bunda diyorsun :D Seçe seçe bu kadar şehvetli azgın birini mi seçmiş allah?

Aişe meselesine gelince. Buhari açıkça 9 yaşında ilişkiye girdiğini, hatta aynı gün salıncakta sallandığını Muhammed'in evinde de oyuncaklarla oynadığını söylüyor. Eğer bunlar doğru değilse artık Buhari güvenilir bir kaynak olamaz sizin için. Koskoca peygamberinizin sübyancı olduğunu söylüyor adam düpedüz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yoktur doğru. Şimdi şey mi diyelim Türk Torunu, "Allah razı olsun, nasıl şimdiye kadar kimse görmemiş, bu büyük bir devrim."

Zaten böyle bakan arkadaşlar, sağolsunlar, Kuran'da oruç, namaz-niyaz, başörtüsü falan da bulunmadığını da söyleyerek bizi epey bir rahatlattılar. Hakkaten de yok.

Kul hakkı, hadislerle kurumsallaşmış bir başlık, diğer pek çokları gibi:

"Benim huzuruma ne ile gelirseniz gelin affederim ancak kul hakkı ile gelmeyin"

"Mazlumun bedduasından sakınınız. Çünkü onun duasıyla Allah arasında perde yoktur."

"Ümmetimden müflis odur ki, kıyamet günü namaz ve zekâtla gelir. Ama, bu arada sövdüğü şu kimse, dövdüğü bir başka kimse dahi gelir. Bunun üzerine kendisinin hasenatından şuna verilir, buna verilir. Üzerinde haklar bitmeden kendi hasenatı tükenirse, o zaman onların hatalarından alınır kendisine yüklenir. Daha sonra cehenneme atılır."

"Düşmana karşı durduğun halde öldürülürsen, borçlarından başka bütün günahlarına kefaret olur."

1400 sene kimse nasıl sonuç çıkarılacağını bilememiş, ilk ben yaptım diyorsan o başka.

"İffetli cariyelerinizi fuhuşa zorlamayın" Şimdi aynı mantıkla şunu da demeni bekliyorum: "Bakın Kuran ne diyor? Demek ki iffetsiz cariyeleriniz zorlayabilirsiniz. Kitabın diyor kardeşim..."

Arkasını da Nikola Tesla'dan falan ayetlerle süsleyebilirsiniz: "...okuyup da anlayana ateist denir..." vs.

Nisa/48. "Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını, (günahları) dilediği kimse için bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse büyük bir günah (ile) iftira etmiş olur."

Ne yapmaya çalıştığını pek anlamadım, Nisa/48 yanlış, doğrusu hadislerdedir mi diyorsun?

Ayet gayet açık, şirk hariç bütün günahlar bağışlanabilirmiş buna kul hakkı da dahil.

Aslında acı olan ne biliyor musun, kendi elinle İslam'ın bir çelişkisini gösteriyorsun ama kendin göremiyorsun. Mantıken ya ayet doğrudur ya da hadisler. Sence hangisi doğru?

Bir de bu Allah neden şirk koşulmasını bağışlamıyor? Bu kadar mı zavallı, kendine güveni yok?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayır şimdi müslümler hadis dedikleri zırvalarla ayet dedikleri zırvalar arasında bu kadar derin çelişki olmasını açıklayamayacaklarını nasıl göremezler? Bu kadar körlük, bu kadar fikirsizlik olur mu!

Kuran denen uydurmayı oyuncak edemeyecekleri, hadis denen zırvaları ise bot sıçrar gibi üretip üretip yığmaktan daha kolay bir şey olmadığını şimdi bunlar göremiyorlar! Daha ne gösterelim bunlara, gözlerine soksan girmez. Girmese de bulaşsın desen o da yok... Bunlara bir şey kar etmez.

Hayır gözün gördüğü kuran ifadesini koyuyorsun önüne, "yok öyle değil o, hadis öyle demiyor!" Ülen iyi işte hadiste dediğini kuran'da niye demiyor, tersini niye diyor, sorun da tam olarak bu! Tersi olsa, hadiste yamuk yazsa da kuran'da düzgünü yazsa, tamam hiç sorun yok. Ama mevcut durum acayip sorunlu, bunu nasıl göremez, nasıl kıvırtır yan çizersiniz yahu!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yoktur doğru. Şimdi şey mi diyelim Türk Torunu, "Allah razı olsun, nasıl şimdiye kadar kimse görmemiş, bu büyük bir devrim."

Zaten böyle bakan arkadaşlar, sağolsunlar, Kuran'da oruç, namaz-niyaz, başörtüsü falan da bulunmadığını da söyleyerek bizi epey bir rahatlattılar. Hakkaten de yok.

Kul hakkı, hadislerle kurumsallaşmış bir başlık, diğer pek çokları gibi:

"Benim huzuruma ne ile gelirseniz gelin affederim ancak kul hakkı ile gelmeyin"

"Mazlumun bedduasından sakınınız. Çünkü onun duasıyla Allah arasında perde yoktur."

"Ümmetimden müflis odur ki, kıyamet günü namaz ve zekâtla gelir. Ama, bu arada sövdüğü şu kimse, dövdüğü bir başka kimse dahi gelir. Bunun üzerine kendisinin hasenatından şuna verilir, buna verilir. Üzerinde haklar bitmeden kendi hasenatı tükenirse, o zaman onların hatalarından alınır kendisine yüklenir. Daha sonra cehenneme atılır."

"Düşmana karşı durduğun halde öldürülürsen, borçlarından başka bütün günahlarına kefaret olur."

1400 sene kimse nasıl sonuç çıkarılacağını bilememiş, ilk ben yaptım diyorsan o başka.

"İffetli cariyelerinizi fuhuşa zorlamayın" Şimdi aynı mantıkla şunu da demeni bekliyorum: "Bakın Kuran ne diyor? Demek ki iffetsiz cariyeleriniz zorlayabilirsiniz. Kitabın diyor kardeşim..."

Arkasını da Nikola Tesla'dan falan ayetlerle süsleyebilirsiniz: "...okuyup da anlayana ateist denir..." vs.

Kur'an'da kul hakkını yememeyi öğütleyen bir ayet hatırlamıyorum, var ya da yok diyemem ama kul hakkı yemenin çok günah olduğu inancının oldukça yaygın olduğunu biliyorum herkes gibi. Herkesin dilinde, en büyük günah olarak dolanır durur. Uymadıkları da gerçek tabii, en büyük hırsızlar Müslüman dindarlardan çıkıyor.

Ben bu tür öğütleri çok güzel buluyorum. Ayetlerde değil de hadislerde bu tür öğütlerden var.

İslam diniyle ilgili en sevdiğim öğüt de "Komşusu açken tok yatan bizden değildir" öğüdü.

İşe yaramadıkları kesin tabii. Muhammed'in kişisel maceralarını daha fazla ciddiye aldıkları ve yaşatmak için insanüstü çaba gösterdikleri kesin.

"Bu İslam'ın suçu değil" dememek lazım, iyi ve güzel olan davranışları da olmaması istenen davranışları da net belirtmesi mümkündü.

"İffetli cariyelerinizi fuhuşa zorlamayın, ama zorlarsanız da Allah çok bağışlayıdır" diyerek çok net açık kapı bırakmak yerine direkt "Cariyelerinizi kesinlikle fuhuşa zorlamayın, zorlarsanız cehennemliksiniz" diyebilirdi mesela. Veya köleliği kesin dille yasaklayabilirdi.

İslam nedeniyle meşru hale gelmiş bir dolu berbat şey var, bunlardan biri de çocuklarla evliliktir. Say say bitmiyor ki...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben defalarca açık ilan verdim, bana kuran'dan kul hakkı yemeyin, kesinlikle affetmem filan falan diye bir ayet getirin, müslüm olacağım diye. Getiren çıkmadı. Olmadığını iyi bildiğim için bu iddiayı sürekli sadece forumda değil, yüz yüze konuştuğum müslümlere de tekrarlıyorum. Diyebildikleri: "Ha biz boşuna hafızlamışız, bir ateist bizden iyi biliyor kuranı" diye akılları sıra ironi yapmak. Hiç acımıyorum. "Evet aynen öyle, eşek kitap yüklenir gibi boşuna ineklemişsiniz bu zırvayı, yıllarınıza yazık" diyorum. Yüzleri öfkeden morarıyor. Yapabilecekleri tek şey sopalamak ya da sonsuza kadar susturmak. Akıllarından geçiyor biliyorum. Başka çareleri yok. Akıllarından geçmese zaten müslüm değil, bir insan olurlardı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

1- Aişe'nin Hz.Muhammed'le evlenmeden önce başka biriyle nişanlı olduğunu da (Cübeyr ibni Mutim'le)... Demek ki geleneklere göre evlenebileceği bir yaşta. Hz.Fatma'dan beş yaş küçük olduğu, peygamberimiz hicret ettiğinde 13 yaşında olduğu söyleniyor. Çoğumuzun anneannesi-babaannesi 13-14 yaşında evlenmiştir, elleri öpülesiceler.

2- Ali'nin bahçesini duymadım. Bir yarısının Ebu Kubeys dağı, diğer yarısının da Kuaykıan dağı istikametine ayrıldığını, ya da Hira Dağının iki tarafına ayrıldığını okumuştum.

3- Karısı değil mi, girer girer? İsterse oturup çay içer. Ha, cinsel gücünün abartıldığını söylemek istiyorsan, imkansız bir şey değil, vardır böyleleri.

4- Deve sidiğinin faydalı olduğu... Bilmem. Bu tavsiyenin genele değil, belli bir grup insana yapıldığı ve onların da iyileştiği söylenir. Bakarsın yarın öbür gün çıkar bir faydası. Zakkumdan-zıkkımdan, yılan zehirinden oluyor da deve sidiğinden niye olmasın? İbn Sina, kitabında bahsetmiş. Hatta deve idrarının "...hepa-c1c7" tipi kanser serilerinde (cell-line) in vitro antikanser etki gösterdiği ve kanser oluşumdaki rolü iyi bilinen "sitokrom p450 1a1"enziminin oluşumunu engellediği..." görülmüş (ulakbim'in indeksinde "a" kategorisinde yeralan bir dergi olan "journal of ethnopharmacology"'de 2011'de yayınlanan bir makalede yazıyormuş, ekşisözlük bilgisi, oradan aldım). Olur mu olur. Acele etmemek lazım.

5- Son dediğinle ilgili bir bilgim yok.

Neyse, soru bunlar da değil. Konu, kul hakkının hadislerle düzenlenen bir başlık olmasıydı. Bağlamdan koptuk gene, popüler'e kaydık.

Salak Peygamberin zaten iğrenç gelenekleri değiştirmeye gelmedi mi diri diri gömmeyi engelliyor da pedofiliyi neden engellemiyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

İslam nedeniyle meşru hale gelmiş bir dolu berbat şey var, bunlardan biri de çocuklarla evliliktir. Say say bitmiyor ki...

İslamın imza attığı daha büyük rezalet, evlatlıkları yanaşma ve besleme konumuna itmesidir. Bu rezalet kepazelik yüzünden babası ölen bir çocuk bir daha sonsuza kadar baba diyemeyecek. Annesi ölen bir çocuk bir daha asla anne diyemeyecek. Böyle kepazeliğin gelmişini geçmişini iteyim.

Daha rezil olanı, evin herifi yanaşmayı çıtırdatacak, evin avradı da peygamber de böyle yapmış ne var diye sesini çıkarmayacak! Gelmişini geçmişini ittiğimin dini!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Deve sidiğine karşı olanlar bence bir babannenizden sorun önceleri bazı hastalığı neyle tedavi ederdiler. Hatta yanmış parmağa işemez diye bir deyimin kökü de buna dayanmıyormu.

Ayrıca bir de kardiolojide ureza diye bir ilaç kullanılıyordu. Onu da büyük tanklara toplanmış sidikden alıyorlardı. Şimdi gen mühendisliğinden sonra buna ihtiyaç kalmadı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Deve sidiğine karşı olanlar bence bir babannenizden sorun önceleri bazı hastalığı neyle tedavi ederdiler. Hatta yanmış parmağa işemez diye bir deyimin kökü de buna dayanmıyormu.

Ayrıca bir de kardiolojide ureza diye bir ilaç kullanılıyordu. Onu da büyük tanklara toplanmış sidikden alıyorlardı. Şimdi gen mühendisliğinden sonra buna ihtiyaç kalmadı.

Dr. PUREZA olmasın o ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kur'an'da kul hakkını yememeyi öğütleyen bir ayet hatırlamıyorum, var ya da yok diyemem ama kul hakkı yemenin çok günah olduğu inancının oldukça yaygın olduğunu biliyorum herkes gibi. Herkesin dilinde, en büyük günah olarak dolanır durur. Uymadıkları da gerçek tabii, en büyük hırsızlar Müslüman dindarlardan çıkıyor.

Ben bu tür öğütleri çok güzel buluyorum. Ayetlerde değil de hadislerde bu tür öğütlerden var.

İslam diniyle ilgili en sevdiğim öğüt de "Komşusu açken tok yatan bizden değildir" öğüdü.

İşe yaramadıkları kesin tabii. Muhammed'in kişisel maceralarını daha fazla ciddiye aldıkları ve yaşatmak için insanüstü çaba gösterdikleri kesin.

"Bu İslam'ın suçu değil" dememek lazım, iyi ve güzel olan davranışları da olmaması istenen davranışları da net belirtmesi mümkündü.

"İffetli cariyelerinizi fuhuşa zorlamayın, ama zorlarsanız da Allah çok bağışlayıdır" diyerek çok net açık kapı bırakmak yerine direkt "Cariyelerinizi kesinlikle fuhuşa zorlamayın, zorlarsanız cehennemliksiniz" diyebilirdi mesela. Veya köleliği kesin dille yasaklayabilirdi.

İslam nedeniyle meşru hale gelmiş bir dolu berbat şey var, bunlardan biri de çocuklarla evliliktir. Say say bitmiyor ki...

Sen istediğin kadar net belirt. Yapılacaksa gene yapılır. Adam tevil eder, kılıfına uydurur, yapar. Bazı şeylerin yapılması, hakkında netlik bulunmadığından dolayı değil.

Mesela adam öldürmek. Senin dediğin kadar netlikte belirtilmiştir. Hatta bazı alimler, adam öldürmenin şirke eş değer olduğunu da söyler ama bugün İslam dünyasında en çok işlenen günahtır. Kimse de günah diye işlemez.

Ben Afganistan'da iki misyon geçirdim. Peynir-ekmek gibi adam öldürülür. Gidip de günah-münah derseniz size gülerler sadece. Tabii duyarlarsa.

Mesela uyuşturucu; yeteri kadar nettir. Ama uyuşturucu üretilir, paketlenir, üstüne mühür vurulur, "best quality" damgaları basılır; sorarsan, bu business derler.

Fuhuş; yeteri kadar nettir. Ama dünyada en çok fuhşu, yurt dışına çıkmış Türk ve Arap erkekleri yapar (Şililer ve Yunanlılar da iyi zamparadır.) Söylersen gülerler, "dar-ül harp burası" derler. Öyle ya, elin gavuruna vuruyor, belki sevap bile olduğunu düşünüyor.

Oğlancılık; kadınla ilişkiden daha çok günahtır. Ama çiçek erkekler, hamam oğlanları, esrar alemlerinde kucaklara oturup oynayan rakkase delikanlılar, ve delik değirmen taşları, adeta kültürden bir parçadır. Müdür, özel kaleminde çalışan parlak elemanı becerir. Aynı yerde oğlu da çalışır üstelik.

Vesaire. Doğu toplumları, Batıdakiler kadar normatif, yani kural esaslı yaşayan toplumlar değildir. Alışkanlıkları ve gelenekleri ile yaşarlar. Batı'da bu işler kolaydır. Kuralı koyarsın: yasa, emir, etik-ahlak, her ne ise, adam da onu beller ve ona uyar. Bunu, ait olduğu çevrede yolunu-yönünü çizmek, davranışını belirlemek için yapar. Kural olmazsa Batılı şaşırır, bocalar.

Dikkat ettin mi bizde ve çoğu Doğu memleketlerinde caddelerde şerit çizgisi yoktur. Neden? Trafik için ona ihitiyacımız Batılılar kadar yoktur da ondan.

Hukuka uygunluk sadece bir erdem değil, bir tarz, bir seçim, bir türdür hatta bir koşullanmadır. Ve hangi hukuk olduğuna hiç bağlı değildir. İsterse İslam şeriatının zina kuralları olsun, ister belediyenin trafik kuralları, isterse Birleşmiş Milletler'in kaza prosedürü, fark etmez. Önemli olan, bir şeyi yaparken kendini neyin rehberliği altına sokacağındır: soyut kuralın mı; alışkanlıklarının mı, ustandan gördüklerinin mi?

Doğulu toplumlar yüz yıldır Batı'nın en iyi yasalarını alıyorlar da ne değişiyor?

İffetli cariyeler konusuna gelince, burada bir açık kapı göremedim: Allah burada cariyeyi bağışlıyor, zorlayanı değil.

Kölelik konusuna gelince, köleliği İslam yasaklamadı. Ha, köle azat etmeyi cesaretlendirdi, falan, geçelim onları, apology yapacak değilim. İslam köleliği açıkça yasaklamadı, ama onu getiren de İslam değildi. Daha yüz elli yıl öncesine kadar savaşlarda esir edilen erkekler köle, kadınlar da cariye olarak götürülüyordu. Kural buydu. İslam'ın adının çıkmasının nedeni, savaşların genellikle galip tarafı olması, köle ve cariyelerin o tarafa akmasıdır.

Müslümanlar kaybettiği zaman da tersi oluyordu tabii. Üstelik bu zavallılar, gittikleri yerde İslam hukukunun köleler düzenlemesi gibi düzenlemeler bulunmadığından, iyice mağdur oluyorlardı. Fidye (kurtarmalık) temin edenler vardı; sahibi parayı cebine atıyor ve adamı köle olarak tutmaya devam ediyordu. Kadı gibi, kölenin başvuracağı yasal bir merci yoktu. Kadın esirlerin (cariyelerin) durumu daha da kötüydü. Bir kısmı kötü yola düşmüştü. Şanslı olanlar, Hıristiyan olarak yetiştirilmek üzere manastırlara veriliyordu.

Osmanlı'nın İkinci Viyana bozgunu yıllarında, Temeşvar'da görevli bir yeniçeri idari görevlisi Avusturyalılara esir düşer ve Viyana'daki kölelik hatıralarını kaleme alır: Temeşvarlı Osman Ağa'nın Anıları. Okumak istersen ilginç hikayeler var.

Çocuklarla evlilik derken neyi kastediyorsun? Hepimizin anneannesinin-babaannesinin evlendiği yaşları mı? Bak, onlarla evlenen dedelerimin sapık olduğunu hiç sanmıyorum.

Son zamanlarda çıkmış trend bir eleştiri. Ne de olsa Batı'dan daha somut, daha spesifik kavramlar ithal edebiliyoruz; yoksa bizimkiler böyle bir kategori yaratamazlar. Sanırım çocuklarla evlilik sorununu sorun yapan şey, yaştan ziyade evlilik boyutu.

Aynı çocukların küllü-kaffesi daha 13 yaşında bekaretini kaybedip 14 yaşında hamile kalırken bu "sorun" olmuyor ne hikmetse. Kimse üstünde durmuyor. Ama bir-ikisi evlenirse sorun oluyor.

Adam on altı, on yedi yaşındayken kızla evlenmiş. Kendi de yirmi, yirmi bir yaşında. Atmışlar içeriye, aradan bir kaç sene geçmiş. Kadın feryat ediyor, rüşt yaşını falan geçmiş, "o benim kocam, bırakın artık n'olursunuz, perişanız" diyor. Yok diyor bizim entelektüel tiranlar. Lüksemburg'dan sorun kategorisi ithal edip bana kakalıyorlar.

Hani derlerdi eskiler, "Müslümana gavur işkencesi" diye, vallahi bu, başka bir şey değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yani aynı hadis kaynakları ...... sahabelerin Muhammed'in bokunu yiyip sidiğini içtiğini de söylüyor.

Bu doğru olabilir çünkü bugün de aynısı olur.

Cübbeli çıkıp Hira dağındaki bir mağarada peygamberin bir sürü b.kunu bulduk, hiç bozulmamış, yiyen cennete gidiyor dese milyonlarca vatan evladımız yemek için birbirini parçalar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran adam öldürmeyin diye bir şey demez. Bir mümini haksız yere öldürmenin cezası sonsuz cehennemdir bir ayete göre. Dikkat edin bir insanı demiyor, bir mümini diyor sadece.

Köle azat etme meselesi de sonradan müslüman olan köleler için. Mümin bir köle azat etsin diye belirtilir ayetlerde. Mümin demeden sadece köle azat etsin diyen bir iki ayet de vardı sanırım. Büyük ihtimalle onlar da mümin kölelerden bahsediyordur.

Hayır yani domuzu, alkolü, anal seksi, zinayı açıkça yasaklayan ayetler var. Kim kılıf uydurabilmiş bugüne kadar bunlara? Adam gibi tek bir ayette "kölelik kalkmıştır, bundan sonra her kim köle edinirse cezası sonsuz bir azaptır" dese kim buna kılıf uydurabilir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu doğru olabilir çünkü bugün de aynısı olur.

Cübbeli çıkıp Hira dağındaki bir mağarada peygamberin bir sürü b.kunu bulduk, hiç bozulmamış, yiyen cennete gidiyor dese milyonlarca vatan evladımız yemek için birbirini parçalar.

:D :D

iyi fikir lan......cübbeliye bu fikri sölesem de - ortak olsak....??

:D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allah burada cariyeyi bağışlıyor, zorlayanı değil.

İşte böyle öküzlük yapıyorsunuz, bişze de size öküz olduğunuzu söylemekten başka yol bırakmıyorsunuz. Hiç kusura bakmayacaksın, öküz gibi cahil çöl yağmacılarının uydurduğu bir dini savunacağım diye kıçını yırtıyorsun.

Ulan allahın cariyeyi affettiğini nasıl söylersin be! Aptal mısın embesil misin. Öyleyse bunu niye açıkça söylemiyor? Cariyeyi affederim niye demiyor! Şimdi sen o kadar embesil bir idyotsun ki bunun "istemem yan cebime koy" şark kurnazlığı olduğunu göremeyecek kadar öküzsün.

Hiç bana niye hakaret ediyor filan diye sızlanmaya kalkma! Bu laflardan çok daha ağırını hak ediyorsun. Ben çok hafif konuşuyorum. Şu iddia ettiğin kepazeliğe bak! Cariyeyi affediyormuş! Ulan zorlanan, zorla yaptırılanın affedilecek nesi var ahmak! Hiç zorlanan affedilir mi! Zorla yaptırılıyor! Köle bu ulan köle! Sahibinin malı! Pazarda alınıp satılıyor, öldürse kısas yapılmaz!

Sen tut buna da inanma bari şimdi! Köle öldürene kısas yapılır diye iddia et de senin bir canına okuyayım kuran cahili müslüm bozuntusu. O kadar diyoruz şu kuranınızı bir okuyun, yok!

Hayır bir dogmatik safsatayı savunacağım diye insan şerefini iki paralık etmez, şaklaban, yalancı, sahtekar olmaz yahu! Şu arap zırvasını savunacağız diye yapmadığınız soytarılık şaklabanlık kalmadı!

Neymiş babannesi onüç yaşında evlenmişmiş! Ülen islamda adet görmemiş çocuğu nikahlamak var bir de boşamak var. Sorun yaşla ilgili değil. İslama göre zaten beşiğini de kertebilirsin. Sorun adet görmeye başlamamış çocuğu nikahlamış bir de boşuyor hayvan! Şimdi sorunun burda olduğunu göremeyecek kadar öküz müsün!

Hayır insanda bir şeref bir haysiyet olur, lan ben bu cahil hayvan çöl yağmacılarının safsatalarını niye savunayım ki der be! Yazıklar olsun!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir müslümün yazdıklarına içerlemek huyum değildir. Ama şunun yazdıklarına bakın yahu! Müslümlerde her türlü ahlaksızlık, pislik var, bok çukurunun içindeyiz, iğrençiz, pisliğiz, bokuz, foseptiğiz, ama biz buyuz, bu olmaktan hoşnutuz, böyle de devam etmeliyiz demeye getiriyor. Bu mudur yahu...

Müslüm de olsa insan bu yahu, insan... Aynı havayı soluyoruz, aynı suyu içiyoruz. Bir insanın bunları söylemesine, içinde yaşadığı bok çukuruna razı olmasına ben içerliyorum.

Zaten şu canlıların birbirini yemeden hayatta kalamadıkları, birbirlerini yemek zorunda oldukları doğayı allah yarattı demiyorlar mı, ifrit oluyorum. Ülen gelmişini geçmişini ittiğimin allahı yarata yarata bunu mu yaratmış! Canlıların birbirini yemeye ölesiye mecbur oldukları bir doğa!

Şimdi de bu... Pisliğiz ama pislik olmak iyi bir şey...

Allahınız gerçekten olsa da bin türlü belanızı verse ne vardı... Daha da ne diyeyim...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...