Jump to content

gelecek_elbet_gelecek

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    82
  • Katılım

  • Son ziyaret

Topluluk Puanı

0 Neutral

2 Takipçiler

gelecek_elbet_gelecek Hakkında

  • Derece
    Advanced Member

Profile Information

  • Gender
    Male
  • Location
    bursa
  1. gelecek_elbet_gelecek

    Melekler neden yaratıldı?

    melekler bilimsel olarak kesinlikle ispatlanamayacaktır bakara-3 ''Onlar gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiğimizden de Allah yolunda harcarlar.'' imtihanın sırrı kalmaz yoksa. mesela sen kızılötesi ışınlarına iman ediyor musun sorusu saçmadır. hayır demek zaten deliliktir. o yüzden isteyen inanır isteyen inanmaz. isteyen insanların hayal gücüdür, uydurulmuştur der isteyen ilahi bilgiler old. kabul eder. isteyen yukarıdaki cevaplardan tatmin olur inanmayan yine olmaz.
  2. gelecek_elbet_gelecek

    Melekler neden yaratıldı?

    Melekler insanlar gibi nefis sahibi olmadıkları için nefise ait bir ücret bir lezzet istemezler. ödüllerini bizle kıyaslamak doğru değil. Melekler, Allah'ın kulları olmalarını büyük bir şeref bilirler. Onların mükâfatı Allah’ın emri olan vazifelerinden aldıkları lezzettir, o işleri görmekten alınan lezzet. mesela çok sevdiğimiz, değer verdiğimiz birinin ricasını karşılıksız zevkle yaparız onun gibi. . Onlara hizmetlerinden aldıkları ulvi lezzet yeterli olup başka mükâfata ihtiyaç duymazlar. onların ödülleri bu nevden. o yüzden sormuş olduğun sosyal hakları var mıdır falan geçerli sorular deği
  3. gelecek_elbet_gelecek

    Melekler neden yaratıldı?

    Allah'ın meleklere ihtiyacı mı var? • Allah, yarattığı hiçbir şeye muhtaç olmadığı gibi meleklere de muhtaç değildir. “Bir şeyin olmasını murad ettiği zaman, O’nun işi sadece ‘Ol’ demektir; o da oluverir.” (Yasin, 82) “Allah, Samed’dir (her şey her cihetle O’na muhtaç olduğu halde, O hiçbir şeye muhtaç olmayandır)!” (İhlas, 2) • Melekler Allah’a yardım için değil, Allah’a ibadet için yaratılmışlardır. Onlar, kâinatta Allah’ın kanunlarını uygulayan memurlardır. Diledikleri gibi yönetme yetkileri yoktur. Onlara bu büyük işleri yapabilecek kudreti veren de Allah’tır. Yaptıkları işler, onlar
  4. Bu beyin zamana, mekana mahkum. Zamansızlık, mekansızlık düşünemiyoruz. Burada müşkil bir soru var: Madde hep var mıydı? Eğer böyleyse, evet, ateist arkadaşlar haklısınız O zaman gerçekten yaratıcıya gerek kalmayabilir. Hatta yaratıcının olmadığı ön kabulünü yaparsak bing bangteki bütün bilgiler zaten hep vardı böylece başlamış ve dengeye gelmiştir(güneş sistemi,galaksiler,canlılık vs. herşey). Bu zaten doğal kanundur. Yoksa Tanrı hep vardı da maddeyi mi yarattı? bu da inanan arkadaşların düşüncesi ya da ön kabulü diyelim. İşte buradan sonra herşey felsefi yoruma ka
  5. Basit şeylere takılma bence. Allah mutlak güç sahibidir. Sınırlı bir varlık olarak mutlak gücü ihata edememen normal. Ama birçok numuneden Allah'ın kudretini bulman mümkün. Sınırlı, birçok şeye hakim olamayan bizlerin ilmiyle bile yüzlerce insan tonlarca ağırlıkla kilometrelerce uzağa bir kaç saatte gidiyor.(uçak) insan neler yapıyor, insana bu özelliği veren, maddeyi yaratıp tanzim eden Allah'ın kudretini düşününüz. Elbette istese yaratmayadabilirdi. Varlık sahasına çıkmaz, ilminde de herşey kalabilirdi. Yaratılmanın hikmetlerine gelirsek(bu hikmet de Allah'tandır. Allah hikmetli yaptı
  6. gelecek_elbet_gelecek

    Aman Allahm seni göremiyorum!

    mikroskopa, teleskoba bisey demiyorum ki. 'Yine denilebilir ki bunlar beş duyudur ve bahsettiğin şeyler de zaten maddedir' diyerek bunları algilayabilecegimizi söyledim. mikroskop, teleskop bunlara bişey demiyoruz ki. Evrim yoktur demedim farkındaysan. Benim vurgulamak istediğim; bu evrimde bir eviren, çevirenin olduğu.
  7. gelecek_elbet_gelecek

    ölürken yaratıcıya inanmak

    bak koyu düzenledim koyu yazdım iyi gör diye. Mevzu bahis kabir alemidir. Kabrin, mezarın olsun olmasın ne çıkar.
  8. gelecek_elbet_gelecek

    ölürken yaratıcıya inanmak

    aslında imanlıyım diyenin de tehlikesi var ateistim diyenin şüpheleri vardır bi umut olabilr. Allah bilir orasını, nasıl yaşadığınla alakalı aslında. Vicdanını sustura sustura geçirilen bi hayat, en kötü geçirilmiş hayatttır.
  9. gelecek_elbet_gelecek

    ölürken yaratıcıya inanmak

    İstersen aside at kendini. kabir alemi zannettiğin gibi çukurdan, okyanusun dibinden, veya (seni hayvan yedi diyelm) yerse hayvanın midesinden ibaret bi yer değil. Allahm akıl fikir ver...
  10. Yaratıcıyı görememekten şikayetçi gibiyiz. Aslında normal. Çeşitli hastalıklı felsefelere giriftar olmuş şu geçen birkaç asırda insanların akılları gözüne inmiştir veya insanlar hep bu yönde telkin edilmiştir malasef. ‘Görmediğime inanmam, hani nerde, varsa çıkardı ortaya’ gibi sözleri duyabiliyoruz. Halbuki, şu kesindir: ‘Görmemek olmadığının delili değildir.’ Şimdi sizlere burada, ‘işte, kızıl ötesi ışınları da görmüyorsun, yerçekimini de, uzaktaki şeyleri de, mikropları da, atomları da…’ anlatmayacağım. Fakat, bir şeyin varlığını hissetmek veya var olduğuna kanaat getirmek burunla da olur
  11. gelecek_elbet_gelecek

    Kan davasına teşvik! Hatta zorlama!

    sayın unbeliever 1- buradaki cevap nefsi müdafaadır. Hani dedin ya 'haklı yere nasıl adam öldürülebilir?' 'nefsi müdafaa nedir?' diyenler için bir örnek olsun diye söyledim. bak bir örnek daha vereyim bu sefer anlayacağını umuyorum bunu da biryere çekmezsin artık . çocuklardan savunma isterken duyarsın 'o da bana vurdu o yüzden ben de ona vurdum' diye. çocuk hukuk sistemi bilmez, nefsi müdafaa kelimesini belki duymamıştır ama hisseder. Yani nefsi müdafaa diye birşey var . ben burda sana herhangi bir hukuk sistemini de konuşmuyorum öyle algılayan sensin. aslında herşey açıkken, bu 4 satırlı
  12. gelecek_elbet_gelecek

    Kan davasına teşvik! Hatta zorlama!

    sayın unbeliever 1- Mesela nefsi müdafaa. Adam canına kastetmişse, sen de korunmak için vurmuşsan, bilir kişi incelemeleri yapar kararı verir. sanırım hukuk sistemimizde hırsız yatak odana kadar girmişse vurabiliyorsun. detaylara hukuk kaynaklarından bakılabilir. Şimdi bu durumda, hırsızın yakınları ne dava edebilir? 2- O dönemde kölelere ve kadınlara insan gibi değer vermeme söz konusu. Onlar sanki insan değil de ayrı statüde olduğu zannı var malasef. Hatta hristiyan din adamları o zamanlar, kadının incile dokunup dokunamayacağını bile tartışıyorlar. Kız çocuğun doğması utanç kaynağı. Onl
  13. gelecek_elbet_gelecek

    Kan davasına teşvik! Hatta zorlama!

    Heralde siteden aldım. Zaten anlaşılmıyor mu üslubtan. Yalnız papağanlık değil direkt copy paste de değil. Verdiğin link sürekli takıldığım linktir. Burada arkadaşların nerede takıldıkları yer varsa, konu ile ilgili yerleri kısa ve öz olarak burada paylaşmaya çalışırım. Ne yapacaktım oturup kendim mi yazacaktım 2 saat. Bunlar fıkhi mevzulardır. Bu demek değildir ki; düşünmüyoruz, biz aklımızı başkasının cebine koyup düşünüyoruz. O dediğin taassubtur, bağnazlıktır. Ben bu forumdaki geçmiş postlarımı incelemeni tavsiye ederim. Er meydanına da ileti yazdım. Halen cevap gelmedi. Burada da söylüyor
  14. gelecek_elbet_gelecek

    Kan davasına teşvik! Hatta zorlama!

    arkadaşlar bu ayetin kan davasıyla hiçbir ilgisi yoktur. Buradaki “hür bir kimsenin hür bir kimseyle kısas olması…” manasına gelen ifadede, rastgele herhangi hür bir kimsenin öldürülen hür bir kimseye karşılık kısas olduğu anlatılmıyor. “Hiçbir kimse başkasının suçundan dolayı sorumlu tutulamaz.” (bk. Necm, 53/38) mealindeki ayette böyle bir şeyin büyük bir zulüm olduğunun altı çizilmiştir. Neden anlamıyorsunuz burada anlatılmak istenen, sosyal hayatın değişik katmanları olan insanların hepsinin birbirlerine kısas olacağı anlatılmaktadır. Buna göre, -ister erkek ister kadın olsun- hür bir
  15. gelecek_elbet_gelecek

    Kan davasına teşvik! Hatta zorlama!

    "Haklı bir sebep olmadıkça Allah'ın muhterem kıldığı cana kıymayın. Bir kimse zulmen öldürülürse, onun velîsine (hakkını alması için) yetki verdik. Ancak bu velî de kısasta ileri gitmesin. Zaten (kendisine bu yetki verilmekle) o, alacağını almıştır."(İsra, 17/33) Ayet-i Kerime'de: "Biz, haksız yere öldürülenin velisine bir yetki vermişizdir." buyurulmaktadır. Öldürülenin velisine verilen bu yetki: Katil hakkında kısas istemesi veya onu bağışlaması yahut da kısası diyete çevirmesidir. Ayet-i Kerime'nin sonunda: "Çünkü ona, yeterince yardım olunmuştur." buyurulmaktadır. Burada, kendisine yard
×
×
  • Yeni Oluştur...