husam

Teşekkür ederim Sevgili Hacı. Orada yazışmak benim için buralarda müslümanlarla sinir bozucu tartışmalar yapmaktan daha zevkli ve verimli olacak. İlerki zamanlarda elimden geldiğince katkıda bulunmaya çalışacağım. Saygı ve sevgiyle.

Sevgili Kozmopolit, "Sadece Ateistler" bölümü için başvuru yaptım ama önümde "300 mesajı geçme" engeli var. Bir de, buraya çok eskiden üye olmama rağmen hiç incelemediğim, yeni yazışmaya başladığım için, başlık nasıl açılıyor bilmiyorum. Nasıl açılıyor?

"Ateizmi insanlara tanıtırken nelere dikkat edersek iyi olur? Nelerden kaçınmamız gerekir?" Bu soruya da "ateizm bir din değildir. Tanıtılacak bir şey yoktur" diye karşı çıkılabilir. Oysa Ateizm hakkında yığınla yanlış inanış mevcuttur, zaten Sayın Aydın Türk de kitabını bu yüzden yazdı. Ayrıca ben, yukarıdaki ilk mesajımda söylediğim gibi, ateistler için ortak bir yaşama biçimi tasarlanması gerektiğine inanıyorum. Tekrar söylüyorum, bu, ateistleri bağlamayacak. Bu "yaşama planı"na uymaya mecbur değiller. Fakat hoşuna gidenler tamamen veya kısmen uysun, bu tavsiyelerin faydası görülsün, daha

"Ateistlerin birbirleriyle ilişkileri nasıl olmalı?" Burada da sözkonusu olan, kendi dünyasında yaşayıp etliye sütlüye bulaşmak istemeyenler değil de, ateizmin yayılmasını, dinlerin ortadan kalkmasını gerçekten isteyen ateistlerse, birbirleriyle iletişime geçmeleri, yardımlaşmaları, dayanışmaları, birtakım planlar yapıp uygulamaları ve birbirleriyle ilişkilerinde birtakım noktalara dikkat etmeleri gereklidir. Devamı gelecek...

"Yüzyüze görüştüğümüz insanları dinden uzaklaştırmak için, açık tartışma dışında başvurulabilecek taktikler neler olabilir?" Bunun da cevabı üsttekine benziyor. Bazı insanlara akıl-mantık-bilim işlemez. Kendinizi parçalasanız da lâf anlatamaz, ikna edemezsiniz. "Herkes dinin ve Tanrı inancının yanlışlığını mantıksal olarak anlamalı, dinden ve Tanrı inancından bu şekilde vazgeçmelidir" düşüncesi yanlıştır. Mantık ve bilimle ikna edemeyeceğimiz insanların da toplumun gidişatına birtakım etkileri vardır. Onların da oy hakkı vardır. Onlar da çeşitli davranışlarıyla başkalarının düşüncelerini etk

"İslamiyet'in gücünün azalması için başvurulabilecek psikolojik taktikler neler olabilir?" Türkiye'de ve dünyada din hiç olmadığı kadar güçlü bir durumdayken, bazı kişiler meselâ Fazıl Say'a "senin gibileri bu ülkeden yokedip leşini de yakmak lazım" diye mesaj gönderebiliyorken, benim bu sorumu neden yanlış bulduğunuzu anlayamadım. Mücadele sadece akılla, mantıkla olmaz. Çünkü birçok insana, kişilik bozukluklarından ötürü akıl-mantık-bilim işlemez. O yüzden, bir düşüncenin yayılabilmesi veya başka bir düşüncenin yayılmasına engel olmak için psikolojik taktikler uygulamak, "akıllı insanın harc

"Ateistin günlük yaşamında müslümanlarla ilişkileri nasıl olmalı?" sorusunu da gerekli görüyorum. "Müslümanlara, canı nasıl istiyorsa öyle davranır" diyemezsiniz. Ben ateizmin yayılmasını isteyen bir insan olarak, bazen bu konuda bazı ateistlerin yanlışlar yaptığını düşünüyorum. Meselâ ilk gençlik yıllarımda bir kitapçıda yaşlı bir ateistle karşılaşmıştım, benim giyimimden falan dindar olduğum seziliyordu, adam "şu şöyledir, bu böyledir" diyerek, aşağılayıcı ve baskıcı bir üslupla benim düşüncelerimi değiştirmeye çalıştı. Düşüncelerim değişmediği gibi, o sıralarda dinime yeniden sarıldım. Oysa

"Ateist nasıl yaşamalı" sorusu neden yanlış olsun? Bu soruya "istediği gibi yaşar" diye cevap veremezsiniz. Ateist olan kişi için günah kavramı olmadığına, öte dünyada hesap verilmeyeceğine göre, banka soyabilir mi, dolandırıcılık yapabilir mi, tecavüz edebilir mi, istediği kadar yalan söyleyebilir mi vs.? Tabii ki hayır, bunları yapmamalıdır. Öyleyse "ateist nasıl yaşamalı?" gerekli bir sorudur. "Ateist nelerle uğraşmalı?" sorusu da kişiye göre değişerek gereklidir. Bu kişi ateist olduktan sonra tamamen kendi hayatını yaşayıp etliye sütlüye karışmak istemiyorsa ayrı, fakat dinlerin ve Tanrı

Hacı, bunlar benim cümlelerim. Bu cümlelerin müslümanların önünde değil de, ateistlerin kendi aralarında tartışılmasını tercih ederdim ama, madem burada tartışmayı uygun görmüşsünüz, ben de cevap vermeye, neden öyle dediğimi açıklamaya çalışayım. Tabii ki bu tartışma esnasında düşüncelerimi değiştirmeye açığım. 1)"İdeal bir ateist nasıl olmalı? Nasıl yaşamalı? Nelerle uğraşmalı? Günlük yaşamında müslümanlarla ilişkileri nasıl olmalı?" Ateist olmak Tanrı'nın varlığını reddetmekten ibaret olduğuna göre, bir ateist, bu reddetme dışındaki konularda ille şöyle düşünecek, şöyle yaşayacak, yoksa at

Gerçekten "Allahü ekber" cümlesi anlamsız görünüyor. "Allah en büyüktür" derken onu kimlerle kıyaslıyorsun. Bildiğimiz en güçlü canlı insan olduğuna göre, İslam'a göre en büyük insan Muhammed olduğuna göre, Allah'ı Muhammed ve diğer peygamberlerle mi kıyaslıyorsun? Koca evrende bir nokta bile olmayan insan denen canlıyla, evreni sözde yaratan Allah'ı kıyaslayıp "en büyük o insanlardan biri değildir, Allah'tır demek komik olmuyor mu?

Tek tek ele alalım: a)İslam'a göre Allah her şeyi bilir. Öyleyse dua ile bahsetmenin anlamı yoktur. Adam "isteğimi belirtiyorum" diyebilir. Allah, dile getirmese bile onun zihnindeki isteği zaten bilmiyor mu? İfade etmeye ne gerek var? Bir formalite mi? Allah her şeyi bildiğine göre, söylemeye gerek yoktur, isteği içinden geçirmenin yetmesi gerekir. Öyleyse dua niye? b)Allah her şeyin doğrusunu bildiğine göre, her takdirinin bir hikmeti olduğuna göre, onun her takdirini kabul etmek, başka bir şey istememek gerekir. c)Bazı müslümanlar gerçekten bazen Allah her şeyi bilmiyormuş gibi davranıyo

Kitabı okudum. Zevkli ve doyurucuydu. Bazı bölümler biraz daha geliştirilebilir ama ateizm gibi geniş bir konuda hiç kimsenin eksiksiz bir kitap yazabilmesi beklenemez tabii ki. Herkese hararetle tavsiye ediyorum bu kitabı.

Yukarıdaki iletime, nasıl dinden çıktığıma dair birkaç ekleme de yapayım: Felsefeye bulaşarak çıktım. Ne düşündüm biliyor musunuz? "Bir müslüman olarak, felsefeyi savunanlarla tartışabilmem gerekir, birçok konuda bilgi sahibi olmam gerekir" diye düşündüm, felsefe kitapları okumaya başladım. İslâm'ı dinsizlere karşı savunabilmek için kültürümü geliştirme amacıyla okuduğum felsefe kitapları beni dinden çıkardı. Sonraki yıllarda okuduğum popüler bilim ve psikoloji kitapları da konumumu sağlamlaştırdı. Müslüman olarak geçirdiğim yılların bana kaybettirdiği çok şey oldu. Fakat ben hayata bulanık

Aşağıdaki iletiyi başka bir başlık altına yazmıştım, buraya da güzel uyduğu için yapıştırıyorum: Bu sitedeki ilk iletimi yazıyorum. Ben yaklaşık 10 yıldır ateistim. Ondan önce, dindar bir müslümandım. 5 vakit namaz kılardım. Daha da önce tarikat üyesiydim. Tabii ateistliğe geçişim, birden 5 vakit namazı bırakıp hemen ateist olma şeklinde cereyan etmedi. Zaman içinde, derece derece oldu. Bu konuyu açan arkadaşın düşüncesi müslümanlar arasında yaygın bir yanılgıdır. Ben de dindarken, "Dinden çıkarsam çekinmeden her türlü kötülüğü yaparım. Özellikle de çok fazla zina ederim" diye düşünürdüm.

Bu sitedeki ilk iletimi yazıyorum. Ben yaklaşık 10 yıldır ateistim. Ondan önce, dindar bir müslümandım. 5 vakit namaz kılardım. Daha da önce tarikat üyesiydim. Tabii ateistliğe geçişim, birden 5 vakit namazı bırakıp hemen ateist olma şeklinde cereyan etmedi. Zaman içinde, derece derece oldu. Bu konuyu açan arkadaşın düşüncesi müslümanlar arasında yaygın bir yanılgıdır. Ben de dindarken, "Dinden çıkarsam çekinmeden her türlü kötülüğü yaparım. Özellikle de çok fazla zina ederim" diye düşünürdüm. Yıllar sonra dinden çıkınca, hiç de düşündüğüm gibi olmadı. Oradan oraya koşturup zina etmedim me