Jump to content

Kendilerine peygamber gönderilmeyenler ne olacak?


Recommended Posts

2 Ağustostaki Cübbeli Ahmet hocanın çıktığı teke tek programını izliyorum kendisine bu soru soruluyor,ben de bu sorunun cevabını bilmiyordum ya da farklı biliyordum.Diyor ki fetret dönemlerinde yani peygamber gönderilmeyen dönemle yaşayanlar,ya da peygamberi hiç duymayanlar toprak olur.Ruhları yok edilir,cennet ya da cehenneme gitmez.Onlara peygamber gönderilmediği için ve peygamberden haberdar olmadıkları için sınava tabi değiller.Sitedeki müslümanlar bu konuda ne düşünüyor,Allah sınava sokmayacaksa bu insanları neden yaratmıştır?Bence bu durum hiç adil değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 109
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

2 Ağustostaki Cübbeli Ahmet hocanın çıktığı teke tek programını izliyorum kendisine bu soru soruluyor,ben de bu sorunun cevabını bilmiyordum ya da farklı biliyordum.Diyor ki fetret dönemlerinde yani peygamber gönderilmeyen dönemle yaşayanlar,ya da peygamberi hiç duymayanlar toprak olur.Ruhları yok edilir,cennet ya da cehenneme gitmez.Onlara peygamber gönderilmediği için ve peygamberden haberdar olmadıkları için sınava tabi değiller.Sitedeki müslümanlar bu konuda ne düşünüyor,Allah sınava sokmayacaksa bu insanları neden yaratmıştır?Bence bu durum hiç adil değil.

ayrıca tanrıya inananların çoğu öldükten sonra yok olmayi kabullenemediklerinden inanıyorlar. ölüm korkusundan dolayı kendilerini "öbür dünya" diye kurgu inançlarla avutuyorlar.

cübbelinin dedikleri inananlar için korkunç olmuş bence. fakat yine de hepsi şimdi "iyi ki peygamberi duymuşuz, yoksa öldükten sonra yok olacaktık" deyip avunmaya devam ediyorlardir.

peygamber olmayan dönemlerde cübbeliye göre ölenler yok olmuş.

daha önemlisi şu ki peygamber olan dönemlerde de ölenler "yok" olacak. korkmanın gereği de yararı da yok.

tarihinde Odin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

yakın yakın islam ateizme doğru hızla ilerliyor,

anladılar mantıksızlığı dahada kıvırıyorlar,

artık evrim teorisini ya zaten kuranda yazıyor diyecekler yada demeden kabul edecekler,bir sürü ayeti şekilden şekile sokup evrimi çıkartıcaklar oradan.

hatta adem ve havva evrimden oluşan ilk canlılardı diye bir değişim bekliyorum ben. :D

tarihinde Diktator tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

cübbelinin katıldığı teke tek programını dehşet içinde izledim. fatih altalı'nın birkaç sorusu yerindeydi mesela range rover sorusu hoşuma gitti. ama bunlar dışında program tamamen reyting kayıgısı güdüyordu. bu arada cübbeli "gavur öldürmek sevaptır" dedi ve cübbeliyi de takdir ettim. adam bişiler biliyor. burdan kuranda öldürme emri yoktur diyen müslüman arkadaşlara göz kırpıyorum. ;)

burda "kuranda öldürün diyor allah" dediğimizde bize karşı çıkan müslüman arkadaşlar neden bu tür yayınlar katılıp da kendini dini diye ortaya atan şarlatanlarla tartışmaz buna da bir anlam veremiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
cübbelinin katıldığı teke tek programını dehşet içinde izledim. fatih altalı'nın birkaç sorusu yerindeydi mesela range rover sorusu hoşuma gitti. ama bunlar dışında program tamamen reyting kayıgısı güdüyordu. bu arada cübbeli "gavur öldürmek sevaptır" dedi ve cübbeliyi de takdir ettim. adam bişiler biliyor. burdan kuranda öldürme emri yoktur diyen müslüman arkadaşlara göz kırpıyorum. ;)

burda "kuranda öldürün diyor allah" dediğimizde bize karşı çıkan müslüman arkadaşlar neden bu tür yayınlar katılıp da kendini dini diye ortaya atan şarlatanlarla tartışmaz buna da bir anlam veremiyorum.

müslümanların gerçeği anlamasını istiyorsunuz,kuranın aslında barışçıl olmadığını anlamasını istiyorsunuz.

sanıyorsunuz ki bunları görünce ateist olucaklar,

hayır,ya yan etkisi ne olucak ? ya bunları öğrenince Atatürk'ümüzden,Laikliğimizden Islam Cumhuriyetine geçiş yaparsak iran gibi.

bence boşverin,yapmayalım,zaten islam bu ülkede %100 duramaz,islam bu ülkeye ayak uydurmak zorunda,gavur öldürün falan işlemez yani burada,hak var hukuk var,cübbeliyi mahkemeye vermeliyiz,yok mu cesaretli biri ya.

Link to post
Sitelerde Paylaş
müslümanların gerçeği anlamasını istiyorsunuz,kuranın aslında barışçıl olmadığını anlamasını istiyorsunuz.

sanıyorsunuz ki bunları görünce ateist olucaklar,

hayır,ya yan etkisi ne olucak ? ya bunları öğrenince Atatürk'ümüzden,Laikliğimizden Islam Cumhuriyetine geçiş yaparsak iran gibi.

bence boşverin,yapmayalım,zaten islam bu ülkede %100 duramaz,islam bu ülkeye ayak uydurmak zorunda,gavur öldürün falan işlemez yani burada,hak var hukuk var,cübbeliyi mahkemeye vermeliyiz,yok mu cesaretli biri ya.

olay ateist olup olmama olayı değil. olay inancın kurumsallaştırılması ve bu yolla insanların sömürülmesi. bütün yazılarımda bas bas bağırıyorum. kişi istediğine inanabilir. allah'a mallah'a yallah'a neye istiyorsa inansın. inanç insanın içindedir. fakat din inancı ve imanı kurumsallaştırır ve bu yolla insanları sömürür. yani ben insanların allah'a inanmasına karşı değilim. ben islam dinine karşıyım. insanların islam emperyalizmi yoluyla maddi ve manevi olarak sömürülmesine karşıyım.

aynı şey hıristiyanlıkta da vardır. klise insanların inançlarını kurumsallaştırır. klise hep paraya ihtiyaç duyar ve sürekli halktan vergi toplar. bunun yanında burjuva kesimi kliselerin yönetimini ellerinde tutarlar ki halk galeyana gelip ayaklanamasın.

bu tür örnekler çoğaltılabilir. umarım anlaşabildik.

Link to post
Sitelerde Paylaş
cübbeliyi mahkemeye vermeliyiz,yok mu cesaretli biri ya.

Burada suçlu cübbeli değil ki.Belki de en masumları cübbeli.O bu ülkedeki çoğu müslümanın yaptığı gibi islamı eğerek bükerek kırparak kendi dünya görüşüne monte etmeye çalışmıyor.İslamı dünya görüşü olarak benimsemiş.Kuranda ve hadislerde yazan her şeyi mutlak doğru kabul ediyor.Bir müslümanın yapması gereken şey budur zaten.Yani yargılanması gereken cübbeli değil islamın kendisidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Cübbeli zırvalamış her zamanki gibi..Zaten adamın bilmediği soruları da sazan gibi cevaplama hastalığı var..Her moku bilen hoca edasındadır.

Peygamber'in uyarılmayan dedesini CEHENNEMLİK ilan ettiğini daha geçen günlerde forumda tartıştık.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Cübbeli zırvalamış her zamanki gibi..Zaten adamın bilmediği soruları da sazan gibi cevaplama hastalığı var..Her moku bilen hoca edasındadır.

Peygamber'in uyarılmayan dedesini CEHENNEMLİK ilan ettiğini daha geçen günlerde forumda tartıştık.

Ona uyarılmamış denilebilir mi bilmiyorum.Müslümanlar Muhammedden önce Allaha inananların ibrahim peygamberin takipçisi olduğunu iddia eder.Muhammedin dedesi de Allaha inanıyordu ancak Allahın kızları olduğuna da inanıyordu.Bu durumda uyarılmamış değil şirk koşmuş sayılır kanımca.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Ona uyarılmamış denilebilir mi bilmiyorum.Müslümanlar Muhammedden önce Allaha inananların ibrahim peygamberin takipçisi olduğunu iddia eder.Muhammedin dedesi de Allaha inanıyordu ancak Allahın kızları olduğuna da inanıyordu.Bu durumda uyarılmamış değil şirk koşmuş sayılır kanımca.

ONA BAKARSAN herkes baştan Ademle uyarılmış :)

Ve Kuran'a göre Kuran'dan önce her topluma peygamber/elçi/UYARICI gitmiştir..Ayetlerde KÜLLİ ifadesi nettir..Her demek istisnasız.Uyarılmayan toplum moplum yoktur Kuran'a göre.Cübelli işkembeden sallamaktan Kuran okumaya vakit bulamıyor.

13/7 İnkarcılar, "Ona bir mucize inmeli değil miydi," diyorlar. Sen ancak bir uyarıcısın. Her toplum için bir Yol Gösterici vardır.

35/24 Seni bir müjdeci ve uyarıcı olarak gerçekle gönderdik. Her toplum içinde mutlaka bir uyarıcı gelmiştir.

Yani Cübbeli her harükarda saçmalamıştır..

Ayrıca Kuran'a göre insana gerçek din daha doğmadan söylemiş fıtratında filan..Kalu bela zırvalıkları bir sürü şey var..

tarihinde euclid tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

evet kişinin dinini belirlemesinde aile ve çevresel rollerin işlevini şekil olarak değiştirmek için islam bunu da söylemiştir. her çocuk müslüman doğar. fakat sonradan dini değişir. yani kafirler derler ya "hıristiyan toplumda büyüyenlerin günahı ne madm tek gerçek islamsa?" işte bunu etkisiz kılmak için böyle bir yalan da döner durur piyasada yüzyıllarca

Link to post
Sitelerde Paylaş
Burada suçlu cübbeli değil ki.Belki de en masumları cübbeli.O bu ülkedeki çoğu müslümanın yaptığı gibi islamı eğerek bükerek kırparak kendi dünya görüşüne monte etmeye çalışmıyor.İslamı dünya görüşü olarak benimsemiş.Kuranda ve hadislerde yazan her şeyi mutlak doğru kabul ediyor.Bir müslümanın yapması gereken şey budur zaten.Yani yargılanması gereken cübbeli değil islamın kendisidir.

hayır,islam yargılanır veya yargılanmaz banane,insanların bu ülkede müslümanlığı %100 yaşama hakları yoktur,verilemez.

çünkü şeriat,inanmayanları öldürme,inanmayanlara hakaret etme,köle-cariye,4 eş vs. gibi şeyler anayasaya aykırıdır.

bırakın insanlar bildiği gibi yaşasınlar islamı,gerçek islamı yaşarlarsa olmaz,o zaman aşırı milliyetçiler çıkıcak nazi gibi bir şey oluşturucaklar,soykırım olucak.

INSANLARIN NEYE INANDIĞI BENI ILGILENDIRMIYOR,AMA INANDIKLARI ANAYASAYA AYKIRI ISE UYGULAMA HAKLARI YOKTUR,YUKARIDA SAYDIĞIM KAVRAMLAR ISLAM DINININ IÇINDEDIR VE KIMSE DINIMDE VAR DIYE BUNLARI BU ÜLKEDE UYGULAYAMAZ.

Daha açık söyleyeyim,allahın kanunları burada geçmez.

tarihinde Diktator tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu konu Ahmet Ünlü gibi ana çalışma alanı tasavvuf olan kişilerin sağlıklı cevap vermekte zorlanacağı zor konulardan biridir. Çünkü konunun hem kapsamı ve sonucu çok dikkatle seçilmeli tespitler buna göre islamın ana ilkeleri doğrultusunda yapılmalıdır.Konu hakkında önce birkaç soru sorarak başlayalım.

—Fetret nedir? Kelime ve terim anlamından ne anlaşılmaktadır.

—Kuranda fetret kavramı geçmekte midir?

—Fetretin kapsamı nedir? İslamın adını duymamak mı islamı orijinal haliyle duymamak mı?

—Fetret İslam dini ile mi sınırlı yoksa Allah ve ahiret inancının tamamıyla mı ilişkilidir?

Fetret ehli olanlar nelerden sorumlu oluyor nelerden sorumlu olmuyorlar?

—Fetret ehli konumuna girmiş olanların ahiretteki durumu nedir?

Bu konuda Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde Mustafa akçayın” Dini sorumluluk açısından fetret ehli” adlı bir doktora tezi bulunmaktadır.1997 de onaylanan tez 536 sayfa. Bu konuda detaylı bilgi sahibi olmak isteyenler ilgili teze başvurabilirler. Tezdeki bilgiler ışığında ve bu konuda elde etmiş olduğum 5 makale ışığında konuyu kısaca sizinle paylaşmaya çalışacağım.

1.Fetret nedir? Kelime ve terim anlamından ne anlaşılmaktadır.

Kelime, sözlük anlamında "fetere" şeklinde fiil olarak birlikte kullanıldığı kelime ve edatlarla çeşitli anlamlara gelmekteyse de hepsinde ortak olan anlam "bir şeyin hiddetten sonra sükûnete kavuşması, şiddetten sonra yumuşaması, güç ve kuvvetini kaybedip zayıflaması" dır. "Fetret" kelimesi ise "duraklama, kesintiye uğrama, zayıflama, sükûna erme, gevşeme ve gevşeklik, kırgınlık fersizlik, takatsizlik, zaaf ve inkıta' " anlamlarına gelmektedir.

Öyle görülüyor ki fetret kavramında duraklama ve kesintiye uğrama gibi anlamlar baskın çıkmaktadır.

Terim olarak anlamı ise kapsamını da beraberinde getirdiği için çeşitli tanımlamalardan geçmiştir. Dr.Mustafa Akçayın tezinde belirttiğne göre terim anlamında birkaç kullanım bulunmaktadır.

a) Fetreti belli bir zamana tahsis etmeyen tanımlar:

Meselâ dil bilginleri fetreti mutlak olarak "herhangi iki peygamber arasında risaletin yani hak dine davetin kesintiye uğradığı zaman dilimi"9 şeklinde tanımlamışlardır. Keza Kurtubî de fetreti "herhangi iki peygamber arasındaki inkıta'/kopukluk " olarak açıklamıştır.

b Fetreti belli bir zaman dilimine tahsis eden tanımlar:

Meselâ Râgib el-Isfahanî fetret âyetinden hareketle fetreti belli bir zaman dilimine tahsis ederek "Hz.Peygamber'in gelişinden önceki dinî durgunluk ve zayıflık hâli" İbn Kesîr de "Hz. İsa'dan Hz. Muhammed'in (s.a.s.) gönderilmesine kadar süren uzun dönem" olarak tarif etmiştir.

c) Fetreti mutlak ve tahsis edilmiş olarak birlikte tanımlayan tarifler:

Meselâ İbn Esîr, bu şekilde tarif ederek fetreti "herhangi iki peygamber arasında vuku bulan risaletin kesildiği dönem ve Hz. İsa ile Hz. Muhammed arasındaki risaletsiz geçen zaman dilimi" şeklinde tanımlamıştır

2. Kuranda fetret kavramı geçmekte midir?

Maide süresi 19.ayette geçmektedir. Ey Kitap Ehli, resullerin arası kesildiği dönemde: "Bize müjdeci de, bir uyarıcı da gelmedi" demenize (fırsat kalmasın) diye size apaçık anlatan elçimiz geldi. Böylece müjdeci de, uyarıcı da gelmiştir artık. Allah her şeye güç yetirendir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

3. Fetretin Kapsamı nedir? Kimler fetret ehli olabilmektedir.

Dr. Veysel Sarayın köprü dergisinde ele aldığı bir makaleye göre de fetretin terim anlamı üzerinde üç görüş bulunmaktadır.

1- Hz. İsa ile Hz. Muhammed arasındaki dönemde yaşayıp, hiçbir dinin tebliği kendilerine ulaşmayanlar.

2- Ergenlik çağına gelmeden önce vefat eden kafir ve Müslüman çocukları

3- İslamiyet’ten önce ve İslam geldikten sonraki dönemde peygamber davetinden hiçbir şekilde haberdar olmayanlar.

Buna göre İslami tebliğden yoksun olanlar ile çocuklar fetret ehli sayılabilmektedirler. Ama bunların sorumluluklarının aynı olacağı anlamına geliyor mu? Bu tartışılır. Ama şu an konumuz fetretin kavramı üzerinde çıkarsama yapmaktır.

İmam Gazali’ye göre iman mecburiyetinin iki şartı var

1.Peygamber’in tebliğinin sahih olarak ulaşması lazım.Peygamber kendilerine sahtekar yalancı şekliyle ulaşılmaması gerekir.

2.Nazarı muharrik olacak şekilde olmalı; yani tebliğ yoğun ve tahrik edici olmalıdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

4. Fetret İslam dini ile mi sınırlı yoksa Allah ve ahiret inancının tamamıyla mı ilişkilidir?

Bu durum terim anlamlarından çıkarılan yoruma bağlıdır. Genel kanaat Allah ve Ahiret inancının tamamıyla ilişki olduğu yönündedir.

5. Fetret ehli konumuna girmiş olanların ahiretteki durumu nedir?

En can alıcı durum burası.Hatta tüm tartışmalar bu sonuç için çıkmıştır denilebilir.Dr.veysel sarayın çalışmasında bunlara şu şekilde yorumlar getirilmiştir.

1- Hz. İsa ile Hz. Muhammed arasındaki dönemde yaşayıp, hiçbir dinin tebliği kendilerine ulaşmayanlardan, geçmiş dinlerin tesiri ile tevhide inananlar ahirette kurtuluşa erecek, tevhid akidesinden saparak putlara tapanlar ise sorumlu tutulacaktır.

2- Ergenlik çağına gelmeden önce vefat eden kafir ve Müslüman çocukları da fetret ehli içinde ele alınmıştır.

3- İslamiyet'ten önce ve İslam geldikten sonraki dönemde peygamber davetinden hiçbir şekilde haberdar olmayanların dini sorumlulukları ise şöylece ele alınmıştır:

a. Peygamber gönderilmedikçe insanların helâk edilmeyeceğini ve azaba uğratılmayacağını (İsra', 17/15-16; Şuara, 26/208) ifade eden âyetleri delil gösterenler, fetret ehlinin, tek başına akıl yürütmeyle iyi ve kötüyü bilemeyecekleri; iman ve küfür ayrımını da yapamayacakları için sorumlu olmadıklarını söylemişlerdir. Eş'ariye'nin çoğunluğu, Hariciler, Şia ve Buharalı bazı Matüridi alimleri, İmam-ı Şafii ve Ahmed b. Hanbel gibi alim ve mezhep imamları ile muasırlardan Muhammed Abduh gibi alimler bu kanaati paylaşmaktadırlar. Said Nursi de "Zulüm ve savaşlarda mağdur olarak ölenlerin kafir bile olsa haklarında bir rahmet bulunduğunu" ifade ederek aynı görüşü dile getirmiştir. Gazali de muasamahalar kitabında aynı fikri paylaşmaktadır.

b. Konuyla ilgili bir başka temel görüş, fetret ehlinin Allah'ın varlığına ve birliğine inanmak, ayrıca akıl yürütmek suretiyle bilinebilecek iyi fiilleri de tespit ederek bunlara uymakla yükümlü oldukları yönündedir. Fetret ehlinin aklını kullanmak suretiyle yaratıcıyı ve bazı önemli vazifeleri aklıyla bulabileceğini ifade edenlere göre bu kimseler söz konusu yükümlülükleri yerine getirirse kurtulacaktır. Bu kanaat sahiplerine göre, ergenlik çağına gelen insanların kendilerini ve kainatı yaratan yüce bir kudretin varlığına inanmalarını engelleyecek bir mazeret ileri sürülemez. Mutlak ve mükemmel bir bilgi aracı olmamakla birlikte, akıl, Allah'ın varlığını bilme ve temel konularda iyi ile kötüyü ayırt etme yetisine sahiptir. Nitekim Kur'an'da aklını kullanarak Allah'ın varlığını bulmayı ifade eden ayetler vardır. (el-En'am, 6/76-79) Bu alimlere göre "Peygamber gönderilmeden azap edilmeyeceğini" bildiren ayetler, ahiret değil, dünya hayatındaki sıkıntı ve felaketlerle ilgilidir. Ebu Hanife başta olmak üzere, Ebu Mansur el-Matüridi ve bu mezhebe bağlı alimlerin çoğunluğu, Mu'tezilenin tamamı Ebu Abdullah b. Halimi ve muasırlardan M. Reşid Rıza da bu fikirdedirler.

c. Selef alimleri ve bu çizgiyi benimseyenlerden İbn Teymiye, İbn Kesir, İbn Hacer, İbn Kayyim el-Cevziyye ise, fetret ehlinin peygamber davetine muhatap olmadan kurtuluşa ermelerini ilahi adalete göre ters bulmuştur. Onlara göre ahiret her ne kadar imtihan yeri değilse de bu kişilerin Cennetlik ya da Cehennemlik olacakları ahirette yapılacak bir denemeden sonra tespit edilecektir. Hemen ifade edelim ki, bu görüşü savunanların ileri sürdüğü hadisler çoğunluk tarafından zayıf rivayetler olarak görülmektedir.

d. Konuyla ilgili bir başka görüş de fetret ehlinin dirilişin ardından hayvanlar gibi toprak edileceği yönündedir. Sanırım Ahmet Ünlünün de söylemek istediği görüş budur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tüm bu yorumları özetlemek gerekirse

1. Allah kişinin gücünün yetmediği şeyi kendisine yüklemeyecektir.Bu açıdan kişiyi ancak gücünün yetiği konuda kişiyi sorumlu tutacak ceza ve mükafatını da buna göre verilecektir.

2. İslamdan sağlıklı bir şekilde haberdar olmayanlar fetret ehli olabilirler.Ancak bu, onları iman konusunda mazur durumuna sokabilir.Diğer konularda sorumlu olmaya devam edeceklerdir.

3. İnsan türünün kıyamette toprak olacağı görüşü herhangi bir sağlıklı kaynaktan beslenmiyor.

4.Konunun ahiret bakan tarafını sadece Allah bilir.Ancak Allahın adaletle hükmedeceğinden şüphe duyulamaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

insanların ezici çoğunluğu vahiyle muhattap olamadılar.

son bin dört yüz yıllık döneme bakın mesela.

aynı şeyleri rahat on defa yazdığım için bir daha yazmayacağım.

vahiy nedir?

peygamber göndermekten maksat nedir?

bunların üzerine düşünüldüğünde ortada imtihanın falan olamayacağını görmek zor değil.

biraz yüzeysel oldu ama arif olan anlasın, aynı şeyleri yazmaktan gına geldi çünkü.

Link to post
Sitelerde Paylaş
insanların ezici çoğunluğu vahiyle muhattap olamadılar.

son bin dört yüz yıllık döneme bakın mesela.

aynı şeyleri rahat on defa yazdığım için bir daha yazmayacağım.

vahiy nedir?

peygamber göndermekten maksat nedir?

bunların üzerine düşünüldüğünde ortada imtihanın falan olamayacağını görmek zor değil.

biraz yüzeysel oldu ama arif olan anlasın, aynı şeyleri yazmaktan gına geldi çünkü.

Kuran elimizdeyken kimse bana Allah kendini bildirmedi , benim haberim yoktu diyerek şeytanın vesvesesine kapılmasın.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Kuran elimizdeyken kimse bana Allah kendini bildirmedi , benim haberim yoktu diyerek şeytanın vesvesesine kapılmasın.

ya bırak, yüz sene evvel internet de yoktu.

çinde, amerikada, avustralyada insanlar bizim neden bahsettiğimizden habersiz ölüp gittiler.

islamın yayılmadığı tüm coğrafyalar için geçerli bu.

nasıl olacak da insanların çoğunluğu okuma yazma bilip de kendi kutsal metinlerini bile okuyamazken

tutup da bir şekilde islama dair birşeyler okuyup da islamın neden bahsettiğini

allahın insanları imtihan ettiğini öğreneceklerdi?

çok desteksiz sıkıyorsunuz ama bu tutarsızlığı her nasılsa görmek işinize gelmiyor.

bin defa yazdım, o yüzden uğraşamayacağım cüppeli.

çünkü gene bu konunun tartışıldığı bir başlıkta kızıp sana sövdüğümü hatırlıyorum. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...