Jump to content

Allah kelimesinin kökeni.


Recommended Posts

  • İleti 235
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Ebuhureyre Arkadaşım,

Saygılar, sevgiler.

Değerli Notamatik Kardeş,

Yukarıdaki yazını İnan ciddiyetle okudum....

Hayatımda ciddiye aldığım en önemli olay karşı tarafı anlamaya çalışmaktır....

Ben sizin bazı konulardaki saptamalarınızdaki sapmalara değinmeye çalıştım...

Sizin yukarıdaki üslubunuz beni cevap veremez hale getirdi...

Neden?

Şundan:

İşte senin ifadelerin:

"Arapça benim nazarımda bir dil bile değildir ki ben onun dil bilgisi kurallarını takayım."

"Arapça "cahilin icad ettiği İbranice'dir". Yani İbranice'nin cahilcesidir. "

"tekrar unutmayasın diye yine söyleyeyim. Arapçayı takmıyorum bile. Umurumda bile değil."

Yukarıdaki cümlelerini analiz etmek...Üzerinde etüt etmek bence çok zor...

Fakat senin hakikaten incelenmesi gereken ciddi iddiaların var...

Mesela diyorsun ki:

"Bununla da yetinme. Eloh'un da kökü Ella. Ella kelimesi bu gün hala İbranice'de kullanılıyor ve onun da sözlükteki manası yine "tanrıçaaaaaa".

Bununla da yetinme. Bu kelime aslan Babil kökenlidir. Ella kelimesinin Babilce'deki karşılığı yine "tanrıça". Ellaaaaaaa diye bağırırsan, tanrıçaaaaaa diye bağırmış olursun. Şimdi anladın mı beni?

"Alla" dersen yine tanrıça. Sadece lehçe farkı var. Allah dersen yine tanrıça, yine sadece lehçe farkı var."

Yukarıdaki ifadeler sana ait...

Bu ifadelerine cevap olabilir mi diye bir yazı ekliyorum...

Amacın hakikati (salt gerçeği)aramaksa istifade edersin...

Ama yok , amaç Allah'ı dişileştirmeye çalışmaksa bir şey diyemem...

İşte bir başkasının araştırması...

Selametle kal...

Allah Kelimesinin Kökeni

tarihinde Mohammed tarafından düzenlendi
Kopyala Yapıştır
Link to post
Sitelerde Paylaş
Paradigmax,

Şimdi de Turan Dursun diye mi tutturdun? Hayatımda Turan Dursun'un tek bir kitabını bile okumadım. Sitesine de üye olmadım. Hakkında tek duyduğum şey, İslamın aksine kitaplar yazdığı için failleri de bulunmayacak şekilde katledildiği.(Bence bizzat devlet tarafından öldürülmüştür ve faillerin yakalanmama sebebi budur.).

Son olarak onun hakkında bildiğim diğer şey, "Al-İlah" adında bir Ay tanrıçası olduğunu ve Allah kelimesinin bundan türediğini söylemiş olmasıdır. Benim tezim ise tam tersine, bunu reddediyor.

Ben,

Al=Tanrı

Lah=ça

Al+Lah=Tanrıça

diyorum ve bunu da daha önce söyleyene hiç rastlamadım.

Diğer söylediklerine de cevap yazmaya gerek görmüyorum çünkü söylediklerinin hepsi, belgesiz, kanıtsız. Kanıt diye bana bozacının söylediklerini getiriyorsun. Kuranı kanıt diye bir ateiste gösteremezsin. Çünkü Kuran bilimin gözünde bir paçavradan ibaretttir. Sen hiç hayatında Kuran'ın söylediklerini kanıt fösteren bir bilimsel makale gördün mü? Görmediysen bana da gösterme. Gördüysen, o bilimsel makaleyi bana da göster.

Saygılar, sevgiler.

Notamatik;

Hiç bir şey tutturmadım, başından beri söyledikleriniz aynı zırvalar.

T. Dursun kitabı okumamış olmanız onunla aynı bakış içinde olmamanızı gerektirmez.

Tek farkınız onun Arapça biliyor sizin bilmiyor olmanız..

Bu sebeple o "ilahe" kelimesinden Allah ı müennes yapmaya kalkışmadı..

Temelde o, Allah ı ay tanrısı siz ay tanrıçası yapmaya kalkıyorsunuz..

Batı tarzı ekollerle ve ezber-kopya yaklaşımınız sadece ön yargılarınızı doğrulamaya yönelik.

Kalkıyorsunuz burada hiyerogliflerden bahsediyorsunuz, oysa bizim milletimizi daha yakından ilgilendiren 15.0000 yılık "PETROGLİFLER" den bahsetmiyorsunuz..

Bunu neden söylüyorum, asıl ay kültünün temeli oradadır, inek kökenli değil boğa/öküz kökenlidir..

Aslında "neden Allah ın simgesi aydır" diye soran ön kabullü bir beyne bunları söylememin bir anlamı yok.

Allah ın simgesi ay mıdır Allah aşkına?

Bir taraftan İslam da ay Allah a simge adledilecek, diğer tarafta ay yarılacak, ay-güneş-yıldızlar sadece insanların hüzmetine verilmiş ayetlerdir denilecek Kuranda..

Buna aklınız kesiyor mu?

Önce Arapça dediğimiz bir dili İbrani lehçesine çeviriyorsunuz sonra da ilah ın neden ilahe şeklinde olduğunu bilmediğinizden tüm Arapçayı red etme cesaretinizi gösterebiliyorsunuz.

Artık buna ne denir bilemiyorum?

Lah hecesinin bir şekilde La dönüştüğünü ve dişil takısı söylüyorsunuz oysa sadece İbrani lehçesi dediğiniz Arapçada “La” nın hayır/yok demek olduğunu bilmiyor musunuz?

Bu nasıl lehçe ki aynı kelime farklı manalara gelebiliyor?

İşin detayları var ama "ella" nın Arapça bir mana oluşturup-oluşturmadığına bile baknadınız sanırım?

Neyse sondaki "La" nın tanrıçalık takısı olduğunu söylüyorsunuz:

Bir Yahudi tarihçi ve antropolog Raphael Patai nin orjinal adı The Hebrew Goddess olan (İbrani Tanrıçaları) kitabına bakarsak şu tanrıça isimlerine rastlarız:

Asherah, Anath, Astarte, Ashima, Cherubim, Matronit (Shekhina)

Hani nerede burada La takısı?

Kybele derken hangi Kybele bahsediyorsunuz?

Bildiğim kadarı ile şu ana kadar buluna 8/9 kybele heykelciği var, bunların hangisinde ay ile irtibatlandırılmış?

Tiamat mı(babil) , Kupapa(Kubaba)mı[hitit/hurri] Kybele(Luvi-ce) mi?Eğer hepsi aynısı ise bu la tanrıçalık takısı güme gidiyor..

Benden Allahın/Tanrının/İlahın tek olduğuna dair kanıt istemişsiniz, bir kaçını vereyim:

Tanrı nın ilk kez tekliği Eski Ahitte söylenmiş gösterilir hep, oysa öyle değildir:

Sümer Tabletlerinde “tanrının tekliği” eski ahitten önce söylenmiş sözlerdir.

İki ayrı dille yazılmış olan Sümer’in büyü tabletinde

(3) Tanrıların asılmayan yemin dairesi (5) Tanrı tekdir, değiştirilemez (9) Tanrı ve insan birbirlerinden çözülmezler, ayrılmazlar”

Su-İl-La metni (dua-el kaldırma) tabletinde (1-2) “Efendi, Tanrıların üstünü ki gökte ve yerde onun tekliği büyüktür. Yalnız o büyüktür” (1-10) “Sen, senin sözünü kim kavrayabilir. Kim eş olabilir, benzeyebilir” denilmiştir.

Bakın buradaki Su-İl-La sizin tanrıça olarak verdiğiniz bir isme ne kadar benziyor değil mi?

Neyse ikinci fakat biraz uzun bir alıntıya geçeyim:

Zamanımızdan 30-40.000 yıl öncesine ait bir arkeolojik buluş, ORTAASYA insanı için daha da farklı düşünmemize yol açmaktadır. Bu keşif, 1938 yılında A.D. Okladnikov tarafından Semerkant şehrinin güneyinde Baysun Dağı'ndaki TEŞİK TAŞ mağarasında bulunan bir çocuk mezarıdır. 9 yaşındaki bu mağaraya konmuş ve mağaranın ağzı taşla örülmüştür!..

ORTAASYA insanında bir ÜSTÜN KUDRET kavramı, belki bir ÖLÜM SONRASI inancı, ve kendine hayatı boyunca hizmet eden BEDENE SAYGI duygusu vardır!.

Ayrıca bu ORTAASYA kişisi hemen aynı yıllarda, yani zamanımızdan 30.000 yıl kadar önce çevresinde gördüklerini, avladığı hayvanları kayalara olduğu gibi çizmeye başlamıştır.

Bu tarz kaya ve duvar resimlerine FRANSA, İSPANYA, AVUSTRALYA, KUZEY AMERİKA ve AFRİKA'da da rastlanır. KAYA RESİMLERİ'nin bilimsel adı PİKTOGRAM'dır.

Ama kayalara, taş üzerine bir hayvanın resmini olduğu gibi yapmanın zor olması bir yana, insan düşünce ve fikirlerini olduğu gibi kazımak neredeyse imkânsızdır. Bu yüzden SEMBOLİK RESİMLER gelişmiştir, ki bilimsel adı PİKTOGRAM'dır. Zamanımızdan 15.000 yıl önce SEMBOL-ŞEKİLLER geliştirilmiştir ki, bunlar da bilimsel adıyla PETROGLİF denir.

Bir kere daha tekrarlarsak, KAYA ÜSTÜ RESİMLER?i M.Ö. 30.000?lere aittir. PİKTOGRAMLAR (sembolik resimler) M.Ö. 20.000?e, PETROGLİFLER (yazı elemanları içeren resimler) ise en eski M.Ö. 15.000 tarihini taşır.

İşte ORTAASYA insanının KÂZIM MİRŞAN'ın PROTO-TÜRK, HALUK TARCAN'ın ÖN-TÜRK, bizim de TÜRKLER'İN BÜYÜK ATASI dediğimiz kişi olması bu dönemdedir.

Çünkü o tarihlere kadar, 67-137 milyon yıldır varlığını sürdüren ORTAASYA'daki muazzam İÇDENİZ kurumaya başlamış, neticede ortaya 5 büyük içdeniz (belki her biri HAZAR DENİZİ kadar) oluşmuş, sonra bunlar KARAKUM, SARIKUM, TAKLAMAKAN çöllerine dönüşmüştür.

Bu önemli iklim değişikliği sonucu TÜRKLERİN BÜYÜK ATALARI dört bir yana göç etmiş, dilini, kültürünü, sembollerini de beraberinde götürmüş, DÜNYA'nın hemen her köşesine TAMGA'sını vurmuştur!.

Bu muazzam kültürün temelinde TEK TANRI inancı vardır. VAROLMA, TANRI KATI'nda başlar!.. Yani İSLAM'daki gibi TANRI'nın önce RUHLAR'ı yaratıp, onlara "BEN sizin RABB'iniz değil miyim?" diye sorması, ve RUHLAR'ında "BELİ-evet" cevabını vermesi gibi...

Bu konuda daha fazla bilgiyi, buradan alabilirsiniz.

3. bir örneğe geçelim:

Yüce Varlık inancı Pigmen dininde hakim bir şekilde ön plandadır. Yüce varlığın başlıca ismi KMVUM’dur. Diyalektik varyasyonları içinde Mvum, Mvume, Mvuma olarak da telaffuz edilmektedir. Pigmenler,Yüce varlık’ı diğer bütün varlıkların üstünde bir varlık olarak onu en yücelikle nitelendirmektedirler. Onlar Yüce Varlıkla ilgili bir soruya şöyle cevap vermektedirler: ‘’ Tanrı önce de var idi, şimdi de vardır ve var olacaktır.Ruhlar yukarıda, insanlar aşağıda ve Tanrı tektir. Tanrı yaşlı (Efendi, Baba, RAB )dır. O, her şeyden yüksekte ve her şeyin yöneticisidir. O, insanların atasına bütün bir yurdu sonsuz ormanlarıyla ve bütün zenginliği ile insana teslim etmiştir.

Gabun-Pigmelerinde Yüce varlığın ebedi oluşunu anlatan bir mitolojide şöyledir:

Ormanda benim gibi ve senin gibi insanlar var mıydı? Hayır. Önce, daha önce ormanda hiç insan yoktu. Peki,başka yerde var mıydı? Hayır. Ve daha önce. Daha önce tek başına Kmvum vardı. Hiçbir kimse olmadan o vardı.

Yüce Varlığın yaratıcı oluşunu anlatan bir mit’te şöyledir:

Ormandaki ağaçları, yediğin meyveleri, avladığın hayvanları,yakaladığın balıkları kim yaptı? Sorusuna şöyle cevap vermektedirler:

Her şeyi yapan Kmvum’dur. Kmvum her şeyi tamamladığında ilk atamıza alın bu size aittir, Onu size veriyorum, Her şey sizin içindir dedi.

Kaynak: Wilhelm Schmidt,Ursprung der Gottesidee,Münster, 1933,c.4,s.39-40-41.

Fazla uzun olduğundan şimdilik kesiyorum..

tarihinde Paradigmax tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Natomatik müslüman değilim ,

fakat....

Yukarıdaki iddialarını HODRİ MEYDAN bölümünde tatışmak istermisin.

Pantede katılabilir.

Tezine anti-tezimi söylüyorum : Yazmış olduğun yazı tamamen Hristiyan uydurmasıdır.

tarihinde NeferkareKhendu tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Natomatik müslüman değilim ,

fakat....

Yukarıdaki iddialarını HODRİ MEYDAN bölümünde tatışmak istermisin.

Pantede katılabilir.

Tezine anti-tezimi söylüyorum : Yazmış olduğun yazı tamamen Hristiyan uydurmasıdır.

Akhematik, "Hodri Meydan!" çekebilecek olanın bir çapı olması gerekir.

"Hristiyan uydurması" demekten başka birşey yazmamışsın ki çapın belli olsun. :lol:

Ayrıca ben Lah=ça tezine katılmıyorum.

El tanrı demektir, yüce-büyük demektir.

Ne var ki Arapça da isimlerin başına gelen "el" takısı da vardır.

Bütün karışıklık buradadır, çözülmesi gereken nokta da budur.

Diğer tüm iddialar tutmaz. Çünkü ayakları yere basmaz. Arkeolojik bulgu gerekir.

Ellah'ın el'i tanrı anlamındaki el midir? Yoksa İngilizcedeki gibi "the" anlamındaki el midir?

"the" anlamındaki el'in savunulması İslamcıların tevhidden dolayı zorunlu kabulleridir.

Kökeni pagan olan bir kültürden tevhid anlayışı çıkar mı?

İbrahim'e-İsmail'e dayandırılırsa çıkar.

Ama İbrahim'in-İsmail'in Mekke'de bulunduğunun kanıtı yoktur ki, Allah isminin kökeni onlara dayandırılabilsin. Önce o kanıtlanabilmeli.

Bence "Ellah" isminin anlamı "İlahların ilahı" olabilir.

Kur'an'a da ters düşmez. "Yaratanların en güzeli" gibi. :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Akhematik, "Hodri Meydan!" çekebilecek olanın bir çapı olması gerekir.

"Hristiyan uydurması" demekten başka birşey yazmamışsın ki çapın belli olsun. :lol:

Dene bakalım Hodri Meydanda görelim sesinizi. Kaçak dövüşcüler sizi....Müslo bulunca atıp tutmak ne kolay değilmi...hadi birde beni deneyin bakalım... :lol: :lol:

Bunu daha önce anibal denedi, önüme Hristiyan yaratılışcılarının elemanlarıyla çıktı, baktı pabuç pahalı konuya girmekten vaz geçti.

Hadi birde siz deneyin..Dövmek için para almıyorum, zevkle dövücem. :lol:

tarihinde NeferkareKhendu tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Ashyles,

Hepsinden bahsedeceğim ama malesef vaktim çok kısıtlı. Aslında birkaç saatimi ayırsam ezberimden hepsini yazarım ama malesef kaynaklar ve kanıtlar göstermek gerekiyor. Kuru iddia ile yazarsam kimse ciddiye almaz. Ve malesef kanıtların çoğunu internetten bulmam gerekiyor çünkü okuduğum kitapları kanıt gösterirsem o kitapları okumamış olanlar yine söylediklerimden kuşku duyarlar. Ayrıca kanıtları kitap adlarıyla verecek olsam dahi, hangi bilgiyi hangi kitapta okuduğumu tamamen hatırlamadığım için onları da yeniden karıştırıp kaynak olarak göstermem gerekiyor. Yani demek istediğim; bildiğimi yazacak olduğum halde, asıl vakit alan bildiklerime kaynaklık edecek belgeleri bulmak. Fakat elimden geldiği kadar en kısa zamanda vakit ayırmaya çalışacağımdan emin olabilirsin.

Sevgili Ebuhureyre,

Çok özür dilerim. Biraz sert gidiyorum ama üslubum sana veya bu dine inananlara karşı değil, İslama ve bu dini satanlara karşı. O yüzden, sen üstüne alınma lütfen. Hatta sana karşıymış gibi yazsam dahi, yine üstüne alınma çünkü ben insanımı severim, kızmalarım ise sevmelerimin sebebiyledir. Ben biraz tez canlıyım. İstiyorum ki herkes leb demeden leblebiyi anlasın ve anlamayınca da kızıyorum ama bu huyum yanlış çünkü sizin yaşlarınızdayken ben de anlamıyordum bazı şeyleri.

Kızdığım şey de ne biliyor musun? Bu başlıktaki ilk yazımda,"Şimdi bazıları yine Arapça düşünmekten kopamayarak, şu-bu Arapça'da şöyle olur, şu manaya gelir diyecekler." demiştim. Sebep olarak da "daha bebeklikten başlayarak, Arapçanın en eski ve en mükemmel dil olduğu yalanının beyinlere kazınması"nı göstermiştim. Ve ardından, bunun bir yalan olduğunu, Arapça'nın dünyanın en yeni ve en ilkel dili olduğunu söylemiştim. Ve bu sebeple, kelimelerin kökenlerinin Arapça'da değil, ondan önceki dillerde aranması gerektiğini söylemiştim. Fakat bütün bunlara rağmen, birileri karşıma Arapça da Arapça, ille de Arapça, varsa da Arapça, yoksa da Arapça diye çıkınca işte buna fıttırıyorum.

Yahu arkadaşım, bana inanmıyorsanız elinizde internet var. Araştırın bakalım miladdan öncesine ait Arapça bir belge, üzerinde Arapça yazı olan herhangi bir tarihi eser, bir arkeolojik kanıt bulabilecek misiniz?

Yok arkadaşım yok öyle bir şey. Bunu bana bir daha söyletmeyin. Arapça İbranice'nin cahilcesidir. Ve dünyanın en yeni dilidir. Almanca, İngilizce, Rusca, Türkçe, Kürtçe, İtalyanca, İspanyolca, Rumca, Fars'ca, Çin'ce, Japonca ve aklına daha başka ne diller geliyorsa, Arapça bu dillerin hepsinden yenidir. Ama siz Arapça'nın kutsal olması gerektiğini düşündüğünüz için, size göre dünyanın en eski dilidir, taş devrinde bile Arapça konuşulmuştur ve bunu da araştırmaya gerek yoktur.

Diyeceksin ki; "Ama sen de bana Arapça'dan bahsediyorsun". Evet, bahsediyorum ama ben sana Arapça'nın başlangıcından bahsediyorum. Yani bundan 2000 yıl öncesinden bahsediyorum. Dolayısı ile ben Arapça diyerek aslında gerçek İbranice'den bahsetmiş oluyorum. Çünkü Arapça başladığında o dil bizzat İbranice idi. Sen ise bana bu günkü Arapça'dan bahsediyorsun. Yani ben Arapça desem dahi senin bahsettiğin Arapça'dan bahsetmiyorum.

Her ne ise, bana kaynak diye getire getire o yazıyı mı getirdin? Sen İlahiyat fakultesini bitirdiğin halde, bula bula o yazıyı mı buldun bana ispat getirmek için? O zaman ben sana şunu söyleyeyim. Ben o yazıyı iki dakikada ham yaparım, paçavraya çeviririm. Bu durumda senin 4 yıllık İlahiyat fakültesi yılların da paçavraya dönmüş olmayacak mı? Eğer "paçavraya çeviremezsin" dersen, o halde bana de ki; "Benim getirebildiğim en sağlam kanıt bu ve ben o yazının altına imzamı atıyorum, biz İlahiyat fakültesinde bundan fazlasını okumadık, bilmiyoruz". Bunu bana söyle ve onun ardından bak ben o yazıyı nasıl rezil rüsva ediyorum gör. Ama yok, bundan daha iyisi var, dersen o zaman o saçma sapan yazıyı geç ve bana daha sağlamını getir.

Paradigmax, sana da cevabım bir dahaki sefere.

Sefere ne zaman çıkacağımı şu anda bilmiyorum ama fazla uzun sürmez herhalde.

Herkese Saygılar, sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neandertallerden başlayıp, Kromanyonlardan çıkacağız anlaşılan..

Biri gen havuzu dışında kalmış bu atalarımız ölülerini gömüyormuş çünkü.

Gerçi eğer kelime arıyorsak Neandertalleri bu işe karıştırmamak lazım, çünkü konuşamadıkları düşünülüyor..

Neyse biz Dengir kelimesine gelelim de..Gerisini düşünürüz.

Merakla bekleyeceğim..

Saygılar

tarihinde Paradigmax tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Notamik ben beklemedeyim, dinlerin olusumunda bu tur efsanelerin buyuk rolu olduguna inaniyorum birde bazi calismalarima isik tutabilir bilmiyorum belki birgun bende bir kitap yazarim kimse yormuyor kendini ama bu tur seyleri kitap olarak okumak daha etkili oluyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bu forumda yazan kişiler neden öküz altinda buzaği ararlar hiç anlamam,

yok bu böyle değil şurasind şu var hedesinin hödüsü bödüsü görülmemiş şunu şöyle yorumlamaliyiz vs.

birakin arkadaşim ya allah, el-ilah demektir zaten, bu da eski araplarin baştanriçasidir.

kizlari lat menat uzza dir, muhammed bunu tek tanri ilan edip diğer üçünü reddetmiştir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet, paganizm genel olarak en büyük baş tanrı ve bunun altında değişik görevler üstlenmiş olan tanrılardan oluşan bir inanç olarak tanımlanabilir. Ama bu semavi dinlerin paganizmden köken aldığı gerçeğini değiştirmez. Zaten farklı görevlere atanmış alt tanrı ve tanrıçalar, semavi dinlerde de "melek" adı altında devam ettirilmektedir. Aslında insanlar ilk inançları olan paganizmden hiçbir zaman vazgeçememiş görünmektedirler

Jadı,

Tek bir örnekle açıklamaya çalışayım.

Çocukların varlığı mı babaya delildir, yoksa babanın varlığı mı çocuğa delildir?

Ya da baba olmadan çocuk olabilir mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Jadı,

Tek bir örnekle açıklamaya çalışayım.

Çocukların varlığı mı babaya delildir, yoksa babanın varlığı mı çocuğa delildir?

Ya da baba olmadan çocuk olabilir mi?

senin söylemine göre, babanın varlığı da kendi babsına delildir ;)

Link to post
Sitelerde Paylaş

senin söylemine göre, babanın varlığı da kendi babsına delildir ;)

Biliyorsun ki o önerme jadının söylediklerine istinaden idi.

Senin söylediğin ile çok alakasız. Ve bu konu burada da tartışıldı defalarca.

Yaratıcı ile yaratılan arasında fark var değil mi?

Yaratıcı aynı zaman yaratılan olamaz...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Biliyorsun ki o önerme jadının söylediklerine istinaden idi.

Senin söylediğin ile çok alakasız. Ve bu konu burada da tartışıldı defalarca.

Yaratıcı ile yaratılan arasında fark var değil mi?

Yaratıcı aynı zaman yaratılan olamaz...

yaw berguzar, bazen öyle saçma laflar ediyorsun ki.. ne demek yaratıcı aynı zamanda yaratıcı olamaz?? neden olamazmış ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Besmele'de Allah'ın İSMİ ile ile demez mi. Besmele denen cümlecik, Allah isminin kökenini gözümüze sokmuyor mu?. Arapların ana tanrıçası, ay tanrıçası deniyor. Bakın, daha o zamanlarda, besmelenin ilk kullanıldığı zamanlarda (Kuran'a göre Sülayman bunu kullanmıştı), Allah İSMİNİN ikili bir tabiata sahip olduğu, tek başına dişil yada eril olmadığını açıklıyor. Yoksa besmelenin anlamı nedir. Bir tanrının şöyle ve böyle olan ismiyle başlarım falan, böyle "anlamsız" bir ifade neden bu kadar ünlü olmuş, korunması istenmiş:

Bismillahirrahmanirrahim.

Bi-ism Allah el Rahman el Rahim.

Bi: ile ve başlamak anlamı verse de, ayrıca kadim dillerden beri "ikili" anlamını verir. "Bisexüel, binome..." gibi.

Şimdi besmelenin bir tefsiri:

Allah'ın ismi ki hem BABACAN ve hem ANAÇ tınıları vermek üzere "ikili" tabiyatlıdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...