Sexy Huri 0 Oluşturuldu: Mart 30, 2008 Raporla Share Oluşturuldu: Mart 30, 2008 Adl العدل Herkese hakkını veren, Afüv العفو Günahları silip sâhibini cezâlandırmaktan vazgeçen Âhir الآخر Varlığının sonu olmadığını belirtir ve insanlara vadettiği sonzuz hayâtı veren Alîm العليم Bilgisi sonsuz olan, herşeyin farkında olup en ince noktasına kadar bilen Aliyy العلي Yüksek, büyük ve yüce, güçte, bilgide, hükümde, irâdede ve diğer bütün yetkin sıfatlarında üstün olan Allah الله Kendisinden başka olmayan "O" ilah. El-İlah'dan türemiştir. Azîm العظيم Çok yüce ve sınırsız ve kayıtsız büyüklük, üstünlüğün tek sâhibi, pek azametli olan, yüce. Azîz العزيز İzzet sâhibi, mağlup edilmesi imkansız olan, herşeye galip olan. Bâis الباعث Ölüleri dirilten, her canlıyı ölümünün ardından yeniden dirilten. Bâkî الباقي Süreklilik sâhibi, sonsuza kadar kalan, sonsuz. Bâri' البارئ Yarattıklarını temiz ve sağlam bir nizâm üzere yaratan, olgunlaştırarak birbirinden farklı niteliklerde meydana getiren, âzâ ve cihazını birbirine uygun yaratan. Basîr البصير Herşeyi her yönüyle eksiksiz gören, yarattıklarına da görme duyusunu veren. Bâsit الباسط Her hayrı veren, lütuf ve rahmetini kullarına yayan, dilediğine bolluk veren. Bâtın الباطن Gizli, cisim olarak görülmeyen, varlığı gizli olan, ancak varlığı da kesin olarak bilinendir. Bedî البديع Emsalsiz, acâyip ve hayret verici âlemler yaratan. Berr البَرّ İyilik ve güzellik, bağışta bulunma, kullarına yardımcı olma Câmi الجامع İstediğini istediği şekilde, istediği zaman, istediği yerde toplayan. Cebbâr الجبّار Azamet ve kudret sâhibi, istediğini mutlak yapan, dilediğine muktedir olan. Celîl الجليل Büyüklük ve ululuğu pek yüce olandır. Dâr الضار Zarar verici şeyler yaratan Evvel الأوّل Herşeyden önce, öncelerin öncesi, başlangıçların yaratıcısı ve varlığının öncesi olmayan Fettâh الفتّاح Kulların her türlü güçlük ve sıkıntılarını açan ve kolaylaştıran Gaffâr الغفّار Kullarının günâhlarını affeden ve çok bağışlayan yüce varlık Gafûr الغفور Mağfiret eden, suçları bağışlayan, affeden, insanların beğenilmeyen taraflarını gizleyendir. Ganî الغني Çok zengin, hiçbir şeye muhtaç olmayan. Habîr الخبير Her şeyden haberdâr olan, herşeyin iç yüzünden ve gizli tarafından her yönüyle bilen Hâdî الهادي Hidâyete kavuşturan, kulunu hayırla muvaffak kılan. Hâfıd الخافض Allah'ın, emirlerini dinlemeyen, başkalarını beğenmeyen, büyüklenip hak ve hukuk tanımaz zorbaları rezil, perişan eden Hafîz الحفيظ Muhafaza eden, koruyup saklayan, yapılan işleri bütün ayrıntılarıyla saklayıp, herşeyi belli vaktinde âfet ve belâlardan koruyan Hakem الحكم Hikmet sâhibi olan, yaptığı her işte hikmeti gözeten, hükmeden. Hakîm الحكيم Herşeyi inceliğiyle bilip buna göre emir ve yasakları vâzeden, buyrukları ve bütün işleri yerli yerinde olan Hakk الحقّ Varlığı hiç değişmeyen, hiç yok olmayan ve gerçek olan Hâlik الخالق Yaratıcı olan Halîm الحليم Acele etmeyen, günahkârların cezâsını vermeye güç yetirdiği onlara yumuşak davranarak cezâlarını geriye bırakan, hilmi çok olan Hamîd الحميد Çok övülen, övgüyle değer sıfatlarıyla hamd edilen Hasîb الحسيب Herkesin yaptıklarını tâkdir eden, yapılanları bütün ayrıntılarıyla bilip her insanı hesâba çekerek yaptığının karşılığını veren Hayy الحيّ Ezelî ve ebedî diri olan, uyuklama, yorulma gibi noksanlıklardan uzak olan. Kābid القابض Herşeyi sonsuz kudreti altına alan, bu kudretiyle kuşatıp kavrayan, herşeyi emri altına alıp tutan Kādir القادر Kudret sâhibi, tükenmez kudreti olan, istediğini dilediği gibi yapmaya muktedir olan Kahhâr القهّار Ziyâdesiyle kahredici, yok edici yüce bir varlık Kaviyy القويّ Kudretli, güçlü ve sınırsız kuvvet sâhibi olan Kayyûm القيّوم Yarattıklarının işini çeviren, her işleneni bilen, evveli olmayan. Kebîr الكبير Büyük, yüce Kerîm الكريم Cömert, kerem sâhibi; muktedirken affeden, cömertlik duygusunu veren, va'dini yerine getiren, çok ikrâm edici Kuddûs القدّوس Her türlü hatâ, gaflet ve âcizlikten, eksiklikten uzak, mutlak kemâl sâhibi Latîf اللطيف En ince işlerin bile bütün inceliklerini bilen, nasıl yapıldığına nûfuz edilemeyen en ince şeyleri de yapan Mâcid الماجد Ulu ve cömert, şânı yüce anlamlarını taşımaktadır. Kadri ve şânı büyük, kerem ve müsamahası bol. Mâlik-ül Mülk مالك الملك Mülkün ebedî ezelî sâhibi. Mâni المانع Bâzı şeylerin meydana gelmesine müsâde etmeyen, engelleyen. Mecîd المجيد Şan, şeref, büyüklük ve kudretinden dolayı yüce olan ve güzel işlerinden dolayı da sevilip övülendir. Şeref, ancak kendi emir ve yasaklarına uymakla elde edilebilir (Hud, 11/73). Şanı, şerefi çok üstün olan. Melik الملك Mülkün sâhibi, mülk ve saltanatı devamlı olan. Metîn المتين Metânetli, kuvveti çok şiddetli olup hiçbir iş zor gelmeyen, pek güçlü demektir. Mu'ahhir المؤخّر Herşeyden sonra yine var olan; O'na uymayanları zelîl edip arkada bırakan, istediğini geri koyan Mucîb المجيب O'na yalvaranların isteklerine icâbet eden ve karşılık verendir, teklifleri bilen Muğnî المغني Dilediğine zenginlik veren, ihtiyaçlarını gideren, müstağni kılan. Muhsin المحسن Çokça veren, sonsuz düşünülse bile herşeyin sayısını her yönüyle bilen Muhyî المحيي Dirilten, canlandıran ve hayat veren Muîd المعيد Yaratılmışları yok ettikten sonra tekrar yaratan Muiz المعز İzzet ve ikrâm edici, şeref sâhibi Mukaddim المقدّم Herşeyden önce olan, dilediğini öne alan; dilediğine maddî ve manevî nimetler verip yükselten, öne geçiren Mukît المقيت Rızıkları yaratan, bilen, tâyin eden, her yaratılmışın rızkını veren. Muksit المقسط Bütün işlerini dengeli yapan Muktedir المقتدر Gücü herşeye yeten, herşeyi dilediği duruma getiren, kuvvet sâhipleri üzerinde istediği gibi tasarruf eden Musavvir المصور Yaratmış olduğu varlıkların şekillendiren ve durumlarını tâkdir eden Mübdî' المبدىء Hiç yoktan ortaya koyan, vâreden, yaratan Müheymin المهيْمن Allah'ın görüp gözeten, herşeye şâhit olan, herşeyi koruması altına alan, onları muhâfaza edip saklayan Mü'min المؤمن Îmân ve güven veren, her türlü şüphe ve tereddütleri kaldıran Mümît المميت Öldüren, ölümü her canlıya tâkdir edip bunu uygulayan Müntakim المنتقم İntikâm alan Müteâli المتعالِ Yüksek ve yüce varlık Mütekebbir المتكبّر Her hususta çok büyük ve azamet sâhibi ulu yaratıcı Müzil المذل Yüce Allah'ın lâyık olanları zillete düşüren, zelîl kılan, onları hor ve hakîr eden Nâfi النافع Hayr ve menfaat verecek şeyleri yaratan, faydalandıran. Nûr النور Âlemleri nurlandıran, dilediğini nûr eden, nûr, ışık olan. Râfi الرافع Kaldıran, yükselten ve yüksek olan Rahîm الرحيم Bağışlayıcı, sevdiklerine ve müminlere (âhirette) merhamet eden. Rahmân الرحمن Pek merhametli, çok rahmet sâhibi olan Rakîb الرقيب Görüp gözeten, murâkebe eden, bütün varlıklar üzerine gözcü olup bütün işlerini kontrol altına alan Ra'ûf الرؤوف Çok şefkat ve merhamet gösteren, çok esirgeyen, kolaylık sağlayan Reşîd الرشيد Bütün âlemleri dosdoğru bir nizam ve hikmetle âkıbetine ulaştıran Rezzâk الرزّاق Bütün yaratıkların rızıklarını veren Sabûr الصبور Çok sabırlı olan, isyankârlardan acele intikam almayan Samed الصمد Hiçbir şeye muhtaç olmayan, tüm canlıların ihtiyaçlarını gideren ve her türlü istekte doğrudan kendisine başvurulan Şehîd الشهيد Herşeye şâhit olan, herşeyi hakkıyla gören, bilen ve muâmelesini de buna göre yapan Şekûr الشكور Çok şükre lâyık olan, kendi rızâsı için şükredilen, şükür olarak yapılan iyi işlerin daha fazlasıyla karşılığını veren, insanlara nimetlerini artırarak şükür muâmelesi yapan Selām السلام Her türlü eminliğin, salimliğin aslı olan. Selam, İslâm sözcüğüyle aynı semantik kökten türer. Semî السميع İşiten, işitme kuvvetine sâhip olan ve işitme gücünü veren Tevvâb التوّاب Tövbeleri çok kabul eden, tövbe kapısını açık tutarak tövbe etme imkânı veren Vâcid الواجد Vâr olan ve herşeyi vâreden, icâd eyleyen; varlığı kendinden olan; dilediğini istediği anda var edip yaratan Vâhid الواحد Tek, bir olan; kendisinden başka tanrı olmayan Vâlî الوالي Yardım eden, destek veren, işleri düzenleyen, yöneten Vâris الوارث Bütün servetlerin gerçek sâhibi Vâsi الواسع Bağışlaması bol ve rahmeti çok olan Vedûd الودود Çok şefkatli, muhabbetli, sâlih kullarını çok seven ve onlarca çok sevilen, onları rahmet ve rızâsına erdiren; sevilmeye ve dostluğu kazanılmaya yegâne lâyık olan Vehhâb الوهّاب Çok fazla bağışlayan Vekîl الوكيل Hayâtını Allah'a tevekkül ederek düzenleyen ve böylece O'na sığınanların işlerinde kendilerine yardım eden Velî الولي Dost, emir sâhibi ve iyi insanların, yâni müminlerin dostu (velîsi) olup onlara yardım ederek işlerini yöneten Zâhir الظاهر Görünen, varlığında hiç şüphe olmayan, varlığı herşeyden âşikâr olan Zülcelâl-i vel-İkrâm ذو الجلال والإكرام Hem azamet, hem de fazl-u kerem sâhibi. Simdi sorular geliyor... 1- Allah her millete kendi peygameberlerini gondermistir..Millet ayrimi yapmiyor. Fakat neden kendi isimleri hep Arapca? 2- Allah neden kendi kullarinin yarattigi dillerden kendine bir isim yada isimler secme ihtiyacini hissetsin? 3- Allah'in cinsiyeti olmadigina gore neden isimleri hep erkek isimleri? 4- Bu liste Allah'in gercek isimleri ise neden Kurandan onceki kutsal kitaplarinda aciklamadi? 5- Muntakim isminin turkce anlami "Intikam alan" Allah kimden intikam almak ister? 6- Dar isminin anlami "zarar verici seyler yaratan" Bunu nasil aciklayabiliriz? Allah neden zarar vermek istesin? 7- Allah tevrati ibranice indirirkende 99 arapca isimleri mevcutmuydu, yoksa bu isimler ona muhammed tarafindan mi layik goruldu? Link to post Sitelerde Paylaş
Calinos 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi (düzenlendi) Calinos lütfen konu konu ile alakali yaziniz. SAYGILAR Mart 30, 2008 tarihinde Rochader tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Rochader 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Allahin neden ismi var gereklimi ? Simdi insanlar cok sayida bilmek tanimak ayirmak ve sonucta kargasayi engellemek icin isim soyisim faydali. Allah ama madem birse neden ismi var ? Baska allah yokki onu baska biri ile karistiralim yaratici deriz olur biter. Allah muhamedin kafasindan cikardigi sözde yaraticiya verdigim isimdir. Digerleri kimin aklina esmisse birseler kelam etmis. Tabi bunu artik bugün yikmak zor. Bu insanlar hic bir sey yapamazlar ama oturur yüzlerce Tanri yaratirlar. SAYGILAR Link to post Sitelerde Paylaş
meltemben 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi ..... 1- Allah her millete kendi peygameberlerini gondermistir..Millet ayrimi yapmiyor. Fakat neden kendi isimleri hep Arapca? ... cevap 1 : ) çünkü allah araptır ve arapçadan başka dil bilmemektedir :P Yûsuf Sûresinin 2 . Ayetinde Biz onu, akıl erdiresiniz diye Arapça bir Kur’an olarak indirdik. süpper :P Ra’d Sûresinin 37 . Ayetinde Böylece biz onu (Kur’an’ı) Arapça bir hüküm olarak indirdik. Sana gelen bu ilimden sonra eğer sen onların heva ve heveslerine uyarsan, Allah tarafından senin için ne bir dost vardır, ne de bir koruyucu. Nahl Sûresinin 103 . Ayetinde Andolsunki biz onların, “Kur’an’ı ona bir insan öğretiyor” dediklerini biliyoruz. İma ettikleri kimsenin dili yabancıdır. Bu Kur’an ise gayet açık bir Arapça’dır.5 Tâ-Hâ Sûresinin 113 . Ayetinde İşte böylece biz onu Arapça bir Kur’an olarak indirdik ve Allah’a karşı gelmekten sakınsınlar, yahut onlara bir uyarı versin diye onda tehditleri teker teker sıraladık. Şu’arâ Sûresinin 193,194,195 . Ayetinde Uyarıcılardan olasın diye onu güvenilir Ruh (Cebrail) senin kalbine apaçık Arapça bir dil ile indirmiştir. Şu’arâ Sûresinin 198,199 . Ayetinde Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik ve o da bunu kendilerine okusaydı yine buna inanmazlardı. Zümer Sûresinin 28 . Ayetinde Biz onu, Allah’a karşı gelmekten sakınsınlar diye hiçbir eğriliği bulunmayan Arapça bir Kur’an olarak indirdik. Fussilet Sûresinin 3 . Ayetinde Bu, bilen bir toplum için Arapça bir Kur’an olarak âyetleri genişçe açıklanmış bir kitaptır. Şûrâ Sûresinin 7 . Ayetinde Böylece biz sana Arapça bir Kur’an vahyettik ki, şehirlerin anası olan Mekke’de ve çevresinde bulunanları uyarasın. Hakkında asla şüphe olmayan toplanma günüyle onları uyarasın. Bir grup cennette, bir grup ise cehennemdedir. :P biz mekke çevresinde oturmuyos. ohh iyi yırttık Zuhruf Sûresinin 2,3 . Ayetinde Apaçık Kitab’a andolsun ki, iyice anlayasınız diye biz, onu Arapça bir Kur’an yaptık. muhammedin yabancı dillere merakı olmamış anlaşılan Link to post Sitelerde Paylaş
Mask 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Bunlar Allah'ın zatının değil, Esmasının İsimleridir... Tezahürleri anlamak için kullanılır.. Aslında kainattaki her şey bir isimdir.. Büyük bir programdaki farklı procedür ve fonksiyonlar gibi düşünebilirsiniz.. Yani Allah İnsana hangi ismi ile suret veriyor ise; diğer bütün suretlerde de o ismin fonksiyonu geçerlidir.. Sadece tezahür seviyesi farklı.. Link to post Sitelerde Paylaş
Calinos 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Allahin neden ismi var gereklimi ? Simdi insanlar cok sayida bilmek tanimak ayirmak ve sonucta kargasayi engellemek icin isim soyisim faydali. Allah ama madem birse neden ismi var ? Baska allah yokki onu baska biri ile karistiralim yaratici deriz olur biter. Allah muhamedin kafasindan cikardigi sözde yaraticiya verdigim isimdir. Digerleri kimin aklina esmisse birseler kelam etmis. Tabi bunu artik bugün yikmak zor. Bu insanlar hic bir sey yapamazlar ama oturur yüzlerce Tanri yaratirlar. SAYGILAR Bak Rochader kardeşim Siz seviyeli bir ateist kardeşime benziyorsunuz. Hep bu şeklide devam ediniz. Sizin babanız var. Babanızın sadece bir evi var. bu durumda babanızdan size miras kalacak bir evdir. değil mi? Sonra öğrendiniz ki babanızın bankada milyon ytlleri var buda size kalacak, sonta bir öğrendiniz meğerse babanız türkiyede tanınan entellektürl biriymiş, fakat müstear isimle meşhur olduğu için siz bilememişsiniz, sonra bir öğrendiniz antalyada yazlığı var olsun vs vs. Bütün bunları öğrendikçe hem babanızın sizin gözünüzdeki yeri değişir hem de sizin geleceğe bakış açınız tamamen değişir değil mi? Aynen bunun gibi; bir insanın da nihayetsiz arzu ve sitekleri vardır ama elimizde bunları elde etmek için sermayemiz ise çok sınırlıdır. Ölmek istemeyiz, sevdiklerimizle hep irlikte olmak isteriz, istekelrimizin hepsinin önümüze konulduğu bir yer isteriz. İşte bunlara cevap verecek zatı ve özelliklerini tanırsa hem O Allah'a olan bağloılığımız artar hem de bu arzularımız karşılıüını bulacak bir atmosferde olduğu için elem değil lezzet almaya başlar. İşte bunun için Allah'a inanmanın yanında O'nu tanımak da ayrı bir açılım ve insanın kendi duygularının karşılığını bulduğu bir iklim olduğundan kenetlenme gerçekleşir ve insan her iki cihanda saaadet saraylarında yaşar. Onun için Allah'ı bilmek, varlığını bilmenin gayrıdır yani ondan başka birşeydir demişler... saygılarımla.. Link to post Sitelerde Paylaş
Sexy Huri 0 Mart 30, 2008 gönderildi Yazar Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Bu adamlar neden hic sorulan sorulara cevap vermezler? Sacma sapan kouyla alakasiz konusmak zorundamisiniz siz? 1- Allah her millete kendi peygameberlerini gondermistir..Millet ayrimi yapmiyor. Fakat neden kendi isimleri hep Arapca? 2- Allah neden kendi kullarinin yarattigi dillerden kendine bir isim yada isimler secme ihtiyacini hissetsin? 3- Allah'in cinsiyeti olmadigina gore neden isimleri hep erkek isimleri? 4- Bu liste Allah'in gercek isimleri ise neden Kurandan onceki kutsal kitaplarinda aciklamadi? 5- Muntakim isminin turkce anlami "Intikam alan" Allah kimden intikam almak ister? 6- Dar isminin anlami "zarar verici seyler yaratan" Bunu nasil aciklayabiliriz? Allah neden zarar vermek istesin? 7- Allah tevrati ibranice indirirkende 99 arapca isimleri mevcutmuydu, yoksa bu isimler ona muhammed tarafindan mi layik goruldu? Link to post Sitelerde Paylaş
Mask 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Kafan çalışsaydı verilen cevabı algılardın.. Bunlar Esmasının ve Şuunatının İsimleri diyoruz... Dolayısı ile bütün soruların çürüğe çıkmış oluyor... İngilizce, fransızca yada Türkçe olsa yine aynı şeyi soracaktınız.. Birazcık adam akıllı soru sorabilecek seviyede biriniz yokmu şu sitede.. Hep ZAN ve İhtimal üzerine hüküm verip saçmalamaktan öteye gidemiyırsunuz..! Link to post Sitelerde Paylaş
ilayyyda 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi cevap 1 : ) çünkü allah araptır ve arapçadan başka dil bilmemektedir :P sen sarışın mısın Link to post Sitelerde Paylaş
Yer Su 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Ismet? Link to post Sitelerde Paylaş
ad hominem 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Bunlar Esmasının ve Şuunatının İsimleri diyoruz.. Yani? Link to post Sitelerde Paylaş
Sexy Huri 0 Mart 30, 2008 gönderildi Yazar Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi (düzenlendi) Kafan çalışsaydı verilen cevabı algılardın.. Bunlar Esmasının ve Şuunatının İsimleri diyoruz... Dolayısı ile bütün soruların çürüğe çıkmış oluyor... İngilizce, fransızca yada Türkçe olsa yine aynı şeyi soracaktınız.. Birazcık adam akıllı soru sorabilecek seviyede biriniz yokmu şu sitede.. Hep ZAN ve İhtimal üzerine hüküm verip saçmalamaktan öteye gidemiyırsunuz..! Esma nedir? tekil Turkce= Isim Arapca =Ism cogul Turkce= isimler Arapca=Esma Buraya kadar anladin mi? Bedevi dili = "Bunlar Esmasının ve Şuunatının İsimleri diyoruz" turkce anlami= "bunlar isimlerinin ve suunatinin isimleri diyoruz." yani bedevi kelimelerle kurdugunuz cumlenin Turkce anlaminda bile bir celiski var.. isimlerinin isimleri ne demek? Arap ozentiligi yapmayip, Turkce konussaniz belki bu tur hatalara dusmeyeceksiniz. Mart 30, 2008 tarihinde Sexy Huri tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Madem Allah sınırsız güce sahipse neden 99 lakabı var. 99 lakab haricinde ki işlerden sorumlu değil mi yoksa onlara başka Tanrılar mı bakıyorlar? Ganî الغني Çok zengin, hiçbir şeye muhtaç olmayan. Samed الصمد Hiçbir şeye muhtaç olmayan. O zaman neden baskınlardan kendisine ganimet istiyor? Neden kendisine inanılması için bas bas bağırıyor? İnanılmakta ihtiyaçtır.. Neden bir sürü lakap hep aynı anlama geliyor.. 99 sayısı tutsun diye mi? Gaffar-Gafur-Vehhab Birde Allah neden intikam alır? Link to post Sitelerde Paylaş
Mask 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Soru mantıklı ve tutarlı değil; Çünki bu isimler bir hadise dayanmaktadır, Hz. Peygamber Arapça konuştuğu için, isimlerinde arapça olması gayent normal.. Bunu düşünemeyip te sanki bir şey keşf etmiş gibi muzur bir şekilde soru sorduğunu sanmak zeka işi değil.. Nefsin ve enaniyetin işidir... Çünki insanların soruları; Bilgi seviyeleri ile orantılıdır.... Yanisi şu NiHiL..... Örnek vermek gerekirse; Allah'ın Zatını düşünemiyoruz, buna izin verilmemiş.. Çünki kainat cinsinden değil.. Kainat cinsinden olmadığı içinde kıyas ve kıstas yapabileceğimiz birşey yok.. Varlığının Esmasının tezahürlerinden anlıyoruz... Zaten yaradılışın sır ve hikmeti de bu Esmasının tecelli etmeyi istemesi ve Allah'ın da bunu irade etmesidir.... Şimdi Külli bir Program düşünün.... Bu programın içinde pek çok Procedür ve Fonksiyonlar vardır.. Onların hepsine isimler veririz.... Program gerekli durumlarda o isimlere ve fonksiyonlara dallanarak onların ürettiği neticeler ile çalışmasına devam eder.. Cenabı Hak ta Kader Programı ile yazdığı bu Kainatta Sayısını bilmediğimiz İsimleri ile çeşitli tecelliler sergilemekte.. İşte bunları bizim algılayabilmemiz için isimlendirmiş... Beni bu isimlerim ile tanımaya çalışınız diye bize kolay bir yol göstermiş.. Link to post Sitelerde Paylaş
ilayyyda 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi bu soruları ne niyetle sorduğun belli ama niye bunlar ateistlerin aklına takılır. bunlar çimen neden yeşil hava niya mavi vs. gibi sorular. ya gerçekten enteresan. bunların bilimsel açıklaması var. senin dediklerinin de cevabı var. istediğimiz sorudan başlayabiliriz değil mi? mesela 6.soru tamam bak onu merak ediyorsan şöyle ki: ed-darr:Dilediğine bela verici, zarar verici, O'nun takdiri olmadan kimseye zarar verilemeyen. Allâh'a karşi başkaldıran zavallılar merhameti ilahiyyeden mahrum kalarak ziyana uğrayacaklardır. bu söz kafirlere ve Allaha başkaldıranlara Allahın azap etmeye muktedir olduğunu gösteriyor. yani Allah şu an isterse size bir bela verebilir ama bazılarınız keramet bekler. inanmaz. halnuki en büyük keramet günahlarımıza rağmen şu dünyada rahatça gezebilmemize izin vermesi Allahın. istese helak da edebilir. ki zamanında etti de o kavimleri darr ismi tecelli etti bkz huh tufanı, lut kavmi helakı, ad ve semud kavimleri vs.. Link to post Sitelerde Paylaş
Sexy Huri 0 Mart 30, 2008 gönderildi Yazar Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Birde Allah neden intikam alır? sorularimdan biri de bu zaten.. nedense gormezlikten gelirler.. islerine geldigince palavralarla alakasiz benzerlikler verip uste cikmaya calisirlar.. cevabi acik ve net.. Allah kincidir.. Intikam almak ister. tabi muhammedin kafasindaki allahtan bahsediyoruz. hani ayni bizim gibi elleri olan agziyla ademi dunyaya ufuren, ruhu olan, alinan, kizan, sevinen, gulen allah yani Link to post Sitelerde Paylaş
Sexy Huri 0 Mart 30, 2008 gönderildi Yazar Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Allah'ın Zatını düşünemiyoruz, buna izin verilmemiş.. Çünki kainat cinsinden değil.. Kainat cinsinden olmadığı içinde kıyas ve kıstas yapabileceğimiz birşey yok.. Varlığının Esmasının tezahürlerinden anlıyoruz... Izin verilmemis diyorsun. bak burada haklisin. bu gibi sorulari senin dusunmen bile cehenneme gitmek icin sebebtir. hasa dersin dusunmeyi birakip yirtarsin. namaza devam. dusunmene izin yok! Link to post Sitelerde Paylaş
Sexy Huri 0 Mart 30, 2008 gönderildi Yazar Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi Hz. Peygamber Arapça konuştuğu için, isimlerinde arapça olması gayent normal.. Yazindanda belli oluyor ki allah'a bu isimleri veren muhammedin ta kendisi.. oyle ya, muhammed fransiz olsaydi, allaha fransiz isimleri koyacakti.. yavas yavas muslumanlarla hemfikir olmaya basladik Link to post Sitelerde Paylaş
meltemben 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi sen sarışın mısın anlaşılan sarışın aklı sende var. alaycı bir tavrı farkedemiyorsan sende bir sorun olmalı :P Link to post Sitelerde Paylaş
ad hominem 0 Mart 30, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 30, 2008 gönderildi İşte bunları bizim algılayabilmemiz için isimlendirmiş... Beni bu isimlerim ile tanımaya çalışınız diye bize kolay bir yol göstermiş.. Allah neden hiç yapmamaktansa aptalca bişey yapma ihitiyacı duymak istemiş? Kendine ''en iyi, en güçlü, en zengin'' sıfatlarını alırken bunların insanlara has şeyler olduğunu insanların düşünebileceğini hiç düşünmemiş mi? Böyle gereksiz ve aptalca bir isimlenmeye ihtiyaç duymasa sadec ''ben tanrıyım'' dese daha mantıklı olmazmıydı? sonuçta herkes tanrının nekadar güçlü iyi filan olduğunu tahmin edebilir. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts