Jump to content

Kendini kandıranlar ateistlerdir...


Recommended Posts

İşte senin bir türlü kafanın basmadığı şey bu, doğada varolması başka birşey doğada kaynağı olması bambaşka birşey..

Senin sayıkladığın iyilik vs teranelerinin doğada bir gerçekliği yok, onların kaynağının(genler vs) varolması onları gerçek yapmaz.

Cennet ne kadar uydurulmuş bir yalansa, diğer mutluluk olgularının hepsi aynı ölçüde bir yalan..

Bu doğa dediğin şey insandan bağımsız apayrı bir şey mi de habire bu doğada yok, şu doğada yok diyorsun? İnsanın yaptığı bir eylemin doğada başka hiçbir şeyde olmaması onu hayal mi yapıyor yani? İnsan doğanın parçası değil mi? İnsanın eylemleri de doğanın parçası değil mi?

Sen zihninin dışında ''deniz kıyısında güzel bir villa'' olduğunu mu zannediyorsun hahahaha...

Sen Matrix filmine fazla kapılmışsın sanırım. Çık hayal dünyasından da gerçeklere gel. Bu dünyada deniz kıyısı var mı, deniz kıyılarında villa var mı, var. O halde nasıl zihnimin dışında olmuyor, anlat bakalım.

Dawkins'den yaptığım alıntıyı da anlamadın değil mi, aynı yerde dönüp duruyorsun, yine birşey anlayacağını zannetmiyorum ama başlığı güncel tutmakta işe yarıyorsun(:

Artık sen hayal dünyasına girmişsin, herşeyin bir illüzyondan ibaret olduğunu sanıyorsun. Bundan sonra sana bir şey anlatmak zor.

Cennet vaadinin kaynağının doğada olduğunu ileri süren birisiyle gerçekleri tartışmaya da gerek yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 829
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Bu doğa dediğin şey insandan bağımsız apayrı bir şey mi de habire bu doğada yok, şu doğada yok diyorsun? İnsanın yaptığı bir eylemin doğada başka hiçbir şeyde olmaması onu hayal mi yapıyor yani? İnsan doğanın parçası değil mi? İnsanın eylemleri de doğanın parçası değil mi?

Bak yine başa döndük, bir şeyin doğada olmadığının yani gerçekte varolmadığının ne anlama geldiğine bir türlü kafan basmadı..

İnsan zihni doğadan ayrı bir yapı mı ki, o zihinde oluşanların gerçekliği olmasın? O da doğanın içinde olan bir yapı, dolayısıyla o zihnin ortaya attıkları da doğanın bir ürünü, bir gerçeklik. Canlı olan herşeyin içinde vardır bu kavramlar.

Tanrı kavramı da doğanın bir ürünü olan zihin taradından ortaya atılmış olduğuna göre, o da mı bir gerçekliktir(:

İşte kafanızın almadığı ve konuyu kabullenemeyişinizin çıkış noktası bu aptalca fikir, ''hayatımın anlamı evrimle ortaya çıkmıştır, evrim de gerçek olduğuna göre bu anlam gerçektir'' diye bir mantık yok..

Gerçek denilen şey, herhangi bir bilinçten/zihinden bağımsız olarak varolandır, insan algısına ve yorumlamasına ihtiyaç duymaz..

senin o hayatımın anlamı dediğin kavramların zihninin dışında esamesi okunmaz, hepsi fizik yasaları gereğince kendini kopyalamaya meyilli genlerin doğal seçilimde başarılı olduğu ölçüde uydurmuş olduğu yanılsamalardır..

Siz gerçekten hayatınızın zihninizin dışında bir anlamı önemi olduğunu mu zannediyorsunuz? Hepiniz bir yanılsamada yaşıyorsunuz hahaaha..

Haklısın Brutal, gerçeklik buraya uymamış, zihnin ortaya attıkları kavram oluyor. Yani bilinç varsa, bu kavramlar var.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sen Matrix filmine fazla kapılmışsın sanırım. Çık hayal dünyasından da gerçeklere gel. Bu dünyada deniz kıyısı var mı, deniz kıyılarında villa var mı, var. O halde nasıl zihnimin dışında olmuyor, anlat bakalım.

Bak sana bugün ki ödevini vereyim, baştan sona şu başlığımı oku, dış dünyada algıladığın gibi bir gerçeklik varmıymış öğren(:

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=34544

Link to post
Sitelerde Paylaş
Cennet vaadinin kaynağının doğada olduğunu ileri süren birisiyle gerçekleri tartışmaya da gerek yok.

Tekrar tekrar oku bakalım, birşey anlayacak mısın?

Buna göre, dincilerin amaçları, hayata yükledikleri anlam insan beyninin uydurması olan tanrı ve onun vaad ettiği cennete kavuşmaktır. Ama benim amaçlarımın kaynakları zaten doğada var, benim amaçlarımın kaynağı gerçeklerden oluşuyor. Mesela daha iyi şartlarda yaşamak, yaşarken zevk almak, mutlu olmak, başkalarının takdirini kazanmak, insanlara iyilik etmek... Bunların hepsi gerçeklerdir.

Ona bakarsan cennet vaadinin kaynağı da doğada var, ölümden sonra huzur dolu bir yaşam da, genleri taşıyan makineler için büyük bir motivasyon kaynağı olduğu için uyduruldu, senin iyilik etmek vs diye sayıkladığın şeylerin hepsinin kaynağı bir, senin yaşamdaki amaçların en az müslümanların ki kadar yalan-yanılsama, hala bunu anlayamıyor musun?

Senin sayıkladığın iyilik vs teranelerinin doğada bir gerçekliği yok, onların kaynağının(genler vs) varolması onları gerçek yapmaz.

Cennet ne kadar uydurulmuş bir yalansa, diğer mutluluk olgularının hepsi aynı ölçüde bir yalan..

Ha bu arada şuna cevap vermemişsin(:

Daha açık nasıl cevaplarım, şu cevapları yazman dahil her eylemini buna kattığımı söylüyorum, sen aksini savlayacaksan buyur istediğin bir şeyi örnek olarak getir..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Brutal şu soruma cevap vermen mümkün mü?

Mc donaldsa gittim, bir sürü seçeneğin içinden big mac menü seçtim. Bunu bana genlerim mi söyledi?

Ertesi gün yine aynı yere gittim, adı bile hoşuma gitmese de sırf denemek için sebze burger seçtim. Bunu da mı genlerim söyledi?

Sonraki gün yine aynı yere gittim sırf mc donaldsla ilgili çıkan bir haber yüzünden tepki koymak için yanındaki burger kinge girip hamburger menümü yiyip çıktım ve kendi kendime karar verdim artık fast food yemeyeceğim diye.

Bunların hepsini genlerim mi söylüyor? Ben hiç birine karışmıyor muyum?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bak sana şöyle anlatayım, belki kafana girer. Boğulmakta olan birini kurtarma eylemini ele alalım. Şimdi bu eylem gerçek mi, yoksa zihnimizde tasarladığımız bir hayal mi? Buna cevap verebilirsen, anlamaya da başlarsın.

Dersini çalışmamışsın yine yada anlatılanlardan hiçbirşey anlamıyorsun..

Zihninin dışında bir dış dünya var, ama senin algılayıp anlamlandırdığın gibi değil diyorum, sen bunu hiçbir maddi etkileşime dayanmayan rüya gibi birşey zannediyorsun.

Deniz kıyısında güzel bir villa örneğini sundun mesela, dış dünyada böyle bir manzara yok, genlerin programladığı şekilde onu algılayıp yorumluyorsun sadece..

Boğulmakta olan birini kurtarmanda bu yorumlamanın-anlamlandırmanın bir parçası, dış dünyada ölüm diye bir anlam yok, inanmıyorsan git hacı amcana falan sor(:

Dolayısıyla benim uydurduğum anlamların kaynağında madde var o yüzden gerçek diyemezsin, şunu bir anla artık.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Brutal şu soruma cevap vermen mümkün mü?

Mc donaldsa gittim, bir sürü seçeneğin içinden big mac menü seçtim. Bunu bana genlerim mi söyledi?

Ertesi gün yine aynı yere gittim, adı bile hoşuma gitmese de sırf denemek için sebze burger seçtim. Bunu da mı genlerim söyledi?

Sonraki gün yine aynı yere gittim sırf mc donaldsla ilgili çıkan bir haber yüzünden tepki koymak için yanındaki burger kinge girip hamburger menümü yiyip çıktım ve kendi kendime karar verdim artık fast food yemeyeceğim diye.

Bunların hepsini genlerim mi söylüyor? Ben hiç birine karışmıyor muyum?

Davranışlarını belirleyen tek şey genler değil tabiki, beyninde nöron örüntülerinde kodlanan anı,kültür vs dediğimiz memler var, tüm bunlar beyin hesaplamasına dahil olup bir çıktı alınıyor ve sende onu yapıyorsun.

Tabi bilinç dediğimiz yanılsamanın bu işlemden haberi olmadığı için, önünde birçok seçeneği olduğunu zannederek, içlerinden özgürce bir seçim yapanın kendisi olduğunu zannediyor.

Yani senin anlayacağın (yada anlayamayacağın) genler ve onlardan ayrı bir sen yok, çünkü ''ben'' diye birşey yok, sen gen ve mem emirlerinin çarpıştığı bir araçsın sadece..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dersini çalışmamışsın yine yada anlatılanlardan hiçbirşey anlamıyorsun..

Zihninin dışında bir dış dünya var, ama senin algılayıp anlamlandırdığın gibi değil diyorum, sen bunu hiçbir maddi etkileşime dayanmayan rüya gibi birşey zannediyorsun.

Deniz kıyısında güzel bir villa örneğini sundun mesela, dış dünyada böyle bir manzara yok, genlerin programladığı şekilde onu algılayıp yorumluyorsun sadece..

Boğulmakta olan birini kurtarmanda bu yorumlamanın-anlamlandırmanın bir parçası, dış dünyada ölüm diye bir anlam yok, inanmıyorsan git hacı amcana falan sor(:

Dolayısıyla benim uydurduğum anlamların kaynağında madde var o yüzden gerçek diyemezsin, şunu bir anla artık.

Neyse, sen herşeyi rüya olarak yorumlamaya devam et.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Brutal şu soruma cevap vermen mümkün mü?

Mc donaldsa gittim, bir sürü seçeneğin içinden big mac menü seçtim. Bunu bana genlerim mi söyledi?

Ertesi gün yine aynı yere gittim, adı bile hoşuma gitmese de sırf denemek için sebze burger seçtim. Bunu da mı genlerim söyledi?

Sonraki gün yine aynı yere gittim sırf mc donaldsla ilgili çıkan bir haber yüzünden tepki koymak için yanındaki burger kinge girip hamburger menümü yiyip çıktım ve kendi kendime karar verdim artık fast food yemeyeceğim diye.

Bunların hepsini genlerim mi söylüyor? Ben hiç birine karışmıyor muyum?

Evet brutal'ın dediği gibi hiçbir şeye karışmıyorsun sen. Ama kaderci de olmamak gerek.

Bilim müthiş hızla ilerledi, 1 milyon yıl sonra insan yapabiliyoruz diyelim.

Örneğin yeşil gözlü, sarı saçlı, 1.87 boyunda vs karakterlerinide biz belirliyoruz ( iyi-kötü )

Sonra bu kişinin karşısına geçip "ulan bütün bunlar senin programında var, bu iyimserliği de genlerine biz işledik" diyoruz. Ve o kişide "hayır olum bunları yapan ayrı bir "ben" var, ben genlerimde üzülmek,sevinmek var ama onları "ben" kontrol ediyorum "ben" yapıyorum diyor."

İşte sende bi kahkaha patlatıyorsun :D

Olay bundan ibaret yani..

Konuşabilen bir taş alıyorum elime.

Havaya atıyorum. Yere düşüyor ve diyor ki : Ben kendi isteğimle yere düştüm :D

Yani herşey belirli bir programa göre işliyor akıp gidiyor.

Üstte dediğim gibi bu gerçekleri bilip kaderci olursan o senin salaklığın :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

o zaman size bir uzmanlık sorusu:

Bana 5 tane sayı tut dendi

1 ; 2 ; 3 ; 4 ; 5 sayılarını tuttum. (genlerim ve beynimde nöron örüntülerinde kodlanan anı,kültür vs denilen memlerim ancak bunu akıl edebilmemi sağladı)

Sonra bir 5 tane daha sayı tut dendi

pi sayısı ; avagadro sayısı ; 1o üzeri 3456 ; 0 ; -45,28651 sayılarını tuttum.

Şimdi 10 saniye içerisinde benim genlerim mi değişti yoksa memlerim mi?

Bu sayıları ilk seferde niye tutmadım? Biz makine isek ve genlerimiz ve memlerimizin işleyip verdiği çıktı nasıl bu kadar farklı oluyor? Sonsuz seçenek arasından bu sayıları tutmamın nedeni gen ve memler mi yani sizce? Bir makine ya da bilgisayar neye programlanmışsa o şekilde cevap verir. Her seferinde farklı sonuç veriyorsa o makine düzgün çalışmıyor demektir.

Sakın haaa bunları zaten seçecektin, genlerin ve memlerin öyle istediler demeyin bana?

Arkadaşlar siz uçtunuz mu? Bi de müslümanlara kaderci derler. Size göre caniler, katiller, sapıklar yanlış programlanmış makineler mi oluyorlar?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neyse, sen herşeyi rüya olarak yorumlamaya devam et.

Yine birşey anlamadın değil mi?

Yazdıklarımın hepsi bilimsel gerçekler, senin beynin bunları kavrayacak seviyede değilse yapacak birşey yok..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şimdi 10 saniye içerisinde benim genlerim mi değişti yoksa memlerim mi?

bunu cevaplamak için uzman olmaya gerek yok, 10 saniye içinde beynindeki nöronlar arasında sürüyle farklı veri kodlanmıştır, öncekinden farklı bir çıktı almasından daha doğal birşey yok

Arkadaşlar siz uçtunuz mu? Bi de müslümanlara kaderci derler. Size göre caniler, katiller, sapıklar yanlış programlanmış makineler mi oluyorlar?

Aynen..

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=46299

4:53 ile 6:00 arası;

Bugün bir çok bilim insanı algıya dair mekanik bir görüşe bağlı: biz olduğumuz gibiyiz, hormonlarımız oldukları gibiler, çünkü beynimiz bu şekilde kablolanmış.

Eğer nöroanatomimiz ve fizyolojik kimyamız farklı olsaydı, karakterlerimiz farklı olurdu, biz farklı olurduk.

Fakat bilim insanları olarak çelişkiliyiz.

Tutarlı olsaydık, yanlış davranan birisine, mesela bir çocuk katiline karşı tutumumuz şöyle olurdu: "bu fert hatalı bir bileşene sahip, düzeltilmeye ihtiyacı var".

Fakat öyle demiyoruz. Aramızdaki en mekaniksel kişileri de -ki en mekanik kişi ben olabilirim- içine dahil ettiğim bizler bile, "Alçak canavar, hapis senin için fazla iyi" diyoruz.

Ya da daha fenası, bunu bugün dünyanın her yanında gördüğümüz gibi, bir sonraki döngüsünde muhtemelen daha kuvvetli karşı intikamları doğuracak intikamlar arıyoruz.

Kısacası, akademikler gibi düşündüğümüzde, insanları ayrıntılı ve karmaşık makineler olarak görüyoruz, arabalar ya da bilgisayarlar gibi,

fakat insan olmaya döndüğümüzde, daha çok, bir gurme gecesinde bir türlü çalışmayan arabasına bir ders vermek için onu hurdaya çeviren Basil Fawlty gibi davranıyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bunu cevaplamak için uzman olmaya gerek yok, 10 saniye içinde beynindeki nöronlar arasında sürüyle farklı veri kodlanmıştır, öncekinden farklı bir çıktı almasından daha doğal birşey yok

Arkadaşlar siz uçtunuz mu? Bi de müslümanlara kaderci derler. Size göre caniler, katiller, sapıklar yanlış programlanmış makineler mi oluyorlar?

Aynen..

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=46299

Peki o zaman niye bu kelimeleri yazarken w,x,q gibi tuşlara basmıyorum? Niye arada anlamsız kelimeler yazmıyorum?

Niye denizin ortasında yüzerken birden kulaç atmayı bırakmıyorum?

Neden otoyolda 180 km hızla giderken aninen direksiyonu sağa kırmıyorum?

Niye senin işine geldiğinde 10 saniye içinde beynimdeki nöronlar arasında sürüyle farklı veri kodlanıp, öncekinden farklı bir çıktı alınıyor da saydığım örneklerde hep aynı çıktılar alınıyor.

Söylediğin şey bilimsel olsaydı bu söylediğin tüm durumlarda geçerli olurdu.

Taş örneğini veriyorsunuz durmadan, ben taş değilim iradem var. Ama beni de pencereden aşağı atsanız ben de düşerim, Obamada düşer. Çünkü yer çekimi kanunu bilimseldir. Sadece taşlar ve Türkler için değil, her şey için geçerlidir.

Mahkemeye niye başvuruyorsunuz o zaman? Nasıl olsa hakimin alacağı karar genleri ve memlerinde yazılıymış. 10 saniye içerisinde hakimin nöronlarına bir sürü farklı veri kodlanıp suçsuzken sana idam cezası verebilir. Düşünsene boşanmak için mahkeme başvuruyorsun, hakim sana idam cezası veriyor.

Sizin söylediğiniz bilimsel değil. Dawkins tanrı mı her söylediği doğru oluyor? Hani ateistler bilime inanırdı? Sizin bilimden anladığınız sadece Dawkinsin söyledikleri mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

şimdi olan olaylar daha önce ki bir olayın sonucudur değil mi...

her olayın bir bir sebebi vardır yani ...

yani biz şimdilik öyle sanıyoruz...

şimdiki olayın sebebi olan önceki olayın da yine kendinden önce ki başka bir sebebi vardır...

sebebler sonuçları doğuruyor....

buna determinizm de diyorlar ...

tabi bazılarına göre sonuçlar sebebtir de o başka bir tartışma konusu...

şimdi ne diyorduk...

her şeyin bir sebebi var diyorduk...

eski olaylar şimdiki olayların sebebi ....

şimdiki olaylar da yarın olacak olan olayların sebebleridir...

onlar da öbürsü gün olacak olayların sebebleri olacak...

şimdi böyle düşünmekte bir sorun var mı yok mu sorusu üzerinde düşünmek gerekir mi gerekmez mi konusunu da bir ara unutmayalımda konuşalım...

ha şimdi geriye doğru gittikçe evrenin daralıp bigbang anındaki durumuna kadar sebebleri götürelim...

şimdiki bütün olan her şeyin sebebi o anda olması gerekir mi...

big bangın sebebi ne idi diye düşünmekten bizi ne alıkoyabilir...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet sevgili kirec, ben de bunu savunuyorum. Zaten bu konuyla ilgili bir başlık da açtım. Ateistler bilimi tek doğru kabul ediyorlarsa, her şeyin sebep-sonuç ilişkisine göre açıklanabileceğini düşünüyorlarsa big bangi meydana getiren bir sebebin varlığını kabul etmek zorundalar. Niye durup dururken big bang patlasın ki?

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=49355&st=0

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet sevgili kirec, ben de bunu savunuyorum. Zaten bu konuyla ilgili bir başlık da açtım. Ateistler bilimi tek doğru kabul ediyorlarsa, her şeyin sebep-sonuç ilişkisine göre açıklanabileceğini düşünüyorlarsa big bangi meydana getiren bir sebebin varlığını kabul etmek zorundalar. Niye durup dururken big bang patlasın ki?

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=49355&st=0

DİNLERDEKİ YARATILIŞ FİKRİ AKLA UYGUN DEĞİLDİR

Yaratılış diye bir kavram mantıken olamaz.

Diyelim ki birinin bir şeyi mutlaka yaratması yapması şart.

Yaratılışçılığa göre her şey yaratılır,hiç birşey kendiliğinden tesadüfen oluşamaz

yaratılışcılar gibi düşündük ve uygun ortamlar oluştu diye varolmadık.Yaratıldık diyelim.

Bu varoluş düşüncesine göre hiçbir şey kendiliğinden oluşamaz

Öyleyse Tanrı da kendiliğinden oluşamaz.

Yaratılışçılığa inandınız mı yada savundunuz mu,

Tanrı nında yaratılmak zorunda olduğunu savunmak zorunda kalıverirsiniz.

Hayır derseniz..o zaman yaratılış görüşünü imha edersiniz..

Çünkü size göre hiçbir şey kendiliğinden oluşamaz.

Bunu siz söylüyorsunuz.

Öyleyse tanrıda kendiliğinden oluşamaz.Mutlaka onunda bir yaratıcısı vardır.

Yaratılışçılığa göre yaratanında bir yaratıcısı olmak zorundadır.

yaratılış diye bir düşünce savunduğunuzda bu bizi Her yaratanın bir yaratıcısı olması gerektiği sonucuna ulaştırır.

Bu böyle 10 sayısının 3 bölünememesi (10/3=3,3333333 ) gibi sürer gider.

Ama piramitin en üstünde ki bir şeyin kendiliğinden oluşması kaçınılmazdır.

Sonuçta ,mutlaka tanrı veya tanrının babası yada onun babası yani mutlaka birşey kendiliğinden oluşmak zorundadır.

Buda bizi canlıların oluşması için uygun şartlar oluştuğu zaman var olduğu görüşünün doğruluğuna ulaştırır.

Bir şeyin mutlaka bir yaratıcısının olmasının şart olmadığı kabul edilmek zorunda kalınır.

Yaratılış düşüncesine inana dindarlara göre:Allahı Allahın yaratıcısı yaratmak zorundadır.

Ateistlere göre Allah yaratılamaz.

Kuş Beyinli nekadar gidersen git bitane şey mutlaka Kendiliğinden(BİNG BANG ) olmak zorundadır..

hala Bunu Bile anlayamıyorsunuz..

Niye Durup Dururken Tanrı Oluşsun Kendi kendine ve BİNG BANG yapsınki :lol: :lol: :lol: :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yaratılışçılığa inandınız mı yada savundunuz mu,

Tanrı nında yaratılmak zorunda olduğunu savunmak zorunda kalıverirsiniz.

İşte kendi kendine soruyu cevapladın. Piramitin üstünde Allah var. Fakat o oluşmuyor, O zaten şu an nasıl bir güce ve özelliklere sahipse big bangden önce de aynı güce ve özelliklere sahip. Oluşmak zamana bağlıdır. Oluşan bir şey, önceden olduğundan daha farklı bir hale gelmiştir. Oysa ki Allah oluşmuyor, değişmiyor, başkalaşmıyor, dönüşmüyor.

Oluşan bir şey, onu olduran etkenlere sahiptir. Örneğin senin doğman, annen ve babanın birlikte olmasına bağlıdır denebilir. Ama Allah oluşmadığından onun yaratılmış olması mümkün değildir. Fakat evren oluşmuştur, onu olduran bir etken olmak zorundadır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...