Jump to content

tanrı kötülüğü emrederse....


Recommended Posts

Sadece Türkiye'de degil dünyada şiddete maruz kalanların %80i erkektir belki de, sonra çocuklar gelir sonra kadınlar. En az şiddete maruz kalanlar kadınlardır. Televizyonlarda duydukların kadar düşünüyorsun maalesef.

Dayak, öldürme, kadın cinayetleri...vs hepsi abartılan şeyler. Propaganda araçları.

saçmalamayı kes...aptal aptal yorumlarını burda rahatça saçıp - milleti düdükleyebileceğinimi sanıyorsun sen ?.

.

.

Dayağa bakış değişti, dayak değişmedi

Dayağı normal karşılayan kadınların oranı 15 yılda yüzde 80'den yüzde 10'a düştü. Ancak dayak yiyen kadınların oranı hâlâ aynı. Eşinden fazla gelir elde eden kadının dayak riskiyse iki kat artıyor

08/11/2007 (308 kişi okudu)

UMAY AKTAŞ SALMAN (ArÅŸivi)

İSTANBUL- Türkiye'de 15 yıl önce her üç kadından biri eşinden dayak yiyordu. Aradan yıllar geçti ama kadına şiddet azalmadı. Bugün hâlâ her üç kadından biri eşinden şiddet görüyor. Değişen, bir tek kadınların düşüncesi oldu. 15 yıl önce 10 kadından sekizi dayağı normal karşılıyordu, bugünse 10 kadından dokuzu 'Haklı görülecek dayak yoktur' diyor.

Sabancı Üniversitesi'nden Ayşe Gül Altınay ve Boğaziçi Üniversitesi'nden Yeşim Arat'ın yaptığı 'Kadına Yönelik Şiddet' isimli araştırmaya göre, eşinden fazla gelir elde eden kadının dayak riski iki kat artıyor.

1993-1994 yılları arasında Aile Araştırma Kurumu tarafından yapılan 'Aile İçi Şiddetin Sebepleri ve Sonuçları' araştırmasından sonra kadına yönelik şiddetin araştırıldığı en kapsamlı araştırma 'Kadına Yönelik Şiddet' yıllar geçse de şiddetin azalmadığını ortaya koydu. 18 ay süren bu araştırma 56 ilden 1800 evli kadınla yüz yüze anket uygulamasına dayanarak yapıldı. 15 yıl önce kadınların yüzde 9'u en az bir kez cinsel ilişkiye zorlandıklarını söylüyordu, şimdi ise bu oran artarak yüzde 14 oldu. Araştırmanın çarpıcı sonuçlarından bazıları şöyle:

  • Eşinden bir kez dayak diyen kadınların oranı Türkiye genelinde yüzde 35 iken, Doğu'da bu oran yüzde 40'a çıkıyor.
  • Yükseköğetim görmüş altı erkekten biri eşine fiziksel şiddet uyguluyor.
    Aileye rağmen evlilikte şiddet çok
  • Kendileri tanışıp anlaşarak, ailelerinin onayını almadan evlenen kadınlarda şiddet görme oranı yüzde 49. Görücü usulüyle evlenenlerde bu oran yüzde 28, 'Kendileri tanışıp, anlaşarak ve ailelerinin onayını alarak evlenenler'in ise yüzde 37'i en az bir kez şiddet görmüş.
  • Okuma bilmeyen kadınların yüzde 43'ü, yükseköğrenimli kadınların yüzde 12'si en az bir kez dayak yediğini söylüyor.
  • Çocukken veya gençken babalarından dayak yemiş olanların eşinden dayak yeme oranı yüzde 48. Ailesinden dayak yemeyenlerde bu oran yüzde 28'e düşüyor.
  • Eşlerinin çocukken dayak yediğini söyleyen kadınların yüzde 47'si dayak yiyor.
  • Kadınların yüzde 44'ü 'Komşunun eşinden dayak yediğini duysan ne yaparsın?' sorusuna 'Bir şey yapmam' yanıtını veriyor. Bu oran Doğu'da yüzde 51.2.
    Komşuya ziyaret izinle
  • Her 10 kadından biri eşinden izin almadan başka bir köye ya da şehre gidebiliyor, sadece dördü eşinin iznine tabi olmadan komşu, arkadaş ziyareti yapabiliyor, her on kadından üçü eşinden izin almadan ailesini ziyaret edebiliyor ve çarşıya gidebiliyor.
  • Araştırmaya katılan kadınlardan şiddete maruz kaldıklarını söyleyenlerin yüzde 49'u bundan kimseye bahsetmiyor.
  • Çalışmayan kadınların yüzde 36'sı 'Çalışmak isterseniz eşiniz sizi engeller mi?' sorusuna 'evet' yanıtını veriyor.
  • Kadınların yüzde 60'ı devletin erkekleri engelleyerek, yüzde 53'ü sığınma evi açarak, yüzde 45'i ağır cezalar vererek, yüzde 33'ü polisi eğiterek şiddetin önüne geçileceğini düşünüyor.
  • Eşini döven erkeklere mahkemeler ceza vermeli diyen kadınların oranı yüzde 97.
  • Araştırmaya katılanların yüzde 85'i Türkiye'de sığınakların sayısının yeterli olmadığını düşünüyor, yüzde 87'si vergilerin sığınak açmak için kullanılmasını onaylıyor.
  • Eve kocasından daha fazla gelir getiren kadının şiddet görme riski iki misli artıyor. Bu durumda olan her üç kadından ikisi fiziksel şiddete maruz kalıyor.
  • Kadınların yüzde 84'ü ellerindeki parayı kendi tercihleri doğrultusunda harcayabilmelerini savunuyor.
  • Kadınların yarısı ise yeniden düzenlenen mal rejiminden habersiz.

http://www.radikal.c...?haberno=238227

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 145
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

http://rapor.tuik.gov.tr/reports/rwservlet?demografidb2=&report=BOSRAPOR21.RDF&p_yil1=2013&p_dil=1&p_kod=1&desformat=html&ENVID=demografiEnv

Boşanmaların %90 geçimsizlik yüzünden. Yani ıvır zıvır sebepler. Dayak, öldürme falan bunlar %1 bile degil... Bilmem ne gazetesinin dandik yazısından başka kaynaklara bakmıyorsan bu senin sorunun.

Kendi cinsiyetine düşman olmuşsun haberin yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu forumda gerçekten fantastik insanlar var.

Kadın erkek eşitliği, hukuki eşitlik anlamındadır. Bu iki cins de insandır ve eşit HUKUKİ haklara sahip olmalıdır diyoruz. Tek tek olaylar üzerinden tartışma yapamayız. Hangi tartışmada kim haklı, ben nereden bileyim. Genel teorik çerçeveyi konuşuyoruz.

Ayrıca erkeklerin de şahane bir hayat yaşadığını iddia etmiyorum. Erkek de birçok yönden baskı altında. Para kazanmak zorunda, güçlü olmak zorunda, yaşadığı çevrenin çizdiği çerçeve dahilinde "namusunu" korumak zorunda. Bu namus konusu kadına yönelik şiddetin kaynaklarından biridir. Bir adam karısından boşansa bile, eğer çocuğu varsa, kadının ne yaptığı ile ilgilenmek zorunda bırakılıyor. Kadın hareketli bir cinsel hayat yaşamaya başlamışsa, bu durum eski kocası üzerinde bir baskı oluşturuyor. İstese de istemese de bu baskı oluşuyor. Bu ortamı hazırlayan en önemli teorik temel ise, evet bildiniz İslam!

Hayat, Radikal'de madikalde yazan andavallı sürüsünün anladığı kadar basit değil. O konuda Malo'ya katılıyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu forumda gerçekten fantastik insanlar var.

Kadın erkek eşitliği, hukuki eşitlik anlamındadır. Bu iki cins de insandır ve eşit HUKUKİ haklara sahip olmalıdır diyoruz. Tek tek olaylar üzerinden tartışma yapamayız. Hangi tartışmada kim haklı, ben nereden bileyim. Genel teorik çerçeveyi konuşuyoruz.

Ayrıca erkeklerin de şahane bir hayat yaşadığını iddia etmiyorum. Erkek de birçok yönden baskı altında. Para kazanmak zorunda, güçlü olmak zorunda, yaşadığı çevrenin çizdiği çerçeve dahilinde "namusunu" korumak zorunda. Bu namus konusu kadına yönelik şiddetin kaynaklarından biridir. Bir adam karısından boşansa bile, eğer çocuğu varsa, kadının ne yaptığı ile ilgilenmek zorunda bırakılıyor. Kadın hareketli bir cinsel hayat yaşamaya başlamışsa, bu durum eski kocası üzerinde bir baskı oluşturuyor. İstese de istemese de bu baskı oluşuyor. Bu ortamı hazırlayan en önemli teorik temel ise, evet bildiniz İslam!

Hayat, Radikal'de madikalde yazan andavallı sürüsünün anladığı kadar basit değil. O konuda Malo'ya katılıyorum.

Peki hukuki eşitlikten bahsedelim,

Şu anda erkeklerin sahip oldugu ama kadınların sahip olmadıgı haklar nelerdir? Bunun cevabını sen ver.

Kadınların sahip oldugu ama erkeklerin sahip olmadıgı haklardan (daha dogrusu imtiyazlardan) örnekler vereyim ;

- Kız çocukları ölen babasının maaşını alabiliyor ama erkek çocuklarının böyle bir hakkı yok. Hani eşit haklar?

- Boşanma esnasında kadınlar neredeyse %100 nafaka, tazminat ve velayeti alırlar, hem de sadece kadın oldukları için. 1 yıl evli kalsalar bile fark etmiyor... Hani eşit haklar?

- Kadın ögretmenlerin doguya ya da bitmemiş okullara gönderilmeleri yerine şehirdeki okullara girmesi için pozitif(!) ayrımcılık yapılıyor. Hani eşitlik?

- Bazı mesleklerde kadınların da oranının artması için yine pozitif(!) ayrımcılık yapılması. Hani eşitlik?

- Askerlik de yapmaz kadınlar. Oysa PKK kadınlı erkekli takılıyor. Hani eşitlik?

- Erkek eve bakmakla yükümlüdür ve kadına ayrı ev açmak zorundadır. Üstelik eskiden anayasada olan ''erkek evin reisidir'' ibaresi kaldırılmasına ragmen bu sorumluluklar hala erkek üzerindedir ne hikmetse. Hani eşitlik?

....vs uzar gider bu liste.

Kısacası hukuki eşitlik de sıkıntılı. Kısacası kadınlara hakları verilmiyor, ekstradan imtiyazlar veriliyor. Ve sürekli ''kadınlar çok magdur, çok yazık onlara :.('' propagandası yapılmaya devam ettigi sürece (aynen bi türlü bitmek bilmeyen türbanlı magduriyeti gibi) ekstradan imtiyazlar verilmeye devam edecek.

Sonuç? Nereye gider bu?

Link to post
Sitelerde Paylaş

NİSÂ - 34 Erkekler, kadın üzerine idareci ve hakimdirler... Fenalık ve geçimsizliklerinden korktuğunuz kadınlara gelince: Önce kendilerine öğüt verin, yataklarından ayrılın. Bunlar da fayda vermezse dövün....

Kadina mirasta es pay tanima, calistirma, egitimden yoksun et. eve kapa.

Sonrada "ama erkekler kadina harcamalar yapmak zorunda kaliyor" diye mazaretler bul!

Allak, erkeklere kadinlari dövme hakki bile veriyor.

Kadinlarin günümüzde daha cok bosanmalarinin nedeni maddi olarak erkege eskisi kadar cok bagli olmamalaridir. Bunun nedeni kanunlarin kadinlari desteklemesii ve toplumun kadinlarin calismasina alismasidir. Gelismis ülkelerde her kadin her isi yapma imkanina sahipken Türkiyede bagzi isler kadinlara yasaktir. Cogu müslüman devletlerde (Türkiyenin bagzi bölgelerinde) kadinlarin calismasina hic iyi gözle bakilmaz. Kadin anne olduktan sonra cocuk bakimini üstlenir, kendini mesleki acidan gelistiremez. Para kazanamamasi ve bu bir sucmus gibi gösterilir.

Ne yazik kadin haklarini vermekte bati devletleride , Türkiyenin, islam ülkelerinin cok önünde bile olsalar, kendileride o kadar gönüllü degillerdir. Genelde ayni isi yapan erkek kadindan daha fazla maas alir. Bu esitsizlikler kadinlar birleserek, örgüt kurarak, siyaset yaparak giderebilirler.

Allah kitabinin bagzi yerlerinde kötüllügü emreder. Bu ayettede emretmesede en azindan kadinlari dövme hakkini erkeklere verir.

Bir insanin diger bir insani (individuum) dövme hakkina neden sahip olabilir. Cünkü kadinlar erkeklerin malidir! Müslümanlar bunlara bas kaldiramazlar, kendileri yapmasada baskalari yapinca bunu yanlis olarak görmezler.

Bu yüzden islam terorü gibi olaylara, müslümanlardan cok ciliz bir homurdanmadan baska bir sey gelmez, ayaga kalkip bu yaptiklariniz yanlis diyemezler. Böyle seyleri kendileri yapmasada yapanlarin yaptiklarini yanlis olarak suclayamazlar. Böyle seyleri onaylamayanlar bile sadece susmakla yetinirler.

Müslümanlar, teror, cocuklarla evlilik, recm vs gibi pislikler sadece ve sadece kendileri temizleyebilir. Biz bu konulari sorusturunca "islam düsmanligindan haraket eden ateistler" oluyoruz.

"Biz sadec birer KULuz, ittat etmekten baska cagremiz yok" diyenlerde yapamayacagina göre islami kim temizleyecek.

Not: islamin temizlenmesi ilk önce islama yarar getirir!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Burada kimse sadece şeriatta var, o halde kötülemeliyim peşin yargısıyla eleştiri yapmaz. Ben burada öyle bir kimse görmedim, bilmiyorum. Olsaydı bilirdik.

Kadına eksik etek diye bakıp az miras vermenin savunulacak en küçük yanı yok. Bunun iyi bir uygulama olduğunu savunmak için "MAL" olmak gerek. Böyle mallık olmaz.

Ürettiği saçma gerekçeler ise hiç bir şekilde geçerli değil. Böyle abuk sabuk gerekçelerle şeriat savunulmaz. Şeriatta hiç bir tutarlı hüküm yoktur. Baştan sona geri, cahil uygulamalardır. Ben iddia eder ve kanıtlarım. Kadına az miras vermek saçma, geri ve yobaz bir tutum. Başka hangi uygulamasını da ele alırsan, şeriatta savunulabilecek hiç bir uygulama yoktur. Var diyen mal mal tartışmayacaksa, düzgün tartışacaksa sonuna kadar tartışırım. Hodri meydan...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Birader, ben şu an Türkiye'de kadınlar hukuki olarak daha az hakka sahip mi dedim ya? Hukuki alanda, kadın erkek eşitliği ciddi oranda sağlanmış durumda. Bu hakları ve onun kaynağı olan Türkiye Demokratik Devrimi'ni savunuyoruz zaten.

Bu konunun başlığına bak, ne diyor orda? Tanrı kötülüğü emrederse ne yaparsınız. Ben de cevap verdim, tanrı kadınlara daha az miras verin diyorsa, ben bu emre uymam. Bu kadınlara haksızlık. Konuyu nasıl garip bir yere çektin böyle, anlamadım.

Türkiye'de kadınlara pozitif ayrımcılık yapılması mantıklı birşey. Zira hukuki haklar tanınmış olmasına rağmen, din baskısı kadınların bu hakları kullanmasını engelliyor. Birçok ailede kadınlara az miras vermeye çalışılmasından dolayı çatışma yaşanıyor. Pozitif ayrımcılık, toplumda kadına dönük aşağılayıcı bakış açısına karşı, kadına cesaret veriyor. Ayrıca taşkafalı şeriatçıların toplumdaki baskısını geriletiyor. O yüzden kadına yönelik pozitif ayrımcılık desteklenmelidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türk ve islam geleneklerine göre kadın dövmek ata sporu.

Türkler kadınları en çok döven toplumlardan biridir. İslamın etkisi olduğu gibi Türk olmanında etkisi vardır.

Kadının karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmeyeceksin.”

“Kızını dövmeyen dizini döver.”

kocandır döver de sever de”,

Böyle atasözlerine sahip bir toplumda ne olacak.

NİSÂ - 34 Erkekler, kadın üzerine idareci ve hakimdirler... Fenalık ve geçimsizliklerinden korktuğunuz kadınlara gelince: Önce kendilerine öğüt verin, yataklarından ayrılın. Bunlar da fayda vermezse dövün....

İslamda kadın dövmeyi destekler.

Böyle bir toplumda ne olacak şiddet toplumu olur.

tarihinde zeus- tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Uyduruk ve aciklamasi olmayan kelime tarni sacmaligi olan kelime hakkinda yazdiklarim birilerinin hoslarina gitmiyor ve siliniyor.Biraz daha nazikce yazayim....

Tanrinin poposu olur mu, olmaz mi?

O popoya comak sokulabilir mi, sokulamaz mi?

Tanri hakkinda baslik acip düsüncelerini yazanlar bu sorulara da yanit vermelidirler.

Evet mister Popo pardon mister tanri hakkinda sorularima yanit istiyorum arkadaslar....

İyi de bu yazi ne bir fikir, ne de yorum iceriyor, biZzat sahsi kinizin yaziya dokumu. Neden bu tur yazilari silmeyip oylece birakalim?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Uyduruk ve aciklamasi olmayan kelime tarni sacmaligi olan kelime hakkinda yazdiklarim birilerinin hoslarina gitmiyor ve siliniyor.Biraz daha nazikce yazayim....

Tanrinin poposu olur mu, olmaz mi?

O popoya comak sokulabilir mi, sokulamaz mi?

Tanri hakkinda baslik acip düsüncelerini yazanlar bu sorulara da yanit vermelidirler.

Evet mister Popo pardon mister tanri hakkinda sorularima yanit istiyorum arkadaslar....

bu soruları hep insan mantığınızla soruyorsunuz cigi abi. Onun katında insan mantığı işlemez, insan bedeni gevşemez olur. O yaratan ki onun katında olmazlar oluverir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

NİSÂ - 34 Erkekler, kadın üzerine idareci ve hakimdirler... Fenalık ve geçimsizliklerinden korktuğunuz kadınlara gelince: Önce kendilerine öğüt verin, yataklarından ayrılın. Bunlar da fayda vermezse dövün....

Kadina mirasta es pay tanima, calistirma, egitimden yoksun et. eve kapa.

Sonrada "ama erkekler kadina harcamalar yapmak zorunda kaliyor" diye mazaretler bul!

Allak, erkeklere kadinlari dövme hakki bile veriyor.

Kadinlarin günümüzde daha cok bosanmalarinin nedeni maddi olarak erkege eskisi kadar cok bagli olmamalaridir. Bunun nedeni kanunlarin kadinlari desteklemesii ve toplumun kadinlarin calismasina alismasidir. Gelismis ülkelerde her kadin her isi yapma imkanina sahipken Türkiyede bagzi isler kadinlara yasaktir. Cogu müslüman devletlerde (Türkiyenin bagzi bölgelerinde) kadinlarin calismasina hic iyi gözle bakilmaz. Kadin anne olduktan sonra cocuk bakimini üstlenir, kendini mesleki acidan gelistiremez. Para kazanamamasi ve bu bir sucmus gibi gösterilir.

Ne yazik kadin haklarini vermekte bati devletleride , Türkiyenin, islam ülkelerinin cok önünde bile olsalar, kendileride o kadar gönüllü degillerdir. Genelde ayni isi yapan erkek kadindan daha fazla maas alir. Bu esitsizlikler kadinlar birleserek, örgüt kurarak, siyaset yaparak giderebilirler.

Allah kitabinin bagzi yerlerinde kötüllügü emreder. Bu ayettede emretmesede en azindan kadinlari dövme hakkini erkeklere verir.

Bir insanin diger bir insani (individuum) dövme hakkina neden sahip olabilir. Cünkü kadinlar erkeklerin malidir! Müslümanlar bunlara bas kaldiramazlar, kendileri yapmasada baskalari yapinca bunu yanlis olarak görmezler.

Bu yüzden islam terorü gibi olaylara, müslümanlardan cok ciliz bir homurdanmadan baska bir sey gelmez, ayaga kalkip bu yaptiklariniz yanlis diyemezler. Böyle seyleri kendileri yapmasada yapanlarin yaptiklarini yanlis olarak suclayamazlar. Böyle seyleri onaylamayanlar bile sadece susmakla yetinirler.

Müslümanlar, teror, cocuklarla evlilik, recm vs gibi pislikler sadece ve sadece kendileri temizleyebilir. Biz bu konulari sorusturunca "islam düsmanligindan haraket eden ateistler" oluyoruz.

"Biz sadec birer KULuz, ittat etmekten baska cagremiz yok" diyenlerde yapamayacagina göre islami kim temizleyecek.

Not: islamin temizlenmesi ilk önce islama yarar getirir!

Kadınların daha az para alıyor oluşu bir efsane. Böyle birşey yok.

Bazı bölgelerde kadının çalışması hoş karşılanmaz, dogru. Bazı yerlerde kadınların çalışmasına izin verilmez. Ama bunun yanında da dünyanın neredeyse tamamında erkeklerin evde oturmasına izin verilmez. Kadınlar için ise çalışmamak gibi keyfi bir seçim şansı her zaman var.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kadınların daha az para alıyor oluşu bir efsane. Böyle birşey yok.

Bazı bölgelerde kadının çalışması hoş karşılanmaz, dogru. Bazı yerlerde kadınların çalışmasına izin verilmez. Ama bunun yanında da dünyanın neredeyse tamamında erkeklerin evde oturmasına izin verilmez. Kadınlar için ise çalışmamak gibi keyfi bir seçim şansı her zaman var.

Dogmalarla kadin pozitif ayrimcilik yapilmasi gereken yaratik haline getirilmistir...

Ezile ezile gunumuzdeki halini almistir kadinlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Birader, ben şu an Türkiye'de kadınlar hukuki olarak daha az hakka sahip mi dedim ya? Hukuki alanda, kadın erkek eşitliği ciddi oranda sağlanmış durumda. Bu hakları ve onun kaynağı olan Türkiye Demokratik Devrimi'ni savunuyoruz zaten.

Bu konunun başlığına bak, ne diyor orda? Tanrı kötülüğü emrederse ne yaparsınız. Ben de cevap verdim, tanrı kadınlara daha az miras verin diyorsa, ben bu emre uymam. Bu kadınlara haksızlık. Konuyu nasıl garip bir yere çektin böyle, anlamadım.

Türkiye'de kadınlara pozitif ayrımcılık yapılması mantıklı birşey. Zira hukuki haklar tanınmış olmasına rağmen, din baskısı kadınların bu hakları kullanmasını engelliyor. Birçok ailede kadınlara az miras vermeye çalışılmasından dolayı çatışma yaşanıyor. Pozitif ayrımcılık, toplumda kadına dönük aşağılayıcı bakış açısına karşı, kadına cesaret veriyor. Ayrıca taşkafalı şeriatçıların toplumdaki baskısını geriletiyor. O yüzden kadına yönelik pozitif ayrımcılık desteklenmelidir.

Kadın ve erkek hukuki açıdan eşit olmalı dedin ve ben de sana hukuki açıdan kadınların çok çok daha avantajlı oldugunu anlattm.

Pozitif ayrımcılıga cinsiyet açısından karşıyım ben, ayrımcılık ayrımcılıktır.

Türkiye'de mesela ögretmen atamalarında doguya sadece erkekler gönderildi, kadınlar oralarda tek başlarına yapamazlar diye... Kadın-erkek eşitse kadın niye gitmiyor oralara, sırf kadın oldugu için mi? Erkek de sırf erkek oldugu için mi bu cefayı çekmek zorunda? Hem belki de erkek evlidir, o adamın karısı niye çekmek zorunda bu ayrımcılıgın cefasını? Bekar kadın rahatça gezsin tozsun diye mi ya da evli kadın çift maaşı daha rahat alabilsin diye mi? Bu basbaya kötü bir bir ayrımcılık. Eger eşitlik varsa, atamalar tamamen eşit bir şekilde yapılsın.

Toplumda kadına aşagılayıcı bakışın yanında erkege aşagılayıcı bakış da var. Olayın bu yönünü de gayet iyi biliyorsun ama görmezden geliyorsun.

Bu arada konu buraya geldi ,laf lafı açtı diye. Neyse kapatalım madem :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dogmalarla kadin pozitif ayrimcilik yapilmasi gereken yaratik haline getirilmistir...

Ezile ezile gunumuzdeki halini almistir kadinlar.

Hadi son kez yazayım bu konuda,

Tarih boyunca erkek de ezildi. Ölen hep erkekti, öldürmek zorunda kalan hep erkekti, güçlü durmak zorunda olan, evinden çok uzaklara gitmek zorunda kalan erkekti, tehlike anında harcanabilecek olan erkekti...vs. Sadece kadınlara has bir durum degil. İki cins de farklı şekillerde ezildi ama sadece kadını görüyorsun çünkü TV den anca bu kadarını ögrendin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

tanrının olmadığını düşünenler cevaplamayabilir...

Tanrı gerçekten var ise ve bizi yaratan yaşatan o ise...

Onun tüm isteklerini yapmalı mıyız....

Yani onun emirleri saçma yahut yanlış yahut zalİmce olsa bile yapmalı mıyız...

Neden...

tanrının olmadığını düşünenler cevaplamayabilir...

Tanrı gerçekten var ise ve bizi yaratan yaşatan o ise...

Onun tüm isteklerini yapmalı mıyız....

Yani onun emirleri saçma yahut yanlış yahut zalİmce olsa bile yapmalı mıyız...

Neden...

Bu soruya benzer bir soruyu sokrates 2400 sene önce " euthyphrona sormuş ahlaki davranışlar tanrı tarafından emredildikleri için mi ahlakidir yoksa ahlaki oldukları için tanrı tarafından emredilmişlerdir" sonraki yüzyıllar boyu bir çok filozofun konusu olmuş.Hatta literatürde euthyphron ikilemi diye geçiyor. İlk seçeneği seçdiğimiz de karşımıza tanrının iyi ve ahlaklı olduğu çıkmaktadır peki o zaman kötülük nereden gelmektedir ayrıca bu neyin iyi neyin kötü olduğu tamamen tanrının keyfine kalmıştır. İkinci durumda ise tanrının kudretinin sınırlanması hatta iyiliğin ve ahlakın ondan bağımsız olması gerektiği çıkar .sonuç olarak bütün bunlarla bağlantılı kötülük sorunu ve insanın özgür iradesi varmı kavramı ortaya çıkar hangi yaklaşımı kabul edersek edelim insanın özgür iradesi olamaz.Özgür irade olmadığı içinde cüzzi irade külli irade sınavda zırvalıktan başka birşey değildir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hadi son kez yazayım bu konuda,

Tarih boyunca erkek de ezildi. Ölen hep erkekti, öldürmek zorunda kalan hep erkekti, güçlü durmak zorunda olan, evinden çok uzaklara gitmek zorunda kalan erkekti, tehlike anında harcanabilecek olan erkekti...vs. Sadece kadınlara has bir durum degil. İki cins de farklı şekillerde ezildi ama sadece kadını görüyorsun çünkü TV den anca bu kadarını ögrendin.

Cariye yapilan...cariye yapilip fuhus yaptirilan kadindi hep...

6 yasinda 60 yasinda dedelerin koynuna sokulanlar da kadindi hep...

Yaslandi..cocuk doguramiyor diye itilip kakilan...sokaga atilan....ustune kumalar getirilenler de kadindi hep...

Mirasdan az pay verilen...eve kspatilan...calismasina izin verilmeyen....ozgurlugu elinden alinan da hep kadindi.

tarihinde Zavallı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kadınların daha az para alıyor oluşu bir efsane. Böyle birşey yok.

Bazı bölgelerde kadının çalışması hoş karşılanmaz, dogru. Bazı yerlerde kadınların çalışmasına izin verilmez. Ama bunun yanında da dünyanın neredeyse tamamında erkeklerin evde oturmasına izin verilmez. Kadınlar için ise çalışmamak gibi keyfi bir seçim şansı her zaman var.

Vikiden: Yeni üniversiteyi bitirmiş kadınlar, erkeklerden %20 daha az para kazanıyor. Bu fark 10 yıl içerisinde %31'e yükseliyor.[2]

2007 tarihli Avrupa devletlerinde ayni isi yapan erkekler ve kadinlar arasindaki maas farki. Yüzde % olarak:

frauen_verdienen_viertel_weniger_frau20100304194514.jpg

Gercekten esitlik olsa pozitif ayirima gerek kalmaz!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Vikiden: Yeni üniversiteyi bitirmiş kadınlar, erkeklerden %20 daha az para kazanıyor. Bu fark 10 yıl içerisinde %31'e yükseliyor.[2]

2007 tarihli Avrupa devletlerinde ayni isi yapan erkekler ve kadinlar arasindaki maas farki. Yüzde % olarak:

frauen_verdienen_viertel_weniger_frau20100304194514.jpg

Gercekten esitlik olsa pozitif ayirima gerek kalmaz!

Bu istatistiklerden gördüm daha önce, nerden uyduruyorlar neye göre uyduruyorlarsa artık? Bunlar ortalama alınan maaşlar ve aynı işle alakalı degil, genel ortalama. Erkeklerin yüksek olmasının sebebi erkeklerin daha yüksek maaşlı işlerde çalışıyor olmasıdır çünkü aile geçindirme gibi dertleri var. Erkekler için ek kazanç ya da kendi paramı kazanayım olayı degil bu işler, öyle bir rahatlık yok. Bu yüzden tehlikeli işler, uzak ve ıssız bölgelerdeki işler...vs ile erkekler ilgileniyor dolayısıyla daha çok kazanıyorlar ortalama olarak.

Kendi çevrende hiç şahit oldun mu aynı iş için kadının daha az para aldıgına? Ben hiç şahit olmadım da... Aksine kadın aynı iş fazla bile alıyor çogu durumda. İzin kullanma konusunda kadınlar çok daha etkililer :)

---

Erkeklerin ortalama yaşam süresi kadınlara oranla 10 yıl falan daha kısa ama buna ragmen kadınlar 10 yıl daha önce emekli oluyor erkeklere göre. Yani bir kadın emekliligin sefasını bi erkekten 20 yıl daha uzun yaşayabiliyor. Bu gibi şeyleri de unutmamak lazım.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...