Dindarr 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi (düzenlendi) 12 hours ago, zeus- said: İslam ülkelerini görüyoruz. Suriye, Irak, Arabistan İran, Somali, Türkiye, Afkanistan Dünyanının en geri kalmış ülkeleri. Hiç birinde insan hakları yok. İslam insanlığın gelişimde en büyük engel. İnsanlık bir an önce İslamdan kurtulmalı. Hırsitiyan ülkelerini görüyoruz: El salvator Filipinler Kenya jamaike haiti kolombiya küba bolivya peru, Düyanın tartışmaız en bokluk ülkeleridir Burada cinayetten öldürülen insan sayısı Orta doğuda Savaş zamanında öldürülen insan sayısını her sene geçiyormuş Buradaki Aile yapısı ve kadına bakış Müslüman ülkelerdeki Aile yapısı ve kadına bakış noktasından kıyaslanamıycak kadar boktan durumdadırlar En gelişmemiş Müslüman ülkelerindeki aile yapısı ve kadına bakışları, en gelişmiş batılı ülkelerdeki aile yapısı ve kadına bakışdan kat kat üstünmüş Evet karısını çarşafa sarsa bile, onu dostu gibi görür. Avrupa ise karısını seks kölesi gibi görür. Evet kadınınbir takım özgürlükleri vardır fakat batılı erkeğin karısına bakışı, bir müslüman erkeğin karısına bakışından daha fevkalde ali hisler barındırmaz bunu ben demiyorum Lord Hedly diyor.. nokta gut lak gutun tak Aralık 17, 2016 tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Tumagü 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi Hırsitiyan ülkelerini görüyoruz: El salvator Filipinler Kenya jamaike haiti kolombiya küba bolivya peru, Düyanın tartışmaız en bokluk ülkeleridir Saydığın ülkeler Hristiyanlığın bayraktarlığını yaptıkları için kötü yönetilen ülkeler değiller ama Türkiye, sırf islamın bayraktarlığını yaptığı için kötü yönetilmektedir. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi İnsanlık bir gün bu ilkel vahşi dini mutlaka bir şekilde yok edecek. Bunun kesin olduğuna inanıyorum. İnsanlık sırtında böyle bir kamburla ilerleyemez. Mutlaka yok etmeli. Link to post Sitelerde Paylaş
kavak 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi On 14.12.2016 at 20:45, Dindarr yazdı: Reddetiyorsan savaşıyorsun demektir. Bak ayetül kerim ne diyor : "Müminlerden sana tabi olanlara kanatlarını ger" Mümin= makam-ı hayvanlıktan. makam-ı İnsanlığa ayak bastımı bir kişi. Ona İman teklif olunur Ben kim nerden geldim ne olacaım nereye götürüleceğim sorularını kendine sor. Aslını mebdeini meadını bulmak AŞKIYLA donan sahibinen İnan denir Kişi İnanır mümin olur Fakat Ne zaman inandığına teslim olursa O zaman İslam olur.. Ayet ne diyor: müminlerden sana tabi olanlara kantlarını ger Sen eğer islam yahut herhangi bir dini reddedersen Mürdet olursun. anladın mı yani lütfen kelimelerin tan karşılığını bilelim ona gmre konuşalım ben sana bir daha yazaım Mümin: yartaıcısına inanan Kafir: Hakkı örten Münkir: İnkar eden Mürdet: rededen Münafık: çift pasaportlu :Dasasa münafık: içi başka dışa başka kimselere denir bu minfal doğrultusunda Kuranı okursan bambaşka kavak olursun yemin ediyorum dünyalar tatlısı Dindarr efendi... Yazdıklarını tekrar oku, benim dediklerimi onaylıyorsunuz. Tanrınız ve Siz insanları ötekilestiriyorsunuz. Hadi Siz korkunuzdan dolayı, her denilene "he" demek zorundasınız. Peki, peygamberinize/Tanrınıza ne oluyor da öyle, ya da ne problemi var da, kendinden olmayanları karalayıp duruyor ? Kafirmis, münkirmis, mürtedmis, münafıkmıs... Hadi oradan ! Tek Siz müminler sütten çıkmıs ak kasıksınız, öyle mi ? Yahu dostum; bu ötekilestirme, tarafgir olma vs. degil de, nedir ? Link to post Sitelerde Paylaş
malta erigi 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi On 13.12.2016 at 15:28, leonardo18 said: Şimdi parapsikolojiye inanan, astrolojiye inanana yakındır. Konuşacak çok şeyleri vardır. Benim tanıdığım bilgili Müslümanlar da, diğer dinlerin rahipleri ile filan tartışmaktan büyük keyif alırlar. Tam tersi, sizin görüşünüzde biraz çarpıtma var. Müslümlerin hristiyanlarla tartışmaktan anladiğı (sanki kendi inandıkları hurafeler çok mantıklıymış, bilimselmiş gibi) onlarin inancini aşağılamak, dalga geçmek, tahrifatla itham etmektir. İncil ve kuran arasındaki fark barizken islam icin "barış dini" demeleri ayrı komedi. Dinlerin tümü zararlıdır ancak incil ve kuran karşılaştırılarak bir barış dini belirlenecekse, eski ahit çöpe atıldığında şampiyon bellidir. Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi 29 dakika önce, malta erigi yazdı: Müslümlerin hristiyanlarla tartışmaktan anladiğı (sanki kendi inandıkları hurafeler çok mantıklıymış, bilimselmiş gibi) onlarin inancini aşağılamak, dalga geçmek, tahrifatla itham etmektir. İncil ve kuran arasındaki fark barizken islam icin "barış dini" demeleri ayrı komedi. Dinlerin tümü zararlıdır ancak incil ve kuran karşılaştırılarak bir barış dini belirlenecekse, eski ahit çöpe atıldığında şampiyon bellidir. Ben bu konuyu inceledim. Aynı sorun onlarda da olduğu için laikliğe geçtiler. ABD'de 1950'lere kadar cadılık yasaları olduğunu biliyor muydun. Bizdeki Şov TV bilmişler "cadı avı" deyip duruyorlar. 1683'dü sanırım. "Bunlar cadılık yapıyor" diye Salem kentinde bir sürü kadın katliamı filan yapılmıştır. Yobazlık yobazlığa, Faşizm faşizme götürüyor işte. Link to post Sitelerde Paylaş
malta erigi 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi 1 hour ago, leonardo18 said: Ben bu konuyu inceledim. Aynı sorun onlarda da olduğu için laikliğe geçtiler. ABD'de 1950'lere kadar cadılık yasaları olduğunu biliyor muydun. Bizdeki Şov TV bilmişler "cadı avı" deyip duruyorlar. 1683'dü sanırım. "Bunlar cadılık yapıyor" diye Salem kentinde bir sürü kadın katliamı filan yapılmıştır. Yobazlık yobazlığa, Faşizm faşizme götürüyor işte. Başımızdaki belanın en büyük sebeplerinden biri elbette bir islam ronesansinın yaşanmamış olmasıdır ancak yazılı kanıt da küçümsenemez. Hristiyanlıkta uygulanmış terörün kaynağı yahudi textidir. Abd'nin cadılık kanunları hakkında bilgim olmadığı için yorum yapmayacağım ancak abd'de hristiyanliğın onlarca ilginç tipi var. Avrupa ülkelerindeki gibi homojen bir hristiyanlık anlayışı yok. Tuhaf tuhaf evanjelist ve mormon kliseleri-cemaatleri var. Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi Salem'i bir araştır derim. Örneğin kadını bağlayıp suya atarlarmış. Suda yüzerse (şeytan yardım ediyor) deyip yakarlarmış. Boğuluyorsa kurtarıp serbest bırakırlarmış. Cahilliğin İslam'a özgü olduğu varsaymak da saçma. Link to post Sitelerde Paylaş
Buzul 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi (düzenlendi) Kuranda Allahın indirdiği ile yönetmeyenler kafirdir,yazar.Bu ne demek.İslamla yönetilen bir devlet kur,toplumsal yaşamı da islama göre biçimlendir,yapılandır,yoksa kafir olursun,cehenneme gidersin demek.Böyle bir devlet kurunca da,o devletler nedense arabistana benziyor,islamın yapısından dolayı olsa gerek. Bu kurulan devleti kafanızda bir canlandırın,bir düşleyin bakalım nasıl olacak. -Kadınlar kara çarşaf ve tarzı giysiler giymek zorunda kalacak,bundan kaçış yok,günaha giden yolu kapatmak için diyecekler,islama dayandıracaklar giysi zorunluluğunu. -Müzik,sinema,tiyatro,dans vb etkinlikler günaha neden olduğu gerekçesiyle yasaklanacak,kadın ve erkeğin birlikte rol yapması,bir araya gelmesi zinaya yaklaştıran bir eylem olarak görülecek. -İnsanlar kitap yazmayacak,yobazlar,beyinleri islam tarafından ele geçirilenler zaten yazmaz da,yazmak isteyenler de yazamayacaklar.Çünkü İslam devletinde yazacağınız bir kitabı pazara sürecek bir ortam olmayacak,kitabınızı alıp okuyacak kitle olmayacak.Bu kitapta kadın ve erkek sarılmış,öpüşmüş,zinaya yaklaştıran eylem diyecekler.Bu kitapta,tanrılardan söz etmiş,insana tanrısal özellikler verilmiş,şirk koşuyor,şu dinden dönmüşü öldürün,müslümanların aklını bulandırıyor,hak düzeni bozuyor,fitne çıkarıyor diyecekler.İslam tam anlamıyla bir korku ülkesi oluşturacak,kutsal bir dikta düzeni kuracak.İnsanların yetenekleri,yaratıcılıkları körelecek,açığa çıkmayacak.Ortam buna uygun olmayacak,kitaplarınızı okuyacak bir kitle olmayacak,kitabınızı pazara sürmeye kalkıştığınız anda da islama aykırı eyleme girişmekten dolayı kırbaçlanacak,elleriniz ayaklarınız çaprazlama kesilecek,öldürüleceksiniz.Böyle bir ortamda nasıl bir gelişim olabilir.Bir kitabı bile islama dayandırarak yasaklayabilen düşünce yapısının olduğu yerde. Şu bir gerçek ki,islamın egemen olduğu yerde ot bitmez,islamın olduğu yerde gelişme,ilerleme olmaz,islam beyinlerde çölleşmeye neden olur. İslamın ele geçirdiği,biçimlendirdiği beyinler,gözünün üstünde kaş var der ve yasaklar,bunu da islama dayandırır.İslamın bu tür yasaklara izin veren bir yapısı varken,sorun islam da değil diyen,kutsal uyuşturucusunu kaybetmemek için kendini kandırıyordur,gerçeğin üstünü örtüyor,gizliyordur.Gerçek islam bu değil sözü de,ne yardan ne serden geçebilen,kendini kandıran,kutsal uyuşturucu bağımlısı,orta yolcu bir beynin ürünü değil midir zaten? Şimdi soruyorum size,yukarda ki yasakların hangisi Allah adlı düşsel varlığın hoşuna gitmez.Kendisi belki yok,ama kendisinin düşünce yapısı ortada.Hiç kuşkusuz bu tür yasaklar,bu tür bir düzen Allah adlı düşsel putun da hoşuna gidecektir. Aralık 17, 2016 tarihinde Buzul tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi Alıntı Kuranda Allahın indirdiği ile yönetmeyenler kafirdir,yazar.Bu ne demek.İslamla yönetilen bir devlet kur,toplumsal yaşamı da islama göre biçimlendir,yapılandır,yoksa kafir olursun,cehenneme gidersin demek.Böyle bir devlet kurunca da,o devletler nedense arabistana benziyor,islamın yapısından dolayı olsa gerek. Bu kurulan devleti kafanızda bir canlandırın,bir düşleyin bakalım nasıl olacak. -Kadınlar kara çarşaf ve tarzı giysiler giymek zorunda kalacak,bundan kaçış yok,günaha giden yolu kapatmak için diyecekler,islama dayandıracaklar giysi zorunluluğunu. -Müzik,sinema,tiyatro,dans vb etkinlikler günaha neden olduğu gerekçesiyle yasaklanacak,kadın ve erkeğin birlikte rol yapması,bir araya gelmesi zinaya yaklaştıran bir eylem olarak görülecek. -İnsanlar kitap yazmayacak,yobazlar,beyinleri islam tarafından ele geçirilenler zaten yazmaz da,yazmak isteyenler de yazamayacaklar.Çünkü İslam devletinde yazacağınız bir kitabı pazara sürecek bir ortam olmayacak,kitabınızı alıp okuyacak kitle olmayacak.Bu kitapta kadın ve erkek sarılmış,öpüşmüş,zinaya yaklaştıran eylem diyecekler.Bu kitapta,tanrılardan söz etmiş,insana tanrısal özellikler verilmiş,şirk koşuyor,şu dinden dönmüşü öldürün,müslümanların aklını bulandırıyor,hak düzeni bozuyor,fitne çıkarıyor diyecekler.İslam tam anlamıyla bir korku ülkesi oluşturacak,kutsal bir dikta düzeni kuracak.İnsanların yetenekleri,yaratıcılıkları körelecek,açığa çıkmayacak.Ortam buna uygun olmayacak,kitaplarınızı okuyacak bir kitle olmayacak,kitabınızı pazara sürmeye kalkıştığınız anda da islama aykırı eyleme girişmekten dolayı kırbaçlanacak,elleriniz ayaklarınız çaprazlama kesilecek,öldürüleceksiniz.Böyle bir ortamda nasıl bir gelişim olabilir.Bir kitabı bile islama dayandırarak yasaklayabilen düşünce yapısının olduğu yerde. Doğrudur. Öyle deniyor olabilir. De o zaman "kafanıza sıkmak peygamberin sünnetidir" de denmesi gerek. Öyle densin. Ayet 1 sure 1 A.s'yım Link to post Sitelerde Paylaş
malta erigi 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi 1 hour ago, leonardo18 said: Salem'i bir araştır derim. Örneğin kadını bağlayıp suya atarlarmış. Suda yüzerse (şeytan yardım ediyor) deyip yakarlarmış. Boğuluyorsa kurtarıp serbest bırakırlarmış. Cahilliğin İslam'a özgü olduğu varsaymak da saçma. Üstünkörü bir baktım ama burdan müsloşlara ekmek çıkmaz. 300 küsür sene evvel bir olay olmuş ve bundan alınacak ders alınmış. Kurbanlar için de anma törenleri düzenlenmiş. Muslümlerin hala gezindiği karanlıktan batı çıkalı asırlar geçmiş anlayacağın. Ayrıca rönesans sonrası münferit bir olay, yaygın bir uygulama değil bu. Engizisyon, yaptıklarının bedelini itibar kaýbı ile odeyeli çok oluyor -ki engizisyon mahkemelerinin tek suçlusu da kilise değil. O mevzu biraz tartışmalı. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Aralık 17, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2016 gönderildi 5 saat önce, leonardo18 yazdı: ABD'de 1950'lere kadar cadılık yasaları olduğu Bu mümkün değil. ABD de son cadı 1692 de yakıldı. Link to post Sitelerde Paylaş
Engse Hohol 0 Aralık 18, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 18, 2016 gönderildi (düzenlendi) 23 hours ago, Dindarr said: Hırsitiyan ülkelerini görüyoruz: El salvator Filipinler Kenya jamaike haiti kolombiya küba bolivya peru, Düyanın tartışmaız en bokluk ülkeleridir Kenya müslümandır ve islam işbirliği örgütüne üyedir. Bahsettiklerin din kökenli savaşlar yaşamıyorlar... Mafyanın uyuşturucu piyasasını bölge devletleri engelleyemediği için güney amerika ülkelerindeki kargaşayı, islamın ortadoğudaki başarısızlığına denk bir kefeye koymak adil olmayacaktır. Toplumların gelişmesi önünde dini engel yoksa bile sermaye engeli ciddi bir sıkıntıdır. ✔ Oku; Ütopyanın sermaye birikimiyle ne ilgisi var? Aralık 18, 2016 tarihinde Engse Hohol tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Aralık 18, 2016 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 18, 2016 gönderildi 17 saat önce, malta erigi yazdı: Üstünkörü bir baktım ama burdan müsloşlara ekmek çıkmaz. 300 küsür sene evvel bir olay olmuş ve bundan alınacak ders alınmış. Kurbanlar için de anma törenleri düzenlenmiş. Muslümlerin hala gezindiği karanlıktan batı çıkalı asırlar geçmiş anlayacağın. Ayrıca rönesans sonrası münferit bir olay, yaygın bir uygulama değil bu. Engizisyon, yaptıklarının bedelini itibar kaýbı ile odeyeli çok oluyor -ki engizisyon mahkemelerinin tek suçlusu da kilise değil. O mevzu biraz tartışmalı. Ben hiçbir fark görmüyorum. Bugünkü islamiyetin ithalat olduğunu düşünüyorum. Bir de yobaz Hıristiyan halen var. Denk gelmediğin için bilmiyorsun. 16 saat önce, democrossian yazdı: Bu mümkün değil. ABD de son cadı 1692 de yakıldı. Yakıldığını sanmıyorum. Ama cadılık yasası 1950'lere kadar vardı. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Aralık 18, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 18, 2016 gönderildi Son cadı 1793 de Polonya'da yakıldı. Bu utanç verici vahşi ilkelliğin bir zamanlar Avrupa ülkelerinde yaşanmış olması yüz kızartıcı iğrenç bir leke. Fakat belki de Avrupa hristiyan olmakla nasıl bir tiksindirici bataklığa saplandığını bu sayede anladı. Ateizm bu utanç ve pişmanlıkla gelişti. Cadılık yasalarının ABD de 1692 den 1950 ye kadar kalmış olması olanaksız. Buna ihtimal veremem. Ibret olsun da pişmanlık ve utanç iyice artsın, ateizm eğilimi güçlensin diye ellemedilerse bilmem. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Aralık 18, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 18, 2016 gönderildi Fransa'da Jeanne D'arc'ın henüz 19 yaşında iken cadı olduğu gerekçesiyle 1431 de Rouen kentinde on bin kişinin önünde yakılması insanlığın en utanç verici yüz karası iğrençlikleri arasında sayılır. Bu korkunç tiksindirici utanç nedeniyle 490 yıl sonra ölüm emrini veren kilise bu kez onun azize olduğu kararını çıkartarak bu iğrenç utancı silmeye çalışmıştır. Ama başaramadı tabii. Kiliseye nefret bu utanç verici iğrenç kurum yok oluncaya kadar dinmeyecektir. Din insanlık tarihinin en utanç verici yüz karasıdır. Bütün vahşet ve ilkellikler, cehalet, din yüzünden revaç bulur. Link to post Sitelerde Paylaş
kavak 0 Aralık 18, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 18, 2016 gönderildi 49 dakika önce, leonardo18 yazdı: Ama cadılık yasası 1950'lere kadar vardı. Kanıt ? Sanırım Amerika´daki köministlere karsı olan 1950´lerdeki McCarthy dönemindeki karalama eylemlerini karıstırıyorsunuz. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Aralık 18, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 18, 2016 gönderildi Jeanne D'arc filmini herkese tavsiye ederim. Çok etkilendim. Yakılması sahnesine dayanmak ve gözyaşlarını tutabilmek olanaksız. Ama belki bugün Fransa'nın en ünlü tarihsel figürü. Cennet diye bir yer olsaydı Jeanne nerede onu bana gösterin derdim. Link to post Sitelerde Paylaş
leonardo18 0 Aralık 18, 2016 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 18, 2016 gönderildi Bir saat önce, democrossian yazdı: Son cadı 1793 de Polonya'da yakıldı. Bu utanç verici vahşi ilkelliğin bir zamanlar Avrupa ülkelerinde yaşanmış olması yüz kızartıcı iğrenç bir leke. Fakat belki de Avrupa hristiyan olmakla nasıl bir tiksindirici bataklığa saplandığını bu sayede anladı. Ateizm bu utanç ve pişmanlıkla gelişti. Cadılık yasalarının ABD de 1692 den 1950 ye kadar kalmış olması olanaksız. Buna ihtimal veremem. Ibret olsun da pişmanlık ve utanç iyice artsın, ateizm eğilimi güçlensin diye ellemedilerse bilmem. Aslında sen haklı çıktın. Yine de link vereceğim. https://en.wikipedia.org/wiki/Witchcraft_Acts#Witchcraft_Act_1735 1735'ten önce "cadılık yasası" var. 1735'ten -1950'lere kadar olan "cadılık yasası" cadılık/medyumluk yapabildiğini iddia edenleri şarlatan diye içeri atmaya yönelik. Sonra bu Yasa'da 80'lerde 2000'li yıllarda yeniden düzenlenmiş. 49 dakika önce, democrossian yazdı: Fransa'da Jeanne D'arc'ın henüz 19 yaşında iken cadı olduğu gerekçesiyle 1431 de Rouen kentinde on bin kişinin önünde yakılması insanlığın en utanç verici yüz karası iğrençlikleri arasında sayılır. Bu korkunç tiksindirici utanç nedeniyle 490 yıl sonra ölüm emrini veren kilise bu kez onun azize olduğu kararını çıkartarak bu iğrenç utancı silmeye çalışmıştır. Ama başaramadı tabii. Kiliseye nefret bu utanç verici iğrenç kurum yok oluncaya kadar dinmeyecektir. Din insanlık tarihinin en utanç verici yüz karasıdır. Bütün vahşet ve ilkellikler, cehalet, din yüzünden revaç bulur. O da ilginç bir hikaye. Jeanne D'arc azizedir bu arada. Hıristiyanlar Milla Jovovich'in filmine "Jeanne D'arc'ı şizofren olarak gösteriyor" diye kızmışlardır. - Bu daha doğru bir tanımlama. Hindistan'ın tek tanrıcı dinlerle bile ilgisi yok. Ama bizde ne varsa (din adına) beteri onların çok tanrılı dininde de var (daha doğrusu din yorumunda) 25 dakika önce, democrossian yazdı: Jeanne D'arc filmini herkese tavsiye ederim. Çok etkilendim. Yakılması sahnesine dayanmak ve gözyaşlarını tutabilmek olanaksız. Ama belki bugün Fransa'nın en ünlü tarihsel figürü. Cennet diye bir yer olsaydı Jeanne nerede onu bana gösterin derdim. Luc beson'un filmi bence olayların daha Ateist yorumlamasıdır. Yine de güzel film. Ama dediğim gibi jeanne d'arc azize kabul edilir. Fİlmde şizofren olarak gösterilmesine kızanlar da var. Link to post Sitelerde Paylaş
Filozofça 0 Aralık 18, 2016 gönderildi Raporla Share Aralık 18, 2016 gönderildi (düzenlendi) On 14.12.2016 at 22:45, Dindarr yazdı: Mümin: yartaıcısına inanan Kafir: Hakkı örten Münkir: İnkar eden Mürdet: rededen Münafık: çift pasaportlu :Dasasa münafık: içi başka dışa başka kimselere denir bu minfal doğrultusunda Kuranı okursan bambaşka kavak olursun yemin ediyorum dünyalar tatlısı Evet canım benim. Karılar sana helal kılındı, kafirler yanacaklar, savaşın öldürün deyince "Hak" oluyor. Bu tanımlamaların hiçbiri Hak falan değil. Tamamen kendinizin uydurup kendinizin inandığı barbar zırvalar. Kafirmiş, hadi oradan. 3. sınıf ve tiksinç arap kelimeleriyle sadece cehaletini gösteriyorsun. Sıralamış bir de kofor, monofok, monkor, mortod. Bunlar ne ya? Şöyle cümleler kuran bir cehalet ciddiye alınabilir mi? İnandığınız şey gerçek değil, hiçbir zaman gerçek olmadı. Barbar gibi terör üretmekten, her yere cehaletinizle pislik saçmaktan başka bir şey yapmıyorsunuz. Aralık 18, 2016 tarihinde Filozofça tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts