Jump to content

Hurma Ağacı,Aşağıdan Gelen Ses ve Kuran


Recommended Posts

Kur'an'ın 19. Suresi'ne göre(Meryem Suresi), Meryem hamile kalır kalmaz uzak bir diyara gitmiş ve orada (?) doğum sancılarına yakalanmıştır. Bir hurma kütüğüne yaslanan ve acı çeken Meryem, mucizevi bir biçimde Tanrı tarafından beslenerek teselli edilmiştir:


Meryem:22-26=Böylece Meryem çocuğa gebe kaldı ve onunla uzak bir yere çekildi. Doğum sancısı onu bir hurma ağacına yöneltti. "Keşke bundan önce ölseydim de unutulup gitmiş olsaydım!" dedi. Bunun üzerine (Cebrail)* ağacın altından ona şöyle seslendi: "Üzülme, Rabbin senin alt tarafında bir dere akıttı." Hurma ağacını kendine doğru silkele ki sana taze hurma dökülsün." "Ye, iç, gözün aydın olsun. İnsanlardan birini görecek olursan, "Şüphesiz ben Rahmân'a susmayı adadım. Bugün hiçbir insan ile konuşmayacağım" de.


(*) Diyanet'ın çevirisinde hassas davranılmış ve görüldüğü gibi yorum parantez aracılığıyla orijinal metinden ayrılmış, Yine de Arapça metinde Meryem'e "aşağıdan" seslenen kişi belli değildir; sadece meçhul bir sesin Meryem'e konuştuğu yazılıdır. Diyanet ise klasik bir tavırla Kur'an ayetlerindeki belirsizlikleri giderme ve bu sayede eleştirileri ortadan kaldırma mücadelesi vermektedir.


Meryem'in mucizevi bir şekilde hurma yediği ve ırmak aracılığıyla susuzluğunu giderip bayram ettiği yolundaki öykü apokrif(kullanımdışı) Sahte Matta'nın İncili'nden alınmıştır:

- ''Ve yolculuklarının üçüncü gününde yola devam ederlerken çölün kavurucu sıcağından rahatsız olan Kutsal Meryem bir hurma ağacı gördü ve marangoz Yusuf'a: "Şu ağacın gölgesinde biraz dinleneyim" dedi. Bunun üzerine Yusuf acele ile Meryem'i ağacın altına götürüp hayvanından indirdi.

Kutsal Meryem orada otururken ağacın yapraklarına bakıp meyvelerle yüklü olduğunu gördü ve Yusuf'a şöyle dedi: "Keşke bu ağacın meyvelerini yemek mümkün olsaydı", Yusuf ise şöyle karşılık verdi:"Ağacın dallarının ne kadar yüksek olduğunu gördüğün halde bu şekilde konuşmana ve ağacın meyvelerinden yemek istemene şaşırıyorum. Ben suyun yokluğu konusunda daha çok endişeleniyorum; çünkü tüm tulumlar şu anda boş ve kendimizi ve hayvanlarımızı serinletmek için nerden su bulacağımızı bilmiyorum".

O anda sevinçli bir yüz ifadesiyle annesinin kucağında oturan çocuk İsa ağaca şöyle dedi: "Ey ağaç, dallarını eğ ve annemi meyvelerinle sevindir". Bu emir üzerine ağaç derhal dallarını tepeden aşağıya eğerek meyvelerini Kutsal Meryem'in ayakları dibine serdi. Meyveleri toplayıp açlıklarını giderdiler. Meyvelerin toplanmasından sonra bile ağaç eğik durumda kalıp doğrulmak için çocuk İsa'nın ikinci emrini bekledi. Sonra çocuk İsa ona şöyle seslendi: "Doğrult kendini, ey hurma ağacı, ve güçlü ol, Babamın cennetinde bulunan ağaçlarla dost ol. Yeraltındaki sulara köklerinden bir damar aç da sular aksın ve biz suya doyalım". Ağaç derhal doğruldu ve onun köklerinden son derece serin, berrak ve ışıl ışıl bir su pınarı fışkırdı. Suyu görünce çok büyük sevinç duydular ve kana kana içtiler; hayvanlarına da su verdiler. Tanrı'ya şükürler sundular.'' (Sahte Matta bölüm 20) -


Kur'andaki anlatımın, bu sahte İncil'den alındığı açıktır; ancak Kuran yazarları olayların kronolojik sırasını değiştirdikleri için orijinal kaynakta Mısır'a yolculuk esnasında gerçekleşen bu mucizevi olayı, İsa'nın doğduğu anda gerçekleşmiş gibi göstermişlerdir. Bu nedenle Meryem'in hurma ağacına yaslanıp dinlenme isteği Sahte Matta'da çöl sıcağına Kur'an'da ise Meryem'in doğum sancılarına bağlanmıştır.
Öykünün orijinalinin üstünlüğü ortadadır. Üstelik, bu orijinal metin Meryem'in mucize eseri meyve yemesi için kimin seslendiğini de bildirmektedir. Kur'an'a göre bile, ses aşağıdan gelmiştir; ancak sesin sahibi Müslümanlar tarafından Cebrail olarak yorumlanmaktadır.(Parantez içinde) Oysa bu sesin Meryem'in kucağında bulunan çocuk İsa'ya ait olduğu kesindir.


Cebrail niçin Meryem'in aşağısından veya ağacın altına girerek seslensin ki? Müslümanların yorumları Kur'an'ın anlaşılmasını daha da zorlaştırmakta oİsa da Kuran yazarları sesin aşağıdan geldiğini bilmişlerdir; ancak anlatımda izledikleri farklı kronoloji, çocuğun doğmadan önce konuşmasını imkansız kıldığı için, söz konusu konuşmanın meçhul birisi tarafından yapıldığını söylemek zorunda kalmışlardır.Diyanet de bu hatayı parantez içine Cebrail'i sıkıştırarak gidermeye çalışma geleneğini devam ettirmiştir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 121
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Tanah eğer diğer ayetleri yani Meryem suresinin 16. ve 17, ayetinden başlasaydın sorunun cevabını kendinde bulabilirsin. Cebrail Hz.Meryeme insan olarak göründüğü ayetlerde açıkca yazılıdır.Hz. isa nında bebekken konuştuğu açıkca yazılıdır.Bozulmuş İncilde Hz. isanın Allah ın çocuğu olarak tasfirinin yanlışlığını ve gerçeğini yani mucizeyi  Kuranda yazılması bir ibrettir aslında. Anlayana ibrettir, anlamayana ne yazsak boş.

Link to post
Sitelerde Paylaş
39 dakika önce, sokullu yazdı:

Meryem suresinin 16. ve 17, ayetinden başlasaydın 

Nasıl anlamıyorsun mevzuyu, anlamak istemiyorsun galiba. Mevzu ne şimdi anlamadın mı? Bu senin dediğin kesinlikle değil fakat. Ben sana kısaca tekrarlayayım, anlamak istiyorsan belki...

Incil de değil, Incilin bir yorumunda yer alan Mısır 'a yolculuk masalı, Kuran 'a Isa 'nın doğum masalı olarak monte edilmiş. Hala anlamadıysan yapacak bir şey yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hadi sen ikisinide hikaye kabul ettin diyelim, orjinal olan diye kast ettiğin incil hikayesinin gerçek olmadığını bildiren senin görüşüne göre Kuran hikayesinde ne gibi yanlışlar yaptığını söylüyorum sana. Meryem suresinin 16. ve 17. ayetinden başladığında Cebrailin nerden geldiğinin anlaman için dedim.Kronoloji olarak Hz. meryemin o dönemde mısıra gitmemiş olduğunu Kuran beyan ediyor , hangisinin doğru yanış olduğuna kafa yorma sen, hikaye sana göre nasıl olsa. cebrail nerden gelmiş dedin diye anlattım sana Ayetleri , hikaye ya bu nerden çıktığını anlamadıysan yapacak bir şey yok. şimdi sana yüz dedim , ne anlıcan diğer kelimeleri söylemeden  merak ediyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, Tatarka yazdı:

Bu arada hangi Meryemden bahsediyoruz :lol: ? aralarinda 2 bin yil olan 2 tane meryem var da...  

Ama ikisinin de kocası yok :lol:

ben bir tane meryem biliyorum kocası yok ama 3 çocuğu var :) , eminönünde :). Rumi ve miladi yıllara çalış sen , daha emekliyorsun. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Emekli olmak mi. Emekli olmama daha cok var, uni. okuyorum daha. rumi ve milad takvim ne alakaki? 

Kuranda iki farklı meryem var. Isanin babasi dogma olayi bir nevi asillik durumu. Babasiz dogmak, eskilerde bir nevi asillik krallık tarzi birsey. Tanay Bey daha iyi bilir. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
22 dakika önce, sokullu yazdı:

ben bir tane meryem biliyorum kocası yok ama 3 çocuğu var :) , eminönünde :). Rumi ve miladi yıllara çalış sen , daha emekliyorsun. 

Kuran Harun'un kızkardeşi Miriam ile bakire Meryem'i aynı kişi sanmıştır.Aralarında yaklaşık 1500 yıl var.

Link to post
Sitelerde Paylaş
30 dakika önce, sokullu yazdı:

Hadi sen ikisinide hikaye kabul ettin diyelim, orjinal olan diye kast ettiğin incil hikayesinin gerçek olmadığını bildiren senin görüşüne göre Kuran hikayesinde ne gibi yanlışlar yaptığını söylüyorum sana. Meryem suresinin 16. ve 17. ayetinden başladığında Cebrailin nerden geldiğinin anlaman için dedim.Kronoloji olarak Hz. meryemin o dönemde mısıra gitmemiş olduğunu Kuran beyan ediyor , hangisinin doğru yanış olduğuna kafa yorma sen, hikaye sana göre nasıl olsa. cebrail nerden gelmiş dedin diye anlattım sana Ayetleri , hikaye ya bu nerden çıktığını anlamadıysan yapacak bir şey yok. şimdi sana yüz dedim , ne anlıcan diğer kelimeleri söylemeden  merak ediyorum.

Cebrail insan kılığına girdiyle kurtaramazsın ağacın altından seslenmek ne demek ulan madem Cebrail insan kılığında niye bu detaya gerek duyuluyor.Divane misiniz anlamıyorum ki.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bende dün muhammedle birlikteydim. Harun a.s. ile Kuranda geçen Harunun aynı kişi olması ihtimali nedir. Harun a.s. bir Peygamberdir ve yahudi ırkından gelmedir, harun ismi yahudilerde o dönemde çok konulan bir isimdir, siz buna mı takdınız. Kuranda hata var yani kronolojimi şaştı. :) .

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, sokullu yazdı:

Bende dün muhammedle birlikteydim. Harun a.s. ile Kuranda geçen Harunun aynı kişi olması ihtimali nedir. Harun a.s. bir Peygamberdir ve yahudi ırkından gelmedir, harun ismi yahudilerde o dönemde çok konulan bir isimdir, siz buna mı takdınız. Kuranda hata var yani kronolojimi şaştı. :) .

Saf olduğun burdan belli adı sanı duyulmamış bir Harun'un Kuran'da isminin geçmesi olasılığının sıfır olduğunu biliyorsun bal gibi de biliyorsun ama kıvırma içgüdün ve dinini kurtarma çaban bunu kabul etmemene neden oluyor. Kuran'da ismi geçecek kadar önemsiz olan Harun isimli önemsiz birinin Meryem'le bağdaştırılmasının imkansız olduğu açık ortada dökül bakalım nereye kadar bu çelişkilerden kaçabileceksin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, sokullu yazdı:

Ulanlı filan konuşma, sen ağacın altında olmadınmı , üstündemisin diyeceğiz. senin ağaç altında olmaya gıcıklığınmı var. sapıkmısın sen.

 

Argüman bulamayınca kelimelere takıldı arkadaş. Neyse bu konu da burda dursun zavallıca hatalardan birini daha göstermiş olduk Kuran'daki.

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, Tanah yazdı:

Saf olduğun burdan belli adı sanı duyulmamış bir Harun'un Kuran'da isminin geçmesi olasılığının sıfır olduğunu biliyorsun bal gibi de biliyorsun ama kıvırma içgüdün ve dinini kurtarma çaban bunu kabul etmemene neden oluyor. Kuran'da ismi geçecek kadar önemsiz olan Harun isimli önemsiz birinin Meryem'le bağdaştırılmasının imkansız olduğu açık ortada dökül bakalım nereye kadar bu çelişkilerden kaçabileceksin.

Neden geçmesi mümkün değildir, Hz. meryemin akrabası birisinin isminin geçmesi tuhaf mı karşılanıyor. Saflık göreceli bir kavramdır temiz berrak doğrucu anlamındada kullanılır :) ama sen saf değilsin çünkü olamaz böyle bir şey, Harun ismi kesin Hz. Harundur ben dün muhammedle buluştum ya buluşamam olamaz hayır nasıl olur, arkadaşım muhammed le buluştum ismi o ne dicem ona , sen ismini değiştir muhammed yanlış anlışıyorum mu dicem :) saf olmayan arkadaşım.

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 dakika önce, sokullu yazdı:

Neden geçmesi mümkün değildir, Hz. meryemin akrabası birisinin isminin geçmesi tuhaf mı karşılanıyor. Saflık göreceli bir kavramdır temiz berrak doğrucu anlamındada kullanılır :) ama sen saf değilsin çünkü olamaz böyle bir şey, Harun ismi kesin Hz. Harundur ben dün muhammedle buluştum ya buluşamam olamaz hayır nasıl olur, arkadaşım muhammed le buluştum ismi o ne dicem ona , sen ismini değiştir muhammed yanlış anlışıyorum mu dicem :) saf olmayan arkadaşım.

Kuran'da geçen isimlere bile hakim değilsin Kuran'da geçen isimler öyle garip gurup isimler ismi cismi belli olmayan kişiler değildir örneğin Zeyd peygamberin evlatlığıdır tanınan bilinen biridir Lokman önemli bir şahsiyet ve figürdür Zulkarneyn Büyük İskenderdir v.b v.b 

 

Ayrıca Kuran meryem'e sadece Harun'un kızkardeşi demiyor ayrıca İmran'ın kızı diyor ne tesadüf ki böyle birisi var ama Bakire Meryem değil ondan 1500 yıl önce yaşamış Harun ve Musa'nın kızkardeşi Meryem. Ne tesadüf ki ikisinin de baba ve kardeşlerinin adı aynı ve Kuran bunların karıştırılacağını bilen bir Tanrı'dan geldiği halde(!) bu 2 kişiyi ayırmayıp insanların eline Kuran'ı eleştirecek bir koz veriyor.Hayır bilmiyorsun bari bilmiyorum de daha da batıyorsun.

tarihinde Tanah tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
8 dakika önce, Tanah yazdı:

Kuran'da geçen isimlere bile hakim değilsin Kuran'da geçen isimler öyle garip gurup isimler ismi cismi belli olmayan kişiler değildir örneğin Zeyd peygamberin evlatlığıdır tanınan bilinen biridir Lokman önemli bir şahsiyet ve figürdür Zulkarneyn Büyük İskenderdir v.b v.b 

 

Ayrıca Kuran meryem'e sadece Harun'un kızkardeşi demiyor ayrıca İmran'ın kızı diyor ne tesadüf ki böyle birisi var ama Bakire Meryem değil ondan 150 yıl önce yaşamış Harun ve Musa'nın kızkardeşi Meryem. Ne tesadüf ki ikisinin de baba ve kardeşlerinin adı aynı ve Kuran bunların karıştırılacağını bilen bir Tanrı'dan geldiği halde(!) bu 2 kişiyi ayırmayıp insanların eline Kuran'ı eleştirecek bir koz veriyor.Hayır bilmiyorsun bari bilmiyorum de daha da batıyorsun.

Kuranda yazılanlar İncili karşılaştırmak tam bir komedidir. Hz. meryemin babasının isminin ne olduğunu sen biliyormusun , İmran değilse nedir, İncilin değiştirildiği ve tahrif edildiğini Kuran söylüyor zaten, isimlerin karıştırılması incilde olmadığını nerden biliyorsun, İncilde hikayeydi hani ya sana göre. Kanıt sun bakalım ne o zaman Hz. meryemin babasının ismi nedir, kimdir. Türkiyede kaç kişinin babasının ismi aynıdır biliyormusun. Babasının ismi o değilmişte şu imiş , kimmiş ismi doğum belgeleri mi var sizde.

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 minutes ago, sokullu said:

Kuranda yazılanlar İncili karşılaştırmak tam bir komedidir. Hz. meryemin babasının isminin ne olduğunu sen biliyormusun , İmran değilse nedir, İncilin değiştirildiği ve tahrif edildiğini Kuran söylüyor zaten, isimlerin karıştırılması incilde olmadığını nerden biliyorsun, İncilde hikayeydi hani ya sana göre. Kanıt sun bakalım ne o zaman Hz. meryemin babasının ismi nedir, kimdir. Türkiyede kaç kişinin babasının ismi aynıdır biliyormusun. Babasının ismi o değilmişte şu imiş , kimmiş ismi doğum belgeleri mi var sizde.

Meryem'in babasının ismini bilmiyorum ama kocası Allah'mış. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
11 dakika önce, sokullu yazdı:

Kuranda yazılanlar İncili karşılaştırmak tam bir komedidir. Hz. meryemin babasının isminin ne olduğunu sen biliyormusun , İmran değilse nedir, İncilin değiştirildiği ve tahrif edildiğini Kuran söylüyor zaten, isimlerin karıştırılması incilde olmadığını nerden biliyorsun, İncilde hikayeydi hani ya sana göre. Kanıt sun bakalım ne o zaman Hz. meryemin babasının ismi nedir, kimdir. Türkiyede kaç kişinin babasının ismi aynıdır biliyormusun. Babasının ismi o değilmişte şu imiş , kimmiş ismi doğum belgeleri mi var sizde.

Ya anlamamazlıktan geliyorsun ya da bilmediğin konuda kitabını savunamadığın için çaresizce düşünmeden yazıyorsun.

 

Mevzu İncil-Tevrat mevzusu değil. Orjinal hikayenin nerden kaynaklandığını biliyoruz ayağı en yere basan açıklamayı arıyoruz tevil(yorum) yapma okuduğunda aklına ilk gelen şeyi söyle kıvırma kitabını kurtarmaya çalışma.

 

Orjinal öyküde Bakire Meryem'in ne kardeşinin adı Harun ne de kilise geleneğinde İmran diye bir baba adı var Bakire Meryem ile ilgili.Kilise geleneğinde Mereyem'in babasınının adı Joachim'dir annesinin Hanna kardeşi hakkında bir şey yoktur.

 

Kuran'da göreyse İsa'nın annesi Meryem'in babasının adı İmran'dır(Ali İmran Suresi-Meryem Suresi'ne bak) erkek kardeşinin adı Harun. Bu mecazi bir ünvan değildir çünkü Kuran asla bunun mecazi olduğunu gösteren ifadelere yer vermez tam aksine İmran'ın karısının doğum hikayesi anlatılır ve Meryem doğar bu da İmran'ın Kuran'a göre gerçekten Meryem'in babası olduğunu gösterir.

Kucağında çocuğu ile halkının yanına geldi. Onlar şöyle dediler: “Ey Meryem! Çok çirkin bir şey yaptın! Ey Hârûn’un kız kardeşi! Senin baban kötü bir kimse değildi. Annen de iffetsiz değildi.” (Meryem Suresi  27-28)

 Harun’un, Musa’nın erkek kardeşi Harun ile aynı kişi olmadığını kanıtlamaksa imkansız gözükmektedir. Kaldı ki, Meryem’in döneminde yaşadığı varsayılan Harun’un dürüstlük veya ahlaksızlık timsali olduğunu bilmek de mümkün değildir. Hepsinden önemlisi, iffetsizlik suçlaması için bir kadının meçhul Harun’un kız kardeşi olarak tanıtılması Yahudi kültüründe bulunmayan bir uygulama olup tamamen varsayımlara dayanmaktadır. Gerçekten de, Yahudi kültüründe ne Musa’nın kardeşi Harun’a ne de başka bir Harun’a kadınların namuslu olup olmadıklarını dolaylı biçimde belirtme görevi yüklenmiştir.

 

Bu tür tevillerin tarihsel hata suçlamasıyla karşı karşıya bulunan Kur’an’ı aklamakta yetersiz kaldığını gören bazı çevreler ise son bir çaba ile yeni bir teori geliştirmişlerdir. Diğer tüm teorilerden daha etkileyici olduğu görülen bu yeni teoriye göre Kur’an’ın üçüncü suresinde açıkça belirtildiği için İmran’ın fiziksel babalığı gerçektir ve bu yüzden sembolik olarak yorumlanamaz; ancak bu İmran ile Musa peygamberin babası İmran farklı kişilerdir. Hata eleştirilerine yanıt vermek için yeniden yorumlanması gereken ayet ise Meryem’i Harun’un kız kardeşi olarak tanımlayan 19. Sure’nin 28. ayetidir. Bu yeni teori doğrultusunda bu ayet harfiyen değil de sembolik olarak yorumlanmakta ve “kız kardeş” kelimesiyle aslında Meryem’in Harun soyundan geldiğinin anlatılmaya çalışıldığı ileri sürülmektedir. Daha detaylı olarak incelenirse, İsa’nın annesi Meryem, Harun’un soyundan gelen ve Kur’an’da peygamber olarak nitelenen Zekeriya’nın ve Onun karısının akrabasıdır. Bu sayede Meryem’in Harun’un soyundan geldiği anlaşılmaktadır ve işte akrabalık ifade eden “kız kardeş” kelimesi esasında Harun’un atalığına gönderme yapmaktadır.

Kulağa ne kadar mantıklı ve hatta inandırıcı gelirse gelsin, bu okumanın da diğer okumalar gibi eksik ve hatalı tarafları vardır. Her şeyden önce, Meryem’in Harun’un soyundan geldiği bilgisi kesinlikle Kuran kaynaklı değildir(!). Dahası, Kur’an’da Meryem ile Zekeriya ya da onun karısı arasında akrabalık bağı bulunduğunu söyleyen veya ima eden tek bir ayet yoktur. Gerçi Zekeriya’nın Meryem’i korumakla görevlendirildiği Kuran’da yazılıdır (3:37); ama bu ayetlerde akrabalığa atıfta bulunulmamaktadır. Üstelik Zekeriya’nın Meryem’i tanıdığını anlatan Kur’an ayetleri Medine dönemine aittir ve Meryem’in Harun’un kız kardeşi olduğunu iddia eden ayetin yer aldığı Mekke dönemine ait 19. sureye göre Zekeriya ile Meryem bir birlerini tanımamaktadırlar. Meryem’in Zekeriya’nın karısı ile akraba olup Harun soyundan geldiği bilgisi ise son derece gizemli bir şekilde İncil’den alınmıştır.5 Bazı Müslümanlar kendi bilecekleri nedenlerden dolayı, Hıristiyanların eleştirilerine yanıt vermek ve Kur’an’ı savunmak için “tahrif” olduğuna inandıkları ve güvenilmez buldukları Hıristiyan kutsal metinlerinden medet ummuşlardır. Tüm bu çabalara rağmen Kur’an’ın tarihsel hata suçlamalarından aklanamayacağı ortadadır; çünkü Meryem’in Harun soyundan geldiğinin Kur’an tarafından bilindiğini ama her ne hikmetse söylenmediğini varsaymak onun Harun’un kız kardeşi olarak çağrılmasına mantıklı bir neden oluşturmaz. Hepsinden önemlisi, Yahudi kültürüne göre Meryem’e sembolik anlamda bile ancak Harun’un kızı denilebilir; çünkü Meryem’den 1000 küsur yıl önce yaşamış olan Harun, onun atası/babasıdır, erkek kardeşi değil!6

19. Sure’nin 28. ayetini okuyup Yahudi kavmi ile Meryem arasında geçen diyalogun gerçek bağlamını bilmek, Meryem’e “Harun’un kız kardeşi” diyen Kur’an’ın bu ifade ile gerçekten neyi kastettiğini kavrayabilmek için zorunludur:

Kucağında çocuğu ile halkının yanına geldi. Onlar şöyle dediler: “Ey Meryem! Çok çirkin bir şey yaptın! Ey Hârûn’un kız kardeşi! Senin baban kötü bir kimse değildi. Annen de iffetsiz değildi.” (Meryem 27-28)

Bu ayetlere göre, Meryem’in kavmindeki bazı kişiler Onu iffetsizlikle suçlarken anne ve babası hakkında olumlu tanıklıkta bulunmakta ama Meryem’in babasının adını kullanmamaktadırlar. Bunun sebebi ise Meryem’in erkek kardeşinin adını söylemeleri ve Harun ismi aracılığıyla Meryem’in öz anne-babasını tanımlamayı tercih etmeleridir. Ayette “İmran” adının bulunmaması basit bir tesadüf değildir; çünkü Meryem’in öz kardeşi Harun’un anne ve babasının kim olduğu bilinmektedir. Harun ismini kullanan Kur’an, İmran ismini kullanmayı gereksiz görmüştür. Kur’an’daki bu bağlam kardeşlik bağının evlatlık bağını anlatmada araç olarak kullanılabileceği yolundaki görüşü desteklemesi gereği Meryem ile Harun’un öz kardeş olduklarına işaret etmektedir. Meryem’in, Harun’un kız kardeşi olduğu iddiasının sembolik olarak yorumlanması gerektiği yolundaki görüş ayette yakın akrabalık belirten kelimeler (kardeş-baba-anne) arasındaki belirgin bağlantıyı görmezden geldiği için hatalıdır. Başka bir deyişle, Meryem’e Harun’un kız kardeşi denmesinden hemen sonra Meryem’in öz anne ve babasından bahsedilmesi Meryem ile Harun arasındaki kardeşlik bağının da fiziksel olarak değerlendirilmesini zorunlu kılmaktadır.

Bazı kişiler akılcı bir soru sorarak Kur’an’da Meryem’in neden sadece Harun’un kız kardeşi olarak tanımlandığını ve Musa’nın kız kardeşi olarak tanımlanmadığını öğrenmek isteyebilirler. Bu sorunun yanıtı öncelikle bir kişinin tanımlanmasında tüm kardeşlerin isminden yararlanılmasının gereksizliğidir. Birden fazla kardeşi olan bir kişinin isminin, bu kardeşlerden sadece bir tanesinin ismiyle bağlantılı olarak anılması hiçbir sorun yaratmaz. Üstelik Eski Ahit’teki Meryem’in Musa yerine Harun’un kız kardeşi olarak tanıtılmasında başka kültürel ya da teolojik gerekçelerin etkisi söz konusudur. Meryem, öncelikli olarak Harun’un kız kardeşidir; çünkü Harun, Musa’dan yaşça büyüktür. Dahası, Eski Ahit’te yer alan anlatımlara göre Meryem ve Harun bir keresinde Musa’ya karşı birlikte hareket etmişler ve onu eleştirmişlerdir (Sayılar 12:1).

Son olarak vurgulanması gereken konu, Kur’an yazarlarının İsa’nın annesi Meryem’i “Harun’un kız kardeşi” olarak tanımlarken Eski Ahit’teki bir ayetten yararlanmış olma ihtimallerinin yüksekliğidir. Gerçekten, Eski Ahit’in Çıkış kitabının 15. bölümünün 20 ayetinde İmran kızı olan Meryem “Harun’un kız kardeşi” olarak tanıtılmaktadır. Bunu duyan yazarlar çok büyük olasılıkla bu Meryem’in aslında İsa’nın annesi olduğu zannetmişler ve büyük bir tarihsel yanılgıya düşmüşlerdir. Bu yanılgıda Eski Ahit’teki Meryem’in ilgili ayette “peygamber” olarak tanıtılması da etkin olmuştur. Kadın peygamber olamayacağını iddia eden Kur’an yazarları, İsa’nın annesi Meryem ile ilgili bazı sözlü öğretilerin etkisiyle yine de peygamber olarak nitelendirilen bu Meryem’in İsa’nın annesinden başka bir Meryem olamayacağı çıkarımına ulaşmışlardır.

Sonuçta, İslamcı yazarların tüm çabalarına ve farklı teorilerine rağmen Kur’an’daki bilgiler Meryem’in kendisinden 1000 yıldan fazla süre önce yaşamış Meryem ile aynı kişi olduğu yolundaki hatalı öğretiyi destekler niteliktedir.

tarihinde Tanah tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran ayetlerinin teorilerle hareket etmeye ihtiyacı yoktur. Ayetlerde yazan neyse biz ona inanırız , şu bunu demiş o bunu demiş, şu alim böyle demiş ben inanmam . Ben Kuran okuyunca anlayacak kadar bilgili okumuş birisiyim, başkasının bana Kuranı anlatmasına gerek yok. Kuran ayetlerinde Harunun kızkardeşi denmişse , anlaşılan şey meryemin harun adında kardeşi veya yeğeni veya yakını onu temsil edebilecek birisi olduğudur. İmran hz meryemin babası olarak Kuranda belirtildiği açıktır, Hz. meryemin babasının ismi imrandır. Hristiyanlarda incilde geçmeyen babasının isminin veya kardeşi harun incilde geçmiyor diye yok kabul etmek saçmalıktır. Mz Musa Hz harunun meryem adında kardeşleri olması , babalarının aynı adı taşıması normal şeylerdir. Türkiyede adı hasan olup baba adı mehmet olan 500 bin insan var veya adı ayşe olup baba adı ali olan yüzbinler var.  Bir dini kötülemek için isim benzerlikleri kullanmak hangi akla ve bilime sığar. Bana getirisin hz Meryemin doğum belgesini baba adı başka çıkar o zaman tamam kardeş haklısın derim. yoksa 2000 yıllık 4000 yıllık olaylar ve isimlerle Kuranda hata buldum diye sevinmek aptallıktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...