Jump to content

Kuran evlilik yaşını Miras kullanma yaşı olarak vermiştir


Recommended Posts

Elmalılı (sadeleştirilmiş) 4/NİSÂ-6: Yetimleri, evlenme çağına gelinceye kadar gözetin ve denetleyin. Onlarda bir olgunlaşma hissettiğinizde hemen mallarını kendilerine teslim edin, büyüyüp ellerine alacaklar diye o malları israfla yemeye kalkmayın. İhtiyacı olmayan tenezzül etmesin. Muhtaç olan da örfe uygun bir şekilde yesin. Mallarını kendilerine teslim ettiğiniz zaman karşılarında şahit bulundurun. Hesabınızı doğru tutmak için Allah'ın hareketlerinizi hesaba çekmesi yeter

Bu ayette evlenme yaşı belirtilmesede , miras alma yetisi elde etme yaşı evlenme yaşı olarak verilmiştir. Bu yaşta 18 yaş civarıdır. Çünkü miras alma ve mal alıp harcama ticaret yapma olgunluğu o yaş civarıdır.                                                                                                           Elmalılı (sadeleştirilmiş) 4/NİSÂ-4: Kadınlara mehirlerini gönül hoşluğuyla verin. Eğer onlar gönül rızasıyla size bir şey bağışlarlarsa onu afiyetle yiyin. 

Bu ayette de mehir söz konusudur , mehir kadınlara evlenirken verilen bugünkü boşanma tazminatının bir çeşidi gibidir, mehir alma yetisinde olmayanla evlenilmez, sonuçta mehir yetisine sahip olunması gereklidir.buda gösteriyor ki evlenme yaşı Kurana göre 18 yaş civarıdır.

bana hadislerle başka kaynaklarla gelmeyin, Kuran da ne varsa odur benim için

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 260
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

18 saat önce, sokullu yazdı:

Elmalılı (sadeleştirilmiş) 4/NİSÂ-6: Yetimleri, evlenme çağına gelinceye kadar gözetin ve denetleyin. Onlarda bir olgunlaşma hissettiğinizde hemen mallarını kendilerine teslim edin, büyüyüp ellerine alacaklar diye o malları israfla yemeye kalkmayın. İhtiyacı olmayan tenezzül etmesin. Muhtaç olan da örfe uygun bir şekilde yesin. Mallarını kendilerine teslim ettiğiniz zaman karşılarında şahit bulundurun. Hesabınızı doğru tutmak için Allah'ın hareketlerinizi hesaba çekmesi yeter

Bu ayette evlenme yaşı belirtilmesede , miras alma yetisi elde etme yaşı evlenme yaşı olarak verilmiştir. Bu yaşta 18 yaş civarıdır. Çünkü miras alma ve mal alıp harcama ticaret yapma olgunluğu o yaş civarıdır.                                                                                                           Elmalılı (sadeleştirilmiş) 4/NİSÂ-4: Kadınlara mehirlerini gönül hoşluğuyla verin. Eğer onlar gönül rızasıyla size bir şey bağışlarlarsa onu afiyetle yiyin. 

Bu ayette de mehir söz konusudur , mehir kadınlara evlenirken verilen bugünkü boşanma tazminatının bir çeşidi gibidir, mehir alma yetisinde olmayanla evlenilmez, sonuçta mehir yetisine sahip olunması gereklidir.buda gösteriyor ki evlenme yaşı Kurana göre 18 yaş civarıdır.

bana hadislerle başka kaynaklarla gelmeyin, Kuran da ne varsa odur benim için

mehrin ne olduğunu nereden biliyorsunuz? kuranda mehrin tanımı yoktur; mehir sözcüğü de yoktur. erkeklerin kadınlara bir şeyler verdiğinden, ücretlerini ödediğinden falan söz ediyor ama mehir tam olarak nedir kurana göre?

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Konunun yeri ATEISCAFE degil!

 

"Yetimleri, evlenme çağına gelinceye kadar gözetin ve denetleyin. Onlarda bir olgunlaşma hissettiğinizde hemen mallarını kendilerine teslim edin..."

 

Yetimler evlenme cagina gelip de olgunlasmadiysa?

Evlendirmeyin degil!!!

Mallarini vermeyin!!!

Burda konu evlendirmek degil, ayettende anlasildigi gibi evlenmek isteyen yetimlere "sen parayi carcur edersin, daha paradan anlamiyorsun" diye yetimlerin parasini vermeyenlere veya yetim cocuk büyümeden biz mallarini bitirelim/harcayalim diyenlere "yetimlerin paralarini verin" diyor!!!

Hepsi bu!!! 

 

Kuranda "evlenme yasi" yoktur. Yazmaz.

Evlenme yasi icin hadislere ve müslümanlarin yazdigi kendi tarihlerine bakmak yeterlidir. 

Hz. Aişe anlatıyor: “Ben altı -bir rivayette yedi- yaşında iken, Hz. Peygamber (a.s.m) benimle evlendi, dokuz yaşında da benimle birlikte oldu” Hadisi, Buharî, Müslim, Ahmed b. Hanbel rivayet etmiştir.(bk. Neylu’l-Evtar, 6/120).

İçinde Hz. Ali’nin de bulunduğu sahabeden bazı kimselerin küçük yaşta sayılan kız çocuklarını evlendirdikleri bilinmektedir.
 

Ve Türkiyede "yobaz" dedigimiz, islami önce Kurana göre, orda cevap yoksa sünnetlere göre yasayan insanlar icin bu cocuk evlilikleri hic bir sorun tasimamaktadir.

Türkiye haric diger islam ülkelerinde Aysenin Muhammedle evlenme yasi sorgulanmamakta, tam aksine (diger cocuk evlilikleri icin) örnek gösterilmektedir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Miras malını harcama yetisi 12 midir yani? Hadi 12 olsun. Sorun oluşturan diğer bir etken 50 yaşını devirmişken Muhammed'in, 9 yaşındaki ayşe ile, 13 yaşındaki cüveyriye ile 17 yaşındaki safiye ile evlenmesi, aynı yatağı paylaşmasıdır. Yaş farkı 3 katından fazla iki insan nasıl sağlıklı bir evlilik yürütebilir? Muhammed'i bu sapıklığa iten allah'ın çirkefliği buradadır. Miras malını harcama yetisi demek isterken, kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikahlayın demiş olması değildir.

Muhammed 52 yaşında, Ayşe 9 - 12.
Muhammed 58 yaşında, Cüveyriye 13.
Muhammed 60 yaşında, Safiye 17.

Ey mümin, sen kızını, seninle aynı yaşta veya baban ile aynı yaşta birisiyle evlendirir misin? Denklik aramaz mısın?

[Image: hyf3.jpg]

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 1/25/2017 at 19:49, sokullu said:

Elmalılı (sadeleştirilmiş) 4/NİSÂ-6: Yetimleri, evlenme çağına gelinceye kadar gözetin ve denetleyin. Onlarda bir olgunlaşma hissettiğinizde hemen mallarını kendilerine teslim edin, büyüyüp ellerine alacaklar diye o malları israfla yemeye kalkmayın. İhtiyacı olmayan tenezzül etmesin. Muhtaç olan da örfe uygun bir şekilde yesin. Mallarını kendilerine teslim ettiğiniz zaman karşılarında şahit bulundurun. Hesabınızı doğru tutmak için Allah'ın hareketlerinizi hesaba çekmesi yeter

Bu ayette evlenme yaşı belirtilmesede , miras alma yetisi elde etme yaşı evlenme yaşı olarak verilmiştir. Bu yaşta 18 yaş civarıdır. Çünkü miras alma ve mal alıp harcama ticaret yapma olgunluğu o yaş civarıdır.                                                                                                           Elmalılı (sadeleştirilmiş) 4/NİSÂ-4: Kadınlara mehirlerini gönül hoşluğuyla verin. Eğer onlar gönül rızasıyla size bir şey bağışlarlarsa onu afiyetle yiyin. 

Bu ayette de mehir söz konusudur , mehir kadınlara evlenirken verilen bugünkü boşanma tazminatının bir çeşidi gibidir, mehir alma yetisinde olmayanla evlenilmez, sonuçta mehir yetisine sahip olunması gereklidir.buda gösteriyor ki evlenme yaşı Kurana göre 18 yaş civarıdır.

bana hadislerle başka kaynaklarla gelmeyin, Kuran da ne varsa odur benim için

Nisa/6. Ve yetimleri nikâh çağına gelinceye kadar deneyin. Bundan sonra eğer kendilerinde bir rüşd (yeterlilik) hissederseniz, o taktirde mallarını onlara teslim edin.

Yahu bir insan şu kadarcık bir ifadeyi bile nasıl doğru anlayamaz, hayret edilecek bir durum. Anlayamadığı gibi bir de göz göre hiç utanmadan, yüzsüzce  yalan söylüyor evlenme yaşı 18 civarıdır diyerek. Aslında bunu demekle benim putum o kadar salak ve gerizekalıdır ki, evlenme yaşı 18 civarıdır diyememiş, bari ben yalan söyleyerek putumun ne kadar salak ve mal olduğunu çaktırmayayım diyor.

Ayette nikah çağı diye bir ifade var, peki bu ifadeden 1400 yıl önceki arap ne anlar? Muhammed'in Aişe ile 6 yaşında evlendiğini, Ali'nin kızını küçük yaşta Ömer'e nikahladığını, Muhammed'in iki kızını 7-8 yaşlarındayken amcası Ebu Leheb'in oğulları ile evlendirdiğini göz önüne alırsak araplara göre evlenme çağının 6 yaşındayken bile başlayabileceğini görürüz.

Nisa/6. Ve yetimleri nikâh çağına gelinceye kadar deneyin. Bundan sonra eğer kendilerinde bir rüşd (yeterlilik) hissederseniz, o taktirde mallarını onlara teslim edin.

Ayete göre evlenme için rüşt yani olgunluk falan aranmıyor, ama mallarını vermek için rüşt aranıyor. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arapça bilenler şuna bir el atabilirler mi?

Nisa 6:

fe in ânestum: bundan sonra eğer hissederseniz (anlarsanız)

min-hum: onlardan, onlarda

ruşden: rüşt, yeterlilik, olgunluk

Burada hum erkek çoğul eki olarak mı kullanılmaktadır? Yani denenecek olan yetimler erkek çocukları  mıdır?  Arapçada cinsiyet belirsiz çoğul eki olarak da hum kullanılıyor mu?

Link to post
Sitelerde Paylaş
57 minutes ago, bir_akil_insan said:

Arapça bilenler şuna bir el atabilirler mi?

Nisa 6:

fe in ânestum: bundan sonra eğer hissederseniz (anlarsanız)

min-hum: onlardan, onlarda

ruşden: rüşt, yeterlilik, olgunluk

Burada hum erkek çoğul eki olarak mı kullanılmaktadır? Yani denenecek olan yetimler erkek çocukları  mıdır?  Arapçada cinsiyet belirsiz çoğul eki olarak da hum kullanılıyor mu?

Buradaki "hum" kelimesi erkekleri belirten "onlar, onların" anlamına gelen bir zamirdir.

http://fasiharapca.com/arapca-iyelik-zamirleri-tablosu/35525

Link to post
Sitelerde Paylaş

Demek Kuran'a göre çocuk yaşta kızlarla nikah olmadığını, yani Kuran'ın cahil çöl yağmacıları tarafından yazılmadığını kanıtlamaya çalışıyorsun! :) Güzel... Bunu sevdim! :D

Tabii ki Kuran 'dan başka hiç bir şeye hacet yok, bu şeyin, kitap bile denemeyecek bu şeyin cahil çöl yağmacıları tarafından yazıldığını, yani vahşi ve ilkel bir metin olduğunu kanıtlamak için. Hemen başlayalım.

Bir kere bu 4/6 denen Kuran pasajı hiç bir şey kanıtlamıyor. Çünkü pasajda evlilik çağı diye bir ifade geçmiyor. Mealciler şerefsizce ve alçakça yalan söylüyorlar. Pasajda geçen ifade "iza belağun nikah" Bu, nikaha eriştikleri zaman demek. Nikaha ne zaman, kaç yaşında erişirler, yazmıyor. Birisi onu nikahlamak istediğinde nikaha erişmiş olur.

Peki bu yetimin malı varsa, ölen babası buna mal bıraktıysa ne olacak? Damat kızla beraber malı da alıp götürecek mi? İnisiyatifi koruyucuya bırakıyor. Bu koruyucu da kızın ya amcasıdır ya dayısı filan. Yoksa zaten kendisi nikahlardı. Nikah düşmeyen biri koruyucu. Kızı isteyene verecek ama malını da birlikte vermek kendi kararına bırakılıyor. Kızda bir rüşt görürse verecekmiş. Görmezse vermeyecekmiş. Bu zaten kızın reşit olmadığının kanıtı. Rüştü açık net olsa koruyucu kişinin kararına zaten kalmaz. Kızın küçük olduğu apaçık!

Devamında bu malın nikahta verilmemesi durumunda olacaklardan bahsediliyor. Ki vermeyecektir, kız küçük verildiğine göre. Bu malı kız büyüyecek diye aceleyle yemeyin diyor. Çünkü kız büyüyünce karar koruyucudan çıkacak, zaten büyüyecek ve malını isteyecek. Kız verildi, büyüyüp malını ister diye aceleyle yemeyin diyor. Fakirseniz biraz yeyin diyor. Kepazelik yani, rezalet! Bu yetimin malı yenecek mi yenmeyecek mi! Yavaş yeyin ne, fakirseniz yeyin ne yahu! Yetimin malı ya yenir, ya yenmez. Rezaletin üstüne tüy dikilmişi!

Görüldüğü gibi tam tersine Kuran küçük yetim kızların nikahlanmasından bahsediyor. Nikah için hiç bir sınır koymuyor. Bu, beşikte de olsa nikahlanabilir demek. "İza belağun nikah"! Anahtar bu ifade. Bunu hiç bir sahtekar yalancı şerefsiz mealci düzgün çevirmez. Hepsi rezil, kepaze, alçakça bir yalan söyler.

Olay tam olarak bu. Kuran, cahil çöl yağmacılarınca düzülmüş ve bu yüzden de kızlara nikah sınırı konmamıştır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, bir_akil_insan yazdı:

Arapça bilenler

Hemen açıklayalım. Arapçada müzekker ekleri geneldir, herkesi, içinde müennes (dişi) de olsa kapsar. Bir şeyin özellikle dişi olduğu belirtilmek istendiğinde müennes eki kullanılır.

Bundan çıkacak sonuç, erkek çocuk yetimlerin de mallarının teslim tarihine koruyucusu karar verecek demektir. Yani oğlan büyüdü, tamam sen büyüdün, şu da babanın bıraktığı mal, bunu al git kendi başının çaresine bakabilirsin denecek.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran'da tıpkı cariyeleri fuhuşa zorlamayın dendiği gibi, yetim malı konusunda da istemem ama sen yine de yan cebime çaktırmadan koy politikası güdülür. Cariyeleri fuhuşa zorlamayın, ama özgür kalmak için mükatebe yapın, yani borçlandırın, parayı ödemek için fuhuş yaparsa ne âla! Bu kepazeliğin aynısı yetim konusunda da var.

4/2 ye bakarsan sakın haaa yetimlerin mallarını yemeyin! Ama 4/6 ya geliverdiğinde fakirseniz yeyin! Yeyin de, aceleyle hopur hopur tıkınmayın, yavaş yeyin!

Ülen bu yetimin malı yeniyor mu yenmiyor mu bir karar verin be! Yemeyin ama yeyin!!! Kuran'da yazan bu!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran'da mehir diye adlandırılan iki ayrı ifade göze çarpıyor: "Ucurehunne" ve "sadukatuhunne". Sahtekar yalancı mealciler hepsine mehir diyor. Mehir islamdan da önce var olan geleneksel bir şey. İslam buna engel olamamış veya olmamıştır. Çünkü işine gelmiştir. Çünkü islam savaşla, yağmayla kölecilikle beslenen bir din.

Baskın ve yağmalarda köleleştirilip cariye yapılan kadınların fakir Müslümlere pazarlanması sistemi beslediği için "mükatebe" yöntemi geliştirilmiştir. Cariyeleri fuhuşa zorlamayın, mükatebe yapın zaten mecbur kalacaklardır demeye getirilmiştir. Cariye mükatebe ile anlaşma yaptığı bedeli nasıl ödeyecek, hür kadınların "sadukat" parasına gücü yetmeyen fakirlerle "ucure" yani bildiğimiz ücret karşılığı geçici nikah yaparak. Cariyenin çocuğu da köle olarak doğmuş sayılarak köleler bir de üretilmiştir. Köle çocukların babası yoktur, efendilerinin adıyla anılırlar. Hür bir adam örneğin Enes bin Malik diye anılırsa köle ise örneğin Enes abdul Haşim diye anılır. (Bazen de Enes mevlahu Haşim şeklinde söylenir. Haşim kölesi Enes veya efendisi Haşim Enes anlamına gelir.)

Eğer efendi cariyesine ne mükatebe yapar ne fuhuş yaptırır da, olur ya, insanlıktan bir parça nasibini almış insana az benzer bir insan Arap toplumunda bile ortaya çıkabilir. Bu adam cariyesini kimselere koklatmaz da çocuğunu da benim çocuğum diye kabul ederse cariyesi hür kadın statüsüne yükselir. Çocuk da tabii hür olur bu durumda ve babasının adını alır.

Durum hâlâ böyle gitmektedir. Cariye yok ama zor duruma düşmüş kadınlara mükatebe imzalatıp genelev çalışanı yapılıyorlar. Kadınlar fuhuş ile mükatebe parasını ödemek zorunda bırakılıyorlar. Yine fuhuşa zorlanmıyorlar ama mükatebe nedeniyle mecbur kalıyorlar. Bir adam genelev kadınını nikahlamak isterse mükatebe senedini öder ve kadını oradan çıkarır. İşler hâlâ aynı yürüyor.

Hâla din başta gelen mafya örgütü. Fuhuş, uyuşturucu, silah, tefecilik ticaretinden sorumlu. Mafyacıların kara paralarını aklamak için en çok yaptırdıkları inşaat, cami... En büyük camileri tefecilerin yaptırdığını biliyor musunuz. Öyledir.

Bunlar faiz yasağını hilei şeriye ile delerler. Şu mal kaça arkadaş, bin lira. Bir yıl vadeli kaça, ikibin lira. Tamam yap senetleri vadeli alıyorum. Senetler yapılır. Mal raftan inmeden yok yahu düşündüm de bu bana aslında lazım değil. Ben sana vadeli aldığım bu malı peşin geri satayım. Hay hay al bin lira. İkibin liralık senetler satıcıda kalır. Müşteri bir yıl sonra ikibin lira olarak ödeyeceği bin lira nakiti cebine koyup gider. Müslümanlar böyle tefecilik yapar.

Bazı hocalar vade farkının faiz olduğu yönünde fetva vererek bunlarla mücadele etmişlerdir ama nafile... Peşin ile bir yıl sonra ödenecek paranın eşit olmasını kimse kabul edemez.

tarihinde democrossian tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

 Hüseyin Üzmez 72 yaşındayken, kendinden 50 yaş küçük, 22 yaşındaki Ayşe Yılmaz ile evlendiğinde Ayşe Yılmaz Üzmez, Hüseyin Üzmez'den daha mutlu görünüyordu. Hüseyin Üzmez "Benimle yatan fahişe olmaz" söylemini TV muhabirlerine söylerken karısı Ayşe Yılmaz Üzmez gene gülüyordu. Ne içirmişti ona diye düşünmüştüm o zamanlar, halen sebebini bilmiyorum.

Image

Link to post
Sitelerde Paylaş
21 saat önce, bir_akil_insan yazdı:

Arapça bilenler şuna bir el atabilirler mi?

Nisa 6:

fe in ânestum: bundan sonra eğer hissederseniz (anlarsanız)

min-hum: onlardan, onlarda

ruşden: rüşt, yeterlilik, olgunluk

Burada hum erkek çoğul eki olarak mı kullanılmaktadır? Yani denenecek olan yetimler erkek çocukları  mıdır?  Arapçada cinsiyet belirsiz çoğul eki olarak da hum kullanılıyor mu?

onlardan minhum , karışık olduğunda, sadece kız belirtilmek istenirse minhunne yazması gerekliydi. hum erkek çoğul eki değildir, sadece kızları belirtmek için hunne kullanılır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 26.01.2017 at 13:43, bir_akil_insan yazdı:

mehrin ne olduğunu nereden biliyorsunuz? kuranda mehrin tanımı yoktur; mehir sözcüğü de yoktur. erkeklerin kadınlara bir şeyler verdiğinden, ücretlerini ödediğinden falan söz ediyor ama mehir tam olarak nedir kurana göre?

 

mehri mal,para,ziynet vermektir, bunun manasını Kuranda yazılı değil mi, sen kıza başlık ödedim diyince ne anlıyorsun, kızın başlığını değil herhalde, evlenirken kızlara verilen mallardır bunlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 26.01.2017 at 14:42, poiuz yazdı:

Konunun yeri ATEISCAFE degil!

 

"Yetimleri, evlenme çağına gelinceye kadar gözetin ve denetleyin. Onlarda bir olgunlaşma hissettiğinizde hemen mallarını kendilerine teslim edin..."

 

Yetimler evlenme cagina gelip de olgunlasmadiysa?

Evlendirmeyin degil!!!

Mallarini vermeyin!!!

Burda konu evlendirmek degil, ayettende anlasildigi gibi evlenmek isteyen yetimlere "sen parayi carcur edersin, daha paradan anlamiyorsun" diye yetimlerin parasini vermeyenlere veya yetim cocuk büyümeden biz mallarini bitirelim/harcayalim diyenlere "yetimlerin paralarini verin" diyor!!!

Hepsi bu!!! 

 

Kuranda "evlenme yasi" yoktur. Yazmaz.

Evlenme yasi icin hadislere ve müslümanlarin yazdigi kendi tarihlerine bakmak yeterlidir. 

Hz. Aişe anlatıyor: “Ben altı -bir rivayette yedi- yaşında iken, Hz. Peygamber (a.s.m) benimle evlendi, dokuz yaşında da benimle birlikte oldu” Hadisi, Buharî, Müslim, Ahmed b. Hanbel rivayet etmiştir.(bk. Neylu’l-Evtar, 6/120).

İçinde Hz. Ali’nin de bulunduğu sahabeden bazı kimselerin küçük yaşta sayılan kız çocuklarını evlendirdikleri bilinmektedir.
 

Ve Türkiyede "yobaz" dedigimiz, islami önce Kurana göre, orda cevap yoksa sünnetlere göre yasayan insanlar icin bu cocuk evlilikleri hic bir sorun tasimamaktadir.

Türkiye haric diger islam ülkelerinde Aysenin Muhammedle evlenme yasi sorgulanmamakta, tam aksine (diger cocuk evlilikleri icin) örnek gösterilmektedir.

konu evlendirme değildir, saçmalığa bakarmısınız. ben 18 yaşına geldim, evlenmek istiyorum, kanuni hakkım olan malı kullanma yaşıma geldim, onun için avukatıma vekalet verip benim hukuki olarak mal varlığımı üzerime geçirmesi için işlemlere başladım. şimdi burada konu nedir sonuç nedir, cahiliyetle uğraşıyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 26.01.2017 at 17:04, Engse Hohol yazdı:

Miras malını harcama yetisi 12 midir yani?

ben size ne dedim hadislerle işim olmaz, ayrıca o yaşları nasıl buldun, oradamıydın, Peygamber efendimiz evlenirken. Doğum belgelerini getir bana.50 yaşındaki birisi şimdi 17 yaşında birisi ile evlenemezmi, bunda yasak varmıdır, sen onu söyle.

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 saat önce, democrossian yazdı:

Demek Kuran'a göre çocuk yaşta kızlarla nikah olmadığını, yani Kuran'ın cahil çöl yağmacıları tarafından yazılmadığını kanıtlamaya çalışıyorsun! :) Güzel... Bunu sevdim! :D

Tabii ki Kuran 'dan başka hiç bir şeye hacet yok, bu şeyin, kitap bile denemeyecek bu şeyin cahil çöl yağmacıları tarafından yazıldığını, yani vahşi ve ilkel bir metin olduğunu kanıtlamak için. Hemen başlayalım.

Bir kere bu 4/6 denen Kuran pasajı hiç bir şey kanıtlamıyor. Çünkü pasajda evlilik çağı diye bir ifade geçmiyor. Mealciler şerefsizce ve alçakça yalan söylüyorlar. Pasajda geçen ifade "iza belağun nikah" Bu, nikaha eriştikleri zaman demek. Nikaha ne zaman, kaç yaşında erişirler, yazmıyor. Birisi onu nikahlamak istediğinde nikaha erişmiş olur.

Peki bu yetimin malı varsa, ölen babası buna mal bıraktıysa ne olacak? Damat kızla beraber malı da alıp götürecek mi? İnisiyatifi koruyucuya bırakıyor. Bu koruyucu da kızın ya amcasıdır ya dayısı filan. Yoksa zaten kendisi nikahlardı. Nikah düşmeyen biri koruyucu. Kızı isteyene verecek ama malını da birlikte vermek kendi kararına bırakılıyor. Kızda bir rüşt görürse verecekmiş. Görmezse vermeyecekmiş. Bu zaten kızın reşit olmadığının kanıtı. Rüştü açık net olsa koruyucu kişinin kararına zaten kalmaz. Kızın küçük olduğu apaçık!

Devamında bu malın nikahta verilmemesi durumunda olacaklardan bahsediliyor. Ki vermeyecektir, kız küçük verildiğine göre. Bu malı kız büyüyecek diye aceleyle yemeyin diyor. Çünkü kız büyüyünce karar koruyucudan çıkacak, zaten büyüyecek ve malını isteyecek. Kız verildi, büyüyüp malını ister diye aceleyle yemeyin diyor. Fakirseniz biraz yeyin diyor. Kepazelik yani, rezalet! Bu yetimin malı yenecek mi yenmeyecek mi! Yavaş yeyin ne, fakirseniz yeyin ne yahu! Yetimin malı ya yenir, ya yenmez. Rezaletin üstüne tüy dikilmişi!

Görüldüğü gibi tam tersine Kuran küçük yetim kızların nikahlanmasından bahsediyor. Nikah için hiç bir sınır koymuyor. Bu, beşikte de olsa nikahlanabilir demek. "İza belağun nikah"! Anahtar bu ifade. Bunu hiç bir sahtekar yalancı şerefsiz mealci düzgün çevirmez. Hepsi rezil, kepaze, alçakça bir yalan söyler.

Olay tam olarak bu. Kuran, cahil çöl yağmacılarınca düzülmüş ve bu yüzden de kızlara nikah sınırı konmamıştır.

iza belagu nnikaha , belagu n nikaha fili bile nereye almışsın en nikaha :) meal doğrudur, sen arapça bilmeden saçmalarda bulunmuşsun. cehalet diz boyu. size acıyorum sadece.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Anlam o kadar açık ve net ki, iki kere ikiyi beş ettirmenin hiç bir yolu yok. :lol: Ne yapsın zavallı çaresiz müslüm, yalanda diretmekten başka çaresi yok. "Nikaha eriştiği zaman". Anlam kesin olarak budur. Çağ, yaş anlamına gelecek bir sözcük pasajda yok. Olmayınca yaratamazsınız. Olan sözcükler kabak gibi ortada. Çağ sözcüğü işkembeden çıkarılmış.

Hayır ama böyle "pasajda çağ sözcüğü var" diye apaçık yalan söylerseniz sizin ahlakınız nerde kalır? Bu kadar adice yalan söylemekle tiyniyetinizi apaçık belli ediyorsunuz. Son derece bayağı yalancılarsınız.

Üstelik yetim zaten reşit olsa malını verip vermeme konusunda bir karara varmaya niye gerek olacak sorusuna da hiç basmıyor. Mayın tabi, patlar! :D Reşit olunca nikahlansa zaten malını da alır gider. Yolcu abbas, bağlasan durmaz. :D Zaten yetim demek reşit olmadan babası ölen demek yahu, salaklığın bu derecesi artık!

Konu aşırı açık ve net yani, tartışılacak yanı yok. "Yok o değil öyle" demekle olur mu yahu! Varsa "çağ" lafı, gösterirsiniz "ahana bu kelime çağ demek" dersiniz olur biter!

Bastı boka, renk vermemek için ayağını kaldıramıyor garip! :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...