TimeIsMyGod 0 Oluşturuldu: Şubat 11, 2017 Raporla Share Oluşturuldu: Şubat 11, 2017 Bir teist ile din hakkında sohbet ediyorduk ve birden şu soruyu sordu; "Sivrisinekler kan emmeden önce bir sıvı salgılar ve bu salgı kanın pıhtılaşmasını önler. Sivrisineğin bilinci olmadığını göz önüne alırsak bu özelliğin ona tanrı tarafından verildiğini söyleyemez miyiz?" Sivrisineklerin o salgıyı salgılamalarının altında aslında başka bir neden mi var? Varsa nedir? Şimdiden teşekkür ederim. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi Bu son derece basit ve sıradan bir konu. Çok daha karmaşık biyolojik süreçler var ve hepsi evrimle açıklanıyor. Su bazlı her sıvı kanı sulandırır ve pıhtılaşmasını az da olsa geciktirir. Milyonlarca yıl sivrisinekler tükürüklerinde sıra dışı önemli bir özellik olmadan kan emmişlerdir. Fakat bir gün bir sivrisineğin tükürük bezlerinde bir mutasyon olur ve bu mutasyon, onun kanı daha uzun süre pıhtılaştırmayan bir tükürüğe sahip olmasını sağlar. Bu sivrisineğin yavruları daha çok kan emip daha güçlü olur ve daha çok ürerler. Bu mutasyona sahip gen hızla yayılmaya başlar. Öyle bir noktaya gelir ki, ortalık bu mutasyona sahip geni taşıyan sivrisineklerden geçilmez olur. Diğerlerinden daha çok ürerler, çünkü daha iyi besleniyorlar. Kısa sürede az kan emen sivrisinekler rekabet edemeyerek ortadan kalkarlar. Tüm sivrisinekler, bu mutasyonlu geni taşıyanlar olur. Evrim, türler arası olduğu kadar, tür içi rekabete ve ek olarak cinsel seçilime de dayanır. Cinsel seçilimin en çok etkilediği tür, en gelişmiş türdür. İnsan... İnsan doğal seçilime yapay seçilim faktörünü de eklemiştir. Ancak insanın evrimi yön değiştirmiş ve diğer hayvanlardan çok farklılaşmıştır. Evcil hayvanların evrimini de değiştirmiştir. Link to post Sitelerde Paylaş
Great Evil Beast 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi Tam tersi olarak hemofili hastalarini sivrisinek isirigi etkilemez . Link to post Sitelerde Paylaş
poiuz 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi Belki de salgı salgılamayan sivrisinekler zamanla yok olmuş olabilir. Dünyada yaşayan canlıların %95i zamanla (uyum sağlayamamak veya doğal afetler gibi nedenlerle) yok olmuşlardır. Çevresine uyum sağlayan canlıları tanrı yarattı... Peki Bu yok olan canlıları tanrı yaratmadı mı? Link to post Sitelerde Paylaş
TimeIsMyGod 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi (düzenlendi) 14 dakika önce, poiuz yazdı: Belki de salgı salgılamayan sivrisinekler zamanla yok olmuş olabilir. Dünyada yaşayan canlıların %95i zamanla (uyum sağlayamamak veya doğal afetler gibi nedenlerle) yok olmuşlardır. Çevresine uyum sağlayan canlıları tanrı yarattı... Peki Bu yok olan canlıları tanrı yaratmadı mı? güzel bir konuya değinmişsiniz size katılıyorum. fakat yanıtımı alamadım tam olarak. o kişiye bu yanıtı veremem. çünkü bir teist olarak zaten evrime inanmıyor. tarihte daha önce başka türlerin de var olduğuna fakat uyum sağlayamadıkları için yok olduklarına inanmıyor. sorum hala geçerli. bir dişi sivrisineğin sadece üremek için kandaki proteine ihtiyaç duyduğunu, bu yüzden kan emdiğini ve bilinci olmadığını biliyoruz. bütün bunları ele aldığımızda bu dişi sivrisineğin *kendisine göre* gereksiz olan bir salgıyı salgılamadan kanı emmesi gerekmez miydi? Hem bilinçsiz hem de kendisine göre kelimelerini kullandım evet. Fakat "kendisine göre" kelimesini aslında "içgüdüsel" anlamında söyledim. Sonuçta asalak bir canlı. Kana ihtiyacı var, emip gitmesi lazım. Neden kendisine herhangi bir yararı dokunmayan bir salgı salıyor ki? Şubat 11, 2017 tarihinde TimeIsMyGod tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
TimeIsMyGod 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi 57 dakika önce, democrossian yazdı: Bu son derece basit ve sıradan bir konu. Çok daha karmaşık biyolojik süreçler var ve hepsi evrimle açıklanıyor. Su bazlı her sıvı kanı sulandırır ve pıhtılaşmasını az da olsa geciktirir. Milyonlarca yıl sivrisinekler tükürüklerinde sıra dışı önemli bir özellik olmadan kan emmişlerdir. Fakat bir gün bir sivrisineğin tükürük bezlerinde bir mutasyon olur ve bu mutasyon, onun kanı daha uzun süre pıhtılaştırmayan bir tükürüğe sahip olmasını sağlar. Bu sivrisineğin yavruları daha çok kan emip daha güçlü olur ve daha çok ürerler. Bu mutasyona sahip gen hızla yayılmaya başlar. Öyle bir noktaya gelir ki, ortalık bu mutasyona sahip geni taşıyan sivrisineklerden geçilmez olur. Diğerlerinden daha çok ürerler, çünkü daha iyi besleniyorlar. Kısa sürede az kan emen sivrisinekler rekabet edemeyerek ortadan kalkarlar. Tüm sivrisinekler, bu mutasyonlu geni taşıyanlar olur. Evrim, türler arası olduğu kadar, tür içi rekabete ve ek olarak cinsel seçilime de dayanır. Cinsel seçilimin en çok etkilediği tür, en gelişmiş türdür. İnsan... İnsan doğal seçilime yapay seçilim faktörünü de eklemiştir. Ancak insanın evrimi yön değiştirmiş ve diğer hayvanlardan çok farklılaşmıştır. Evcil hayvanların evrimini de değiştirmiştir. Çok özür dilerim, sizin yorumunuzu okumadan aşağıdaki yorumları okumuşum nasıl olmuşsa, şu an yeni farkettim. Cevap için çok teşekkürler. Link to post Sitelerde Paylaş
TimeIsMyGod 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi (düzenlendi) Bir saat önce, democrossian yazdı: Bu son derece basit ve sıradan bir konu. Çok daha karmaşık biyolojik süreçler var ve hepsi evrimle açıklanıyor. Su bazlı her sıvı kanı sulandırır ve pıhtılaşmasını az da olsa geciktirir. Milyonlarca yıl sivrisinekler tükürüklerinde sıra dışı önemli bir özellik olmadan kan emmişlerdir. Fakat bir gün bir sivrisineğin tükürük bezlerinde bir mutasyon olur ve bu mutasyon, onun kanı daha uzun süre pıhtılaştırmayan bir tükürüğe sahip olmasını sağlar. Bu sivrisineğin yavruları daha çok kan emip daha güçlü olur ve daha çok ürerler. Bu mutasyona sahip gen hızla yayılmaya başlar. Öyle bir noktaya gelir ki, ortalık bu mutasyona sahip geni taşıyan sivrisineklerden geçilmez olur. Diğerlerinden daha çok ürerler, çünkü daha iyi besleniyorlar. Kısa sürede az kan emen sivrisinekler rekabet edemeyerek ortadan kalkarlar. Tüm sivrisinekler, bu mutasyonlu geni taşıyanlar olur. Evrim, türler arası olduğu kadar, tür içi rekabete ve ek olarak cinsel seçilime de dayanır. Cinsel seçilimin en çok etkilediği tür, en gelişmiş türdür. İnsan... İnsan doğal seçilime yapay seçilim faktörünü de eklemiştir. Ancak insanın evrimi yön değiştirmiş ve diğer hayvanlardan çok farklılaşmıştır. Evcil hayvanların evrimini de değiştirmiştir. Son bir soru, O sivrisineğin mutasyonu, nasıl yavrularının daha çok kan emip daha güçlü olabilmesine etki etti? Şubat 11, 2017 tarihinde TimeIsMyGod tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi 1 dakika önce, TimeIsMyGod yazdı: Cevap için çok teşekkürler. Ben de evrim açısından açıkladım ama... Tabii başka açıklama yoktur ama. Tek açıklama zaten evrimdir. Yani karşıdaki evrimi kabul etmiyor diye bir şey yok. Etmek zorunda, etmiyorsa cahilin en önde gidenidir. Bu işin başka yolu yok. Ya bilimden haberin vardır, ya cahilsindir. Üçüncü bir alternatifin yok. Yanlış bilmek bilmemek kategorisindedir, yarım bilmek zaten kusur değil, tam olarak kimse bilemez, dolayısıyla bilenler ve bilmeyenler diye iki kategori var. Evrimi bilecek yani, bilmiyorsa cahil, bu kadar açık ve net. Evrim zaten canlıları tanrıya dayandırmadan açıklama yöntemi. Yani tanrı ile açıklamayacaksan evrim ile açıklarsın. Tanrı ile açıklarsan evrim ile açıklamazsın. Birbirinin antitezi bunlar. Link to post Sitelerde Paylaş
TimeIsMyGod 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi 6 dakika önce, democrossian yazdı: Ben de evrim açısından açıkladım ama... Tabii başka açıklama yoktur ama. Tek açıklama zaten evrimdir. Yani karşıdaki evrimi kabul etmiyor diye bir şey yok. Etmek zorunda, etmiyorsa cahilin en önde gidenidir. Bu işin başka yolu yok. Ya bilimden haberin vardır, ya cahilsindir. Üçüncü bir alternatifin yok. Yanlış bilmek bilmemek kategorisindedir, yarım bilmek zaten kusur değil, tam olarak kimse bilemez, dolayısıyla bilenler ve bilmeyenler diye iki kategori var. Evrimi bilecek yani, bilmiyorsa cahil, bu kadar açık ve net. Evrim zaten canlıları tanrıya dayandırmadan açıklama yöntemi. Yani tanrı ile açıklamayacaksan evrim ile açıklarsın. Tanrı ile açıklarsan evrim ile açıklamazsın. Birbirinin antitezi bunlar. Ben de zaten evrim açısından bir cevap istemiştim. poiuz'un verdiği cevap da evrimle alakalı fakat sorumun cevabı değildi. siz tam olarak cevapladınız. Sadece son bir soru daha. O sivrisineğin mutasyonu, nasıl yavrularının daha çok kan emip daha güçlü olabilmesine etki etti? Link to post Sitelerde Paylaş
poiuz 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi Salgı olmazsa "kurban" uyanır veya sivrisineği farkeder ve muhtemelen sivrisineği öldürür. Link to post Sitelerde Paylaş
TimeIsMyGod 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi 24 dakika önce, poiuz yazdı: Salgı olmazsa "kurban" uyanır veya sivrisineği farkeder ve muhtemelen sivrisineği öldürür. İçgüdü diyorsunuz... Mantıklı Link to post Sitelerde Paylaş
poiuz 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi 1 hour ago, TimeIsMyGod said: İçgüdü diyorsunuz... Mantıklı Profesör Şengör'ün açıklamaları: “İngiltere'de sıtma ilaçlarının evrimleşerek o ilaçlara karşı direnç kazanan sivrisineklerin taşıdığı mikroplar karşısında işe yaramaz hale gelmeleri, gözümüzün önünde meydana gelen bir biyolojik evrim olayıdır. Bu olayda karşımıza çıkan tehlikeyi anlamak ve onunla savaşabilmek için evrim teorisini ve evrimin nasıl çalıştığını bilmek yaşamsal önemi haizdir. Ortadoğu solunum sendromu, Lassa ateşi, Nipah gibi hastalıkların mikropları da evrimleşmekte ve antibiyotiklerimizi etkisiz kılmaktadırlar. Bu tür evrim olaylarıyla mücadele etmek için ilaç şirketleri temeli evrim kuramına dayanan araştırmalar yürütmektedirler. Hayır, EVRİM diyorum, uyum sağlayabilen hayatta kalır. Link to post Sitelerde Paylaş
Tremor 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi (düzenlendi) 4 hours ago, TimeIsMyGod said: Bir teist ile din hakkında sohbet ediyorduk ve birden şu soruyu sordu; "Sivrisinekler kan emmeden önce bir sıvı salgılar ve bu salgı kanın pıhtılaşmasını önler. Sivrisineğin bilinci olmadığını göz önüne alırsak bu özelliğin ona tanrı tarafından verildiğini söyleyemez miyiz?" Sivrisineklerin o salgıyı salgılamalarının altında aslında başka bir neden mi var? Varsa nedir? Şimdiden teşekkür ederim. Soruyu tersinden soralım o zaman,sivrisineklerin bu cennet-cehennem projesindeki rolleri nedir? Diyelim ki bu sivrisineğe kan anti-clotting enzimleri Allah kodladı,bunun insanın ilahi sınavı açısından ne rolü vardır? Sivrisinek şeytan kılığına girmiş melek mi? Melek rolüne girmiş şeytan mı?( (bu saçma oldu) olsun ,şeytan ve melekler senin konun olduğu için cevaplaman gerekir. Şubat 11, 2017 tarihinde Tremor tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi 2 saat önce, TimeIsMyGod yazdı: O sivrisineğin mutasyonu, nasıl yavrularının daha çok kan emip daha güçlü olabilmesine etki etti? Bunun üzerinde durmadım, çünkü böcekler genelde çok üreyen canlılar. Bu mutant sivrisinek illa çoğalmıştır yani, çoğalmadan pek kalmaz. Bir şanssızlık olup çoğalamadan ölmesi elbette mümkün. Bu şekilde kaybolan ve nesillere aktarılamayan mutasyonlar, kaçırılmış şanslar var mıdır, elbette vardır. Bir şanssızlıkla nesil üretemeden geçirdiği ender bir mutasyonu aktaramadan ölen canlılar olmuştur. Canlı çeşitliliği bunu telafi etmiştir. Dünyada bugüne kadar oluşmuş tür çeşitliliği muazzamdır, akıl almaz. Diyelim bir tür, iki ayrı bölgede temas etmeden varlığını sürdürdüğünde, bir milyon yılda iki ayrı tür haline geliyor. Bu süre türleşme için yeterlidir. Canlılık ne zaman başladı, 3,5 ila 4 milyar yıl önce. Kaç tane milyon eder bu? 4 bin tane milyon eder. Şimdi... Satranç tahtasının ilk karesine bir buğday koyup sonraki her kareye iki katı buğday koyarak gittiğinde önce fazla bir buğday gerekeceğini sanmazken, son kareye (64. kare) dünya buğday rekoltesinin yetmediğini duymuşsundur. Peki her milyon yılda tür sayısı tek türden başlayıp iki katına çıkarak tür sayısı kaça varır? Dört bin kareli bir satranç tahtası!!! Sayamayacağımız kadar çok tür geldi geçti, en başarılı olanlar bugün yaşıyor neslini sürdürüyor. Seçilim öyle acımasız işledi ki, inanılmaz acımasız oldu, en ufak zaaf gösteren canlı hiç var olmamış gibi kayboldu gitti. Biz şu anda bunları fosil yakıt olarak yaka yaka tüketemedik hâlâ. Ne kadar çok canlının gelip geçtiğini düşünmek bile ürpertici. Üstelik bunların çoğu çürüdü, fosil yakıta dönüşenler tamamı değil. Fosil yakıta dönüşmeleri için çamur tabakasının altında toplu kalmaları gerekiyor. Petrol bu yüzden çöküntü bölgelerinde çoktur. Dünyanın geçmişi bir katliam sahnesidir. Kesintisiz, durmayan, ara vermeyen bir katliam yaşanıyor gezegenimizde. Bunu tanrı ayarlamış olsaydı bu çok korkunç bir şey olurdu. İyi ki tanrı yok ve bunu kimse planlamadı. Bunu birisinin planladığını ve uyguladığını düşünmek kadar korkunç bir fikir bilmiyorum ben. Ha, sormak istediğin şu da olabilir: Mutasyon ne bildi ne yönde oluşacağını. Tabii ki bilmez. Mutasyonların belli bir frekansı vardır, genler ara ara mutasyon üretir. Kopyalama hatalarından dolayı. Bu doğal frekans kimyasallar ve radyasyonla hızlanırsa doğal mutasyonlar elde edilmez. Doğal mutasyon her yönde olabilir. Yarar sağlamayan bir mutasyon olduysa hiç olmamışçasına kaybolur gider. Çünkü nesillere bir rekabet gücü kazandırmaz. Zararlı bir mutasyonsa zaten bir nesil bile devam etmez, o canlı derhal rekabet edemeyip ölür. Ama yarar sağlamışsa anında kalıcı olur. Çünkü bu mutasyonu genlerinde taşıyan bireyler hayatta kalmada ve üremede başarılı olurlar. Mutasyonlar bu şekilde elenir ve seçilir. Mutasyonların genelde yararsız ve zararlı olduklarını eklemem gerek. Yararlı bir mutasyon enderdir ama hemen kalıcı hale geldiği için korunur. Şöyle söyleyeyim: Tek bir ilk arkea bakteri türünü iki ayrı türe ayrıştıran ilk yararlı mutasyon, bu güne kadar gelmeyi başardı. 4 milyar yıldır bu mutasyon nesilden nesile aktarılıyor. Ama arada sayısız devam etmeyen kaybolan mutasyonlar oldu. Bunların sayısı çok çok fazla. Ama hiç olmamış gibi kaybolup gittiler. Link to post Sitelerde Paylaş
Sundance 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi 4 saat önce, TimeIsMyGod yazdı: O sivrisineğin mutasyonu, nasıl yavrularının daha çok kan emip daha güçlü olabilmesine etki etti? İki sivrisinek ele alın. 1.si mutasyon geçirmemiş, ısırdığı zaman 1 dakikada, 1cl kan emebiliyor. 2.si mutasyon geçirmiş, ısıtdığı zaman 30 saniyede, 2cl kan emebiliyor. 1. sivrisinek besleneceği zaman daha fazla riske giriyor, ısırğından rahatsız olan besini onu öldürebilir. Üstelik de daha az besin elde edebiliyor. 2. sivrisinek besleneceği zaman daha az riske giriyor. Üstelik daha fazla besin elde edebiliyor. Hangi sivrisineğin yaşama şansı daha fazla? Bu sivrisinek yaşayıp da ürediği zaman, genlerini yavrularına geçirdiğinde yavrularının da normal sineklere göre yaşama şansı daha yüksek. Onlar yaşayıp da ürediği zaman, genlerini 2. nesil yavrulara geçirdiğinde o yavruların da normal sineklere göre yaşama şansı daha yüksek. Populasyonun hacmi ortamın şartlarına göre limitli olduğundan, mutasyon geçiren yavruların yaşama şansı daha yüksek olduğu için, bu yavruların sayısı populasyonda artarken, mutasyon geçirmeyen sineklerin sayısı besin bulma baskısı nedeniyle zamanla azalacaktır. Zamanla mutasyon geçiren sivrisinek yavruları baskın hale gelecektir. Link to post Sitelerde Paylaş
Mindsurfer 0 Şubat 11, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 11, 2017 gönderildi Amaç olarak uymuyor en başta.... Tanrıyla ilgili iddia nedir...; "herşey insan için yaratılmıştır" Ancak sivrisinek, insana hizmet için sokmuyor. kendisine çalışıyor, kan emiyor. ve hastalık bulaştırma riski de var. o zaman sivrisineğin insanın imtihanındaki yeri nedir... Yoksa kafirlerin kanını emerek, uyarı da mı bulunuyor:) Link to post Sitelerde Paylaş
Tremor 0 Şubat 12, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 12, 2017 gönderildi Sivrisineklerin bize tek faydası var o da şu,evrimin (yani doğal seleksiyonun) günümüzdeki bilinen kanıtlarından birisi olmasıdır,Sivrisinekler,kendilerine karşı üretilen insektisidlere dirençli hale geliyorlar,bu doğal seleksiyonun en net kanıtlarından birisidir. https://www.blackwellpublishing.com/ridley/tutorials/The_theory_of_natural_selection__part_1_13.asp Sivrisinekler bunun dışında insanlara hep zarar vermiştir,kafir- müslüman ayrımı yapmadan milyonlarca insanın ölümüne yol açmıştır, Sivrisineklerin kendinden başka kimseye faydası yoktur,doğadan tümüyle ortadan kaldırılsalar hiçbir değişiklik olmayacaktır,sadece yaydığı hastalıklar ve ısırıklarından kurtulacağız. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 12, 2017 gönderildi Raporla Share Şubat 12, 2017 gönderildi Sıtma en tehlikeli ve yaygın bulaşıcı hastalık kabul ediliyor. Başka bulaşıcı hastalıklar var tabii ama çoğunun önü bir ölçüde de olsa alındı. Sıtma ise halen yaygınlığını kaybetmedi. Kinin ile tedavi de edilebilmesine rağmen sivrisinekler o kadar yaygın ki önü alınamıyor. Sivrisinekleri genetik yollarla ortadan kaldırmanın çareleri araştırılıyor. İlaçla zehirle mümkün değil. Dünyadaki en bela canlının sivrisinek olduğu fikri yaygın. Küresel ısınmadaki artış ile sivrisineklerin daha kuzeylerde de yaşar hale geleceği düşünülüyor. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts