Mohammed 0 Oluşturuldu: Aralık 3, 2011 Raporla Share Oluşturuldu: Aralık 3, 2011 'CENAZELERE SAHİP ÇIKMAMAK BÜYÜK ONURSUZLUKTUR' Demirtaş, Başbakan’ın kendi ülkesindeki acılara gözünü, yüreğini, kulacağını kapattığını ileri sürdü. Demirtaş, PKK’lıların cenazelerinin parçalandığını ve analarının kucaklarını verildiğini ileri sürerek, "Tarihteki en barbar savaşlarda bile cesetlere saygısızlık yapılmamıştır. Cenazeler hassas konulardır. Cenazelere saygı duymamız lazım. Hiçbir toplum cenazesini yerinde bırakmaz. Cenazesine sahip çıkmamak büyük bir onursuzluktur. Eğer siz bir genci PKK’lıdır diye öldürüyorsanız o genç PKK’lı olarak defnedilmeyi hak eder. Herkesin buna saygı duyması lazım. Ona göre cenaze töreni yapılır. Bizde BDP olarak buna saygı duyduk, bundan sonra da saygı duyacağız. Asla cenazelere taziyelere yönelik saldırıları kabul etmeyeceğiz. Cenazesine sahip çıkmamak onursuzluktur. Biz bu onursuzluğu asla halkımıza yaşatmıyacağız" dedi. Yukarıdaki söylem faşist Kürt partisi BDP başkanına aittir.. Adam öyle bir konuşmuş ki işin aslını bilmeyen de zannedecek ki teröristler dağlara çiçek toplamaya giderken üzerlerine bomba düşmüşte vahşice ölmüşler.. Peki Baydemire sormak lazım işinden evine dönerken atılan molotof kokteyli yüzünden hayatını kaybeden vatandaşlarımız hakkında diyecek lafı var mı? Baydemiri geçtim, Arapların davası için eylemlerde bulunanlar hani nerede Serap için? Hırant Dink için hepimiz Ermeniyiz diyenler ya nerede? İnsan hayatına kast eden teröristlerin isimleri yüceltilirken, işinden evine giderken feci şekilde yanarak hayatını kaybeden 16 yaşında ki gül için neden eylem yok? PKK’lıların cenazelerinin parçalandığını ve analarının kucaklarını verildiğini ileri sürüyor bu faşist adam.. Aşaüğıdaki resime dikkatle bakınız.. PKK yani terör yanlılarının saldırılarından önce : Teröristlerin saldırılarından sonra: Peki bu faşist terör yanlısı Kürt partisi liderine sormak gerekli? Sizlerin bu işinden evine giden masum gülü bu şekilde ailesine vermeye ne hakkınız var? Madem ki söz konusu olan savaşlarda barbarlık yapılmaması ki sizlerin ölülerinizin eli silahlı iken bı masum gülün savaşla alakası yokken bu şekilde feci olarak öldürülmesi barbarlık değil mi? Alına bakarsanız Baydemir meydanı boş bulmuş konuşuyor.. Bizler Türk halkı olarak ona bu boş meydanı sunuyoruz.. Suçlu olan bizleriz.. Neden toplanıp bu barbarlığı protesto etmiyoruz? Ellerimizde Serap'ın resimleri ile neden meydanlara dökülmüyoruz.. Bu faşistlere bu terör yanlılarına neden meydanları boş bırakıyoruz? Keşke teröristler için yapılan eylemleri bir araya gelip Serap için yapabilsek!! Kim böyle bir eyleme katılır ki? Bende hayal kuruyorum.. Keşke Serap faşist, insan hayatına kast eden bir terörist olsaydı.. İşte o zaman meydanlar dolardı.. Ama Serap sıradan bir vatandaş olduğu için kimsenin umru değil.. Sizin faşistlerle iş birliği içinde olan terör yanlılarının umru olmayabilir ama benim umrum.. Serap için: Ne çok güzel insan bahşetmiştim sana, hepsi öldüler. Sonra sen; Kimde zemheri mavi oldu ve durdu inatla, unuttun! Oysa biliyordun ki, ayda çiçek büyütmek hevesi solgun yeryüzüne renk vermek içindi düşlerinde çocukların. Mahvettıler bu betiyi körpe günde göz görmek üzereyken tam, çirkefçe hak bulup kendilerinde... Şad oldun ellerin yakarında sermayenin sevabından! Tasa değildi onlara işinden evine giderken yakılan masumların izdüşümü, zaten hepsi öldüler. Kalansa, hiç önemi yok, bir müthiş açıklama gerilla dedikleri şerefsizlerin başından, beni, anneni, babanı, kardeşlerinle akrabalarını saymazsak, hiç bir tepki yok memleketten, o kadar! Hepten sana diyeceğim bu, bir de ihanet ve inkar dem vurmaz tüzeden ve bil ki, şahsiyet olduğun yer defi hacet ederken tutunamaz bir dala, anlamasan da!... Lâkin ben; Aleyhtar düşte buldum kendimi ansızın ve şefkat damıtılmış güne indim yeni konuşmalarla. Hep diretmek oldu sahilik çürümüş faşistlerin reddinde, yeniden oldu mavi ve ahlâk durdu inatla zemheride! Parçalanmış teröristler övülürken faşistlerin dilinde Yakılan gonca gül sadece sevenlerin kalbinde.. Seraba ellerinde silah ve bombalarla dağlarda gezen teröristler gibi sahip çıkılması umuduyla.. Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Aralık 4, 2011 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 4, 2011 gönderildi Bunlarda Faşist Baydemirin sözüm ona gülleri.. http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/kandildeki-teroristler-ingiliz-medyasinda-kandildeki-terorist-agzindaki-baklayi-cikardi/3507/81908/sayfa/8/ Oysa Serap ın elinde silahla çekilmiş tek resmi yoktu, bırakın resmi Serap hayatında silah bile görmemişti ve dokunmamıştı.. Yaşasın Mahatma Gandhi gibi düşünenler.. Yok olsun zulüm görüyoruz diyerek masumları katleden faşistler.. Link to post Sitelerde Paylaş
yokyaa 0 Aralık 4, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 4, 2011 gönderildi Gandhi gibi düşünemiyorum ben. Böyle görüntüler insanın hormonel dengesini bozuyor. Kelimelerin, sayfalar boyu anlatamadığını tek seferde anlatıyor. BDP yi PKK yı meşru gören zihniyetlerin bu topraklardan temizlenmesi lazım. Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Aralık 4, 2011 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 4, 2011 gönderildi (düzenlendi) Hepimiz Hrantız diye ellerine pankart alanlar nerede? Yukarıda ki resimlerin ellerde PKK dan önce ve PKK terörü sonrası diye panlartlarla Taksim meydanında taşınması gerekmezmiydi? Elbette gerekmezdi liboşlar, sözüm ona entel solcular için Serap sıradan biriydi.. Serap ne siyasetle uğraşmıştı ne terörist eylemlere bulaşmıştı ne de Türkleri kötülemişti... Vahşice yakılmadan önce onlar için Serap bir hayaletti, yakıldıktan sonrada hayaletti.. Zira onlar için Serap diye bir masum vatandaş yoktu... Onlara göre Serap diye biri hiç yaşamamıştı... Keşke Serap ta masum insanların hayatlarına kast eden bir adi terörist olsaydı diyecem neredeyse.. Olsaydı da saygı duyulsaydı... Aralık 4, 2011 tarihinde Mohammed tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Aralık 15, 2011 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 15, 2011 gönderildi EE nerede hani PKK lı yani masumları öldüren teröristler için ortalığı to duman edenler? Yok ééé PKK terörünün hayatında bırakın tek bir silaha dokunmayı, hayatında hiç bir silah bile görmemiş masum biri nin hayatına kast edenlerle, elinde her türlü silah ile dolaşan ve masum vatandaşların canına kast edenler öldürülünce ayağa kalkan şerefsizleri ve onları savunanları bu başlığa bekliyorum... Link to post Sitelerde Paylaş
KaraCat 0 Aralık 16, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 16, 2011 gönderildi EE nerede hani PKK lı yani masumları öldüren teröristler için ortalığı to duman edenler? Yok ééé PKK terörünün hayatında bırakın tek bir silaha dokunmayı, hayatında hiç bir silah bile görmemiş masum biri nin hayatına kast edenlerle, elinde her türlü silah ile dolaşan ve masum vatandaşların canına kast edenler öldürülünce ayağa kalkan şerefsizleri ve onları savunanları bu başlığa bekliyorum... [/quotSen gel köyümü yik,sürgün et,dilimi yasakla,katliamdan gecir sonrada terörden bahset,hadi isine... Link to post Sitelerde Paylaş
Mechuladam 0 Aralık 16, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 16, 2011 gönderildi köyünü kim yıktı ? dilini kim yasakladı ? Katliamdan kim geçirdi ? Link to post Sitelerde Paylaş
quantum 0 Aralık 16, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 16, 2011 gönderildi [/quotSen gel köyümü yik,sürgün et,dilimi yasakla,katliamdan gecir sonrada terörden bahset,hadi isine... Sizin köyünüzü bu kız mı yıkmıştı ki siz de onun cezasını yakarak verdiniz? Biz masumduk, öldürüldük, katledildik diye bağır çağır, hak ara sonra tut masumları kendin öldür. Yapılanın yanlış olduğunu düşünüyorsanız aynı yanlışı niye yapıyorsunuz? Link to post Sitelerde Paylaş
KaraCat 0 Aralık 16, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 16, 2011 gönderildi köyünü kim yıktı ? dilini kim yasakladı ? Katliamdan kim geçirdi ? “...Bir yüzbaşının evine getirdiler. Saçımı tıraş ettiler. Banyoya sokup yıkadılar. Kısa elbiseler, ayakkabı getirdiler. Kısa çorap giydirdiler. Başıma lengerli şapka... Kürtçe biliyorduk sadece. Yüzbaşı geldi silahı çıkardı; ‘Bir daha Kürtçe konuşursan seni öldürürüm’ dedi.” Dersimli Fatma İçli, 1938’de ailesini kaybettikten sonra yaşadıklarını ‘İki Tutam Saç: Dersim’in Kayıp Kızları’ belgeselinde böyle anlatıyor: “Bizi bir mağaraya topladılar. Taradılar. Hasan amcam dağda geziyor. ‘Etrafımızı asker sardı’ dedi. Bir iki akrabamız orada vuruldu. Babam, ‘Anan vuruldu’ dedi. Gece kalkıp suya gittiğinde asker taramış. Beni Ovacık’ta bıraktı. Bir yüzbaşının evine getirdiler. Saçımı tıraş ettiler... ” Kimim ben? Dersim’den böyle koparılan Fatma İçi, yıllar sonra Adıyaman Kahta’da bir evlilik yapar. Eşi yaşlı. “Kimsin? kimlerdensin” diye sormaz hiç. O da onu soranlara “Yer yarıldı içinden çıktım” der! Ama dayanamaz, bir gün ‘toprağım’ dediği Dersim’in yollarına düşer. Ama hangi köyden olduğunu hatırlayamaz. Kayıplarını arayanlarla karşılaşır, ama kendi ailesini yine bulamaz. Çaresiz geri döner. Bir poşet toprakla. Çocuklarına da nasihatte bulunur: “Kimseyi bulamadım. Ölürsem yüzüme sürün, vatanına, toprağına hasret gittin dersiniz...” 2000’li yılların başında sonunda anne ve babasıyla kalan kardeşi Hasan Ergin’e ulaşır. Hasan Ergin, bacısını gözündeki yara izinden tanır. Ölmeden kardeşini bulduğu için seviniyor Hasan amca da... Fatma teyzenin çocukları da yıllar sonra bir dayılarının olduğuna seviniyor. Bu kavuşmanın en dramatik anıysa Fatma İçli’nin 70 yıl sonra Alevi olduğunu öğrenmesi. Yıllar sonra bulduğu kardeşi Hasan, bacısı Fatma’ya “Ben Aleviyim” der. Fatma İçli de ağabeyine, “Sen Aleviysen, o zaman ben de Aleviyim” karşılığını verir. Askerler gülüyor ben ağlıyordum! Huriye Aslan, Dersim’de 1938 yazında, 8-9 yaşlarındaydı: * “Babaannemin yanında yatıp kalkıyordum. Babaannem 1938’de vuruldu mu, ne oldu bilmiyorum. Kaybettim. Ormanda kalıyoruz. Asker bastı. Yengem, amcam, herkes çocuğunu alıp kaçtı. Ben kaçamadım. Askerler beni yakaladı. Doğru Ovacık’a götürdü. Kamyon asker dolu, kimi gülüyor, kimi konuşuyor, ben ağlıyorum.” * “Genç bir kadının yanına götürdüler. Saçımı kestiler. Keloğlan yaptılar beni. Kadın beni aldı. Yıkadı. Götürdü, bir askere teslim etti. Asker beni trene aldı. Ne yapıyorlar, nereye götürüyorlar, hiçbir şey anlamıyorum. 3 gün 3 gece gittim. Samsun’a vardık.” * “Samsun’da beni verdiler bir hanıma. Köpeğin biriydi. Merdiven başında battaniye verdi. Bir katını altıma serdim, bir katını üstüme. Mutfakta yemek yiyordum. Evin hizmetçisine talimat verdi. ‘Kürt kızının bulaşıklarını bizim bulaşıklarla yıkama, ayrı yıka’ dedi. Kendimi öldürmek istedim. Çocuktum, kaçtım. Polise gittim, ağladım, ‘Beni öldür, oraya verme’ dedim. Sonra başka birine teslim ettiler...” * “Zengin bir adamdı. Yemeği ve her şeyi ben yapıyordum. Adamın eşi beni kıskanıyordu. Samsun’da kızlar nasıl geziyorsa ben de öyle gezmek istiyordum ama kadın bırakmıyordu. Adam kalbinde beni istiyordu. Beni tek görünce yakalayıp öpüyordu, dizinin üstüne oturtuyordu... Okula gitmek istedim. ‘Ne olur beni de okula verin’ diye yalvardım. Hayır dediler, ‘Seni Kuran okuluna vereceğiz’ dediler. Aç da kaldım, dayak da yedim...” ‘Şimdi dünya âlem bilsin istiyorum’ Fatma İçli kuzeni Huriye Aslan ile ‘Dersim’in Kızları’ belgeseli aracılığıyla, 2008 yılında buluştu. Şaşkınlık ve gözyaşı dolu bu buluşma belgesele de yansıyor. Belgeselde tüm hikâyesini paylaşan Fatma Teyze, “Bugüne kadar ben biliyordum, şimdi dünya âlem bilsin” diyor. Ya bilinmeyen, izleri hiç bulunmayan kızlar? Belgeseli hazırlayan Kazım ve Nezahat Gündoğan, bu nedenle belgeseli şu satırlarla sonlandırmış: “Yanınıza yörenize bir bakın, tanıdığınız ihtiyar bir kadın, Dersim’den koparılmış bir kızın son hali olabilir...” Güzel ve sağlıklılar subaylara verildi Belgesel için 2005’te çalışmaya başlayan Kazım Gündoğan, çocuklara yönelik politika hakkında da şu bilgilere ulaşıyor: “Devlet Türkleştirmek ve Sünnileştirmek amacıyla bu çocukları bir politika dahilinde ailelerinden koparıyor. Uygulama iki biçimde yapılıyor. İlki Elazığ Kız Enstitüsü. Bu resmi olan. Diğeri de gayri yasal uygulama. Katliama katılan rütbeli askerlere talimat veriliyor. Her subay bir ya da iki kız çocuğu götürüp kendi evinde ya da eşrafa vererek öz Türk kültürüne kazandıracak diye. İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, bir konuşmasında bunu dile getiriyor. Ulus birliği yaratmak için ailenin önemine dikkat çekiyor. Kadının soy taşıyıcılığındaki rolünü vurguluyor. Kız çocuklarının bu amaç için uygun olduğunu belirtiyor.” Çocukların toplama merkezlerine götürüldüğünü anlatan Gündoğan, “Önceleri biz de ‘Vicdan sahibi subaylar götürecek tabii ki’ diye bakıyorduk ancak öyle değilmiş” diyor: “Sağ kalanları Elazığ ve Erzincan’a topluyorlar katliamdan sonra. Güzel ve sağlıklı kız çocuklarını subaylar alıyor. Subaylar seçiyor. Batıdaki ailelerine gönderiyorlar. Güzel ve sağlıklı olmayanlar da kara vagona bindirilip her istasyonda bir ya da iki kız çocuğu bırakmak şartıyla batıya kadar dağıtıyorlar. Eşrafa veriyorlar kızları. Cumhuriyete model olacak ailelere veriliyor.” Kız okula, Kürt kızı kursa Gündoğan kızlara yapılanları şöyle özetliyor: “Medenileştirmek adına, kısa giysiler, şapkalar giydiriliyor. Hiçbiri okula verilmiyor. Kuran okullarına götürülüyor. Kendi çocuğunu Kuran kursuna göndermemesine rağmen, Dersim kızını okula değil de Kuran kursuna gönderdiler. Evlatlık kavramı da Medeni Kanun’a göre değil. Hiçbirinin miras gibi hakları yok.”<BR class=temizle> Anahtar KelimelerAlevi , Adıyaman , İçişleri Bakanı <BR class=temizle> <BR class=temizle> Önceki Haber Sonraki Haber<BR clear=all> Haberleri Paylaş FacebookMixxDeliciousTwitterGoogleDiggYahooRedditmyspaceFriend FeedStumble Upon<BR clear=all> <BR class=temizle> Link to post Sitelerde Paylaş
Mechuladam 0 Aralık 16, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 16, 2011 gönderildi Sana binlerce örnek veririm. Doğuda olsun batıda olsun BAZI KESİMLER yüzünden hayatlarının nasıl karardığını ? Yukarıdaki verdiğiniz örnek olabilir. ama tam terside var. unutmayın. Link to post Sitelerde Paylaş
KaraCat 0 Aralık 16, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 16, 2011 gönderildi Sana binlerce örnek veririm. Doğuda olsun batıda olsun BAZI KESİMLER yüzünden hayatlarının nasıl karardığını ? Yukarıdaki verdiğiniz örnek olabilir. ama tam terside var. unutmayın. Ne ekersen onu bicersin... Link to post Sitelerde Paylaş
Mechuladam 0 Aralık 16, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 16, 2011 gönderildi (düzenlendi) Siz ne ektiyseniz onu biçtiniz o zaman. Yukarıda ki hikaye az bile. Az ekmişsiniz ki o kadar biçmişsiniz. iyiki öldürmemişler o zaman. !!! Aralık 16, 2011 tarihinde Mechuladam tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Apollon 0 Aralık 16, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 16, 2011 gönderildi Bdp , Pkk tahakkümünden kurtulmalı ve özgür siyaset yapma adına adımlar atmalıdır. Aksi takdirde samimiyetine kimseyi inandıramaz ve barış adına siyaset yaptıkları iddialarının tersine nefret tohumlarının filizlenmesine neden olurlar . Nitekim toplum algısındaki '' Bdp '' profili budur ve '' Bdp-Pkk '' işbirliği bu kadar aşikar olduğu için ''Bdp '' ve destekçileri inandırıcılıktan uzaktır. Teröre , vahşete karşı terennüm ettikleri nutuklar terörün sonlanmasına değil , artmasına neden olmaktadır. Yahu bu ''Bdp '' zihniyeti biri canlı bomba olsun bir iki kişiyi de yanında götürsün kahraman olsun zihniyetidir . Irkçı , şovenist ve tüm insanlık dışı eylemleri destekleyen Bdp destekçileri maalesef ki bu fikirdeler . Adamların kahramanlık anlayışını görüyor musunuz ? Irkçılığa karşı durduğunu söyleyip ırkçılıkla kol kola gezen ve komünist geçinenler tarafından da desteklenen , binlerce gencin kanıyla siyaset yapan , dil için masumların öldürülebileceğine inanan insanlar bunlar . Dil için insan öldürülebilir mi ? Hangi bilimsel literatur bunu fikri destekleyebilir ? Vahşete karşı mukavemet ettiklerini söylerken vahşi eylemleri destekleyen hangi milletvekili ya da parti inandırıcı olabilir ? Maalesf ki doğuda ki olayları ve bu milletvekillerinin de bu olayları desteklediğini gördüğüm vakit bu ırkçı , şovenist anlayışla hiçbirşeyin çözülemeyeceği inancım katmerlenmektedir. Saygılar... Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Aralık 16, 2011 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 16, 2011 gönderildi (düzenlendi) köyünü kim yıktı ? dilini kim yasakladı ? Katliamdan kim geçirdi ? Köyün neden yıkıldı diye sormayı denedin mi ey faşist ey ırkçı? Köyü yakanlarla beraber o köyün yıkılmasına sebep olanların bu işte suçunu sorgulayabileyecek beynin var mı? Olsaydı o beyin işinden evine giden masumları yakmazdınız... Sizlerin garip savunmanız hazır.. Bilmem kaç kişiye bok yedirtildi, bilmem ne köyü yakıldı... İyi peki de o bok yedirtilenler nerede? Şu anda yaşıyorlar ve bok yemenin keyfini sizler sayesinde yaşıyorlar yani hayattalar.. Peki onlar bok yedi diye o boktan haberi olmadan normal hayatını yaşarken bok yiyenlerin bokuna hayatlarını kaybedenler sizin için ne? Bok yoluna gittiler diyeceksiniz o zaman... Onlr bok yoluda gitmediler, sizin gibi faşistlerin, ırkçıların katliamına uğradılar.. Köyler yakılırken köylerin içinde insan varmıydı? Hayor yoktu yakılan sadece köydü.. Peki sizin gibi ırkçı, faşistlerin yakltığı otobüsler o köyler gibi boşmuy du? Hayır içinde İNSAN vardı.. İNSAN ı büyük harfle yazım zira faşist ve ırkçılar insan nedir bilmez.. Onlar fetiş bilir bok bilir.. Gerisi hikaye... Aralık 16, 2011 tarihinde Mohammed tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
KaraCat 0 Aralık 17, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2011 gönderildi Köyün neden yıkıldı diye sormayı denedin mi ey faşist ey ırkçı? Köyü yakanlarla beraber o köyün yıkılmasına sebep olanların bu işte suçunu sorgulayabileyecek beynin var mı? Olsaydı o beyin işinden evine giden masumları yakmazdınız... Sizlerin garip savunmanız hazır.. Bilmem kaç kişiye bok yedirtildi, bilmem ne köyü yakıldı... İyi peki de o bok yedirtilenler nerede? Şu anda yaşıyorlar ve bok yemenin keyfini sizler sayesinde yaşıyorlar yani hayattalar.. Peki onlar bok yedi diye o boktan haberi olmadan normal hayatını yaşarken bok yiyenlerin bokuna hayatlarını kaybedenler sizin için ne? Bok yoluna gittiler diyeceksiniz o zaman... Onlr bok yoluda gitmediler, sizin gibi faşistlerin, ırkçıların katliamına uğradılar.. Köyler yakılırken köylerin içinde insan varmıydı? Hayor yoktu yakılan sadece köydü.. Peki sizin gibi ırkçı, faşistlerin yakltığı otobüsler o köyler gibi boşmuy du? Hayır içinde İNSAN vardı.. İNSAN ı büyük harfle yazım zira faşist ve ırkçılar insan nedir bilmez.. Onlar fetiş bilir bok bilir.. Gerisi hikaye... ne mutlu türküm diyene... Link to post Sitelerde Paylaş
Jolly Joker 0 Aralık 17, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2011 gönderildi (düzenlendi) Mohammad hala Serap'ın öldürülüşünü sömürmekten bıkmadın mı? Ayrıca ''Hrant için yürüyenler hani nerede?'' türünden sorular sormak neyin nesi? Ne alaka? Bu tür sorulardan kendini elke vermişsin. Derdin Serap falan değil, o kızcağızın başına gelenleri sömürüp Hrant'a sahip çıkanlara saldırıyorsun. Derdin Serap değil, onun üzerinden milliyetçiliği körüklemek. Haksızlığa uğrayan herkesin yanındayız. Serap'ın da yanında olduk, asker bombasıyla paramparça edilen küçük Ceylan'ın da yanında olduk. Sen bu başlığınla kime laf atıyorsun şimdi? Sola mı, PKK'ye mi, liberallere mi? Ceylan'ın öldürülmesi örgüt talimatı falan değildi. PKK'den yana olan üç-beş genç -senin gibilere olan öfkelerinden olsa gerek- dengesiz biçimde etrafı molotofladı ve bu olay yaşandı. BDP'nin bir milyonun üzerinde seçmeni var. Bir sempatizanı çıkıp birşey yaptı diye örgütü nasıl suçlayabiliriz? Üstelik üzüldüklerini, bunun yanlış olduğunu da belirtmişlerdi. Ama gerillalara karşı kimyasal silah kullanılması ya da cesetlere işkence edip askeri jiplerin kasasına asarak şehrin içinde dolaştırmak devlet politikasıdır. İkisi aynı şey değil. Zaten bir yanlışı, ''Ama onlar da yapıyor'' diyerek savunmak başlı başına bir yanlıştır. Kısacası fena saçmalamışsın. Çok sığ ve provokatif bir politik algın var. Aralık 17, 2011 tarihinde Görkem tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
şahika 0 Aralık 20, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 20, 2011 gönderildi (düzenlendi) Mohammad hala Serap'ın öldürülüşünü sömürmekten bıkmadın mı? Ayrıca ''Hrant için yürüyenler hani nerede?'' türünden sorular sormak neyin nesi? Ne alaka? Bu tür sorulardan kendini elke vermişsin. Derdin Serap falan değil, o kızcağızın başına gelenleri sömürüp Hrant'a sahip çıkanlara saldırıyorsun. Derdin Serap değil, onun üzerinden milliyetçiliği körüklemek. Haksızlığa uğrayan herkesin yanındayız. Serap'ın da yanında olduk, asker bombasıyla paramparça edilen küçük Ceylan'ın da yanında olduk. Sen bu başlığınla kime laf atıyorsun şimdi? Sola mı, PKK'ye mi, liberallere mi? Ceylan'ın öldürülmesi örgüt talimatı falan değildi. PKK'den yana olan üç-beş genç -senin gibilere olan öfkelerinden olsa gerek- dengesiz biçimde etrafı molotofladı ve bu olay yaşandı. BDP'nin bir milyonun üzerinde seçmeni var. Bir sempatizanı çıkıp birşey yaptı diye örgütü nasıl suçlayabiliriz? Üstelik üzüldüklerini, bunun yanlış olduğunu da belirtmişlerdi. Ama gerillalara karşı kimyasal silah kullanılması ya da cesetlere işkence edip askeri jiplerin kasasına asarak şehrin içinde dolaştırmak devlet politikasıdır. İkisi aynı şey değil. Zaten bir yanlışı, ''Ama onlar da yapıyor'' diyerek savunmak başlı başına bir yanlıştır. Kısacası fena saçmalamışsın. Çok sığ ve provokatif bir politik algın var. Bdp'lilerin derdi pkklı cenazesi mi Görkem ? Şimdi de sıra Pkk'yı resmen savunmaya mı geldi.Vah ki ne vah! 'Hrant'ız ' diye ortalığa dökülenlerinki sömürü ve kışkırtma değil miydi? Bu kafayla çok devrim yaparsınız siz!! Hayır,maalesef ki asla Serap'ın yanında olmadınız.Keşke olsaydınız ama insancıl ideolojiniz buna izin vermedi. Mohammed bu başlıkta kendine insancıl demokrat süzü veren herkese laf atıyor.Artık kimlerse onlar.... Ne güsel be,katil herifler her gün ortalığı savaş alanına çeviririz diye tehditler savursunlar ,bizimkiler !yok be yazık üzüldüler ayol kendileri de belirtti zaten!'desin. Sen her lafa inanır mısın Görkem? Yani bazen iyi aptal numarası yapıyorsun Aralık 20, 2011 tarihinde şahika tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Quan Chi 0 Aralık 20, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 20, 2011 gönderildi Köyler yakılırken köylerin içinde insan varmıydı? Hayır yoktu yakılan sadece köydü.. Postun imzamı süsleyecek soluk benizli, ugh! Bu kadar beyinsizce cümleler sarfetmek için özel bir çaba harcıyor musun Mohammed, yoksa doğuştan gelen bir yetenek mi? Link to post Sitelerde Paylaş
herakles79 0 Aralık 20, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 20, 2011 gönderildi BDP,tarafını belli etmiş bir parti.Malumun ilanı olan bir durum için fazla şaşırmamalı. PKK'ya terörist demedikleri sürece tarafları da terörden yanadır. Link to post Sitelerde Paylaş
KaraCat 0 Aralık 20, 2011 gönderildi Raporla Share Aralık 20, 2011 gönderildi Postun imzamı süsleyecek soluk benizli, ugh! Bu kadar beyinsizce cümleler sarfetmek için özel bir çaba harcıyor musun Mohammed, yoksa doğuştan gelen bir yetenek mi? Ben yazacaktim sen yazdin,milletin evini barkini yak,sel sefil batiya göc etsinler sonra da bunlar buraya niye geldiler.Babanin sanki bu memleket derler... Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts