Jump to content

İnsanlar İçin Yeni Toplum, Ekonomi ve Devlet Sistemi: Gnostokrasi


Recommended Posts

İlk önce bu benim tarafımdan oluşturulan bir terim ve sistem olup Ateizm'e ve Ateistlere mal edilmesinde sakınca yoktur.

Adından da anlaşılacağı üzere Bilginin Kanun Koyuculuğu (Hakimiyeti) anlamında oluşturulmuştur.

Burada konuyu uzatıp sizleri sıkmaktansa günümüzdeki belli başlı ana kavramlardaki yaklaşımları sıralıyorum.

Toplum iki kısma ayrılıyor. Bilgi düzeyi yüksek olanlar ve bilgi düzeyi düşük olanlar.

Bu ayrım yapılırken ilkokuldan lisans'a kadar herkesin başarı dereceleri baz alınıyor.

Vatandaşlık haklarında, ödenen vergilerde ve alınan sağlık hizmetlerinde kısaca herşeyde öncelik ve avantajlar bilgi düzeyi yüksek olanlardan yana oluyor.

Devlet yönetiminde gnos diye adlandırılan (bilgi düzeyi yüksek) insanlar hem seçimde hem de seçilme de hak sahibi oluyorlar.

Ancak yönetmek için yapılan başvurularda gnoslar arasında da otomatik bir hiyerarşi oluyor.

Örneğin gnostokrasi sistemindeki bir devletin yönetim kadrosu toplam 1000 kişi ve yönetime talip olan kişi sayısı 10 bin kişi ise, bu 10 bin kişinin sıralamasında bilginin en üstündekiler sıralamada otomatik olarak öne geçer.

Yani 500 lisans mezunu başvurmuş ise, başvuran 500 lisan üstü mezunu onları listeden çıkarır. Aynı şekilde doktora mezunu da lisansüstü mezunlarını listeden çıkarır.

Ekonomi sisteminde kaynakların eşit olarak dağıtılması yatar ancak bilgi düzeyi düşük insanların yaşamdan beklenen randımanı verememeleri (düşük bilgi seviyesi) dolayısıyla sırtlarına tabii ki ek yük olarak biner.

Ekonomide tüm mülkler ne devletin ne de özel şahıslarındır.

Tüm mülkiyet akademik kurumlarındır (yüksek öğretim kurumları) ve ekonomiyi ilgilendiren her türlü konuda tamamen özgürdürler.

İçlerinden yönetimine atadıkları kişilerce yönetilen bir şirket paraya ve ekonomiye özgürce yön verir.

Eğitim sistemi devlet yönetimine seçilenlerin denetimindedir.

Başarı olarak son %20 arasında kalanların 12'inci sınıftan sonra eğitime devam etmelerine izin verilmez.

Eğitim yatılıdır ve çocukların aileleriyle görüşmelerine tatillerde izin verilir. Eğitim kurumları tamamen şeffaftır (dışarıdan heryer ve herşey izlenebilir)

Dinin eğitimi yoktur. Aynı şekilde akademik olarak da dinlerle ilgili fakülteler yoktur. Sadece tarih bölümüne bağlı bir bölüm olarak yer alır.

Hukuk sisteminden akademik kurumlar sorumludur (hukuk bölümleri)

Yönetime seçilenlerin çıkardığı kanunlar akademik kurumların da oluşturduğu bir kurulca incelenir. Reddedilmez ancak yöneticilerle görüşmek suretiyle en uygun haline getirilir.

Mahkemeler bağımsız değildir. Akademik kurumların (hukuk) denetimindedir ve alınan kararlar akademik kurumlarca kontrol edilir.

Hata yapan mahkeme hataya neden olduğu ceza farkını kendisi çeker (mesela haksız yere 20 yıl ceza veren mahkeme için haksız yere verdiği ceza infaz edilir)

Genel hatlar bu şekildedir.

Kısaca bilgi hüküm verir ve hükmeder.

Tercih ve istek (şu andaki sistemlerin özü) hükümsüzleşir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 42
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Toplum iki kısma ayrılıyor. Bilgi düzeyi yüksek olanlar ve bilgi düzeyi düşük olanlar.

Bu ayrım yapılırken ilkokuldan lisans'a kadar herkesin başarı dereceleri baz alınıyor.

Vatandaşlık haklarında, ödenen vergilerde ve alınan sağlık hizmetlerinde kısaca herşeyde öncelik ve avantajlar bilgi düzeyi yüksek olanlardan yana oluyor.

Biz bunu on yıldır yazıyoruz. :lol: Ayrımalrda ki en öneml ayrıcalık Bilgi ve Türk Soylu olmak olmalıdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Brave New World; Aldous Huxley, 1932..

Bu bir ütopya değil.

Bu romanla kıyaslanması yanlış olur.

Çünkü ister kabul edin ister etmeyin herkes birden mutlu olamaz.

Bir şeyi kaldırmak için başka bir şey kullanılır veya başka bir şey onu kaldırmaya katlanır.

Mutluluk kısmen insanların rollerini belirlerseniz sağlanır.

Herkes yerini bilir, çapını bilir hayatını ona göre yaşar.

Bir kanser hastasına istatistiklere dayanıp 3 yıl yaşarsın maksimum diyince de onu mutlu edersiniz.

Çünkü o 3 yılı değerlendirmek ister.

Herkesinki 10 ise onunki 3'tür ve bu onu mutlu eder.

Ütopya matematiksel, fiziksel, mantıksal olarak imkansız.

Ütopyanın mümkün olabileceği tek yer halüsünasyonlar dünyası olur.

Herkese simülatörlü bir dünya verdiğinizde.

Bu da oradaki kahramanların gerçek insan olmamasını gerektirir (birinin hayatında figüran olmak herhalde ütopik olmaz :) değil mi?)

Eğitimlilerin erdemli olacağının garantisi ne?

Etrafına bakarsan demokrasiyi dizginleyenin zaten eğitimlilerin erdemi olduğunu görürsün.

Hangi devlet hayvan hakları örgütü kuruyor? Hangi devlet çevreci askerlere görev verip çevreyi korumaya yolluyor?

Hangi devlet insan hakları için protesto yapan insanları örgütlüyor?

Hangi devlet dünyada fakirlere yardım için paktlar kuruyor (varsa yoksa mal satmak ve askeri işler)?

Ortada zaten erdemsiz bir sisteme erdem olan insanlar var.

Adliye nasıl çalışacak ?.

Yukarıda bahsetmiştim.

Denetim altında olacak.

Ve esas olan suçlayan suçu kanıtlayacak.

Savunma yapanın ithamı püskürtmesine dayalı bir sistem var günümüz adaletinde.

Ayrıca yine günümüz sisteminde kanunları manuple etme denilen bir şey var.

İnsan suçu işliyor ve avukatlar gelip kişinin işlediği suç için kanundan parça koparmaya çalışıyorlar.

Yani baskı altında olmasa bile yok efendim baskı altında ifade verdirildi, tahrik olmasa bile tahrik edildi vb ne kadar üç kağıtçılık varsa avukatlar kullanıyor.

Avukatlık mesleğini üç kağıtçılığa çeviriyorlar tüm dünyada.

Bu sistem topluma büyük zarar veren bir sistem.

Hak savunmadan ziyade, ısırık kopartma denir buna.

Yukarıda dediğim gibi itham edenin suçu kanıtlamak için çabalatılması mükemmel bir sistem çıkartır ortaya.

İşin diğer tuhaf yanı, itham etme yetkisi olanların emrine kolluk kuvvetlerinin verilmesi.

Çok saçma bu.

Adli sistemde kolluk kuvvetleri vatandaşı koruyan ve ancak mahkemenin karar vermesi durumunda ceza infaz sistemine teslim eden bir yapı olacak.

Yani itham eden adamla el ele verip de gidip tavuk gibi adamın gırtlağından tutup çekip çıkaran değil, itham edene karşı barikat kurup ta ki mahkeme sonuçlanana kadar adamı kimseye teslim etmeyen bir yapı söz konusu.

Yanlış anlamayın post doctoral düzeydeyim, Academia nın içini iyi bilirim endişem ondan...

Academia'nın hırs yapabileceği şey ne olabilir?

Bireysel değil ki hiçbir şey..

Sizi endişelendiren nedir?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Tarikata kabul edilen herkes mutlaka uzun ve ayrıntılı eğitimlerden geçirilir, ancak başarılı görülenler tarikatın fikir ve ideallerini öğrenebilirlerdi. Cizvitler, özellikle fakir ve yetenekli gençlere, kurdukları ya da destekledikleri özel okullar aracılığı ile çok iyi bir eğitim verdirirlerdi. Fransa, Clermont'ta bulunan Cizvit koleji döneminin en iyi okuluydu. Cizvitler fikirlerine karşı çıktıkları bir kurum ya da topluluk ile karşılaştıklarında asla açıkça kavgaya girmezler, sinsi ve gizlice her türlü etkinlikte bulunarak o kuruluşu yıpratırlardı. Özellikle sahip oldukları iyi eğitimli genç üyeleri sayesinde karşıt oldukları kurum ya da topluluğun içine sızarak kendi ilke ve fikirlerini içerden aşılarlardı. Bu şekil içerden yapılan baskı ile o kurum kısa süre içersinde yıpratılır veya tamamen yozlaştırılırdı.

http://tr.wikipedia.org/wiki/Cizvitler

Turkiye de bunlar gibi çalışan ön planda iki grup var.

Biri Atatürkçülük maskesi altında yapıyorlar.

Diğer grupda dini kullanan Fethullah Gülen grubu.

Her iki grupta universitelerden uygulamalı eğitimi kaldırmıştır.

Kuran hafızları yetiştirir gibi bilim adamları yetiştirmişlerdir.

Ateist bakıs senin Gnostokrasinin sonuda böyle olur.:)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Erdem akıl bilim millet vs bir kısmı ön plana çakip onu bağımlı rütbelerde toplumlar oluşturulabilir.

Bu ütopyada sorun şu ki bilgili-zengin bilgili-hırsız bilgili-teroristi engellenye yok.

İyi kötü olmaya bilgelik engel değil. Tecavüzcü profesör de olabilir.

Zaten bu sistem şu anda uygulanıyor. Yukardaki ütopyadan faklı olarak direkt değil dolaylı yollarla yapılıyor.

Hiç önemli bir fark değil.

Aslında bu eğilim Nazizim'den daha tehlikeli..

Nedenini de siz düşünün.....

Link to post
Sitelerde Paylaş

Astur senden Link isteyen oldumu başlıkta, bu kendini çok bilgili gösterme özelliğin beni deli ediyor. Bilmediğin her boku google taratıp milletin önüne link atma.

Linkini verdiğim madde konuyla doğrudan ilgili bir madde; maddede bahsi geçen ifadeye aşina olmasaydım bu maddeye google ile de ulaşamazdım. Gnostokrasi diye aratınca çıkıyor mu sanıyorsun o madde?

Hem fena mı, canlı olduğumu gösteriyorum bu tarz iletilerle, senin yüzünden millet beni öldü sanmıyor artık.

tarihinde Neskayfe tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsanları çeşitli kriterlere dayanarak ayırmaktan kolay ne var?

Önemli olan onları ayırmak değil, birleştirmektir.

Bu sapık düşüncelerden vazgeçin..

İşe yaramaz..

İçinizdeki Nazizm hortluyor arada bir ..

Sapık hislerinize gem vuramıyor musunuz?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hem fena mı, canlı olduğumu gösteriyorum bu tarz iletilerle, senin yüzünden millet beni öldü sanmıyor artık.

Doğum günü başlığını oku.

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=44654&pid=717535&st=40entry717535

tarihinde Sol Invictus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Linkini verdiğim madde konuyla doğrudan ilgili bir madde; maddede bahsi geçen ifadeye aşina olmasaydım bu maddeye google ile de ulaşamazdım. Gnostokrasi diye aratınca çıkıyor mu sanıyorsun o madde?

Hem fena mı, canlı olduğumu gösteriyorum bu tarz iletilerle, senin yüzünden millet beni öldü sanmıyor artık.

Onun yüzünden değil, benim yüzümdendi mevzu. İyi niyetinden merakından yaptı bunu. uzatmayalım artık.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Selamlar

Yazının geneline baktığımız zaman, buna saçma bir ütopya diyebiliriz. Nedenine gelirsek, kağıt üzerinde yapılan ütopyaların başarı şansı yüzde 0'dır. Nitekim, ekonomik temelli olan, ve insanların komple eşit olduğu ve herşeyin devlet tarafından kontrol edildiği ve herşeyin devlete ait olan komünizm sistemi de böyledir. Bu tip düşünceleri gerçekte uygulamak çok zordur. Nitekim, bunun örneklerini dünyanın süper güçlerinden olan Sovyetler Birliğiyle net bir şekilde görebilir. Komünizm uygulanmayan, ve uygulanması mümkün olmayan güzel bir ütopya olarak görürsek, bunu da, asla uygulanmayacak olan, ve uygulanması mümkün olmayan bir ütopya olarak görebiliriz. Umarım anlatabilmişimdir.

Saygılarımla

tarihinde antimadde tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...