Jump to content

Nasıl Tanrı Olunur...


Recommended Posts

Öncelikle şunu söyleyeyim. Bu başlık altında hiçbir görüşün savunuculuğunu yapmıyorum, yapmayacağım. Sadece tüm evrene holistik yaklaşıp daha fazla sorgulamanız için farklı bir bakış açısı sunacağım. Bir de böyle düşünelim bakalım...

Evrimin mutlak olduğunu biliyoruz. Peki bu bilgi bizi nereye götürür? Evrim neye yol açar?... Hep insanlığı düşündük evrim deyince. Hiç evrenin evrimini düşünmedik.

Mantıksal çıkarımlarla gidersek evrimin doğuracağı mutlak ve kaçınılmaz bir şey var. O da süper bilinç. Evrimin bilinci doğurduğunu biliyoruz. İnsan örneğinde bu bilinç de evrimleşti ve günümüz modern bilimine kadar ulaştı. Peki bundan sonraki aşama nedir? Hep eskiyi düşünüyoruz evrim deyince peki evrimin geleceği? Ulaşacağı son nokta? Ya da öyle bir nokta var mı...

Bu görüş şunu anlatır arkadaşlar. Tanrı evreni değil, evren tanrıyı yarattı. Evren evrim sayesinde canlılık ve ardından bilinç yarattı ama durmadı. Bilinç güçlendi, evreni kontrol eder hale geldi. (Başka varlıklar tarafından)

Bu gün maddeyi maddeyi (atomu) parçalayarak muazzam enerjilere ulaşıyoruz. CERN'de higgs bozonu bulunduğunda bunun tersini de yapabileceğiz. Yani boşluktaki enerjiden (karanlık madde) madde etmek. Neden tanrı parçacığı deniliyor sanıyorsunuz? :)

Yani mutlak evrimin ulaşacağı en uç sınır maddeye hükmetmek, evrene hükmetmek yani tanrı olmaktır. Bu bağlamda herkes her canlı tanrı olabilir. Yeterli bilince ulaştığında tabi...

Kısacası şu an evrene hükmeden bir tanrı olabilir. Tanrılar topluluğu, ırkı olabilir. Evrimin doğal sonucudur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 141
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

İnsan " Bilinç Ölümü " nü durdurduğu zaman zaten öyle olacak. Bunun çok uzak bir gelecek olduğunuda sanmıyorum.

Ruslar üzerinde çalışıyor. Hedef olarak da 2045 yılını göstermişler. Önce robot prototiplerle başlanacakmış. Yani bir nevi cyborg. Bilinç onlara aktarılacakmış.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tezin güzel, ama eksik (bana göre)

Ben günün birinde evrenin tanrı ile birleşeceğine inanıyorum. Bu da insan sayesinde olacak. Yani insan evrenin tanrı ile birleşmesinde bir araç.

Ben bir müslümanım ve diğer müslümanlardan farklı düşünebiliyorum. "Ben insanları ve cinleri bana ibadet etsinler diye yarattım" aslında bunu söyler. Günün 5 vakti yatıp kalkmakla evreni tanrıya ulaştıramazsın. Ama hiçbirşey yapamıyorsan da bu seni en azından tanrıya yaklaştırır ama bence asıl amaç bu değildir.

O yüzden islam dini çalışmayı ve ilim öğrenmeyi de ibadetten saymıştır.

Sen evreni evirmek için yaratıldın aslında...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Öncelikle şunu söyleyeyim. Bu başlık altında hiçbir görüşün savunuculuğunu yapmıyorum, yapmayacağım. Sadece tüm evrene holistik yaklaşıp daha fazla sorgulamanız için farklı bir bakış açısı sunacağım. Bir de böyle düşünelim bakalım...

Evrimin mutlak olduğunu biliyoruz. Peki bu bilgi bizi nereye götürür? Evrim neye yol açar?... Hep insanlığı düşündük evrim deyince. Hiç evrenin evrimini düşünmedik.

Mantıksal çıkarımlarla gidersek evrimin doğuracağı mutlak ve kaçınılmaz bir şey var. O da süper bilinç. Evrimin bilinci doğurduğunu biliyoruz. İnsan örneğinde bu bilinç de evrimleşti ve günümüz modern bilimine kadar ulaştı. Peki bundan sonraki aşama nedir? Hep eskiyi düşünüyoruz evrim deyince peki evrimin geleceği? Ulaşacağı son nokta? Ya da öyle bir nokta var mı...

Bu görüş şunu anlatır arkadaşlar. Tanrı evreni değil, evren tanrıyı yarattı. Evren evrim sayesinde canlılık ve ardından bilinç yarattı ama durmadı. Bilinç güçlendi, evreni kontrol eder hale geldi. (Başka varlıklar tarafından)

Bu gün maddeyi maddeyi (atomu) parçalayarak muazzam enerjilere ulaşıyoruz. CERN'de higgs bozonu bulunduğunda bunun tersini de yapabileceğiz. Yani boşluktaki enerjiden (karanlık madde) madde etmek. Neden tanrı parçacığı deniliyor sanıyorsunuz? :)

Yani mutlak evrimin ulaşacağı en uç sınır maddeye hükmetmek, evrene hükmetmek yani tanrı olmaktır. Bu bağlamda herkes her canlı tanrı olabilir. Yeterli bilince ulaştığında tabi...

Kısacası şu an evrene hükmeden bir tanrı olabilir. Tanrılar topluluğu, ırkı olabilir. Evrimin doğal sonucudur.

Evet, evrende bir tanrılar topluluğu olduğunu düşün, bu tanrıların sonsuz güçte olmadıklarını fakat bir insan ile kıyaslandığında çok ama çok güçlü olduklarını düşün. Ayrıca bu tanların sayısının binleri, hatta on binleri bulduğunu ve kendi aralarında da görüş ayrılığına düştüklerini düşün.

Daha sonra bu tanrılardan allah adındaki otoriter ve baskıcı bir tanrının, insan ırkının enerjisini pil gibi kullanabilmek için onları denetimi altına almaya çalıştığını, kendi tasarımı olan dinler ile insanları koyunlaştırdığını ve onların ruhani enerjisinden faydalandığını düşün. Kendi gibi düşünen diğer tanrıları kendi çevresinde topladığını ve bir "taraf" oluşturduklarını düşün.

Ayrıca Satan, Azazel, Astaroth, Ba'el gibi insanların gelişimini ve bilginin yayılmasını savunan, kısmen humanist olarak adlandırabileceğimiz başka tanrıların olduğunu da düşün. Ve bu tanrılarında aynı allah ve yanındaki diğer tanrılar gibi örgütlenip " ışığın tarafı"nı oluşturduklarını düşün.

Bu yüzden allahın daha doğrusu yehovanın, tevratta Satan-Azazel-Astaroth gibi diğer tanrıları sürekli kötülediği, onlar ile bir yarışa girdiğini, onları insanlığın asıl düşmanı olan şeytanlar olarak anlattığını düşün. Ve kendi kitabında, tevratta bu tanrılardan bahsettiğini, yer yer onları kötülediğini, kendi peygamberlerinin, sözde kötü diye adlandırdığı diğer tanrıların peygamberleri ile yarıştığını yazdığını düşün. Bkz:

İsrailliler yine RAB'bin gözünde kötü olanı yaptılar; Baallar'a, Aştoretler'e, Aram, Sayda, Moav, Ammon ve Filist ilahlarına kulluk ettiler. RAB'bi terk ettiler, O'na kulluk etmediler”. (Tevrat, Hakimler, 10:6).
“İlyas konuşmasını şöyle sürdürdü: "RAB'bin peygamberi olarak sadece ben kaldım. Ama Baal'ın dört yüz elli peygamberi var (18:22).

Bu yazdıklarıma inanan insanlar var. Spiritual satanizm olarak geçiyor bu anlattıklarım. İçlerinden çoğu zaten ateizmden geçiş yapan insanlar.

tarihinde VraeL tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Tezin güzel, ama eksik (bana göre)

Ben günün birinde evrenin tanrı ile birleşeceğine inanıyorum. Bu da insan sayesinde olacak. Yani insan evrenin tanrı ile birleşmesinde bir araç.

Ben bir müslümanım ve diğer müslümanlardan farklı düşünebiliyorum. "Ben insanları ve cinleri bana ibadet etsinler diye yarattım" aslında bunu söyler. Günün 5 vakti yatıp kalkmakla evreni tanrıya ulaştıramazsın. Ama hiçbirşey yapamıyorsan da bu seni en azından tanrıya yaklaştırır ama bence asıl amaç bu değildir.

O yüzden islam dini çalışmayı ve ilim öğrenmeyi de ibadetten saymıştır.

Sen evreni evirmek için yaratıldın aslında...

-Bu birleşmeden yanlış anlamlar çıkabilir. Tanrıça ile aranız sonra bozulmasın!

-"Doğrusu, sana gelmeyen bir ilim bana geldi."

-Kitabın içerisinde ilim kelimesini arattım, yarısı "değilim" çıktı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu yazdıklarıma inanan insanlar var. Spiritual satanizm olarak geçiyor bu anlattıklarım. İçlerinden çoğu zaten ateizmden geçiş yapan insanlar.

Anlattığın konulara çok ilgiliyim, azazel ve düşmüş meleklerin hikayelerini çok okudum. Ama söylediklerinle kafam karıştı. Bir dark side varsa bu da azazel ve tayfasının tarafıdır diye yorumlamıştım. Yani kötü olanların onlar olduğu. Nitekim tarih de dediğin gibi hep bu yönde doneler vermiş. Ama aslında azazel iyi taraftaysa bilemem...

Öncelikle tüm bu hikayelerin bir bulmaca olduğunu söyleyeyim. Azazel filan bunlar metafordur. Asıl gerçeği anlatan gizli metaforlar. Bunların gerçek anlamlarını bulmak büyük çalışma ister.

Benim çıkarımım bunlardan yola çıkmadı ama. Tamamen felsefik ve kavramsal bir tanrı anlayışından bahsediyor. Böyleyse böyle diye...

Link to post
Sitelerde Paylaş

insanoğlu antik çağdan beri tanrı olma çabasında zaten.yakın tarihe kadar tanrı krallar imparatorlar vardı.öte yandan tanrının olmazsa olmaz özelliği olan yaratıcılık,üretmeye başlayan insanında özelliği oldu.birnevi eser yaratanlar tanrı oldular.şu an insanın elinde korkunç bir hızla gelişmekte olan teknoloji gücü var.ve insan yarattığı teknoloji ile yaratmaya aday.ve tanrılığada.fakat bence insan bir evren yaratmadıkça tanrılık iddiasında komik durumda.aynı kum tepesi yapan karıncaların,dünyadaki büyük dağları biz yarattık demesi gibi birşey. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

insanoğlu antik çağdan beri tanrı olma çabasında zaten.yakın tarihe kadar tanrı krallar imparatorlar vardı.öte yandan tanrının olmazsa olmaz özelliği olan yaratıcılık,üretmeye başlayan insanında özelliği oldu.birnevi eser yaratanlar tanrı oldular.şu an insanın elinde korkunç bir hızla gelişmekte olan teknoloji gücü var.ve insan yarattığı teknoloji ile yaratmaya aday.ve tanrılığada.fakat bence insan bir evren yaratmadıkça tanrılık iddiasında komik durumda.aynı kum tepesi yapan karıncaların,dünyadaki büyük dağları biz yarattık demesi gibi birşey. :)

İşte bu dediğin tanrı kavramından ne anladığına göre değişir. Tanrı evrene hükmeden midir, evreni yaratan mıdır...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Alaycı bir soru değildi öyle anladıysanız. Gerçekten sözün bir kaynağı var mı merak ettim.

Bu bir, tanrı sözü mü diyorsan; yanıtım hayır.

Bu bir, tehdit vs. anlamı mı içeriyor diyorsan; yanıtım hayır.

Bu bir, 5 ve 7 nolu yorumları okuduktan sonra, masalı masal tadında bırakmanın işaretini taşıyan herhangi bir söz.

Bu bir, nasıl tanrı olunur sorusuna, tanrısal söylemlerle tanrı olunur yanıtını taşıyan herhangi bir söz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu bir, tanrı sözü mü diyorsan; yanıtım hayır.

Bu bir, tehdit vs. anlamı mı içeriyor diyorsan; yanıtım hayır.

Bu bir, 5 ve 7 nolu yorumları okuduktan sonra, masalı masal tadında bırakmanın işaretini taşıyan herhangi bir söz.

Bu bir, nasıl tanrı olunur sorusuna, tanrısal söylemlerle tanrı olunur yanıtını taşıyan herhangi bir söz.

Şimdi anladım.

Belki de tanrıcılık oynayanlar vardır... Kim bilir. Belki de tanrıcılık oynamanın kuralı budur. İngilizce metinlerde shall thou kelimelerini, türkçe metinlerde şüphesiz ki kelimelerini çok kullanmak bir kuraldır belki de...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şimdi anladım.

Belki de tanrıcılık oynayanlar vardır... Kim bilir. Belki de tanrıcılık oynamanın kuralı budur. İngilizce metinlerde shall thou kelimelerini, türkçe metinlerde şüphesiz ki kelimelerini çok kullanmak bir kuraldır belki de...

Tanrıcılık oynamak için tanrının sözleri diye inanılan sözleri kullanarak insanlar kendilerine böylesine büyük bir güç aşılıyor başkalarını sindirmek için bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde kullanıyorlar. Durum böyle olunca dünya yüzeyinde çok tanrı var. Sihirli kelimeleri kullanarak kendisine kapı aralayan, kendi egolarını doyuran.

İnanç olayı bireysel olmaktan çıkınca, tanrı oyununu kullanarak tanrıyı mat eden insanlarla dolu dünya.

Link to post
Sitelerde Paylaş

her ikiside.yoksa tanrı değildir zaten.

Hayalindeki tanrı ile gerçeğini mi karıştırıyorsun. İşte, gerçeği aşşağıda:

-Tanrı bir gün sizi ters köşeye yatıracak. Ben, kendi enerjimden vazgeçerek evreni yarattım, yine bu evren bir gün beni tekrar yaratacak. Her şey bir olduğunda, yalana, hileye, yok etmeye adanmış gönüllerinizi toplayacağım ve yeniden yarattığım evrenlerimde, sizi, sıcaktan hiç mi hiç uzaklaştırmayacağım.

-Tanrı bir gün sizi ters köşeye yatıracak. Ben, kendi enerjimden vazgeçerek bir çok evren yarattım, yine bu evrenler bir gün beni tekrar yaratacak. Her şey bir olduğunda, kurtuluşa hiç ermeyecek dünyalarınızı alacağım ve yeniden yarattığım evrenlerimde, sizi, sıcaktan sıcağa kavuşturdukça kavuşturacağım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Anlattığın konulara çok ilgiliyim, azazel ve düşmüş meleklerin hikayelerini çok okudum. Ama söylediklerinle kafam karıştı. Bir dark side varsa bu da azazel ve tayfasının tarafıdır diye yorumlamıştım. Yani kötü olanların onlar olduğu. Nitekim tarih de dediğin gibi hep bu yönde doneler vermiş. Ama aslında azazel iyi taraftaysa bilemem...

Öncelikle tüm bu hikayelerin bir bulmaca olduğunu söyleyeyim. Azazel filan bunlar metafordur. Asıl gerçeği anlatan gizli metaforlar. Bunların gerçek anlamlarını bulmak büyük çalışma ister.

Benim çıkarımım bunlardan yola çıkmadı ama. Tamamen felsefik ve kavramsal bir tanrı anlayışından bahsediyor. Böyleyse böyle diye...

allahın iyi tarafta olmadığı kesin (.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Öncelikle şunu söyleyeyim. Bu başlık altında hiçbir görüşün savunuculuğunu yapmıyorum, yapmayacağım. Sadece tüm evrene holistik yaklaşıp daha fazla sorgulamanız için farklı bir bakış açısı sunacağım. Bir de böyle düşünelim bakalım...

Evrimin mutlak olduğunu biliyoruz. Peki bu bilgi bizi nereye götürür? Evrim neye yol açar?... Hep insanlığı düşündük evrim deyince. Hiç evrenin evrimini düşünmedik.

Mantıksal çıkarımlarla gidersek evrimin doğuracağı mutlak ve kaçınılmaz bir şey var. O da süper bilinç. Evrimin bilinci doğurduğunu biliyoruz. İnsan örneğinde bu bilinç de evrimleşti ve günümüz modern bilimine kadar ulaştı. Peki bundan sonraki aşama nedir? Hep eskiyi düşünüyoruz evrim deyince peki evrimin geleceği? Ulaşacağı son nokta? Ya da öyle bir nokta var mı...

Bu görüş şunu anlatır arkadaşlar. Tanrı evreni değil, evren tanrıyı yarattı. Evren evrim sayesinde canlılık ve ardından bilinç yarattı ama durmadı. Bilinç güçlendi, evreni kontrol eder hale geldi. (Başka varlıklar tarafından)

Bu gün maddeyi maddeyi (atomu) parçalayarak muazzam enerjilere ulaşıyoruz. CERN'de higgs bozonu bulunduğunda bunun tersini de yapabileceğiz. Yani boşluktaki enerjiden (karanlık madde) madde etmek. Neden tanrı parçacığı deniliyor sanıyorsunuz? :)

Yani mutlak evrimin ulaşacağı en uç sınır maddeye hükmetmek, evrene hükmetmek yani tanrı olmaktır. Bu bağlamda herkes her canlı tanrı olabilir. Yeterli bilince ulaştığında tabi...

Kısacası şu an evrene hükmeden bir tanrı olabilir. Tanrılar topluluğu, ırkı olabilir. Evrimin doğal sonucudur.

Birincisi mutlak addedilen hic bir sey, bilimsel degildir. Mutlak goruntu vermez ve aklin sadece inancsal ve bunu dogrulayici bir tatminidir.

Ikincisi konu tanri degil; aklin tanrilastirma eylemidir. Yani akil tanriyi bir seyi tanrilastirarak yaratir. Ayrica panenteizim, zaten tanri-ebvren ic iceligini ve bu baglamda evrenin tanri oldugunu soyler.

Evet akil yurutme duzeyinde bir numenal yetiye sahip olacak olan her canli; kendini tanri da ilan edebilir, basta bir seyi de tanrilastirabilir.

O yuzden seyi tanrilastiran ve tanri yapan, insanoglu akli oldugundan buradaki en uc nokta ya insanoglu aklinin tanrilasmasi, ya da kendi aklinin tanrilasmasidir.

Bilimsel olan gozlemdir. Yani gozlemi akla tasimak, akli gozleme indirgemek degil; Cunku aklin gozleme indirgenmesi, ya ideolojik inancsal bir somutlama, ya da bir fizik otesinin bir fenomen ile ozdeslestirilmesidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...