Jump to content

ÖLÜYE SORU SORULUR MU


Recommended Posts

Ölüye nasıl soru soracak ölmüş gitmiş adam. pes doğrusu bu kadar çelişki dolu bir kitap yok yer yüzünde. Allah deseydi muhammede mucize verdim gitti sordu ölen peygamberlere tamam derdim. mucizde vermemiş kurana göre. güya Allahtan gelen ayet diye bize yuturacaklar

ZUHRUF-45.Senden önce gönderdiğimiz elçilerimize sor:

Rahmân’dan başka kulluk edilecek ilâhlar var etmiş miyiz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 53
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

kur'anda maide 106 benzeri ayetlerde ölüye veya ölmeye yakın erkek kişilere hitap görülür. bu durum arapların ataerkil toplum olmaları ile açıklanır. yoksa ölüm anında miras için varis tayin etmeye iki tanık bulmak hangi aklın ürünü olabilirki!

Araplar İslam öncesi ataerkil bir toplum değillerdi sn.Engse Hohol..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neresinden tutsan dökülen kitaptan seçme bir saçma daha.

"Biz Rahman'ı var ettik. Başka da ilah var etmedik!"

Bu ne ya? Bunu kim söylüyor? İslamı yağma ve eşkiyalık için yaratan ekip söylüyorsa olur. O tamam.

Bunu allah diye bir tanrı söylüyor demek için aklından zoru olmak lazım. Git mezarlarının başına, "yaaa isa, yaaa musa, rahmandan başka tanrı yaratan oldu muydu?" O da nerden bulacaksa mezarlarını?

Şunları adamın biri söylese akli dengesinden şüphe edilip psikiyatri kliniğine sevkedilir. Adamlar langır lungur döküp saçmış, millet bunlarla ibadet ediyor ya! Olacak iş değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neresinden tutsan dökülen kitaptan seçme bir saçma daha.

"Biz Rahman'ı var ettik. Başka da ilah var etmedik!"

Bu ne ya? Bunu kim söylüyor? İslamı yağma ve eşkiyalık için yaratan ekip söylüyorsa olur. O tamam.

Bunu allah diye bir tanrı söylüyor demek için aklından zoru olmak lazım. Git mezarlarının başına, "yaaa isa, yaaa musa, rahmandan başka tanrı yaratan oldu muydu?" O da nerden bulacaksa mezarlarını?

Şunları adamın biri söylese akli dengesinden şüphe edilip psikiyatri kliniğine sevkedilir. Adamlar langır lungur döküp saçmış, millet bunlarla ibadet ediyor ya! Olacak iş değil.

peki SORMUŞMU ? yoksa allahın emrine karşı gelip ES mi geçmiş bu ayeti ? :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu Rahman'ı var edenler kimler acaba?

Buda ayrı bir konu hiç bu taraftan bakmadım ayete. bu Rahmanı sanırım muhammet var etmiş. muhammede Rahmandan ilham almış peygameber olmak için sonrada Rahmana teşekkürünü ilahlaştırarak sunmuş. sonuç arap palavrası yersen.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şu rahman kimiş bir bakalım.

Yemen’li Rahman

Muhammed zamanında Yemen’de çok önemli bir kabile reisi vardir ve peygamberliğe soyunmuştur. Adı Yemame Rahman’idir.

Bu Yemame Rahman’i oldukça kültürlü, zeki ve saygın bir kişidir. Araplar arasında oldukça nüfuzludur. Muhammed’in bu kişiyle diyalogları olmuş, ona büyük saygı duymuştur. Hatta onunla ilişkisi öyle bir dereceye gelmişti ki, Mekkeli inanmayanlar,

“Bize ulaşan bilgiye göre,Yemame’deki şu adam, Rahman denen kişi öğretiyor sana müslumanlığı. Kuşkun olmasın ve yemin ederiz ki, biz hiçbir zaman Rahman’a inanmayız.” demişlerdir. (Siratu Ibn Ishak,Muhammed Hamidullah 180/254)

Rahman insanlar arasında kullanılan bir isimdi. Ve ilginçtir ki, Arab dilindeki birçok kelime Sankstritcedir, çok tanrılı Hint bolgesi diline aittir.

Mekkeli Araplar Muhammed’in islam kelimesini bile Bu Rahman denen kişiden aldığını iddia ediyorlardı.

Bu Yemameli Rahman, peygamberlik savında bulunduğu zamanlar bir diğer adı da “Müslim” di. Yani, İslam oluşturulmadan önce adamın bir adı da Muslim! Tabii, daha sonra peygamberlik savında Muhammed başarılı olunca, müslumanlar alay etmek için “Müseylime” ve “çok yalancı” anlamında “Kezzab” ismini de eklerler. Daha sonra da İslamın tarihi derlenirken, bu Rahman ile ilgili bilgilerin büyük çoğunluğu imha edilmiştir, ilerde sorun çıkmasın diye. Yine de elde kalabilen bu kadar bilgi bile durumu gayet iyi açıklayabilmektedir.

Yemen, o zamanlarda Mısır dahil ortadoğu ve Hindistan’a kadar ki uygarlıklar için önemli ticaret noktalarından biriydi. Aynı zamanda din olarak da musevilik, hristiyanlik ve müslumanlığın temeli olan sabiilik vardı. Bunun yanında musevilik ve hristiyanlık da sonradan yerleşmişti, tıpkı Medine’de yahudiliğin yerleşmiş olması gibi. Yemen bu yüzden ticari olduğu gibi bir dinsel merkezdi de aynı zamanda.

Rahman denen kişi Yemen’in Ezd kabilesinden, bilgelik ve nüfuzuyla saygı gören bir başkandı.

Muhammed, peygamberliğini ilan etmeden önce, karısı Hatice tarafindan ticari amaçlı olarak Yemen’e de gonderilmişti. Yemen’de o zamanlar çok önemli olan Hubase fuarına katılmıştı. Zaten Rahman’la da burada tanışmıştı. (Kaynak: Muhammed Hamidullah,Islam Peygamberi 1/61)

Muhammed’in içinden çıktığı Evs ve hazrec kabileleri de, o zaman ki Arap kabileler topluluğundan bir çoğunu içine alan Ve Rahman isimli kişinin de içinden çıktığı Ezd kabilesinden ayrılmaydı.

Yani kısacası, Muhammed ve Rahman uzak ta olsalar sonuçta akrabaydılar.

Yemen kokenli bu Ezd kabilesi Muhammed için çok önemliydi. Buna örnek olarak çok sağlam iki hadis aktaralım:

“Emanet Ezd’dedir.” -Tirmizi,Sunen,no 3936-

“Ezd kabilesinden olanlar, allah’ın yeryüzündeki arslanlarıdırlar.İnsanlar onları alçaltmak isterlerken, Allah onları yükseltir. öyle bir zaman gelecektir ki, kişi hep ‘keşke babam bir Ezd’li olsaydı, keşke anam bir Ezd’li olsaydı’diyecek” -Tirmizi,no:3937-

işte bu yüzden, bu Yemen ve Ezd kabilesi sevgisinden Muhammed, “iman Yemenlidir, hikmet de Yemen’lidir” demiştir. Sadece sevgisinden değil tabii, Yemen’in o zamanlar bir dinsel merkez olması, bütün dinlerin kaynağı olan sabiiliğin orada merkezi din olmasıdır. Muhammed’e göre iman dolayısıyla dini oluşturan herşey, ibadetlere kadar Yemenlidir, Sabiilik kökenlidir. Bu nedenle Rahman hiç de önemsiz bir insan değildir Muhammed için.

Nitekim, peygamberliği Muhammed’e kaptırmak istemeyecek, kendisi de peygamberliğini ilan edecek, başarılı olamayınca 148 yaşında olmasına rağmen Muhammed’e peygamberlikte ortaklık dahi teklif edecektir.

Evet, bazı bilgiler gerçekten şaşırtıyor insanı. Ama olmayacak birşey de değil.

Üstelik bazı kaynaklara göre, Muhammed’den 20 yıl önce peygamberliğini ilan etmiş.

Hicret’in 10. yılında Muhammed’e şu satırlarla ortaklık teklif ediyor;

” Tanrı elçisi Müseylime’den,Tanrı elçisi Muhammed’e mektuptur.Sana esenlikler dilerim.

Ben Peygamberlikte sana ortak edildim.Yeryüzünün yarısı bize,yarısı Kureyşlilere aittir,fakat Kureyşliler adaletle hareket etmezler.”

Peygamber’in,Yemame halkına öğretmen olarak gönderdiği, Reccal bin Unfuva, Müseylime ile çok iyi arkadaş olmuştu.

Ve Tanrı’nın Müseylimeyi, Muhammed’e ortak ettiğine tanıklık ediyordu.

Margoliuth’a göre ise Muhammed peygamberlikte Yemenli Rahman’ı taklit etmişti.

Rahman’dan Örnek Ayetler:

“Allah yüklü deveye in’am etti. Ondan koşan bir yavru çıkardı. Sifak (alt deri) ile hasa (barsak) arasindan.”

“Salih insanlar gecelerini uyumadan, ibadetle geçirirler, gündüzleri de gökteki bulutlarin ve yağmurların kuvvetli tanrısı için oruç tutarlar.”

“Tanrıyı her eksikten tenzih ederim ki, O dirilme zamanı geldiğinde, acayip bir biçimde diriltir. Sizi göğün katına yükseltir. O sizin hardal tanesi kadar da olsa işlerinizi ve gönlünüzden geçeni bilir. Insanlar bu yuzden ziyana uğrar ve lanete katlanırlar.”

“Renkleri kara olduğu halde sutleri beyaz olan koyunlar uzerine and içerim ki.”

“Ektiğiniz yerleri koruyunuz; yoksul olanları yurdunuza kondurunuz, azgınları yurdunuzdan uzaklaştırınız.”

Bahriye Üçok’un “Dinden Dönenler ve Yalancı Peygamberler” kitabından.

Yemameli Rahman Müslim’den birkaç ayet daha;

Tohum ekerek,

Ekin yetiştirenler,

Ekinleri biçenlere,

Buğdayları savuranlara,

Sonra öğütenlere,

Onlardan ekmek yapanlara,

Bu ekmekleri ufak ufak doğrayarak,

Et suyunda ıslatanlara,

Ve bunların üzerine,

Sade yağ dökerek yiyenlere,

Şerefine and içerek temin ederim ki;

Siz hayvan besleyerek, çadırda yaşayanlardan,

Daha meziyetlisiniz.

Binalarda yaşayanlar da size üstün gelmedi.

Karanlıkları basan gece,

Siyah Kurt,

Ve yaşına basan,

Çatal tırnaklı hayvan adına andolsun ki;

Üsseyid’lerin,

Harem’in hürmetini çiğnememiş

Olduklarını teyit ederim.

Aşağıdakiler de Kur’an’dan:

Naziat/1-5

o daldırıp çıkaranlara,

usulcacık çekenlere,

yüzüp yüzüp gidenlere.

yarışıp geçenlere,

ve bir iş çevirenlere

Andolsun ki,

Ayetler arasında bayağı benzerlik var. Allah’ın yemin şekli nerdeyse aynı. Yemame’li Müslim’in ayetlerini Muhammed’den daha önce yazdığını düşündüğümüzde;

“Yoksa Cebrail aleyhisselam Müseylime’ye de uğramış olmasın?” demekten alamıyoruz kendimizi.

O dönemin peygamber iddiası ile ortaya çıkan Esved ül-Ansi, Tuleyha Bin Huveylid, Secah ve

Müseylimet ül-Kezzab yani Yemameli Rahman Müslim’le Muhammed bin Abdullah’ı ele aldığımızda başarılı olanla kaybedenleri görmekteyiz. Peygamberlikte dikiş tutturamayanların çoğu bu girişimlerini canlarıyla ödediler. Başarılı olanınsa hala uğrunda canını feda edecek milyonlar var.

Pante den Alıntıdır..

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Naziat/1-5

o daldırıp çıkaranlara,

usulcacık çekenlere,

yüzüp yüzüp gidenlere.

yarışıp geçenlere,

ve bir iş çevirenlere

Yani şimdi burada ne anlatmaya çalışıyor bu vahşi ilkel ve yağmacı bedeviler? Şu deli saçmalarında en küçük bir akıl eseri var mı? Bu nedir ya? Bunları bir şizofren ancak zırvalayabilir.

Böyle delidir, ne söylese yeridir mantığı veya mantıksızlığı ile hezeyan saçılır mı be? Şu sözleri elli ayrı yere çekmek olası. Yemenli rahmanın hiç olmazsa ne demeye çalıştığı belli.

Peki bu kuranı düzenleyen ekip bu sözleri ayet diye ortaya atarken ne kastetmiş? Bunların amacı belli. Bunlar belirsizlik üzerinden "kim bilir bu ayette ne yüce mânalar vardır" intibası uyandırmak amacı ile bunu yapıyorlar. Bunları beşyüzelli ayrı kişinin beşyüzelli ayrı yere çekeceğini biliyorlar.

Laf konuştu sanılsın diye böyle muğlak ve belirsiz ayetler yaratıyorlar. Amaç tamamen bu. Aynen mukattaa harfleri gibi. Elif lam mim... Ne bu? Hiç bir şey. İster elinin lanet mundarı demek de! Ne dersen de! Ne demek olduğunu bilen hiç kimse yok! Buna yazanlar da dahil.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Buda ayrı bir konu hiç bu taraftan bakmadım ayete. bu Rahmanı sanırım muhammet var etmiş. muhammede Rahmandan ilham almış peygameber olmak için sonrada Rahmana teşekkürünü ilahlaştırarak sunmuş. sonuç arap palavrası yersen.

Tefsirlere göre ayette konuşan Cebrail'miş.

6. e cealnâ : biz kıldık mı, yaptık mı

Ayetteki ifade de "yaptık mı" anlamına geliyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tefsirlere göre ayette konuşan Cebrail'miş.

6. e cealnâ : biz kıldık mı, yaptık mı

Ayetteki ifade de "yaptık mı" anlamına geliyor.

Zaten komik olanda biz demesi. saçma çoğuldan bahsediyor burada bir kaç tanırdan bahsediyor. hani allah tekti eşi benzeri yoktu. tefsircilerin hiç birbirini tutmayan yorumları var hangisine inanalım ama sonuçta aklın yolu birdir ben okuduğunu anlıyorum. analmayan gidip cahil şıh ve hocaların ağzına bakar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Zaten komik olanda biz demesi. saçma çoğuldan bahsediyor burada bir kaç tanırdan bahsediyor. hani allah tekti eşi benzeri yoktu. tefsircilerin hiç birbirini tutmayan yorumları var hangisine inanalım ama sonuçta aklın yolu birdir ben okuduğunu anlıyorum. analmayan gidip cahil şıh ve hocaların ağzına bakar.

Biz demesi Cebrail'in melekler adına da konuşması sanırım. Bir kaç tanrıdan bahsedilmiyor, Cebrail "Biz Rahman'dan başka tapılacak tanrılar yapmadık." diyor, yani bir tane tanrı yapmışlar.

İbn Abbas ve İbn Zeyd dedi ki: Rasûlullah (sav) Mescid-i Haram'dan, Mes-cid-i Aksa'ya -ki o Beytu'l-Makdis mescididir- İsra'da götürüldüğünde yüce Allah ona Adem'i ve soyundan dünyaya gelmiş diğer peygamberleri diriltti. Cibril de Peygamber (sav) ile birlikte bulunuyordu. Cibril (a.s) ezan okudu, sonra namaz için kamet getirdi. Sonra da: Ey Muhammed öne geç de onla­ra namaz kıldır dedi. Rasûlullah (sav) namazı bitirince Cibril kendisine: "Ey Muhammed! Senden önce gönderdiğimiz peygamberlerimize sor. Rahman'dan başka ibadet edilecek ilahlar kılmış mıyız?" dedi. Bunun üzerine Ra­sûlullah (sav): "Hayır, sormama gerek yok. Ben bu konuda yeterli kanaate sahibim" diye buyurdu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...