Jump to content

İngilizce öğretim mantıksızlığı


Recommended Posts

Merhaba arkadaşlar, benim anlamadığım bir konu var.

Bir öğrenci, önce ilkokulu bitirir. Sonra liseye geçer, lisede bir üniversite kazanmak için çabalar. Örneğin ben sayısalcıyım, ve gerçekten çok çalışmam gerekiyor. Ancak anlamadığım konu şu, en az %95'i Türkçe anlayan(Ana dil olarak demiyorum.) bir halkın çocuğu 12 yıl boyunca okuyacak, mühendis olmak isteyecek ve hedeflerinin en yükseğinde şu üniversiteler olacak:

-ODTÜ

-Boğaziçi

-İTÜ(kısmen)

-Yıldız Teknik

-Bilkent

-Koç

Öğrencimiz bu üniversitelere gidecek ve ana dili Türkçe olan hocalardan bütün derslerini İngilizce olarak alacak. Ne dil olarak altyapısı gelişecek, ne kavramların Türkçe karşılığını bilecek, ne de derdini anlatabilecek. Tüm bunun sebebi de 'akademik kaynaklara ulaşım' olacak.

Yahu böyle bir saçmalık olur mu? Böyle bir sömürge kafası olur mu? Neden kavramları kendi dilimize çevirip güzelce kullanmak, ana dilimizde birbirimizi anlamak varken iki Türkçe konuşan kişi yabancı dilde anlaşma gibi bir zulme katlanıyor? Üstelik bunu yapanlar da sözde Türkiye'nin en iyi üniversiteleri!

Adam teknik olarak gelişiyor ama daha konuşmayı bilmiyor. Türkçe-İngilizce karışık konuşuyor. Öğrendiği kavramları izah edemiyor. Dilimize kazandıramıyor. Ve böyle okullardan Türkiye'nin sözde en iyi mühendisleri yetişiyor öyle mi?

Adamın biri çıkıp Boğaziçi ODTÜ yıkılıp yerine yerel üniversiteler kurulmalı dedi de linç ettik. Ancak bu üniversitelerde Türkler yine Türklerle İngilizce iletişim kurmak zorunda. Öğrenciler kavramların İngilizce karşılığını öncelikli öğrenmek zorunda. Bilim yapmadığımız için de böyle ithal kavram denizinde boğuluyoruz. Akademik İngilizce'ye hiçbir şey diyemem, bilginin dili olmaz. Umarım demek istediğimi anladınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

çok yoruluyorsun, çok keyifsiz, sadece ezber yapabiliyorsun sonra çabucak unutuyorsun, ingilizce de öğrenemiyorsun, sadece kitap okurken işine yarıyo onuda sana verdikleri eğitimden değil kendi kendine çabalayarak çözüyorsun.

Ama şöylede birşey var hocanın türkçe saatlerce anlattığı yada anlatamadığı bir konuyu kitaptan 5-10 dk da anlayabiliyorsun.

Bence sorun bizlere eğitim veren insanların yetersizliğidir, bir elinde sözlük bir elinde yabancı bir yayın olsun daha fazla şey öğrenirsin. Tabi bunu yapmamalısın yoksa sınıfta kalırsın, sınıfı geçmek için anlamasanda hocanın notlarını ve çıkmış soruları ezberlemen lazım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tam tersi okullarda İngilizce zorunluluğu arttırılmalı.İngilizce artık Britonların değil bütün dünyanın dili.Ortadoğu çöplüğünde yaşıyan gençlerin aydınlanması için evrensel bilgi kaynaklarına ulaşması lazım.Bunun için de İngilizce şart.O dediğin İngilizce eğitim şartını Hollanda , Belçika , İsveç , Norveç gibi dünyanın en gelişmiş ülkelerinin üniversiteleri de yapıyor.Hollandanın en eğitimsiz en maraba lise terk kesmini oluşturan futbolcular bile dünya kupasında üst seviyede İngilizce röportaj verebiliyor.Çeviri hiçbir zaman orjinal dilin yerini tutmaz.Edebi ya da felsefi bir eseri orjinalinden okuyanlar bilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Küreselleşmenin amacını gayet iyi biliyoruz. Kültürel emperyalizme kurban gitmeyeceğiz. Bugün bilgi kaynağı diye Batı toplumunu yalayanlar ellerindeki kaynağı kaybettiklerinin farkında değil. İsterse dünyanın en güzel üniversitesi olsun, burada güzelden kasıt nedir? Mezunlarının iyi iş bulması mıdır? Biz kendimizi Ortadoğu çöplüğü dedikçe, kendimize az gelişmiş yaftasını yapıştırıp artık her şeyi ithal ettiğimiz zaman geriye gidiyoruz. Mantıksızlık dolu bir yaklaşım. İngilizce bütün dünyanın dili değildir. Türkiye Cumhuriyeti içinde yaşayan halkın büyük kısmının ana dili Türkçe'dir ve Türkçe anlarlar. Sizin aksinize, bizler küreselleşmenin köpeği olup kendinimizi kaybetmeyeceğiz. Dünya halklarının kendi aralarında İngilizce konuşuyor olması, ana dili Türkçe olan bir insana 4 sene İngilizce eğitim verilip, Türkçe kavramları dahi unutmasını haklı çıkarmaz. Bunun adı küreselleşme falan değil, bizzat modern sömürgeciliktir. Bunun adı küreselleşme değil, dünyayı Batı dünyasına uydurmaktır. Bunun adı küreselleşme değil, kültür ithaliyle toplumların tutkallarını söküp, onların yurtlarını açık pazar haline getirmektir. Evrensel bilgiye ulaşmak isteyen birinin İngilizce ile beraber kendi dilini bilmesi, o bilgiyi kendi toplumuna aktarması gerekir. Aksi takdirde halktan kopuk sözde enteller yetişir. Bilgiyi, tekniği alacaksın, kendi bünyene katıp geliştireceksin. Kendi diline katacaksın. Bilgi onlarda diye onlara benzeyip onları yalamayacak, kendini hor görmeyeceksin. Gelişmenin yollarını arayacaksın.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...