Tam Forum Görünümü: Yük ve yüksüzlük
Ateistforum > FORUMLAR > BİLİM FORUMU
Fuzûlî
Sayın arkadaşlar, görebildiğim kadarıyla kimi forum üyelerinin büyük bir isabetle işaret ettiği gibi bilim alanında kavramsal çerçeve, teknik ve teknoloji kadar hızlı ilerlemiyor henüz. tabii bu açıkça bir dil sorununa işaret ediyor, zira yıllarca bilim adamları buldukları sonuçların mantıki sonuçlarını teferruat ve tali addedip pek kafa yormamışlar. Yaptıkları keşfuatın tesiriyle mest olmak yetmiş onlara belki. günümüz bilim adamları ise matematik ağırlıklı bir ekolün tedrisatından geçiyorlar. Sağolsun Kuantum kuramı eminim bunu da değiştiriyordur; üniversiteler müfredatlarını değiştirmeye başlamışlardır herhalde.
Sanırım bu kadar sorun yaşamamızın nedeni, bilim adamlarında ve çevrelerinde "felsefe"ye -akıl yürütmek babında kullanıyorum- duyulan yoğun ihtiyacın tam olarak karşılanamaması. şimdi aklıma geldi; hayal gücü eksikliğini de unutmamak gerek.
Kuvvet ve enerji başlıklı forumlar takip edildiğinde ne demek istediğim anlaşılabilir; arkadaşların çoğu oldukça donanımlı olmasına rağmen kimse ne'den bahsettiğini bilmiyor.
Uzatmayayım lafı fazla. Yük de hep kullandığımız ama ne olduğu konusunda pek bir şey bilmediğimiz bir kavram galiba. En azından benim için öyle. Yük deyince yüklülük ve yüksüzlük (nötr) kelimeleri hatıra geliyor. hele bu yükün bir cinsinin -negatif olanın- diğerine doğru daima hareket halinde olması işi hayli garip kılıyor. NEden negatif yük pozitif yük tarafından cezbedilir? hatta negatif ve pozitif nedir ki?
Tesla
Sevgili Fuzuli ilk cevap benden olsun

( Yazın biraz bölük pörçük olmuş umarım bundan sonra daha sistematik yazarsın )

Kavramsal ilerleme ile teknolojik ilerlemenin kıyasının pek sağlıklı olmadığını düşünmekle beraber kavramsal düşüncedeki ilerlemenin teknolojiye göre daha yavaş olması gayet doğaldır. Çünkü doğası açıklığa kavuşturulan her fizik ilkesi belki binlerce buluşa kaynaklık eder.

"Günümüz bilimadamları matematik ağırlıklı bir tedrisattan geçiyor" demişsiniz ama herhangi bir fark olduğunu sanmıyorum eskisiyle. Bilimin dili ingilizce fransızca şu bu değil matematiktir. İyi matematik bilmek zorunluluktur bilimadamı için.

Ayrıca yazılara bilimsel süs verebilmek için kuantum lafını kullandınız sanırım. Çok popüler oldu. Maşallah herkes bir göreceliktir kuantumdur tutturmuş gidiyor. Klasik (newtonian) fizikten kuantum-modern-indeterminist artık ne derseniz fiziğe geçiş bi yüz yıl kadar önce oldu. "Ahanda kuantum geldi hayatımız renklendi" denecek çağı geçtik gibime geliyor.

Yük olayına gelince:

Elektronla proton birbirlerini çekerler. Zannediyorum negatif pozitife gider gibi bir yanlış bilginiz var. Çekim çift taraflıdır. Yüklere negatif pozitif denmesinin pek bir annamı yok. İstersek kerem ile aslı da diyebiliriz hesaplamalarda bir yanlışlık olmaz yine de. Yüksüzlük içerisinde yük taşımamak anlamına gelmez pozitif ve negatif yüklerin birbirine eşit olması anlamına gelir. Pozitif, negatifin yokluğu değil pozitifin çokluğudur. (büyük nesneler için konuşuyorum)

Daha varsa merak etiiniz bişi yazınız anacım
001cebbar
Çekim güçlerinin ne olduğu bilinmiyor.Formül var o kadar. smile.gif

Fizikçi arkadaşlar açıklar.

Yerçekimine graviton denilen tanecik yol açar derler.(hayal)

Sanki taneciğe bağlamak açıklıyormuş gibi.Daha çok bilinmeyen çıkıyor. laugh.gif laugh.gif laugh.gif
atheturk
bilim evrenin neden olduğunu sormaz ve açıklamazda... bilim '' nasıl '' olduğunu açıklar..
Planck
QUOTE(physicist @ Apr 19 2007, 04:43 AM) *
bilim evrenin neden olduğunu sormaz ve açıklamazda... bilim '' nasıl '' olduğunu açıklar..


Bilim nasılları, neden sonuç ilişkisi içinde açıklar. Ama bu demek değildir ki evrenin, doğa olaylarının bir amacı vardır. Dinler neden ile amaç kavramlarını çok karıştırdığı için bilim neden diye sormaz diyoruz. Gerçekte bilim neden diye sorar ama dinlerin anladığı biçimde neden diye sormaz.
Fuzûlî
QUOTE(Tesla @ Apr 19 2007, 01:14 AM) *
Sevgili Fuzuli ilk cevap benden olsun
....

Yük olayına gelince:

Elektronla proton birbirlerini çekerler. Zannediyorum negatif pozitife gider gibi bir yanlış bilginiz var. Çekim çift taraflıdır. Yüklere negatif pozitif denmesinin pek bir annamı yok. İstersek kerem ile aslı da diyebiliriz hesaplamalarda bir yanlışlık olmaz yine de. Yüksüzlük içerisinde yük taşımamak anlamına gelmez pozitif ve negatif yüklerin birbirine eşit olması anlamına gelir. Pozitif, negatifin yokluğu değil pozitifin çokluğudur. (büyük nesneler için konuşuyorum)

Daha varsa merak etiiniz bişi yazınız anacım


internette arattım karşıma çıkan ilk sayfadan copy paste yapıyorum.
"Kütle gibi, elektriksel yük de soyut bir özellik olup, fizikçiler tarafından maddenin davranışlarını tanımlamak için kullanılır. Bir diğer deyişle, hiç kimse doğrudan bir elektriksel yük görmemiştir, ancak bazı parçacıkları inceleyerek benzerliklerin varlığı saptanmıştır.

Kütlenin tersine, biri diğerinin tersi davranışlar sergileyen iki tür elektriksel yükten söz edilir, ve uzlaşımsal (konvansiyonel) olarak, artı (veya pozitif) ve eksi (veya negatif) diye adlandırılırlar."
Eşit miktarda artı ve eksi yüke sahip parçacıklar ise, biri diğerini elediğinden, yüksüz veya nötr olarak adlandırılırlar
Elektriksel yük, madde içinde taşınır. Elektrostatik kuvvet, qa ve qb nokta yüklerin taşıdığı yük miktarları olmak üzere qaqb ile orantılıdır. (qaqb) negatif ise kuvvet çekici; (qaqb) pozitif ise iticidir.
Elektriğin de nedeni olan yük, elektro manyetik alanın da nedenidir; kaynağıdır. Bildiğimiz gibi bir yüklü parçacık, madde hareket ederse etrafında elektromanyetik bir alan oluşur. Bileniniz var mı bu alan neyin nesidir. Ve tam olarak neyden oluşur? yapıtaşı nedir?
Tesla
QUOTE(Fuzuli @ Apr 19 2007, 06:33 AM) *
Elektrostatik kuvvet, qa ve qb nokta yüklerin taşıdığı yük miktarları olmak üzere qaqb ile orantılıdır. (qaqb) negatif ise kuvvet çekici; (qaqb) pozitif ise iticidir.
Elektriğin de nedeni olan yük, elektro manyetik alanın da nedenidir; kaynağıdır. Bildiğimiz gibi bir yüklü parçacık, madde hareket ederse etrafında elektromanyetik bir alan oluşur. Bileniniz var mı bu alan neyin nesidir. Ve tam olarak neyden oluşur? yapıtaşı nedir?



İtici ve çekici olarak ayrılmasının nedenini basitçe şöyle açıklayım:

Mesela yer çekiminin olduğuna eminiz. Ama ispatlamak gerekirse çok basit olarak bir nesneyi alır belirli yükseklikten bırakırız. Bu bizim "test object" imiz olsun. Peki elektirk alanın varlığını nasıl gösterip formülize edelim? Bu konudaki genel kabul ( convention ) şudur: Belirli yüklerin yarattığı elektirk alanın hesabında sanki o yörede +1q luk bir yük varmış gibi ( proton varmış gibi ) düşünülür ve hesap yapılır. Buna da test charge denir. Bu sadece olayı formülize etmek için kabul edilen bir ayrıntıdır. Bu açıdan bakıldığında yani test charge ımız +1q luk yük olunca pozitif itici negatif çekici gibi görünür. Bunlar sadece isim. Benim vurguladığım çekimin karşılıklı olduğu idi.

Elektirk alanın kaynağı yük manyetik alanın kaynağı hareket eden yük yani akımdır. Durağan yük manyetik alan yaratmaz. Elektro manyetik alanın yapıtaşının ne olduğunu bilmiyorum açıkçası soruyu anlamıyorum.
haci
QUOTE
Bildiğimiz gibi bir yüklü parçacık, madde hareket ederse etrafında elektromanyetik bir alan oluşur. Bileniniz var mı bu alan neyin nesidir. Ve tam olarak neyden oluşur? yapıtaşı nedir?


Bu yapıtaşı fotonlardan oluşur. Bunlar ışık fotonlarından farklı fotonlardır.
Ayrıca yükler arasındaki ilişkiler de onları taşıyan zerrelerin etrafındaki foton bulutları aracılığı ile başarılır..
Bu konuda genişçe bir yazı yazmıştım. Bulursam buraya ekleyeceğim..

HACI
Fuzûlî
QUOTE(haci @ Apr 19 2007, 03:35 PM) *
Bu yapıtaşı fotonlardan oluşur. Bunlar ışık fotonlarından farklı fotonlardır.
Ayrıca yükler arasındaki ilişkiler de onları taşıyan zerrelerin etrafındaki foton bulutları aracılığı ile başarılır..
Bu konuda genişçe bir yazı yazmıştım. Bulursam buraya ekleyeceğim..

HACI

Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler Hacı ve Tesla. Hacı ekleyeceğiniz yazınızı merakla bekliyorum.
haci
Bu konuda eskiden yazdığım aşağıdaki notu buldum.. Daha başka notların da olduğunu biliyorum. Bulursam yayınlarm.


Elektrikle yuklu zerrelerin, ornegin elektronlarin birbirini ittigini biliyoruz. Elektronlarin cevresinde sanki bir elektrik alani vardir. Bu alan bir bulut veya guc alanidir.. Diger elektronun bu alana girmesine izin vermez. Benzer yuklu elektronlar birbirlerini iterler..
Bu itmenin kokeninde ne vardir?

Efendim, elektrik yuklu partikullerin cevresinde bir bulut olusturan fotonlar vardir. Ornegin elektronlarin guc alaninda bu fotonlar yer alir ve iki elektron arasinda foton alis verisi yapilir. Elektronlar birbirlerini fotonlar araciligi ile tanirlar..

Farkli elektrik yuklu partikuller ise birbirlerini cekerler. Ornegin elektron ve proton birbirini ceker. Burada yine fotonlarin rolu oldugu anlasilmistir. Bu durumda diyebiliriz ki, fotonlar aslinda gercek etki saglayan gucler degildirler. Sadece bir atomalti zerreden digerine mesaj ileten guclerdir. Ilkinde itici, ikincisinde ise cekici guc fotonlar araciligi ile diger atomalti partikullere haber verilmektedir.


HACI
tikita
Sayın Fuzuli, sözlerinizden çıkarsamam şudur; adına kuantum fiziği denen, atom altı dünyayı inceleyen, klasik fizik kurallarına aykırı bazı kuralları ve kavramları olan bu yeni(yaklaşık 100 yıl yeni sayılır) bakış açısının, ikna edici olmayan bazı söylemleri benim gibi sizinde zihninizi bulandırmış. Bende aynı dertten muzdaribim. "Kişi, kendinden bilir işi" lafından hareketle bunları söyledim. Bu forumdaki enerji ve kuvvet konularını okuduğunuzdan da bahsetmişsiniz. O konularda adıma sıkça rastlamış olmalısınız. Sözlerinizden çıkardığım net soru iki kelimeyle "Yük nedir?" sorusuna indirgenebilir. Ben altı aydır bu soruyu her platformda sormama rağmen ikna edici bir tanım duyamadım.

Bilimin "neden-sonuç" ilişkilerini incelediği söylenir. Bu doğrudur. Ancak bu incelemeler her zaman "nasıl" sorusunun yanıtını vermeyebiliyor. Manyetik ve elektomanyetik konuları gibi. Bir bobine gerilim uygulandığında(neden) manyetik alan oluşturur(sonuç). Bunun nasılı netlik kazanmış değil. Bu noktada neden-sonuç ilişkileri formülize edilir, hesaplar kitaplar buna göre yapılır ve uygulama alanlarında bunlardan yararlanılır. Fakat nasıl sorusu hala bilinmiyordur. Bu bilgiye dayanarak gelişen teknoloji göz kamaştırıcı olsada.

İşte nasılı bilinmeyen buna benzer konular arasında çekim kuvvetleri de sayılabilir. Kuantum fiziğinin en önemli bulgusu fotondur. Bu meşhur atom altı parçacığın adını birçok olayda duyarız. Tabii herşeyi bununla açıklamak mümkün olamıyor. Atomun dahada derinliklerine inildiğinde, karşımıza dahada nasılı bilinmeyen resimler çıkıyor. Tamda bu noktada sadece ne yapınca ne olduğunu bildiğimiz, yine nasılını bilmediğimiz resimlerle karşılaşılıyor. Bu resimlerin "nasıl" bu şekilde olduğu sorusuna cevap üretilirken de kavranması neredeyse imkansız olan "yük" terimi kullanılıyor. Kendisinin ne olduğunun üzerinde durulmadan çeşitli cinslerinden bahsediliyor. Elektrik yükü, spin yükü, renk yükü gibi. Çünkü artık algılanabilir bir seviyede değiliz. 5 duyumuzla algılanamayacak bir bölgede seyahatteyiz. Yük kelimesi zihnimizde bir resim oluşturmuyor. Fakat yük için net bir tarif verilmeden, parçaların bir arada durmasını sağlayan şey olduğunu söylemek, yükün ne olduğunu açıklamaktan ziyade ne yaptığını açıklayan bir tariftir. Ayrıca yine parçalar birbirini yüklerinden dolayı(neden) çekiyor(sonuç) demek, nasıl sorusunu havada bırakıyor.

Yük nedir sorusu hala bilimin bilinmezleri arasında yerini koruyor. Belki bunları açıklamak için dahada küçük parçacıklara ihtiyacımız olacak. Belki ulaşılacak en küçük parcacık hiçbir zaman resmedilemicek. Bugün sicim kuramı çok eleştirilmesine rağmen belkide bu konulara netlik kazandırma ihtimali olan tek kuramdır. Belki yük kelimesini varsayımsal bir kavram olmaktan çıkarıp, nesnel bir gerçeğe dönüştürebilir.

Saygılarımla
Fuzûlî
QUOTE(haci @ Apr 19 2007, 04:13 PM) *
fotonlar aslinda gercek etki saglayan gucler degildirler. Sadece bir atomalti zerreden digerine mesaj ileten guclerdir.
HACI


Hacı Bey güç/kuvvet nedir diye soracağım ama yeni üyesi olduğum bu forumun yöneticileri tarafından tekmelenmekten korkmaktayım. Mesaj ileten güç; foton? bilgi?
Ben iktisatçıyım; ama liseden beri fizikle ilgimi nerdeyse hiç kesmedim. Az buçuk da matematik bilirim. Uzun zamandır Enerji, Kuvvet, Yük vb kavramlar üzerine düşünüyorum Tikita kardeş gibi. heyhat! bunlar üzerine tefekkür zor zanaat !

Bir şey söyleyeyim mi ben bu neden ve nasıl soruları konusundaki ayrımı taa! liseden beri çok faşizan buluyorum. hayal gücünün önünü tıkıyor. Adeta bilim adamları "biz gevezelik etmeyiz teknik,teknoloji konusunda ilerleme sağlarız gerisine karışmayız, sen de sus! fazla kurcalama" demeye getiriyorlar. bilimin tek gayesi aynı koşullar altında belli özellikleri gösteren maddelerin bu özelliklerinden yararlanarak alet mi yapmak yani. bütün dert hayattaki konforu artırmak; her şey mühendislik mi yani. daha önemli sorunlar yok mu be yav!

Bilim adamları "neden" sorusu konusunda ne derse desin, ben buranın bir forum olduğunu düşünerek bu soruyu soruyorum. Zira ateizm de "neden" sorusuna verilmiş cevaplardan mürekkep bir akım değil mi? yoksa bir "izm" olmazdı.

madde de dahil olmak üzere bence her şeyi yeniden tarif etmek lazım. İçimden şöyle bir gazel yakmak geliyor be! her şeye karşı

"Ben beni bilmem neyim, dünya nedir ukba nedir!"
haci
Fuzuli kardeşim.
Yukardaki yazınızda bir soru mu vardı?
Yoksa yalnız benim bir cümleme karşı bir yorum mu yapıyorsunuz?

Soruyu doğru dürüst sorarsanız yanıtını alırsınız..
Biliyorsak tabii..

HACI
Fuzûlî
QUOTE(haci @ Apr 20 2007, 12:21 AM) *
Fuzuli kardeşim.
Yukardaki yazınızda bir soru mu vardı?
Yoksa yalnız benim bir cümleme karşı bir yorum mu yapıyorsunuz?

Soruyu doğru dürüst sorarsanız yanıtını alırsınız..
Biliyorsak tabii..

HACI

Sizin bir cümlenize karşı değil tikitanın, plancın yazdıklarına ve tüm yazılanlara binaen yorum yapıyordum Haci BEy. o söylediklerimin içinde de bir soru yok. eksik olmayın ben yanıtımı aldım çoktan bu melese ile ilgili.
haci
QUOTE(Fuzuli @ Apr 20 2007, 08:31 AM) *
Sizin bir cümlenize karşı değil tikitanın, plancın yazdıklarına ve tüm yazılanlara binaen yorum yapıyordum Haci BEy. o söylediklerimin içinde de bir soru yok. eksik olmayın ben yanıtımı aldım çoktan bu melese ile ilgili.




Bana ait bir cümle tepede quote edilmiş ve altında kısa sayılmayacak bir ileti yer almışken, ben başka nasıl düşünebilirdim?..

Sizi kimin yanıtladığını bilmiyorum ama, o ben değilim...

HACI
Fuzûlî
QUOTE(haci @ Apr 20 2007, 02:56 PM) *
Bana ait bir cümle tepede quote edilmiş ve altında kısa sayılmayacak bir ileti yer almışken, ben başka nasıl düşünebilirdim?..

HACI

Önemi yok HAci bey gerçekten.

Sizi kimin yanıtladığını bilmiyorum ama, o ben değilim...

HACI

ne demek istediğinizi anlamadım tam olarak. birinin sizin accountunuzun şifresini ele geçirdiğini mi söylemek istediniz. öyleyse vahim durum. aman sizi kaybetmeyelim.
Asıl içeriğin sadece basit bir görünümüdür. Resimlendirilmiş tam halini görüntülemek için lütfen, buraya tıklayınız.