QUOTE(cezam @ Nov 4 2007, 05:49 PM)


Çok Süleyman Demirel gördüm sizi...
O kadar yazı yazıp içinde sorumun cevabını vermemek de ayrı bir meziyet olsa gerek.
Kur'an'da boşanma otoritesini gösterin lütfen... Zahmet olacak ama...

Gayet Tabii;
Kuran icin Nikah bir akittir.
Bu akiti yapma selahiyeti verilmis her otorite Kuran icin Bosanma otoritesidir.
Ayni zaman da evlendirme otoritesi.
Iste sureler iste Haklar Bu haklar ülkelerin Gelenek ve göreneklerine de degisebilir. Önemli olan karsilikli haklarin korunmasi ve Otorite garantisi ile akit yapilmasidir.
Bakara
(232) Kadınları boşadığınızda, iddetlerini bitirdikleri zaman aralarında meşru bir şekilde anlaştıkları takdirde, kendilerini kocalarına Nikah edecekler diye baskı yapmayın. Bu, işte içinizden Allah'a ve ahiret gününe inananlara verilen bir öğüttür. Bu sizin hakkınızda daha hayırlı ve daha temizdir. Siz bilmezken Allah bilir.
Bakara
(235) Kadınlara evlenme arzusunda olduğunuzu çıtlatmanızda veya gönlünüzde tutmanızda sizin için bir sakınca yoktur. Allah, sizin onları mutlaka anacağınızı biliyor; ancak meşru ve helal söz dışında onlarla gizli buluşma için sözleşmeyin. Farz olan iddet sona ermeden Nikah kıymaya kalkışmayın. Allah'ın gönlünüzde ne varsa onu bildiğini bilin ve O'ndan sakının! Yine bilin ki, Allah, çok bağışlayıcı ve çok halimdir.
Bakara
(237) Eğer onları el sürmeden boşar da mehir kesmiş bulunursanız borç, o belirlediğiniz miktarın yarısıdır. Ancak kadınlar veya Nikah akdine yetkili bulunan erkek affederse, o başka. Erkekler, sizin fazlasıyla vermeniz takvaya daha yakındır! Aranızda faziletle davranmayı unutmayın! Şüphesiz ki Allah, her ne yaparsanız görür.
Nisa
(3) Eğer yetimlerin haklarını gözetemeyeceğinizden korkarsanız, size helal edilen kadınlardan ikişer, üçer, dörder Nikahlayın ve eğer bu takdirde adaletli davranamayacağınızdan korkarsanız, o zaman bir kadın ile veya sahibi bulunduğunuz cariye ile yetinin. Bu, azmamanız, haksızlık yapmamanız için daha elverişlidir.
Nisa
(23) Size şunları Nikahlamak haram kılındı: Anneleriniz, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, erkek ve kız kardeşlerinizin kızları, sizi emziren süt anneleriniz, süt kızkardeşleriniz ve karılarınızın anneleri, ve kendileri ile zifafa girdiğiniz kadınlarınızdan olan ve evlerinizde bulunan üvey kızlarınız. Eğer üvey kızlarınızın anneleri ile zifafa girmemişseniz onlarla evlenmenizde size bir günah yoktur. Sulbünüzden gelen (öz) oğullarınızın hanımları ile evlenmeniz ve iki kız kardeşi birlikte Nikahlamanız da haramdır. Ancak cahiliyyet devrinde geçen geçmiştir. Şüphesiz ki Allah gafur (çok bağışlayıcı) ve çok merhamet edicidir.
Nisa
(24) Bir de harp esiri olarak elinize geçen cariyeler dışında, evli kadınlarla evlenmeniz Allah yazısı olarak haramdır. Bunların dışındakileri ise, zinadan kaçınıp namuslu yaşamak üzere mallarınızla istemeniz size helal kılındı. O halde hangisiyle Nikah ile münasebette bulundunuzsa mehirlerini kendilerine bir farz olarak verin. O mehri kesiştikten sonra aranızda bir değişiklik yapmak hususunda anlaşmanızda da size bir günah yoktur. Her zaman Allah hakkıyla bilen mutlak hüküm sahibidir.
Nisa
(25) İçinizden kim hür olan mümin kadınları Nikahla alacak mali güce sahip değilse, ona da sahip bulunduğunuz mümin cariyelerinizden var. Allah, kadrinizi imanınız ile çok iyi bilir. Siz müminler hep birbirinizden sayılırsınız, o halde fuhuşta bulunmayan gizli dost edinmeyen, namuslu yaşamakta olan cariyeleri sahiplerinin izniyle Nikahlayınız, mehirlerini de güzelce kendilerine veriniz. Eğer evlendikten sonra bir fuhuş irtikap ederlerse o vakit bunlara, hür kadınlar üzerine terettüp edecek cezanın yarısı lazım gelir. Bu durum sizden günaha girmek korkusunda olanlar içindir. Sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır. Bununla beraber Allah günahları bağışlayandır, merhamet edendir.
Nisa
(127) Bir de senden kadınlar hakkında fetva istiyorlar. De ki: "Onlar hakkında fetvayı size Allah veriyor; Yazılmış hakları olan mirası kendilerine vermediğiniz ve Nikahlamayı istemediğiniz öksüz kızlar, mağdur çocuklar ve yetimlere adil davranmanız hakkında kitapta yüzünüze karşı okunup duran ayetler var!" Daha da hayra dair ne yaparsanız, şüphe yok ki, Allah onu da biliyor.
Maide
(5) Bugün temiz nimetler size helal edildi. Kendilerine kitap verilenlerin yemekleri size, sizin yemekleriniz de onlara helaldır. Hür mü'min kadınlarla, sizden önce kendilerine kitap verilenlerin hür kadınları, namusunuzu muhafaza etmek, zina etmemek, gizli dost tutmamak, kendilerine mehirlerini verip Nikahlamak şartıyla size helaldır. Her kim şeriatın hükümlerini tanımazsa, bütün yaptıkları boşa gitmiştir ve o ahirette zarara uğrayacaklardandır.
Kasas
(27) O: "Haberin olsun ben, bana sekiz yıl çalışmana karşılık şu iki kızımdan birini sana Nikahlamak istiyorum. On yıla tamamlarsan o da kendinden. Ben, sana zorluk göstermek istemiyorum; inşallah beni iyi kimselerden bulacaksın." dedi.
Ahzab
(37) Bir de hatırla o vakti ki, o kendisine hem Allah'ın nimet verdiği, hem de senin iyilik ettiğin kimseye: "Zevceni kendine sıkı tut ve Allah'tan kork!" diyordun da Allah'ın açığa çıkaracağı şeyi içinde gizliyor ve insanları sayıyordun. Oysa Allah, kendisini saymana daha layıktı. Sonra Zeyd o kadınla ilişiğini kestiğinde Biz onu seninle evlendirdik ki, evlatlıklarının ilişkilerini kestikleri eşlerini Nikahlama hususunda müminlere bir darlık olmasın. Allah'ın emri fiile (pratiğe) çıkarılmış bulunuyor.
Ahzab
(49) Ey iman edenler, mü'min kadınları Nikahlayıp da kendileriyle ilişkide bulunmadan onları boşadığınızda onların üzerinde sayacağınız bir iddet hakkınız yoktur. Hemen mehirlerini verip onları güzelce salıverin!
Ahzab
(53) Ey iman edenler, Peygamberin evlerine, vaktine dikkat etmeksizin ve yemek için izin verilmedikçe girmeyin; ancak çağrıldığınızda girin, yemeği yediğinizde de hemen dağılın; sohbet etmek için de izinsiz girmeyin! Çünkü o, peygambere eziyet veriyor, üstelik sizden utanıyor; ama Allah, gerçeği söylemekten sıkılmaz. Bir de hanımlarına, gerekli birşey soracağınızda bir perde arkasından sorun! Öyle yapmanız, hem sizin kalpleriniz hem de onların kalpleri için daha çok temizdir. Sizin, Allah'ın peygamberini incitmeye hakkınız yoktur; arkasından hanımlarını Nikahlayamazsınız da. Çünkü, bunlar, Allah katında çok büyük bir günahtır.
Mümtahine
(10) Ey iman edenler, mümin kadınlar hicret ederek size geldiklerinde kendilerini imtihan edin! İmanlarını Allah bilir. Eğer siz onların inanan kadınlar olduklarını öğrenirseniz, artık onları kafirlere iade etmeyin! İnanan kadınlar, kafirlere helal değildir, kafirler de mümin kadınlara helal olmazlar. Ancak kafirlerin harcadıkları mehri onlara (geri) verin! kendilerine mehirlerini verdiğimiz takdirde o inanan kadınlarla evlenmenizde de size bir günah yoktur. Kafir kadınların da ismetlerine yapışmayın (onları Nikahınızda tutmayın) ve harcadığınızı isteyin; kafirlerde harcadıklarını istesinler. Bunlar, size Allah'ın hükmüdür. Aranızda O hükmediyor. Allah, bjlendir, hikmet sahibidir.