kitapkurdu82

Alkol yasaklanmadı değil, yasaklanamadı olacak Çünkü Muhammet'in amcası Hamza her gün içen bir adamdı ve Muhammet onun korkusundan -ki alkollü şekilde bizzat muhammet'e ve babasına hakaret etmiştir- yasaklayamadı. Ancak ve ancak Hamza öldükten bir sene sonra Bakara 219 ayeti kurana yazma cesaretini gösterebildi. Para'nın bulunmasından beri insanlık tarihi mal ve paranın mukayesesi ve alım gücüyle çatışmaktadır. Parasını yastığının altında saklayan adam, piyasadan para çeken adam demektir. Oysa toprağın olmadığı bir dönemde paranın yastık altı olması düşünülemez. Bu nedenle faizi yasaklamak to

eee daha ne olsun? O zamanda toprak o kadar gelişmişti ki, Muhammet toprak sahibi olana kadar faizi yasaklamadı, ancak Medine'ye kaçıp, toprak sahibi olunca kapitalin idaresini kontrol altına almak ve toprak sahiplerini avantajlı yapmak için faizi yasakladı. Akabinde topraklar değer kazanmaya başladı, çünkü paranın değeri düştü. Bu nedenle Ebubekir ve Ali Fedek arazisi için kavga ettiler. Düşünün iki büyük halifeyi birbirine düşürecek kadar kıymetli bir toprak parçasından bahsediyoruz. NOT: Faizin yasaklanmasının kuranın inmesinden yıllar sonra olmasının altında yatan etmeni araştırınız. Eğe

Öncelikle bu sözlerin yalan oldukları defalarca ispatlanmıştır. Resmi gazete dediğiniz belge, resmi gazete değil, içişleri bakanlığının Başbakanlığa yazdığı ve Hindistanda çıkan asparagas bir haberin bilgisidir. Haberin asparagas olduğunu kontrol etmek için ikinci resimde yer alan Hakimiyet-i Milliye gazetesinde yayınlanmıştır bilgisini görebilirsiniz. Çünkü belgenin tarihi 1937'dir ama hakimiyet-i milliye 1932 yılında kapanmıştır. Sinan Meydan tarzı kendisini bilmez tarihçilerin sundukları bu tür yalan daha doğrusu çarpıtılmış belgeler ile Atatürk'ü müslüman yapamazsınız. 1933 yılında Ameri

Siz Müslümanlar utanmadan nasıl bu kadar kolay yalan söyleyebiliyorsunuz. Ayşe'nin hicr 58 öldüğünde 74 yaşında olduğunu söyleyen kaynağın nerede? Bari biraz utanın ya... İnsanları kandırmaktan vazgeçin... Öncelikle Hz. Aişe’nin vefatı sırasında kaç yaşında öldüğünü tespit edebilirsek evlendiği esnadaki yaşını tespit etmek kolaylaşacaktır. Daha öncede aktardığımız gibi tarihçiler Hz. Aişe’nin H. 58 yılında 66 yaşında vefat ettiğini kabul etmektedirler. Buna göre eğer H.58 de Hz. Aişe 66 yaşında vefat ettiyse, Hicret sırasında 8 yaşında ve evlendiği sırada H. I. yılda 9 yaşında olacaktır.(66–5

Öncelikle Bu tam manasıyla bir yalandır. O zamanın Türk Milletinde tek eşlilik makbuldur. Bunun için Aynı dönemde yazılmış Orhun yazıtları Kültigin doğu yüzünü incelerseniz Türklerin tek eşliliğe verdiği önemi görebilirsiniz. Nitekim Muhammet'ten bin beş yüz sene evvel yaşamış olan Hititlerde de tek eşlilik vardır. Muhammet putperest Arapların adetlerini değiştirmek için geldiğini söylese de, bu adetini nedense değiştirmek istememiştir. Bu politik bir nedende değildir. Bu iddia da Muhammet'i çirkeften kurtarma yarışmasının en önemli iddialarından birisidir. Ancak unutulan Hatice'nin zengin

Anlamadığım şu var. Madem ben anlayışsız, senin seviyenden kat kat düşük birisiyim, neden yukarıdakileri yazıyorsun? Yani neden "kitabkurdu" -ki Türkçe bilsen "b" harfinin sert ünsüz "p" olması gerektiğin bilirsin- diye başlayan bir yazıyı yazıyorsun? Madem anlayışı kıt birisiyim "elleşme" bas git... Zorla mı cevap yaz diyoruz... Hakaret etmek için cevap yazıyorsunuz sonra "sana cevap vererek..." diye başlayan bilimum kelime topluluklarını bozuk Türkçeniz ile ekliyorsunuz, bunu da bir marifet sayıyorsunuz... Sonra gelde dalga geçme... Sen yürü git işine benim seviyeme inme... Zaten bu seviy

Muhammet'in mezarı ve İsrail hakkındaki iddiaların yalan olduğunu sanırım biliyorsunuz. Bunlar uydurma belgelere dayanan uydurmasyon şeylerdir.

5000 senedir o veya bu sebepten bir veya birden fazla tanrıya inanan insanların vahşetlerini, katliamlarını, göz yaşlarını ve ahlaksızlıklarını izledik... İnsanlık en büyük sınır değil midir? Allah'a veya onun sapkın elçilerine inananlar insanlık sınırı bilmedikleri ve insan gibi insan olmayı korku ile sağladıkları için Sivas'ta Maraş'ta Buhara'da Kureyza'da yüzyıllardır ölen, tecavüz edilen yakılan dışlanan insanları izliyoruz. eğer yeni nesil cehennem korkusu ile sevgiyi bulacak ise bulmasa daha iyidir. Çünkü sevgi hayvanda bile vardır, insanda yok ise yüreğine korku koymak insanı insanlaş

1. Soruya ben cevap vereyim. Ayşe hacete giderken haber ver(e)memişti, çünkü o sırada eşi Muhammet yeni ele geçirilen Cüveyriyye ile aganigi, naganigi yapıyordu... Kızcağız bakmış eşi yeni bir tane daha buldu kendi başının çaresine bakmış... Eee aynı anda o kadar kadını idare etmek zor iş...

hah şöyle... İslam konusunda bilginizin kıt olduğunu evvela kabul edin. Siz ancak genel kabul görmüş bilgi ne ise, o sunuz... ARaştırma ve sorgulama zahmetine girmediğiniz için ve genel kabul görmüş bilgi Muhammet'in çirkefini çıkarmadığı için, bilgisizsiniz. Benim verdiğim örnek sadece bir kitaptan ama islam tarihini araştırırsan çok siyerde benzer kavim için benzer tabirleri de görebilirsin. Genel olarak kabul edilmediğini bende iletiyorum ama tutupta kızların diri diri gömülmesini de iftira atar gibi putperest ARap kabilelerine yamamayın... ARap kabilelerinde kızını öldüren de var, kadınl

Elbette görmeyeceğiz ama çok küçük bir kısmı kızları öldürüyor diye, kurana ayet sokan Muhammet'in de kahraman olduğu yalanına inanmayacağız. Az önce verdiğin cevapta; "Senin gibi hırtlar sırf haklı çıkmak için olmayan şeyleri bile (araplarda kadın itibar gördüğü yalanı) söylemekten çekinmiyorlar" diyordun... Ne oldu... Şimdi küçük bir kısmı diye kıvırıyorsun... Kaınıtı sununca yapıştın bakıyorum... Ki ben ne demiştim; "Bazı ARap kabilelerinin ana erkil olduğunu neden söylemiyorsunuz" Neden ben bundan ilk bahsettiğimde "evet bazı arap kabileleri öyle ama..." diye cevap vermedin de illa sura

Yalanın sonunu gören ilk insan değilim. Mesela Muhammet'in emri ile öldürülen Muayt var... Her şey yalan mı gerçek mi ya da ne kadarı yalan, ne kadar gerçek bunun kararını zaten sen veremezsin ama İslam ve diğer dinlerin yalan oldukları gerçeği karşısında hala ilk yalanı görecek kişinin ben olacağımı sanıyorsan zaten akli melekelerinde sorun var demektir... Daha bana gelene kadar, kılıcınızla gerçeği gösterdiğiniz daha kaç masum insan var...

Sana şeref ve haysiyet yoksunu bir sapık mısın diye sorsam herlhade alınmazsın. Nasıl olsa şeref ve haysyiet yoksunu sapkın adamlara Hz diye ünvan takıp peygamber diyorsunuz. Hatta hoşuna bile gider değil mi? Salak yorumlar konusunda eline su dökemeyeceğimiz kuran gibi bir kitabı kutsal olarka kabul eden insanların salaklık tabirleri bence çok da dikkate alınacak bir şey değildir. Hem sen benim ne zaman Muhammet'in yaşadığını inkar ettiğimi okudun... Burada yüzlerce mesaj gönderdim. Bir tane böyle bir mesajımı bulsana... Bence şeref ve haysiyet yoksunu sapkın Muhammet'in yaşamış olması çok

Bir de bu vardır, inanmayanları ölüm ile korkutma... Sanki ölüm gelince hep beraber "Eşhedü..." diyeceğiz, sanıyorsunuz değil mi? Değil 10, 12 şiddetinde deprem olsa aklıma ilk gelen acaba hangi fay kırılıyor olur. Bu söylediğiniz felaketlerin dünyadaki güzellikler gibi bir yaratıcından olmadığını bilenler için bir anlamı yoktur. Boşuna insanlar ölüm ile korkutmayın, siz o numaraları 1400 sene öncesinin masum ve cahil Araplarına yutturun...

Öncelikle kurandaki hangi ayetlerin ne zaman indiğini öğrenmen lazım. Ben bunu bu forumda elli kere söyledim, elli kere söylemeye devam edeceğim. Tevbe suresi sondan ikinci suredir. Savaştan sonra gelmiştir. Anlaşma maddeleri zannettiğiniz gibi hudeybiye değildir. Burada bahsedilen anlaşma bir gece önce Muhammet ile Ebu süfyan arasında mekke'nin teslim edilmesi ile ilgili sözlü anlaşmadır. Zaten hudeybiye anlaşması mekke'nin fethinden nce geçersiz olmuştur. Zaten 4 ayette anlaşma şartlarına uyan derken, bozulmuş bir anlaşmadan bahsediliyor olamaz. Bozulmuş anlaşmanın şartları olmaz. Bu anlaşma