EMC2

Güzel bir hipotezmiş.. Mantıklı. İnsanlık inançsız var olamaz...

İnançlar birden yok olmazlar. Zamanla değişirler. Ama bu değişim de olumlu değil.

Çünkü eski inançların yerini daha bilimsel inançların alacağının garantisi yok.

Toplum daha sapkın inançlardan çok daha olumsuz olarak etkilenebilir. Ya da mevcut bir inanç iyice sapkınlaşabilir.

İslam terörizmi bunun örneğidir.

Geçmiş dönemlerde ki inanç sistemleri ortalama olarak bu döneminkinden daha vahşi yada daha fazla şiddet unsuru içeren bir halde olduğunu

düşünüyorum. islami vahşetin bu dönemde ani parlamalarını, kısmen geçmiş dönemlere döndüğünü görebilirsiniz. Gelişim dinlere karşı bir ilaçsa,

bu parlamalar da gelişimin yan etkileri olacak. Nesilden nesile aktarılan, deforme olan, toplum ahlakına entegre olan, eğilip bükülen din,

bu son 15-20 yıllık dönemdeki ani gelişim sayesinde geçmiş dönemdeki tüm bilgi ve belgeleri ile tüm çıplaklığı ile karşımıza çıkacak, ortalağa saçılacak.

Bunun sonucunda dinin bu çıplak ve yalın haliyle karşılaşan insanların bir kısmı öğrendiklerini uygulayabilme çabası içine girecekler.

Medya oluşturup kendi gruplarına insan kaynağını yaratacaklar. Fakat dönemlere ortalama şiddet bakımından bakarsak geçmişin çok daha kanlı durduğu kesin.

Bu alevlenmeler parlamalar olacak fakat er geç sönecek. Sorunun kökeninde bilimden uzak oluş var.

Boş bir beyin herşeye inamaya eğilimlidir. Pozitif bilimle dolu bir beyin ise çevresine zarar vermemek için elinden geleni yapar. Empati, sorgulama, muhakeme etme, düşünme konusunda gelişmiştir.

Sonunda islam da öteki dinler gibi yok olacak. En uzun ömürlü olanı islam olmayacaktır. Radikal islam ne kadar büyüyorsa onun belki yüzlerce misli islama karşı nefret ve kin de büyüyor.

Ilımlı yani evrim geçirmiş islam da ara bulucu durum düzeltici olmaya çalışyor. Ilımlı islam olmasaydı yer yüzündeki radikal islamcıların yaşama şansı yoktu.

Bu hipotez hakkında ne düşünüyorsunuz?

İslam zamanla içten çökerek yok olacak mı?

Teoride katılımamak mümkün değil. Fakat uygulamada inanışların devletler kadar kısa ömürlü olmadığını görüyoruz.

Toplumlarda düzen sadece inanca bağlı değil, bir çok parametreye bağlı özellikle de homojen bir ırk yapısı

ve zenginlik toplum düzeninde önem arz ediyor. Fakat inançlar tıpkı bir canlının evrim geçirmesi gibi her türlü ortam şartına ayak

uydurabiliyor yeni uzuvlar oluşturabiliyor. İnanç evrimin bir parçası. İnsan yada bu zeka düzeyine ulaşabilen tüm canlılar

bir başka gezegende oluşmuş yada oluşacaksa bizimle aynı yolu izleyeceklerinden hiç kuşkum yok. İnsanlık virüsler ve bakterilerin

bir kısmı ile nasıl mücadele ediyorsa, beyninde ki inanç adını verdiği bu kimyasal etkilerden mücadele etmeden kurtulması imkansız.

O inanç ki canlı gibi kendi silahlarını geliştirmiş durumda.. Eleştiriye, tartışabilirliğe, sorgulamaya kapalı ve bunun için de

şiddetle öldürmekle tehdit ediyor. Etmek zorunda aksi halde kendisi de yok olacak. Bu bakımdan dini canlıya benzetmekte bir kusur görmüyorum.

İnancın neslinin tükenmesi, kendi içine çökmesi, yok olması kolay karşılaşılabilir bir durum değil.

Bu mücadelede en büyük silah elbette eğitim. Sonra teknolojinin yardımı ile bilgiye ulaşılabilirlik ve tartışma platformlarının yaygınlaşması.

İnsanın içinde ki bu korkuyu yenebilmesi için önünde irili ufaklı bazı engeller de var. Özellikle kişi inancında ki çarpıklıkları aksaklıkları

ve aydın insanların uyarılarını gördüğü halde hayal aleminden çıkmak istemeyebilir. Kim güzel bir rüya görürken uyuduğunu bilse bile uyanmak ister.

Çünkü din onlara cenneti ölümsüzlüğü vadetmiştir. Bir diğer sorun da kişinin yakın çevresi ile huzursuzluk yaşayacağı endişesidir.

Neden dertsiz başımı derde sokayım ki düşüncesi hakimdir. Böyle mutluyuz biz derler, çok sevdikleri anne babası yada ailesi ile olası tartışmaları ve

sonuçları göze alamazlar.

Bu da benim hipotezim..

Tamam gençler kavga etmeyin.. Direkt geçiş teoride mümkün fakat uygulamada pek karşılaşılmaz. Kişi sıkı sıkıya dine bağlı iken bizi allah harattıysa allahı kim yarattı deyip ateist olmaz. Ama inancındaki kusurları bozuklukları farkedip çözüm arayışına girmesi çok daha olası bir durum. Tanrının sorgulanması muhammedin sorgulanmadından çok daha zordur. Muhammedin hataları kabak gibi ortadadır. Tanrıdan gelen değerlendirmeye açık bir veri yoktur. Direkt geçmek o bakımdan zordur. Bunu ağır müslo hayatı yaşamış biri olarak net bir şekilde söyleyebilirim. Eski nick creation.

1. GAUSS

2. ISSAC NEWTON

3. EMC2

Ben kararsız kaldım birini seç admin kardeş

Kemal nickli arkadaşı 1400 sene öncesine götürüp, buyur izle bak neler olmuş desen bile normal bir insan olabileceğini sanmıyorum.

Bundan sonra peygamber gelmeyecek demiyor ki. Hemen hemen her ayette o dönemin koşullarından ve Muhammedin kişisel sorunlarından bahseden kuran gelen son peygamber budur diyor.

Geçen yine cehennemde geziyorum. Hangi kuyuya baksam çinli, japon, rus.. Garibim yananlar da islamdan hiç haber alamamışlar. Wallahi duymadık internet mi vardı radyo tv bile yoktu diyorlardı. İçim acıdı lan. Milyonlarca insan sonsuza kadar derileri değiştirilmek suretiyle yakılacaklar.. Niye deri değiştirmekle uğraşıyorsun ey allahım çıkar beyni ver coşkuyu.

İnsanlık insanlık olalı böyle salak bir hikayeye daha tutulmamıştır. Bunların hepsi ölmeme isteğinden kaynakladığını düşünüyorum.

Cüppelin videonun sonunda ''peygamberlerin cesetleri vallahi billahi çürümemiştir'' lafı adamı kopartıyor.

Ha birinin cesedini açıp gösterseydik hocanın surat ifadesinin ne olacağını merak ediyorum.. O kadar da yemin etti. Neye dayanarak yemin ettin be hoca.

Bir iddia makamı daha. Çok da farkı yok :

5)

Düşer düşer de... Ne zaman düşer?

Masada yatık duran bir kitabı masa kenarında yavaşca itiyoruz. Kitabın bir kısmı hala masada, bir kısmı ise havada... Kitabın en çok yüze kaçı havada ise kitap masadan yere düşer?

Kitabın ve masanın düzgün dikdörtgen olduğunu kabul edersek %75 boşlukta dengede kalabilir %76 da kitap düşer.

Fakat masa dikdörtgen değilse yani istese köşesi incecik bir çizğiden oluşsun ağırlık merkezinin altında yükü taşıyacak bir nokta bulunması yeterli kitap yine düşmeyecektir.

Dün bir hata yaptığımı farkettim. AB doğrultusunda ilerleyecek cismin A noktasındaki ivmesini bulup yol boyunca sabit kabul etmişim. Halbuki yol boyunca ivme sürekli azalan olmalı Cosq önce sıfır olur sonra eksi bir değer almalı.

İvme sırasıyla azalmalı, sıfır olmalı sonra da eksi olmalı.

Bu durumda da sorunun cevabı da merkezden gecen cisim en kısa sürede yolculuğunu tamamlar olmalıydı.

Merkezden uzaklaştıkça yolculuk süreleri uzar.

4)

Dünya’nın deliği

Dünya üzerinde, iki şehir arasında düz bir tünel açsak... Dünya’nın dönüşünü, tünel içindeki sürtünmeyi, sıcaklığı vs. göz ardı etsek...

Tünelin bir ucundan bir araba veya tren bıraktığımızda, hiç yakıt harcamadan diğer şehire erişmek mümkün.

Araba/tren ne kadar süre sonra tünelin diğer ucuna erişirdi? Bu süre , tünel Dünya’nın merkezinden geçtiğinde ne kadar değişir? Tünel Dünya’nın dönme ekseninde (kuzey-Güney kutupları arası) olduğu ve olmadığı durumda arada fark var mıdır?

Soru aslında çizilerek çözülebilen bir soru neyse üşenmeyelim ekleyelim bari bir resim:)

Cisme AB doğrultusunda etki den kuvvet F=m.g.cos(q) g=9,81 m/s2

AB doğrultusunda ivme a=F/m=m.g.cos(q)/m = g.cos(q) = 9,81.cos(q)

AB doğrultusunda aldığı yol x₁=(1/2).a.t₁² ise x₁=(1/2).9,81.cos(q).t₁² x₁=4,9.cos(q).t₁^2

Cisme CD doğrultusunda etki den kuvvet F=m.g.cos(q) g=9,81 m/s2

CD doğrultusunda ivme a=F/m=m.g.cos(q)/m = g.cos(q) = 9,81.cos(q)

CD doğrultusunda aldığı yol x₂=(1/2).a.t₂² ise x₂=(1/2).9,81.cos(q).t₂² CD doğrultusu yalnız merkezden geçtiği için q açısı 0 olur ve cos0=1 olarak tekrar düzenlersek

CD doğrultusunda aldığı yol X₂=4,9.t₂² olur.

Şimdi bir örnek çember yapalım ve merkeze iniş zamanlarını karşılaştıralım.

AB geçiş süresi hesaplamak için q açısını işlem kolaylığı açısından resimdeki gibi 37 alalım.

t_1²= 40/4,9xcos37 =10.22 ise t₁=3.19s çıkar.

CD geçiş süresi t₂²=x₂/4,9 =50/4,9 10,22 t₂= 3.19s

Sonuç olarak nereden delerseniz delin karşı tarafa aynı zamanda ulaşırsınız. Sadece mesafeler farklı olur.

Yalnız ben çember için hesapladım. Dünyanın şekli için çekim yasaları da hesaba katılırsa sorunun şekli değişir.

Bende tam onu düzeltmiştim

4. Soru tam benlik güzel soru cözen olmasa hakkından gelirim.

qed (quod erat demostrandum)

3)

15 Saplantısı

Bir vatandaş evinin çevresini şekildeki gibi parsellere bölmüş ve keçilerini öyle yerleştirmiş ki, 4 pencerenin hangisinden bakarsa baksın, hep 15 tane keçi görüyor.

Günün birinde bu vatandaşın eline miras payı olarak 16 keçi daha geçiyor. Alışmış, kudurmuştan beterdir sözünü ispatlamak için olsa gerek...Vatandaş yine her pencereden 15 keçi görmek istiyor. Keçileri vatandaşın arzusuna göre parsellere yerleştirmek mümkün mü?

4)

Dünyanın deliği

Dünya üzerinde, iki şehir arasında düz bir tünel açsak... Dünyanın dönüşünü, tünel içindeki sürtünmeyi, sıcaklığı vs. göz ardı etsek...

Tünelin bir ucundan bir araba veya tren bıraktığımızda, hiç yakıt harcamadan diğer şehire erişmek mümkün.

Araba/tren ne kadar süre sonra tünelin diğer ucuna erişirdi? Bu süre , tünel Dünyanın merkezinden geçtiğinde ne kadar değişir? Tünel Dünyanın dönme ekseninde (kuzey-Güney kutupları arası) olduğu ve olmadığı durumda arada fark var mıdır?

5)

Düşer düşer de... Ne zaman düşer?

Masada yatık duran bir kitabı masa kenarında yavaşca itiyoruz. Kitabın bir kısmı hala masada, bir kısmı ise havada... Kitabın en çok yüze kaçı havada ise kitap masadan yere düşer?

6)

Klavyemin marifeti:

Burada neler oluyor?

Enerjinin ve momentumun korunumu kanunları artık geçersiz mi?

Sevgiler

3. Toplam koyun sayısı 56 için 1~13~1 dizilmi ile nereden bakarsan bak 15 koyun görünür.

5. Kitap ağırlık merkezini geçince düşer genellikle %51 ile.

6. klavyeniz çok maharetli fakat momentum korunuyor bunu tüm bilyelerin son konumundan anlıyoruz. Yalnız bilye bırakıldıktan bir müddet sonra diğer bilyeler tarafından çekildiğini ve hızlandıgi görülüyor. Büyük ihtimalle bilyelerden bir kısmı çelik tek olan da mıknatıslı.

Cepten bu kadar. Öteki sorulara da arkasındaslar verir herhalde olmazsa yine bi el atarım.

Ülkemizde yaklaşık 500 tv kanalı ve binlerce radyo kanalı ve onlarca yazılı basın var sakızın orucu bozup bozmayacağı ile ilgili her yıl onlarca saat yayın yapılırken;

Peygamberin ölümü,Peygamberin cenazesinin (Arabistanın Haziran sıcağında) 2,5 gün sonra defni, Peygamberin toplu cenaze namazının kılınamaması,Kuranı Kerimin peygamber tarafından kitaplaştırılmamasının sebebi,Kuranın iniş sırasına göre değilde şimdiki haliyle sıralanmasının nedeni, İFK olayı,Cemel savaşı,Sıffın savaşı vb. bir çok önemli konuların hiç gündeme gelmemesi ve gündeme gelse de sürekli üstünkörü geçilmesinin sebebi nedir?

İslamın en önemli konuları neden tabudur?

İnsanların aklında soru işareti oluşturacak en küçük olumsuz durum ört bas edilir. Asla bahsedilmez.

Bizim müslolar dünyanın en cahil müslolarıdır.

Sorsan 4 halifeyi çoğu bilmez bilenler de yine müslümanlar tarafından öldürüldüğünü bilmez.

İmam hatipte okuyanlar bile kuranın mealini bilmezler. Asla meal dersi verilmez. Sorsan kaç sayfa meal okudun diye neredeyse hiç cevabını alırsın.

İşid, genel müslo şeriatının aksine kadın tecavüzü ve kelle almak dışında şeriatı aynen uygulayınca müslolar işidin kendinden bir parça olduğunu farketti ve rencide oldu.

Geçmişi değil daha dünü hatırlamaz ve merak etmezler.. Akvaryumdaki balıktan hallicedirler.

Hadi o zaman cennetlikleri söyleyecek birileri vardı ve müjdeyi verdi.

Sonraki müslolardan cennetliklere müjedeyi kim vercek.

Böyle adalet mi olur ulan diyen bir aklı başında müslüm de mi yok?

İşin ilginç tarafı cennetle müjdelenen bu 2 kadının zaten birisi kızı diğerde eşi.

Cennetle müjdelenen 10 erkeğin 2 si kayınbeder (Ebubekir - Ömer, Ömer aynı zamanda torunununda eşi yani Ali nin kızının)

2 si damat (Osman ve Ali) diğer 6 sı islamı ilk kabül edenlerden ve arkadaş çevresinden.

Adam cennetine seni beni mi alacaktı. Eş dost akraba girecek tabi ki. Ne mutlu ki ona akraba olma şerefine nail olanlara..Doğuştan cenetlikler.. Biz heeç.. Canımız cehenneme.. Ulan onu anladıkta masum japon köylüsü modundaki dünyadan bi haber milyarlarca yaşamış insan cehenneme gidecek ona yanıyorum hemde osman, ali, ömer, azgın tekeler cennette hatun düdüklerken.

Hahahaha

Herif hurileri ekrana getirmekle bir şekilde cenneti getirmiş oluyor!

Hayır bu huriler halkı irşad için gezseler, gelseler bizi ikna etseler, biz de ikna olup müslüm olsak... Bana gelsinler ben müslüm olacam, söz... Yani bir ateisti müslüm yapmak ne kadar sevap ne kadar sevap değil mi ama...

Listelenen adamlar şimdi cennete huri beceriyorlardır ) Fakat ben yine de bu taraftakileri tercih ediyorum. İmam nikahıysa imam nikahı ) Papazsa papaz hiç farketmez her yola varım:) Azgın teke sendromuna sebep olduklarının farkındalar mı acaba. Olan var olmayan var.. Hayır cennet mevzusunu herkes yemiyor da.

Herkes cennete gider. Zor olan cennete gitmek değil, cenneti buraya getirmektir. bkz.adnan oktar. Hem burada hem orada.. Kedi canını senin..telaffuz edilirken ki ses tonu ile beraber ele almakta fayda var.

iddialara cevap ver yiyorsa

boş boş konuşmak yerine

Günün birinde rosetta yada bir başka uzay aracının keşfi ile bir gezegen/uydu/göktaşı üzerinde canlıya rastlanırsa ne düşünürsün?

Emin değilim üzerinde düşünceğim..

B nin hızı A dan yüksek olduğunda A nın B yi vuramadığı durumlar var.

Elbette var. Genelleme yaparsak 2 durum söz konusu;

1- Va'nın dikey bileşeni Va.sin(alfa)'nın, Vb dikey bileşeni Vb.sin(beta)'dan eşit ve küçük olduğu her durumda aradaki mesafe |AB| ne olursa olsun vurulması imkansızdır. Yani C noktası hiç bir zaman oluşmayacaktır.

2- Büyük olması durumunda ise vurulacaktır. C nin konumu AB mesefesi, atış açıları, atış hızlarına bağlıdır.

Bu bilgiler doğrultusunda 1. durumda C noktalarının bir şekil oluşturması söz konusu değildir. Ortada bir C noktası yoktur.

2. Durumda ise oluşacak C noktaların birleştirilmesi ile bir daire oluşur diyemeyiz. Bir elips oluşur, A ya bakan kenarı kapalı, diğer kenarı sonsuzda kapanan bir elips oluşacaktır diye düşünüyorum.

İlk bölümü oldukça iyi matemetize etmişsin yalnız katılmadığım bir nokta varki;

Vb>Va durumu için konuşursak

C (çarpışma noktasının) konumunun hız farkından bağımsız olduğunu söyleyemeyiz.

Açı farkı ancak sıfır olduğunda yani ikisi de aynı doğrultuda ateş ettiğinde B vurulamaz.

Ateismle deism arasında olan herkes, islamiyet yada diğer baskıcı dini düşüncelerden uzakta olan herkes, zihninde tehdit baskı olmayan her birey daha sağlıklı düşünür. Dinlerin motive edici etkisini konu alan tarafısız belgeseller vardır fakat non-teistler sanılanın aksine motivasyon sorunu yaşamazlar. Hatta dinden uzaklaştıkça bilime yaklaşırlar.

İslam devletleri arasında en çok bilimsel makaleyi türkiye yayınlamış. Araplar en dipte

İşte non teizm in yararı budur. Vaktini daha etkin kullanırlar. Beyinlerini gereksiz saçma sapan düşüncelerle meşgul etmezler.

Doğrudan ateizmin de içinde bulunduğu nonteizmin insana yada insanlığa faydası budur. Daha ne faydası olsun ki bundan iyisi şamda kaysı..

Bu dürüstlük kısmı çok gereksiz uzadı mutlak dürüstlük olmaz göreceli olabilir kime göre Amerikaya göre. Takılmayın buna bu kadar.