tarantass

Herkesi aynı kefeye koymak önyargıdan başka bir şey değildir. İnançlı bilim adamlarını görmezden gelmek körlükten başka bir şey değildir. Sırf Kur'an'a çamur atmak için okumak, Kur'an'ı anlamak değildir.

İnançlı arkadaşlarıma farklı bir pencere açması açısından konuyla ilgili 2 program gönderiyorum. 1. program 6 bölümden oluşuyor. 2. program 5 bölümden oluşuyor. Sadece başlıkları vermek zorundayım, malum site bu kadar fazla linke izin vermiyor. Hepsini izlemenizi tavsiye ederim. Seygiyle... Hz. Zülkarneyn 1. program Hz. Zülkarneyn 2. program

Kelime olarak baktığımızda cevap zaten ortada. İnançlı bir insan olarak baktığımda cevap yine ortada. Teizm olmadan ateizm olamaz. Ateizm, teizmin zıttıdır; dolayısıyla ateizm negatiftir.

Kur’an’ı düzgün okusaydınız köle azadetmek var mı, yok mu görürdünüz! Bakara 177 ve Beled suresini anlayarak, tartarak okuyun. Mal sevdasının çirkinliğinden bahseden, iyilik yolunda onun harcanması gerektiğini defalarca vurgulayan bir kitabın, hiçbir ücret istemediğini belirterek tebliğini yapan kişinin nasıl bir çıkarı olur, iyice düşünün.

Yukarıdaki ayetle ilgili dikkatinizi çekmek istediğim bir nokta var: Allah sizin kendinize kötülük ettiğinizi bildi ve tevbenizi kabul edip sizi bağışladı. Artık (ramazan gecelerinde) onlara yaklaşın. Yaklaşmak isteyen erkek, kendine bunu yasaklayan yine erkek. Hitap edilen de erkek. Bakara 183’teki “Ey iman edenler!” hitabı sadece erkekleri mi bağlar? Şayet öyle olduğunu iddia ederseniz, “hem dünya hayatında, hem de ahiret hayatında (sorgu bakımından)kadınlara üstünlük sağlanmış ve oruç konusundan muaf edilmişlerdir” şeklinde bir sonuç çıkar.Bu da açtığınız konuyla çelişir. Takva: Alla

Sevgili Ifeelgood Bütün ayetlerin sadece koşullara göre indiğini kabul etmek de hata. Bütün zamanları kapsayacak ayetler de var, kapsamayacak ayetler de… Misal: Cennet/ Cehennem bütün zamanları kapsar. Kölelik konusu bütün zamanları kapsamaz, ortada köle olmadığına göre, köle azadetme hükmü bugün fesholmuştur. Erkeğin baskın olduğu konusundaki yorumumu sadece Kur’an’ı savunmak adına yazdığımı gözlemlediyseniz, büyük bir yanılgıdasınız. Özellikle, hukuksal boyuttan bahsetmediğimi vurguladığım halde, hala hukuk boyutundasınız. Kadının, erkekle her anlamda eşit olduğunu söylemek dünyayı doğ

Bugünün çağdaş aklıyla hiçbir kıyas yapmadan ve şartları göz önünde bulundurmadan, o günleri değerlendirmek objektif bir bakış açısı mıdır? O günün ve hatta bugünün kadının toplumdaki yeri erkekle eşit değildir. Dikkat edin hukuk bakımından demiyorum. Her ne kadar bugün kadın ve erkek eşit görünse de ortada apaçık bir şey var ki bunun aksini söylüyor. Erkek daima baskın. Bugün bile hala eşitsizliği konuşabiliyorken, 600’lü yıllara döndüğümüzde neler olabileceğini düşünebiliyor musunuz? Erkeğin egemen olduğu toplumlarda, Kur’an’ın direkt erkeği muhatap alması gayet mantıklı.( Yanlış hatırlamıyo

Ben de evli değilim, ben de alınmıyorum... Ama cidden çirkin sözler...

Siz kadınları muhatap(!) alıyorsunuz da ne oluyor? "Kur'an adam yerine koymuyor sizi" diyorsunuz. Daha ne olsun! Bence de konu gayet açık! Arkadaşlarım cevap vermişler; ama ısrarla "konu kadına verilen haklar değil, sizi muhatap almaması" diyorsunuz. Konu zaten apaçık ortada ama görmüyorsunuz, kendi yazınızla doğrulamışken üstelik...

Ben sizinle eğlenmiyorum; fakat siz okuduğunuzu kesinlikle anlamıyorsunuz. Adet halini soran Allah değil. Böyle bir saçmalık olur mu?! Evet! Çünkü kadın için eziyettir. Adeti de kadın bilir, sancıyı da kadın bilir. Gidip peygambere kendi adet halini soracak değil ya! Eylemi gerçekleştirmek isteyen erkek; dolayısıyla muhatap alınan da erkek. Ne diyor ayette: Kadın için ezadır yanaşmayın. Sizin mantığınıza göre, kadın “ben adet oldum, eşimle birlikte olabilir miyim?” şeklinde sormalı. Cevap olarak da “ hayır eziyet çekiyorsun, olamazsın” denmeli. Bunun neresi mantıklı?

Bahsi geçen ayette kadının adet hali sorulur. Peki soranlar kimdir? Kadın kendi adet halini soracak değil ya! Cevaben adet hali ezadır der, dolayısıyla “Ey kadınlar! Eziyet çekerken eşlerinize yanaşmayın” gibi saçma sapan bir hitap olur mu?!

Bir de şöyle soralım: Kadın hakları niçin vardır? Yoksa erkekler kadınları insan yerine koymamış mıdır? Erkekler, kadınlara ne yapmıştır ki kadın hakları oluşturulmuştur? Bunları cevapladıktan sonra şu soruyu sorun: Kur’an’da kadınların hakkı konusunda, erkeklerin muhatap alınmasının sebebi kadınların daima erkekler tarafından ezilmeleri midir? “Allah sizi adam yerine koymuyormu?” sözünüzde bile ayrımcılık var. Kadın adam yerine konmaz. Eğer kadın bir yere konacaksa ancak insan yerine konabilir. Diyeceksiniz ki laf gelimi, diyeceksiniz ki... Türkçedeki adam yerine konmak deyimi “İnsan yer

Yahudiler de Hz İsa için aynı şeyi söylemişlerdir; ama bu peygamber olduğu gerçeğini değiştirmez. Çok adilane bir açıklama(!) Yahudileri katledenler de müslümanlar zaten(!) zencileri de, kızılderilileri de...(!) liste uzar da gider... Yaptığınız çıkarım çok mantıklı(!) herşeyi dine ve İslamiyet’e atalım olsun bitsin... Pes yahu!

Bazı peygamberler, bazılarına göre mucize veya güç olarak üstün tutulmuştur. Ama bu "en çok Hz. Süleyman'ı sevin en az Hz. Nuh'u sevin" demek değildir. Neyse uzatmaya gerek yok... Sevgiyle...

Sevginin boyutunu ölçseniz ne olur ölçmeseniz ne olur? Alakayı kuramadım. İsim takmazsanız sevinirim.