itirazci

Absurdizm önemli bir noktaya değişmişsiniz Dinci (dinli) kesimin bu çelişkiye karşı geliştireceği (veya geliştirdiği) arguman, zaman kavramının (geçmişin, geleceğin) insana özgü olduğu ve yaratıcıyı bağlamadığı yönündedir. Bu nedenle, senin çelişki olarak tespit ettiğin, herşeyi bilmek ve herşeyi yapabilmenin yanında, ezeli ve ebedilik (zamandan münezzeh olma) özelliğini de kafa karıştırmak için araya sokuşturacaklardır. Böylece durum, daha da içinden çıkılmaz bir hal alacaktır. Dinci bu noktada Allah herşeyin en iyisini bilir deyip kafi dozda uyuşturucu ile rahatlama moduna girecek ama sen

Haci, yazılarınızı büyük bir merak ve takdirle takip etmekteyim. Kimi zaman, kaleme aldığınız düşüncelerinizi (makalelerinizi) hazmetmek, kolay kolay mümkün olmasa da, farklı düşünce şekliniz dikkat çekici. Ana hatları ile aydınlanma sürecini ele aldığınız bu yazınız da, kendime adıma faydalı olmuştur. Teşekkür ederim.

Zararlı olan kısmı, Misyonerliği ve yayılmacı anlayışıdır. (Gerçi, Misyonerlik tanım olarak İslam'a uymasa da, uyanı, Tebliğ diye literatüre sokmuşlar) Kendilerine benzeyen bir toplum yaratma gayreti içindedirler. Toplumda İslami çoğunluk yakalandığında ise, Tebliğ yerini Baskı'ya bırakmaktadır. Yüzlerce sene öncesinin adetlerini, sorgu kabul etmeden günümüz toplumuna uygulamaya kalkarlar. Üstelik adetlerin ve geleneklerin değiştirilmesi dahi, gündeme getirilemez. Süphe edemez, sorgulayamazsınız. Aslının "Oku"mak (Bilgilenmek) olduğu iddia edilir. Hem ayetlerle hem de hadislerle, bilime v

Konu başlığı biraz ağır kaçmış ama özü, gözümüzü açmaya yetiyor. Araplar nasıl anlar bilmem ama biz Türk'ler bir yazıyı (hükmü) okurken, vurguya bakarız. Evvel zaman içinde, ülkenin en korkunç bataklığında yaşayan ve cariyelerini zorla satan 'Shreko' adında şerefsiz bi adam yaşarmış. Shreko'nun, altı tane yüzlerine bakmaya bile doyamayacağın cillop gibi cariyesi varmış. Bunlarında dört tanesi güzel huylu ve ahlaklı iken, aslen anne tarafından Moldavya göçmeni olan ikisi ise bazı komunis söylemler ve anarşik tavırlarla Shreko'yu canından bezdirirmiş. Neyse efenim, develerin boyunlarını inci

Sayın ayferkaya Gaybı bilen bir tek Allah değil mi? Şimdi söylenen hiç birşey, sizi tatmin etmeyecektir. En iyisini Allah bilir. Mesela bana göre; evrim sürecinin ileriki adımlarında İnsan, çöpsüz üzüme dönüşecektir. En iyisini Allah bilir Stephen Hawking'in tasavvur ettiği dünya dışı varlık (yaratık) animasyonlarını seyrediniz. Belki bir fikir verir size. Tarihteki buluşları ne güzel ifade etmişsiniz. Her buluş bir öncekini tahtından indirmiş. Bu gelişmenin ve ilerlemenin en akli göstergesi. Herhangi bir din için de aynı şeyi söyleyebilir misiniz? Dinler arası rekabeti hariç tutarak.

Sayin optimum, Yanlış anlamıyorsam eğer, siz, zaten bu dini inanç değişikliğinin sebebini açıklamışsınız. Bilmece bildirmece el üstünde kaydırmaca, sabun? Nedir? "Sabuuuunnn" Ben firavun olsam, aman paşam o öyle olmaz, aman hünkarım böyle yapılmaz denen bir sürü rahibi etrafımda istemem. Hadi rahipleri geçtim, 10 tane de tanrı istemem. Yok Amon bunu der, Ra şöyle yapar, Set ağlar, İsis ağzımıza ...? Öyle bir güç elde etmelisin ki bunların hepsini birden temsil edebilsin. Azıcık kafayı çekince, başlarım sizin şarap çanağınıza da demiştir bigün illa. Rahiplere kızıp, Tanrıları yakmış her

Sayın mask Yani, şu şekilde bir benzetme yapabilir miyiz? Biz esasında akvaryumun (uzay) içinde yaşayan balıklarız. Akvaryumun da sahibi Allah. Sınırı cama kadar olan ve bize göre sonsuz büyüklükteki bu akvaryumda, ısıyla, ışıkla, suyla, otla, böcekle, enva-i çeşit canlı/cansız mahlukatla birlikte bulunuyoruz. Adetullah dediğiniz şey, sanırım bir balık olarak, "Akvaryumdaki suyun ısısını değiştiremezsin!", "Gelen ışığın şiddetini değiştiremezsin!", "Suyunu kendin temizleyemezsin!" vesaire vesaire. Bunları zaten camın arka tarafındaki Allah bir kurala bağlamış ve mikaille, cebraille hallediy

Konuyu okuduktan sonra, benim aklıma takılan bir kaç nokta oldu. Diyelim ki, Allah çamurdan (balçık, su vs her neyse) hamurumu yoğurdu. Sonra da verdi fırına kürekle. Piştik piştik sonunda insan suretine büründük. Bu sürecin sonunda, kaderle ilgili Allah'ın önünde iki seçenek yok mu? 1. Allah, fırından çıkan bedenimi prize takıp, -Dünyaya saldığımda ne yapacak acep bu fani- deyip, monitöründen tüm olacakları önceden görür ve bilgi sahibi olur. Bu durumda, herşeyi önceden bilmesi çok anlamsız durmuyor. Olabilir yani. Ama bu yaklaşım, başka bazı ciddi soru ve sorunları da beraberinde getiriy

Eğer denildiği gibi, İslamiyete davet için gönderilmiş bu mektuplar (yazılı belgeler) varsa; bu islam dini açısında da büyük problem yaratır. Bütün kainatı düzenleyecek kuralları içeren Kuran-ı Kerim'i; taşlara, hurma kabuklarına, hayvan postuna, deri -ne bileyim bilimum alakasız/özensiz materyalin üstüne -yaz. Sonra bi yerlere tıklım tıkış sıkıştır... Günün birinde bir keçi gelsin bunları yesin ama elin kafirini dine davet ederken; kağıtlar/deriler kullan. Sonra bu mektupları buldum gördüm diyen biri olsun... Olacak iş mi yahu... Akla mantığa ters... Kuran'a o dönemde verilen önem bu mu yan