lamira

Cohen rules!

Çok teşekkür ederim fakat zaten ben G-proteinleri ve kenetli reseptörlerini biliyorum az çok. NCBI'dan kodlayan DNA sekanslarına da erişebiliyorum Şimdiye kadar G-protein aktivitesi ve yapısıyla ilgili çalışmalar izole edilmiş hücre membranı ve pürifiye edilmiş proteinler kullanılarak yapılmış sanırım. Bir de hücre içi floresan resonans enerji transferi yapıldığını biliyorum. Bunun dışında canlı bir hücrede doğrudan gözlem bilimsel yayınlarda var mı diye merak etmiştim.

sana bankacı 1 yetele kredi yerine cebinden 1 yetele çıkarıp vermişti ve sen de "ama ben de bir şeyler imzalamak istiyorum" demiştin ya, en güzellerdendi o neyse, başlığın altını boşa doldurmayalım. hoş geldin bence

ama sen 1 yetele insanıydın ki

İyi akşamlar! G-protein aktivitesi ve heterotrimerik yapıları şimdiye kadar insanda canlı bir hücrede gözlemlendi mi? Elimdeki 2007 tarihli bir makaleye göre henüz gözlemlenmediği söyleniyor. Bilen varsa yardımcı olabilir mi acaba?

fahişe - teoman şahin kuşa, kuzgun leşe, ben değil bu dünya fahişe... http://www.youtube.com/watch?v=8k-91wAznQ0

Elbette genel kanı etik kuralların her zaman geçerliliği olduğunu gösterebilir fakat bu konuda çeşitli yayınlara baktığımızda sorun doğallığın bozulması ve genelde bir inanışa bağlı olarak ahlaki sorunlar olarak sıralanıyor. Bu soruyu sormamdaki amaç bir deney düzeneğine yönelik hazırlığımdır. Embriyonik kök hücrelerin terapatik kullanımlarıyla ilgili bir deney düzeneği kuracağım ve bunun şimdiye kadar edinilmemiş bir bilgiyi hedeflemesi gerekiyor. Deneyimde kimerik insan embriyosu kullanacağımı belirteceğim fakat tartışma bölümünde günümüzdeki kullanımıyla ilgili sorunlara değinmem gerekiyor

Teşekkür ederim. Evrimsel hiyerarşi açısından fareyi model olarak kullanmamız zaten mantıklı fakat arada olan farkların kesin bir şekilde incelenmesi gerektiğinde model organizma kullanımı sorunlar çıkarabiliyor. Benim de sorum aslında bilimsel olarak değerlendirildiğinde gerekliliği olan bir deneyin tıbbi etik kuralları engeline takılması. Kimerik insan embriyosu yapmanın yasak olmasının etik kurallardan başka ne gibi bir nedeni vardır?

Cevabınız için teşekkür ederim fakat eşey hücrelerinin öncüllerinde yapılan modifikasyonların normale yakın sonuçlar doğurabileceği de araştırmalarda belirtilmiş. Örneğin, farklılaşmış embriyonik kök hücre kullanımında değindiğiniz anomali oranı oldukça düşük seviyelere çekilebiliyor. Mesela sıçan fibroblastlarını kullanıp kimerik fare elde ediyoruz ve belirli yolaklarını takip ediyoruz. Fakat, kesin olmayan "İnsanda da bu böyledir" sözünü söylememiz için bir yığın araştırma yapmak gerekiyor. Bu kesin olmayan bilgi bize yaşam bilim hakkında ne denli sommut veriler sağlayabilir ki? İnsanın bi

Merhaba! Daha önce forumda kimerik embriyolarla ilgili bir başlık okumuştum. Orada yapılmamasının iyi olduğundan, bu deneylere harcanan zamanın ve emeğin sadece doğayla uğraşmak olacağı için yanlış bir deney düzeneği olduğundan bahseden mesajlar da vardı. Benim sorum aslında kimerik insan embriyosunun denenmemesinin nedeni olarak daha çok ahlaki sorunların gösterilmesiyle ilgili. Başka hiçbir neden olmaksızın çoğu biyokimyasal ve nörolojik yolaklarla kanser yolaklarının daha iyi belirlenip buna uygun terapatik tedaviler uygulanmasını sağlayabilecek bu deneylere neden izin verilmiyor? Kullan

the hardest part - coldplay http://www.youtube.com/watch?v=TNV4QP_6xj0

böylesine sevilecek bu dünya "yaşadım" diyebilmen için...

Kolay yolunu bilemiyorum sanırım ben. Kusura bakmayın, yardımcı olamadım

Melaba! Boşluk bırakacağınız satıra gelip sağ tıkladığınızda "Paragraf" seçeneği çıkacaktır. Oradan aralık değerini 0.5 yapabilirsiniz. İyi akşamlar

sanırım izlemedin videoyu, oysa her an 10 puanlık uzman sorun gelebilir bak zebrafish, benim bunlardan var labda abisi >> bu da onlarla ortak birkaç özelliğimiz: güneşin oğlu'ndan özgü namal söylüyor, çapkın kız! http://www.youtube.com/watch?v=MkZkAyWlsVI

ben de onu düşünüyordum tam. lodish'le evlenip seni evlat edinmek negsel olurdu bebichu. izle güzelce, quiz yaparım bir ara.

lodish'le ilişkimiz çıkmaza girdi. anlaşamıyoruz bir türlü. o "surface plasmon resonance" diyor, bense "500 yıldır ülkenin hiçbir yerinde kimsenin mutluluktan ölmediği ileri sürülüyor" dedim. kızdı bana ve cevap verdi güzel yüzündeki benlerini oynatarak, dedi ki: "aynı şekilde mutsuzluktan da ölenlere rastlanmadı, zira cuma günü sen telef olabilirdin" neyse. bak tüm foruma geliyor şimdi dinlediğim: let me tell you now everybody is talking about revolution, evolution, masturbation, flagellation, regulation, integrations, meditations, united nations, congratulations! all we are saying

hatırlat da haziran'ın sonlarında çocukluğumu yakalım sen beni öpersen belki de ben fransız olurum şehre inerim bir sinema yağmura çalar otomobil icad olunur, zarifoğlu ölür dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür. -senegalliler dahil değil sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi o vakit bir sufiyi tül darplarla gebertebilirsin hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin -yoksa seni rahatsız mı ettim? sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göz