AlterMann

Güzel bir başlıkmış. Ben de burada birkaç defa demokrasiyi eleştirmiştim. Demokrasinin eleştirilmesine gelen itirazların (yani demokrasi savunmalarının) özünde yüzeysel, ezberci, hatta duygusal bazı tepkilerden oluştuğunu görüyoruz. Bunlar meseleyi kavramış olarak gelen itirazlar değil. Daha çok bir tabunun bilinçsizce savunulmasına benziyor. Uygulanan şekliyle -hatta bırakın uygulamayı, teorik şekliyle bile- Demokrasinin toplumu ileriye götürmediğini ve gerilettiğini görebiliriz. Doğa bütün gelişimini evrime borçludur. Evrimin temeli de doğal seçilimdir. Doğal seçilim, doğada güçlü ve

Bir de müslümanlarda çok tuhaf bir davranış şekli gözlemliyorum. Her kim müslüman olmadığını belli edecek birşey söylerse, "hurra" deyip üzerine çullanıyorlar!... "Niye konuşuyorsun, niye açıklıyorsun, senin inancından bize ne, saygı göster" vs. vs. Yahu milyonlarca insan, her gün, milyonlarca defa, "müslüman olduğunu" gözümüze sokacak şeyler yapıyor yada söylüyor, bas bas bağırıyor!... O zaman niye hiç sorun olmuyor?!?

Lale mansun "müslüman değilim" demiş, ama bir de öteki söylediklerine bakın! http://www.gecce.com/pages/haber_detay.asp?haber=100176 "Müslümanım" deyip de, türban, şeriat, cumhuriyet, demokrasi konularında saçmalamamasını tercih ederdim ben.

"Dünyanın en pahalı akaryakıtını kullanmak hoşunuza gidiyor mu?" Sorusuna "Evet" diyen 50 kişi çıkmış (%4)... oha! ... Ve eğer şu tablo doğruysa... Vergi oranı ve fiyat bakımından Türkiye'yle "karşılaştırılabilir" bir ülke yok dünyada!.. Yani "birinci" olmakla kalmamışız.

"Benden dolayı" demiyorum ama kimden dolayı olduğu da belli değil! Çünkü ne bir açıklama var ortada, ne de o başlıklarda kavga, küfürleşme gibi ("gerekçe" görülebilecek) birşey var... Yani "bu konuları konuşmayın, dikkatli olun, çekerim kulağınızı" denmek isteniyor?! Ben de yönetimden bir açıklama bekliyorum.

http://fotogaleri.ntvmsnbc.com/detay.aspx?...=17080&dp=1 Yüksek vergiler nedeniyle dünyanın en pahalı benzinini Türkiye kullanıyor! Fakat dünyada insanlar sokağa dökülüp hükümetleri protesto ederlerken, Türkiye'de "tık" yok! Haa tabi Türkiye'de de protestolar var şu anda! "Mücadeleler" var... Neyin mücadelesi?? TÜRBAN'ın!... Türkiye, işini gücünü bıraktı "nasıl daha dinci oluruz"un mücadelesini veriyor! Bu konuda "formüller" arıyor! Yazıklar olsun bu kadar aptal bir ülkeye!... Ne özgürlüğü, ne demokrasiyi, ne laikliği, ne de iyi bir yaşamı hakediyoruz!... KÖLE olmayı hakediyoruz

Yersiz olup olmayacağına hangi ulu makam karar veriyor?... İsteyen tartışmaya girer, İSTEMEYEN GİRMEZ, kimseye zorla "şu başlıkta yaz" denilmiyor. Orada kavga eden yok, hakaret eden yok, adam gibi insanlar görüşlerini yazıyor. Ama tepeden birilerinin "hoşuna gitmedi" diye engel konuluyor. Üstelik de aynı sansürcü zihniyetin mağduru olmuş (yani sansürcülüğün ne kadar kötü olduğunu bilmesi gereken) bir site yapıyor bunu! Ateistcafe'de siyasi konular hakkında bir not yazılmış, ama onun da hiçbir inandırıcılığı yok. Kaldı ki o notta "siyaset konuşmayın" değil, "gereğinden fazla başlık açmayın"

Aslında iyi oldu, son sözü ben söyledim huhahah

Ateistcafe'de (benim de yazdığım) iki başlık küt diye kilitlendi! Üstelik hiçbir açıklama yapılmadan. http://forum.ateizm2.org/index.php?showtopic=7213 http://forum.ateizm2.org/index.php?showtopic=7166

Rexino, burada sorun şu: Olay, kadının "kendi hayatını" mahvetmesiyle kalmıyor. Yani türban "bireysel" sınırlar içinde kalan bir nesne değil. Hatta ve hatta, türban bireysel bile değil!... Yani bırakın o sınırlar içinde kalmayı, o sınırların içine aslında girmiyor bile! Neden?... Çünkü türban islami kurallara göre kadının saçının görünmesini yasaklama aracıdır. Şimdi bu cümleye dikkat edersen, "görünmesini" diyorum, yani bu esas olarak kadının "etrafındakileri" ilgilendiren bir konu, kendisini değil. Bu yüzden de kapanma işini kadınlar kendileri için ve kendi istekleriyle değil, etrafların

Ezberci davranan sensin. Dinde kadının ikinci sınıf görülmediğine dair bilgiler sunabilir misin? Neye dayanarak bunu söylüyorsun?? Dinde türbanın anlamının ne olduğunu zannediyorsun ki? "Hoş bir aksesuar" filan mı? Elbette bu kadının erkekten daha değersiz olduğunu, eşit olmadığını ve ona itaat etmesi gerektiğini savunan dünya görüşünün bir işaretidir. Saydığım iki noktadan ikisine de itiraz edemediğin halde türbanı savunmaya devam ediyorsun.

Türbanın bir insan hakkı olduğu, dincilerin popüler bir çarpıtmasıdır. Birincisi türban, kadını ikinci sınıf ve bir günah nesnesi olarak gören dinsel hegemonyanın kadın üzerindeki baskı sembolüdür. Yani kendisi zaten insan hakkına aykırı birşeydir! İkincisi türban bireysel değil toplumsal bir ideolojinin sembolüdür. Bu ideoloji de totaliter ve yayılmacı karakterdedir. Bir kıravat takmak yada uzun saçlı olmak gibi değildir yani. Dinciler bunları iyi bildikleri halde, türbanın bir özgürlük yada insan hakkı olduğu yalanına sarılarak ilerleyip güç kazanmak isterler.

Elbette değildir. Zaten ortada hukukun üstünlüğüne ilişkin bir karar var, hakimin değil. Hakimler büyük siyasi baskı altında olmalarına rağmen, hukuki bir karar verdiler, yani işlerini yaptılar. Hukukun istünlüğü, çoğunluk iradesinin hukuktan üstün olması ise HİÇ değildir.

"Türkiyedeki hakimler bilim fukarası" ise, halk onlardan daha mı çok bilimsel?! Yani benim söylediğimi geçersiz kılan bir veri mi bu?... Laf olsun diye konuşuyorsun.

Evet Laikliğin açık bir tanımı yapılıp kanuna koyulması gerekir bence de. Yoruma yer bırakmayacak kadar açık olmalı... Bazıları okullarda türban olmasını laikliğe aykırı bulurken, bazıları bulmuyor.