-
İçerik sayısı
23 -
Katılım
-
Son ziyaret
Topluluk Puanı
0 Neutralred Hakkında
-
Derece
Member
- Doğum Günü 24-05-1988
Contact Methods
-
MSN
trselfcrime@hotmail.com
-
Website URL
http://
Profile Information
-
Gender
Male
-
Interests
~
Güncel Profil Ziyaretleri
2.287 profil görüntüleme
-
Panteizm, Panenteizm, Pandeizm, Panendeizm
Başlık, red kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Edindiğim bilgiler neticesinde (ayrıca etimolojik köklerinin yorumuyla) ilgili kavramların tanımı aşağı yukarı şöyle olmaktadır: panteizm: tanrı = evren. bu durumda tanrı ve evrenden (ikisi aynı şey) oluşan doğa devinim içerisindedir. panenteizm: evren tanrının bir parçasıdır, ancak aynı zamanda tanrı da değildir. evren tanrının içindedir. (spinoza felsefesi) pandeizm: panteizm + deizm. bu görüşe göre evren, aşkın tanrının bir parçasıdır, ancak aynı zamanda tanrı değildir. ek olarak tanrı ile maddi varlık (evren) arasında bir etkileşim yoktur. panendeizm: evren tanrının içindedir ve onun b -
Merhaba. Bu dört kavram hakkında bilgisi olan var mı? Hepsi birbirine yakın kavramlar olmakla birlikte, ayrıldıkları ince çizgiler var. Bazıları hakkında bilgi sahibiyim ancak "panenteizm" ve "pandeizm" gibi kimi kavramlar birbirine oldukça yakın. Bundan dolayı ayrım yapmak oldukça zor...
-
bilgilendirme için teşekkür ederim
-
Uzayda kütle çekimi SIFIR mekan var mı? Kendi galaksimizde bu mümkün olmayabilir. Boşluktaki bir cisim kütlesi en yoğun olan diğer bi gök cisminin yörüngesine doğru kayacaktır. Peki Galaksiler arası boşlukta? İki galaksi arasına bırakılan bir cisim de kütlesi yoğun olan galaksiye çekilebilir. Kütleçekimi SIFIR olan bir mekan mümkün değildir düşünceme göre. Peki atomaltı parçacıklarının veya kuarkların yapıtaşını oluşturan enerjinin kütle çekimi nasıl yorumlanabilir? Fikirlerinizi beklemekteyim. Selamlar..
-
Evet siz bilmiyorsunuz. Evrim gerçeğini yadsımıyorum. Veya ilahi dinlerin insan yapımı uyduruk modern mitler oldugunu. Kafanızdaki Tanrı kavramı hep hak dinler kalıbında olan mıdır? Evet bana enerjinin arkasında yatan mutlak gerçeğin madde veya tanrı, ide, töz olup olmadığına dair bilimsel bir gerçeklik sun. Ben bunun bilinemeyeceği düşüncesindeyim. Sizin de "tanrı" anlayışınız belli kalıplar içerisinde sayın taopaipai. Tanrının var olup olmadığı ancak enerjinin kökenini yorumlamakla açığa çıkabilir. Ve bu günümüzde pek mümkün değil sanırım.
-
İyi geceler.. Kısaca bi kaç noktaya değinmek istedim gecenin bu vaktinde. Öncelikle ateist agnostisizm ve teist agnostisizm bölünmesi "agnostisizm" yapısıyla çelişmiyor mu? Hem tanrının var olup olmama durumunun bilinemeyeceğini söyle hemde akabinde inanmak ve inanmamak eylemlerine yönel. Neticede bu görüşün ön plana çıkarttığı model ateizm ve deizm olmuş olur. Bi ikinci nokta nihilizm. Bir nihilist ateist olamaz kanımca. Kuantum mekaniği gereğince madde-töz, töz-madde etkileşimini dogmatik yapılarda yorumlamak mümkün değildir. Aynı yaklaşımla bir nihilist, deist'te olamaz. Ancak Agnosti
-
az önce melih gökçek ve kemal kılıçdaroğlu'nun tartışmasını izledim. bu özür dilemeyenlerde; melih gökçek'in düştüğü çıkmazın ve kaosun yarattığı telaşa sahipler. ayrıca, o bir türk aydını değil; çakma bir lamer bozuntusu. daha neler görecegiz
-
TengeriinBosig, öncelikle bu konuyu bu kadar gereksiz buluyosan bu gereksiz yorumlarını yapmanın anlamı nedir arkadaşım? burda kimsenin komplekse girdiği yok (kendin dışında) sonuçta burası sanal bi platform birbirimizi tanımıyoruz. burda yapılan fikir alışverişidir, farklı düşünce paylaşımlarıdır. tartışma kültürüdür. duyguların ya da bireysel hayatın anlamlandırılması değil bilgilerin niteliğidir burda önemli olan. bi kere içeriğinde dinsel mesajlar olan bi şiirde duygulaıp ağlayan bi ateisti kalkıpta referans olarak göstermen acizliğini kanıtlayan çok büyük bi etken. konuya nesnel ya
-
tekrar selam IFeelGood. konuyu kişisel tartışmalara çekmemek için size ve bikaç arkadaşa yüzeysel cevaplar vericem. burda önemli olan zaten realiteyi kavramamız. bayrağımızdaki hilal'in islami simge oluşunu kabul ediyoruz. tarhisel geçmişine baktığımız zaman zaten sana katılmamak elde değil çünkü tek tanrılı dinlerden önce insanlar gök cisimlerine tapıyolardı. bilindiği gibi sasaniler zerdüşttü. ve tabii ki hilal'i simgesel bağlamda onlar sıfırdan üretmediler. vurgulamak istediğim nokta islam kültürüne geçiş dönemiydi ki bunu anladığınıza da eminim. kurtuluş savaşını bu dizelerde temsil
-
bayraktaki aya şikayet etmeyin. istiklal marşına şikayet etmeyin. asırlardır islami hiyerarşinin altında ezilen özgün bir toplum olduğumuz için şikeyet etmeyin. evet ülkemiz bugün de araplara satılıyor yarın da satılacak.. ama sorun yok değil mi? evet büyük bir sorun var. öncelikle bu sorunun yol açtığı farklı bir sorun da, bu durumdan rahatsız olmayan ateistlerin içine düştüğü ironidir. evrensel bayrak kızıldır sevgili IFeelGood. özgürlüğün rengidir. "bayraktaki hilal islamı sembolize ediyo hadi arkadaşlar devrim yapıp şu bayrağı değiştirelim" diyerekten bu konuyu açmadım. az da olsa bazı
-
konuyla olan ilgisinden dolayı yukarıda vikipedi'den türk bayrağı'nın tarihi ile ilgili kısa bi alıntı yaptım. orta asya türk tarihinde türklerin göktanrı inancının baskın gelmesinden kaynaklı açık mavi renkin çokça kullanıldığını biliyoruz. üzerinde durmamız gereken nokta, islamiyet'in sembolü olan "hilal"in ne zaman ve hangi nedenle türk kültürüne empoze edildiğidir. öncelikle hilal'in nasıl islamiyet'in sembolü olduğunu bilmek gerekir. bunun için de sasani imparatorluğu'nun tarihini incelemek gerekir. (2. pers imp. 224 - 651) yani realite şudur ki pers imparatorluguna hakim olan s
-
bence herkesin bi şair kişiliği vardır. ne mutlu hayatı yorumlayana ve üretene.. bu da benden olsun, şiir ile fazla ilgilenmiyorum ama forum a şiir asan arkadaşların ilgisini çeker belki.. -- unutuyorum bazen. nerede olduğumu ve ne yaptığımı.. bazen de umursamıyorm hayatı. böyle gidip gelmek daha iyi sanki.. ya da yazıp yazıp silmek, şimdi olduğu gibi 23 ocak 2008 -- red.
-
açtığım bu konu belli bi fikrin savunuculuğunu değil, sizlerin de katkılarıyla çeşitli yorumlamalar yaparak kavramları bilimsel, psikolojik ve sosyolojik alanda analiz edebilmemize olanak tanıyacaktır. öncelikle temel zıt kavramları ele alalım, sıcak-soğuk siyah-beyaz gece-gündüz yaşam-ölüm (...) bilindiği gibi bu kavramlardan herhangi biri olmasa diğeri de var olamaz. birbirlerini tamamlayan paradigmalar. ama üzerinde durmak istediğim kavram "güzellik" kavramı. neye göre güzellik, neye göre çirkinlik? çevremizde bize estetik görselliği ile çekici gelen, bizim ona sempati duyma
-
son izlediğim film "amelie" (yann tiersen imzalı soundtrackleri ile ön plana çıkmış fransız yapımı güzel bi film) tavsiye edeceğim psikolojik / şizofren bi film ise "makinist" tavsiyelerinizi araştırıyorum arkadaşlar.. bu konuyu güncel tutalım. selamlar..
-
Başbakan'ın ve Genelkurmay'ın 8 Mart'a damgası...
Başlık, red kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
güzel paylaşım. 8 mart geçmesine karşın yankıları sürer oldu.. bursa da 9 martta höc tarafından yapılan yürüyüşü 20 kişi kadar olan gerici-faşist grup "türbana uzanan eller kırılsın!" diye slogan atarak provoke etmeye çalışmıştı.. bugün 10 mart ve uludağ üniversitesinde 4 sol görüşlü öğrenciye faşist saldırı olmuştur. bunu protesto edenlerden 6 sı yaralanmış 30 kişi gözaltına alınmıştır. anlatmaya çalıştığım olaylar toplumda domino etkisi yaratmakta.. türban ın kadını susturmada baskıcı bir rol oynadığını, türbanın kadını sömürdüğünü her defasında vurgularız. komünist tutumun etkisi uludağ ü