Jump to content

onikinciboyut

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    751
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne onikinciboyut kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. kirec,

    "varlığın merkezi ve bu merkezi ele geçirmiş sonsuz güç ve hakimiyeti olan, kusurlu kısıtlı varlıklar vareden bir bilincin olma ihtimali olmama ihtimalinden çok daha mantıklı" diyorum sadece.

    uzayda hayat varmı yokmu bu ayrı konu.

    uzay ezeli değil.

    fizik kanunlarımızda ezeli değil.

    maddenin ne aslını ne özünü bilmiyoruz. bu yüzden fizik kanunlarının esiriyiz.

  2. şimdi neyi araştırıyorsun ben tam anlamadım...

    bilinçli türler olabilir evrende bizden başka...

    ama bunun varlıkla yoklukla ilgisi ney...

    sonsuz zaman çizelgesinde ben herhangi bir zaman diliminde varolduysam ve ilerde organize olarak; daha üst bilinç düzeyine erişecekse türüm, bunun benzeri daha önce neden yaşanmış olmasın?

  3. varlık var.

    yokluk yok.

    bu iki gerçeklikte de hemfikiriz.

    peki neden insan ilk kompleks bilinç olsun? neden daha üst bilince ait varlıklar olmasın?

    (benzerlerimiz farklı gezegenlerde olduğunu düşünenler olsada izleri yok veya ulaşamıyorlar)

    yokmu bu varlığın gerçek kaynağı!

    bizim fizik kanunlarından farklı kanunlara sahip bir evrende üstün bir bilinç neden olmasın?

    ateistler teizmdeki çelişkileri eleştirirlerken kendi çelişkilerini neden es geçerler?

  4. İnançsızlık düşünce sistemi şu şekilde ilerlemektir.

    1-ATEİZM (kesinlikle tanrı yok)

    2-AGNOSTİZM (ulan yoksa varmı )

    2-PANTEİZM ( var galiba ama ben bunu istediğim bir şekle sokayım)

    3-DEİZM ( ulan tanrı varmış ama yok ya,din yoktur bunu kaldıramam artık)

    4-TEİZM ( bir tanrı var ve bizi başı boş bırakacak değildir.Güneş olurda ışığı olmaz mı değilmi ama.O zaman dinde vardır.tebrik ederiz müslüman oldunuz )

    daha 1. sınıfı tekrarlayan birsürü şahıs var

  5. haci, sen git idrar tahlili filan yap.

    bunlara senin kafan basmaz. kuşağının ve sonraki bir kaç kuşağın kolay kaldıramayacağı şeyler.

    basmadığı içinde hiçbir zaman inilememiş olduğu halde saf vakumda yarım enerji vardır diye sayıkla.

    o senin alıntıladığın enerjinin olduğu vakum saf vakum değil.

    ayrıca sicim teorileri ve m teoriye alternatif olmadığı halde mantığın almadığı için, adamların çalışmalarını hiçe say.

  6. eğer bir tanrı kulunun 5 kez yere kapanmasına muhtaçsa ona tanrı denemez.

    ha bunu insanların iyiliği için istiyor derseniz de, kuluna iyilik tavsiye edene de tanrı denmez...

    tanrı yapar. yapamadığı bir şey için insanlara veya yarattığı herhangi birşeye telkinde bulunmaz.

    tanrı insan değildir. insan tanrıdır.

    son cümleye anlam veremedim?

  7. Mantığımıza ters gelmesi tamamen alışkanlıklarımızdan kaynaklanmaktadır.

    Hiper boyutlar ve hiper uzaylar fantazi değildir.

    Öncelikle matematiki gerçeklikleri vardır.

    Sonra, klasik kuralların açıklayamadığı ve asla açıklayamayacağı fiziki bulguları açıklarlar.

    Bigbang öncesi tekillik olarak adlandırılan, bizim evrenin kanunlarının götürebildiği son noktayı açıklamak için alışkanlıklarımızdan kurtulmak gerekiyor.

    öklit uzayı ve eliptik uzay kavramları, küresel simetri hakkında:

    Tabi olduğumuz doğa kanunlarını algılayışımız 3 boyutlu klasik geometriye göre olduğu için diğer boyutları düşünmemiz zor olmaktadır.

    Yine klasik analitik geometride kartizyen kordinat sistemi ve 3 boyutlu olarakta x,y,z diye adlandırdığımız doğru eksenleri üzerinde düşünmeye alışığız.

    Alışageliğimiz uzay nokta, doğru, düzlem, hacimlerden oluşan x,y,z kordinatlarıyla analiz ettiğimiz uzaydır.

    Alışageldiğimiz boyutlar zaman hariç ileri-geri, sağa-sola, yukarı-aşağı boyutlarından ibaret 3 boyutdur.

    Doğanın özünde ise farklı geometri farklı matematik farklı uzay mevcut.

    Doğanın özü eliptik uzayda daha iyi analiz edilebilmekte.

    Eliptik uzayda alışageldiğimiz doğru aslında bir çemberdir.

    Bir ipten sonsuza kadar sonu gelmeyen bir yol yapabiliriz.

    Bunun en kusursuzu ipi çember şeklinde yaptığımızda olur.

    Eliptik uzayda bir boyutlu küre çemberdir. Tek yol vardır. İki yön vardır. Bu yolun sonu yoktur.

    İki boyutlu küre bildiğimiz kürenin yüzeyidir. İki dairesel yolu vardır.

    Üç boyutlu küre bildiğimiz alışageldiğimiz görsel zekamızın kaldıramayacağı hiper şekillere giriş yapar. Doğada bu da vardır.

    Biz direk kendisini görmüyoruz ama parçalarından var olduğunu anlıyoruz.

    Dört boyut, beş boyut ve dahası.

    Doğada zaman hariç 10 tane olduğu hesaplanıyor. Bir kesinlik yok henüz.

    Matematik olarak ise sonsuz boyut olabilir.

    Eliptik uzayın alışageldiğimiz bizim uzayımıza yansıması Öklid uzayındaki tanımıyla olur.

    Eliptik uzaydaki 2 boyutlu küre öklid uzayında merkeze uzaklığı r olan 3 boyutlu bir hacim kaplar.

    Kürenin analitik formulünde neden doğada kare ve karekökün çokça karşımıza çıktığının sırrı saklıdır.

    Boyut sayısı ne olursa olsun kusursuz simetride, doğada, kürede her zaman üst olarak 2 sayısını göreceğiz.

  8. Mantığımıza ters gelse de fiziki bulgular ve matematiki yorumları evrendeki her partikülün arasındaki mesafenin milimetrenin bile trilyonlarca kez daha küçüğü kadar yakın olduğunu gösteriyor.

    Dolanık parçacıklar da bunun kanıtlarından birisi.

    Zira ışık hızı belliyken ve maddesel iletişimde limitken, dolanık parçacıkların mesafeden bağımsız olması ilginçti.

  9. İstenilen sayıda ve ölçülerde dişli çark (yada kayışlı) kullanarak hız katlama yöntemiyle ışık hızına çıkılır mı? Neden?

    kural1. madde ışık hızına çıkamaz.

    kural2. dişli çark sisteminde, düzeneğe göre hız yada kuvvet artırılır.

    ışık hızına ulaşmak için böyle bir düzenek tasarlayıp uygulamaya da koyabiliriz.

    uygulama da 2 fizik kuralı çatışacaktır.

    bu konuda yorumunuz nedir?

  10. Şimdi ne derdimiz var marsla filan diyenleri görüyorum. Ama şu husus gözden kaçıyor. Herşeyden önce bizim dünyanında ciddi rektifiyeye ihtiyacı var. Denizler kirlendi ve dahada kirleniyor. çöller var ki, mars'ı aratmazlar. Hava kirliliği en azından lokal olarak bir sorun. Rüzgar enerjisi vs. diyoruz, az kirletelim diyoruz ama, o işlerde gelecek pek yok. Nükleer daha başka bir bela. Ne kalıyor geriye?

    Geriye kalan şey şu mesela. Atıyorum çölü yaşanabilir bir yer yapabilmek. İşte size yarın marstada kullanabileceğiniz bir teknoloji.

    anibal, çöllerle ne uğraşırsın çölünde tadı ayrı yaşında mevsiminde.

    http://www.youtube.com/watch?v=-N4hRGk5ZK8&feature=player_detailpage

    artı çölün rengi de muhteşem sanki birisi boyamış gibi.

    pardon, çölü beğenene kadar genler elenip durduydu değilmi.

    dünyanın uzaydan görünüşü de harika. sürüngen atalarımız uzaya çıkmış, dünyanın görüntüsünü beğenmeyenler elenmiş ölmüş. B)

  11. Mars'a yapılacak ilk insanlı uçuşlar, gidip gelmeyi öğretecektir. Ama bunun kısa zamanda, Antartika'daki gibi keşif üsleri kurulmasıyla devam edeceğini görmek zor olmasa gerek. ruslar ayrı, çinliler ayrı gidecektir hatta. Sonuçta orada altına hücum gibi, bu tür bir terraforma en uygun yerleri, mesela buz halinde de olsa suya yakın yerleri vs. bulmak yarışı başlayacaktır.

    eğlence tam gaz devam.

    toruntorunutorunlara bile yeter bu bulmaca

    çöz çöz bitmez

  12. Allah insanlara yardım için yok.

    yanlış. ne zaman dua etsem sıkıntımdan kurtuldum.

    Allah doğayı, hayvanları, dünyayı ve hatta evreni korumak ve ona sahip çıkmak için yok.

    yanlış. hikmet dünyası mı kudret dünyası mı!

    Allah kötülükleri yok etmek için yok.

    kötülüklerin yokluğu bizim yokluğumuz olurdu.

    Allah savaşları, katliamları, jenositleri yok etmek için yok. Hatta onların nedeni Allah'ın sözde varlığı.

    aynı keza.

    Allah doğal felaketleri önlemek için yok. Hatta dedikodulara göre doğal felaketlerin nedeni Allah.

    hikmetinden sual edemiyorum.

    Allah hastalıkları, açlık ve sefaletleri, fakirlik ve düşkünlükleri önlemek için yok.

    10 sene öncesini özlediğimiz oluyor, nostaljiyi seviyoruz. aşırı varlık hali yaşam heyecanını azaltıyor.

    Peki neden var hiçbirşeye karışmayan, hatta herşeyi bozan, yozlaştıran, insana ayak bağı olan bu Allah?

    yanlış yargılarla dolu propaganda cümlesi.

    Bu sorunun yanıtı bir insanın karşılaşacağı en umutsuz, en saçma, en kötü cevaplardan biri.

    bir ümit bir korku. bu da benim döngüm.

    Allah sizi imtihan etmek için var!

  13. "bedenin öyle bir günahtır ki başka bir günahla mukayese edilemez" tasavvufdan...

    burda diğer günahları masum gösterme yok. aksine günahların çirkinliğinden daha büyük bir çirkinlik anlatılmaya çalışılıyor.

    hayattan en ufak bir şeyi çıkarsak gerisi çorap söküğü gibi gelecek ve geriye yokluk kalacaktır.

    bunun için kötülük varsa bizim varolmamızın sonucudur.

    iki benlik olan yerde kavga kaçınılmazdır.

    yakın zamanda aynı kızı seven iki arkadaş birlikte intihar etmişlerdi.

    yanlış davranış diyen de olur onurlu davranış diyen de.

    her halde ortaya bir kötülük çıkacaktı.

    bütün bir mükemmellik hiçbir zaman olmaz.

    mükemmellik kısmi bir kavramdır.

  14. http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=41932&st=0&p=669230&hl=hafıza&fromsearch=1entry669230

    Yeni albümler çıktığında en hit şarkıları dinleriz.

    Büyük zevkle dinleriz.

    3-5 dilemeden sonra artık zevk vermez olur.

    peki ya hafızadan silinse, tekrarlamakdan bıkarmıydık?

    yemek yerken lezzet alırız. çabucak doyar tekrar acıkınca yine lezzet alırız.

    peki hiç doymasak, fiziki limitimiz olmasa, hafızamızda buna uygun olsa?

    türeme ilişkisinde yine aynı. keyif alırız bitmesin isteriz ama kısa en heyecanlı süreci daha da kısa sürer.

    ve yaşa ve enerjiye bağlı olarak birkaç saat, bir gün veya birkaç gün ara vermeden tekrar tadamayız.

    ya fiziki sınırlar olmasa? alışagelmişliğin verdiği monotonlukda hafızanın resetlenmesiyle gitse?

    dünyada insan ömrü ortalama 70-80 yıl.

    çocukluktan kendimizi bilmeye başladığımız günlerden, ergenliğe, gençliğe,orta yaşa, yaşlılığa

    her yaşın ayrı bir güzelliğ var.

    ve biz ne olduğunu anlayana kadar ömrümüz bitiyor.

    peki ya önümüzde istenilen yaşı seçip o yaşın güzelliklerini yaşama seçeneği olsa?

    ruhsal açıdan bakınca gönül sonsuzluğu, sonsuz mutluluğu arzular. ölüm sorun değil ayrılık ve neticesinde yok olmak sorundur.

    şahsen en büyük korkum yok olma korkusudur.

    bundan sonra yaratanın beni sevmemesinden korkarım.

  15. Geçtiğimiz pazar sabahı Cumhuriyet'te bir haber okudum ve sabah sabah inanılmaz gururlandım, ülkenin şu döneminde ilaç gibi geldi haber.

    Ne hoş bir tesadüf ki başlığı açan ruhçu'ya kısmet oldu sözetmek. Gerçi diğer gazetelerde de mutlaka vardır ki varmış, şimdi baktım ve hemen buldum.

    onikinciboyut,

    Bu haberi iyi oku. Bak bakalım neler yapıyor artık bilimciler...

    ODTÜ bu ödülü, bilimin üssü kabul edilen MIT'de aldı.

    üstte at.bkışın cevabını dikkate bile almıyorum.

    ifeelgood, işte mesele bu:

    aktüel haber seviyesinde takip ettiğin bir konumu; yoksa, derinden analiz ve sentez derecesinde bildiğin bir konumu!

    bu yazılımlar çalışırken maddesel süreçte neler oluyor bilir misin?

    arsenikle silikonun buluşmasıyla neler olmuş haberin var mı?

    bütün computer sistemleri

    1. oku

    2. işle

    3. yaz

    bu üç robotumsu fonksiyondan ibaret bilir misin!

    işle fonksiyonu çok ilkeldir bilirmisin! toplama ve kıyaslamadan başka bir iş yapılmaz. ama bütün mühendislik hesaplamaları da dahil her tür hesaplama bu ilkel katmanın üstüne bina edilir. bunları bilir misin!

    quartz kristalinin temposuyla, düzen içinde adım adım çalışma nedir?

    kullandığımız elektronik sistemler son yörüngedeki elektronların yer değiştirmesinin manipüle edilmesinden başka bir şey değil.

    varlık hissi, hayat hissi, benlik hissi, bilinç vs. her tür psiko fonksiyon sadece madde parçacıklarının yer değiştirmesinden ibaret olamaz.

    teistlerde nasıl pir takipçiliği varsa aynı davranışsal modlar ateistlerde de görünüyor.

    bir kaç derin ilimli ama sapık fikirli kişiyi takip etme davranışını sizlerde gözlemliyorum.

×
×
  • Yeni Oluştur...