Mist

Anladım

AKP %38-42 CHP %29-33 MHP %10-14 BAĞ %7-11 DİĞ %6-10

Çok beğendiysen imzana koy

Neyse, üslubun çok rahatsız edici.. Ayrıca eleştirdiğim konuya dair her hangi bir arguman da ortaya koymuş değilsin.. Ezberlediğin ve konuyla ilgisi olmayan şeylerden bahsediyorsun.. Konuyla ilgisiz olduğunu göstermeme rağmen, aynı zamanda göstermediğimi felan da iddia ediyorsun. Nezaket icabı konuya yazmayacağımı belirtmek istedim.. Sen aynı üslubunla devam edebilirsin, nasıl olsa burada kimse müdahale etmez.

Yukarıda yazdıklarımla tamamen ilgisiz yanıtlar vermiş olsan da, bu yazdıklarına da bir iki şey yazalım. Öncelikle bilimsel bilginin yanlışlanabilir olduğunu ben değil, bugün bilim kabul ediyor zaten.. Bugün, her hangi bir bilginin bilimsel nitelikte olması o bilginin yanlışlanmaya açık olmasında yatıyor.. Dogmalar ise yanlışlanmış değil, yanlışlanmaya kapalı bilgilerdir.. Örneğin Ateistlerin ağzından düşürmedikleri, 'Var olmayan bir şeyin var olmadığını kanıtlayamam' geyiği de buradan geliyor.. Metafizik iddialar yanlışlanmaya kapalıdır.. Bu yüzden de bilimsel değildir.. Fakat bilimsel olm

'Mutlakiyetçi epistemoloji' terimini ben uydurmuş olabilirim.. Ama orada anlattığım konuyu anlamış olsaydın, bu terimin de bu şekilde rahatlıkla kullanılabileceğini kabul edebilirdin.. Belki anlayabilirsin umuduyla terimi çok kısaca açmaya çalışayım; Modernist veya Aydınlanmacı epistemeloji, aklın bilgiyi mutlak olarak algılayabileceği, kavrayabileceği üzerine kuruludur.. Bu anlayışa göre bilimin veya bilim adamının görevi, bir olgu üzerine durmadan deney ve gözlem yaparak, tümevarım ile o olguyu 'kanıtlamak' 'doğrulamak' zorundadır.. Deney ve gözlem yapılarak doğrulanan bilgi bilimsel bilgid

Elbette yazabilirsin de, yazdıkların her hangi bir yanıt değeri taşımadığı için öyle söyledim.. Yukarıdaki iletinde de bunu kanıtlıyorsun. Aydınlanma döneminde bilginin genel geçer olarak kabul edilmesi ve bu mutlak bilginin halkı şekillendirmek için kullanıldığı, İttihatçı dönemde de bu pozitivist anlayışın Batı'dan ithal edildiği bir gerçek.. Hangi uydurmadan bahsediyorsun? Ben her hangi bir 'özel' aktör belirleme taraftarı değilim.. O yüzden konu, belli bir noktada sabit kalırsa çok daha iyi olur.

Neden utanmam gerekiyor ki?.. Bu forumda durmadan küfür edilen, hakaret edilen ben(di)m.. Senin ve kankalarının utanması gerekiyorken, benim utanmam saçma olur diye düşünüyorum.

Tabi Batı aydınlanma geleneğinin sahip olduğu metodoloji olan Kurucu Rasyonalizm fikrinin toplumu aydınlatmak, çağdaşlaştırmak, özgürleştirmek olarak lanse edilmesiyle, Kemalist aydınlanma sürecinin toplum mühendisliği yaparak aynı değerlere ulaşmak istemesi arasında her hangi bir bağlantı yok değil mi?.. Bu ulusalcıların neden günümüzde bu kadar gerici olduklarını daha iyi anlıyorum. Kemalistlerin tasviye olmasının iktidarla, Tayyip'le felan bir alakası yok.. Ben parti veya kişiler üzerinden argumanlarımı ortaya koymuyorum.. Çok kültürlülüğe sahip çıkan ve farklılıklarını ön plana çıkaran, t

Bu arada, her ne kadar tanımasam da doğum günün kutlu olsun Afrodit.. Konuna bir şeyler yazıp da, doğum gününü kutlamamazlık etmek ayıp olur

Lan 3'ü 1 arada, nerelerdesin sen olum Millet bana PM atıyor, 'Neskayfe ölmüş mü?.. Öyle bir şey duydum.' felan diye Ben de sınavları felan vardır, arada böyle girmemezlik yapıyor dedim de yatıştırdım ortalığı.. Hep bu Gomünistin yüzünden ha, face'de ilk o yazmıştı Neskayfe öldü diye.. Sonra bizim zuzaylı Akhenaton da foruma taşımış konuyu

Gericiliğin bir diğer versiyonuna sahip grup ise; genel geçer bir doğru bilginin var olduğuna inanan ve bu mutlak doğru bilgiyi bulacak tek araç olarak inandıkları 'aklı' ilahlaştıran, insanın çevresindeki olayları/olguları eksiksiz, mükemmel bir şekilde algılayabileceğini, kavrayabileceğine yönelik inancı olan, Platon ile başlayıp Descartes, Hegel ve Comte ile devam eden, Hobbes ve Rousseau'nun içinde bulundukları pozitivist, kurucu rasyonalist bir çizgiyi benimsemiş İttihatçı gelenektir. Bu İttihatçı gelenek doğru bilgiye sahip olduklarına o kadar inanmıştır ki; kendi gibi düşünmeyen ve ken

''2012 konusunda yanıldım.. Aslında böyle bir şey yoktu, ama inandım, bilemedim.. Uzun zamandır bu görüşü terk ettim, şimdi savunmuyorum.'' dersen, hangi partiye atacağımı söylerim

Ben oy kullanmayacam.. Zaten Maya Takvimi'ne göre, 2012'de Marduk gelince 3. boyuttan 5. boyuta atlamayacak mıyız?.. Ne gereği var sadece 1 yıl devam edecek bir yönetim için oy kullanmaya

EDP, HAS Parti, DSİP, LDP ve daha bir çok parti seçeneklerde yer almıyor.. Bildiğim kadarıyla 27 parti seçime katılacak, ankette çok azı var. Ayrıca HEPAR listenin en başına yazılmış.. Bunun yerine iktidardan başlayarak oy oranlarına göre liste yazılması gerekiyordu.