ludwig
Üyeliği Sonlandırılmış Kullanıcı-
İçerik sayısı
3.593 -
Katılım
-
Son ziyaret
İçerik Türü
Profiller
Forumlar
Takvim
ludwig kullanıcısının paylaşımları
-
Birkaç yanlış mı? Filistinliler başından beri sivilleri hedef alıyor. Dünyadaki bütün Müslüman teröristler sivilleri hedef alıyor. Sadece uygar dünyada sivil/asker ayrımı yapılması ve sivillerin direk hedef alınmaması gibi kavramlar var. Senin vahşi kardeşlerin uygar dünyanın sivilleri vurmama politikasını da çok güzel suistimal ediyor. Sivilleri canlı kalkan olarak kullanıyor. Hamas okulları, hastaneleri, camileri silah deposu olarak kullanıyor, sırf oraları İsrail vurmaz diye. Son operasyonda ambülansları bile suistimal etmişler. Sırf İsrail ambulanslara geçit veriyor diye içlerine sakla
-
Araplar Yahudileri öldürmeye daha İsrail kurulmadan önce başladı, mesela 1929 Hebron ve Safred katliamları. FKÖ ise kuruluşundan itibaren İsrailli sivillere yönelik sayısız terörist saldırıda bulundu. Bunları biraz araştır. Tek bildiğin "Yahudiler bizim mazlum kardeşlerimizi öldürüyor." Senin mazlum kardeşlerinin ne haltlar yediğinden haberin yok. Mesela iki sene önce kaçırılmış ve Geneva yasalarına aykırı olarak işkence edilip öldürülmüş 2 İsrail askerine karşı Hizbullah'a teslim edilen hapisteki katillerden biri, öldürdüğü adamın 4 yaşındaki kızını da silahının dipçiğiyle öldürmüş bir
-
Tarihe gidersen ne kadar geriyre gitmek gerek? Niye mesela 7. yüzyıla gitmiyelim? Araplar Hicaz'dan çıkıp tüm Orta Doğuyu işgal etmeden önce Filistin'de Arap mı vardı? 2000 sene önce Romalılar Yahudileri sürgün edene kadar Filistin Yahudilerin vatanıydı. Ki 2000 seneden beridir Filistin'de kalmış çok az da olsa bir Yahudi toplumu hep vardı. Ayrıca İngilizler Yahudileri Filistin'e yerleştirmediler. Tam aksine Yahudi göçüne kota bile koydular. Biraz araştır bu işleri. Hamas'ın roketleri olayını da anlamıyorsun. Abluka dediğin zaten Hamas'ın silah getirmesini engellemek için. Hamas barış iste
-
Senin tarihden pek haberin yok galiba. Bugün İsrail, Filistin ve Ürdün olan toprak İngiliz yönetimindeydi. BM milletler bunu 3 devlete bölmeyi kararlaştırdı 1947 de, İsrail, Filistin ve Ürdün olarak. Bu tarihe kadar ortada bir Filistin devleti felan yok. İngilizlerden önce bölge Osmanlı toprağıydı. Arap ülkeler BM planına karşı çıktı, Yahudiler kabul etti. Sonuçta Yahudiler ülkeyi kurdu 1948 de ve Mısır, Irak, Suriye, Suudi felan ne kadar Arap ülkesi varsa israil'e savaş açtı. İsrail savaşı kazanıp toprağını biraz genişletti. Bugün Gazze ve Batı Şeria olan yerleri de sırasıyla Mısır ve Ürdün
-
İsrail'in derdi başından aşkın. Hizbullahla mı Hamasla mı uğraşsın, İran'ın nükleer tehdidiyle mi uğraşsın? Bir de bize mi cephe açacak? Saçmalamayın.
-
Peki Laz gençleri niye dağa çıkmıyor? Kürtleri harekete geçiren Marxist-Leninist devrimci ideolojidir.
-
Reformculara Bakış Açımız Nasıl Olmalı?
Başlık, ludwig kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
İslam çoktan reform oldu. Hem de Avrupa Hristiyan reformuyla aynı zamanda. Bu reformdan doğan "protestant" ve "purist" ve "köklere dönüşçü" öğretiye bugün Vahabilik diyoruz. Suudi Arabistanın resmi ideolojisidir. -
Niye illa modern biyolojinin gerçeklerini onla çelişen Nietzsche'nin fikirlerini yeniden yorumlayıp birbirine uydurmak istiyorsun? Aynı Müslümanlar Kuran'larını yeniden yorumlayıp modern bilimle çelişmediğini göstermeye çalışmaları gibi. Niye sana modern bilim yetmiyor? Görmüyor musun Nietzsche kafasının dikine gitmiş ve cahil? Modern sosyobiyoloji sana yetmiyor mu? Nietzsche'nin herhangi bir araştırmaya dayanmayan, oturduğu yerden sosyobiyoloji yapması felan seni niye tatmin ediyor? Bilim öyle yapılmaz. Nietzsche'nin eğitimi filoloji üzerineydi. Biyolojinin cahiliydi. Darwin'i okumadığı g
-
Nietzsche ayrıca gayet bilimdışı safsatalar yazmış bir adamdır. "Güce İrade" denilen saçma kavramı sadece insan davranışının motivasyonu değil, sonraki yazılarında artık tüm biyolojiye ve hatta FİZİĞE yaymıştır!!! Yani tüm canlılar aslında güç sahibi olmak en temel dürtüleriymiş. Modern biyolojide böyle birşey yok kusura bakmasın. Fizikteki güç istemi ise tamamen zavallı bir olay. Madde ve kuvvet gibi kavramları da "güç merkezleri" felan gibi saçmalıklarla değiştirmek istemişti. Malesef bugün Nietzsche fizik fakültelerinde okutulmuyor. Büyük bir kayıp. Halbuki çok derin bir teori!!! İn
-
Allahım ne kadar derinsin!!!!!!!! Ne yazık ki hala hayatı kendi anlayışın elverdiğince tasvir etmeye çalışıyorsun. Ben de sana tekrar ediyorum. Ahlak ideal davranıştır. Yapmazsan birşey olmaz, sadece ahlaksız olursun. Sen sadece ahlaksız davranmanın öte hayatta bir cezası olmamasıyla ahlaki değerlerin olmamasını karıştırıyorsun. Ahlaki değerler var. Nietzsche bile onları inkar etmiyor. Ama onun inandığı değerler bizimkinin tam tersi. Sapıkça orman kanununa inanıyor, ve bize de rica ediyor ki biz bu kriminal süpermenlere karşı birleşip bir adalet sistemi kurmayalım. Diyor ki Konan devri gib
-
Bu mudur senin kategorik imperatiften anladığın? İşte felsefe okumaya baştan değil sondan başlarsan böyle olur. Niye önce temel isimleri okuyup, sonra kenardakilere geçmedin? Şimdi kafan karışık, ve tarihe geçmiş fikirlere yabancı hatta düşmansın. Kategorik imperatif şartlara göre felan değişmez. Kategorik imperatif insanların araç değil amaç olarak addedilmeleri gerektiğini, ona göre davranmak gerektiğini söyler. Burdan da bütün bir ahlaki sistem dökülür. Senin hayran olduğun Nietzsche ahlaka inanmam derken ve bunu "hayatı olumlamak" veyahut "asalet" yahut "yaratıcılık" felan gibi lafla
-
Ahlak felsefesi zaten insan eylemini tasvir etmeye çalışmıyor. O işi psikoloji yapar. Ahlak felsefesi ideal olan davranışı sorar. Yoksa "acaba insanlar genelde nasıl davranır, ne gibi güdüleri dürtüleri var?" değil. Bu tasviri psikoloji yapar. Ahlak felsefesinin amacı tasvir değil normatif bir sorgulamadır. Sen daha en temelden olayı anlamamışsın.
-
Ayrıca Kant iyiliği açıklamamıştır. Senin Kant'ın ne yazdığından haberin varsa ben de neyim. Kant ahlakın temel ilkesini ortaya koymaya çalışmıştır, ve "kategorik imperatif" olarak bunu formüle etmiştir. Teknik olarak deontolojik okuldandır, yani eylemin sonucunun iyiliğinden ziyade davranışın ve niyetin doğruluğunu yeğ tutmuştur. Kant'ın metafizik olarak "acaba iyi nedir nasıl birşeydir" felan diye metafizik yaptığını mı zannediyorsun? Kant'ın metafiziği yaptığı eleştirilerle bitirdiğini bilmiyor musun? Nietzsche ise felsefe değil "kültür eleştirisi" gibi entel dantel birşeyler yapmıştı
-
Birincisi Kant Platoncu veya nominalist olduğu belli değildir. İkincisi onu Platoncu olarak yorumlayan Schopenhauer, Nietzsche'nin ilk olarak takipçisi olduğu, ve hep saygı duyduğu bir numaralı filozoftur. Nietzsche ayrıca "Kant bir filozof, Fichte ise şarlatandır" demiştir ki, bu da onun ne kadar Schopenhauer etkisinde kaldığını gösterir. Platonculuk ise senin sandığın gibi gölgeler, ruhlar felan değildir. Analitik felsefenin temel isimlerinden, 19. yüzyıl mantıkçı-filozofu Frege mesela bir Platoncuydu. Sadece ahlaki değerler değil sayılar da varlıkları ve yoklukları açısından felsefe
-
Kant'a cahil dediğin için bu tartışma daha başlamadan bitmiştir. Seni ben eğitemem. Git kendini eğit. Cahil cühelaya, özenti Nietzsche hayranlarına ayıracak vaktim yok. Gölgeler mağarası da Platon'un metaforudur, Kant değil. Cühela.
-
Ahlak felsefesinden bahsediyorsan peki niye Kant'dan yahut Schopenhauer'den bahsetmiyorsun mesela? Niye illa Nietzsche? Nietzsche'nin cahil hezeyanlarına göre ahlak bir Yahudi komplosuydu. Bu mudur?
-
Olayın tarihine baktığımız zaman görüyoruz ki Kürt bölgesi diğer bütün Osmanlı toprağı gibi sonuçta fethedilmiş ve üzerinde hakimiyet sağlanmış bir topraktı. Hatırlayalim ki Selçuklular Anadolu'ya girdiklerinde Doğu Anadolu'da Ermeniler, Güneydoğuda ise Kürtler yaşıyordu. 19. yüzyılda Avrupa'da çıkan milliyetçilik hareketiyle Bulgarlar, Yunanlılar vs Osmanlı'dan ayrılmış, Ermeniler ise ayaklanmayla yeltenmeleriyle Osmanlı'nın müthiş hışmıyla ("Orantısız Güç" mü desek) helak olmuşlardır. Sonuçta modern Türkiye'nin kurulmasıyla Kürtler bu ülke sınırlarında kalmışlardır. Kürtlerin ayrılma
-
Ewet, daha önceki atışmamız senin düşünce özgürlüğüne karşı olmandı. Ama tabi biliyoruz ki ideal bir devlette olmasını istediğimiz şeyler her zaman gerçekliğe uymuyabiliyor. Mesela kendi çapımda "aydın" düşüncemle darbelere ilke olarak karşı olduğumu kendime söylememe rağmen, bugüne kadar yapılan darbelerin, ya Komunizm tehlikesine ya da Şeriat tehlikesine karşı yapılmış olmaları durumu var. İnsan ister istemez bunların gerekli olduğunu itiraf ediyor. Ve 90 lardaki faili meçhullerin bir demokrasi ayıbı olduğunu bilmemize rağmen PKK'nın da gene 90 larda belinin kırıldığını ve faili meçhulle
-
Kürt sorunu nedir sorusu üzerine düşünürken söylenmesi yasak olan bazı şeyleri ifade etmemiz ve bizi rahatsız edecek bazı karşılaştırmalar yapmamız gerekiyor. Rusya'da bir Çeçen sorunu, yahut İsrail'de bir Filistin sorunu nasıl varsa acaba Türkiye'de Kürt sorunu aynı şekil bir sorun mudur? Ayrıca niye Türkiye'de bir Laz sorunu yok da bir Kürt sorunu var? Bu sorular üzerinde düşünmek bizi bir yere vardırabilir. Bence Kürt Sorunu olmasının temel sebebi Kürtler arasında belli bir grubun ayrılıkçı bir ideal benimsemesidir. Yoksa Laz Sorunumuz da olması gerekirdi. Ayrılıkçı bir etnik grub
-
Gayet aklı başında bir cevap. Bravo. Malesef bu çevrelerde nihilist takılmak çok moda. Biraz da ucundan felsefe karıştırınca, zaten kafası karışık bu gençler iyice doğruyu yanlışı ayıramaz bir hale geliyor. Okudukları da felsefenin temel isimleri değil de nedense Nietzsche gibi marjinal isimler tabi ki. Aşşağısı kurtarmaz. Adam süper karizma bir kere. Nietzsche ismi yeter, bıyıkları yeter. Bağlantı burda gayet aklıselime dayalı gayet temiz bir cevap vermiş.
-
Laf. Heralde özele bırakmayacak ki içeriğini direk olarak kontrol edebilsin. Ama tabiki olayın çok hassas olduğu da doğru. Bölücülük gerçek bir tehdit, ve devlet de dikkatli olmak zorunda tabi. Bu olay gerçekten de çok karışık bir olay. Hem bölünmeye yol vermeyerek, hem Kürt azınlığı ezmeyerek bir orta yol bulunmak zorunda.
-
Suudi Arabistan Sevgilier Günü öncesi bütün kırmızı şeleri yasakladı
bir konu ludwig içerik ekledi : ATEİSTCAFE
http://edition.cnn.com/2008/WORLD/meast/02...tine/index.html Suudi Arabistan 14 Şubat Sevgililer Günü öncesi bütün mağazalardan kırmızı şeyleri (ayıcıklar, yastıklar, güller vs) günah olduğu için kaldırmasını emretti. Şeyh Hald el Dossari "Müslüman olarak gayrimüslim bayramını kutlamak yanlış, üstelik bu bayram evli olmayan insanlar arasında ahlaksız ilişkiler teşvik ediyor" dedi. Her sene bu dönemde Suudi Arabistanın özel "Emri bil Maruf Nehyi anil münker" polisi mağazalara baskın yapıp bu kırmızı eşyaları indiriyor veya el koyuyor. Bu polis gücünün görevleri arasında sokakta akrab -
Bu çirkin mahluk, Irak'da, depresyona girmiş, sorunları olan yahut başka şekilde manipüle edilmeye uygun kızları ve kadınları intihar bombacısı olmaya ikna etmiş ve en az 28 kadını bu şekilde ölümüne göndermiştir. İddialara göre bazı kadınlar önce militanlar tarafından tecavüz edilip, sonra da utancını kaldırma yolu olarak intihar bombacılığına teşvik edilmişlerdir. Bu iğrenç mahluk bir kaç hafta önce yakalandı. http://www.timesonline.co.uk/tol/news/worl...icle5653088.ece Ama bugün Irak'da bir kadın intihar bombacısı daha kendini, ve çevresindeki sivilleri parçalayarak öldürdü. http://
-
Zaten "sorun" denilen şey insanların can ve malının zarar görmesi ve bunun azaltılma çabası değil mi? Politik en temel sorun bu değil mi? Senin de "çözümün" daha çok kaos, iç savaş, katliam ve ekonomik yıkım mı? Bravo. Süper bir zeka. Senin bu "çözümün" tam olarak hangi "soruna" çözüm bu arada? Kürt sorunu mu yoksa ekonomik "sömürülme" sorunu mu? Tam nedir?
-
"Gerekenin yapılmasından" kasıt Kürt nüfusun soykırımı olduğu anlaşılıyor. İğrenç bir soykırımcı/ırkçı pislik daha. Sonra da çıkıp "biz Türkler çok iyi insanlarız, hiç soykırım yapar mıyız" diye dünyaya ayak yaparsınız.