masall

Arkadaşlar "Hazıra dağ dayanmaz" diye bir atasözümüz vardır. Atatürk'ün vefatı ile birlikte ateşi sönen lokomotif, kazandığı ivme ile ancak buraya kadar gelebildi. Cumhuriyet, kendisini benimseyecek ve besleyecek nesiller yetiştirmedi. Miras bitti ! Deniz kurudu ! Cumhuriyet ve demokrasi diyenler varsa kolları sıvasınlar. Ötesi laf ve güzaf...

Bazen birşeyleri çok bildiğini zanneden ama aslında beyin denen uzvu çalıştırmayıp ezbere konuşan tipler var ya... İşte onlara gerçekten gülüp geçiyorum!

Günümüzde Yemende,Mısır,Sudan,diğer müslüman ülkelerinde Muhammed örnek alınıp ( 7-8 ) yaşında kız çocukları evlendiriliyor. Hal böyle iken; kainatın efendisi örnek insan, bir çok ülkeyi özel hayatıyla etkileyebiliyor ve örnek alınıyorsa bu ve buna benzer çirkinlikleri sorgulamanın neresi ahlakçılıktır?!

İşin tuhaf yönü nedir bilir misiniz? Kadın; bu kadar aşağılanmaya, horlanmaya, haklarının yenmesine, kişiliğinin yok sayılmasına hatta hatta kirli, pis ve erkeği günaha zorlayan konumuna konulmasına rağmen; bu kadar rezillik yetmezmiş gibi... "evet ben bütün bunları hakediyorum, ben ikinci -üçüncü sınıfım, nerde dur derseniz ben orada durmaya razıyım" dercesine erkeği günaha sokmamak adına saklanıyor, gizleniyor sadece bir siluete dönüşerek varlığının yok sayılmasına onay veriyor. Bu yönlü eleştirileri ise" dinimin gereğini yerine getiriyorum" diyerek geçiştiriyor. Din benim yaşamımın nede

Biz ki; Atatürk sayesinde haddinden fazla erken demokrasiyi tatmış ''padişahım çok yaşa'' sendromunu üzerinden atamamış ergen bir ülkeyiz.

İyi insan diye birşey olmadığını herkes bilmiyor mu? Çünkü hepimiz biliyoruz ki "iyi" tanımı kişilere ve düşünceye göre değişir.Herhangi bir davranış yada davranışı gerçekleştiren kişinin bana yada bir başka kişiye göre iyi olması tüm dünyaya göre iyi olacağı anlamına gelmez.İçinde bulunduğumuz düzenin içerisinde sıkışıp kalmış ve doğduktan sonra kendine ne öğretilirse onu ömrü boyunca hiç sorgulamadan uygulamaya devam eden "bireylerin" ortaya çıkmasıyla sistemin "iyi insanları" türemiştir. Ama sistemin sürekliliği için desteklenirler ve hep doğru olanın onlar olduğu sistem tarafından insanla

Dinsel sapıklığı meşrulaştıran ve bu denli kutsallaştıran bir başka din yoktur yeryüzünde! İnsanların böylesi bir dine (doğuştan da olsa) mensup olmaları utanç kaynağı iken, yeryüzüne inmiş son kitap/din ve dolayısı ile Allah'ın değiştirilmemiş son kitabı olarak inanıp diğer dinler karşısında böbürlenmeleri çok ironik, trajikomik yani..

Bir insanın, çocukluğundan itibaren yaşadığı dinini sorgulaması uyanışın ilk aşamasıdır. Çünkü kendisine geleneksel olarak tek doğru kabul ettirilmiş inançtır. Bunun yanlış olduğunu kavradığında ışık yanar. Bir daha sönmemek üzere yanar; elbette kişi zayıf ve güçsüz bir birey değilse. Sonra bundan cesaretle diğer inançların da aynı dinamiklere dayandığını kavrar; artık gerçeklerle hayata bakmaya başlar. Peki amaç ne? Gayet basit; sadece yaşamak. Aptalca şeyler doğrultusunda değil, gerçeklerle yaşamak...

Ali Rıza Demircan adlı bir ilahiyatçı, cennette cinsellik 'adlı kitabında döktürmüş!: adam başı 84 huri düşecekmiş(!)cenneti ''cümbüş yeri'' olarak algılayanlar,sizce Tanrı'yı ne yerine koyuyor dersiniz?!

a-) ÖSYM'den ZAMAN anlar... b-) bu soruda bir SIZINTI var...c-) bu soruyu bir bilene, bir de GÜLENE sormak gerek... Ahhh uykusundan bir türlü uyanamayan,iki kutu hurmayla üç torba kömürle kraldan çok kralcı olan insanlar ahhh! Yetmez mi uykunu ALDIĞIN! Ve Başbakan konuşur, dünyada parlama noktasında bir yıldız gibiyiz...İyi parlamalar ve iyi uykular Türkiye...

At bile üzerine bineni anlıyor, bu millet anlamadı daha!

"Hastalıklı düşüncelerin, hezeyanları"...