Jump to content

CharlesDarwin

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    2.965
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne CharlesDarwin kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. Din ve ahlak, aynı kare içinde gösterilmeye çalışılıyor son zamanlarda. Bunun nedenini, müslümanların kendilerini ahlaksız hissetmelerinde, yaşadıkları vicdan azabı ve dinlerinin onları ahlaksız kılmasının utancı ile başkalarını suçlamaya çalışmalarında buluyorum. Bir insanı, bir din, ancak bu derece ahlaksız hale getirebilir:

    -İslam dini, sürekli yalan söylemeyi teşvik eden bir dindir. Yalan söylemeyi, dini bir gereklilik haline getirmiştir. Müslümanlar yalan söyleme konusunda uzmanlaşmıştır ve din adına çok rahat, ahlaksızca yalan söylerler.

    -İslam dini, tecavüzü mübah görebilmektedir. Eğer bir kadın, eşi, babası vs yanında olmadığı halde dolaşıyorsa, zaten tecavüze davetiye çıkartmıştır. Üstelik bir de başı açıksa zaten orospudur.

    -İslam dini için kadın cinsel bir objeden öteye geçmez. O yüzden paketlenmesi gerekir. 3 er, 4 er alınabilir. Hakkı, hukuku yoktur. Babası tarafından başkalarına verilebilir. Ağzı, dili ve beyni olmayan yürüyen bir vajinadır.

    -İslam dini, hırsızlığa cevaz verir. Kendi içindeki hırsızlığın cezası el kesme gibi ilkel ve ahlak dışı bir ceza olsa bile, savaştığı ülkelerin sivil halklarının mallarını, hatta karılarını çalmak büyük sevaptır.

    -İslam dini, insan düşmanı bir dindir. Din için önemli olan gene dindir. Eğer dinin karşısında bir insan duruyorsa, kafası kesilmelidir.

    Bu gibi ahlaksızlıklar daha da artırabilir. İşin korkunç boyutu, dinin, ahlaksızlığı emrediyor olmasıdır.

  2. caner taslaman şuan türkiye de bir hayli popüler bir hoca .ilahiyatçılar bile artık caner taslaman ı çağırıp onu dinliyor ,ilahiyatçılardan üstün ,hatta caner taslaman ın desteklediği ilahiyatçılar üniversitelere prof oluyor .

    son yıllarda epey kendini geliştirdi .Allah ın varlığının 12 delilli kitabı belki bu alanda yazılmış en iddialı kitaptı ,eseri müthiş buldum ben ,kendini sürekli geliştiriyor.caner taslaman ı boşuna bu foruma bekleyin gelmez .çünkü sizi kaale bile almaz

    Senin gibiler sayesinde kitaplarını satan, para kazanan şarlatanın teki.

  3. Bigbangin zamanin baslangici oldugunu soyleyen bilimdir...

    Bigbang oncesi ne vardi demek yanlistir cunku oncesi yoktur yani zaman yoktur diyen de...

    Maddenin, uzayin, zamanin baslangicidir...

    Bigbang oncesi bi mahiyet aciklamasi yapmadim ki ben, acik acik bilimin soylediklerini soyledim...

    The beginning of real time, would have been a singularity, at which the laws of physics would have broken down.

    Gerçek zamanın başlangıcı, fizik yasalarının kırıldığı bir tekillik olmalıdır.

    http://www.hawking.org.uk/the-beginning-of-time.html

  4. Sordugun bu soruda bir mantik yok ki...

    Yani sorun mantiksiz bu yuzden bir cevabi yok...

    Simdi madde ve zaman bagimli ve bu cercevede dusunebilen bir insandan bunlari soyutlayarak dusunmesini bekleyemezsin...

    Zamansizligin kendine ait kurallari mi,baska kanunlar mi soz konusu vs bilemeyiz ki...

    Sen zamansizliga beni yollayip evrenin oncesi ve sonrasindan bahsediyorsun,mantiksiz yani...

    Simdi insan kisitlidir, bilgisi kisitlidir, duyulari kisitlidir...

    Mesela gormenin ne oldugunu bilemez dogustan gorme engelli olan biri, ama onun görmemesi görmenin olmadigina delil degil...

    Simdi biz madde ve zaman bagimliyiz, evren kanunlarina bagimliyiz , biz kisitliyiz, bu kisitlilik uzerinden Yaraticiyi nasil sorgulayabiliriz ki...

    Mesela yaraticinin varligi bilinir ama mahiyeti bilinmez, cunku biz kisitliyiz, o potansiyelimiz yok...

    Eger illa sorunda israr ediyorsan bunu cevapla ki ben de sana cevap vereyim...

    Madde ve enerji olmayan birsey söyle...

    Cevap yoksa kıvırma vardır orada. Arkadaşım biraz önce sen değil miydin mahiyetleri bilen, bigbang öncesi zamansızlıktan bahseden. Bahsederken gayet biliyordun da ne oldu birden "bilemeyiz"e döndün? İşine gelmeyince "bilinemezcilik" oynacaksan, bilmiş bilmiş konuşma madem.

    Sorum gayet mantıklıdır, yaratma eyleminin kendisi ve Tanrı olayının kendisi mantıksızdır.

  5. Halk cahil ama kurtarılmayı hak etmiyorlar mı? M.Kemal Atatürk, bitmiş bir ülke için tüm aklı, bilgisi ve aşkı ile mücadele etmiş; kurtarılması imkansız bu toprakları, Yunanlılardan kurtarabilmiştir. Eğer O da, "Türk halkı bunu haketmiyor" diye düşünseydi, şu an bir Cumhuriyette yaşamıyor olurduk.

    Ateizm bile önemli değil; ateistlerin rahat bir ortamda istedikleri gibi konuşabilecekleri, insan haklarının geçerli olduğu, fikir özgürlüğünün var olduğu, laik yapıyı desteklemektir önemli olan. Cumhuriyetin değerlerini koruyabilmektir. Atatürk'ün Gençliğe Hitabesini okuyup, okutabilmektir.

    İnsanların inançlarıyla uğraşmak küçük bir iş. Daha büyük olan laikliği, fikir ve ifade özgürlüğünü, hukukun üstünlüğünü savunmaktır.

  6. Simdi bigbang oncesi ne vardi diyilince, oncesi olmaz cunku zaman yok diyoruz zaten...

    Esas nokta işte burası. Bunu diyen sensin. Bigbang gibi bir tekillikte uzay-zamanın tamamen yok olduğunu iddia eden de sensin. Tekilliklerde uzay-zaman yok olmaz. Şekil değiştirir. Zaman yok olmaz, durur, ya da başka bir forma dönüşür. Benzer tekilliği karadeliklerde görebilirsin. Karadelik bir yokluk mudur? Hayır. Orada ışığı dahi çekmeye devam etmektedir.

  7. Zamanin da bir baslangici var...

    Yani 13.7 milyar once zaman baslamistir...

    13.8 milyar yil once zaman yoktu demektir...

    Zamansizlikta yaratma eylemi oldu demektir...

    Zaman-uzay-madde zamansizliktan sonra karsimiza cikti...

    Zamansızlığın öncesi sonrası olur mu? Ne yani zamansızlık bitiyor mu? O halde zamansızlık da zamanın içinde demektir.

  8. Şunu anlatmaya calisiyorum...

    Simdi zaman izafiyse bizi ilgilendiren zaman araligi uzerinden tüm zamani sorgulayamayiz...

    Bizim icin bin yil bir yerde bir gun olabilir... Baska bir yerde tek bir an...

    Simdi yaraticinin konumunu degerlendirmek icin madde-uzay-zaman dan bagimsiz dusunebilmeliyiz ki bizim boyle bir potansiyelimiz yok...

    Biz maddeye, zamana ve uzaya bagimliyiz...

    Ama yaraticinin yarattigna bagimli olmasi dusunulemez, bu yuzden zamandan ve mekandan munezzehtir diyoruz, zaten kuran ayetlerin hem gecmis hem gelecek ile ilgili bilgiler vermesi, her insanin kendisine sah damarindan daha yakin olmasi vsvs gibi ayetler munezzehligi bizi gosterir...

    Simdi Allahin bekleme durumu yoktur derken, O nu yine bir zaman ölcusu ile degerlendirdigimizin farkinda olmaliyiz evet bekleme bir zaman ölcusudur... Ama Allah icin bu durum soz konusu olamaz, bizler yani zamana bagimli olanlar icin olabilir...

    13.7 milyar yil sonra neden var olduk, bin yil önce ölen biriyle kiyametten bir gun once ölen birinin kabirde kalma suresi neden farklidir gibi sorularin zamanin izafi oldugunun bilinmesiyle aslinda bir karsiliklarinin olmadigini soylemek istiyorum...

    İşte biz de bunu diyoruz. Zamansızlıkta yaratma eylemi olur mu? Her eylem zaman içinde oluyorsa, zamanın olmadığı bir durumda yaratma gibi, başı, ortası ve sonu olan bir eylem nasıl mümkün olabilir?

    Şöyle düşünelim: Diyelim ki sen Allah katına, zamansız ortama çıktın. Zamansızlıktan aşağıdaki evrene baktığın bir durumda, evrenin yaratılmış halini mi, yaratılmadan önceki halini mi görürsün? Eğer yaratılmış halini görüyorsan, Allah'a evreni ne zaman yarattın diye soramazsın. Çünkü zamansızlıkta zamanla alakalı soru anlamsızdır. Eğer yaratılmamış halini görüyorsan, evreni ne zaman yaratacaksın diye soru da soramazsın. Çünkü hatırlayacağın üzere zamansızlıktasın.

    Zaman evren içinde var olan bir durum. Her eylem için zamana ihtiyaç vardır. Zamanın olmadığı, akmadığı, durduğu ortamda yaratma denilen eylem de gerçekleşemez.

  9. Zaman aktığı durumda zamanın kesitleri olmaz. Herkes için dün, bugün ve yarın aynı olur. Zamanı ekmek dilimi gibi kesebilmenin yolu, onu, biz akıyor görsek bile geçmiş, şimdi ve gelecek olarak bütün bir şekilde hayal etmektir. O yüzden zamanı donmuş bir nehire benzetiyor. Nehirin her damlası orada. Geçmiş de, şimdi de, gelecek de. Buna başta ben de ihtimal vermemiştim ama Minkowski uzay-zamanı doğru ise bu durum böyle olmalı.

  10. Unutur muyum, tabii ki unutmam. İşte tırnakla kemik birbirini destekleyici yapılar. Parmak bastırıldı mı kemik arada kalan eti ezer ve üst kısmın balon gibi şişmesini tırnak engeller. Bu etki öyle çok bariz değil, çünkü kemikle tırnak arasında güçlü, öyle tendon benzeri bir bağlantı yok. Hayvanlarda elbette var. Kedinin tırnakları örneğin. Bunlar kaslı yapılar. İnsanlarda bu yok. Son derece zayıf. Ama sıfır etki değil... Çok zayıf, olmasa da çok mu zararı olur, hayır.

    Olabilir. Veteriner misin?

  11. Doğrusu diğerlerine bir şey demiyorum ama, ayak başparmak tırnağının yürümede sıfır etkisi olduğu akla yatkın durmuyor. Bir kere başparmak yürümede etkin. Bunu bir saptayalım. Bir parmağa alttan basınç uygulandığında üst kısmının balon gibi olması iyi olmazdı. Tırnaklar basıncı dengelemede işlevseldir.

    Tabii ki diğer primatlardaki tırnaklar ile bizim tırnaklarımız zerre kadar kuşku olmaksızın ortak atadan evrildi. Bundan şüphe duymak bile aptallıktır. Orada hiç bir acaba filan kesinlikle yok.

    Ayrıca tırnak estetik mi, evet. Evrimde beğeni de rol oynar bilirsiniz. Cinsel veya eşeysel seçilim... Ben şahsen uzun tırnakları çekici buluyorum.

    Parmak kemikleri var. Kemiklerin varlığını unutuyorsun. Parmaklarımız içi su dolu balonlar değil, yürürken parmak kemiklerimizi kullanıyoruz ve yükü alan yapılar bunlar. Özellikle en büyük yük topukta olduğu için bu kemik oldukça büyümüş.

  12. Buradan öyle yorumlar çıkar ki..Teologlara kızmamak lazım galiba..

    Geçmiş-gelecek ve şimdiki zaman aynı anda hep var ise bu evreni kaotik olmaktan çıkarır..

    Buraya bir Tanrı varsayımını ekleyip kader denilen kavramı da var edebiliriz.

    Bu anlayışa göre ahiret denilen ortamı da kurgulamak mümkün..İş çığırından çıkıyor..

    haklısın ama evrenin kaotik olduğunu da biliyoruz. Göreliliğin, kuantum ile uyuşmadığı yerler işte bu tip noktalar. Göreliliğin doğru olduğu ortada, ancak kuantum da doğru ve rastgeleliğin gerçek bir rastgelelik olduğunu söylüyor. Fizik biliminin gidecek daha çok yolu var gibi.

  13. CharlesDarwin, sen ilk videoyu seyrettin mi? Özellikle 23:35 'ten sonrasını?

    Uzak gelecekte hiçbir olay oluşmayacağı için zaman algısı da kaybolacak diyor. Ama tabii algıdan bahsediyor.

    Andromeda paradoksu, zamanın ne olduğuna dair iyi bir fikir veriyor. Brian Greene, buna 2. belgeselde değinmiş. Bizden çok uzakta yaşayan bir uzaylı, bisikletini, Dünya doğrultusundan uzağa doğru sürerse ne olur? Eğer o uzaylının mesafeleri anında aşabilme teknolojisi olsaydı, Dünyaya anında ışınlandığı zaman kendini geçmişe (Bethoween zamanına) ışınlardı. Onun şimdi kesiti, Bethoween zamanına kayar, uzay-zamanın o dilimini keser. Tam aksi istikamete dönerse, uzaylının şimdi kesiti, uzay-zamanın bizim gelecek dediğimiz anını keser. O halde geçmiş-şimdi-gelecek hep var diyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...