gözlüklü şirin

ha bir de put olan sol vardır. sen de horus ben diyeyim ra. tapınırları yeri gelince sağ yeri gelince sol olan çift etiketli duvarcı ameleleri arasından çıkmaktadır.

kuran dan... Soldakiler, ne bahtsızdırlar onlar! Soldakiler; ne yazık o soldakilere! Kitabı sol tarafından verilene gelince, o: Keşke, der, bana kitabım verilmeseydi de, hesabımın ne olduğunu bilmeseydim! Kimin de kitabı arkasından verilirse, derhal yok olmayı isteyecek. Âyetlerimizi inkâr edenler ise işte onlar soldakilerdir.

"Biz ancak Rabbinin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunlar arasında olan her şey O'na aittir. Senin Rabbin unutkan değildir." "biz" kim? "rab = o " kim?

sağ-sol kavramlarının temeli dine dayanır. kuran temelli kavramlardır diyebiliriz.

burası kadın pazarı da değil ama, öyle değil mi panzehir ?

anlıyorum seni lux e tenebris

bugünkü yaşadığım olay bir değil iki değil belki üç ya da dört değil, en az beşinci kez yaşamıştır aynı senaryoyu. evet bu bir senaryodur. birde birşey demedim, ikide de olabilir dedim ama iş üçe dörde beşe geldi. kimbilir daha kaç kez aynı şeyle karşılaşacağım bilmiyorum. sadece benim başıma mı geliyor yoksa başka yaşayanlar da var mı ve bu kişiler kime hizmet ediyorlar?

çocuk yapılacağı konusunda birşey belirtmedim. ben sadece salt ilişkilerden bahsettim. mesela birbirini sevip de nikahsız bir şekilde korunarak sevişen iki kişinin kime, ne zararı var? aynı soru ensest ilişki için de geçerlidir. olayın ensestle alakasını anlayamadıysan ilk mesajı oku, anlarsın.

ilk sorum cevaplandığına göre diğer sorularımı cevaplamaya başlayabilirsiniz.....

zina nedir önce onu bi bulalım. zina nikahsız birliktelik midir yoksa eşini aldatma mıdır? eşini aldatmaysa suç olmasını anlayabilirim de iki can birbirini sevip de nikahsız eti ete değdirmişlerse bunda ne suç var? tecavüz mü var? gasp mı var? adam öldürme mi var? kime zarar veriyorlar? "enseste girmeden önce adem'in çocuklarından bahset" diyeceğim ama "onlar üremek için ensest olması gerekiyordu" falan diyeceğini tahmin ettiğim için vazgeçiyorum sormaktan, bunun yerine "ensestin nesi kötü, kime zararı var" diyorum.

önce hangi zaman onu tespit etmemiz lazım. big bangten öncesine doğru 1.2.3.4....333...666...14546546... diye sayarsınız ve sayılar bir zaman oluturur. 333 ila 666 arası hiç madde, yer değiştirme olmayıp sadece salt bir varoluş-bilinç ile sap gibi durup hiç hareket etmesen dahi yine de bir zaman oluşmuş olacaktır. yani zaman madde ve yer değiştirmeye bağlı bişey değil. şu halde zamansızlık ancak kişinin kendi yok oluşunda mümkündür. mesela uykudaki bir kişi için zaman yoktur ancak bilinci açık birisi bilir ki o kişinin uykuda geçirdiği bir zaman vardır şu halde yok oluş da zamansızlık için yet

fazla birşey dememe gerek yok herhalde. müslümanların "allah seni yaratmasaydı, seni şu nimetlerle rızıklandırmasaydı ataizlik bilem neyin yapamazdın, nankör kafir!!!" argümanları ile kemalistlerin "atatürk olmasaydı, ingiliz sömürgesi olurdun, anandan doğardın ama baban kim bilmezdin şerefsiz, vatan haini!!!" argümanları arasındaki fark nedir? biri "senin yaratıcın allah o halde onun malısın ona tapınmalısın" derken kemalistler ne demeye getiriyorlar? aynı şeyi mi?

en azından ileri demokrasi götürme adı altında yapanlardan daha linç edilesi biri değildir. kaldı ki a-pragmatik demokrasidense pragmatik faşizm yeğdir.

bana mı kolay yoksa karşımdakine mi? dikkat edilirse e-delikanlılığı yapan ben değilim. empati fukarası birisi olmasaydı, böyle olmazdı. birgün birileri bunlar gibilere "ne mutlu çinliyim diyene, çinliyim, çekikim, çakmayım, ey ulu mao" dedirtirse o zaman belki akılları başlarına gelir, umulur ki, öyle şeyler olmaya gerek kalmadan bir an önce empati kurmayı öğrenirler....

bu adamın suçu neymiş? bush gibi cumhuriyetçi (!) olup oraya buraya demokrasi (!) götürmek mi? birileri orada allahu ekber diyor da onlar gerçekten de abdullah (allah kulu) mı? yoksa abd=allah cı mı? allahu ekber yerine u.s.a.-u ekber demeleri gerekmiyor muydu?.................................