a-theist

1- yanlış anlamadım. beynin sol tarafı inançsız, sağ tarafı inançlı diye yazmıştın. ben de kuran ın inançlıları sağcı, inançsızları da solcu olarak tanımladığını yani kuran la bilimin uyuştuğunu göstermek için o ayetleri aktardım buraya. 2- anlayabildiğim kadarıyla videoda da sağ beyin inançlı, sol beyin inançsız diyor. çöken bişey yok yane.

peygamberler de günah işleyebilirler. örn. yunus peygamber.

bedeni ruhu boşver şimdi. çaktın mı mucizeyi? ondan haber ver sen

kuran da kabir azabı olabilir ancak 1. bu sadece firavun ailesi için geçerli olabilir. 2. bu kabir azabının nasıl bir şey olduğu tam olarak belli değil. ateşte yakılmak da olabilir. ateşi görüp korkutulmak da olabilir. Boruya üflenince, onlar mezarlarından kalkıp Rab'lerine koşacaklar. 'Vay halimize' derler, 'Yattığımız yerden bizi kim kaldırdı? Bu, Rahman'ın söz verdiği şeydi. Demek elçiler doğru söylemişti.' bu ayetlere göre günahkarlar elçilerin doğru söylediklerini anca dirildikten sonra farkediyorlar gibi. kabir azabı olsa dirildiklerinde böyle bir tepki verirler mi? ayrıca cehennemde

sadece firavun hanedanı için ise olabilir. ALLAH onu onların planladıkları kötülüklerden korudu. Firavun'un taraftarlarını azabın en kötüsü kuşattı. Onlara gündüz ve akşam ateş sunulur. Dünyanın son gününde ise: 'Firavun'un taraftarlarını azabın en çetinine sokun.' ayrıca 46. ayette önce arz olunurlar deniyor sonra da dahil edin, sokun deniyor. bu ikisi arasında fark var. yani burada kabir azabı olmayabilir de.

Kitabı sağından verilen, 'Alın kitabımı okuyun' der. 'Hesabımla karşılaşacağıma inanıyordum.' O mutlu bir yaşantı içindedir. Yüksek bir cennette (bahçede). Meyveleri ulaşılabilecek mesafededir. Geçmiş günlerinizde yaptığınız işlerden ötürü afiyetle yiyiniz, içiniz. Kitabı solundan verilenlere gelince, onlar, 'Keşke kitabım bana verilmeseydi. Hesabımın ne olduğunu öğrenmeyeydim. Keşke ölümüm sonsuz olsaydı. Param bana yaramadı. Tüm gücümü yitirdim' derler. Yakalayın, bağlayın onu. Ve sonra cehennemde yakın. Sonra, onu yetmiş arşın boyunda bir zincire vurun. Çünkü o, Yüce ALLAH'a inanmıyordu.

Ve onları saptıracağım onları boş kuruntularla aldatacağım, onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar, onlara emredeceğim de Allah’ın yarattığını değiştirecekler.” Kim Allah’ı bırakıp da şeytanı veli edinirse, apaçık bir hüsrana uğramıştır.

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=50309

nuh'un oğlu evlatlıktan reddedilmiştir (bkz. hud 46) ibrahim'in babası ibrahim'in soyundan değildir (hiç baba oğlunun soyundan olur mu?) . hem istisnalar kaideyi bozmaz. michael jackson da beyazdı ancak kimse jackson ailesinin siyah olmadığını iddia etmez

bu şii takımı hep mazlumları oynar ancak bunlar bildiğiniz saltanatçı tiplerdir. ehli beyt diye dolanırlar ortalıkta. müslümanları peygambere ait olup olmadığı bile bilinmeyen bir şecereye köle etmek isterler. saltanatçılığın yanı sıra ruhbanlık da vardır bunlarda. sünnilerde açıktan bir kabullenme yoktur ancak bu şiiler ayetullah falan diye açıktan ruhbanlığı savunurlar. sonra sünnilerde saltanatçılık da yoktur. sünnilerde cumhuriyet tarzı bir seçim sistemi vardır en azından. hem ali, fatıma kimmiş? bunlar kutsal mı? peygamberler bile hata yapabilirlerken ali ve fatıma mı yapmayacak? rivayetl

hem üremek sorun meydana getirir diyosun hem de üremek bir artıdır diyosun. işte çelişki bu. din üreyin mi diyor? dine göre insanların, müslümanların amacı üremek miymiş? ama evrime göre canlıların amacı üremekmiş.

De ki: “Bana vahyolunanda, ölü, akıtılmış kan, domuz eti –ki pistir- ve yoldan çıkararak Allah’dan başkası adına kesilen hayvandan gayrisini yemenin haram olduğuna dair bir emir bulamıyorum; fakat darda kalan başkasının payına el uzatmamak ve zaruret miktarını aşmamak üzere bunlardan da yiyebilir.” Şüphesiz ki Rabb’in , Gafur’dur, Rahim’dir. bence de. hadis-sünnet adı altında peygamberden sonra din adına uydurulan bid'atlerden sakınmalıyız.

1 çelişkinin farkında mısın? 2. http://www.facebook.com/note.php?note_id=373856819339066

hadi bunu da açıklayın atayizler

"Bu dini İbrahim, kendi oğullarına vasiyyet etti, Yakub da öyle yaptı: «Ey oğullarım! Muhakkak ki, bu dini size Allah seçti, başka dinlerden uzak durun, yalnızca müslüman olarak can verin!» dedi."

Onlar ki sözü (kavl) dinlerler ve en güzeline uyarlar. Onlar, ALLAH'ın yol gösterdiği kimselerdir. Onlar akıl sahipleridir. Onlara, 'ALLAH'ın indirdiğine uyun' dense, 'Hayır, biz atalarımızın izlediği yolu izleriz' derler. Peki, ataları bir şey düşünemiyen ve doğru yolu bulamıyan kimseler olsalar da mı?!

selefin nasıl inandığını falan bilmiyorsunuz sadece zanna uyuyorsunuz. hem bilseniz ne olur? onların kuran a, akla uygun olup olmadığına bakmadıktan sonra. sahih mi? sahih. o halde ne dediğinin önemi yok. allah ın ayetini keçi yedi, allah ayetini bir keçiden koruyamadı demişse bile kabulümüzdür diyorsunuz. hem sahih-güvenilir nakil ne? sahih-güvenilir olduğunu nerden biliyorsun? peygamber söylerken-yaparken gördün mü? nakil yolu ataların yoludur, rasulullah'ın yolu ise kuran-akıl yoludur. sahih nakil dediğin rivayetlerin yüzde yüz peygamberden olduğunu ispatlayamıyorsan o yol rasul yolu olamaz

akıl ile din oluşturulmuyor. akıl ile kuran anlaşılıyor ve akıl kullanılarak kuran dan hüküm çıkarılıyor. hak olan allah tarafından indirilendir, insanlar tarafından nakledilenler ise batıldır. din nakil dini falan da değildir, akıl dinidir. kuran nakillerle anlayasınız diye değil akıl ile anlayasınız diye inmiştir. aklın yanılabilir olması, çevrenin-çağın aklın objektif olmasını engellemesi gibi şeyler aklın çöpe atılması gerektiği anlamına gelmez. allah da biliyor bunları ama yine de kullanın diyor, gidip atalarınızın naklettiği, allah katından delili olmayan ne idüğü belirsiz rivayetlere uy

tabiin dedikleriniz peygamberi görmemişlerdir sadece peygamberi gören sahabeyi görmüşlerdir. peygamberden (kurandan) sonra olan her şey gelenektir. bunun birinci nesli ikinci nesli olmaz. mezhep imamlarına tapmıyoruz demekle onlara tapmaktan kurtulamazsınız. her cemaatin-mezhebin (topluluğun) bir putu vardır. nurcunun putu said nursidir. nakşinin putu bestamidir, ihvancının putu seyyid kutubtur, selefinin putu ibni teymiyyedir vs. çok şükür bunlardan hiçbirini ne tamamiyle yerin dibine geçirip iblis ilan ederiz ne de göklere çıkarıp putlaştırırız. hepsinin de sözlerini dinler, en güzel olanl

atalarının yolundan (sünnet) giden gelenekçi (sünni) cemaatten ayrılmıştır. müslüman allah'a (kuran'a) teslim olandır, atalara-şeyhlere (rivayetlere, mezheplere) teslim olan değil. ibrahim de, mağara arkadaşları da allah dışında şeylere tapan halklarından ayrılmışlardır. bugün de ortalık atalarının yolundan gidip allah katından delili olmayan rivayetlere, mezhep imamlarına tapan gelenekçilerden geçilmiyor.

mağara arkadaşları da mutezili Ve izi'tezeltumûhum ve mâ ya'budûne illâllâhe fe'vû ilel kehfi yenşur lekum rabbukum min rahmetihî ve yuheyyi' lekum min emrikum mirfekâ(mirfekan).

kalmıyor "Muhammed sadece bir elçidir ve ondan önce de nice elçiler gelip geçmiştir. Ölür yahut öldürülürse geriye mi döneceksiniz. Dönekler ALLAH'a hiç bir zarar veremez. ALLAH şükredenleri ödüllendirecektir"

hasta değilim, bir derdim de yok. sadece ayetin arapçasını yazmam gerektiği için arapça yazdım. türkçe mealini yazmam gerekseydi arapçasını yazmazdım. benim anlamadığım sizin arapça ile olan derdiniz nedir, arapça ile neden uğraşıyorsunuz? geri almanızı isteyerek sizi uğraştırmış olmayalım. yenisini yazarız