Jump to content

bilelimogrenelim

Üyeliğini Sildirmiş Kullanıcı
  • İçerik sayısı

    811
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne bilelimogrenelim kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. Yaziniz genel itibari anlamli fakat son cümlelerde 'Sol kolun bir supernova'dan Sag kolun bir baska supernova'dan gelmis(!)' gibi bir takim seyler görünüyor, bunlar gercegi yansitmamaktadir. Vücudunuz daki agir metaller ve diger elementer parcaciklar Günes öncesi bir Supernova'nin nükleer cekirdeginde meydana gelmis olmakla beraber Biyolojik acidan uzuvlari belirleyen DNA'dir, genetik yapi itibari ile sag ve sol kol, sag bacak, sol bacak, kafa, gövde vs. ayni nükleotid zincirlerini iceren hücre topluluklarinin bir araya gelmesiyle olusan organlardir. Yanlis bilgiler vermekten kacinin.

    Saygilar.

    Yanlış bilgi olduğunu kabul etmiyorum, organik molekülleri oluşturan elementlerin hepsi ( Hidrojen dışındaki hepsi ) , yani C ,N, O, P , S , Fe, Ca, Si, Se gibi atomlar Süpernova Nükleosentezi denilen, Süpernova patlamasının ilk birkaç milisaniyesinde sentezlenir ve evrene dağılırlar.

    Senin DNA'n da vucudunu ve kemiklerini oluşturan proteinler, yağlar ve şekerlerin atomları da bir süpernova patlamasında sentezlenmiştir. Vucudundaki molekülleri oluşturan atomların kaynağı budur.

    Sağ-sol kol örneği bir benzetmedir, daha doğrusu şu olurdu. Vucudunu oluşturan moleküllerdeki atomlar, güneş sistemini oluşturan diske muhtemelen bir kaç, belki birkaç bin süpernova patlamasından çıkıp gelmiştir.

  2. Buradaki birçok müslüman bilinçaltında Muhammed'e küfürler yağdırıyor olmalı. Ulan adam gibi yaşasaydında seni savunmak zorunda kalmasaydık diye düşünüyorlardır. Ne vardı 9-10 karı alacak, ne diye evlatlığının boşadığı kadını alırsın, niçin savaşlarda kocaları, akrabaları, dostları senin adamların tarafından öldürülen kadınlarla evlenirsin, ne diye köle alıp satar, cariye hediye alıp, cariye hedye edersin dostlarına, ne diye ganimet peşinde koşarsın vs. diye düşünmemeleri imkansız.. Adamın yaptıklarını savunacağız diye ne hallere düşüyorlar. Taşlayarak insan öldürmeyi bile savunabiliyorlar. Hatta bazıları utanmadan köleliği bile savunuyor, o kadar gözlerini karartmışlar yani. Anlaşılan onlar için önemli olan insanlık, adalet, vicdan falan değil, Muhammed, yeterki ona laf gelmesin.

    Ben böyle olduğunu düşünmüyorum, bunu müslümanlarda gözlemlemek mümkün, onlar da aslında tıpkı bizim gibi gerçek bir dünyanın içinde yaşıyorlar, tıpki bizim gibi rasyonel düşünceye ihtiyaçları olduğunu biliyorlar. Aslında çoğu köleliği, recmi falan savuyor değil, bu kötücül anılar, Muhammed'in gerçek kişiliği, dinin ne menem bir şey olduğu, beynin kilitli kompartmanlarında saklı kalıyor, bu başlıklara kolay kolay cevap gelmiyor, gelse de sıkıntılı, aslında bu yasaklı bölmelerin düzeni hiç bozulmuyor.

    Bunu deneyin. Onlara din, iman, peygamber, cennet cehennem ile ilgili şakalar yapın, en çok gülüp eğlenenler onlar olacak, 30 gün açlıktan kavrulmuş adama, "ben seferiyim, az önce alışverişe gittim" dediğimde kahkalarla gülüyor. Cem Yılmaz'ın şu cennet kapısındaki adam esprilerine en çok gülenlerin %99'u da müslümandı.

    Sürekli bunu besleyen bir çevre ve medya da yanınızda, televizyonları izliyorum, beş dakika önce Sibel Can'ın poposunu çekebilmek için günlerce sotede bekleyen adam , beş dakika sonra Mardin'deki peygamberin ayak izinden nasıl mis kokular geldiğini, bunun nasıl bir Allah-u Teala hikmeti olduğunu anlatıyor.

    Popodaki selülitleri çekebilmek için zebil olan adam, yahu bu ayaklar koktu artık diyebilecek cesareti kendinde bulamıyor.

    Çünkü kompartmanın düzeni hiç bozulmuyor.

    Ne namaza durduğunda, ne cemaatin peşinden koşarken, ne yalancı nurcu külliyatın içine dalmışken, ne de dıdınızın kabullerini doğru kabul ederken o taşlar yerinden hiç oynamıyor.

  3. Aslında şahitlik şartlarına (özellikelrine) bakılırsa (ki bakılması gerkiyor) değil 4; 2 tane bile bulamazsın...

    2. soruna cevabı... (aslında sizden böyle basit bir soru beklemiyordum)

    Sorunuza bir soruyla karşılık vereyim.

    Herhangi bir adli suçtan ötürü belirli bir yıl (ör. 5 yıl) ceza yemiş bir insan. Cezası bitmeden cezaevinde ölse ne olur? Yani bir ömür boyu mahkümiyet almış sayılmaz mı?

    Basit soru iyidir, ne kadar basit olursa o kadar iyidir hatta.

    Ama anlamadın sen sorumu.

    100 değneğe hükmedildin, başladılar dayağa, ama dayanamadın, 80 değnekte iken Hakkı'nın rahmetine kavuştun.

    Sonrasında ne oluyor?

    Müslümanlara bir hizmetin olsun, Allah'ın hükmü iyice anlaşılsın diye soruyorum.

    Var mı bilen?

  4. Ayetlerin sıraları sonradan olduğunu bliyorum; ama NUR 13. "Onların (iftiracıların) da bu konuda dört şahit getirmeleri gerekmez miydi?" sözünden daha önce böyle bir olay karşısında "4 şahit getirmeleri" gerektiği anlatılmış anlaşılıyor. Yanlışmıyım?

    Doğru,

    Ama devlet başkanına, üstelik hüküm yetkisi de var, karısını recm ettirecek bir karar için 4 şahid çıkacak Güven, Özveri ve Tecrübe sahibi muhacirler çıkma şansı çok mudur sence?

    Her neyse 4 değil, 44 şahid gerekse idi, bence daha iyi idi.

    Yanlışın neresinden dönülse kar. Dönüş yönü: 100 değnek.

    Sana şimdi soru: 100 değnek sırasında suçlu ölürse ne yapılıyor?

  5. Şaka olarak algılamayın ama gerçekten yorumlarınız çok ilgilimi çekiyor... (yani işin tartışma ne kadar sert olsada içine biraz latife katabiliyorsunu)

    NUR 13. Onların (iftiracıların) da bu konuda dört şahit getirmeleri gerekmez miydi? Mademki şahitler getiremediler, öyle ise onlar Allah nezdinde yalancıların ta kendisidirler.

    Bu ayet Hz.Ayşe-yi kurtarmak için gelmemiştir. Sadece olayı anlatıyor...

    Nitekim daha önceki ayetlerde de bu vurgulanmıştır.

    Nur süresi 4: "Namuslu kadınlara zina isnadında bulunup, sonra (bunu isbat için) dört şahit getiremeyenlere seksener sopa vurun ve artık onların şahitliğini hiçbir zaman kabul etmeyin. Onlar tamamen günahkârdırlar."

    Yani övgüyü bile kabul etmeyen bir tavrın var.

    Nur Suresi hikayeyi anlatıyor, bunu sen de kabul ediyorsun, güzel hikaye, kadınını nasıl sevip kurtardığını anlatıyor, bunda kınadığım bir taraf yok.

    Yine müslümanlara küçük bir ders, ayetler sırasıyla inmiyor, yani 3. ayet, 11'den önce inmiştir gibi bir şart yok. Bir ayetin aynı suredeki bir sure ile yakın tarihlerde inme şartı da yok. Kuran'ın büyük bölümünde ayetler konu benzerliği olan surelere tıkıştırılıyor. Elimizdeki Kuran'ın sure sıralaması, ayet sırası, numaralamalar falan da ilk Kuran'larla aynı değil, hatırlatayım istedim.

    Başlıklarımdan birinde sanırım Kuran'ın değişmesi süreci adında detaylı anlattım, oradan okursunuz...

  6. Muhammed'in recm cezasına hükmettiği böyle 6-7 vaka vardır, hadislerde, belki birkaçının yalan olduğuna inanabilirim, ama hepsinin de yalan olduğuna inanamam.

    Evet, Muhammed recm cezaları vermiştir, hem müslümanlara hem de Yahudiler'e. İnfazların bir kısmını da seyretmiştir. Hatta Kuran'da recm hükmü olmamasına rağmen devamında Ebubekir ve Ömer tarafından uygulanmıştır. Eğer temeli hiç olmasaydı recmin uygulanmasına izin verilir miydi?

    Yine de hakkını yememek lazım, Ayşe ve Safvan olayını bilirsiniz. Ayşe kervanda giderken tuvaletini yapmak için iner, sonra kervan yürüyüp gider, Ayşe ortada kalır, Safvan isminde bir deveci gelir Ayşe'yi kurtarır ve dedikodular başlar. Birkaç haftalık süreden sonra da (Nur 13) ayeti gelir Ayşe kurtulur.

    Bu hikaye yine de daha insancıldır, Muhammed en sevdiği karısını kurtarmak istemiş. Hatta bu vakadan önce recm ayetinin Kuran'da bulunduğu daha sonra çıkartıldığı da hadislerde nakledilir. Bu olaydan sonra Muhammed kendisi bir daha recm uygulamamış ama diğer halifeler bu sünneti devam ettirmişlerdir.

    Bu hisse daha insancıldır, kadınına kıyamamış, bu manzarayı seyretmeye gönlü yetmemiş diyesi geliyor insanın. Acıyla öğrenen bir vicdan çoğumuzda var.

    Ama korkarım bazılarında yok ...

  7. Cennet varken kim dünyayı ister canım?

    Siz de yani.

    Güzel ırmak var ( suyu serin ), köşede taht var ( tam bana göre ) , yemiş var (karışık severim, leblebi olmayacak) , post var ( batar biraz ) , şarap var ( en azından kavaklıdere olsun, doluca olmasın ), huri var ( artık duruma göre bakarım)

    Sonsuz olması kötü, hep yemiş hep huri yeter artık nuri ... İbadet kısımlarında da yoklamadan kaçabilir miydik? Cennet ya.

    Olsa iyi de olurdu, IFeelGood da benim kafadan, tahtı paylaşır, diğerlerinini Vip süitimize alırdık.

    Tek kötü yanı.

    Olmayışı.

    Ama o kadarı kadı kızında da var.

  8. Evet dünyaya yılda yaklaşık 10 milyon tonluk meteor düşüyor. Bu Meteorların çoğu gaz, toz, su buharı falan olup atmosfere karışıyorlar. Dünya kütlesi bu gelen meteor kütlesinin yaklaşık 1016 katı . Yani pratikte hiç gelmeseler de olurdu

    Ve aynı zamanda atmosfer'in dünya çekiminden kurtulan bir bölümü uzay boşluğunda küçük küçük dağılıyor, yavaş yavaş sinsi sinsi moleküller uçup giderler. Küresel ısınma, şişen güneşin ve dünyanın manyetik alanı ve güneş rüzgarlarının da bunda payı var tabii.

    Dünyanın da güneş sisteminin ilk oluşumu sırasındaki gaz toz diskinden oluştuğunu unutmamak lazım, yani biz aslında bir bilardo masasının üzerinde çarpışarak oluşmuş topların üzerinde yaşıyoruz. Çarpışıp birleşmişler, kütleçekimi yardımıyla yoğunlaşıp çökelmişler, gezegenden çıkan buhar, nitrojen de atmosferi oluşturmuş. Yani aslında bu meteorlar değil ama dönen güneş diskinin içindeki parçacıklardan oluşmuşuz. Senin sol kolun mesela çook uzaklarda patlamış bir süpernovadan taaa buralara gelmiş, sağ kolun muhtemelen başka süpernovadan.

    Getiri çok değil, ama götürüsü çok olabilir, üstümüze gelecek çok büyük bir meteor ( ki bu her yüz milyon senede bir falan mutlaka olur ) türlerin önemli bölümünü yok edebilir, buna biz de dahil.

  9. Seninle daha da uğraşacak değilim, anlatacağımı anlattım.

    Üstelik basit bir soru sordum. Bundan sonra benim güzel peygamberim dediğinde, film şeridi gözlerinin önünden geçer belki.

    Bu iki kişiyi ısrarla vahşi bir ölüme gönderen adam mı mi?

    Yarı beline kadar gömük, sevgilisi atılan taşlarla üzerine kapanıp acısını geciktirmeye çalışan adam mı?

    Yoksa Gotham'In kralı Batman mi?

    Kahramanını seç.

  10. Salak salak konuşma.Biz kimiz ki değiştirelim o yüce kelamı.

    Al eline Kuran- ı Kerimi aç bakalım Zariyat 47 yi.Ne yazıyor oku bakalım.Sonra çık karşıma edepsiz.Sen kimsin de Allah'ın kelamını değiştiriyorsun.

    Siz kimsiniz ki İlah'ın kelamını değiştireceksin, sizi düzenbaz mealciler yerler böyle. Genişleticiyiz mealcileri.

    Hadi bana ayetteki "genişleticiyiz" anlamına gelen Arapça kelimeyi getir ...

  11. vay vay vay vay... Bu ne dıramatik bir açıklama bu ne dırama. Gözlerim yaşardı. İlk defa eerkeğin kadını kuruduğunu duydum. (kaynağınızı gerçekten merak ediyorum)

    Evet çoğunlukla Kutubi Sitte Hadis numarasını veriyorum ki bulması kolay olsun diye, ama arkadaşlar anlamıyorlar, biz yine de kaynak listesini verelim.

    ( Buhari, Hudud 37, 24, Cenaiz 61, Menakıb 26, Tefsir, Al-i İmran 6, İ'tisam 16, Tevhid 51; Müslim )

    Yani merak edenler için bu örneğin şu demek:

    Bu hadisi Sahih-i Buhari Muhtasari, Hudud Faslı, 37 numaralı hadis olarak bulabilirsiniz demek.

    Veya arama siteleri var buradan da hadis numarası veya fasıl ile arayabilirsiniz, mesela buradan:

    http://hadis.ihya.org/kutubusitte/fasil/21-syf3.html

    Bahsettiğiniz olay Yahudilerden, soylu aileye mensup bir erkekle bir kadın zina etmişlerdi. Kendi şeriatlarına göre remcetmeleri gerikiyordu. Onları kurtarma ümidiyle Hz.Muhammed-e gediler....... bildiğiniz gibi. (ve bu olay Aliİmran 23 te geçer)

    Bu ne demektir yani, yüce ilah kendi şeriatına yüz mü çevirdi demek, madem ki Tevrat değişmişti (bknz Al-i İmrân 3:78), efendi peygamber neye göre hüküm verdi?

    Daha da eğlencelisi şudur, hüküm sırası geldiğinde Tevrat aranıyor ve okunuyor, peygamber hüküm vereceği kitabı bilmiyor bile.

    "Dini boş verin önce kadını düşünün"demişsin bende "aldatılmış eşleri düşünün" diyorum.

    Bu ne demek, aldatılan kişi eşinin taşlandığını görmeden rahat edemez mi demek? Hiç insanlığınızdan utanmıyor musunuz?

    Aranızda "belkide bekardılar peki böyle olsa ne olacak" diye düşünenleriniz vardır. Bu yazıyı yazan arkdaş mutlaka araştırmıştır. İslamda yalnızda zina yapan evlilier recm edilir.

    İslamda recm olayın gerçekleşmesi için ne şartlar gerekli biliyormusunuz. ("bilmem ama çamurumuda atarım" mı diyorsunuz)

    Şartlar:

    4 şahit lazım (size şahit kabul edilmenin şartlarınıda antırdım ama o daha başlı başlına bir konu bi zahmet onuda siz alaştırın)

    Bu şahitlerin olayı cıplak gözle görmeleri gerekiyor(dördü birden)

    En önemliside zina yapanın itiraf etmesi gerekiyor.

    Suçlunun evli olası gerekiyor.

    Bana anlatma bunları, peygamberine anlat, Muhammed uygulamış (yapılan recmi bizzat seyrettiği anlatılır, Kutubi Sitte Hadis No: 5348 ), Ebubekir Uygulamış, Ömer uygulamış, Osmanlı uygulamış, günümüzde bile Nijerya'da recm cezasına çarptırılmış Emine Laval sırasını beklemekte.

    Bana kanlı İslam şeriatını anlatma, kendi vicdanını rahatlat.

  12. Önce hikayeyi anlatalım, Muhammed'in ilerlemiş Medine dönemleri. Hem peygamber, hem de yargıç görevi yapmakta, suçluları karşısına getiriyorlar ve Muhammed de hüküm veriyor.

    Müslümanlığın bu dönemlerinde çoklu yargı sistemi var, Müslüman'lara Kuran'a göre , Yahudi'lere de Tevrat üzerinden ceza veriliyor. ( Ateistlere neye göre verilecekti acaba ?)

    Olayı hadislerden izleyelim , Hudud Bölümü, Ravi: İbn Ömer, Kutubi Sitte Hadis No: 1613

    Yahudiler, Resulullah'a gelip, kendilerinden bir erkekle kadının zina yaptığını söylediler. Resulullah onlara: "Recm hakkında Tevrat`ta ne buluyorsunuz?" diye sordu. Onlar: "Teşhir edip rezil ederiz ve dayak atarız" dediler. Abdullah İbnu Selam: "Yalan söylüyorsunuz. zinanın Tevrat`taki cezası recmdir" dedi. Hemen Tevrat`ı getirip açtılar, içlerinden (Abdullah İbnu Surya adında) biri elini recm ayetinin üzerine koydu. Sonra, ayetten önceki kısımlardan okumaya başlayıp (kapadığı kısmı atlayarak arka kısmını okumaya devam etti). Abdullah İbnu Selam müdahale edip: "Kaldır elini!" dedi. Adam elini çekti, tam orada recm ayeti mevcut idi. Bunun üzerine: "Ey Muhammed, Abdullah doğru söyledi. Tevrat`ta recm ayeti mevcuttur!" dediler. Resulullah derhal o iki zaninin recmedilmesini emretti ve recmedildiler."

    İbnu Ömer der ki: "Erkeğin, atılan taşlara karşı korumak için, kadının üzerine eğildiğini gördüm."

    Şimdi manzarayı gözlerinizin önüne getirin, iki Yahudi cinsel ilişki sırasında yakalanıyor ve apar topar Muhammed'in karşısına getiriliyor. Kuran'da recm ayeti yok, yani Muhammed "Şer-i hüküm budur" dese, her ikisi de 100'er değnek yiyip kurtulacaklar. Muhammed tekrar soruyor, sizin kitabınızda recm var mı? Yok diyorlar, korkudan tabii . ( Var deselerdi çok da egzotik olmaz mıydı? ) Ama Muhammed ve yanındakiler ısrarcı, ayet bulunuyor ve ısrarla recm ediliyor.

    Haydi bu kadarıyla vicdanınız sızlamadıysa da şunu okuyun, erkek kadınını bir an daha olsun koruyabilmek için üzerine eğiliyor, kafasına gelen taşlarla vahşice öldürülmeden az önce...

    Bu kişilerin tüm suçlarının cinsel ilişki kurmak olduğunu hatırlayalım, belli ki birbirlerini seviyorlardı. Bu kıssadan hisseyi çocuklarımıza anlatsak o zaman kahramanınız kim olurdu? Israrla bu kişileri akıl almaz bir işkenceye gönderen Peygamberiniz mi, partnerini taşlardan kurtarmaya çalışan zavallı adam mı?

    Dini falan boşverin, önce kadınınızı düşünün, sevdiğiniz insanı. Kafanıza taşlar yağmadan önce kahramanızı seçin...

  13. Osmanlı 1000 yıl kadar İslam'ın kılıcı ve şeyhülislamı oldu, Arabistan yarımadası savaşla ele geçirildikten sonra görev artık Osmanlı'nındır. Osmanlı'nın kızıl elma'sı hareketini bu ayetten alır, ayet aslında çok açıktır.

    Kızıl elma, "Allah'ın dinini yaymak için dünyada tek gayri müslim kalmayıncaya kadar savaşmak" demektir. Anlaşılmayan bir yer var mı? Bunun anlaşıldığı şekilde uygulandığını bilmeyen var mı peki?

    Aslında saldırganlık yanlış anlaşılmış da İslam'a mal edilmiş olabilir mi bilmiyorum. Bildiğim şey aslında İslam'ın nasıl yayıldığı ve nerede durduğudur. Ayetler ilk bakışta nasıl anlaşıyorsa odur, zaten çoğunluk da ulemaya sormaz, ulema da çoğunluğu nasıl yönlendirmek isterse öyle yorumlar zaten.

  14. Ateistforum'un ilkeleri demek bu forumu kuran ve sürdürenlerin ilkeleri demektir, yani daha basit anlamda server paralarını ödeyen kişi (veya kişiler) düdüğü de çalar anlamına gelir. Tabii bu burada yazanların bu ilkeleri paylaştığı anlamına gelmez. Burada birçoğumuz bu ilkelerin bir kısmına karşı çıkacaklardır. Ama yine de Ateistforum'un bir kuruluş amacı olmalıdır, kösele imalatçısının bile misyon ve vizyon tanımı artık moda olduğuna göre.

    Laik bir hukuk ülkesinde Din dersi değil Dinler Tarihi dersi olur, hem dinleri anlatıp, hem de bilimsel ve objektif kalabilirsiniz, bunun bir sakıncası yoktur. Din ve dinleri anlatmak ile tebliğ ve doktrine etmek farklı şeylerdir. Bilimsel kaynaklarda pekala bir objektivite sağlanabilir.

  15. Bakın bu size Kutsal Makine Makarna Canavarı'nın hükümleridir, kim ola ki bu hükümlerden cayadır, onun ayakları buz pateni pistine ayağa kalkamıyormuş gibi kayım kayım kayadır.

    Her er kim ki kadınının spaghetti evinden kaçarak çufçup yapılmasından şüphelenesicedir, onun ketçabı kuruyasıcıdır, bu sizin gibi kaşık düşmanlarına bir uyarıdır, Gerekirse liflerimden kırbaç yapılıp, incitmeden dövülmeli, kafasına bağlayıp hamur oluncaya kadar kaynatılmalıdır. (El Spaghetti Suresi 31,1 )

    Ey obeziteden patım patım patlayasıcalar, kola ve hamburgerden bazıları sizin düşmanınızdır, hayatın aldatıcı süsleridir, onlar için fırının öbür tarafında hafif kısık ateş vardır. ( Fire-ül Feyz Suresi, 88,8 )

    Ey makaroni ümmeti cima-i içtibabı: 10-12 dakika arası kısık ateşte, iri ve diri oluncaya kadar kaynatın, zira tencereyi ateşte unutup gitmek, susuz devenin çöldeki dili dışarıda haline benzer. İffetinizi koruyun ki, aldananlardan olmayısınız. (Unforgiven Bahsi, 66, 6)

    Nayn-nayn fayf, vay vay for. Bir çatalın bile muhtarı vardır, kaşığın keza öyle. Bıçak keskin dillidir ama efendisini bilir. Siz davarlık etmeyin, adam olun, madam olmayın. ( Beni kızdırmayın Ayeti , 176/ 6 )

    Yok yani, hükümlerimi bu kadar açık yazdım da aranızdan hala anlamayan olduysa da aspiratörün dumanı gibi çeker alırım yanıma, sonra ben nettim hacı dersiniz ( Vaküm power, 54 ,4 )

  16. Orada ironi yapmış, galiba sen yanlış anlamışsın. O adam da bir ateist ve İslam vahşetine karşı yazdıklarıla ünlü bir kullanıcı. Onun şiddeti meşrulaştırdığı yok, sadece müslümanların vahşi kurt sürüleri gibi kadının peşinden dayak atmak için koşma anını ironik bir şekilde seslendirmek, canlandırmak istemiş.

    sağolasın. yüreğime su serptin.

    Halkım beni anlamıyor sanmıştım bir an... :)

  17. Yine yarım sayfa dır dır, vır vır , hepsi palavra.

    Nisa 34'te açıkça yazıyor, itaatsizlik etmelerinden korktuğunuz kadınları önce uyarın sonra dövün. Henüz daha iffet de girmemiş, suç mahalline bile girilmemiş.

    Şüphelendiğiniz diyor.

    Şüphe varsa döveceksin, ehliyet sana verilmiş, gerek ve yeter şart, üstüne giydirilmiş, farz.

    Koskoca Kuran altıbin küsür ayet, yüzlerce kere sadece müslüman erkeklere seslendiği halde, bir kere bile salt müslüman kadına seslenmez, neden?

    Yani çok kereler, "Ey Mustafa, kadınını tarla gibi süreceksin, iffetini koruyacaksın, uyarıp döveceksin" derken

    "Ey Hatice, erkeğin vururken sen de sağlı sollu iskiv yapıp kaçacaksın" diyen tek bir ayet bulunmaz.

    Müslüman kadına hitap etmek bile çok sıkıntılıdır Kuran'da, illa da hitap edilecekse Muhammed üzerinden seslenilir kadınlara : "Ey peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına hep söyle de cilbablarından (dış elbiselerinden) üzerlerini sımsıkı örtsünler (Ahzap 59) ."

    Yani kadına ait örtünme yasağını bile, "Muhammed git sen söyle de şöyle şöyle yapsınlar" der. Efendi İlah da böylece zaten bir "mal" olan kadına seslenme zulmünden sıyrılmış olur .

  18. Biz de Hindistan'a Hindiler Ülkesi diyoruz. Gelip 800 milyon Hintli boğazımıza sarılmıyor.

    Bi ara Turkey yerine Türkiye yazalım dalgası geldi, bi gaz bi gaz, ama alfabelerinde ü yok hacı, Türkiye Mürkiye, yemedi tabii, Wiki'de yazıyor Turkey, sen artık gerini de yırtsan Turkey Turkey.

    Amerikalı bilmez ilgilenmez, sen Ortadoğu'nun bir küçücük köyüsün, Hayat sularını Turkey'den daha iyi tanır, Amerikan askerleri içiyordu çünkü.

    Hindi, hindis, törki, imbiss.

    Avrupa'da çok aylar gezdim, hep döner tabelalı kötü kirli ucuz dükkanlar gördüm, Avrupa'nın parasına Türkiye'den evvel dönerin girmiş olması tesadüf değil.

    Toplumlar sana istediğin kadar değil, olduğun kadar değer veriyor maaselef...

  19. Bu hikayeyi hatırladıkça gülüyorum.

    Kadını sigara içerken yakalamışlar, kadın bağırıyor: " ben İmam Hatip mezunuyum, hatim indirdim. "

    Müslümanlar arkasından dövmek için koşuyorlar. Sanki hatim indirmesi, onu dayaktan kurtaracakmış gibi.

    Ne kadar çok hatim, o kadar az dayak. Ters orantılı sanıyor bu...

    Çok müslüman, az dayak sanıyor, sigara da var. O da mekruh.

    Koşuyor, ki sanıyor kaçabilecek. Kaçamaz. Duble hatim de indirsen, sigaranı da atıp kaçsan, kaçış yok.

    Çünkü dayak Allah'ın emri...

×
×
  • Yeni Oluştur...