FuhreMich

https://www.youtube....h?v=UReXSSe1abE Bu ütopik canlının, şeker şarkılarını dinlemediyseniz çok şey kaçırmış olabilirsiniz, belkide olmazsınız, yok kesin olursunuz Kadere inanmayın zamanı gelmişse de kaçırmayın Şu boktan insanlığın içinde kendine aşık edebilen her güzel şeye minnettarım.

Bunları neyin kafasıyla yapıyorlar çok merak ediyorum. Yok domine olmuş bir gurup insanın içinde bir fırlama, "bakın galatasaraylı" diye bağırıp oradaki milleti saldırmaya mı teşvik ediyor ne oluyor. Türkiyede Futbol fazla abartılan bir unsur. Ayrıca bu millet futbola kafa yorduğu kadar, ülkenin durumuna kafa yorsaydı bu kadar boş vermişlik olmazdı. Televizyon, Futbol, bağzı sosyal medyalar ve din bunlardan iyi afyon bulunmaz.

Hitler'i en kötüler listesinde hep en başlara koyarız. Ancak Hitler'den çok daha az kötülük yapmış ama onlardan çok daha kötü insanların olduğuna inanıyorum. Çünkü Hitler'in inandığı ve uğruna savaştığı bir ideali bir öfkesi vardı. Hitler inanmışlığı yüzünden kötüydü. Yani Hitler'i tam olarak bencil sayamayız. Evet Hitler gerçek bir kötü ama, yahudileri yaktığı için değil. Hitler, bilinçlice haksız kazanç sağladığı için(kaçak tarihi eserleri, arabaları, köşkleri), kendini vergiden muhaf tuttuğu için, halkını ölüme sürükleyip, onlar perişan bir şekilde ölürken, kendisi intihar edeceği zaman, e

İyilik ve kötülük, olguları değerlendirme biçimimize göre oluşmuş, davranışları nitelendirme biçimidir. "Bir insana zarar vermek" kötü davranış olarak nitelendirebileceğimiz bir örnektir. Ancak, bir insan neden başka bir insana zarar verir ? Psikolojik rahatsızlığı varsa ona zarar verir. Kendisine karşı istemediği bir şey yapmışsa kişi, tahammüllerini aşıp, tepkisini fiziksel olarak karşılık vererek göstermiş olabilir. Bebekler, küçük çocuklar, bilinçsizce birisine zarar verme eyleminde bulunabilir. Elinde sert bir cisim varsa bunu fırlatarak veya ona vurarak. Bu onun için bir oyun olabili

Bizler bir tezahürle mi yaratıldık ? Yani bu değerler üzerinden mi, bir amaca bağlıyız ? O zaman akıla Euthyphron ikilemi geliyor : ahlaki davranışlar tanrı tarafından emredildiği için mi ahlakidir, yoksa ahlaki olduğu için mi tanrı tarafından emredilmiştir" Belli bir ahlak anlayışı olabilir mi ? O zaman insanların ortak, doğru ve yanlışları olmalı. Ancak ortak doğrularda ve yanlışlarda değiliz. Kültürden kültüre değişen göreceli bir durum bu. Ve bu yüzden Belli bir ahlak anlayışı olamaz. Peki bu ahlaki davranış, Tanrıdan mı ? Yoksa varlığın koşullarından mı geliyor ? Hayatta kalmak için,

Bunu olasılık olarak değerlendirirsek, elbette ihtimaller çerçevesinde az olan bir durum. Yalnız az da olsa gerçekleşen şeyler. Ve sonuçları çok üzücü. Bir kaç yaşadığım örnekten bahsedeceğim, rahatsız edici olabilir ; "3, 4 sene önce, abimin arabasının içine kedi girmiş. Araba çalışır çalışmaz bir kedi sesi duyduk ve arabanın altında bir kedi fırladı kaçtı. Ve çok geçmeden fark ettik ki, kedinin karnı yarılmıştı Hala yaşıyordu ama ölmek üzereydi organları dışarıda. O gün o kedinin gözlerindeki, korku ve çaresizliği görmek istemezdiniz." "Geçen bir haber vardı, gerçekten tüylerimi diken di

Biliyor musun, şu yaptığın AKP'lilerin yaptığından farksız. Nerede bir fikir belirtilse, karşı olduğu için bunu komplo olarak değerlendiren zihniyetten ne farkınız kalıyor şu durumda ? Kusura bakmayın ama siyasetten anlamadığınız ortada. Tarafsız bakış açısıyla, olgular çözümlenir ve fikirler öne sürülür bu yüzden kendi tarafını bir yana bırakıp, tüm doğruları kabul etmek gerekir. Münazarada bulunmadan savunulan şeylerin neden savunulduğunu veya eleştirildiğini anlayamayız. Ne yazık ki bunu yapmadığınız için, onlardan bir farkınız kalmıyor. Zaten bu anlayış yüzünden, bugün AKP götürüyor.

"Yiğidi öldür, hakkını yeme" diye güzide bir atasözü vardır. Muhalefet anlayışımızda da yapmadığımız şeyde budur. Eleştiriye başlamadan önce, sebepleri iyice anlamamız gerekir. Hiçbir şey, salt bakış açısından türeterek yargılanmamalı. Öncelikle, olguları iyi anlayıp, yorumlamalıyız. Neden bu halk, Tayyip'i seçiyor ? Bunun sebeplerini anlamak için, bu halkın bakış açısını anlamak ve Tayyip'in neler yaptığını iyi okumak gerekmektedir. Zaten bunu yaptığımızda kendi bakış açımızdaki eksikleride görmüş oluruz. Hiç bir şey sebepsiz değildir ve hiç bir sebep, tek bir kaynaktan ötürü değildir. Koşu

Seçimlerde yaşanan skandallara, bir çözüm önerisi olarak, iyi bir öneri ancak, bizim toplumumuzda, güvensizlik algısı çok farklı yerlerde vuku buluyor. Bu seçimlerde yaşanan sayım krizi bu yöntemle önlenmesi için, ilk önce kafa yapımızı değiştirmemiz lazım. Çünkü, zarf atmayıp, elektronik oy kullansak bile itirazlar, güvensizlikler, asılsız iddialar doğacak bundan kaçış yok. Ama yinede daha ileri bir yöntem olduğu için bunu desteklemek mantıklıdır, ancak burada da şunu söylemek gerekir ki, halkın toplanıp imza atması bir şey istemesi, kendini çok yüce sanan o makamzadelerin umurunda olmayacak

Bazı şeyleri kabul etmezsek, bu kısır döngüyü devindirir dururuz. Bir birimizi anlamaya çalışmadıkça, bir birimize hak verme gibi şansımızda olamaz. Hak verdiğimiz noktada aynı çelişkileri yakalayabiliriz. Bu noktada ortak düşünebilir, çözüm önerilerimizi paylaşabiliriz.

Bence karşılıklı birbirimizi ötekileştirerek bir yere varamayız. Sürekli Cehalet üzerine vurgu yapıp, olgular üzerinden hezeyanlarda bulunmayı bırakıp, daha yapıcı bakış açıları geliştirmeliyiz. Öncelikle bu seçimlerde halkın çoğunluğunun, bu süreci nasıl değerlendirdiğini, tepkilerinin ne yönde olduğunu iyi anlamalıyız. Onların bakış açısını iyi anlamak içinse, empati kurmaya ihtiyacımız var. Karşılıklı düşüncelerimizin haklılıklarını savunarak, ortak mantıkta uzlaşabileceğimiz noktalarını belirlemeliyiz. Onların savundukları şeyleri anlayarak saygı göstermeliyiz ki, bizim tepki gösterdiğimi

""Cahiller milliyetçi olur.Gerçek vatansever ülkesini en çok seven değil, hayatta her şeyi gören, gördüğü güzellikleri de ülkesine getirendir." Anna Chapman

Tespit yanlış, oranlar bu mantıkta çok daha fazla. Ama yinede bir nebze düşünebilen insanları katarsak hesaba. Bugün %60 hala %60 Hatta işe bilinçsiz CHP'liler ve diğer partili partizanları katarsak, bence %70. Ama Aptal diyerekte aşağılayıcı cümle kullanmayı yeğlemiyorum. Aslında aptallığın kaçınılmaz olduğu, dogmalarla potansiyel aptallık taşıyan insanların, kararlarının farkındasızlığı bize bu sonuçları veriyor. Onlar sadece, bir çok yönden düşünceleri aptal olan insanlar. Aslında anormallik hiç yok sadece kazanılmamış şeyler söz konusu olunca, karar mekanizmaları bundan payını alıyor v

İşte sorunda burada, halka erdoğanın gerçek yüzünü göstermek, fayda etmez. Halk bilinçlendirilecekse, bu, bak erdoğan şöyle yok böyle diyerek yapılmaz. Yada şunları yapmış, bunları yapıyor diyerekte yapılmaz. Kişiler üzerinden halkı bilinçlendirmek yanlış bence. Özellikle bu ülkede işlemez. İnsanlar hepsinin aynı olduğunu düşünüyorlar ki haklılar. Erdoğanı seçmelerinin iki sebebi var, inanmaları ve chp. Artık bu halka, ne istemesi gerektiğini öğretmek gerek, nelere karşı duyarlı olması gerektiğini öğretmek gerek. Demogoglara prim verdirtmemeyi öğretmek gerek. Neden duyarsız kalınmamalı bunu

Merhaba arkadaşlar yeni üyeyim. Hala kaset politikalarından veya yapılan yolsuzluklardan medet ummak halkın buna tepki göstermesini beklemek büyük aptallık olur diye düşünüyorum. İlk defa tayyibe katılıyorum ki, dün balkon konuşmasını iyi okumak gerekir. Elma ağacını gösterdi bence, artık muhalefet kendini düzeltmeli, eski kafayla bazı şeyleri değiştirmeye çalışıyorlar. Tayyip tek bir şekilde yenilir, gerçekten değişebilmiş muhalefetle. Kimse gerçekten, bu halk koyun olmayı seviyor demesin. Bunlar hep, "milli irade, milli irade" diyorlar ya. İşte yaptıklarıda bu, total'in tabularını muha