Latte

Saltanatlar, iktidarlar geçicidir. Atatürk’ün kimlerle, ne için mücadele ettiğini de yazmayalım artık buraya. Atatürk’ün saltanatla mücadelesi devletin iç meselesi olup, hukuk çerçevesinde düzenlenmiştir. Bu senin söylediklerinin benim söylediklerimle hiçbir alakası yok.

Atatürk’ün yaptığı mantıksızdı diyen birinin millet, devlet, bağımsızlık gibi onurlu kavramları anlamasını, özümsemesini bekleyemeyiz. Diyorum ya ruhsuzsun, senden bir halt olmaz diye, tam da bu yüzden işte, senin yaşadığın topraklara herhangi bir sadakatin, milletinle hiçbir gönül bağın yok. Bu yüzden kendini kafası çalışan biri sanıp, akıl vermeye kalkıyorsun millete böyle işte... Korkak işe yaramaz birisin evet, sen de Suriyeliler gibi sıkıyı gördüğünde hani belgesellerde gördüğümüz kaçışan bizon sürüleri var ya, onlar gibi topuklarsın buralardan. Yalnız sana Türkiye gibi kolla

Sen hiçbir halt bilmiyorsun, senin gibi bazı kendini bir şey bildiğini sanan serseriler arada gelir, böyle saçma sapan bir şeyler sayıklar gider... Yeni, marjinal bir şey söylediğini sanma yani... Senin gibi, kendini dünya malı olarak ortaya süren ödleklerin değil, millet, ulus bilinci olan cesur yürekli insanların sayesinde bugün T.C diye bir devlet var, hepsine minnettarız, ışıklar içinde uyusunlar. Genlerini aktarmakmış... Aktarılmaması gereken bir gen varsa seninkisi, hiçbir faydan yok çünkü, oksijen israfından başka bir şey değilsin. Ben çocuğumun senin gibi bir aylak, korkak

Saçma sapan olan salakça düşüncelerin... Milliyetçi, milletini seven, milletinin menfaat ve değerlerini gözeten demektir. Senin sandığın gibi kafatası avcısı olup, kendini üstün bir ırktan geliyor sananların, milliyetçilikle hele hele Atatürk milliyetçiliğiyle zerre kadar alakası yok. Kendilerini milliyetçi olarak tanımlıyor olmaları da bir anlam ifade etmez. Ülkesini savunurken ölen de bayrağı, bağımsızlığı için canını feda ediyor. Senin gibi milliyetsizlerin anlamayacağı bir şey, senin gibi avanaklar için ölmüyor ölenler de zaten...

Ne günümüze eğlenelim? Ekonomik kriz, ruh sağlığı yerinde olmayan insanların oluşturduğu, ahlaki, insani değerlerden yoksun bir toplum ve onların iktidarı, terör... Saymaya daha fazla gerek yoktur herhalde.... Millet karnını doyuramıyor, sen kalkmış Türkler eğlenceden uzak diye başlık açıyorsun... Bu arada eğlenen kesim de Ak kesim ve avaneleri... Para, mal, mülk hepsi onlarda, ne kadar eğlenceli değil mi, para içinde yüzüyorlar bir düşün, yatlar, katlar, son model arabalar... Üstelik bu saltanatı sefayı alınları terleyerek, hakederek de sürmüyorlar. Sen Ağustos böceği

Zaten bu seçim İmamoğlu’na kazandırmak için değil, kaybettirmek için yapılıyor... Her yolu denediler kurtaramayınca, kitabına uyduramayınca da seçimi yenilemekte buldular çareyi. Gidip oyumuzu kullanacağız, sonuç, kazanan yine İmamoğlu olacak. Peki bu üçkağıtçılar yeniden kaybetmek için mi seçimi tekrarladılar? Hiç sanmıyorum. Umarım yanılırım...

Kevin Dutton - Olağan Psikopatlar isimli kitabı önerebilirim bu konu hakkında... Kitap seri katilleri, daha doğrusu seri katilleri de içerisine alan psikopatları, diğer insanlardan ayıran özelliklere yer veriliyor; empati duygusuna sahip olmamaları gibi. Psikopatlar sadece seri katil gibi suça bulaşmışlardan değil, içlerinde cerrahlar, avukatlar, politikacıların da yer aldığı gayet saygın meslek erbapları arasından da sıklıkla çıkıyor, seri katil dediklerimizle bu insanların zihinsel faaliyetleri ve kişisel özellikleri ilginç bir şekilde aynı, bilimsel araştırmalara day

Valla nasıl bir psikolojiyle yazdınız bilemiyorum ama gerçeklerden baya baya bir uzak... Evvela dışarı çıktığımda, tatil beldesi vs. değilse göze batacak anormallikte, ''açık saçık'' giyimli bir kadın görmediğimle başlayayım söze, o da yazlık yerlerde gayet normaldir sanıyorum. Nerede geziyormuş bu bahsi geçen kadınlar-kızlar merak ettim doğrusu... Yani bu giyim kuşam meselesi üzerinde bu kadar beyin fırtınası yapmaya ne gerek var. Mini etek olur, tayt olur, başka bir şey olur, üzerine neden mutlaka bir anlam yükleme derdine düşülür ki? Ve kimin ne giydiği, neyi neden giydiği bizi

Güzel dileklerin için çok teşekkür ederim sevgili Türk ateist. Seni çok sevdiğimi birçok defa söylemişimdir sanırım, bir kez daha söyleyeyim ziyanı yok. Muhteşem bir insansın, bu nedenle mükemmel bir eş, anne, kardeş, evlat, dost olduğuna da eminim. Sevdiklerinle birlikte mutlu, huzurlu çok yıllar var daha önünde, torununun torununu görmeden sakın yaşlanma sen olur mu? Takvimi beğendiğine sevindim, benim de çok hoşuma gitti. Yanaklarından öpüyorum, zaman buldukça da güzel yazılarını zevkle okuyorum. Sağlıkla kal...

Hoş gördük sevgili bilgivehis, aktif olarak yazmasam da, zaman buldukça göz atıyorum foruma... Sevgiler, saygılar... Evlendim ama çocuk yok şimdilik... Valla 2019 itibariyle yaş 30 oldu sevgili kavak. 3’lü yaşlar ciddi ciddi yaşlanmaya başladığımı düşündürmeye başladı şaka maka... ? Takvimi beğendiğine sevindim, güle güle kullan. ??

Takvimin üzerindeki günlere tıkladığınızda, Atatürk’ün o güne dair hangi işleri yaptığını görebiliyorsunuz... https://www.ataturktoday.com/Takvim/2019AtaturkTakvimi.htm

Sevgili Türk Ateist, yeni yaşın mutluluk, huzur, sağlık, güzel olan, aklından kalbinden geçen ne varsa beraberinde getirsin. Ne güzel bir tarihte doğmuşsun, zaten sıradan bir tarih olamazdı. İyi ki doğdun, iyi ki varsın. Seni çok seviyorum.

Senin başkalarının hakları ve bu haklarının kullanımı üzerinde söz, yorum yapma hakkın maalesef yok. Yani sana laf düşmez. Kimseyi istemediği bir çocuğu dünyaya getirmek istemediği için vicdansızlıkla, cinayet işlemekle vs. suçlayamazsın. Bu işin belirli yasal sınırları, tıbbi standartları vardır. Yapılan işlem bunlara uygunsa, etikse, kadından başka kimseyi ilgilendiren bir durum yok ortada. Söylediğim gibi, kimse aynı bilinç ve zeka düzeyinde değil. Keşke öyle olsaydı, ama değil. İnsanların doğurup, doğurmama kararı bizi ilgilendirmez. Ama kürtajın yasaklanması gibi durumların d

Çeşitli nedenlerle bir bebeğin sorumluluğunu alamayacak, çocuk yetiştirmek için gerekli imkanlara, vasıflara sahip olmayan, dünyaya getireceği bebeğe kaliteli bir gelecek tesis edemeyecek olanların çocuk sahibi olmasıdır asıl katliam. Şimdi belirli gerçekler var; herkes aynı bilinç düzeyinde ve zeka seviyesinde değil. İşin içinde gençlik hataları olabilir, beklenmeyen, istenmeyen durumlar başa gelmiş olabilir, olabilir de olabilir... Eskaza hamilelik gibi bir durum oluşmuş diye, kimse istemediği bir çocuğu dünyaya getirmek, bu istenmedik durumun sonuçlarına katlanmak zorunda değil

Zina, evli erkek ya da kadının evlilik dışı kurduğu ilişkilerdir. AB uyum süreci gereği zina suç olmaktan çıkmış, sadece boşanma sebebi sayılmıştı. Bu eylem yalnızca evlilik çerçevesinde değerlendirilmelidir de zaten; sonuçta ortada bir toplum, insanlık suçu vs. yok. Evliliğin amacı dışına çıkılmış, o kadar... Zina suç sayılırsa, ya da ilgili yasanın kapsamında bir değişiklik olursa birden fazla eşi olan, imam nikahlı olup nikahsız yaşayanlardan başlasınlar önce.Nasıl engeleyecekler? Milletin başına ahlak polisi, jandarma dikecek halleri yok herhalde... Bu ülkede çocuğa, hayvana y

Atatürk'ün dine, dindara bakışı bellidir. Devlet yönetimde ortaya koyduğu ilke ve inkılapları itibariyle benimsediği rejim ve anlayış da bellidir. Sadece gayrimüslimler değil, dinsizler de bu toplumun azınlıklarındandır. Tabii medeni devletlerin lügatında azınlık diye bir kavram yer almaz, azınlık bizlerin toplum olarak ürettiği ve kullandığı bir kavramdır. Devletin din, dil, ırk vb. hiçbir ayrım, farklılık gözetmeksizin tüm vatandaşlarının haklarını korumak ve bu temel vatandaşlık haklarını idame ettirmek sorumluluğu vardır. Atatürk'ün din ile ilgili tek ve en önemli kaygısı da tam b

Aşırı sarışından kastın kuzeyli görünümü (platin sarı saç, peynir beyazı ten) ise evet. Yoksa sarı saç, mavi göz söylediğim gibi Kuman Türklerinin bir özelliği. Kıllı bir ırk değiliz, dolayısıyla tek kaş da Türklerde görülen bir özellik değil haklısın, ama esmer Türkler de gayet kaşlı gözlü. Göze de hitap ediyorlar, sorun yok.

Türklerin Kuman (Kıpçak) boyu, sarışın, renkli gözlü ve uzun boyludur...

ABD, İsrail demek zaten. ABD'nin bu tavrı hiç şaşırtıcı değil, Yahudi lobisi ABD'de oldukça güçlü. Kudüs'ün İsrail'in başkenti ilan edilmesi beklenen bir şeydi, zamanlama neden ilginç? Ortadoğu parça bölük, daha iyi bir zamanlama olamazdı. Vatikan'ın tavrı ne olacak bunu daha çok merak ediyorum ben şahsen...

Ortadoğu'daki İslami terör örgütlerinin mezhep tabanlı ortaya çıkıp, ayrışmalarının BOP ile şu an Ortadoğu'da olanlarla bir ilgisi bulunmuyor, sonuç olarak ortada bir foseptik çukuru var mı var, bu pislik çukurunda gezen farelerin niteliği ile daha çok ilgilisiniz ki, onların neyle beslendikleri ve kimlerin destekledikledir asıl önemli olan. Onu da bedevi kültürü ve onun kaymağını yiyen emperyalist güçler ile açıkladık zaten. ABD'nin ve dolayısıyla İsrail'in Ortadoğu politikası değişmez. Bu anlaşılmadıkça lastik gibi, konu nereye çekerseniz oraya gider ve alakasız çıkarımlar yapma

Bu kadar saçmalanabilir ancak. Ortadoğu bu zamanda bu pespayeliği, rezilliği ile her daim pislik üretmeye mahkum bir coğrafya... Yaratmaya gerek yok; zaten ortam bu tür Işid, Daeş gibi iğrenç oluşumları ortaya çıkarmaya müsait, gördüğümüz gibi çıkarıyor da... Başta Amerika, İngiltere, İsrail ise bu tür oluşumları destekleyen ülkelerdir. Işid, Ortadoğuda İsrail'in güvenliğini sağlayan bir oluşum. Işid neden aynı bölgede konumlanmış İsrail ile savaşmıyor da, hep müslümanları kesip biçiyor? PKK'yı da silahlandıran, eğitim vb. takviyeleri ile besleyen başta Amer

Konya'da yerleştikleri yeri ne hale getirdiklerini gidip görmüş biri olarak aynen katılıyorum. Etnografya müzesini ararken eskaza Suriyelilerin yaşadığı sokağa girdik, Arapça tabelalar, sokak pislik, çöp içinde, garip garip at hırsızı gibi tipler... Sanırsınız Suriye'desiniz. Boynumuzdaki şalı başımıza taktık, nasıl çıktığımızı bilemedik içlerinden... Geldikleri yere bırakın adapte olmayı, bedevi Arap kültürünü de beraberlerinde getirmiş, mahallenin içine etmişler. Suriye mahallesi yaşadıkları yer, isteyen gider görür.

Askerlik, en azından kadınların silah tutmayı, kullanmayı öğrenmelileri açısından gereklidir diyebiliriz. Gönüllük esasına göre, tercihe bağlı olarak da yapılabilir, neden olmasın ki yani...

Kullanması riskli, pek hoş olmayan bir tabirdir ama, evet erkek olmak ile adam olmak birbirinden farklı kavramlar... İkinci cümlen oldukça bayağı; para yemeyi seven erkekler de var. Hatta böyle bir erkek geçenlerde, belli ki parasını yemek amacıyla evlendiği, kendisinden yaşça da çok çok büyük bir kadını Kadıköy'de öldürdü. Sıcak bir haber bak bu.... Çıkar-menfaat ilişkisinin olduğu yerde her türlü suistimalden bahsedilebilir, sadece maddiyat bacağı yok bu işin ve kadını erkeği de olmaz. Seçimlerini ona göre yap sen de...

Bir defa ilkel dediğin kadın içgüdüleri seninkinden kat ve kat kuvvetli, buna emin olabilirsin. Yani kadının tercih hakkı elinden alınmazsa, kolay kolay yanlış seçim yapmayacaktır. İkincisi (senin önerdiğin) hormon takviyeleri vs. bir erkeği daha fazla erkek yapsa da adam yapmaz. Dolayısıyla ben amiyane tabirle ''adam olmak'' kısmıyla ilgili yorum yaptım.