Jump to content

diyalekt

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    34
  • Katılım

  • Son ziyaret

Topluluk Puanı

0 Neutral

diyalekt Hakkında

  • Derece
    Advanced Member
  1. diyalekt

    Özgür irade saçmalığı ve müslüman mantığı..

    Amaç gütmeden yaptığın davranışın var mı ki... Kalp kası, diyafram veya yarı bilinçli refleksler hariç(Parmak uzatılınca gözünü kırpman) Şuanda bu forumda yazıyor olman da amaç güden bir varlık olmanı göstermiyor mu?
  2. diyalekt

    Özgür irade saçmalığı ve müslüman mantığı..

    Tabi ki hayır. Göz rengine ya da acıdan kaçınmana da sen karar vermedin. Ama bütün yaşamsal faaliyetlerimiz de bilinçsiz reflekslerden ibaret değil! Sınırlı da olsa kendimizi tayin etme durumlarımız var ve işte bu noktada da sorumluluklarımız başlıyor. Geniş kalçalı kadınlardan hoşlanman biyolojik altyapından kaynaklanıyor olabilir ama her gördüğün geniş kalçalı kadına da otomatik olarak saldırmıyorsundur. Ahlaki nedenlerle veya sadece korkudan... Ama sonuçta kararı bütünsel olarak sen veriyorsun; Herhangi bir molekül değil!
  3. diyalekt

    Özgür irade saçmalığı ve müslüman mantığı..

    Peki salt madde ve onu maipüle eden dört temel kuvvetle aşağıdaki durumları nasıl açıklarız? 1)Doğadaki hangi kimyasal reaksiyonlar amaç güder 2)Doğadaki hangi kimyasal reaksiyonlar yaşamın niye var olduğunu sorgular. 3)Hangi kimyasal reaksiyonlar varlığa ilişkin estetik çıkarımlarda bulunur. 4)Hangi kimyasal reaksiyonlar ... Bu durumlar sayısızca arttırılabilir. Tek birisini bile dört temel kuvvetin dışına çıkmadan, soyut-izafi kavramlara başvurmadan açıklayabilirsen diğerlerini de açıklayabileceğini düşüneceğim.
  4. diyalekt

    Özgür irade saçmalığı ve müslüman mantığı..

    Güzel çiçeklerle donatılmış bir bahçe ya da lağım kenarında oturmak arasında tercihte bulunmak zorunda kalırsam bahçeyi tercih ederim. Burada da etki tepki yasası var ama bu tercihte bulunmama(yani irademe) engel değil. Olayda hem elementer olandan kompleks olana doğru etki var hem de bütünden parçaya doğru etki var. Ama sen olaya ısrarla tek boyutlu bakıp hakikatı çok yüzeysel görüyorsun. Bu durumda senin kendi varlığını reddetmen işten bile değil! Hatalı ontolojik bakış; yanlış veya eksik yargılar...
  5. diyalekt

    Özgür irade saçmalığı ve müslüman mantığı..

    O halde şu anda forumda yazı yazıyor olmanla ağaç dallarının rüzgarda sallanması arasında hiçbir fark olmadığını düşünüyorsun. İki olayda da istenç yok tercih yok. İki olayda da salt maddenin etkileşimleri var. Bir silahın kazara ateş alıp birisinin ölmesi ile benim tetiği çekerek birini öldürmem arasında da fark yok. İki olay da salt maddesel etkileşimlerle açıklanabilir. Şimdilik meseleyi sadece bir derece ileri taşıyalım. Beni "her şeyin bilinçsiz maddenin etkileşimleri" olduğu konusunda neden ikna etmek istiyorsun ki? Beynimdeki kimyasal reaksiyonlar 2*2=5 olarak gerçekleşirse ben bunun
  6. diyalekt

    Özgür irade saçmalığı ve müslüman mantığı..

    Fakat materyalizm açısından tutarlı olan görüş bu değil midir sizce de? Madde ne şekilde bağlar kurup nasıl organize olursa olsun tabi olduğu yasalar aynı değil midir? Örneğin ben araba almaktan vazgeçtim diye beynimin maddesel bileşenleri arasında gerçekleşmesi gereken reaksiyonlar iptal mı oluyor yoksa zorunlu kimyasal reaksiyonlar mı irademi belirliyor. Yani ben karar verdim diye mi kimyasal reaksiyonlar o yönde gerçekleşiyor yoksa doğa vurdumduymaz bir şekilde işliyor da ben "karar verdim" yanılgısına mı kapılıyorum... Haddimi fazla aşmadan son sorum: Özgür iradeyi açıklamak için ideali
  7. diyalekt

    Özgür irade saçmalığı ve müslüman mantığı..

    Materyalizmin yüklediği nitelikleriyle "kendinde madde"nin bilinci oluşturması mümkün ise.... devam edelim... Bütün maddesel süreçler dört temel kuvvet (kütleçekim, elektromanyetik radyasyon, güçlü nükleer kuvvet, zayıf nükleer kuvvet) üzerinden gerçekleşir. Bilişsel süreçlerin bile temeline bu yasaları koyarak, deneyimlediğimiz bütün fenomenleri açıklamaya çalışırsak mekanik materyalizmi onaylamalıyız. Bu durumda en rasyonel açıklamalarımız şunlardır; "Maddesel süreçlerle açıklanamayan her şey yanılsamadır" 1)Benlik yanılsamadır. Bizi oluşturan fiziksel kimyasal süreçler dağıldığında
  8. Ahlak biyolojik ya da metabolik kökenli değildir. İnsan biyolojik olduğu gibi psikososyal bir varlıktır da... Yalnızca mekanik yönü olan bir varlık değil aynı zamanda zihinsel-bilişsel yönü de olan bir varlıktır. Yaşamsal deneyimi ve bilgi birikimi arttıkça zihinsel yönü biyolojik ihtiyaçlarını kontrol edebilir hale gelir ve gerekirse baskılayabilir. Fiziksel işleyiş yalnızca dört temel kuvvet çerçevesinde gerçekleşir. Peki insanın bütün davranışlarını. tercihlerini, kavramlarını, ihtiyaçlarını..... dört temel kuvvetle açıklayabilir miyiz? -Çok net bir şekilde hayır! Asıl söyleyeceklerimi
  9. Bu yorum şu şekilde mi anlaşılmalıdır; Küçük bir kız çocuğuna tecavüz eden birini gördüğümüzde, buna engel olmaya çalışmamız ya da mütecavizi alkışlamamız aynı derecede anlamsız ve gereksizdir. Hatta mütecavizin çıkarına ve soy devamına katkıda bulunulduğu için olayda evrimsel ahlaka uygunluk söz konusudur.
  10. diyalekt

    Ahlakın arka yüzü

    Başkalarına acı çektirmekten haz alanlar da var ancak onurlu insan kendini iyi hissetmeyi başkalarının da iyi hissetmesine koşullandırmalı. Kanımca ahlak anlayışımız bu olmalı sayın Coriolis. Dahası başkalarının zarar görmesine neden olacak, onları rencide edecek veya başkalarına saygısızlığı içeren hazları, mutlulukları da reddetmeli. Saygı, sevgi, alçakgönüllülük, paylaşmak... v.b. duyguları dışarıda bırakan salt zevkler de reddedilmeli. Dünyada bunca acı yaşanırken salt zevk almaya dayalı yaşamı da amaçlamamalı! Yoksa kendimizi hayvanlarla kıyaslamaya bile hakkımız yok. Neticede onlar
  11. diyalekt

    Agnostisizmdeki mantık hatası

    Cüretimi bağışla ama hepimizin yanıldığı noktalar muhakkak vardır. Herhangi bir bilim devinin biyografisine baktığımızda bile fazlaca yanılgılar ve düzeltmelerle karşılaşırız. Bazen felsefi bazen bilimsel... Örneğin; Einstein veya Hawking...
  12. diyalekt

    Agnostisizmdeki mantık hatası

    Materyalizme ne kadar sadık bir inançla bağlı olduğunu biliyorum Sıcaklık arttıkça suyun katılaştığı fiziksel bir evrende yaşıyor olsaydık ve "ısınan suyun kaynadığı bir evrende de yaşıyor olabilirdik" deseydik bizi yine pis idealistler olmakla suçlayacaktın. Zihinsel olarak renkleri, sesleri, tatları... içeren bir veri tabanımız olmasaydı duyu organlarımız ne işe yarayacaktı! Zihinsel olarak neden-sonuç bağıntısı kuracak bir zihinsel altyapımız olmasaydı bir kameradan ne farkımız olacaktı. Dahası zihinsel altyapımızda uzay-zaman algısı olmasaydı.... Ama öyle ya sen varlığın bazı yönlerini
  13. diyalekt

    Agnostisizmdeki mantık hatası

    Bilim sadece gözlemlerle mi ilerler? Einstein bir mekanik zeka gibi sadece gözlemler sonucu mu genel görelilik kuramını ortaya attı yoksa önce zihinsel kurgular ve matematiksel formülasyonlar sonucu görüşünü ortaya attı da güneş tutulması esnasındaki gözlemsel kanıtlar sonradan mı geldi? Higgs bozonu gözlemsel veriler sonucu mu bulundu yoksa önce zihinsel hesaplamalar sonucu kurgulandı da sonra da bu görüşün sınanması için milyarlarca dolar harcanıp CERN'de deneylendi mi? Democritos atom kavramını ileri sürerken gözlemsel verilere mi dayandı yoksa zihinsel sorgulamalar sonucu bunun bir zoru
  14. diyalekt

    Ölünce ne oluyor?

    Eğer doğal işleyiş esnasında kaza sonucu ortaya çıktıysak ölünce yok olacağız. Entropi yasası gereği Evreni de aynı son bekliyor. Şayet eğer Tanrı bizi yarattıysa insanın içindeki kalıcılık ve yaptıklarının boşa gitmemesi arzusunu bildiğine göre bir planı vardır. Tartışılmayacak bir gerçek var; hepimizi aynı akıbet bekliyor!
  15. diyalekt

    Agnostisizmdeki mantık hatası

    Tanrı kavramının kaynağı dinler değildir; dinler tanrı inancının üzerine inşa edilmişlerdir. Tanrı kavramı, zihnin temel dogmalarındandır. İnsan herhangi bir yapıyı görünce onun biri veya birileri tarafından amaçlandığını düşündüğü gibi tüm doğanın ve yaşamın da amaçlanmış olduğunu düşünmüştür. Buna karşın evrenin kendi açıklamasını içinde barındırdığı için Tanrı'ya gereksinim olmadığı görüşleri ortaya çıktığı için Tanrı'nın varlığı ve zorunluluğuna ilişkin argümantasyonlar kurulmuştur. Evrenin kendiliğinden olduğu ya da bir şekilde amaçlanmış olduğunun bilinemeyeceğini savunmak kanaatimce
×
×
  • Yeni Oluştur...