RandoM

Bu söylediklerinin hepsi proteindir. Proteinler "hücre" içinde üretilirler. Prionlar da proteindir. Hücre içinde, hücre "canlı" insiyatifinde; emrinde üretilmişlerdir. Prionları üreten genetik materyal bile tanımlanmıştır. Sadece seninkinin hipotez olduğunu ifade ettiğin sürece susmayacağım. Hırsımdan değil inan; bir teoriyi iyi bildiğim için.

Mikroskop icat edildiğinden bu yana hücre teorisi sapasağlam duruyor. Gerisini sizin gibiler düşünsün.

Çocuk dediğin 18 yaş altıdır. Kaç yaşındaymış acaba bu çocuk?

Hacı, ben sadece hücre teorisinden söz ettim ve bir teori nedir onu anlattım. Hücre teorisinin bir "teori" olduğundan söz ettim. Hipotezini hepimiz anladık. Bunun için, örneğin, bir deney tasarlayabilirsin. Belki senin canlılık için yeni temel birimlerini öne sürdüğünü herkesin anlamasını istiyorsun. İnan, bunu ben de isterim. Ben de herhangi birinin hücre teorisinin yerine geçecek bir teorinin hipotezini üretmesini beklerim. Oysa yok! Keşke olsa. Senin hipotezini (ki ne olduğu belli değil) önce anlasak ve bunu tamamen ön yargısız, tamamen bilimsel yöntemlerle anlamaya çalışsak, gözlemler ya

Hücre teorisi bu yüzden var. Yeni gittiğimiz bir gezegende canlı var mı sorusuna bu teori ile yanıt arayacağız. Eğer hücre teorisi çökerse (ki benim hiç umurumda olmaz) yeni bir teoriyle canlılığı tanımlamış olacağız. Proteinleri, mitokondrileri vs. canlı kabul ederseniz yeni bir teori oluşturmalısınız. Yeni bir teori sadece hipotezlerle oluşmaz; hipotezlerin "geniş ölçüde" kabul görmesi, "geniş ölçüde" gözlemlenmesi gerekir. Deneyler yapılmalı ve bu deneyler birbirinden bağımsız gruplarca defalarca aynı sonucu vermelidir. Bu haliyle, sizin düşünceleriniz hipotezdir.

Hücre teorisi canlıyı tanımlar. Sizin hipoteziniz ise bir tanımlamadan uzak. Üstelik daha önce buna benzer onlarca hipotez duymuştum. Üniversite yıllarından hatırlıyorum, "tek canlar" "örgün canlar" diye canlıları iki gruba ayıran Türk doçent vardı...Adı Hüseyin İnce idi sanırım, Ege Üniversitesinde...Proteinlerin canlılığın temel birimi olduğu hipotezini savunuyordu. Hipotez üretmek kolaydır. Siz de üretirsiniz. Ancak hipotezinizin geniş bir geçerlilik kazanması ve teori haline gelmesi gelirse gelmesiyle "bilimsel" bir düşünme yöntemi elde etmiş oluruz. Bu haliyle siz bilimsel düşünme yönt

Sen lamba cini misin yoksa tanrı mı? Bu nasıl soru?

Bana hep Gülsüm, Çisem, Sude gibileri düştü. Hidayet'i ne yapayım yahu!

Tanrıyı bir forumda bulacağım hiç aklıma gelmemişti. Peki, söyle bakalım tanrı; beni neden yarattın?

Afrika'nın Doğu'sundan geldiğimizi söylediklerinde ben de kızmıştım. Yalan!

Önce siz imzanızı değiştirin bence. Sayfayı aşağı kaydırırken yaşlanıyorum.

Yoğun olarak Orta Doğu'da.

Yani; canlılığın temel birimi olarak yeni moleküllerin olduğunu, bunun bütün uzayda yaygın olduğunu provake ediyor. Yeter ki İslam daha ılımlı olsun diye.

Tek bir hücreye odaklanalım isterseniz. Örneğin terliksi hayvan. Bu bir canlı.

Hacı öncelikle kullandığınız terim bombardımanının konuya hakim olmayan insanlar tarafından kesinlikle anlaşılmadığını belirtmeliyim. Bu konuda, samimi olarak, sizi eleştirmek istiyorum. Yazdığınız metin en azından lise mezunu birisi tarafından anlaşılmalıdır. Öncelikle sizi lise mezunu birinin anlayabileceği bir konuşma biçime davet ediyorum. Bunu söylerken de Türkiye’deki “lise mezunu” olgusunun sizin tarafınızdan bilindiğine inanıyorum yada inanmak istiyorum. Şimdi, bilimsel düşünme yöntemine göre önce bir hipotez ortaya koyarsınız. Yani, bir şeyin nasıl oluştuğuyla ilgili bir fikir öne sü

Hücresel bir yapı derken, en azından hücre zarından bahsetmeli. Mitokondrilerin zarları vardır ve prokaryot hücrelerde bulunan zarlarla çok büyük benzerlik gösterir. Eğer mitokondrileri hücre dışında "yaşatabilirseniz" hücre teorisi çöker.

Klasik biyolojide Hücre Teorisi (HT), canlılığı tanımlayan bilimsel bir teoridir. Üç prensibi vardır: Bütün yaşayan canlılar bir veya daha çok hücreden meydana gelmişlerdir. Canlılığın temel birimi hücredir. Hücreler daha önce var olan hücrelerden gelirler. HT’nin modern yorumları şöyle sıralanabilir: Bilinen yaşayan tüm canlılar bir yada daha çok hücreden meydana gelmişlerdir. Yaşayan tüm hücreler daha önce yaşayan hücrelerin bölünmesiyle oluşurlar. Hücre yaşayan tüm canlıların temel yapısı ve fonksiyonudur. Bir canlının faaliyeti, onu oluşturan bağımsız hücrelerin toplam faaliyetinden iba

NASA Mart 2015’de DNA ve RNA’da bulunan bazları laboratuar ortamında oluşturmayı başarmıştı. NASA, başlangıç molekülü olarak primidin kullandıklarını rapor etti. Bu deneylerde kullanılan başlangıç molekülü olan primidin, meteoritlerde, kuyruklu yıldızlarda bol miktarda bulunuyor. Bu molekülün orijini hakkında pek bir şey bilmiyoruz. Primidin, normalde uzayda bulunan mor ötesi ışınlarla kolayca parçalanır. Kuyruklu yıldızlarda nasıl oluyor da sağlam kalıyordu? Bir hipoteze göre primidin, donmuş halde bulunan su, amonyak, metan veya metanol içinde yapısını koruyabilir. Bu hipotezi test eden NA

Tek başına canlı değildir. Canlı olması için hücresel yapıya ihtiyaç vardır. Mitokondri hücresel yapıya sahip değildir, hücre dışında kendini çoğaltacak yapılardan yoksundur. Bir zamanlar mitokondrinin canlı olduğu, daha sonra ökaryotik hücre içinde yaşadığı (endosimbiyoz), daha sonra da hücresel özelliklerini kaybederek ökaryotik hücre organeline evrildiği düşünülüyor. Aynı şey kloroplastlar için de geçerli.

Mirası da kalmıştır hani; Aral gölü.

"Zaten hücreden farkları pek yok." dedikten sonra siz, bana pek ihtiyaç kalmıyor. Düşündüğünüz şekilde biyoloji bilimi yapmanızı kimse engelleyemez. Başarılar dilerim.

Ben üniversitede biyoloji okurken bu kadar takıntı yoktu virüsler hakkında. Sanırım yaşlanmış olduğum için virüsler canlı kabul ediliyorlar. Korkarım haberim yok. Biz hocalarımızdan canlılık için tek ve yeter bir teori öğrendik canlılık için: hücre teorisi. Demek bizden sonra bilim çok ilerilere gitmiş ve ben....

O halde virüsler canlıdır.

Tartışmasak olmaz mı?

Diğer arkadaşların bu konuda ne yazdıklarını okumadım. Teizm her anda tanrının evrene müdahale edeceğini öngörür. Örneğin bu yazıyı buraya yazmamın tanrının müdahalesi olduğunu iddia eder. Ateizm ise böyle bir şey olmadığını, benim bu yazdıklarımın tanrı ile ilgisi olmadığını iddia eder. Bana soracak olursanız eğer; çevremdeki insanlara bakarak şunu söyleyebilirim: ben kesinlikle bir ateistim. Teizmin her türlü argümanının en güçlü tarafı şudur: “Bu düşünceyi insanlarda arama!” Bunu Platon’dan öğreneli çok yıl geçti. Sonra insanların “neden” böyle düşündüklerini düşündüm. “Neden teizm var?”