ellectra

Aslında olasılık doğru anlamda kullanılmış. Sadece cümle biraz düşük kalmış. Kurulan cümle: Sonsuzlukta her şeyin tekrar etme ihtimali sonsuz mudur? Söylenmek istenen: Sonsuzlukta her şeyin sonsuza dek tekrar etme ihtimali nedir? Yani ben böyle anladım. Doğru mu? @bilgix Eğer doğruysa şimdi oldu mu? @DreiMalAli

Endüstriyel tasarım ve ilgili programları ben de az biliyordum (catia solidworks falan) onu da unuttum zaten. Ben çalışıp çalışmaması konusunda yardımcı olamam yani. Sadece o kadar konu açıyorsun ve paint ile göstermeye çalışıyorsun falan.. Ben de daha güzel bir şekilde göstermene yardımcı olayım dedim. Ek olarak simulasyon değil animasyon yapabilirim en fazla.

@John_Ahmet İstersen 3D çizim yapabilirim 3ds max ile. Kolayıma gelirse animasyon da yapabilirim belki. Konuya hakim değilim ama. Baya detaylı anlatman gerekir.

Sen öldükten sonra zaten yok olacaksın. Hiçbir şeyin anlamı kalmayacak. O halde, başka şeylerden, başkalarının ölümünden sana ne ki? Bunları neden düşünesin?

Tumblrda konuştuğun bir kız var mı? Senin gibi biriyle konuşan, onun için üzülen bir kızla konuştum geçende. O konuştuğu adam da bir tarih belirlemiş kendine intihar için.

Neden intihar etmiyorsun? Sebebin nedir? Teşvik etmiyorum veya bir amacım yok sorarken merak ediyorum.

Ne gibi hastalıklar mesela en babaları hangisi?

Ben attığın videoyu izlemedim bile. Ama benim attığım videoda dini kanalların nasıl saçmaladıklarını iyi anlatıyor.

Siz zaman kavramını anlayabiliyor musunuz? Bu kavrama takılı kalmayabiliyor veya ilüzyondan kurtulabiliyor musunuz? Öyleyse nasıl yapıyorsunuz? Ezeli olmayı ezeli olmayan beyinle nasıl düşünebiliyorsunuz? Ya da düşünebiliyor musunuz? Yoksa sadece "anlamıyoruz ama olduğunu biliyoruz" mu diyorsunuz? Ya da ezeli olmayı anlamak evrenin sırrını çözmeye eşdeğer gibi bir şey midir? Hep vardı demek çok çok yetersiz geliyor bana. Evet çok kolay bir şekilde kelime anlaşılıyor. Ama anlamı anlaşılmıyor. Kısacası merak ettiğim benim anlamadığım bir şeyi mi anladınız? Yoksa olay sadece kabullenip kabullenme

Ben tanrı vardır demedim. Bir şeyler yoktan var olabilir falan da demedim. Ezeliyet yalan mı gerçek mi diye de sormadım. Ya da bunlar gibi bir şey demedim. Sadece birkaç kelimenin anlamını istiyorum. Ve bu istediğim sözlük tanımı değil. "Ezel = başlangacı olmayan" tanımı yapmanı da beklemiyorum yani. Mesela dersin ki bak bu kalem, burası başı, şurası da sonu. Gayet kolay anlaşılıyor değil mi? Ezel kelimesini anlatıyorsun bak şurası başı diyemiyorsun. Başı yok diyorun. Tamam kabul başı yok da nasıl yok? bir şeyin nasıl başı olmayabilir? olmaz demiyorum nasıl olmayabilir? Cevabı var mı?

Sonsuzluğu, ezeliyeti, hiçliği bilimsel olarak tanımlar mısın biraz kendi cümlelerinle anladığın kadarıyla

Ben de kendimi çok fazla kıyaslarım başkalarıyla. Herkes kendini kıyaslar bence. Bazıları çok, bazıları yoka yakın.. Her şey evrimin sonucu değil mi zaten? Temelde öyle. Ama detaya inersen kim bilir neler etki etti.. Bilinçaltındaki sayısız sebepler, genlerin, hormonların.. Ama ben kendimi başkasıyla kıyaslarken bulduğumda şöyle düşünüyorum; Herkesin farklı bir albenesi vardır. Mesela sen, kendini kıyasladığın bir tip yerinde olsaydın; mevcut seni beğenenlerin beğenisini kaydebebilirsin. Tabi bu kez de yeni beğenenlerin olurdu. Yani kim olursan ol herkese hitap edemezsin zaten

"Biliminsanları, hakikate doğrudan ulaşmanın değil, hakikate yaklaşmanın mümkün olduğunu düşünürler." diye bir yazı okumuştum. bu cümle seni tatmin eder mi?

Sen teist değil miydin Deist falan mısın

Sen önce şunu itiraf eder misin kendine? ; Yaratıcının bizi sıçmadan da enerji ihtiyacımızı karşılayacak şekilde yaratacak kadar üstün yetenekli olduğunu inkar mı ediyorsun? O bir şekilde dediğini koca yaratıcı çözümü yedirmede, sıçtırmada falan mı bulmuş. Yapma lütfen..

Peki sevgili yaratıcı neden canlıları sıçan bir formda yarattı? Sıçmak hoş mu.. Bir yaratıcının osura osura sıçan insanlar yarattığına inanabiliyor musun gerçekten? Bunu yaratıcına yakıştırıyor musun?

Ben aslında bu şekilde mutlu oluyorum garip bir şekilde. Güvenmeyerek.. Tabi sıradan bir insan gibi güvenmeyerek değil. Bu şekilde dediğin gibi o hayata hayat denemez. Peki benimki nasıl? Ben hayatı hem birinci şahıs hem üçüncü şahıs olarak yaşıyorum tabiri caizse. Birinci şahsım o hayatı normal insan gibi yaşayabiliyor, zevk alabiliyor, üzüledebiliyor.. Üçüncü şahsım dışardan izliyor gibi, gerçeklerin farkında, çoğu şeye hazırlıklı.. Sanki çoklu kişilik bozukluğu gibi ama değil. Mesela aldatılacağıma ihtimal veriyordum ama bunu düşünerek kendimi yıpratmıyordum. Nasıl o

Evet doğru, yeni üyelerin veya gerçekleri yeni keşfetmişlerin heyecanlı olabileceğini düşünmedim.

Evet öyle. Aldatılmamdan 2 hafta önce biri sormuştu "Ya aldatırsa seni? nasıl güveniyorsun.." diye. Ben de aldatabilir, nerden bilebilirim, olabilir yani.. dedim. Sadece onunla mutluyum yapabilecek bir şey yok dedim. Ve 2 hafta sonra aldatıldım. Hazırlıklıydım ama buna rağmen acıdı tabi. Bir de hazırlıklı olmayanlar var onlar da intihar falan ediyor ya da katil oluyor.

Babana bile güvenme sözü son derece doğru bir sözdür. Bir ilişkim oldu. İkimiz de doğanın işleyişini, evrimi, hormonları ve anlamlarını vs. her şeyini bilip konuşacak, bu konuda sohbet edecek kadar iyiydik. Sadece mantık olarak değil, duygusal olarak da birbirimize bağlıydık. Kendisi de zaten psikoloji okuyordu. İlişkinin ortalarında falan anlaşma bile yaptık bir gün başka birinden bir şekilde hoşlanırsak, etkilenirsek onunla birlikte olmak istersek aldatmak yok, söyleyelim ayrılalım diye.. Bunun da zaten imkansıza yakın olduğunu düşünüyorduk. Bu kadar uyumu başkalarında asla bulam

Ben müslümanlar ateist olmasın ya da buna çalışmayın falan demiyorum ama ateistforum bölümü bilim forumu bölümünün 15 katı konuya sahip ve içeriği %90 islamiyet. Oysa dediğin gibi dünyada bile %23 islamiyet var. Tamamen kapatılsın bu konular da demiyorum zaten. Konu yoğunluğu tam tersi olsaydı en azından belki bilim forumunda tartışırken biri yanlışlıkla da olsa bir şey keşfederdi. Belki de sonucunda daha fazla dinciyi ikna etmiş olurdunuz. Yok "allah önce böyle demiş, sonra tam tersini demiş o halde kuran yalan" diyerek bi yere varmak çok çok zor. Neden? Çünkü; Ben ada

Yahu müslümanlığın tartışılacak bir tarafı kaldı mı ki.. Bin sene önce saçma sapan yazılmış bir şeylerin hala tartışılması, ona ateistlerin bile hala önem verdiği havasını yaratıyor cahillere. Foruma yeni bir şeyler öğrenmek için, yeni konular tartışmak için giriyorum genelde. Ama %90 islam tartışılıyor. Ha diyorsanız ki bu ülkenin büyük çoğunluğu müslüman ve bu cahillere doğru yolu göstermeye çalışıyoruz, ülkeyi daha güzel hale getirmeye çalışıyoruz ve bunu başaracağımıza inanıyoruz.. Ateistforumun da amacı bu.. Tamam o zaman ne diyim ben yanlış gelmişim

Yani demek istediğim, ateist forum sitesi diye; ateistlerin sürekli kuranda şu çelişki var bu çelişki var diye kendilerini yormalarına gerek mi var? Milyon tane konusu var zaten kuranın saçmalıklarının ve kısır döngü şeklinde devam ediyor. Harcanılan zamana yazık. Bir müslüman gelse konu açsa ona karşılık bu konu yorum olarak cevap verilse tamam. Ama durup dururken Ateistlerin "aha çelişki buldum" diye ikide bir de konu açmaları saçma geliyor. Onun yerine azcık bilim forumuna yönelseler.. Haksız mıyım yani

Neden sürekli islamın gerçek olmadığını ispatlamaya çalışan konular açılıyor ki? İnanmak isteyen ne dersen de inanır. Allahın canı ölye istemiş der yine inanır. Kendisiyle çelişmeyi seviyor der yine inanır yani. Ne gerek var böyle konulara...