Jump to content

Natüralist Ateist

Sadece Ateistler Grubu
  • İçerik sayısı

    1.577
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne Natüralist Ateist kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. 2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Ben evrimi kucumsemiyorum siz çok büyütüyoruz ve bunun sebebi ise tanrılı dinlere karşı olan ofkenizden geliyor. Ama işin sonunda sizde aynı duruma evriliyorsunuz.  

    Emin misiniz? 

     

    2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Termodinamik bağıntıları ise  öyle karmaşık değildir zaten sözel açıklanmış ve bir iki basit eşitlik verilmiş. Ancak bu eşitlikler  diferansiyel haline sokulup matematik işlemcileri ile kullanıldığında da ilkinden farklı bir sonuca götürmüyor. Bu yüzden bütün fen bilimleri teorilerinin bir de termodinamik açıklamasının olmasi istenir. Bu mecburiyet değildir. Vizkoziteden tut da yay kuvvetine kadar termodinamik bağıntıları üretilmiştir. Çünkü iç enerji degisimi her yerde ispatlanabiliyor. Bu yüzden termodinamik e yasa deniyor.  

    Evrimin de ona karşı olmadığı kabûl görüyor zaten.

     

    2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Bir madde durduk yere kendi kendisinin enerjisini yükseltemez ancak dışarıdan müdahale olmalı.

     Kimse size mesela mutasyonların nedensiz oluştuğunu söylemiyor. "mutajen" kelimesini araştırmanızı öneririm.

  2. Bir saat önce, anibal yazdı:

     

    Evrim de, termodinamikte yanlışlanabilir. Mesele, yanlışlayabilen kimsenin henüz çıkmamış olması.

     

    Yanlışlanamayan bişey, doğma olur zaten, bilimle falan işi olmaz. 

    Doğru. "yanlışlanamaz" diyenler de genellikle o ihtimâlin çok az olduğunu düşünürler. Aslında Darwin'in bazı konularda yanlış olduğu söylenebilir bildiğiniz üzere, mesela "Pangenesis" hipotezini savunmuştur kendisi fakat günümüzde bunlar yerlerini Mendel'in yasalarına bırakmışlardır.

  3. 2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Sitenin akıllı tasarım karşıtı olması yada olmaması önemli değil zaten. Akılsız tasarımı onerenler bile evrimi gerçek ama teori olarak görmekteler.  

    Soracağım tek bir soru var: Eee..? Son cümledeki bağlaç da olmamış bence, "ve' bağlacı getirilmeliydi.

     

    2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Termodinamik neye göre kanun diye sormuşsunuz. Cevabını vermiştim zaten. 4 ana bilim de termodinamiği sorgulayabiliyor.

    4 ana bilimin de sorgulaması gerekli mi? "sorgulamak" ne demek?

     

    2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Evrim ise başka konularda da dediğim gibi termodinamiğin entropi ilkesiyle çelişiyor. Enerji aktarımı dışarıdan müdahale olmadıkça dogal olarak çoktan aza doğru gider. Hiçbir şey kendi kendine enerji yaratamaz diyor.  evrim bazı durumlarda bioloji ile de çelişiyor. 
     
    İşte evrim bununla çelişiyor. Bu yüzden de tam anlaşılana  kadar evrim teorisi olarak kalacaktır.  

    A) Kimse canlıların enerji yarattığını söylemedi ki. Olan enerji çevriliyor. Yoksa Dehidrasyon da mı Biyoloji ile çelişiyor?

    B) http://physics.gmu.edu/~roerter/EvolutionEntropy.htm

    Bu yeterli sanırım, kanunlardan da yararlanıyor.

    2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Adamlar CERN 'e 20 milyar dolar gömdüler. Bunu macera olsun diye yapmıyorlar. Doğanın diger Güçlerini arıyorlar. Daha öğrenilecek çok şey var. Tanrı parçacığı dedikleri şey yada ona etkiyen kuvvetler henüz kendini göstermedi. Belki termodinamik dahil alayını çöpe gönderir veya hepsini doğrular. Kesin konuşmayiz. İşte bilim dünyası da öyle yapıyor ve bu konuda kesin konuşmuyor.  

    Fazla olası değil, ki kimse de "Evrim yanlışlanamaz" demiyor. Gerçi diyenler olsa da onlara göre mesela termodinamik kanunlarının da yanlışlanması mümkün değil. Evrim yanlışlanabilirdir fakat bu zamanda yanlışlanması fazla olası değildir.

  4. Bir saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Canlılık kanunu diyorum siz bioloji anlayin...(Türkçesi böyle) Evrim de biolojinin teorisidir.  

    Etimolojisine girersek "biyoloji" kelimesinin kökeni "vio" (belki de "bio" fakat Yunanca'da "vio" imiş) ve "logia" kelimelerinden oluşuyor. "vio" kelimesi "yaşam, ömür" anlamına gelirken "logia" kelimesi ise "çalışması, araştırması" anlamına geliyor. "kanun" diye çevirmek doğru değil.

     

    Bir saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Bütün bunları niye anlatıyorum derseniz konumuz evrimci dinci kıyaslaması olduğu için yazıyorum. Çünkü geçmişteki bilgiler kutsanmış en doğrusu zannedilmis ve dinsellestirilmis...ideolojilestirilmis ve fanatikleşmiş....
     
    Evrimciler de aynı hataya düşüyor. 300 yıl öncesine kadar dünya düzdür diye inat edenlerle aynı seviyeye geliyorsunuz.   
     
    Günümüzde ise bu güçlerin tabiat güçleri olduğu öyle yıldızlardan gelmediği anlaşılmış. Yıldızların da benzer kurallara bağlı olduğu görülmüş..

    O zamandaki kültürel dogmalarla dolu bilim ile -veya en iyi zamanlarında teorik çalışmalara dayanan bilim ile- şimdiki daha bireysel ve bağımsız bilimi karıştırıyorsunuz.

     

    Bir saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Gelelim kanun konusuna
     
    Kanuna örnek mi istiyorsun al sana termodinamik.. bunlar kanundur ve bilimin  bütün teorileri bu kanunları sorguluyor hali hazırda.  

    Tanımını sormuştum ama ben: Neden mesela Hastalık Yapıcı Mikrop Teorisi ve Einstein'in Genel Relativitesi teori iken termodinamik bir yasadır? Bir şeyin kanun olması için ne gerekir?

     

    Bir saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Şimdi  öfkeli gençlerden biri kafama vura vura soruyormuş,  “is theory or fact..it is both” ne demek diyor diye.  

    Siz vermiştiniz diye hatırlıyorum. Akıllı tasarım karşıtı bir site o.

  5. 7 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Bak buralardan başla. Evrim bilim olarak kabul edilmiş ama teoridir. Bu kadar açık ve net. Sen gerisini porno sitelerden halledersin.

    Teknik olarak evet, fakat hem kanun hem de teori olan kısımlarının olduğunu söylemek en doğrusu olacaktır. Tamamen matematiksel denklemler üzerinden evrimi anlatmak zor olur çünkü çok fazla faktör vardır fakat basit anlamda verdiğim sitedeki denklemler de bulunmaktadır.

     

    1 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Teoriden ötesi bilimsel fenomen yani kanundur..o adresteki yazılar da bunu söylüyor ve evrim diğer teoriler gibi yeni deliller buluyor diyor....

    Hangi sitede bu yazıyor? "Teori kanuna dönüşür." cümlesini destekleyen tek bir tane bilimsel kaynaktan cümle görürsem dediğini kabûl edeceğim.

     

    1 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Bugün evrim var oluş kanununu !!!! Sorgulayan bir teoriyken ilerleyen bilim daha güçlü bir teori ortaya koyarsa evrim gider devrim teorisi gelir ve varoluş kanununu!!!!! O teori sorgular.

    "var oluş kanunu" diye bir şey yok. O bir yana, her zaman teorilerin kanunlara bağlı olduğunu söylemek yanlış olur. Tamamen kabûl edilen birçok teori kanunlara bağlı değildir.

    Sizin "kanun" ve "teori" tanımınızı alabilir miyim?

  6. 2 saat önce, ateistik yazdı:

    hatta 2.dünya savaşını hitleri kullanarak yahudilere soykırım yaptırıp

    israili kurmak için başlattığı

     

    hatta şuanda bu adamların dünyayı parmağında çeviridiği iddası sence gerçekmi? martavalmı?

    Kesinlikle ve kesinlikle, aksi iddia edilemeyecek şekilde Yahudi karşıtlığından ortaya çıkmış bir kompo teorisi sadece. Afro-Amerikalıların -"Rheinlandbastard"-, Lehlerin, Çingenelerin, eşcinsellerin Yahudilerle o kadar ilgileri yok mesela. Böyle bir açıklamayı kabûl etmek için mantıklı bir neden yok.

    Rotschildlar hakkında ise fazla bilgim yok, tek bildiğim güçlü oldukları. Dünyayı arkalarına alacak kadar güçlü olduklarını sanmam.

  7. On 17.03.2019 at 16:17, GavsHazretleri yazdı:

    İsteyen her ateist ile seviyeli-edepli tartışmaya varım.

    kuran-ı kerim içerisinde çelişki-yanlış bilgi yoktur hepsi biz acizlere birer yol göstericidir.

    hodri meydan forumunda kim benimle tartışacak bilgisine güvenen buyursun gelsin.

    hakaret küfür edene aynı şekilde karşılık veririm.

    O zaman bize de soru sormak düşer. Birbirleriyle ilgili iki konuyu soracağım:

    A.) Gök nedir? Gök neyi temsil eder? Gökyüzü katmanlarını mı, evreni mi?

    B.) Neden "gökler ve yer" evrenden bahsedilirken kullanılır? Evrende sadece göklerin ve yerin olduğu fikrine karşıt bir ayet var mıdır?

  8. Bir saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    İşte ben de bunu söylüyorum toplam entropi zaten hep pozitiftir ama yaşamın olusmasi için belirli bir etkene ve şarta  ihtiyaç varsa buna tesadüfen oldu diyemiyoruz. Zaten evrim de burada sapıtıyor. Dış ortama göre belirlenmiş bir yaşam çizgisi var. Bu sağlandığı takdirde yaşam oluşuyor. Belki başka yaşam koşulları da vardır. Ama işin sonunda yine tesadüf diyemiyoruz. Bu çok karmaşık birşey çünkü. Hayatı sadece kimyasal bilesimden ele alamıyoruz. Enzimler tersinir çalışır. Aynı tepkimeye defalarca girerler, burada da entropiyi azaltıyor. Enerjiyi düşürüyor ama işlevini artırıyor. Bunlar evrimin cevap veremediği konular.  
     
     

     

     O zaman başlık yanlış. Başlık "Entropinin artması için gerekli koşullar tesadüfen nasıl oluştu?" olmalıydı.

     

     Enzimlerin tepkimelere girmesi ile evrimin alâkası nedir? Enzimin tepkimelere girmesinin entropiyi düşürmesi ile bir popülasyondaki allel gen frekansının değişmesinin alâkası nedir? O Biyofizik konusu ve evrimle ilgisiz.

     

     Ayrıca, entropi düşünce neden işlevselliği artmasın?

  9. 2 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Güneşten gelen enerji entropiyi artırır. Ama güneşteki olay yenilenemez yani tersinmez. Güneş tamamen entropisini en hızlı yolla gerçekleştirirken dunyadaki durum neden yavaşlatılmış.. evrim konusunda işlerin tamemen tesadüfe bağlanmadı bu noktada saçmalığa dönüşüyor.

    Entropiyi arttırdığı doğru, ki bu da bize gereken entropiyi sağlar. Bir yerde bir nedenle entropi düşebilir, tek gereken net entropinin artmasıdır. Yoksa yoğuşma veya donma gibi basit olaylar olamazdı, ki bu evrimle ilgisiz.

    http://physics.gmu.edu/~roerter/EvolutionEntropy.htm

  10. 3 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

    Birader dinler hakkında da yüzlerce fakülte ve kürsü var. Hatta dinler daha fazla kişi tarafından kabul edilmiş.

    Mesela Harvard Divinity School'da kimse size dinlerin doğru olduğunu söylemez, söyleyemez. Fakat bir üniversite akıllı tasarımı katiyen yanlış olduğunu söyleyebilir,  şuradaki gibi:

    https://www.lehigh.edu/~inbios/News/evolution.html

    Bilim dışı olduğunu direk söylüyorlar, ki mesela seküler bir yerde "Şu din doğrudur." diye bir tavrı olan bir üniversite olursa direk bilimselliği sorgulanır.

  11. 14 dakika önce, Düşünen Hayvan yazdı:

     

    https://undsci.berkeley.edu/article/howscienceworks_19

    Mesela Hücre Teorisi de bir teoridir fakat doğru olarak anlatılır:

    http://www.bio.miami.edu/~cmallery/150/unity/cell.text.htm

    Hatta hastalıkların sebebinin mikroorganizmalar olduğu bile bir teoridir, "Hastalık Yapıcı Mikrop Teorisi" olarak geçer:

    http://broughttolife.sciencemuseum.org.uk/broughttolife/techniques/germtheory

     

    Teorinin eş anlamlısı olan "kuram" ın anlamı şurada yazıyor:

    http://tdk.gov.tr/index.php?option=com_bilimsanat&arama=kelime&guid=TDK.GTS.5c8679d0ae0661.88545465

  12. 30 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    Kur'an  bir nefsi(kişiyi) öldüren tüm insanları öldürmüş gibidir.bir nefsi ihya eden tüm insanları ihya etmiş gibidir. der.bunu diyen bir kitap efendim köle ile hürrü bir saymıyor denilmez herhalde.

    İsrailoğulları'na öyle yazılmış, Kur'an'daki hüküm biraz daha farklı:

    Nisa 92: Yanlışlıkla olması dışında, bir müminin bir mümini öldürmeye hakkı olamaz. Yanlışlıkla bir mümini öldüren kimsenin mümin bir köle âzat etmesi ve ölenin ailesine teslim edilecek bir diyet vermesi gereklidir; ancak ölünün ailesi diyeti bağışlarsa o başka. Öldürülen, mümin olmakla birlikte size düşman olan bir topluluktan ise mümin bir köle âzat etmek lâzımdır. Eğer kendileriyle aranızda antlaşma bulunan bir topluluktan ise ailesine teslim edilecek bir diyet vermek ve mümin bir köleyi âzat etmek gerekir. Bunları bulamayan kimsenin Allah tarafından tövbesinin kabulü için iki ay peşpeşe oruç tutması lâzımdır. Allah her şeyi bilmektedir, hikmet sahibidir.

    Yani müminlerle sınırlıymış gibi konuşuluyor, gerçi öldürmeye karşı olan cezalar daha önce de vardı-kölelikle beraber.

    30 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    Zira aynı kitap hepinizi nefsi vahid den yani tek nefisten yani aynı tek öz ve kökten yarattık demezdi.yine tüm insanların diriltilmesi tek nefsin(kenefsin vahid) diriltilmesi yada yaratılması gibidir hükmü her şeyi ortaya koyar.adeta nasıl bir ağaç tek kök ve gövde üzerinde beslenir,o tek gövde sallandımı tüm dallar meyveler yaprakla sallanır  insan neslini bir ağaç gibi tek kökve gövde üzerinde görür gösterir. nefs şahıs kişi zat demektir.can demektir.bir kişiyi öldüren diğerinide öldürebilir kendisinide öldürebilir zira zat olarak aynıdır. hiç birini öldürmeyen kendinide öldürmez.o yüzden intiharda katldir haramdır başkasını öldürmede aynı hükümdür.kaldı ki karınca da candır ve öldürülmez.burda külli bir hüküm var. köle hür zengin fakir kafir mümin ayrımı yoktur nefs ile hepsi birlenmiştir.

    İslam Cemiyeti'nin beyazların Şeytan tarafından yönetilmesi gibi bir şey söylemeyecekse öyle bir şey demez, ki kölelik olduğu zamanda bile öyle bir şey yoktu. İslam ile sınırlı değil.

  13. 26 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    Kur'an  bir nefsi(kişiyi) öldüren tüm insanları öldürmüş gibidir.bir nefsi ihya eden tüm insanları ihya etmiş gibidir. der.bunu diyen bir kitap efendim köle ile hürrü bir saymıyor denilmez herhalde.

    İsrailoğulları'na öyle yazılmış, Kur'an'daki hüküm biraz daha farklı:

    Nisa 92: Yanlışlıkla olması dışında, bir müminin bir mümini öldürmeye hakkı olamaz. Yanlışlıkla bir mümini öldüren kimsenin mümin bir köle âzat etmesi ve ölenin ailesine teslim edilecek bir diyet vermesi gereklidir; ancak ölünün ailesi diyeti bağışlarsa o başka. Öldürülen, mümin olmakla birlikte size düşman olan bir topluluktan ise mümin bir köle âzat etmek lâzımdır. Eğer kendileriyle aranızda antlaşma bulunan bir topluluktan ise ailesine teslim edilecek bir diyet vermek ve mümin bir köleyi âzat etmek gerekir. Bunları bulamayan kimsenin Allah tarafından tövbesinin kabulü için iki ay peşpeşe oruç tutması lâzımdır. Allah her şeyi bilmektedir, hikmet sahibidir.

    Yani müminlerle sınırlıymış gibi konuşuluyor, gerçi öldürmeye karşı olan cezalar daha önce de vardı-kölelikle beraber.

    29 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    Zira aynı kitap hepinizi nefsi vahid den yani tek nefisten yani aynı tek öz ve kökten yarattık demezdi.yine tüm insanların diriltilmesi tek nefsin(kenefsin vahid) diriltilmesi yada yaratılması gibidir hükmü her şeyi ortaya koyar.adeta nasıl bir ağaç tek kök ve gövde üzerinde beslenir,o tek gövde sallandımı tüm dallar meyveler yaprakla sallanır  insan neslini bir ağaç gibi tek kökve gövde üzerinde görür gösterir. nefs şahıs kişi zat demektir.can demektir.bir kişiyi öldüren diğerinide öldürebilir kendisinide öldürebilir zira zat olarak aynıdır. hiç birini öldürmeyen kendinide öldürmez.o yüzden intiharda katldir haramdır başkasını öldürmede aynı hükümdür.kaldı ki karınca da candır ve öldürülmez.burda külli bir hüküm var. köle hür zengin fakir kafir mümin ayrımı yoktur nefs ile hepsi birlenmiştir.

    İslam Cemiyeti'nin beyazların Şeytan tarafından yönetilmesi gibi bir şey söylemeyecekse öyle bir şey demez, ki kölelik olduğu zamanda bile öyle bir şey yoktu. İslam ile sınırlı değil.

  14. 9 dakika önce, anibal yazdı:

     

    Bu pek geçerli bir durum değil. 

     

    Şöyle bakmak lazım, acaba, intihar edecek durumda olanlar mı dinden uzaklaşıyor? 

     

    Bugün toplum demek, din demek, maalesef. İntiharın altında yatan temel dürtü ise, topluma zararlı olduğunu, yük olduğunu hissetmek. Ve vatandaş intihar ederek, toplumun kalanını kurtarmış, bir nevi kahramanlık yapmış oluyor. 

     

    Eğer birisi, toplumdan bir şekilde uzak kalırsa, kendini dışlarsa, dinden de, hayattan da soğuyacak olması kaçınılmaz olacaktır. Bu hissi yenmenin yolu, genelde ıssız bir yere çekilmektir, toplumu görmezseniz, siz toplumun ta kendisi olursunuz, dışlanmış olmazsınız. 

     

    Sen ben nasıl ateist olduk başka bir konu. Ama eminim sen de, ben de toplumda dinin varsayılan olduğu bir yerde dünyayı geldik, ya vaftiz ettiler, ya bir tarafımız kestiler falan. Dinin hala ayakta olma sebebi de bu, dinin toplumu ifade etmesi. Elbette ümmetçilik mevzusunun ortadan kalkıp, milliyetçiliğin de tutmaması ile, bireyselliğin öne çıkması, dinlerin dibine turp suyu sıkıyor. Yoksa, konu bilim falan değil asla.

    O zaman dinin konumuzla alâkalı pozitif etkisinin topluma karışmayı sağlamak olduğunu -negatif etkileri bir yana bırakarak-, dinsiz olunca din farkından dolayı toplumdan uzaklaşmanın daha olası olduğunu söyleyebilir miyiz? Zirâ toplumsal örgütlenmeyi içeren dinlerde -eğer bireyselleşmezse- bu durum kolaylıkla gözükürken daha bireysel olan dinlerde böyle bir etki yok. Dediğinizde de karşı çıkabileceğim hiçbir nokta yok.

  15. On 19.01.2019 at 12:20, Klonopin yazdı:

    Dindarlar daha mutsuzdur, intihara meyilli bile olabilirler.

    Doğru değil aslında, intihar ile din daha çok ters orantılı şeyler. Mesela bir yüksekokulda yapılan anketlerde ölüme daha yakın hissedenler dine daha az bağlı olanlar çıkmış:

    https://journals.sagepub.com/doi/abs/10.2190/YP62-4U57-V8CJ-XYNH

     

    Özellikle semavi dinlerde böyle bir durum var, doğu dinlerinde fazla olduğunu zannetmiyorum. Bu iddiam da "bitirilmiş" -yani ölümle sonuçlanmış- intiharlar üzerinden giden bir araştırmadan geliyor:

    https://journals.plos.org/plosone/article?id=10.1371/journal.pone.0131715

     

    Din bu konuda korumacı bir görev üstleniyor.

  16. 22 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    islamda kölelik olsa  islamdan önce müşriklerin kölesi olan bilal habeşi islama geçtikten sonra köle olarak kalması icab ederdi.ama bedeli ödenip hürr oluyor.

    Müslüman olduğundan olabilir mi?

     

    18 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    hürre karşı hürr köleye karşı köle ayetinin arapça tefsirlerinde : cahiliye döneminde kabileler arası savaşta bir kabileden köle biri diğer kabileden köle birini öldürdüğünde o kabile karşılık olarak o kabileden istediği bir kişiyi seçip öldürmek için  alırdı.bu adaletsizlik oluşturduğu için hür ise hür köle ise köle erkek ise erkek deniliyor.

     Taberi ve birçok diğer müfessir de bunu destekliyor.

  17. On 09.03.2019 at 10:23, HATEM yazdı:

    Sana incelik anlatılmaz ama Âyet-i kerîmede bir incelik var. Âyet-i kerîme, herşeyi sudan yarattım demiyor. Her canlıyı sudan yarattım diyor.
    Her şeyin sudan yaratıldığını biz çıkartıyoruz. Çünkü Herşeyin canlı olduğunu biliyoruz.
    Biz her şeyin canlı olduğunu bildiğimiz için her şeyin sudan yaratıldığını anlıyoruz. Hidrojen bu noktada devreye giriyor.
    Ba'zıları zanneder ki elementler, ma'denler donuktur canlı değildir. Bitkiler hayvanlar canlıdır. Hayır, her şey canlıdır. Fakat bitkilerde hayât daha zâhirdir. Hayy-vânlarda ise hayât sıfatı daha zâhirdir (âşikârdır). Canlılık mefhûmu, bitki ve hayvânlarda daha zâhir olduğu için Bitkiler ve hayvânlar suda ve sudan yaratılmıştır ve İçinde su olmayan canlı (bitki hayvan) yoktur. Görüldüğü gibi Kur'ân, Asıl muhatablarına hitâb etmekle birlikte bizim gibi dolaylı muhatabların artan bilgisine de eşlik eden mu'cîze bir kitaptır.

    Mucize olmaması bir yana, suda yaratılmak ile sudan yaratılmak farklı şeyler. Su önemli bir parça ama tek şey değil.

    On 09.03.2019 at 10:23, HATEM yazdı:

    Ben sana "Su"yun yerine "Su" dan başka bir nesne getir diyorum . Belki sen Evrenin Hidrojenden üretildiğini bile bilmiyordun, öğrenmiş oldun. Ben hepinize sordum,, ortada açıkça görülen "su" var. 1450 yıllık avantajınızla buyrun siz yazın, "Su"yun yerine ne yazacaksınız?...

    "Kur'ân insân ürünü diyorsunuz ya hadi buyrun daha doğrusunu yazın" dedim kurudun kaldın...

    Neden bir misal versin ki? "madde" der, ona ruhi özellikler ekliyormuş gibi davranır -öyle anlaşılabilecek şekilde, Ashab için-, ama Döteryum'un -olası ilk element, Hidrojen'in nötronsuz hâli- özelliklerini verir. Bu sayede hem mucize olur, hem de Ashab karşı çıkmaz.

  18. 10 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    Hz peygambere ilk inananların çoğu gariban köle fakir güçsüz kimselerdi.bilali habeşi siyahi bir köle idi.islamla şereflendi  hür oldu.hz zeyd bin harise köle idi islam ile hür oldu.savaş esirleri okuma yazmaöğretmen karşılığında serbest bırakıldılar.islam  her kesin aynı özden yaratıldığına renk ve dil ve makam ve servetin değilde iman ve takvanın esas olduğunu söyler.

    hz nuha gelen münkirler  bu sefil bayağı cahil fakirleri kov biz sana inanalım derler.kibir gösterirler.hz nuh onları asla kovmaz.

    Müslüman olmayan köleler özgür oluyor muydu? Olmuyorlarsa bu dine zorlama olmaz mı, özgür olmak istedikleri için?

     

    5 dakika önce, Sundance yazdı:

    Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah’a mahsustur, fakat onların çoğu bilmezler.

    Taberi'ye göre burada Allah yolunda harcamayan ve Şeytan'ın emri altında olan kâfirler haksız kölelere benzetiliyorken müminler de özgür ve malı olan birisine benzetiliyor. Sadece bu ayetten köleliğin olduğu çıkartılamaz bence.

  19. 27 dakika önce, adalet123 yazdı:

     

    Hocam,bencede bir sömürü var.Ama sizde biraz gözünüzde büyütüyor gibisiniz.

     

    Fakat amerikanın bir yerlerde sürekli operasyon yapması,kendi sahip olduğu imkanlara başka ülkelerin sahip olmasını engellemeside bir çeşit gücü hep elinde tutmak istediğini gösteriyor.

     

    Kara para operasyonu yani Panama belgeleri bile karaparayı kendi ülkesi üzerinden yapılmasını istediği için yapıldı bence.

    Normal politikadan farklı bir şey göremiyorum, doğru veya yanlış. Amerikalıların Yeni Dünya dışına "burunlarını sokması" ise süpergüç olmadan önce fazla yok, Roosevelt'ten -Theodore Roosevelt- sonra başlıyorlar ve izolasyon dönemi sonunda zaten demokrasinin koruyucusu görevini -ne kadar doğru olduğuna siz karar verin, konumuzla bağlantılı olmadığını düşünüyorum- üstleniyorlar* ve "tanrısız komünistlerden demokrasiyi korumak" ve etkilerini arttırmak için daha fazla dünya siyasetiyle ilgileniyorlar.

     

    *Önemli bir bilgi de ABD vatandaşlarının Pearl Harbor öncesinde Kanada'nın Avrupalı bir güç tarafından işgal edilmesi durumunda onlara yardım etmeye yüzde doksan "Evet." demişken ondan birkaç ay önceki ankette savaşa girmeye "Hayır." demeleri. Yani o zamanlar yine de izolasyon devam ediyor, Birleşik Krallık'a yardıma karşı çıkılmasa da. Yavaş yavaş Pearl Harbor'dan bağımsız olarak savaşa girme istekleri artıyor gerçi.

     

     

     

    http://ibiblio.org/pha/Gallup/Gallup%201941.htm

     

    13 dakika önce, anibal yazdı:

     

    Eğer, Pearl Harbor vakasını anlamaya çalışırsan, ABD'nin bu histerisinin nereden geldiğini anlaman zor olmaz sanıyorum.

     

    Şu malum kim son yung'u düşün, o hidrojen bombalarını kime atmakla tehdit ediyor? ABD'nin oraya atacak hidrojen bombası mı yok? 

    Pearl Harbor ile ABD histerisi arasında nasıl bir ilişki kuruyorsunuz? Bildiğim kadarıyla Pearl Harbor Japonların ABD embargosu sonucunda -embargo nedenleri konumuzla ilgisiz sanıyorum- petrol elde etmek ve mineral kıtlığını gidermek amacıyla iyicene güç kazanan Nanshin-Ron poliçesini (?) uygulamalarına engel koyan ABD'nin donanmasına karşı gizli bir saldırıydı ve ABD'nin dışa dönükleşmesini sadece biraz arttırdı.

  20. Bir saat önce, adalet123 yazdı:

     

    Bizim millet şekilci,ahlaksız ve ezik bir millettir.

     

    Telaffuzun eksik olduğu için alay eden,laf atıp,kötüleyen çok olur.Aldırış etme.

    Ama bu başkalarının dediğine bağlı değil. Mesela sesini İngilizce olarak kaydeden ve istediğini aynı sesle söyleyebilen Lyrebird sitesinden kendi sesimi giremiyorum, çünkü kabûl etmiyor. İngilizce konuşurken -aklıma geleni- söylediklerimi kaydettiğimde de sonradan açtığımda ben bile anlamıyorum ne dediğimi.

×
×
  • Yeni Oluştur...