sistematik
Normal Üye-
İçerik sayısı
35 -
Katılım
-
Son ziyaret
Topluluk Puanı
0 Neutralsistematik Hakkında
-
Derece
Advanced Member
Güncel Profil Ziyaretleri
863 profil görüntüleme
-
Merhaba, yazdıklarınızı okudum. Ve bebeğimle ilgilendiğim için şu an cevap yazamayacağım. İlk uzun vaktim olduğunda birkaç gün içerisinde buraya yazacağım.
-
Evet doğum yeni gerçekleşti teşekkür ederim. Annelik duygusuyla embriyonun gelişimi o dönem kendiliğinden olamaz gibi hissettirmişti. Sanki Allah yaratsa daha önemli ve değerli olacak gibi düşündüm. İslam konusunu çok fazla araştırdım. Uydurma olduğuna eminim. Benim sorunum öldükten sonra yaşamın olmaması. Ve kandırılmışlık hissi.
-
Geçmiş yaşantılar sebebiyle.
-
Neredeyse 1 yıl olacak bu konuyu açalı. Şimdi yazdıklarımı yeniden okudum. Anlatmaya çalıştıklarımı çok iyi ifade edemediğimi farkettim, çok beğenmedim yazımı. Herneyse... Bu konuyu açtıktan kısa bir süre sonra hamile olduğumu öğrendim. Ve hamilelikle ilgili süreçleri araştırmaya başladım. Embriyo nasıl oluşur-gelişir vs. Ve bu kez de evet dedim bütün bunlar kendiliğinden olamaz, ancak Allah yaratmış olabilir. Ve yeniden bunalıma girer gibi oldum, tekrar kendimi islama inandırmaya çalıştım. Kendi içimde inanılmaz bir çatışma yaşamaya başladım. Gün içinde sürekli bu düşüncelerle meş
-
Ben gerçekte zaten cin falan görmedim. Rüyamda çok gördüm. Birilerine göründüklerini sanıyordum çünkü öyle şeyler anlatılıyordu ve inanıyordum. Bir gün bana da görünecekler zannederek yaşadım.
-
Dindar çevrede, hurafeler öğretilerek, din kitapları, dini sohbetler içinde, cin gelmesin diye dua edip Allah’a yalvararak, uyumak için gözlerimi kapatamayarak, uykumda cin gelirse Kuran beni korur diye Kuranı başucuma koyarak büyüdüm. Öfkem bu yüzden.
-
Diyanetten fetva ''sol elle şeytanlar yemek yer'
Başlık, sistematik kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Bu konular Osmanlı Devletinin yıkılma sürecini aklıma getiriyor; 1.Sınırları çok genişleyen devletin uzak eyaletleri denetlemede büyük güçlük çekmesi.2.İlk olarak 1535’te Fransa’ya tanınan ticari ayrıcalıklar (kapitülasyonlar) daha sonra bütün devletlere de tanınmıştır. Bunun sonucunda yabancı mallar çok az gümrükle Osmanlı ülkesine girmeye başlamıştır. Ayrıca azınlıklar askere alınmadıkları ve Osmanlı ekonomisi de onların elinde olduğundan Osmanlı Ülkesi Avrupalıların serbestçe ticaret yaptıkları açık bir pazar durumuna geçmiştir. 3.Uzun süren savaşlar ve halkın üzerindeki yüksek -
Diyanetten fetva ''sol elle şeytanlar yemek yer'
Başlık, sistematik kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Her türlü saçmalık bu fetva. Sol el ile yemek yemenin ne sakıncası olabilir? Ve bu konu altına ilk yazdığım iletide belirttim, şeytana yemeği kim nerede nasıl hazırlıyor, yiyecekler nereden alınıyor nerede muhafaza ediliyor? Hiçbir yararlı amacı olmayan, insanları sınırlayan, yasak içeren ve gereksiz bulduğum bir açıklama. -
Diyanetten fetva ''sol elle şeytanlar yemek yer'
Başlık, sistematik kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Onun için sakıncası yok diyor ama buna kim nasıl karar veriyor. Yemek için hangi elini kullandığının ne önemi olabilir. Bu hafta yine diyanetle ilgili bir habere denk geldim. Galiba araştırma yapmışlar, halkın yaklaşık % 60’ı Kuran okumayı bilmiyor diye bir sonuç çıkarmışlar. Anladığım kadarıyla Arapçasını kastediyor. Çıkıp demiyor ki halkın müslüman kısmının büyük çoğunluğu Kuran’ın Türkçesini okumuyor. -
Diyanetten fetva ''sol elle şeytanlar yemek yer'
Başlık, sistematik kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Diyelim ki gerçekten şeytan var; Bu şeytan nasıl yemek yiyebiliyor? Şeytana yemeği kim nerede hazırlıyor? Yemek için malzemeleri nereden alıyor ve karşılığında para yerine geçebilecek ne ödeniyor ve para gibi birşey ise bunu kim nerede nasıl üretiyor? Sol eliyle yemeğini yedikten sonra bulaşıkları kim topluyor? Bu bulaşıklar nerede yıkanıyor? Hatta şeytana hazırlanan yemeğin malzemeleri nerede muhafaza ediliyor? Hadi tamam her şeye rağmen yemek yediğini kabul edelim hem de sol eliyle yiyor olsun ve şeytan sol eliyle yiyor diye tamam biz de s -
Kuran’ın ayetlerde defalarca tekrarladığı en önemli iddialardan biri “apaçık olduğu, açık seçik olduğu, çelişki bulunamayacağı.” Sizin dediğiniz “kelimelere binbir takla attırmak” Kuran’ın “açık seçik” olması ilkesine karşı. Dolayısıyla boşuna uğraşıyorlar. Kolay değil dini reddetmek. Cesaret ve zaman gerekiyor.
-
Üye olmadan önce de takip ediyordum. 2-3 gün önce karar verdim üye olmaya.
-
Şu yaştaydım diye cevap veremem, bunu hatırlayamam. Geçmişe şöyle bakınca dine dair kendi kendime sorduğum soruları düşününce bunlar aklıma ilk gelenler.
-
16 yaşındaki cesaretinizi tebrik ediyorum. Benim o yaşlarda dinden çıkmam mümkün değildi. O yaşlarımda Kuran’ın tamamının Türkçesini zaten okumamıştım ancak okusam bile bunlar uydurma demem mümkün değildi. Sebebi ise, çevremdeki herkes müslümandı ve islam dininin tek gerçek olduğunu sanıyordum. Korkudan aklımın almadıklarından kaçınmaya çalışıyordum.
-
Herkese Merhaba, Yazdıklarım biraz uzun gelebilir. İçerisinde örnek hadis ve ayetler de var. Dinin hayatımı nasıl etkilediğini, neden aklımın karıştığını anlatmaya çalıştım kısa kısa. Yıllarca sürdü din konusunda aklımdaki karışıklık. Son yıllarda ancak “ya varsa” hissinden kurtulup artık dinlere inanmadığımı söyleyebiliyorum. Yazı kısmen uzun olsa da özetin özeti gibi anlattım fazla sıkmamak için. Size sunduğum sadece bazı dönemlerin küçük bir kesiti. Zaman içinde yine bu sitede dinle ilgili eleştirdiğim konuları yazacağım. Çocukluğum kalabalık aile arasında geçti ve