Jump to content

akılsızşuursuzatom

Üyeliğini Sildirmiş Kullanıcı
  • İçerik sayısı

    3.975
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne akılsızşuursuzatom kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. Şimdi, AteistBakish yazdı:

    Bilgiyle uğraşıyorum ve rahat ediyorum.

    Senin saydığın yukarıdaki şeyler melankolik, sarhoşluk.

    Bilgiler niye hoşuna gitmiyor da bu tür ruhsal hezeyanlar peşinde koşuyorsun?

    Bu sorumun cevabı değil hocam.bizim oluşturdugumuz bilgiler Gözlemci yani insan bakış açısına iken evreni gözlemci(idealist) yorumlamamak lazım demenizi anlamadım sadece. Mesele tanrı da değil. Sadece meramınızı anlamak istedim. Bir yandan hak veriyorum size tanrı var diyenlerin takıldığı şey bu. Fakat her bilgi gözlemciye göre oluşmuyor mu?

  2. 2 dakika önce, AteistBakish yazdı:

    Konu senin tam olarak kafanda neyi nasıl simule ettiğin değil.

    Materyalizmdeki kanunlara aykırı sonuçlara çıkması işin.

    Bilimde de materyalizmdede aynı kanunlar geçerli.

    Madde/enerji olmayan bir şey yok, maddeden/enerjiden başka bir şey yok, her şey madde/enerji etkileşimi sonucu ortaya çıkan fenomenlerdir.

    Sen bir inanç boşluğu bıraktığında bu kanuna aykırı hareket ediyorsun.

    Bu kanuna göre kesinlikle bir tanrı yoktur.

     

    Sen gözlemcinin gözleminin yetmediği bilgisini toplamadığı yerlerde bu kanuna aykırı şeyler olabilir idyorsun.

    Bu çok büyük bir saçmalık.

    Parçaları (parçacıkları-dalgaları)olmayan bir şey mi varmış ki?

    Bu kesinlikle olamaz.

    Akvaryum içinde etrafını su kaplamayan balık yoktur.

    Bu da kanundur işte.

    Madde/enerji olmayan hiç bir şey yoktur.

    Gözlemci etkisi veya Gözlemci bakış açımız yoksa hayatta kararları nasıl veriyoruz? Mesela Tanrı var demekte yok demekte bir Gözlemci bakış açısıdır. Ya da evren düzenli veya değil de öyle. Ya da yaşam çok acımasız veya çok tatlı demekte külliyen Gözlemci bakışı değil mi?

  3. 6 dakika önce, Agnostik84 yazdı:

    Zevk almıyorlar. Hatta bunlar çırpınışları diyebiliriz. 

    Dinlerini eğdiler büktüler derken bir süre daha ayakta tutmayı başardılar fakat İnternet çağında ayet bükücülüğün sahtekarlık olduğu suratlarına çarpıldı ve kaçacak yerleri kalmadı. Son çırpınışlar olarak sağa sola hakaretler edip iyi sayılabilecek davranış ve olguları dinlerine mal etmeye çalışıyor ve diğer giriştekilerin bu iyi özelliklerden mahrum kaldığını yobaz taparlarına aşılamaya çalışıyorlar. 

     

    Tamamen panik hali ile her naneyi kendi saçma dinlerine yamamaları ve iftira ile diğer din-görüş leri aşağılama taktiği. 

     

    Sorsan dinsizin iyi olmak için bir nedeni yoktur ama nedensiz Müslüman toplumlar etik ve kültür olarak en aşağıdaki toplumların başını çekiyor ve aşırı derecede pisler. 

     

    Sorsan ateist tu kaka ama İnternet çağında pratiğin tam aksi olduğu gerçeğine her kes ulaşabiliyor ve bu zorlarına gittiği için son kozları olan "dinsiz ahlaklı olamaz, çalar eder ama dindar yapmaz çünkü allahtan korkar" yalanını internet özürlü yobazlarına pazarlarlar. 

     

    Bende son kozları diye düşünüyordum. Demek benzer düşünüyoruz.

  4. 11 dakika önce, bayşapka yazdı:

    Newton mekaniğine göre basit, çekim kuvveti çarpı düşme süresi o anki hızı verir. Ama tabii biliyorsunuz ki evren o kadar da basit değil, kütleye göre farklı alanlar oluşuyor. Acaba gazali newtonla tanışsaydı ne konuşurlardı?

    Ayni şeyi derdi. Dediğim gibi mesele ne kadar kompleks olursa olursa bunlar ard arda gelişlerdir. Nedenselliğin gözlemi olamaz.

  5. 31 dakika önce, Geta yazdı:

     

    diyelim ki bir virüsten dolayı bütün insanlar öldü, geriye bir anneyle oğlu kaldı.

    insanlığın devamı için bu anneyle oğlu birlikte olamayacak nisa 23'e göre!

    bu durumda birlikte olmaları mı ahlaklıca olmamaları mı?

     

    Olmamaları derdim ben kendi açıma göre.

  6. 29 dakika önce, bayşapka yazdı:

    Meseleyi incelemenin birden fazla yöntemi var. Adım adım süreklilik arayabilirsin, algoritmik yöntem. Ya da bütünsel olarak bakabilirsin. Yani fonksiyonel. Hatta mantıksal da bakabilirsin. Ayrık matematikte formülasyonu var. 

     

    Örneğin fibonacci sayılarını hesaplamak için birinci sayıyı, ikinci sayıyı alıp üçüncü sayıyı hesaplayıp birinci sayıyı atıp kalan iki sayıyla dördüncüyü hesaplayıp gidebilirsin, ya da açık formülünü bulup kullanırsın. Hangisinin daha kullanışlı olduğu duruma göre değişir. Mesela navier-stokes denklemlerini numerik analizle çözebilirsin, ama algoritmik yapmaya çalışırsan numerik hata payı gittikçe artıyor. Bu da bizi mecburen denklemlere itiyor. 

    Ben doğada nedensellik örneği rica edeyim sizden. Mesela yer çekimi ve taşin yere düşmesini ele alalım isterseniz?

  7. Şimdi, kavak yazdı:

    Hayret. Senin kankan üye olduğunda bana bildir. O zaman ben kendisine bu mevzuyu açayım ve bu konuya bakmasını rica edeyim. Belki buna bile gerek kalmaz, çünkü kendisinin ismini alıntıladım zaten.

    Kankam değil bunu düzeltelim. Tartıştığımız bir teist sadece. Bu konularda iyi olduğunu düşündüm.

  8. Şimdi, Geta yazdı:

     

    kavramları çarpıştırmaktan ne çok zevk alıyorlar?

    ahlak arapça, etik fransızca biliyoruz...

    neticede tartışma şu değil mi?

    bir insanın anasıyla yatması ahlaklıca mı değil mi mesela?

    tabii bu esasen tuzak bir sorudur!

    teistler, işte bakın güzel dinimiz bunu yasaklamıştır, ateistler ahlaksız olduğu için analarıyla da yatabilirler diyeceklerdir!

    soru: insanın anasıyla yatması neden ahlaksızlıktır?

    cevap: çünkü allah bunu yasaklamıştır.

     

    Nisa 23 te annesi haram kılınmıştır. Yoksa bir ateiste göre annesiyle yatmaması gayet normaldir. Mesela ölüyle ilişkiye girmek ahlaken yanlış midir sence? Bunlar soru manipule etmeyin sakın. Sadece spesifik sorular üzerinden bir çıkarım yapacağız.

  9. 1 dakika önce, bayşapka yazdı:

     

    İntegral hesabında küçük parçaların birleşimini hesaplayıp eğriyle eksenler arasında kalan toplam alanı bulabiliyoruz. Fakat küçük parçalar arasındaki sürekliliği gösteremiyoruz, çünkü sonsuz küçüklükte bir farkı sayısal olarak ifade edemiyoruz. Peki süreklilik yoksa bunu nasıl yapıyoruz? Aynı şey limit için de geçerli. Sonsuz toplam ya da sonsuz kök serilerinin açık hesabını yapmadan limitini nasıl bulabiliyoruz? Bu kanıtlar nereden geliyor? Çünkü incelediğimiz şeyler belli özelliklere sahip ve bu sebeple belli kısıtlara sahipler. Biz bu kısıtları kullanarak çıkarımlar yapabiliyoruz ve nihai çözümlere erişiyoruz. Ben öyle anlıyorum. Belki gazali zamanında integral ve limit teoremlerine bu kadar vakıf değillerdi, dünya görüşleri ardışık sayılarla kısıtlıydı. Bilemiyorum. 

    Tamam mesele ne kadar sofistike olursa olsun nedensellik gözlemin konusu olamıyor ki ister olasılıksal ister başka türlü sizin tek gördüğünüz korelasyon oluyor incelediğiniz seylerde.

  10. 1 dakika önce, anibal yazdı:

     

    Yazın buralara bir yere, başlık açın, öyle olmuyor mu hep? Altlarda kalır diyorsan, özelden yaz.

     

    Yok, teke tek falan diyorsa, adminlerle irtibata geçip, hodrimeydan da konu açılır, bunun usulü böyleydi, eskiden beri.

     

     

    Tamamdır. Arkadaslarında dediği gibi hodri meydan için adminlerle iletişime geçmek zor olursa diye. Yeni bir konu açıp oradan kimse karışmasın dedik ama kavak bey falan birileri illa bodoslama dalar dedi.

  11. Şimdi, bayşapka yazdı:

     

    Ben problemi anlayamadım kusura bakma. Gözlemsel olarak neden olmak ne demek? Süreklilik mi yok diyorsun?

    Nedensellik eleştirisi var ya gazalinin. Süreklilik var ama bu onu adetullah olarak alıyor. Çünki dış dünyada nedenselliğin olduğunu gösteremeyiz. İsterse milyarca defa ateş geldiğinde pamuk yanıyor olsun pamuğun yanma nedeni ateştir diyemeyiz. Bunun için tek referansimız kendimizizdir. Kendimizde irade gibi bilmek gibi eylemler vardır ve bilinç vardır. Fakat dış dünyada nedenselliğin olduğunu kanitlayamayız. Kendimizi referans almayalım neye göre dış dünyada nedensellik var diyeceğiz? Gazali Bu anlamda hem mucizeler için hem de nedenselligin gözlemi yok diye neden sonuç ilişkisine karşı çıkmış.

  12. 3 dakika önce, bayşapka yazdı:

     

    Nedensellikte temel bir sıkıntı var evet. O da neden sorusunun sonunun olmayışı. 

    Nedenleri sıralamaya başladığın zaman tanrıyı bile kesen bir kılıcın oluyor. 

    Neden sokağa çıkmıyoruz? Yağmur yağdığı için.

    Neden yağmur yağıyor? Nem toplanmış.

    Neden nem toplanmış? Su döngüsü. 

    Neden su döngüsü? Temel fiziksel kavramlar.

    Neden temel fiziksel kavramlar? Tanrı.

    Neden tanrı? Sus ve babana yardım et. 

     

    Madem nedensellikte sorun var, nedeni bırakıp nasıla bakacaksın ya da sonsuz döngünde debelenip duracaksın. 

    Nedensellik derken bu değildi kastettiğim. Mesela ateş pamuk örneğini hatırlayın. Ateşin pamuğun yakması olayı gözlemsel olarak neden olmak değil ancak ard arda gelişleri gözlemlemektir. Neden olduğunu anlamak için tek referans kendimizdir.

  13. 2 dakika önce, AteistBakish yazdı:

     

    Tanrı yoktur.

    Bu kesindir.

    Benim bu ifadem bir inanç değildir.

    Gerçeğin dışa vurumudur.

     

    Tanrı vardır.

    Bu kesindir.

    Benim bu ifadem bir inanç değildir.

    Gerçeğin dışa vurumudur. Diyenle aynı geldi nedense.

  14. Şimdi, bayşapka yazdı:

     

    Generatif fonksiyonlar tam benim konum. Emerjans diye birşey var. Fraktallere hiç baktın mı mesela? 

     

    Neden sonuç ilişkisi var mı doğada sizce onu merak etmekteyim. Ya da şöyle sorayım gazalinin ve humenin bahsettiği doğru değil mi? Nedensellik hiçbir zaman gözlemin konusu olamaz diyemez miyiz?

  15. 55 dakika önce, bayşapka yazdı:

     

    Teistlerden mi bahsediyoruz? Açıkçası zorlayıcı bir teist argümanı olması zor, bunlar namaz kılarken dübürüne şeytan üflediğine inanan tipler. Dolayısıyla teistten fırçaya sürülür bir argüman çıkması zor.

     

    Bir ara numerologlar vardı hatırlar mısın bilmem, şu şu ayet arasında şu kadar sayı var şu kelimenin şu halleri bu kadar geçiyor o zaman bu kitap tasarlanmış olmalı bunlar tesadüf olamaz diye. Onların foyaları meydana çıkınca piyasadan ellerini ayaklarını çekmeleri çok ilginiç. 

     

    Bir ara hristiyan akıllı yaratılışçılarından kopyala yapıştır yapmak çok popülerdi, herhalde nurcu tayfanın burada olduğu zamanlara denk geliyordu. İnsanlarda şu kadar kromozom var, şempanzede bu kadar var, kayıp kromozom nerede işte bu tanrının bizi özene bezene yarattığının delilidir diye. Sonra bir kromozomumuzun iki kromozomun birleşiminde oluştuğu ortaya çıktı, o tipler de bir anda duman oldu gitti. 

     

    Bunun dışında hristiyanların popüerleştirdiği deist argümanları var efendim evrensel sabitler o kadar ince ayarlıdır ki atomaltı zayıf çekim kuvveti şu kadar az olsaydı insan hayatı olmazdı diyen, onlara biraz şaşırmıştım. Fakat kaynak görelim diyince bilimsel yayınlara değil, hep dinci yayınlarına işaret ettiler. E başka şekilde olabilme olasılığı var mıydı diyince cevap yok vs. 

     

    Sence en iyi teist argümanı hangisi? 

    Esasen şöyle bir durum var; eğer ateistsek bir yerden sonra maddeye belli kurallar oluşturması için zorunluluk koymak zorunda kalıyoruz. Yani bunların doğası böyle gibi gibi. Atomlar nasıl etkileşim halinde veya nasıl yapılar oluşturuyor? Bunlar zorunluluktur veya neden sonuçtur vb. 

×
×
  • Yeni Oluştur...