Jump to content

Nuri Kara

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    476
  • Katılım

  • Son ziyaret

Nuri Kara kullanıcısının paylaşımları

  1. Niye ki, arapça bilenler kadar olmasa da bende faydalanıyorum.
  2. İnsan daha önce algılamadığı bir şeyi hayel edemez. Bir insanın var olmayan şeyleri hayal etmesi, algıladıklarını farklı şekillerde birleştirmesinden ibarettir. "gidip görmeden veya böyle bir şeyin olamayacağını ispatlamadan, iddiamı çürütemezsiniz." Tanrı kavramında gidip görmek mümkün olmadığı için, ikinci söylediğim şeklinde ispatı yapılabilir. "tanrınızın varlığı konusunda kesin bir yanıt arıyorsanız, tanrınızı tanımlayın ve size kesin yanıtınızı verelim." Tanrıya bir özellik atfetmeden sadece madde olarak var demek, bunun ismi tanrı olmaz. Özelliği olmayan bir şe
  3. Nuri Kara

    En büyük sır henüz çözülmedi

    Özgür iradenin sınırları var, bilincimle şekil değiştiremem. Ama bilincimle öğrenmeyi isteyip, öğrenebilirsem örneğin kanserli hücrelerin şeklini değiştirecek şeyleri yapabilirim. "o mevzu oradaki şahısların özgür iradesi değil, "decision" yapılabilir bir haldir" seçenekleri biz belirlemedik, ben olan seçenekler arasından seçim yapabilmeye özgür irade diyorum. "O kişinin korkak cesur falan olması, senin için "unknown" yani bilinmeyen şey. Ama o adam neyse o, yani, aslen o adamın cesur olduğu bilinen bir bilgi, senin bilmiyor olman durumu değiştirmeyecek." katılıyorum am
  4. Nuri Kara

    En büyük sır henüz çözülmedi

    Özgür iraden var ama isteklerini değiştirmen zaman alır. Sen yeni bir karar aldığın zaman vücudunun, beyninin o karara uygun şekle gelmesi zaman alır. Dünyadaki en kötü insanın, en iyi insan haline gelebilmesi mümkün. Ama bir günde en iyi insan olabilmesi mümkün değil. Altın, bilinçli sen ona vurasıya kadar durmaya devam eder. Altın kendiliğinden harekete geçemez ama bilinç kendiliğinden harekete geçebilir. Altın bilinçli bir şekilde varak denen şekle dönmez; Maddenin yapısı değil, o madde yapısının bir amacı olması bilinçtir. "Basitçe, falanca adam karısıyla AVM'de gez
  5. Nuri Kara

    En büyük sır henüz çözülmedi

    Özgür irade bilinç(ben amaç kelimesini kullanmak istiyorum) dediğin şey ile çok alakalı aslında. Özgür iradenin var olduğunu söylemek, bilincimizi kontrol edebildiğimizi söylemektir. Maddenin bilinci olmadığını düşünüyorum. Örneğin altın, belirli özellikleri var ama sadece duruyor, bilinçli bir varlık kendisiyle etkileşime geçemediği sürece öylece durmaya devam eder. "Her canlının bilinci vardır" diyebilirim sanırım. "Özgür irademiz var, ancak elbette sınırlı." Seçenekleri biz kendimiz oluşturmadık. Vücudumuzun(maddenin) yapısı yüzünden doğan seçeneklerimiz var. Dediği
  6. Nuri Kara

    En büyük sır henüz çözülmedi

    Bilinç ile anlatmak istediğin(anladığım kadarıyla): "Her canlının maddi yapısından kaynaklanan amaçları vardır" diyip, buna bilinç diyorsun. Bende maddeden oluşuyorum, sana göre benim bilincim, maddeden kaynaklanan amaçlarım. Uygun ortam oluştuğunda bunları maddeden dolayı gerçekleştiriyorum. Sana göre ben virus den farklı olarak amaçlarımı görebiliyorum ama değiştiremiyorum. Virusun madde yapısı gereği kendini kopyalamak haricinde yapabileceği bir şeyi yok. İnsanın ise ilk paragrafta yazdığın gibi, madde yapısı gereği yapabileceği birçok farklı seçeneği var. Sanırım sana göre insa
  7. Tanrının varlığı konusunda kesinlik yoktur(şu anda, belki gelecekte de). Tanrının özellikleri hakkında kesinlik olabileceğini düşünüyorum. Benim düşündüğüm gibi bir tanrının var olamayacağını kanıtlamak, bir tanrının var olmadığını göstermez. Sadece benim düşündüğüm gibi bir tanrının var olmadığını gösterir. Ben tanrıyı tanıdığımı iddia etmiyorum. Zamandan münezzeh olduğunu söylemiştim, çünkü maddenin başlangıcı oluğunu düşünüyordum. Maddenin başlangıcı yoktur, benim inandığım tanrı zamandan münezzeh değildir.
  8. Tanrının tam olarak neyi yapmamı istediğini bilmiyorum. Bildiklerim dahilinde doğru olduğunu düşündüğümü yapıyorum. Bilgim arttıkça doğrularım değişiyor. Doğru olanı aramada önemli olan noktalar var, birisi: Doğrular, kişiye nasıl hissettirdiğinden bağımsızdır; Bir şeyin iyi hissettirmesi o şeyi doğru yapmaz. Bu konuda birçok ateist takdiri hak ediyor bence, çevresine rağmen ateist olmak zordur. Eş cinsel birinin eş cinselliğini açıklaması da takdiri hak ediyor, başkalarının hakkında düşüneceklerini göz ardı edip, doğru bulduğu şey için zorlukları göze alıyor.
  9. Tanrının varlığını savunanların ve tanrının var olmadığını savunanların söyledikleri arasında delil olabilecek bir söz görmedim. Ortada bir kesinlik yok. Bu durumda üç yaklaşım söz konusu(benim gördüğüm): Tanrının varlığını önemsememek, tanrıya inanmak, tanrıya inanmamak. Tanrının var olduğunu iddia eden ispatlamalı diyorsanız, sadece gördüklerinize göre hareket edin; bildikleriniz arasında kesin olanlar mı, kesin olmayanlar mı fazla? Ben İsveç'te pembe koyunlar var dersem; gidip görmeden veya böyle bir şeyin olamayacağını ispatlamadan, iddiamı çürütemezsiniz.
  10. "İnanç bilmemeyi gerektirir, bilmemek şüpheye koşut gider. Biri varsa diğeri yoktur." Bu söylediklerinize %100 katılıyorum. Çıkış noktam da buydu zaten: "Şüphe etmiyorum, öyleyse tanrının var olduğunu biliyorum" diye düşünüyordum. "İnancımdan şüphe etmiyorum" Böyle bir söz söylediğiniz söz yüzünden söylenemez, şüphe etmemek ve inanç bir arada olamaz. Hala şüphe duymuyorum, inanmam gerektiğini biliyorum. Tanrının varlığını bildiğimden dolayı değil, inanmam gerektiği sonucuna ulaştığım için şüphelerimden kurtulduğumu düşünüyorum. Kesin olarak bildiğim bir şey var: Tanrının var olduğu
  11. Yanlış alıntılamışsınız: "zannediyorum" demedim, "zannediyordum" dedim. Artık bildiğimi değil, inandığımı söylüyorum.
  12. Bildiğimi zannediyordum, çünki hiç şüphe duymuyorum. İnsan "iyi hissetcem, kötü hissetcem, korkmıcam ve şüphe duymucam" diyemez. Sebepler ortadan kalkmadıkça iyi hissetmeye, kötü hissetmeye, korkmaya ve şüphe duymaya devam eder. Hislerinin kontrolü doğrudan değil, dolaylı olarak kendisine bağlıdır. Şimdi ise inanmam gerektiği konusunda bir şüphe duymadığımı düşünüyorum. İnançların da sebepleri vardır, aynı şeye farklı şeylerden dolayı inanılabilir.
  13. Öncelikle, allahın var olduğunu biliyorum. Evrenin, dünyanın ve insanın pek çok farklı şekillerde var olma potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Bu halde olmasını tanrının - tanrının var olduğunu bildiğim için - istediğini düşünüyorum. Bir insanın söyledikleri yaptıklarıyla çelişiyorsa, yaptıkları gerçek kişiliğini yansıtır. Beni, başka insanları bu duruma allah soktu. Vücudumuzun ve evrenin şekli yüzünden acılar, mutluluklar vs. var. Gerçekleşmesi mümkün olan şeylere bakarak onu tanımaya çalışıyorum. Ek olarak: İyi olanın ne olduğunu açıklayamıyorum. İyi
  14. 1. Kuran: Son nebi, 2. Kuran: Son peygamber; 1. Kuran: Namaz var, 2. Kuran: Namaz yok; 1. Kuran: Kuran müslümanları, 2. Kuran: İşid, 3. Kuran: Tarikatlar... ama kuran değiştirilmedi(!). Kuran bütün zamanlara hitap ediyormuş, 1400 yıl önceki insanların hayatına çok benziyor hayatlarımız(!). Allahın değişmeyen, değiştirilemez kitabı evrendir. İlk insanlarda, bizde aynı evrende yaşıyoruz; bizden sonra gelecek insanlarda aynı evrende yaşayacak. Gerçekler gözlemciden bağımsızdır, evreni farklı şekilde yorumlamak evreni değiştirmez.
  15. Nuri Kara

    En büyük sır henüz çözülmedi

    Evet. Bunların oluşması için bilince ihtiyaç olmadığını kanıtlamış oluyor. Tanrının bir şeylere müdahale ettiğini düşünsem de, olan her şeyin onun müdahalesi olmadan gerçekleşmiş olması mümkün. Bilincin dahil olduğu sizin inancınız. Mümkün olmayan bir şeyin oluştuğuna dair bir deliliniz var mı?
  16. Nuri Kara

    Kutsal Kitaplar ışıktırlar

    Kutsal kitaplar çevremizi aydınlatıyor, dolayısıyla evreni de. Kutsal kitaplar bilime katkı sağlamaz ama insanların bilgisi ölçüsünde bilim hakkında konuşurlar. Kutsal kitaplarda geçen bir sözün doğruluğunu sorgulamıyorum, bu böyleymiş diyip evrendeki, insanlardaki... karşılığını anlamaya çalışıyorum. Sözlerin neyi ifade ettiğini anlasam bile; evrendeki, insanlardaki... karşılığını görmeden o sözü uygulamam.
  17. Nuri Kara

    En büyük sır henüz çözülmedi

    Neden birisi eylemsiz kalırken birisi kalmıyor? Sizce virüs kendini kopyalamak istediğinin farkında mı? Sanırım siz farkındasınız. "Kişinin kendi benliğinin, varlığının; bununla birlikte dış dünyanın farkında olma, bilme halidir bilinç." Ben kendimi kopyalamak için var olduğumu bilmiyorum, size göre ben bilinçli miyim? İnsan bütün davranışlarının bilincinde değildir, bilinçdışı diye bir şey var. Ona neden böyle yaptın diye sorsan, "canım istedi" der. Bütün insanlar eşit derecede farkındalık sahibi değildir; bütün insanlar eşit derecede, farkındalığa eriş
  18. Nuri Kara

    Kutsal Kitaplar ışıktırlar

    Risaleyle(nurcuların arasında) doğdum, sonra kuran müslümanı oldum, şimdi müslüman değilim. Tanrının varlığını sorguladım ve yakın zamana kadar kuranı Muhammed peygamberin yazdığını ve yinede onun peygamber olduğunu düşünüyordum. Açıklayayım: Tanrının insana peygamber olabilme potansiyeli yüklediğini ve Muhammed'in bu potansiyele ulaştığını, böylelikle evrene bakarak dosdoğru çıkarımlar yaptığını düşünüyordum. Ben tanrıyı evrenle tanıdım, insanın evrimle yaratıldığı fikrine de kutsal kitaplardan ulaşmadım.
  19. Nuri Kara

    Kutsal Kitaplar ışıktırlar

    Bilim pratikte camdan aşağı atlarsan düşersin veya altın oksijenle şu şekilde etkileşir diyor. Teoride kütle çekiminden bahsediyor ve sonrada uzay yapısı gibi, zaman boyuttur gibi varsayımlar üretmeye başlıyor. Pratikte olduğu kadar teoride başarılı olabileceğimizi düşünmüyorum, tabii ki teoriler üretmeye devam etmeliyiz. Büyük cisimler ile küçük cisimler aynı yasaya tabii değildir deniliyor, sanki büyük cisimler küçük cisimlerin birleşmesiyle oluşmuyormuş gibi(!). Bilimde de bir sürü İnanç var. Bir şey görüyor, sonra her şeyi kapsaması için bir sürü şeye inanıyor. Ben insanın evr
  20. Nuri Kara

    Kutsal Kitaplar ışıktırlar

    İnsan emin olduğu bir konu üzerine araştırma yapmaz ve düşünmez. Bilim adamları bilmedikleri veya şüphe ettikleri konular üzerine araştırma yaparlar ve düşünürler, bu konularda katkı sağlarlar. Einstein Newton'a güvenseydi, muhtemelen bir şeyleri hala yer çekimiyle açıklıyor olurduk.
  21. Nuri Kara

    Kutsal Kitaplar ışıktırlar

    Bilime güveniyorsan bilime katkı sağlayamazsın. Aristo'ya, Newton'a güvenmişlerdi, sende şimdi Einstein'a güveniyorsun. Bakalım gelecekteki toplumlar kime güvenecek? Bilimde sorulacak soru kalmadığı(!) zaman bilime güven duyulabilir. Yoksa sen çevrendeki her şeyi açıklayabiliyor musun?
  22. Nuri Kara

    Kutsal Kitaplar ışıktırlar

    Kutsal kitaplar kişiyi değil, çevresini aydınlatır. Anlamak için okumayan veya o ışığın aydınlattığı yerlere(çevresine) bakmayan aydınlanamaz.
  23. Nuri Kara

    Kutsal Kitaplar ışıktırlar

    Bilim ve felsefe kaç kere kendi kendini haksız çıkardı ve kaç kere daha haksız çıkaracak? Bu böyledir diyor ve ona göre yaşıyoruz, sonra onun aslında öyle olmadığı ortaya çıkıyor. Kesin bilgi kutsal kitaplara aittir. Kutsal kitaplar gözlemleyemeyeceğimiz şeylerden de bahseder, bildirilmediği sürece bilinemeyecek şeyler. Kutsal kitaplar kişiyi değil, çevresini aydınlatır. Allah içinde bulunduğumuz durumu anlatıyor, özellikle şunun ışığını keseyim demiyor.
  24. Nuri Kara

    Kutsal Kitaplar ışıktırlar

    Senin gibi birini kale alacak değilim, yorumlarına cevap bekleme.
×
×
  • Yeni Oluştur...